5 Aralık 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 6

5 Aralık 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| (1 tnci sahifeden devam) Ankaradan hareket edecek, Fil yos - Irmak hattı üzerindeki Es- “kipazar trenden inecek, otomobille doğruca Kas - | tamanuya gidecek, oradan İne boluya geçeceklerdir. İsmet İnönü hava müsaid ol - duğu takdirde vapurla İnebolu - dan Zonguldağa gidecekler ve ev- velce temel atma merasimini yap-i mış oldukları Karabük demir ve çelik fabrikalarımızı da mahal - Tinde tetkik eyledikten sonra An- kara'ya döneceklerdir. KASTAMONU'DA SEVİNÇ Buraya gelen haberlere göre, İnönünün Reisicumhur olduktan | sonra memlekette ilk tetkik ge - zintisine Kastamonudan — başla - Maya karar vermiş olmaları Kus- tamonuda büyük bir sevinç u - yandırmış ve halk Kastamonunun! kalkınması için bir fali hayır te- Tükki eylemiştir. Milk Şefimizin tetkiklerde bu- Tunacakları Kastamonu, İnebolu ve havalisinde büyük hazırlıklar yapılmaktadır. ——— Başvekil Ankara'da ( inci sahifeden devam) geldi. İstasyonda Reisicumhur a- dina umumi kâtiblerile başyaver- leri, Meclis Reisi Abdülhalik Ren- da, Genel Kurmay İkinci Başkanı Asım -Gündüz, vekiller, meb'us - lar, Ankara valisi, mevki ve mer- kez komutanları ile İstanbul em- niyet direktörlüğüne tayin edilen Sadreddin Aka, mali müesseseler | direktörleri ve kalabalık bir halk kütlesi tarafından karşılandı. Beşvekilimiz Beşüş bir çehre ile! vagonlarından inerek kendileri- | ni karşılamıya gelenlere ayrı ayrı | iltifatlarda bulunduktan — sonra doğruca — Başvekilet dairesine göitmişlerdir. —-oxm—— Fuar sarayı Yapılacak Hezırlıklara başlandı famirde Fuar sahasında bir Fu- ar sarayı yapılacaktır. Bu husus- taki projeler hazırlanmıştır. Fuar mimarı Gotye görek bu saray ve gerek diğer bazı mücsse- seler etrafında çalışmak üzere İz- mire gitmiştir. Diğer taraftan İzmir belediyesi tarafından davet edilmiş olan İ - talyan mimarı Bay Viyoli de İz- isatsyonunda RADYOLİN ileSABAH ÖĞLE ve AKŞAM Her yemekten sonra muntazaman dişlerinizi fırçalayınız No.24 Farkındasınız elbet. — Karşınızda bir. ortamekteb talebesi kadar mabcub ve acemiyim. Beni dinlemiyormuş gibi, bir- denbire sordu: — Söyleyin bakalım beni nasıl tevdiniz, çok mu?.. Bir çocuk saffetile, kollarımı açarak sualini cevablandırdım: — Çok!l. İlâve ettim: — Sizi ilk görüşümde sevdim. O | kadar tesiriniz altında kaldım ki, | günlerce gözleriniz gözlerimin ö- nünden gitmedi. — Demek en fazla gözlerimi be- gendinlz?.. S — Gözleriniz çok güzel.. fakat «en fazla gözlerinizi beğendiğimi | bir çacukla konuşur gibi görüşü- İKÖÇÖK HASERLER| Fransa - İtalya Yugoslavyanın yıldönümü (2 ünci sayfadan devam) Fakat enun başladığı yol üzerin- de yürüyerek Yugoslavyanın ma- nevi birliğini takviye etmek - ve Yugoslav milletini maddi refaha doğru götürmek için naip Prenx Pol'ün mümtaz şahsında çok kıy- metli bir halef bulunmuştur. Yu- goslav milleti bu yüzden babti - yordır ve Prens Pol'ün de bu si- | yaseti tedvir için bütün Avrupa- nn hayranlığını kazanmış - bir Başvekil bulması, Yugoslavya i- çin çek büyük bir talih eseri ol- muştur. Filhakika Stoyadineviç üç senelik faaliyet bilânçosu, ge- rek iç ve gerek dış politikada par- lak başarılar silsilesidir. Yugos - lavya bütün komşularile dosttur. Ziraat mahsulleri yüksek fiatlar- la derhal müşteri - bulmaktadır. Yugoslavya sanayileşmek yolun- da büyük adımlar atmıştır. Yu - goslav halkının maişet — seviyesi yükselmiştir. İşle dest ve mütte- fik Yugoslavya böyle mes'ut ve müreffeh şartlar içindedir ki ku- ruluşunun yirminci yıldönümünü | kutlamaktadır. Bizi Yugoslav milletine bağlı- yan gıkı dostluk rabıtaları dola - yisile, bu bayramın, biraz da bi- zim bayramımız olduğunu söyler- sek, Türk halkının candan duy- | gularına tercüman olacağımızdan | hiç şüphe etmeyiz. A. Ş. ESMER Karşılama ve Uğurlama Meras'mi | Valilerle emniyet | müdürleri bulun- mıyacaklar Valilerle emniyet müdürleri - nin esasen çok ve mühim olan iş- | leri arasında bir de sık &ik kar - | gılama va uğurlama merasimin - | de bulunmaları doğru görülme - miştir. Hükümet kendilerini bu mee - buriyetten istisna etmeğe karar vermiştir. Bu bususda bugünler- de alâkadar makamlara tebligat - ta bulunulacaktır. ——— ——— -— mire gelmiş ve Hilâl mevkiinden Sinekliye kadar uzanan sahada &- çılması tasavvur olunan muazzam #por sitesi Üzerinde tedkikler yap- mıya başlamıştır. Yazan: Nusret Safa COŞKUN söylersem diğer güzel uzuvlarını- zın hakkına tecavüz etmiş olu - rum; ne bileyim, ilk önce gözleri- miz karşılaştığı için midir, ne - dir?.. Bakışlarınız bir türlü hafı- zamdan silinmedi. — eki beni severken aramızdaki farkları düşünmediniz mi?.. Benimle, karşısına akdığı mm- mini, yeni konuşmiya — başlıyan yordu. Bu vaziyeti beni kızdırmı- yor değildi. Fakat onun benden çok teerübeli, üstün ve yaşlı, ba- na faik bir insan gibi konuşuşu; tesiri altında kalış, tuhaf bir his tevlid ediyordu. — Hangi farklar?.. Diye sordum. İzah etti * Romanya kralı Karolun Ro maya giderek İtalyan kralı Ema- noel ve Musolini ile haber alınmıştır. görüşeceği * Mısırdan mükim İtalyan ta: râfından Misır milletine - hediye olunan hidiv İsmail abidesinin a çılma merasimi bugün icra olun. müşlür * İstanbul gümrükleri baş mü- dürlüğüne ithalât gümrüğü mü dürü Methinin tayin edileceği sü lenmektedir. Y Romanya gazeteleri yahudi istilâsından şikâyet etmektedir. - ler. * Leh meclisinde hararetli mü- zakereler olmuş ve bilhassa Uk - ranyalı meb'uslar muhtariye' temişlerdir. * Almanya mill sosyalist bir- liği şeti, milli müstemleke cemi - yetinin bir toplantısında bir nu- tuk söyliyerek (Hitler bu yıl na - sıl 10 milyon Almanı ana yurda bağlamışsa münasib vakti gelince müstemleke meselesini de o su - retle halledecektir) demiştir. Nörmandie trans atlântiğinde çalışan sivil müstahdemler grev yaptıklarından mezkür vapur dün Havrden Amerikaya hareket e - dememiştir. * İstanbul vilâyeti milli em!âk idaresi elindeki emlâki milliye kâmilen ve dosyalarile birlik: Emlâk Bankasına dovrolunm tadır. Bunların sayısı 20 bil * Posta ve t lâhile en mütekâmıi külmasına pos müdürü Şeret bir şe a ve telgraf umüm emur olunmuş - * Et fiatları olduğu gibi ipka dilmiştirö R içten sun't çelenk geti - lenmeti İstanbul çi- tarafından rica o kunmüştür. * Tramvay ve tünel şirketler * murahhasları satın a kerelerine esas olacak tekliflerini Nafıa Vekâletine bildirmişlerdir. * Gayri mübadil - bonolarının Defterdarlıkça tesellüm edilerek mikdarının kâydına ve zararına tahvilâtile değiştirilmesine de - vam olunmaktadır. * Abide ve amıt işlerile bade- ma doğrudan doğruya Güzel Sa- natlar Akademisindeki Jüri heye- ti meşgul olacaktır. * Büyük postahane karşısın - daki gibi Valide hanının temel kısmı inşaatını devam ctmekte - dir. * İngiltere hava nazırı dün Pa- risden ayrılmıştır. N ZAYİ Maaş tatbik mührümü zayi et- tim, yenisini alacağımdan küybos lanın hükmü yoktur. Seyid Ahmed oğlu İbrahim Pek 'ZAaYİ Bir deste anahtar tomarı kay- bolmuştur. Aşağıdaki adrese ge- tiren memnün edilecektir Mahmudpaşa caddesi Boz- kurd mağazası 101 — Meselâ ben sizden yaşlıyım. Kaç yaşındasınız?.. — Yirmi üçt... , — Ooo.. Pek gençsiniz daha. çocuk sayılırsınız. Ben sizden beş altı yaş büyüğüm, ablanız yerin- deyim. — Ne çıkar! — Durun daha bitinmedim. Son ra ben evlendim. —Şimdi evli değilsiniz ya!. — Bütün bu saydıklarım sizi korkutmuyor mu — Daha sayacaklarınızı bil - mem, fakat bunlar hayır!.. Gülümsiyerek, blüzunun püs- külünü ağzında çiğniyordu. — Benimle niçin konuşuyorsu- muz?.. Bu sual karşısında alalladığımı saklıyamıyacağım. — Niçin mi konuşuyorum. Bu sorunuz tuhaf biraz.. sevenler ni- çin knuşurlarsa' Baş parmağını tehdid eden bir tarzda sallıyondu: 'Münase'atı ondra, 5 (Hususi) — Al « ! Kesilesek mi? ] J İ | | manya ile Fransa arasında yakınlaşma artık bir emri vaki haline geldiği şu sırada Frar | sa ile İtalyanın arası da iyice çılmaktadır. Hattâ- Romaya yeni | giden Fransız sefirinin bir aralık | Romadan bile- ayrılması ve ik devlet arasındaki — münaseba'ın yeniden kesilmesi mevzuu bah - solmuş ise de Çemberlayn hükü- | metinin Roma nezdinde yaptığı ve yapacağı teşebbüslerin neti - cesine intizaren gimdilik bu ka - rarın tatbiki geri bırakılmıştır. Romadaki İngiliz sefiri Port İtalya' hükümetile — temaslı devam etmektedir. - Fakat lendiğine göre İtalya vaktile ken- disine sid olan Fransanın Akde - niz sahillerindeki Nis, Savua ve Rivyera ve havalisile Tunus v Korsika üzerindeki mutaleba - tından vaz geçmeye karar vermis görünmektedir. Parisden gelen haberlere göre Müusolini düriya sulhü için büyük | bir tehlike teşkil edecek olan bu teşebbi dirde Frans: ması ve dör #mkânsız bir hale gelecektir. Bun- n başka Fransa böyle bir va- tahaddüs ettiği takdirde İngiltere nasıl davranacağımı | m »mektedir Fransaya aid toptakların İtal - yaya terki Fransanın büyük dev- let olmaktan çıkması demek ol - duğu gibi milli hududlarından da Vdurub dürürken fedakârlik yap- ması kat'iyyen mevzuu bahacla - maz. Binsenaleyh İngilterenin bu hususda Parise müzuheret edece- ği ümid edilmektedir Parie, 8 (A.A.) — Havr'daki de- nDiz grevi devam etmekte ise de bü grevi tmüddet devam etmez lmektea Grevi diğer Hmanlara dü sirayı ziyet | merakla bi uzün ARte ettirmek istedikleri tahmin nan tahrikâtçıların araştırılm: sına faaliyetle devam edilmekte - dir, DEVREDİLECEK İHTİRA BERATI «Demir ve manganezden anti - mon ve arsen maddelerinin iza - lesi için usul» hakkındaki ihtira için alınmış olan 4 şubat 1932 ta- rih ve 1368 numarah ihtira bera- tının ihtiva ettiği hukuk bu kere başkasına devir veyahud mevkii fiile konmak için icara verilebi Teceği teklif edilmekte — olmakla bu hususa fazla malümat edin - mek istiyenlerin Galatada, Aslan Han 5 inci kat 1-8 numaralara mmu- racaat eylemeleri ilân olunur, ZAYİ İstanbul İthalât gümrüğünün 54509 sayılı 3/5/938 günlü beyan- namesine akl 106790 sayılı 23/6/ 938 günlü irad makbuzunu kay - bettik. Yenisini çıkaracağımızdan kaybolarmn hükmü yoktur. İstanbul, Fındıklıda 126 No. Ermis Konserva Fabrikası — Sevginin mahiyetine göre de- Bişir bu küçük beyt.. — Benimkini nasıl olsun isti » yorsunuz?.. Gözleri denize dalmıştı. Bir müddet böyle kaldı. — Ben, dedi.. hassas bir kadı- nim. Ruhum temiz, çok temiz, iç- Ji bir sevgiye mühtaç.. bilmem beni anlıyabilecek misiniz?.. — Anlamıyorum Belma hanım! dedim. — Anlamıya çalışınız! Karşısında o derece hayran ve © derece teshir edilmiş vaziyette- yim ki, gayri ihtiyari: — Benimle evlenir misiniz?.. Gözlerimin tâ içine baktı. Müs- tehzi çizgiler yüzünü karmakar» Şik etmişti: — Kararlarımızı bu kadar ça- buk mu veriyorsunuz?.. Dedim ya pek gençsiniz daha.. çok toy ve tecrübesiz olduğunuz anlaşılı- yar. Bir kadına böyle çabucak i- nanıvermeyin! Dü | saat 13 n maçlara yeniden başlandı Beşiktaş Fenerbahçeyi bir sıfır mağlü Ulu Şef Atatürkün bütün 'l'îırl’ milletini derin bir mateme garke| derek aramızdan ayrılmasile hu - süle gelen umumi teessür sebebi- le Hik maçları da muvakkat bir za man için tehir edilmişti. Beden ter biyesi genel direktörlüğünün fil- len vazifeye başlayıp yaptığı bir, tamim üzerine maçlara dün dört sahada birden başlandı. Haftanın €n mühim müsabakasını Şeref sta dında yapılan Fener - Beşiktaş kar| şılaşması teşkil ediyordu. Uzun| zamandanberi böyle mühim bir; maç seyretmemiş olan Halk daha dan itibaren sahanın önüne birikmiş ve sahanın mah - dut olan kişelerinden bilet temin edebilmek bir mesele halini almış tı. Maç sasti yaklaştığı vakit saha da 8000 kiç kadar kalabalık bir se yirei kütlesinn. birikmiş olduğu | görüldü. Fenerbahçe: Hüsamettin, Yaşdı Lebip, M. Reşat, Aytan, Esat, Sa- im, Ali Rıza, Fikret, Şaban, Orhan. Beşiktaş: Mehmet Ali, Hüznü Faruk, Rifat, Osman, Feyzi, Haya- ti, Hakkı, Sabri, Şeref, Fuat. Oyuna başlanmadan evve IBüyük ölünün rubunu tâziz için üç daki- ka süküt edildi. Maç Fenerin soldan bir akınile başladı. Bu akın Beşiktaş müdafaa diği halde Fa - pu durdürdü. Ve oyün- öortalarda oynanırken Şeref hatali bir çıkış yaptığı için hakem Fener lehinel bir firikik verdi küvvetli çekilen topu Mehmet Ali kurtardı. — İlk devrerin onuncu dakikasına kadar Beşiktaşın bükimiyeti altında ce- teyan eden oyun yavaş yavaş 'mü tevazin bir şekil aldı. Biraz son- ra da Fenerliler vaziyete tamamen hâkim oldular. Devrenin 165 inci dakikasında Ali Ruza ve Saim a rasında Beşiktaş kalesine - kadar elen bir Fener akımında Şaban msuz bir hareketle mühim bir fırsatın kaçırılmasına sebep oldu. Devrenin otuzuncu — dakikası gelindiği halde her iki takım da mü | savatı bozamamıştı. Fener takımı bugün yine her zaman düştüğü hataya kapıldı. Ayağına her topu | alan mühacim muhakkak Fikreti arıyor bu süretle bu . oyuncunun da mütemadiyen marke vaziyette kalmasına sebep oluyorlardı. Be- şiktaş akınları Fenere nazaran da ha seyrek olduğu hülde her defa-| sında gol vaziyetleri husule ge - lerek tehlikeli - oluyordu. devre her iki tarafın da ri arasında ve gölsüz bitti. İKİNCİ DEVRE Bu devrede takımlar hatlarında değişiklik yapmadan çıktılar, İlk akını Beşiktaş sağdan bir hücum- | la yaptı. Fener hâkimiyeti ikin-| ci devrede de beş dakika kadar d wam etti ve bundan sonra oyun ya | vaş yavaş Beşiktaşın hâkimiyeti al tına girerek tamamen Fener nısıf — Size inanıyorum!.. Gözlerini açtı: — Ne çabuk!.. — Belki çabuk lâkin içimde bir his, size inanmakta hata etmedi- iimi söylüyor. Cevab vermedi. Lâkin içinden güldüğünü his - deki pembe parıltı kayboldu; kar- şamızda uzanan adalar sırtlarına ışıktan bir manto aklılar; biz yan yana, başbaşa konuştuk, konuş - tuk. Neler?,.. Bunların hangi birini yazayım ki?... Bazan en hafif, en havaf mev- zuların kapısını çaldık, bazan en içli, en derin gönül bahislerini di- Hmize doladık. Aşktan konüştük, gençlikten dem vurduk. (Devamı var) b etti sahasına intikal ediyendu. Bir ara Beşiktaş forları Fener kalesi önü- ne yığılarak üstüste müteaddit şütler çekmiye başladılar. Yine bu arada yapılan bir Beşik taş akınında Fener kalesi önünde husüle gelen bir kargaşalık-sıra- sındâ Hayatinin yaptığı bir tersi wuruş hiç ümit edilmedik bir sıra da Fener kalesine girdi. Bundan sonra geçen kısımlar her iki tara -| fın gayretleri arasında nihayet - lendi. Son dakikada yapılan bir a- kında Beşiktaşın yaptığı bir akın da Şerefin çektiği bir vole direk- lere çarptığı için Fener ikinci bir gölden kurtuldu ve az sonra da ©- yun bitti. Ikinci küme maçları İkinci küme dün maçlarına Sü- | Jeymaniye sahasında devam edil | di İlk maç Davutpaşa - Beylerbe- yi arasında oldu. İlk devre 1-1 beraberlikle bitti. İkinci haftayımda sayı farkı de- ğişmeden oyun beraberlikle neti- celendi. İkinci oyun Altınordu Gençler (A) takımları arasında ol du. Bu maçın ilk devresi 2-1 Gençle| rin galebesile » İkinci devrede Galata — Gençleri 4 Altınordulular da 3 göl çıkardı- lar ve maç 4-4 beraberlikle netice dendi. İKİNCİ DEVRE du. İlk daklkalarda Ortaköy hâ - kim vaziyette idi birinci haftayım İkinci devre: Her iki takımın ça lışmalar ilk dakikalar neticesiz geçti. Devrenin sonları - na doğru Ortaköy arka arkaya iki gol yaptı. 40 ıncı dakikada Eyüplü ler de bir sayı yaparak maç 2-2 be' raberlikle bitti. Topkapı - Süleymaniye maçı Günür ikinci karşılaşması Top- kapı - Süleymaniye arasında ce - reyan etti. Hakem Halit Ezgünün idaresi altındaki maça her iki ta- kım şu kadrolarile çıktılar. 'Topkapı: Abdülkadir, Semih, Be sim, Tahsin, Grins, Ziya, Salahad din, Fazıl, Yunus, Hamit. Süleymaniye: Muvaffak, Ruhi Artin, İbrahim, Orban, İbrahim, Rauf, Nedret, Daniş. Birinci devre her iki tarafın kar ağmen | gılıklı hücumları arasında geçiyor. Ve devre 0-0 beraberlikle bitiyor. İkinci devre: Bu devreye her iki tarafta ka » zanmak için çok sıkı bir tarzda başlıyorlar. Yapılan bu - karşılıklı| Galatasa a - İstaf lata| hücumlar arasında devrenin sonla| rına doğru Süleymaniye kalesine inen Topkapı forları Hâmit vası- tasile ilk ve son sayıları yaptı - lar. Ve biraz sonra da maç 1-0 Top! kapının galebesile bitiyor. Kadıköy stadında- ki maçlar Lik maçlarına dün Kadıköy sa- hasında da devam edildi günün ilk maçı Vefa - Hilâl arasında cereyan etti. Bu maça her iki takım şöyle bir kadro ile çıktılar. Hilâl: Suat, Akif, Cevdet, Galip, Zeynel, Mesalim, Raif, Mustafa, Hakkı, Naim, İlhan. Vefa: Müvehhit, Vahit, Süley -| man, Orhan, Lütfi, Adnan, Muhte şem, Hüseyin, — Supbi, Mehmet, Recap. Maça başlamadan evvel Ata - türkün aziz hâtırası için 5 dakika süküt edildi. Bundan sonra oyuna Vefanın seri bir hücumile başlan- &. İlk devre her iki tarafın gayret) leri arasında 0-0 beraberlikle biti-) yor. Bu devrede Vefalılar daha h- kim bir oyun oymıyarak 15 inci da/ kikada Muhteşemin ayağile ilk gol lerini çıkardılar. Ba gol Hilâllile - Başvekilin tal ütettişleri » (1 inci sahifeden kat, mes'uliyet ve ânı ünma izhar ve isbaf milli unsurdur. Onu ifası sırasında rejim, yüksek siyasi mes'nliy€t de hiç şüphesiz, bir « zelenmiş ol Y” manevi huzurla karşılar ğ ETEM İZZET nuyorlar M $ . w spor mafi Dün lik maçlarına * dında da devam edildi. mühim karşılaşmasını C İstanbulspor arasındaki kil ediyordu. Her iki e haya çıktıktan sonra ÜÜ nün ruhunu taziz için Ü süküt edildi. Takımlar S le bir kadro ile Galatasaray: Fi nan, Musa, Bedi, Ekreft, leyman, Salim, Eşfak, İstanbulspor: Saim, Enis, Seyfi, Tarık, y Orhan, Bahri, Kadir. Oyuna GalatasaraylılafF, şile başlandı. İlk dakikülir vazin bir şekilde certfi İstanbulsporlular ani yaptıkları bir gölle C hları mağlüp vaziyelt lar. Biribirlerine uygur cereyan eden - harek€tlz saray için mütemadi tehlike oluyor buna #Üİ tasarayın müdafaai w duğu kadar bu el Keserek forlarına büetfü hazırlıyabilir. g Haftayim biteli üğ yor. Makem el'an üYü ta berdevam. Fakal tanbulsporun veri sevilt tanınmış oyuncusu VE Fi tecisi Sajm Ağabeyifii yun bitiyor. / Galatasarayın çıkardığı bozuk VE mukabil birdenbire PF yf €© ve ezici oyunla olmak arzusunda OW pata çalışıyor. Bunun semeresi PEK Öigi da vücut buluyor 5 birinci bir hücumü P| tanbulspor ilk gölü 1” bere düşüyor. Bülent tekrar hi çok sıkı ve güzel DİT e ya muvaffak oluyof Galatssaray mağlüP * , lip vaziyete geçiy0f Bir dakika sonra Y zel bir şütle GalstAfi vaziyete getiriyor: sonra zevkli ve het alıyor. On oyuncu | tanbulspor kal nuyor ve kaleyi şüt tutuyorlar. Yalnız y

Bu sayıdan diğer sayfalar: