5 Haziran 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

5 Haziran 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Günün Meselesi: Türk Polisinde NModern Vesait Telsizli Polis Kıt'aları Teşkili İçin Teşebbüslere Geçildi Emniyet İşleri Umum Mü - dürülğü; polis mekanizması- mı tamamile modern bir hale koymak için faaliyete geçmiş- tir. Ecnebi memleketlerde tat- bik sahasına konan yeni tek- nik vasıta ve sistemlerden Türk polisi de istifade ettiri- decektir. , Metörlü polis kıt'aları, atlı polis kadroları ve diğer polis vasıtaları da bu meyanda ge- Fındık ve Ceviz Satışları Bu sene fındık, cevizlerimiz ha- riç piyasalarda büyük bir rağbet görmüştür. Kanada, Amerika, Yı ni Zelând, Fransa, Almanya, İn- Egiltere de dahil olduğu halde bir çok yerlerden bilhassa iç fındık- larımız üzerine birçok sipariş - ler ır, Bu sebeble İstanbullu ihracaf tacirleri tarafından Trabzon, Or- du, Ünye ve civarından topladık- ları tekmil iç fındıkları da geçen hafta Ihraç etmişlerdir. Halen pi- yasımızda stok olarak hiç fındık kalmamıştır. Esasen, stok ceviz içiler de da- ha evvel — bitmiştir. Bu sebeble şehrimizdeki manavlarda ve ku- Tuyemişçilerde - ancak dahili is- *tihlâk için - pek az bir miktarda fandık ve ceviz içi kalmıştır. Bun- ların da fiatları bittabi çok yük- sektir. Bu Seneki Meyva Bolluğu ti Gümieer Buna Mukabil Domates ve Patlıcan Bu Sene Azdır Bu sene kiraz, erik ve çilek gibi mevsim meyvaları pek boldur. Ezcümle şehrimizin muhtelif pa- zar yerlerinde ve arabalar satış yapan seyyar satıcılar da dün! kiraz $ - 7,5. çilek 12,5, 15, erik 10 kuruşa satılmıştır. Manavlarda ise fıstlar bunla - rın 2 mizlidir!.. Kiraz fiatlarının - düşüklüğünü| gören civar yerlerdeki bazı bahçe #ahibleri toptan $ - 4 kuruşa kiraz satmaktanca bunları - kurutmağı — ROMAN: 4" «Vatandaşlar, bügün —-Mlükt menfaatleri ve sefahati ile ş'. * * almış bir kadım huzurunuzda bu- lunuyor. Kral, memleket hazine- sini ve milletin kanını işte bu kü- dinin zevki için harcamıştır. Bu Kadın, halkın hürrtfetmi kendi görlerinde dalma bir cinayot ©- larak saymıştır. Nazırlar ve Ce- neraller sırf onun dizlerine ka - | panmak, ondan küçük bir Xötuf görmek için alçaklaştıkça alçak - | Taşmışbardı. Bu kadına lâyık oldu- Bu cezayı vermek, suikasdlarının | tamı yerinde bir mukabelesini teş- | Kil edecektir.. Şovo Lagard Kontesin müda- Yaa vekili idi. Müddelumuminin bu kadar ağır talebi - karçısında, me olur, ne olmaz mülShazarile tercih etmektedirler!.. — polis kıt'aları teşkil olunması da esas Jtibarile Dahiliye Ve- kületince muvafık görülmüş- tür. Bu âletlerin temini için fir- malarla temas yapılmaktadır. Diğer taraftan yakında yeni- den bazı kazalarımızda daha polis teşkilâti vücude getiri- Tecek, yeni «polis büroları» da açılacaktır. Memleketimizde zabıta vak- alarının şeneden seneye azal- dığı menuniyetle görülür ve «Türk polisi> dünya polisi a- rasında muvafakiyet, kabili- yet ve zekâ bakımından en tile bu hususta da daha bü - yük bir mevki kazanmış ola- cağına şüphe yoktur. Amasrada Yeni Liman Geçen sene bir milyon lira sar- file temizlenerek 20 vapurun ba- rınabileceği bir şekle konulan A- masra İmanı önümüzdeki — sene içinde dahâ ziyade tevsl edilecek- ıGazı Köprüsünün Orta tir. Evvelce limanda bulunan va- pur leşleri kâmilen çıkarılmış ve mevçud olan dalgakıran d& temiz-| lenerek vapurların birbirine mu- vazi bir surette demirlemeleri te- mün edilmişti. Önümüzdeki sene zarfında limanın içi daha ziyade temizlenerek sahile de rıhtım ya- pilacak ve dalgakıran daha ziya- de uzatılacaktır. Ayni zamanda buraya modern liman vesaiti de konudldacaktır. Amasra limanında yapılacak olan bu tevsi ameliye - sinden sonra Karadeniz yeni bir üman kazanmış olacaktır. —— Şehir Stadyomu Dolmabahçede yapılacak olan büyük şehir stadyomunun proje ve plânlarını hazırlıyan — İtalyan mimarı Vaigetti Viyoli, projeyi ik- mal ettiğini Belediye — reisliğine bildirmiştir. Mimar ayın yedisinde şehrimize gelecektir. Proje ve plânlar Na- fıa Vekâletine gönderilecektir. Henüz yeni çıkmış olmasına rağ-| men dut da 7,5 - 10, kayısı 20 - 25 Kkuruştur. Salatalık fiatları da $ kuruşa kadar düşmüş, domates peraken: 40 a, dolmalık biber 30 a inmiştir.| Muhtelif yerlerden gelen haber- Jere göre bu sene domates ve pat Hcan geçen yıla nazaran azdır. pek w müdafaada bu lündü Bundan sonra #iz tırası jüriye gelmişti. Jüri bütün sorulan suak dere süsbet cevaplar verdi. Akşam saat on bire doğru da hüküm verildi. Dört mahküm yir- hi dört saat içinde infaz edilmek üzere idama mahküm edilmişler- di. Bundan başka —mahkümların emval ve emlâkinin müsaderesi- ne de karar verilmişti. Kontes Dubarry bu kararı işitir işitmez sanki yıldırımla vurulmu- şa döndü. Muhakemenin takip et- tiği seyrin nasıl bir istikamet a- lacağını Ük önce tayin edememiş- &. İdam kararı hiç bir temyize de tâbi tutulmamıştı. Baygın bir ha- le gelen Kontesi, iki kişi paket ta- gır gibi kollarına alarak, hapisha- neye götürdüler. Kontes i hücresk İdarelerinin Masrafları Fransa İle Ticaretimiz Şehırde Nakliyat İşi | adıköy ve Üsküdar havali - K sinde işliyen tramvaylar, bu civar halkını, hiç te tal- min edecok bir mahiyette değil- dir. Evvelâ, bu idare, bir belde hizmeti görmesi itibarile tam ku ruluşta değildir. Sonra, bu miles- sese, bugünün iktisadi zarurlile- rine ayak uyduramamıştır. Bir şehirde nakil vasıtası işlet- mok belediyelerin vazilesidir. O makil vasatası sırf halka hizmet İ- gin işletilir. Başka gayesi yoktur. İKamyona Yol Vermek, Halbuki, karşı sahil - tramvayları hem çok pahalıdır. Hem de işlet- me şekli geridir. Arabalar seyrek gelir. Biliyoruz bu idare xiyan etmek- tedir, Fakat, bir nakil vasıtası ida- resinin ziyanını halkın kesesin - den çıkarmağa, halkın rahatından fedakârlık istemeğe hiç bir za - man hakkı yoktur. Bu idare, bu tarzda devam et - memelidir. Belediye reisimizin a- lâkadar olmasını rica ederiz. NJIIMNCSVAD' Dubaları Gazi köp üsünün orta kısım dubaları da tamamlanmıştır. Be- iediye reisliği, 10 - 15 güne kadar yerlerine konulmasına başlana - cak olan bu dubalardan dolayı Ha- liçte seyrüseferin sekteye uğra - maması ve kazalara meydan ve- rilmemesi için icabeden tedbirle- rin alınmasını bir tezkere ile llman reisliğinden islemiştir. | Üsküdardaki Eğlence | Yerlerinin Tarifeleri Belediye iktısad müdürü Saffet Sezer, Üsküdara giderek Üskü - dar kaymakamı ile birlikte ora- daki eğlence yerlerinin tarifele Tini tetkik etmiştir. Florya ve Beyoğlunda olduğu gibi Üsküdardaki eğlence yerle- rinin de tarifelerinde tenzilât im- Kânları araştırılmaktadır. Sular ve Elektrik Belediye bu seneki sular ve elek- trik idarelerinin bütçelerine mü- him miktarda tahsisat vazedilme- si icab ettiği kanaatine varmıştır. Geçen sene ihale edilen — asfalt yollar, bu sene inşa ettirilecek as- faltlar, terkos, elektrik. hava gazi ve telefon idarelerini tamirat mas-, tafları büyük bir yeküne - baliğ olacağı anlaşılmaktadır. Binaenaleyh mevzuubahs büt - çelere fazla miktarda — tahsisat vaz'ı bir zaruret haline gelmiştir. 15/6/937 tarihli Türk - Fransız mal mübadelesine ve bedellerinin tesviyesine aid ticaret ve tediye anlaşmasının 1/7/989 dan itibaren her tki hükümet tarafından feshe-| dildiği haber alınmıştır. — Pransa ile mevcud ticsri — vaziyetimizin daha ziyade inkişaf etmesi için yeni bir anlaşma yapılacaklır. Ta kendisini topladı ve düşünme- ğe buşladı. Fakat nefsine hâkim olmak için sarfettiği bütün gay- rele rüğmen yine perişandı. San- ki vücudünden bütün kanımı al - mışlar gibiydi. Kolunu bile kal- dırarmyordu. Kafası” uğulduyor, kulaklarına inanamıyor, gözleri dönüyor, bütün bunlara rağmen, kendi vaziyetini bir kere de ken- di kendine muhakeme etmeğe ça- hşıyordu. Mahkemede işittiği sözlerin, hal- kan kendi aleyhindeki bağırışma- Jarının manasını anlamağa çalı - şıyordü. ne konulduktan bir müddet son- | — Hapishânedeki odasinın duvar- Çeviren: Muammer ALATUR. — $ POLİS 'VeaMahkemeler l Kontinantal Oteli —| Önünde... — İçin Direksiyonu Sola Çevirdim, Fakat... Ç sehe evvel, bir gece, Te- Pebaşında Kontinantal 0 - teli önünde — otomobili ile dikkatsizlik ve tedbirsizlik yü - zünden Apostol isminde bir süt- çüye çarparak, Apostolun göğ - sünden ve bacağından — yaralan- masına sebebiyet veren şoför Re- cebin düruşmasına, asliye birinci ceza mahkemesinde başlandı. Davacı Apostol - vak'ayı şöyle anla! *«— Hidise gecesi, sabaha kangı, Asmahmesciddeki bir sütçüye süt) satmağa gidiyordum. Beygir üs - tünde idim. Biraz sonra 'Tepeba- gında Kontinantal otelinin yan- na geldiğim zaman, karşıdan sür- atle bana doğru bir otomobilin gel-| mekte olduğunu gördüm. Ben yo-| lun sağ tarafında gidiyordum. Sol ftaralfa göçmek — mecburiyetinde kaklım. Fakat hayvanın başını so- la çevirmeğe vakit kalmadı. Oto- mobil yetişti. Hayvana çarptı. Ben, güğümlerle beraber yere düştüm. Otamobil beni altına aldı. Bircaç dakika sonra kendime — geldi; yaman, yanımda bir polis gördüm. Ağzımdan, burnumdan, bacağım- Gdan ve göğsümden kan akıyordu. polis beni ve şaförü karakola gö- türdü. Orada iladelerimizi aldı- Tar.s Şoför Reteb: — Ben, dedi, Karaköyden, Be- yoğluna müşteri — gölürüyordum Kontinantal oteli önünde bir çöp | kamyonuna — rastladım. Ona yol | vermek için direksiyanu sola çe- | virdim. Fakat biraz sonra da kar-| şıdan, davacının beygiri ile gel - | diğini gördüm. ,Dikka tettim: Süt-! çü beygirin üzerinde uyuyordu. Kornaya bastım. Fren ya durdum. Bu sırada sülçü düştü. Otomobilim hasara uğradı.» Şahididlerin de çağırılarak din- lenmeleri için muhakeme — başka bir güne bırakildı. KISA POLİS HABERLERİ * Demirtaş mahallesinde Mu- radiye sokağında 2 numaralı ev- de oturan Hanife adında bir ba- yan geçimsizlik yüzünden çıkan kavga neticesinde ayni örde otu- yan komşusu Zartfenin kolunu fe-| na halde ısırmıştır. Zarife tedavi altına alınmış, Ha-| nife yaralanarak tahkikata baş - lanmıştır. * Cibalide oturan Mehmed a- Mahalle Sokağından Saraya! MADAM DUBARRY darı ezilmiş tahtakurularının vir- gül şeklindeki kanlarile mülemma bir balde idi. Yaktığı kirli çarşaf- h yatağının yorganı paramparça bir halde idi. Bir zamanlar aşağı yukarı Fransız Kraliçesi mevkü- »e yükselmiş olan bu kadın, şim- di güzel sarışır, başını koyacak bir yer bulamadığı için iki ellerinin arasına almış, düşünüyor, düşü- | nüyor, düşünüyordu. Bu maüthiş kâbusun içinde muhakemesini de bir türlü iyice —toplyamıyordu. Luvsiyen şatosundaki o yumuşak yatağı ve asude hayatı gözlerinin önüne geldi. Ne yapmıştı? Bu in- sanlara ne yapımmıştı da simdi on- Üzümünü Ye, - Bağını Sorma! Yüz Lirayı Çekmeceden Ben Aldım faturacı Ahmedin dük - Mhnmdı çalıştığı sırada çek-i meceden 100 lira çalan Mu- sa ile suç artağı alinin durşma - sına dün asliye üçüncü sulh ceza mahkemesinde başlandı. Musa mahkemede suçunu ikrar etti: — Bundan bir ay evveline ka- dar Ahmedin manHatura mağa - zasında çalışıyordum. — Ahmedin bana itimadı vardı. Bir işi olduğu zaman dükkânı bana teslim eder ve giderdi. Hâdise günü de gene dükkânda yalnızdım. o gün ce - bimde hiç para yoktu. Çekmeceyil açtım.'İçinde birkaç yüz lira vardı.| Fakat ben bu paranın yalnız yüz- Tirasını aldım. Ahmed akşam ü- zeri dükkâna döndü. Fakat çek- mecesindeki parayı saymâdı. Ertesi günü mağazaya gitme - dim. Arkadaşım — Aliyi gördüm. Dükkânda — çaldığım yüz lirayı saklaması ve muhafaza etmesi için| Ona verdim: © gün Ali ile şuraya buraya gez- meğe gittik. Akşama kadar eğlen- dik. Yirmi beş lira sarfettik. Geç vakit arkadaşımdan ayrı - Trken: — Bu para nereden eline geçti? Diye sordu. Gülümsedim: — Üzümünü ye de bağını sor- ma)... dedi. Geri kalan 75 lirayı yemeğe mu- vaffak olamadık. İki gün sonra bi-| zi yakaladılar. Karakola götürdü- ler. Orada suçumu itiraf ettim. Arkadaşımın hirsizlik süçü ile kat'iyyen alâkası yoktur, parayı ben çaldım.» Duruşma şahidlerin de dinlen- meleri için başka bir güne bıra- kıldi. dında biri Cibali vapur İskelesin- de vapurdan çıkarken ayağı ka- yarak düşmüş, başından ağır su- rette yaralanmıştır. * Eyübde Bahariyede — lâstik fabrikasında çalışan Süleyman ile ayni fabrika işçilerinden Suat bir- birlerile şakalaşırken Suadin e- Bindeki bıçak Süleymanın — eline saplanarak — yaralamşıtır. Yaralı Balat Musevi hastanesine kaldı- rılmış, tahkikata- başlanmıştır. * Yenişehirde Gülbaşı sokağın- da oturan Ali adında bir amele Gmüşsuyunda Park oteli” yapısın- da çalışırken üç metre derinlikte-| ki çukura düşerek muhtelif yer- lerinden yaralanmıştır. lar hem de bağırarak - çağırarak kellesini istiyorlardı? © aralık bazı ayak sesleri, açı- lan sürgülerin gıcırtılarını ve v zaklardan iniltiler işitti. Birden- bire doğruldu. Ne oluyor? Hemen o gün mü i- damdam etmeğe geliyorlar? Gayri ihtiyari bir sayha kopar- dı. ellerini sanki müdafna etmek isliyormuş gibi beyaz boynuna götürdü. Gözleri büyüdü ve tit- remeğe başladı. Fakat ayak sesleri ve kapı gi- cırtıları kesilmişti. O anda bir - denbire zihninde bir fikir peyda oldu. Şimdiye kadar bunu niçin “*S3—Son TELGRAF—S5HAZİRAN ıııı Mahrukat Kanunu Tatbikatı Etibanka Bir Çok Vazifeler Düşüyor İktısad Vekâleti tarafından ha- zırlanan mahrukat — kanununun tatbikine dair olan — nizamname İcra Vekilleri heyetince kabul ve Yüksek tasdika iktiran etmiştir. Mahrukat kanununun tatbik edi leceği evvelce kabul ve ilân olu- nan yerlerdeki bina ve müesse - selerde yakılması mecburiyet al- tına konulan mahrukat ile bun- ları yakmağa mahsus vasıtalar hakkında bu nizamname hüküm- leri tatbik olunacaktır. Nizamnamenin ihtiva ettiği e- saslara göre Etibank, her sene ey- ll ayı içinde, ihtiyacı karşılıya- cak mahrukatın nev'ini, fiyat ve temin şekillerini, kanunla tesbit edilen mahrukatı yakacak vasıta- ların evsaf ve faaliyetini, mahru- kat ve teshin vasıtalarının istih- asl ve tevzii için alınan tedbirleri ve satış yeri için yapılan hazırlık-I ları İktisad Vekâletine bildirecek- tir. Mahrukat kanununun tatbik e- döleceği ilân edilen yerlerde ka- nunun o mahaller için mer'iyete girdiği tarihten itibaren ihtiyaca kâfi mahrukat, soba. ve ssir tes- hin vasıtalarının bulunup bulun- madığını mahallin en büyük mül- kiye memuru tetkik edecek ve bulunmadığı neticesine vardığı takdirde keyfiyeti İktısad Vekâ- letiyle Etibanka bildirecektir. E- tibank bu mahallerdeki noksan - ları ikmal edecektir. Her nevi taş kömürü, antrasit, linyk, turp gibi tabil halde ma - den kömürlerile kok, yarı kok gi- bi muamele görmüş kömürler ve bunlardan — biriket gibi işlenmiş şekilleri teshin maddeleridir. Havagazi, petrol, petrol müş - takları, taş kömürü veya Imyit distilâsiyan müştakları ve elek - trik dahi teshin maddesi olurak kullamlabilecektir. Mahrukat kanununun şümulüne giren zeytinyağı fabrikaları pakar mut bulâsası. valkes (meyva kö- kü balı) çıkan - fabrikalar, çırçır fabrikaları, mobilya ve kereste imal eden, fındik, ceviz, çeltik ve emsali mahsulleri kıran ve ayık- hyan — fabrika ve müesseselerle bunlar gibi teshin maddesi ola - Tak kullanılabilecek artık bırakan fabrikalar bilâmum — artıklarını teshin için kullanabileceklerdir. Mahrukat — kanununun birinci mdadesiyle yakılması mecburi , tu-| tulan maddelerin tutuşturulması için çıra, odun, tahta parçası ya- hud yerine göre talaş, fındık ka- buğu, pamuk kozası ve emsali ar-i tıklar tutuşturucu madde olarak kullamlabileceklerdir. Yakılması mecburi — mahrukat Ne birlikte kullanılacak tutuştu - rucu madde nisbetleri nizamna- mede şöyle tesbit — olunmuştur. Kok, tabif antrasit, yarı kok, taş düşünemediğine de hayret edi “yordu. Mahkemenin karatı, her halde beşka bir maksad içindi. Ne ka- dar serveti varsa, bütün bunları ifşa etmesi için Ihtilâlcilerin böy- le bir tedbire müracaat ettikleri- ni zannediyordu. “Millet fakirdi, Hazineye para bulabilmek için her türlü vasıtalara müracaat et- mesi tabil idi. Bu ölüm tehdidi- zün de her halde bundan - başka manası olamazdı. Madam Dubarry bu fikirle ge- niş bir nefes aldı: — Hayır, hayır! Diye düşünü- yordu, onların maksadları beni 1- dam etmek değil; malımı, serve- timi almaktır. Tek canıma do - kunmasınlar da, neyim varsa, hep- sini de alsınlar. Madam' Dübarry bu- mülühaza fle şöyle bir doğruldu. Luvsiyen şatosunda saklamış olduğu para- larının ve mücevherlerinin yerle- PK eZ Her Vatandaşı Bir Ev vatandaşları alâ- kadar eden birçok meseles ler ârasında, bir de ev mevzuu konuşuldu. Parlinin ve hüküme- “tin arzusu şudur: Her vatandaşı bir ev sahibi yapmak.. Bu ne ka- dar güzel bir temennidir. Bilhassa büyük şehirlerde ev kiraları yüksektir. Bugünkü ha- | yatımız ve tekâmül yoluna gi şimiz artık bizi basit ve konfor- suz evlerde oturmaktan uzaklağ- durayor. Her aile, işi rahat ikamet- güh arıyor. Sıhhi, temiz ve rahat €ev orta halli vatandaşların büt- çesinde bile bir yük olacak had- dedir. Geçen gün - bir dostumuz söylüyordu: | —— Dört senedir Taksimde otu « | Yayorum. Bugüne kadar 2500 lira | apartıman kirası vermişim.. Ni- çin, verdiğim bu para ile şimdiye kadar bir ev sahihi olmuyayım. Hakikaten, bu fikir, üzerinde ehemmiyetle durulacak bir me - selenin anahtarıdır. Ankara, İs -« tanbul gibi, büyük şehirlerde va- tandaşlara ucuz ikametgühlar ya- pacak inşaat şirketleri kurulabilir. Bu inşaat şirketleri, vatandaşlara her ay verdikleri kira mukabilin. ge bir ev yapabilirler. Tabli, bu işin mali ve hukuki cihetleri alâkadarlar tarafından bütün telerraatile tesbit edildik. ten sonra, zannediyoruz ki, müs- bet netice almak pekâlâ müm - kündür. Küçük ve ucuz ev sistemi bugün İstanbulu istilâ eden kat kat dar ve o nisbette ekseriya gayrisıhhi apartımanlardan daha çok, şehrin güzellik manzumesi- e ve tabintine uygun düşcektir. ığm FEYZİ Birimizin Derdi Hepimizin Derdi Ücretle Çalışan Yar Öğretmenler Yaröğretmenlerden bir. okuyu- cumuz yazıyor: «Bu sene de orla mekleb mu- allimliği için Ük okul muallim o- kulları ve lise mermuları acaşın- da bir snav açacaklır, - Kaya- manlar asli muallim — kadrosuna salederi için yaptıkları müracn>t- fara enstitü merunu olmadıkların- Gan (asli) olamıyacakları cevabı veriliyor. Üç yıldanberi #aj gören ve tecrübe sahibi bulunun bu gi- bilerin harteden alınacak ise me- zunlarından ziyade mesleğe elve- Tişli olduklarından tercihan asli hadraya alınmaları kaam gelir. Bu Bususla Maarif Vekâletinin ma- zarı dikkatini celbetmenizi dile- Tima kömürü ve briketlerde yüz kiloda 20 kilo, linyit kömürü de yüz ki- loda 15 kilodur. Nizamname dün- den itibaren yürürlüğe girmiş bu Tunmaktadır. rini birer bker mahkemeye bil dirmeğe karar vermişti. Ne ihti- dâcilerin — şatoya — gönderdikleri Grev'in — araştırmalarına, ne de Zamor'un ihanetlerine rağmen, hiç kimsenin bu paraların ve mücevherlerin yerlerini bulamı - yacaklarını biliyordu. Bir saat sonra, cellâdın uşakla- m kontrol için, hücresine geldik. leri zaman, bunlara dedi ki; — Sizden bir ricam var. Mah - kemeye bazı ifşaatta bulunmak iş tiyorum. Bu ifşaatım san derece mühimdir. Mahkemeyi haberdar ediniz. Beni bir kere daha dinle- sinler. Uşaklar meseleyi derhal haber verdiler, Çok geçmeden Madam | Dubarry meş'um hücresinden çır karıldı ve bir hâkimin huzuruna getirildi. Hâkimin yanında bir müddelümumi, bir de zabit kâtibi vardı. (Devamı var) MA —a A

Bu sayıdan diğer sayfalar: