6 Eylül 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

6 Eylül 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ka n Naliğenn |lk okullar ın kıtab- ları hazırlandı Orta okul kitabları da bitmek üzere © kitablarından henüz basım işi bitmemiş olanların da bu ay sonuna kadar basılmalarını temin için fev- kalâde tedbirler alındı nümüzdeki ders yılı için Kültür Bakanlığı tarafından hazırlanan okul kitablarından ilkokullara mahsus olanları tamamen hazır- Tanmış ve dünden itibaren satışa arzedilmiştir. Bunların arasında bu yıl açılan müsabaka neticesinde kabul edilmiş olan Geometri kitab- Jarı ile Türkçe Terimlerle yeniden bastırılmış olan Tabiğat bilgisi kitab- ı da vardır. Devlet Basımevi bir taraftan da kitabcıları bulunmıyan uzak vilâ- (:U(-rc aid kitablarla Erzurum ve Biyadakırda açılan depolara ald ki- bi ları yola ç rmıştır. 15 eylülde İlkokulları derslere başlıyacak olan Wti vilâyet müstesna olmak üzere hemen bütün vilâyetlerde zaten ted- !""' teşrinievvel başında başlanacağı için İlkokul kitablarının basım bir ay önceden bitirilmiş ve okulların açıldığı gün talebenin elinde Kitab bulunması arzusu tamamen temin di lmiş demektir. Devlet Basımevi şimdi basım işini tamamladığı Ortaokul kitablarını cildlemek ve liseler için de henüz basım işi bitmemiş olan bir kısım ders kitablarını basmakla meşguldür. Tesbit edilen muntazam bir plân dai- resinde bu işlerin de eylül ayı içinde tamamen bitirilmesine ve Ortao- kullarla lise kitablarının de ders senesi başında tamamen talebe eline dağıtılmış bulunmasının teminine çalışılmaktadır. Kültür Bakanlığı müsteşarı- nın tedkikleri Mezunen İsterbuida bulunan Kültür Bakanlığı Müsteşarı Rıdvan Natiz Edguer dün Devlet Basımevine gelerek matbaadaki mesaiyi göz- 'den geçirmiş ve mekteb kitabları işi ile meşgul olmak üzere İstanbulda bulunan Bakanlık Neşriyat Direktörü Faik Reşit Unat ile görüşmüştür. Müsteşar yakında Ankaraya avdet edecektir. - y Akay idaresi l Birleştiriliyor B Denizbank, deniz yolları işlet - mesi ile Akay idaresinin birleşti- rilmesi etrafında tedkikatımı ik . mal etmiş, iki idarenin tevhidine karar vermiştir. Halen Almanyada idarenin si - pariş ettiği yeni vapusiarın inşaa- tına nezaret eden Denizyolları di- rektörü Raufi Manyas'ın avde - (inz kadar tavhid işi bitirilecektir. =mı Denizbankın ıııııhlıvlll şübe ve müesseselerine aid hec, teşkilâtın da tevhidi ve bunların ve Denizbank hastanesi ismi altında her türlü hissi ihtl. yacd 'değab Verecek bir müessese halihde 'teğKili de kararla: mış bulunmakta, her iki kararın da bu ay içerisinde tatbiki için ha- zırlıklar yapılmaktadır. Adliye'de yaz tatili Dünden itibaren Sona erdi 20 Temmuzdanberi devam eden | Adliyenin yaz tatili dün bitmiştir. Bu sabahtan itibaren Adliyemiz bütün kadrosile tekrar mutad fa. aliyete başlıyacaktır. Dokuz Eylül Şenliklerinde Başta Yavuz olmak üzere Mar. mara ve Akdenizde bit cevelân yyapan donanmamızın İzncir lima- nına vardığı, halkın coşkun teza- hüratı ile karşılaştığını haber ver- miştik, Donanmamızın İzmirin 9 eylül kurtuluş bayramında İzı de kalması ve yapılacak törene iş. tirak etmesi de takarrür etmiştir. İstanbul avcılarr cemiyeti İstanbul avcılar bayram: bu a- yın 11 taei pazar günü Ambarlıda merasimle yapılacaktır. Kurumu bayram için bi tesbit ve miştir. Avcılar oRramm alâkadarlara tebliğ et - Mareşal Ayintabda.. Genel Kurmay Başkanı Mare- şal Fevzi Çakmak beraberinde Or- general Gündüz, Korgenerai De- &, Tümgeneral Muharrem Maz- lum bulunduğu halde Anteh'e var. mış, ikametine tahsis ed'len Hal- kevi binasına inmiştir. Gece, parti | tarafından Mareşal - şerefine 100 ilik bir ziyafet verilmiştir. Meğerdeli ğerd imiş Arkadaşını öldüren ve sonra kellesini koltuğu altına alarak dol Ppeygamber ()) del duğu anlaşıldı Bir ay evvel araba ile Bakırköy civarında bir köye define aramak için giderken peygamber diye ta. nıdiği İsmailin bıçakla kesen ve koltuğunun altında kel- le ile gezerkon yakalanan Musta- fa, Sorgu Hâkimi huzurunda deli- lik âsârı göstermiş olduğundan müşahede altına aldırılmıştı, Tıbbi adlide yapılan müşahede neticesinde Mu ın deli oldu. ğu anlaşılmış ve tedavi edilmek üzere Akıl hastahanesine gönde- rilmiştir. Hayvan Sergileri Köylünün istifade edebileceği şekle sokuluyor Evvelce şehirde açılmakta o- lan hayvan sergilerinin bu sene- den itibaren kazalarla — köylerde kurulması vilâyetçe kararlaştırıl. mış, ve bu yılki sergiler kazalar- da açılmıştır. Civar — sergilerinin bu senezi hayvan ıslahı gayesi diğer sene - lere nazaran daha geniş ve daha faydalı olduğundan sergilerin ö. nümüzdeki yıllarda tamamile köy- lerde açılmaları düşünülmekte bu suretle köylünün ayağına kadar götürülecek serglerin daha istifa- deli olacağı tahmin edilmektedir. Islah işlerinin faydası bilhassa damızlık boğa ihracının Bulgaris. ftanca menedilmesi üzerine ilk ve mühim tesirler boğalarımızın ye- tiştirilmesi etrafında görülmekte-| dir. İstanbul vilâyeti ahiren yaptığı tedkikatta şehrimizde yetişen bo. ğaların vilâyetçe satın alınarak damızlığı olmiyan kaza ve köy- lere tevziü düşünülmektedir. BURSA SERGİSİ Bursada her söne açılması mu- karrer — bulunan hayvan - sergisi Karacabeyde Bursa - valisi Şefik Soyerle vilâyet erkânı huzurile açılmıştır. BSergide 30 tay, 19 kısrak, 24 teşhir edilmektedir. Sergideki tay ve kısraklar ye. tiştirilme bakımından çok iyi bu- dunmuş, muhtelif hayvan sahible- rine 1800 Jira ikramiye tevz edil. miştir. Serginin açılma merasiminden sonra vali ve vilâyet erkânı be - lediyede bir toplantı yapmışlar, bu arada vali, hayvan neslinin 18- lahıhakkında uzun bir konuşma mevzuu açmış, muhtelif söylev - ol- K lerde hayvan neslinin ıslahı yal- nız iktısadi bir mesele olmadığı milit müdafaa bakımından da çok değerli bir mevzu olduğu teba - ettirilmi kafasını | | Fıhtıxâ Yalovada NAHİD SIRRI 1937 (lkbaharımdanberi gitme - miş olduğum Yalovaya dün sa - bah ilk vapurla giderek son va - purla döndüm. Hava nisbeten se- yolcu sayısı iğ- e düşmiyecek şekil. kin tabil bir had dahi- linde yüksekti. Fakat kaplıcaları esasen yükünü tutmuş bir halı pek kalabalık bulduk. Yalovada bir buçuk senedenberi birkâç köşk, büyük bir elek! santcalı ve bilhassa, matbuatta birçok de. falar medhü senası edilen Ot 'Termal yapılmış, Üst katlarını gezemedim, lâlin otelin iki holü ve yemek sajonu, herhangi bir Avrupa su şehrinde- ki şik bir otel manzarası arzet - mekte, insana hakikaten sevinç ve iftihar vermektedir. Müşteri ise o derecede çok ki, büyük olan ye « mek salonunda boş bir masa bula- bilmek için bir hayli beklemek i- cabetti, Musevi vatandaşlarımız ya safayı fazla severek safa sürebil. meğe iktidarları olduğu için ya- hut tedaviye daha ziyade muhtae bulunduklarından, veya her (ti saik altında olarak, ekseriyeti teş- kil etmekte idiler, Kafkasyalı may Mehmedin idaresi altında halâ - vetlice Macar kızları keman çahıp güh gâh şarkı söylüyor ve gar - sordar, fiatı mütedi ve mikdarı mebzul yemekleri, tellişsiz bir in- tizam ile getiriyorlardı. Gündüz kıyafetlerindeki biraz da kasdi ihmallere rağmen geceleri pek a. ğır tuvaletlerle görünecekleri hal- lerinden bilhassa anlaşılan bayan. lar da çoktu. Ancak, hakikaten güzide bic manzara arzeden bu lokantanın ben metrdateli olsaydım, salonun nihayetinde ve sağ tarafındaki ka- ptnın önünde, ve yani müşterile- rin gözü önünde tabak artıkları. man bir büyük sahana doldurulup Eötürülmesi usulüne asla cevaz vermezdim. Yemekten sonra, lâtif ve mu - azzam bir ağacın gölgelediği ve en şık kadınların ” galiba devam etmedikleri havuzlu ve tavlalı kahvede bir kahve içtim. Sanra eskiden bir iki kere yemek yedi. ğim pavyona çıktım. Burası şimdi sinema olmuş ve gece için Emil Jannings'in bir filmini ilân edi - yor. Karşı taraftaki dağlara dü - şen ve Otel - Termal'den önce Ya- lovanın lüks oteli olan bina da açık amma, artık onu gidip göremedim. Sade, eğer binaların da bir ruhu tibakkak ki seçkin inji kaybeden bu zava!- hnin yeni ve mü uyacağı hasedi ve kini dü. en Sonra da kendimi düşünüp ha- vuzun üstündeki umumi banyoya göttim. Bir buçuk senedenberl du- varları filân tazelenmemiş, sıva. np süslenmeğe muhtac gibi. gö- Tündü. Hem eskiden insan höcre- | lerinde istediği kadar kalırdı. Bunda pek ifrata gidilmiş demek ki, tek höcrelerin kapılarımı kilit. letmiyor ve «vaktiniz doldu» diye gelip haber veriyorlar. takibine | Balkanlararası tıb kongresi ya- rın sabah saat 11,30 da Yıldız sa- ktır. Sıhhat ve İctimat | Muavenet Vekâleti Müsteşarı Dr, Asım Arar açacak ve Asım Arar, bir nutuk söyliyecektir. Kongrede, Balkan memleketle. | rini alâkadar eden birçok tıbbi | mevzulardan başka bilhassa müş- terek bir sıtma mücadelesi yapıl- | maşı görüşülecek ve bu yolda ye. ni ve mühim kararlar ı-er.lecekht.x Murahhaslara Sıhhat Vekâleti ve İstanbul Belediyesi namına müteaddid ziyafetler verilecektir. | Kongreye 120 kadar murahhasın iştirak edeceği anlaşılmaktadır. î Londra İstanbul Yolu 3300 kilometre olub 1942 de tamam olacak Londra - İstanbul asfalt yolu Londradan Belçikaya geçmek ve oradan Ostand, Liyej yolile Al - manyaya varmak ve Almanyadan sonra da Macaristan, Yugoslavya ve Bulgaristanı takib etmek su - retile İstanbula varmaktadır. 1947 yılında tamam olacak olan bu yol, 3300 kilometredir. Yolun, memleketimize isabet e- den kısmı sür'atle ikmal edilecek- tir, /| Köylerde | Posta İşleri Her köye en az haftada bir kerre mektub gideceK Köylerde posta işleri tan - zimi etrafında Dahiliye Vekâleti tarafından yapılan tedkikler de. rinleştirilmekte, bu ârada — lcab eden yeni tedbirler derhal alın - maktadır. Vekâletten valiliklere gönde . rilen yeni bir tamimde köylerin posta nakliyatının süratle yarı!- ması bildirilmekte, her- köye en a7 haftada bir defa posta sevkinin temini istenmektedir. Bu maksadla her köy için me. | şinden, büyük bir posta çantası | yapılması ve posta nakline memur| olmak üzere her nahiyenin bir kaç kişivi ücretle istihdam etmesi dirilmektedir. t Çi lar ratle yaptırıldıktan Balkanlar Arası T kongresi yarın sa Yıldız'da açılıyor Kongre'de Balkan memleketlerini alâ- kadar eden tıbbi mevzular görüşüle- cek ve bilhassa müşterek bir malarya mücadelesi yapılması kararlaştır cak Kongre, dört gün şehrimizde, üç Bgün İzmirde, vapurda olmak üzere bir hafta devam edecektir. İzmir vapurile yapılacak bu gezintiye şehrimizdeki doktorlardan birkise Mi da ştirak edeceklerdir. İstanbul, 5 (A, A) — Balkan hekimler ği Türk komitesin. den tebliğ edilmiştir: Balkan hekimler birliği Türk komitesi bütün — meslekdaşların 7 Eylül çarşamba günü saat 11,30 da Yıldız konferanslar sarayında beşinci Balkan tıb haftasının açıl- ma celsesine ve müteakıb toplan- tılarına iştirak buyurmalarını say. gılarla rica eder. *Budmyüıidnıçılmmkı- rarlaştırılan Zeyrek, Nişantaşı ve Pendik orta mekteblerinin okut- ma levazımı bu ay içerisinde ta - mamlanacak, ders senesi başında her üç orta mekteb de faaliyete geçecektir. *& Üniversitede münhal 12 do- çentlik için asistanlar arasında bir| Amtihan açılmıştır. * Emekli, dul ve yetimlerin üç aylıklarının verilmesine dündan itibaren başlanmıştır. Tevziat bü- tün Malmüdürlüklerince munta- zam bir şekilde yapılmaktadır. * İtalya ile Türkiye arasındaki yeni ticaret anlaşması etrafında Türkofis tarafından yapılan tet- kikler tamamlarımış, Ofis hazırla- dığı raporu Ankaraya göndermiş- tir. * Eylülün 15 inden itibaren devairde kış saati tatbike başla- nacaktır. Memurlar sabahları sa- at 9 da Işbaşına gelecekler, ak - şamları da saat 17 de paydos ya- pacaklardır. 12 den 13 e kadar bir saatlik öğle paydosu yine mer'i olacaktır, * Atatürk köprüsünün duba | kısmı inşaatı tamamlanmış, mon- | tajı biten dubalar yerlerine bağ- lanmıştır. Köprünün üst kısım in- | şaatına derhal başlanacaktır. * Belediye seçimi için soyadı esasına göre hazırlanan defterler tamamlanmış, şehrimizin — yalnız iki kazasında nüfus kesafeti yü- zünden defterlerin tanzimt ge - cikmiştir. Defterler bu ayın so- muna kadar tamaralanacak, birin y postalarının muntaranı bir mekanizma ile nahiye ve kaza- larca temini elde edilmiş ola - cak, bu suretle mektub, gazcto, mecmua ve tamimlerin köylere ve köylülerimize süratle tevzli “ç'n. de de kaymakam ve'nshiye mü - dürlerile valiler derecelerine mes'uliyette bulunacaklardır. | bakımından ehemmiyetli sidir. Fakat ilk dördü. ıl'" dara geçmezden evvel İ0? için enternasyonal mil dir. Milli wıınıu(h geçişinden sonra * reler, yalnız Aııııııı-" ü tikasile alâkadar bir mulünü aşıp ınlrrw" miyeti haiz siymi hödkSİi yetini almıştır. "F Bu kongrelerde başti a mak üzere nazi şefleri, ' ne içinde partinin ve hi (esasen ikisi de ayni r!’ liyet bilânçocunu hülüsa © ve .m.—uııı faaliyet anlatmaktadırlar. Ve *"” aliyel bilânçosunun en yetli başarısına göre de : isim verilmektedir. NaSİ Tei nin iktidara W lerdir. Filhakika bu, nati yası için büyük bir -H" Fakat Hitlerin ..ııı tarihe, rışan bu hâdise Iııı yeceklerinden ziyada 'î,) vakyadaki Südet kındaki beyanatıdır ki U"’İ kongresi, bu krizin ve silâh altına alınan bir ı'.ğ yon eskerin gölgesi ı#::y' hükümetile bir zümre zasında bir ihtilâf olmaklt ber, hakikatte büyük ile Çekeslovakya mücadeledir. Bu ih uzlaşmıya ıı.rıl.ıeıl hat ke kabilinden man mui yapılacak? Yoksa A"; harbe mi sürüklenecek! BŞ gf Napolyondanberi A , kadderatı, bugünkl l-";’,. damın ağrından çıııır*# h kalmamıştır. Bunun .ı'* bütün dünya, Nürenbeff sinde Hitler tarafından cek olan nutku Wı. ile beklemektedir. V — TAŞK, HEYECAN ve Tefrika N. 97 — Ne münasebetle?.. a ı — Şiir okumakta münasebet a- | — ranır mi? Pervin çobanları çok | sevdiği için Orhan Seyfinin bu şi- ; irini ezberlemiş. Kutublarda baba- & ona bir gün: «kutub çobanları gi- vi buralarda dolaşmanın da vahşi | vir zevki var!» demiş. — © da çoban kelimesinden il- — hamalarak, şairin <Çoban kızı» nı okumıya başlamış desene?' -Evet.. — Gültekin sigarasını yaktı: — — Hele kapa gu mecmuavı ba İHTİRAS ROMANI lekender F. | SERTELLİ kalım, dedi, biraz da kendimizden bahsedelim. — Ne var, Gütekin Bey? — Canım, bırak şu Gültekini. hâlâ dilini alıştıramadın mi Mah- muda?.. — Ha, unuttum sahi. Ne var, ne yok Mahmud Bey? — Hah şöyle. Adımı öğren Al- lah aşkına! Yarın bir münasebet. #iz adamın yanında da pot kırar- gn da işlerim altüst olur. — Hangi işlerinizden bahsedi- yorsunuz? ” Yazan Gültekin kendini topladı: — Evet, Ben de işlerim deyince mühim işler üzerinde yürüyen bir adam olduğuma hükmedilir. | Yani prensliğim beni sıkıyor da. Herkes rahatsız etmesin diye ih- tiyatlı davranalım demek istiyo- rum. Gültekin kırdığı potu bu suretle | tamir ettikten sonra; | — Bu akşam bir gondol gezin - tisi yapsak nasıl olur, Ayten? Diye sordu, Ayten birdenbire şaşırdı. O, da. ha bir gün önce kendisine bir gon- dol gezintisinden bahsettiği hal- de Gültekin bunu reddetmiş: — Şımdi sırası değil. Bizi herkes görür. Hele biraz eskiyelim de on. | dan sonra dolaşırız. Demişti. Acaba Gütekine bu heves nere- den gelmişti? Aytenin kafasında âni bir şüphe doğdu. a ati A 5 — Yoksa Gültekin bir kadı: ma tanişmıştı? Böyle ele avuca sığmıyan bir erkeğin de Venedik gibi bir yerde başı boş bırakilır mıydi ya? Ayten düşüncelerini Gültekine açmadı. Ah, nekadar iyi olur, Mah - mud Bey! Dedi. Şu gondolları uzaktan dükçe içim gidiyor doğrusu. Akşam yemeğinden iki saat ön- ce... . Gondola bindiler. Otel garsonları otelin rıhtımında| dizilmişlerdi. Bu teşrifat Gülteki- nin hiç de hoşuna gitmi ü Otellerin önünden yavaş yavaş geçtiler. Ayni sırada, biraz ileride mü . zikli bir gazinonun önünde yavaş- ladılar. a | — Göndol gazinoya yaklaştıkça ki- tar sesleri urtıyordu. Burası neş'e ve kahkaha yuva. sma benziyen çok eğienceli bir yerdi. Gültekin: I — Ben böyle eğlenceli yerlere bayılırım, Diye mırıldandı. Gültekinin gözlerinde - o daki- kada - eli kanlı bir apaşın ruhunu okumak mümkündü. Ayten, ©- | mun bu temayülünü taşıdığı asa - | Jet ünvanlarile hiç de telif ede . * miyordu. Demokrat prens ... | — Evet amma, Mısırlı bir prentin | Kahirede bu derece demokrat, tu | kadar geniş fikirli yetişmesine im- kân mı vardı? | Ayten bu nokta üzerinde biraz | | gaha derin düşünmüş ve tahliller | Gültekin: gapmış olsaydı, Gültekin hakkın- İşte bir kitar sesi daki şüpheleri büsbütün artacaktı. Dive mırıldandı. Bereket versin ki, Gültekin her kırdığı potü çabuk tamir etmesin! | bilen kurnaz tilkilerdendi. Birdenbire fikrini değiştirdi: — Burada oturmak bize yakış. maz Ayten! Diye söylenerek gondolcuya: — Çek... Dedi. Gondal, geçti. Ve kitar sesleri arkada kaldı. Ayten, Gültekinin bu sözünü du- yunca, derhal fikrini değiştizmişti. Gondol gezintisinde hiçbir mak- sad yoktu. Sadece hava almak ve muhiti görmek... Bu gezinti bir saat bile sürmedi. Gültekin: — Artık dönelim otele... | Diyerek elile gondolcuya emir | verdi. | Gondol burnunu çevirdi... . Geri döndüler. Yine ayni sahili takib ederek Britamnya oteline geldiler, gazinonun — önünden — Bugün öğle yemeği” Petroviç yoktu. Rahatst ba?,. t — Zannetmem,. Belki kalmıştır odasında. B , — Ölmüş kalmış dâ :;,." — Yazıktır canım 0? # hoş bir adam, Bize İyİ inde ı | yapiyor, M Salonun bir köşesint w,v" Denize bakan pe' deki masaya oturdulaf: . |i Gültekin yemek kik etmeden miril ııı*"' — Yarın çıkalım N ten! VOrtalık kararmıştı. “rahatsız değilim Gültekin ilâve — Ben

Bu sayıdan diğer sayfalar: