15 Ağustos 1942 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

15 Ağustos 1942 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SONE | eynelin Serüvenleri Zeynep) | tü. Nihayet bin müşkülâtla yeiş Mesma koşanak giyirmeğe başlı. | tâ ve bülüm bıcı ile koluna Yapış ÜL Kıvırcık kumral saçlı, âri elâlta e neş'e ve zevk parlıyen , herkes pek sever, ü emeğini öcele ile yiyor Üçü, gözümün üstünde. a Geriye kalan İkisi, san'at, Beşi bir araya çeidi. me hoş bir peynir, dedim. Gözümün üstündeki üç ne. dir? Geriye kalan ikisi nedir... Beşi bir arada ne oldu? Pilirseniz bilmece kismini kesiniz. Altına halli. ni yazin ve bize gönderin, doğ. va Milenlerden birinciye: Bir dü Zoe kurşan kalem, ikinelye: Yağlı boya bir Atatürk tablosu | kopyeni, üçüncüye: Bir şişe ko. Hanya, diğer 35 kişiye de muh. i Elişi meyvalık 57 «lv aumara meyvalığın kulpu. dur. Bir eski küfeden koparıhniş bir ” parça. Zimpara kâğidile temizlenir ve bembeyaz olur. «Zn Oval veya daire şeklinde bir kontrplâk levha o (meyveliğin aktı olacak) «3» Meyvalık kulpunu ekliyecek rapüyeler, dört tane kâfidir. #4» Meyvalığın kenarini eltina çivilemek iin çiviler. Meyvalığın kenari da kulpu gibi ieski küfeden koparilmiş parçadır. İO da zimpara ile temizlenecek. Şekil «2» deki görülen kenir. ipliğin kenarina kenar için hazırlan. Kulp raptiye. üğü © şekilde bağlanacak. Ve böylece meyvelik yapilmiş olacaktır, Yağlı boya bo.! yapitsa çök hoş görünür. | almıştı. ? Ba telif hediyeler verilecektir, > e OSTA Sayfa 4/1 tdehiyal: Yeni Şiir ve yeni Şair z (Baştarafı 3/1 de) — Öyledeğil mi? Genç şâir, masasının üsülndeki kâğıdları havaya uçuruğ gib! ka. Taflardıktan sonra tekrar gürledi: — Detayyy! Acayib şey? Bir mevzu bir çeki? dan bazılarını orsaya demeletir? O teferrüatı seçerken de muhakkak bir mevzuun, bir ruhi haletin, bir ânn, bir levha. nın içinde değil miyisdir? Fukat işte genç şair, mevzuu tamamen inkâr ediyordu. Onca meselâ in - ganın çehesi ehemmiyeti haiz de. ğildi de, burnunun üstündeki si. vilce ve çenesinin çukuru bir mâ. na, hem de kütün bir mana ifade ediyordu. Ölesi basi görüşlerin harcı idi, Onler gözle, kaşla, du. dağın tebessümü ve yüzlerin çiz eğe veya ti. lir) ve çenedeki çuku: kâfi idi ları söylemekle, Bütün küllü ifa. Şe de etmiş olurdu, Yani, eskilerin, hem de benden ve benim babam. dan eskilerin («zikri cüz, irade kâle dedikleri şey... O kadar €& ki... Fakst ne denir, baş: hum - malı genç şair için yeni bulun. muş bir hakikaş! Biraz sonra ismini öğrendik: Ce lâl Silay. Ve gene biraz sonra, kendi ağımdan bir şiirini dinle - dik. Müsveddesini; ben istedim diye, lütledip ertesi gün pastoha - de aşağıya istinsah ediyorum: DAVET Düşer selâmımdan şehvet ve Gurur, arzu, hers ve kibirden. Biten cezalarını toplıyarak mah Yalnız bu yazımı bitirmeden; son tanıştığım bu yeni şairin, eli. ni çenesine dayayıp ve her keli. kümlerin meye vura vura okuduğu şu ms. ürküten sevincimi, | Tar kaydelmeden geçemiyeciğim: Ve oruspüların eteklerinden) Değirmende ağartınndık biz bu topleyarak, sakabi Sı z k ef Anlıyorsunuz ya, sakal... Yani Ve dilencilerin ve âlimlerin ve hastaların, Sıktığı şükranla ağırlaşıyor. e- lim. Sana güzelin, urzunun ve fay - danan, Kapılarını açıyorum, sevgilim İtiraf ederim ki, bu vezinsiz ve kaliyesiz şiirde ahenkten başka her şey var! Bilhassa ilhamında biraz, Fransız şairi Bavdelaire'in biraz da bizim Ahmed Heşmin bazı şirlerini haur'atan #araflar seriliyor. Meselâ Haşimin: Bir eldir, ujuklarden wzenmiş; Zutmet bizi çekmekte visale. Ve gene Haşimin «Başımı şiiri. .)| Celi Silayın Davet'ceki ilk &ıt'a- sı da o şiiri menfi bir güzellikle çek hatırlatıyor. Makat ne de olsa, bu genç şairde gene bir şeyler var, bir âlem görüyor ve belki yarın bu âlemi bize daha iv: gösteecek! Şimdilik; detayy diye gürlemek. ten biraz vaz geçmesi, şiirin her ewe musiki olduğunu bilmesi onu daha çapraşık bir ye. la düşmekten xurtarabilir. Bir de şir okurken her mıstam her keli. mesini yedi elif mâktarı uzatarak okumaktan (vazgeçmeli. Çünkü İ neye bıralımış, Bana veröiler; ben) #ürkçede ne imae vardır, me de gunne! Şöyle okuyor: Uzaktâaaa- ürkütennn « hanginizzz - Güke . mali... Ah, hele bu Gülcemal! Orhan gururla. | Weki'nin yeni bir şiiri imiş, bize Yüzümde gezdirdiğim abdöl| arkadaşının bu şür'ini de okudu! mazi. | Hem nasil? Gözleri dönerek, elle. Ve düşünce düşer, dalma dü -)rini, kollarım oynatarak günce. | kelimeyi gevşemiş|ti ağzımıza kadar v2 Müziğin rahatlığı ile Silkinerek aşkın ve sesin, Hajızaya doldurduğu kirden. Sıklmış bir yumruktur, vezg bahsedeceğim için şimdilik bu ka.İ|sinin hilnnti yoktur, kat arkadaşlarını ve mecmualar. da gözüme çarpan diğer bazı şair. lerin şiirlerinden gelecek yazımda başım, darla üctila ediyorum. Detay... Detayyıy.... Yeni şiirin nazariyesini o acaba hakikaten bu detayı şair mi ku. ruyor? Biz kapıdan çıkıp giderken sesi hâlâ kulaklarımızda çınlıyor. du: sik biz bu sakalı. yek, hayır, sakalırı.. Halid Fahri Ozaxsoy 18 metre yükseklikten düşerek parçalandı Firafiklıda oturan ve Tuhafiyeci. Pk yapan Mişon adında biri, dün Tophanede Necatibey caddesinde oturduğu âparttmanin en üst katin. daki taraçada (o saks'daki çiçekleri sula”ken, parmaklığın kırılması ne. tersinde 18 metre yükseklikten cad deye düşmüştür, Bu feci enkut neticesinde Mişon bengi olemaş ve derhal ölmüş tür, RAŞİD RIZA TİYATROSU Halide Pişkin berak Harbiyede, Belvü bahçesmin alaturka kisminda bu gece KÖRDÜĞÜM Komedi - 3 . perde ZAYİ — Türkiye İş Barkasınm za, remax, vwnharrer 51249 ve 51903 nuran, vah ki ağcd hisse senedim kazaen zayi Geyve istasyonunda Akkaya, Zade ve her Mustafa Asım Akkaya Jâstik gibi çeke çeke arak... Fa.| ZAYİ (oo Haydarpaşa lisesi dörlümcü sımfımilan 9 Mari 94? darihinde aldı, Bem 4944514 Na, hı tasdiknamemi kay, betüm, Yenisini çrkaracağından eski, Sürü Ürün

Bu sayıdan diğer sayfalar: