14 Ekim 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5

14 Ekim 1937 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ALMANYA Müstemleke istiyor ! l | Afrikada müstemleke alırsa Alman- ya serbest ticarete kavuşacakmış İNGİLİZLER Afrika halkına insaniyet ve me- deniyet ancak İngilizler tara- fından gösterilebilirmiş! Alman gazeteleri bugünlerde gene Hstemleke bahsini tazelemişlerdir. lye kadar Alman gazeteleri U- İsel harpten sonra Almanlardan a- üŞ olan müstemlekelerin tekrar mu Sin bir çok neşriyatta bulün- Har, bir çok deliller getirerek bu “Erin mutlaka Almanyaya v at “lm söyliyedurmuşlardır. Şimdi - İ Ceti neşriyata bakınca bu de- ,,m’_’“ yeniden başka ne gibi kuv - ; tti İlâve edildiğini görmek is- Ü ** buna tesadüf edi. bu mesele üzerine cel- kadar devletleri bu - Meşgül etmek istiyorlar. el Doyçe Algemayne Çaytung _l bunu açıktan açığa sö) <A, Satan diyor ki: ,,k*"mn hükümetinin maksadı, ge- İ İman efkârı umumiyesini ve li dünya efkârın: bu meseleye a- Meaç lik Almanların müstemleke h ;;""! hususundaki ısrarı artık öy- d, ** kolay geri alınır gibi değil- Bi | e etliner Tageblat gazetesi de bu | "::an bahseder nsız ga- Üleş P cevap vererek diyor ki: Yü f #Yden evvel doğrudan doğru- #a ültreyi alâkadar eden bir me- Fransızlar niçin bu kadar te- en Pr İ 'eriyorlar? Si Veti vi 'esilesile yapılan tezahüra- İyet verdiği intibar silmek 4 “Nsanın bir bahane bulmiya Xııı.; Yök mudur?, '“'ıı.,—." sonra Berliner Çaytung . M de ortaya iki delil atarak Al- heti türeac e Erin medeniyet gö- Tiler vahşiler, mede- | kuzu çevirmesi Yapıyorlar Ş AYanm iki ge lüstemleke — davasında —)thdcıııo istinad ettiğini ileri '*Aı ir. Bunlar göre: a aN üüü Ya Mmüstemlekeye muh- 5 Ü bunu dünyada her - p, *der, diyor, İen gak 6T Almanya Harbi Umumiş 'ırikımş olduğu müstem- İkiy, ekrar elde etmezse Av- £ © #yrılacakt ğ İ ır. vm"m_l;ya da, bu ikiye ayrılan | PiT taarfınır şına geçe- te doğru yol ala- “rııîıı Neticesi ne olacağını ç Mez!. Bu sözün manası Vruba yeni bir harp teh- e kaj lieı» Yo karşıya durmakta - ]'Ğıh:' e Tiyanın istediği müs u Te li © İsine verilmezse, Mut- inyor Musalininin fikirlerle bunları , Almanyanın Afrikada müstemle- * ke sahibi olmalarına razı değiller Müstemlekeleri İsteyen ve bekleyen Alman ordusu teftiş edilirken ı Hitler tarafından cü bir delil daha vardır: Afrikadaki Avrupalılar, biribirlerile son derece tesanüt halinde komşuluk ediyo: Eğer şimdi Almanyaya istediği müs- temlekât verilmezse Afrikada da çıkacak ve oradaki Av « hali fena olacaktır, Bolşe- önüne geçebilmek üzere yalnız bir çare vardır ki, o da Al |manyaya eski müstemlekelerini iade mektii İşte Alman mâtbuatının bugün - lerde hep bir ağızdan neşrettikleri spat için orltaya koyduklari deliller... | Lâkin, Berliner Çaytüng gazetesi fazla olarak bir deli) daha ileri sür - |İmektedir ki, bu &skeri mahiyette - Idir Bu Alman gazetesi diyor ki: Almanyaya müstemlekâtının ia - desile Fransa ve İngiltere için bir İtehlike çıkacağını zannetmek doğru değildir. Umumi Harpten evvel Al- İmanyanın müstemlekâtında pek az İasker bulunuyordu, Umumi Harp es- nasında ise Alman müstemlekâtının |kapıları hiç bir zaman tahtelbahir- İlere üssübahri olmamıştır. |FAKAT İNGİLİZLER NE DİYOR? Almanyadaki bu neşriyat, tabii - İdir ki, İngilterede nazarı dikkati cel- İbederek müstemlekât meselelerinde şimdiye kadar salâhiyettar tanınmış jbazı mühim İngilizler de faaliyete İgeçmişler, neşriyata koyulmuşlar - dır. İngiliz matbuatında görülen bu neşriyatın hulâsası şudur: | Nürenbergde geçen ay Her Hit - İler müstemlekât meselesini tekrar tazelemiştir. Önun için şimdiden sonra bu bahsin kapanmış olacağı zanendilemezdi. Almanyada bu neş- riyata devam edilecektir. Buna kar- şı İngiliz noktal nazarı şudur: Av - Tupalı devletler kendi aralarında iyi geçinecekler, kavga çıkarmıyacak - |lar diye Afrikadaki yerli a devletin idaresinden alarak b letin idaresine vermek — dİnsi İnoktai nazarından caiz görüleme - mektedir. Olsa olsa Almaı 'a eski müstemlekelerinden bir «parça» ve- rilebilmesi düşünülmektedir. Fakat |bu «parça» yı da Almanya ancak «manda» terzında idare edebilecek - |tir. Manda demek Milletler Cemiye- İtinin vekâleti demektir. Almanya ise böyle bir vekâleti alabilmek için mil- letler cemiyetine yeniden girmiş ol- malı... Diğer taraftan Almanyanın böy - le müstemlekelerde manda alması kabil olduğu takdirde ise ona şim - diye kadar müstemleke namı altın- ga idare edilmekte olan yerlerde bi- rer parça verilerek buraların idaresi mândaya tahvil edilecektir. Tâ ki, bu İsuretle Almanya müstemlekeye ma- lik olduğu halde mandaya malik ol madığı için şikâyet etmesin!. Bununla beraber, ister müstemle- ke, ister manda namı altında olsun, Almanyaya Afrikada yeniden yer Eskl Alman müstemlekes! Kameronda kabile reisi iki gözaesi ile bir arada verildiği takdirde bu yerlerin tica- reti diğer memleketlere karşı tama- mile açık olacaktır!., Fakat Almanların istediği bu mu- dur?. Onlar ne Milletler Cemiyetine İyeniden girmek, ne de elde edebil cekleri yerlerde serbest ticaret ta- aftarı görünüyorlar Dünyaca mühim Bir kütüphane Leningrad'da Saltikov-Çedrin is - |nini taşıyan ümümi - kütüphanede, hâlen 9 milyon nüsha kitap mevcut bulunmaktadır. Bunlardan 104 bini rusça kitap ve İteğriyat, 19 bini Soyyetler - Birliği milletlerinin dillerinde kitap ve neş- riyat, 14 bini yabancı dillerde kitap ve neşriyat, nihayet 13 bini de kıy- metli gazete kolleksiyonlarıdır. Bu umumi kütüphanenin kollek- siyonları arasında, eski devirlere ait paha biçilmez kıymette tek nüshalı €l yazısı eserler vardır. Bunların arasında Mısır papirüsleri, eski Slav- Ca el yazısı eserler ve nihayet bir çok âk muharrirlerin ilmi ve edebi kitaplarının el yazısı asılları ve bu büyük adamların mektupları vardır. Ayrıca kütüphanenin Garbi Avru- pa kısmında, eski devirlere ait te bir çok kıymetli ve çok nâdir nüshalar vardır. Bütün bu kıymet biçilmez eserler, kütüphanenin 143 senelik hayatı zar- fında toplanmış ve bilhassa 20 sene- lik Sovyet rejimi esnasında bu kü- tüphanenin mevcudu iki misline çık- mıştır. Jan dark dünya seyahatine çıkıyor 5 gün evvel Fransız mektep gemi- si Jeanne d'Are devri âlem seyaha - tine çıkmıştır. Hareket eden mek - teplilere aileleri gelerek veda et - mişlerdir. Bu seyahat önümüzdeki senenin 2 temmuzuna kadar süre - cektir. İdürmekle m Sekiz sene hapse Mahküm olan —| Prenses beraet etti. | Sicilyalı bir İtalyan prensesi, Adı, Prenses Vladimir Binferatsi. Bir za- man evvel, Meksikoda kocasını öl « nun olarak muhakeme | | edilmişti. Vilâdimir Binferatsi is - minde Bir Gürcü prensinin karısı o- | | lan genç prenses mevkufen muha « | | İkeme ediliyordu. Mahkeme kadını İsekiz sene hapse mahküm etmiş, fa- İkat temyiz mahkemesi, bunu nak « İzederek on aydanberi mevkuf bulu- jnan kadının şimdiye kadar yattığını kâfi görerek tahliyesine karar ver- miştir. Kocası Gürcü prensini öldü- ren prenses artık neş'e ve şetaretle hapisaneden çıkmıştır. Amerika ga- zeteleri için en yeni bir mevzu da bu |prensesin macerası olmuştur. | —2.a—— Slp;hl ocağında ki konkurupiklere bu haftada devam edilecektir Geçen hafta başlıyan konkurlara bu hafta da Spahi ocağında de - vam — edilecektir. Yalnız — geçen haftaki Sipahi Ocağında yapılan konkurupikler her cihetçe mun - tazam ve kusursuz olmuştur. Bun« lan dolayı, Sipahi Ocağının bir « çok yoksuzluklarına rağmen — feda- kârlıklar yaparak bu sporun inkişaf ve rağbetini arttırmak için çalışma- sını tebrik ederiz. Geçen pazarki müsabakada hal - kın arzu edip göremediği bazı eksik- leri dikkat nazara koymayı bir vazi- fe bildik: L ©O da Avrupa müsal İsimlerini gördüğümüz at ve binici- lerin o günkü müsabakalara iştirak etmedikleridir. Halbuki halk bu se- atcılığımızı yük« üzerinde değil, İhada yaya gezerken gördü. Bize Lon- | | Jdra müsabakalarında yüksek atla - mada iyi bir derece aldıran (Okal) 1 I $ da, daha bunun gibi o müsabakalara ŞA iştirak eden birkaç atı da sahada görmedik. Sipahi Ocağı, bu mü - sabakaları daha birkaç ay evvelden tertip etmiş olduğundan, atların her halde hazır olmaları — lüzimgelirdi. Parkorların beynelmilel mü Tarda olduğu gibi biraz daha güç ya- İpılmasını rica eder, bilhassa bu spo- İzun Avrupadan daha evvel kendi miülle ge tamamen — tamlılmasını jve bu zevkin tattırılmasını önümüz- ;dekl hafta yapılacak müsabakalarda İbunlara biraz Htina edilmesini Sipa- Jasıl gazlar unvanı verilmiş olan gaz- !hi Ocağından bekleriz. lerin kimyevi reaksiyonlar veremi - Leningrad Radium Enstitüsün - den Profesör Nikitin, niton ve neon gibi asil gazleri karın tesirine arzet- elde etmiye muvaffak olmuşt Mendofeev'in elemanlar sistemin- de «sifir» grubünü teşkil eden Bir âlim mek suretile bunların — hidratlarını | Pariste yeni bir mektep açılmıştır. Mektepte on ders- te “kendini sevdir- mek ve beğendir- mek,, usulleri öğ- retilmektedir. Resimde bu mektebin talebelerinden biri gö- rülmektedir n keşfi İ yecekleri zannediliyordu. Malüm © lan;burlardan — bazilarınin — sü: ile İkârışabilerek hidrat terkip edebil - Maamafih, neön ve nitan |bunlardan hariç addolunuyordu. Profesör Nikitin'in bu keşti, kim- |ya kitaplarında bazı değişiklikler vü İcude getirilmesini mucip acaktır. | ee | | Robert de yirmi sekiz yaşi “İrmda bir İngiliz genci Leningradda ön b gl eçi Teriagadd Biy İngiliz genci Leningrad- dan hudut harici edildi Cü kuf kaldıktan sonra geçen gün ser- best bırakılmış ve doğruca memle - keline dönmüştür. Robert tam dört haita Leningradda Uğpo-hapisane - sined kalmıştır. Nihayet cürmü sa- bit olmamış ki, dört haftalık mev -- kufiyetten sonra Rusva hududu hâ- ricine çıkarılmış, 6 da İngiltereye avdet edebilmiştir. dit Babası Leningradda he « kimlik ediyormuş. Robert'in anası, şi, kız kardeşi de vardır. Bunlar hâlâ Rusyadadırlar, Robert'in dost « ları, onun İngiltereye dönmesini giz- li tutmak istemişler, gazetelere du - yurmamıya çalışmışlarsa da bu ka- bil olamamıştır. Roberte isnad edilen k cürmü şudur: Kızılordunun harpte - kullanacağı telgraf ve telefon gibi vesmitin mah- rem tutulan plânlarını elde ederek ecnebi bir devlete bunlardan her bi- rini 300 İngiliz lirasma satmaktır. Fakat Robert, bunların aslı olma - dığını söylemiştir. Diyor ki: — Ben, 1930 senesindenberi Le « ningraddaki telgraf ve telefon ida - resinde çalışıyorum. O milessesenin , Geçen temmuz- ün birdenbire âr - nihayet verildiğini Zasuzluk suçu he yaka. tlanan Ve. sonra hudut haricine çıkarılan Robert tık hizmetime söylediler. Bundan sonra çok geçme- Üliğime 'izin vermişlerdi. Fakat ha - den oradaki memurlardan on - kişi tevkif edildi. Divanı harbe verildi - ler ve kurşuna dizildiler. riçte bir defâ bile kimseye bir ha- ber göndermiye müsaade etmediler, İngiliz gazetelerinin yazdığına göre Ağustosun 31 nci günü ben de ev- |İngiliz Sefareti gerçi Roberti kur - de oturüyordum. Anamla kardeşle- İlarmak için uğraşmışsa da cevap o- rim beraberdi. Üç kişi geldi, beni İlarak Sovyet müddelumumisi Vi » İtevkif ettiler. Evi aradılar, Bana ait |şinski'nin Roberti bir an evvel mah- Jolan ne varsa hepsini aldılar. Beni |kemeye sevketmek istediği cevabı a- yalnız-başıma bir hücreye hapsetti- |lınmıştı. Lükin Sovyet Hariciye ko- ler. Yatağım vardı. Yıkanacak yerim | miserliği Roberti mahkemeye sev - vardı. — Bir de iskemle — bu- |kettirmeden hudut haricine çıkart - lunuyordu. Kendi elbisemi giymek- İmak istiyordu. Rus Hariciye Komi- serliği İngiltere - Rusya münaşebatı noktasından bu meseleyi bu suretle çabuk halledivermeyi muvafık bu - luyardu Robert sözüne devamla - demiştir ki: — Mevkuf Bulunduğum yerde ve- rilen yemekler iyi idi. Bana büyük bir nezaketle muamele edildi. Lâkin mevkuf olduğum zaman pek can sı- kıntısile geçiyordu. Bir cürmüm olmadığı için başıma ne geleceğinden hakikatte korkmu e yordum, Ancak başıma ne gelece - #ini de düşünerek bir müddet en, şe de ettim. Gazete vermiyorlardı. Onun için hariçte ne olduğunu hiç bilmiyordum. Her gün, veya her gün gibi sık sık Sovyet gizli polisi gele « rek bana bir çok şeyler sorabilir, bu isticvap iki saat sürerdi. Bu sıralarda bana ne sorulmuş öle duğunu söylemiye mezun değilim. On beş gün geçmişti. Boni istiecvap edenler benim komünistliğe karşı propağanda yaptığıma kanaat ge - tirdiklerini söylediler, Ben, Rusya « nın dahili siyasetine hiç karışmadı - ğim gibi kendi fikirlerimden de kim- seye bahsetmiş değilim. Tevkifim » den tam dört hafta sonra bana hu - dut haricine çıkarılacağımı söyledi. ler. İngiliz konsolosu beni gördü. Ser best bırakılmamdan iki saat kadar evveldi. Fakat ben istlevabım esna- sında neler söylediğimi ana dahi söylemiş değilim, Şimdi burada ne iş yapacağıma gelince; her halde bu- rada bir iş bulacağımı ümit ediya » |rum.» i Aele b lt

Bu sayıdan diğer sayfalar: