23 Temmuz 1941 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

23 Temmuz 1941 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Mautes halkının baba Saval adım Yerdikleri, Mösyö Seval henüz uvan » a Sonbaharın hüzürlü bir güntiy. Yağmur yağıyor, yapruklar dökü- Onların yağınur arasında dö. külüsü de sanki data ağır, daha kesif r ikinci yağmurdu. o Mösrö Sevalin *sİ yoktu. Oruklar penetreye, pen. im ocağa gidip geliyordu. Haye Blk günleri olur, Şimdiden son- 18 önün bütün yilnleri karanlık olacak. hi imiş iki yaşındadır, yalnızdır, Miyar bir bekârdir. etrafında, kimse, ig kler yok. Bile ölmek me hü. ay Plak ve boş mevcudiyetini dösün. * Ya eski günler: Çocukluğu. E- silesi yandı, Sonra kolej, Pa » Piste hukuk tahsilini yaptığı birkaç ee Kapa sonra babasının hastalığı, ö- Bu eve armesile birlikte yerleşmiş. kadi. Genç erkek Ve ihtiyar kadın ha Yatan bir gey beklemeden birlikte ya- dı. Olnün birinde thtiyar ka. dn da ötüvermişsi. Evde yapayalnız katmıştı. Sırası ge bei © da ölecekti. O zaman ber çey bitiş olacaktı. Ne acı: Başkaları yagıvacaklar, sevi b » gülecekler, eğleneeskler, ve kay yacak! Ölümün bu ebedi haki. iş karşısında gülünür mü? Eleni. Mİ? Eğer ölüm muhtemel olsaydı. Bene Üznid baki kalro. Fakat hs, “— Önüne geçilemez Nasi'ki gün. wura gelseek gecenin önüne geç. Mek Kabli değildir. *? hayatı boş olmasaydı. eğer bir yapmış olsaydı. Maceralar, bü- ?evkler, muvaffakiyetler... Pakat » hiç hir şey. Ayni saatir kalk- , yemekten ve yalmaktarı bag Hip EF ş Yağma işte böyle ulaşmıştı Basit. #vitnirler, o evlenmemişti de, E- Zf # dl b 5 “e havatı kaybetmiş in - nz | İtin Yok değildir. Bazı yanuklşlar a LE e DR A e — —4— — Pamanizar, de, tür ür 1 umumi kâtib bey, kollarını İzouşmıya çalıştı: okay mumanna dikkat ettiği a ve kadin tetkike devam Nin iş bir da ti, ütuna tavirla elini Yak Übey; ayd, sonra ya et etmemiye çalişa- Me yim kazım söyle, başına Kalı tavayı geldi? la ha hali Yoktu; TEESSÜF azan: Guyde Maupassant Tercüme eden: İsmet Hulâsi derim mag Kİ ar m Mağgaklarndığır ne rami rını dahş iyi tetkik | sordu: var mi? O, İevkalâde cazib bul. | pmiza bir felâket mi gekli? başına da her şey gelebilir. lamiştı. «Sizin kader güzel bir kı-| Zanncttiğiniz gibi, başıma vereceğini bilmiyordu.İzn başıma da her şey o gelebilir.»İfena bir hâdise yoktur. Ben sadece) var? Onu örkütmüştü. Karşı. |derken, «E, şunu amlatin da tatli| çahkedak mecburiyetinde kaldım. derdile alâkadar!tatlı dinliyeliml i ifade eden mü-|Biriş temini için tavassutunuzu £-| şir. İtecemis bir tavir takınmış, zevklilcaya geldim, SON ii e İrünüyor. Niçin kendini, Mösyö Savalı| hiç olmana konuşalım», dedi ve gil- beyan BA ööyliyecek kelime bulamıyor. Saval onu ÖYl dü. Bu ne siomi Çünkü sevmişti ki. leden bir gülüştü. Hiç olmazsa bir geyler ahlamış ol | saydı, Acaba anlıyamınınış mıydı, bİŞ du, Neredeyse ağltyacaktı. mi anlamamıştı?.. Anlasaydı ne cevab alacaktı? ca idraksiz. demişti, Baval kendi kendine dahz birçok! Onun vücudunun kendine nasıl yas- İsualler sordu, Eski günleri yaşadı, Bİ andığını hatırlıyotdu. Eğilmiş bira lalay teferrümt görü önünden geçirdi. garın altından geçerlerken kulağı yü.|mi İSandreslerin evlerinde geven uzun ge “.züne sürülmüştü, Ve o anda Madamdür. #ey yapmamıştı ki... Ve almiş! galeri düşündü. O zaman kadın genci, gandree bunda bir kasd olduğunu zan- giizeldi. Neler konuşmuşlardı. Bunla. neder korküsile birdenbir eger çeki rın manaları nelerdi, Sessiz tebessÜm. işti, lerin bile manaları yok muydu? | Pazarları üçü birlikte Sen kenarında gezerlerdi. Otların tu e 5 sre oturur, yemeklerini yerleri! Her yeza | DAKIIA balmışiı. de Madam Sandresle bir öğle (peri na, hir kenarındaki koruda yalnız kal - maşlardı. Paket şimdi halırlışordu. ruldunumu dönelim. çmi daha, al ni suyun kenarında söğüdler altında yemişlerdi. Hara sevindi, ussre koku. yordu, arzuyla içilebilirdi. Bu ne güzel bir gündü. Yemekten o sonra Mösyö Sönndres artist yatmış uyumuştu. (Hayatın) en fevkelide uykusu) uyandığı zaman böyle demişti de. İ Madam Sandres, Savalin koluna gir. miş, ikisi birlikte nehir borunca yü Tümlüşlerdi. Saya'e yaslarııyordu, gülü- Yordu. «Ben sarhoşum dostum, tama. Mile sarhoşum» diyordu. Saval ona bakarken sarardığını, titrediğini hissediyordu. Madam Bandres otlardan Ye su zambaklarından bir çelenk yapıp bağı. Ba koydu, sordu: «Ben! böyleyken se. viyor musunuz?” Cerab işti, Im. kur vardı.. Acahs* memiş olması mümkün müydü? mek istiyorum.» Alelâcele giyindi. Düşünüpordu: Neredeyse dizüstü yere «Ben altmış İki yaşımdayım. e düşecekti Madam Sandreş «haydi koca İdraksiz Yazan: Nusret Sata Coşkan O burada şefkat, alâka bulacı- bir şey dinlemiye Ke rmn i İhaki Hayır, hiç, zahürünü göstermemişti bu adaml “ — Haydi ns duruyorsunuz ya, 'anletsaniza.. izdivaç vâdile mi kan- dırdılar sizi. yoksa cebren mi ta. aruz ettiler. il oldu bu iş?! Sekna, isükrahla başını çevirdi. Göz göze gelmişlerdi. Umumi kâ- Umumi kâtib, Jf açmak için — İsminiz nedir sizin? — Sema! N — İsminiz de gözel, kiömseniz basini kaldırmadan, ka.) o Selma, himayesinde deha ziyede|tibin gözlerinde vahşi bir parıltı, âmil olur ümidile masum bir yalan üzerinde garib bir heyecan vardı. — Evet efendim. receğim, sizi şahsen himaye edece — Bizden ne istiyorsunuz? Ba.|ğime de emin olun. Selma, bir an içinde (o kararını Selmanın cevab vermekten çe-İvendi. Bu adama açılmak doğru de. kindiğini görünce yanma oturdu.İğildi, Bu adamda zerre kadar hüs- Selma- | Ormuzlarından tutarak genç kadini| nü niyet yoktu. Hissetti ki, bu adam, nağı, kendine doğru çevirdi. Istirabini istismara kalkacaktır. Ce- — Sizin kadar güzel bir kasin|miyetin, değüse bile, emumi kât. bin içyüzünü psk çabuk anlamiştı. — Beyefendi, diye söze başladı.. gelmiş, Setma, bu adamdan ürkmiye baş. Banki o gün bugünmüş gibi hepsini ne ülşümürdü, söyleseydi, teker teker hatırlıyordu. Niçin ona eko Bu bakışta da bir jmana vardı. O zaman düşünmemişti, — Nasil isterseniz dostum, eğer yo.|birler alınmıştır. Sandrss omüizlarnı sikmiş. Dönüşte hiç bir gey söylememiş, ve| krokisini almış ve Berlins dönmüştür. artık koluna Ga yaslanmamışlı, Kiçin? | Heyet yakmda gelecek ve pavyonu ba. Bu e«niçine zihbini fik defa şimgi Zrlyacaktır. lıyordu. Anlamadığı bazı geyler Mösvö Saval, kızardığını hissetti, 0- tar yaş gençmiş gibi, şaşkın bir halde| Oraya gitti. Kapıyı küçük Permetçi kız yerinden kalktı, Madam Sandres ona açtı: sseni seviyorum» diyordu. Mümkün kalbine kadar wüvdü? Ruhuna giren bu şüphe ona) Seval cevab verdi; anab veriyordu. Görememiş, hissede. Eğer hakikatse, saadet onun yanım. dan geçmiş de yakalıyamamış demekti. | Diyor, daha Kendi kendine konuştu: «Bilmek Je-| değil mik #iyorum, #iiphe içinde yaşıyamam., Bi.) — Evet Onun hazırlanmıştı. Hani teessür, hani şefkat, hani! Adam, adeti eyazıklı der gibi, biç birisinin te.İ yerinden doğruldu. Pencerenin &. POSTA Almanya Rusyadan aldığı maddelerden mahrum kaldı Neyyork 'Tayınis gazetesinin Berlin muhabirine göre yeni harb Almanyayı| Rusyadan aldığı mühim birçok mad. delerden mahehin etmişir. Bunlar #- rTasmda en mühimleri petrol, manyas mez vo pamuktur, Bu harbde bu mad. dciere karşı olan ihtiyaç bu - süretle arimış bulunmaktadır. Diğer tarafta Japonya getirilen ham zondde ve malzemenin de ardı kesilmiştir. Ayrıca Japonyanım | vasılasile muştr. (Radyo yazetesi) Edenin Belçika milletine hitabesi Londra 22 (A.A.) — Harici - ye naziri B. Eden, Belçika milli istiklâl bayrami münasgbetile Bek çika milletine hitaben radyoda bir nuluk söyliyerek demiştir ki: Almanya her otuz senede bir Avrupaya işkence Ove onu yağma edememelidir. Belçika otuz sene i- Fakı tincisinin ayni olacaktır. sJtökçe orduların sıvaşina iştirak edeceği günü bek. lemektedir. Rusyada vesika usulü ihdas edildi Moskova 22 (A.A.) — Afi: Ekmek, makarna, bulgur, et ve İskalarda yazılı İ-İkaten işgal etmiş olduklari mahal İlerde iktisadi hayata benzer Almanya İzmir rine verilen sergi sarayındaki sşlonun lekette büyük bir elbise için vesika usulü ikdas edil.) nasıl bir miştir. Maamafih yüksek fiatla ve-|riyetinde olduğunu çok iyi biliyer miktardan fazla/du. O Napolyonu emağlâb» etmeği übayaatta bulunmak mümkün -|değil, yormağı; umahvetmeğin de. ği, fakat bir kurnazlıkla altetmeği Almanların iaşelerine ve muvak»|ümid ediyordu. Kutuzof bu emeline nail olmak birliçin nasıl bir hareket hattı takibini ,| , Dönmek zamanı gelmedi mi?s de-'; yat vucuda getirmelerine müâni| düşünüyordu? Kutuzofun en fazla e | ii zaman Madam Bandres söyle bir) Sinsi için ie yarayacak ber $e - bal bağladığı şeyler, zamen ve me yin alıp götürülmesi veya tehribİsafo mefhumları idi, O, uesuz bur edilmesi için irab eden bütün ted.İraksz Rusya topraklarını Napol - yon“ için hir mezar yapmağı düşü. nüyordu. Napolyon Rusya dahilin. de ilerledikçe hareket önlerinden : * münakal ve z01- Fuarına iştirak ediyor) iakları başgüsterecek, © mega İzmir, 22 (Husus — Almanya İz-!ledricen » Eğer kocamın uyanmış olme -İmir beynelmilel fuarına iştirak eden | ekti, Demek ki burada Kutuzofun sından körkuyorsamu 0 başka, döne . |cektir, Berlinden gelen heyet kendile- MA tefiki zaman ve mesafe) muharebesi yordu. Bundan şu netice çıkıyordu; Na J polyonuu harbsiz içerilere, derinle-| geri atabilece! Napolyon Borodino harbini müteakıb Moskovaya girdi Yazan: Hasan Âli Ediz —u4— Kutuzof devsin generallerinden şark harbinden evvel Almanyaya ver-İyalnız Bagrationu beğenir ve ona diği bir müyar marklık sipariserini hususi bir muhabbet ve sa; mühim bir kısmının imali yarda Kal-İjera . Rusların en büyük askeri sima. kim pm Suvorof, general Ku- tuzofu çok beğenirdi. Kutuzof hak-İ vaziyeti çok müşküldü, Çünkü bü kında'ya sözlerisöylerdi: in elkâr Ni — Fevkalide kurnaz, fevkalâde akilli bir adamdır. Onu kimse al| Moskovanın datamaz, yzı bes. mecbusiyetinde kalıyordu. Kutu zo ise otoritesine güvendiği içli böyle yapmacıklara lüzum görme den kanaatlerini açikça müdafaş etmek, bunlari tatbik sahasına koy mak imkânlerina malikti, Fakat buna rağmen Kutuzof'ur tün efkân umumiye, saray muhiti çar ve birçok ordu kumandanları harbsiz verilmesine üddetle muarzdılar. Binaenaleyi şid. Hakikaten Kutuzo! çek akıllı bir| Kutuzof bütün bu kunastleri hesa- bıraktı, Kutuzof, Napolyonun inhilâl etmiye yüz tuta-| getirmişti. adamdı. İyi bir tabiyeci olarak meinİba katmak mecburiyetinde kaliyor. şöhreti vardi.İdu. Bunun içindir ki yaptığı bir be- Memleketin her sinif halkı; asilza.| yanatta: deler, tüccarlar, ordu kendisini pek severdi. Askerle sade, açik ve ba-|kovayı ku bacanca konuşmasını bilirdi. Onun şinde iki defa imiliya uğramıştır. |iSİN ye ai iy pek imei “isti ibi. Er, n İs, gözünü kirpma- e den op büyük tehlikelere aılab illeredeki Belçika ordusu git. |lirdi. Esasen Rus askerlik tarihin e ee ve müttefik Suvoroftan sonra gelen en büyük yanı başinda kurtuluş | sima, hiç şüphe yok ki Kutuzoftur. Kutuzot başkumandanlığı eline! alir aknaz derhal general Bosklayı, | Smolensk harbinden önce kuman, da etmekte olduğu, gene kendi or- dusunun kumandanlığını teyin et. ti. Ayni şeyi Bagration işin de yap- tı. Yani Bagrationu da gene kendi eski ordunun kumandan! olarak sahanda devle çarpışmak mecbu- — Benim en esaslı vazifem Mas. rtarmaktır!, demişti. Halbuki: — Moskova demek Rusya de- mek değildir; bütün Rusyayi ve rduyü kaybetmedense Moskovayı şte hiç şüphe yok ki evlâ irt, Şiarını atan adam gene Kutu . zoftu. Birbirine ozid gibi görünen, ve Kutuzofun kafasında yer eden bu Fikirler bir tek şey ifade etmekte idiler; Kutuzof, bir asker olurak, şu as dan harbi vermenin tamamen aley- hinde idi. Çünkü böyle bütün Rusyanin akıbeti den çok kölü neticeler doğurabile- ceğini biliyordu. Fakat diğer taraf, tan Moskovayı harbsiz terketme - nin efkâri umumiye ve ordu üze. rinde yapacağı tesiri de hesuba kat- mak mecburiyetinae idi. Büyük bir kumandan yalniz askeri mülâha- zalarla hareket edemezdi. Dolayı. sile harekât üzerine tesir yapabile- cek diğer ömilleri de hesaba kat » mak mecburiyetinde idi. İşte Kutuzofun kafasında birbi- rine zid fikirlerin yer teb se beb olan er bunlardı. Acaba bu iki zid fikir telif edile. z miydi? size ”“Mantiki bir düşünce silsilesi. Ku tuzofu, ister istemez böyle bir fikre Kutuzolu şu anda bir meydan vermekten o meni başlıca iki sebeb vardı: N henüz Napolyonu Bam bir kerdzette deli re doğru çekmek, tedricen ordusü.İdi. Rumların lehine fakat , ki aç ve susuz) Ob) Zamın ez w İda ra <1 ekiz, Ark sorabtizim |. seni “Sin de ber şeyi yakip) Fransızların. aleyhine > sireni kmak. sebeblere dayanarak, bir mey Sandresin eri yolun öte başında idi, 7" nazarına) | Bu 5 Kutuzofun bu mokisi dan harbinden kaçmak bir zaruret. vakıt olduktan (sonra, Ku e — Sir, Mösyö Saval, bir şey mi oldu? — Bir şey olmadı kızım, mağara söyle, onunla hemen konuşmnle isterim. — Madam kiş kıs kayboldu Mös. kikada seferberliğini ikmal etmiş ve diline yelmişti. Rahat bir mefee al dı. Fakat, umumi kâtib beyin ba- yaği cani sikilmişti. O, birçok me raklı, hatâ bir erkeğe dinlemesi bi. le cuzfb gelecek bir takım hikâyeler bekliyordu. Suratım buruşturdu: — Demek, iğfal falan edilme - iniz? — Hayir! nüne giti, bir müddet dışarisini seyretti. Selma çok müteessirdi. Buradan da bir netice elde edemiyecekti. Şimdi bir an evvel kendisini dışan atmiya bakiyordu. Söylediği ya » İlandan memnundu. Eğer, hiç ol - mazsa, aklına birdenbire gelive - ren bu yalan ona bir iş temin eder. erek, Efendi öyleyi iş i 5 > — Sikilmayın, söyleyin, dedi... 3 j a Epe e Biz burada lerini dinlemiye hg. | eyer sey MI #etiremedi, yutkundu, — Yakuz yaşiyorumuz demek? | giz. Hem size ayn bir alika görles| nk Sin muktezi parayi kazana caktı, Maamafih, buradan ve bu adamdan bir fayda memul etmi . yordu. Umumi Okâtib, pencereden bir müddet sokağı seyrettikten sonra geri dönmüş, tekrar Selmanın ya- nma yaklaşmıştı. — Demek iş ariyorsunuz? — Evet — Ayda kaç liraya fhtişecinta — Geçinecek kadar olsa yeni - — Muüska çalişma o mecbur mik Kutüzof, belki Barklay- için Sega reçeli Y8-İdan da, fazla on sözle mühim ir) rmceği jan çekin. diği için zaman zaman, kanaatle, 4 te) İ'hilüfine. da. musunuz? hayati zannedildiği kadar değildir. Bilhassa bir kadın için çok müsşkülür. çarem yok, di. gene vatim düzeltti, demki ihkiyaç içindesiniz. şey yapabiliriz. Ben de Berkan nilanılması lâzimgelen te - herhangi aleytardı.. Barklay, ekilmenin etrafta do dedikodulardan çekin. taarruzlarda — bulunmak — Eval — Çalışıp ne yapacaksanız? İş kolay — Başka bir şey düşünelim! de. durdu, başını kaşıdı, kira. Selma, ne söyliyec, merakla bekliyordu. Umumi kâtb, bir adim daha atmıştı: — Mademki yalnizsiniz. ma - öyle bir yalmzım, benimle beraber yaşamak ister mi- siniz? Birez daha izahat vermek Üzere hemen Selmanın lâübali bir tavırla yambaşina oturmuştu, Fakat Selma birdenbire ayağa kalkmış ve kaşla” rm çatmişti, sert bir seslı — Söylediğinizden hiç bir şey anlamadım, Anlamamağ: da tercih ediyerom. Dedi. Bu adam, düpedüz kendi. #öe «etreslik teklif ediyordu Ukeyemi kütib, oturması için, ete. ğinden çekiyordu: — Derun canim, anlaşalım. Na- sil olan İm vaziyete o düşeceksimiz.liyi Biz burada nelerini görüyoruz — Ben zannediyordum ki, 7 vaziyete düşmek dizin mir b dadnda olanlara yardim etmek, Fakat aMoskovayı harbsiz ola- rak teslim eden bir kumandan Rus yanın düşmanı ve bir haindirla noktai nazarı, en geniş tabakalar arasında bile yer tutmuştu. Taktik mülâhazalarla bile olsa, velev muvakkat bir zaman için, hiç bir kumandan halkin ve ordusunun (Arkasi sayfa 8 sütun 3 te) düşmelerinin buki — Canın, kızmayın! Hepsi ev. velâ bu infinli duyarlar, sonra an. daşiriz. — Oo. demek birçok ta nümu. neler var), —akat sizi onlardan ayirmak medburiyetindeyim, siz ne yalan söyliyeyim, hiç birine benzemiyar- sunuz. Bir defa çok güzeksiniz. Selma, kapıya doğru yürümüş- ti — Durun gitmeyin. makul olun biraz. Nesil olsa yalniz yapamıya. caksımz. Bir ahlâksız sizi iğfal ede- cek.. görüyorsunuz ki ben ne kadar samimiyim. Selma, nefretle yözünü buruş - tarda: — Yazık! Ben hünerini we za. netmiştim. Ne boldum Sizde br parça hays yokmuş. meğer. Kapıyı siddetle çarparak deşasi çikmişt. Hiddetinden örtir tri - yordu. Bu derece ahlâksızlıği, cür'eti bavsalası almiyordu. Bu ne küstah bir adamdı, ne iğrenç şeyler söylü- yordu. Demek ki, burada, zavallı kizlar kurtarilmıyor, bilâkin düş « #esini tesi için arkasindan itili » yordu Mardtenaieri dörder beşer atli. yavak sokağı ferladı. İnennlari daha 5 tanmmaya başlıyordu. Hele er - kekler bakkinde hülasa yeri 5 İse Erva, işir umumi KİR Cürkam ©) pr

Bu sayıdan diğer sayfalar: