10 Eylül 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 4

10 Eylül 1937 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—F TFERRSET ÇAAT NYN - 4— SONTELGRAF — 10 Eylül DÜNYA MESELELERİ Hitlerle Musolini AVRUPAYA Bir nümayiş yapacaklar! M. Musolini sullîhazırlığı için Berline gidiyor imiş! ——— —- —— —e 1937 '_Bu cemiyet İdare ediyor aponyada hükümetin umuml si- yascti üzerinde âmil olan Si başka birtakım hafl ce- e yardır. Bu cemiyetler- Siyah ejder cemiyetidir. Bu olan Toyama Mut - İmiyetler İden bi hiyetin T suru, Japonyanın şa) simasıdır. «Siyah ejder kararlarını bazan cebrü şidde İtermek kan dökmek sure- |tile t Çindeki ha- İyekât bu- cemiyet tarafından İdare ledilmekte cemiye' gös- âzam un- dır. Japonyada bü- dam, iye- dik- vanile anılmak yük bir nüfuz sahibi olan bu a eciye, Siyah ejder ve kat beyanatta bulunm! — Siya n, şahısında temsll edili te mutlak suürette ita (üzerin & tur nan an” olan temizlik İmparatorun mukaddes n devle- t cimesi esası Biz Japonya - nev ade- nı dikkat bir ejder milli bir zihniyet HAYATIN ağmurlar başlamıştı.. Artık is- kelede akşamları dolaşılmıyor, gece serinlik çıkıyordu. Şerif Vecdi Adadan inmek zamanı geldi - Bini karısına söylediği vakit, genç kadın, pek razı olmamıştı: — Daha bir kaç gün otürabiliriz, İstanbula değildi. Gün rı hava karar- dıktan s bahi diyord |daha bir İmedi. aha erken kalkdak Fakat, karısının hatırı için kç gün kalmakta mhzur icabe - © da plâja gidi. Böyle günlerden birinde, banyoda, i vvelâ, Kadriyi pek ük ve fazla züppe bul vermemişti. Fakat, — sonral nç adama karşı, içinde, gizliye- mediği bir sempati belirmiye başla- İdı. Bir ay, beraber denize girip çıktı- iÇiN DEN Yazan : Reşat Feyzİ hiye güzel bir kadındı. Henüz yirmi beşini sürüyordu. Kadri de, bu genç ve oynak kadına epeyce vurulmuş- tu. O da, Pariste, Ruhiyeden uzak kalınca, günlerin, gecelerin nas:l 18- tırap içinde geçeceğini düşünüyor - du. Ay sonu y tıkça, İstanbul - dan u ak 1 hatırlıyor, bir K Devam eden Nöremberğ kongresinden bir.sahne ge Burada söylendiğine göre İtalya ve Almanya yeni milliyet sistemle- rini müdafaaya azmetmişlerdir. Fa- kât münferit bir siyaset takip eti niyetinde değillerdir. Ve ayni za - manda Avrupanın demokrat hükü- metlerile sam m ) sİs etmeyi arzu etmektedirler. Hitler selâmlanıyor Rumz (Hususi) — Bütün İtalya, Musolini'nin Berlin - seyahatini ve Hitler ile mülâkatta bulunmasını tarihi bir hâdise olarak telâkki. et- mektedir. Bununla beraber Romada bu mülâkatın Avrupaya karşı bir nümayiş mahiyetinde olmadığı ve vaki olacak mülâkatın iki hükümet şeli arasında mühim bir iştişare ma- hiyetinde bulurduğunun — tebarüz ettirilmesine çahışılmaktadır. Gayda, Jurnale Ditalya'da - yazdı ği bir makâlede çok kuvyetli olan i! hükümet reislerinin fikir ve irade- Jerinin karşılaşması mevzübahs ol- duğunu beyan etmektedir. Bu kar- piyet besleyen bü- tün hükümetlerin Yaklaşabileceğini beyan etmektedirler. Gayda, makalesinde diyor ki; «Şu nu tavzih etmak lâzımdir ki İtalya- liğine avdet etmek istiyoruz. Garp medel aklit edilmesini is- 1 temiyoruz. | Biz Garplıların işte gösterdikleri ti takdir edi yetinin | — Bana, Siyah ejder cemi | İmensup azanın miktarını takribi ö- İlarak göyleyebilir misiniz?. Azanın miktarı hiç bi İmukayyet değikdir. Fakat şeflerinir âsebetler te- | man muhibbi birweçha arasında ter- | cih yapmak gibi bir mesele mevcut * değildir. Bu devleilerden birile yapılacak bir anlaşma, diğerile anlaşmıya mâ- Di değildir. Bilâkis bu anlaşma, Av- rupada bir teşriki mesai vücude ge- tirmekten ibaret olan diğer itjlâfı İtakviye etmiş olacaktır, Gayda, Fransa hakkında diyor ki: «Fransa, İspânya İişleri dolayısile bugün, İtalya ve Almanyaya aleyh- dar bir harekete girişmiştir” Bolşe- vizme. kârşi göşteridiği Müsamaha, |ftalya ve -Aljmanyanın Balşevikliğe İaleyhıdar politikasım Avyrupa, sul- hünü'tehdit eder mahiyette göster- |mektedir. Fransa, Bölşevizmin- Ak- deniz. sahilini arzu bir sözü ile onlardan yüzlerte' vi binlercesi seveseve hayatlarını feda ederler. — Hedefinize vâsıl olmak için gay- rimeşru vesaite müracaat eder mi- siniz ?.. — Hayır. Daimaâ meşru - vesaite | müracat ederiz. — Bana lütfen Çang - Kay >Şek | ile ola; der mi — Evot, Çanig - Kay - Şek'i tdnız rum, O benim dostum ve talebemdir. Onu,İmparator Sun Yat Sen zama- nından tanırım. Hattâ onunla ara - mızda kan yemini vardır. münasebatımızdan bahse « ? 2? — Eğer yanılmıyorsam, Çang » şılaşmadan 'maksat, çalışma birliği |etmemektedir. Çünkü bu, Akdeniz- |kay - Şek, sizin şimdi oturduğunuz etrafındaki anlaşmayı tirmek ve bunu beynelmilel vazi - yette vuzuh hüsüle getirmek için edeceği gibi hürriyet prensiplerini, Londrada çok istenmiş olan emniyet (Devamı 5 nci tayfamızda) (Baştarafı Nirinci sahifede) |arasında, şimendifer istasyonuna va- | ve ruhani bir âyine iştirak eylemiş- tir. (Bu sırada binlerce halk, sörayın önüne toplanmışlar.. — Yaşasın, Yunanistan. — Yaşasın, Girit. — Yaşasın, kral. — Yaşasın Prı Jorj. Diye, (Prens Jarj) u alkışlamışlar- dır, (Ruhani âyinden sonra, kral ile bü- yük mahdumu ve veliaht (Prens Kostantin) birinci arabada; Prens Jorj ile biraderi Prens Nikola da #kinci arabada olmak Üzere saraydan gikmışlar.. halkın şiddetli alkışları H ÜRK-YURNA mufharebesi u'İtbın J amidin gizlisiyaseli Yazan: ZİYA ŞAKİR $ı) olmuşlardır. Listasyonda, Prens Jorj'a karşı gü- yet parlak bir veda merağimi icra v- rııımşm. Halk, son derecede heye- 'can ve galeyana gelmiştir. Bu teza- hürat esnasında, Prens Jorj'u hâmil olan tren, (Pire) ye müteveccihen bi et etmiştir. (Nümayiş yapan halk tarafından İmeserret avazeleri göklere çıkarıl « mış, bu coşkünluk arasında, pek çok silâhlar atılmıştır. IGece, Pire Hman ve şehrinin her tarafı donatılmıştır. Sabahlara ka- dar gazinolarda şarkılar söylenerek horalar tepilmiş ve muzikalar ça - hınıraştır. ıkun alkışları ve meserret sadaları a |İrasında (İsfakterya) ismindeki bey- lik gemiye-binmiş; malyetinde altı kıt'a torpido sefinesi olduğu hâlde, Girit adasının (Hanya) llmanına mü- teveccihen hareket etmiştir. ) Abdülhamit, elindeki raporu, oda- |ran tam aortasındaki küçük yuvar- lak masanın üstüne 'attı. Ellerini ar- kasına bağlıyarak, dalgıh ve düşün- celi bir tavırla gezinmiye başladı. Bir kaç defa, ödayı baştan başa |dolaştıktan sonra, birdenbire tevake kuf etti. Kapınım yanında, divanı 'dü- ran başkâtip Tahsin Paşaya dönerek: — İşte.. halkın Şımarık bir kismı (Prens Jorj, bu sabah hslkın coş- | tılar.. türlü gitmek miyardu. du bir sabahtı. Kadri Ru- in evine geldi. Genç kadın, he- aktan kalkmamışlı bile.. De- ak odasında kabul etti. anın başucundaki kol- oturdu, Sevgilisinin dağınık saç- omuzlarını okşedi — Bilsen Ruhiyt seni git- larında ş Kadri ile ârtık o kadar şid- detle sevişiyordu ki, sabah banyo - | undan dönüşte beraber eve geliy k yiyorlardı. Evde |larını, çıplak yalnız bir hizmetçi vardı: - Ruhiye, | hizmetçi kızı pek kolay elde ede - |tikçe daha çok seviyorum.. Sensiz bilmişti. Haftada eline üç lira sıkış- yacağım.. Parise gitmek hiç tırmak kâfi geliyordu.. Hizmetçi kız |istemiyorum. Mümkün olsa, seni de ismi Mukaddes idi- vaziyetten mı ber alıp götürsem.. nundu. Şerif Vecdinin hiç bir şey & Ruh lamasına meydan verilmiyordu | Ruühiye, kocasının artık İs la inmek istedi i vakit, delikanlı: ded özlerinin uzun kı- iklerini, ince parmak- du. Genç sdamın el- i, dedi. ne sonundi bana zin- nç kadın, delikanlı kendine doğru Du - çekt Kadrinin soluyan dudak- önü TiBİN iÇİNE ( baktı Sana bir şey ri, ded Söyle, Sonra, Çöcuğu, o kadar çok benimsemişti — |rin derin ö ki, buzan: yliyeyim mi, Kad- — Barise gidince, ben ne Yaparım? Vallahi çıldırırım, derdi.. Kadri onu teselli eder; hör hâfta jmektüp yazacağını vâ ederdi. Rü - | ŞANLI ORDUMUZUN BÜYÜK TRAKYA MA SESLİ ve TÜRKÇE SÖZLÜ GÖKÇEN- Kahraman Tayyarecilerimiz - TANK - TOPÇU - SUVARI Bevralar » geçit resmi- Tarihi hülra ve' vesikâlar 1 AYRICA PROGRÂAMDA Sinemımia BEYAZ KADIN TİCARETİ Fransızca sözlü deJ lerin, lisin amşosız mücadeleleri - Herkesin BU GECEKİ SUVA| mutlak görmesi hükümeti büyük bir maceraya Sü - | Abdülhamit; Tahsin Paşaya söy- İrüklüyor. Eminim.. çok eminim ki.. |lediği sözlere fasıla verdi. Yazı mı ne kral, ne hükümet erkânı, ve ne |sasının yanındaki sigaralığa yüklaş- |de halkın ağır bâşlı sınıfı, bu hare - |tı. Bir sigara aldı, yaktı. Sinirli si- ketten memnun değillerdir. Fakat, inirli bir iki defa çektikten sonra, saman altından su yürüten o gizli tekrar sözüne devama başladı: komite yok mu. hani o, (Etiniki E- | — Bilmem ki ne yapacağız?.. Bu terya) denilen komite. işte, onün çe- | vaziyete nasıl dayanacağız?.. Bütün virdiği fırldaklara mukavemet ede- |bu şımarıkliklara karşı şiddetle mu- '« Akıldan fikirden geçmi - |kabele etsek.. Allah esirgesin, işin so- vle işler çıkarıyorlar. nunun müharebeye dayanmak ihti- N mali var... Şiddet göstermeyip de, Abdülhamit, esasen kaç günden- |adaya (Muhtariyet) versek; 6 zaman beri beyecan içindeydi. Geçirdiği si- |da korktuğumuza hamledecekler.. nir buhranları ona yemeyi, içmeyi ve |Yarın, öbür gün, diğer adalar da hattâuykuyu bile haram etmişti. En |Muhtariyet istiyecekler... Hulâsa, ehemmiyetsiz siyasi bir hâdiseden |İki ucu kirli bir değnek. (bile kuşkülanan ve türlü evhama ka- | Abdülhamit, mütemadiyen gezini- pılan bu hükümdar; büyük ve kanlı |yor.. sigarasından sık sık nefi vak'alar doğurmak istidadını haiz o- |çekerek düşünüyordu. Tahsin Paşa, lan (Girit meselesi) zuhur eder et- | gözlerile padişahı takip ediyordu. O- mez, birdenbire telâş ve heyecang ka- nun bu muzlim düşünceler altında pilivermişti. Meselenin, (diplomasi |ne kadar ezildiğini görüyordu... Ab- yolu) ile kapatılması için, Avrupa (dülhamit, bu bir kaç gün zarfında devletleri nezdinde teşebbüslere gi- |âdeta değişmişti. Düşünce, zihin yor- İrişmişti. Halbuki bu teşebbüsler, iyi (gunluğu, ve üzüntü; onun Ten « |bir netice vermek şu tarafa dursun; |gini sarartmış, yüzünün hatlarını de- bilâkis vaziyet yahamet kesbetmişti. |rinleştirmişti. Memleketinin en üc- FİLMİ ATATÜRK-İNONU.MAREŞSŞAL ÇAKMAK-- - VEKİLLER HEYETİ-- GENERALLERİMİZ Müttefik ve dost Devletler Asker? Heyetleri « Dünvanın ilk askerf kadın Tayyarecisi Avrupada yenç kızları tuzağa düşürmeğe çalışan muazzam teşkilâtlar, müthiş canilerle hül — Bvet... — Benden mi?. Z Tabil senden.. Kocamdan # Jeuğum olmadığını biliyorsun... . 3, Delikanlının başı, înun üzerine düştü.. İşaşkın şaş çinde çıplak y sordu: Şimdi ne yapacağız?. — Bilmiyorum.. sen karar ver- cuğun. babası, se: ; — Bu bir felâket olacak. kottii İne diyeceksin? Te götür |miyen bir iş bu.. bu euğu mutlaka aldırmal Böyle İçocuk doğamaz.. doğmamı _ıdırı_' | Ruhiye, başını avuçlarının — KİT İaldı. Delikanlıya daha çok sikWlü rak: çer İN | — Peki, ne yapacağız, Kadri. d di.. ö Genç adam, oturduğu xyoltukti ğ kal i Jaşraif' başladı. Bir sigara yakt rengi, gözünün feri Pencerenin önüne gitti $ Sonra, Ruhİ dönerek: — Bu iğ böyl ölacük,'dedi.. aSi terhal İstâf” arki çare yok.. Bugün ben, bula ineceğim.. bi doktar bulup k hazırlanırsın. Akşı gna hikâye uydurup |Bir arkadaşına biriki İsafir gideceğini söy! bâh, Adadan beraber ineriz. Ht 'yarın çocuğu aldırırız., Devamı Sinci tayfadı) NEVRALARI BU AKŞAM İpek sinem asında ü TAN SABİHA 1 ve motörlü kıt'alarımız - Ma- 002 metro'uk — İilm. açılması şerefine İLK BÜYÜK FİLM: KATE DE NAGY EAN PİERRE AUMONT mel- Mzimgelen büyük ŞAHESER İÇİN NUMARALI KOLTUKLAR ERKENDEN ALDIRILMALIDIR. Tel, 49289 ra bir köşesinde cereyan edefl bir şekavet gürültüsünden bil€ nirlenen bu hükümdar; şu andâ rit adasına yaklaşan torpido TÜ0 nun orada Hüsule getireceği Küğp Ç velveleye nağil tahammll bilecekti?..: Tahsin Paşa, gözlerinin ucu İl€ |dülhamidi takip ederek bunl:" İ şünürken; birdenbire vaziye' Bişmişti. Abdi i eh bir kaynaktan a mış gibi, bir anda dikleşerek: — Şimdi, Almanya Setirile R"”;, sefirine haber gönderin. AYf be : kendilerile görüşeceğim. (1) * Gizli komite git YUNAN MİLLET VE HÜKÜM gDÜ Nİ FELÂKETE SÜRÜKLÜYO' . 'Türk milletine, yüz binler0? Pa. din kanı pahasına mal olan (GİF dası), Osmanlı hâkimiyeti altnd (Devam Ti Abdülhamidin mabeyt îü_ Hbi Tahsin Paşadan alı! Protlardan. 4

Bu sayıdan diğer sayfalar: