12 Ekim 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

12 Ekim 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KANVE #İRYAKİSİNİN BİR ÇİFT LAKIRDISI Kahveye düşkün müsünür?. Burada kavdetliğimiz «kahvehanes değil, içi- len nesnenin tâ kendisidir. Yani ma- halle kahvesine çıkar mısınız. demek islemiyorum. Bendeniz, mahâlle kahvesi — nedir, bümem. FPakat, kahve içmeğe olduk- €a düşkünümdür. Günde 7 - 8 kahve içmeyince aklım başıma gelmer. (Ma- amafih, buna rağmen, aklımın başında olduğunu iddia etmiyorum.) Neyse, ihtikârın ucu, kahveye ka- dar uzanmak üzere imiş! Bereket bir karar verilmiş. kahve tüccarları yüz- Muş! Bu kararı kima vermiş? Farkında değilim.. Fakat, eğer, bu havadisi, pe- rakende kahve salanlar duymuşlarsa, kimsenin cünahımı almıyayım amma, goktan, arpa ve gobut karıştırmağa , Başlamışlardır. FABUÇU DAMA ATILMAK USULÜ oıınuı YER Çinde ne garip üdetler var. Geçen Kün bir gazetede okudum; daha yakın Ba, büyük bir kadirşinaslık ve ha- far saymak değii midir?. Malâm ya, a- yakkabının bğyük bir kaymeti ve ma- ması vardır. Çabuk unutulan tasanlar aüm noklasıdır. Acaba Hitler Bov - hale geleceğini hesap etmiş miydi? yetlerle anlaşırken, Baltığın buzünkü ı CUMHURİYET: Bahsediyor. Avrupada bu küçük mil- dellerin sayısı çoğalınışsa, bunun se - bebi tekmiğin ve iktısadi hayatın te- k&mülüdür, O halde, küçük milletlerin Kstikbaline şüphe ile bakanlara hak vermemek doğra olur. YENİ SARALI Hüseyin Cakit Yalçın — Daladyenin | autkundan bahsediyor, diyor kiı «İs- 2—SON TELGR AF — 12BİRİNCİTEŞRİN 199 —e HSA SİNCİTEREİN İ0 min edileceğini anlıyamadık! Otoma- Dil geziniileri, daha övvel tahdii edil- müşti. Bu da, benzin tasarrufunu temin elmek içindi. Pakat, sür'al tahdidi niçin?. Acaba, fazla rüzgür yapmamak, bu suretle rüzgürdan tasarruf etmek için mlt, BAKKAL İSMİNDEN GELEN MAHALLELER — İstanbulun birgçek semtleri, isimle- Tinİ, mahalle bakkalındına almışlar - dır. Şaşkınbakkal olduğu gibi Altım- bakkal, Körbakkal, Sineklibakkal da | yardır. Daha da var mi, bilmiyorum. Bilenler varsa «Bakkalr kelimesinden zelme bütün isimleri elbirliğile şura- cığa yazıverelim! ı" 5 I | Mümktindür. Mümkün olmıyan şey ba şarilar üzerine kurulacak Avrupa sul. bunun devamlı olacağına dair Alman- yadan herkesin inanabileceği sağlam ve maddi tenilnat almaklır. 'TAN: M. Zekeriya Sertel Hüllerin — şark davasını tasfiye etmekte olduğunu söy- lüyor. Mitlerin 1920 danberi en büyük davası şarka uzanmaklı. Bir taraftan da cenabu şarkiye uzanarak büyük bir| Amparatorluk kuracaklı. Çünkü arpta No.12 — Mehmet, köyümüzün en güzel bir kızile yeni İki z İ gün sonra askere çağındılar. Za - | vallı çocuk, sevgilisile bir saat bile. koklaşmadan ayrıldı. Yüzbaşı Kâzım Bey gülümsedi: — Birbirlerini çak seviyorlardı demek?. — Mehğmedin nişanlısı onu daha, çok sevendi. Mehmet, askerlik çı- kınca: «Vatalı bizi çağırıyor. Art. beni unut Ayşe!» dedi. Ayşe on: «Seni on yıl bekliyeceğim!» oevü- bıini verince, Mehmet Ayşeyi sev- meğe başlamıştı. Bu işte böyle u- teşli, acılı bir çocuktur, beyim! Kâzım Bey dikkatle Nuhun yü- züne baktı: — Vatanını sevgilisinden çok se- ven bir adam, hiç şüphe yok ki, yurduna muzaffer olarak cektir. Emirber olarak bar bir adam seçtiğin için teşel derim sana, Nuh! A ei Bir sağt sonra. Kâztm Bey dürbünile çadırın ö- nünden etrafa bakıyor. Nuh dayı, Mehmedin henüz dön- ğini görerek, yavaş yavaş me-| Tak etmeğe başlıyor. başı sordu. — Mehme unutkanlığı var | « — Belki kumandan geciktir - | miştir. Kâzım Bey dürbününü elinden bırakmamıştı. Biraz sonra gülümsedi: — Hah.. İşte geliyor. Nuh bakındı. Kimseyi gremedi. Yüzbaşı: — Uzaktan gördüm onu, dedi, | ıldırım. gibi sürmüş alını. Nuh geniş bir nefes aldı: | at kullanır beyimi | Kmu:a:dcn yarışlarda daima bi-, rinct gi Bınierbın- gökyüzünde bir ses | . Gürrer... Nuh başını kaldırdı: — Havada düşman tayyaresi var, beyim! — Bivet.. Gördüm. Etraftaki top- çu bataryaları bizden önce göndü- İer onu. Ates açıvarlar. Tayyare çok alça Ridi - yor, — Sakın bizim tayyaremiz ol » masın. Ateş kesildi. mütamadiyen iniyor. midir? — Hayır Beyim.. — ti mıdn' — Hayır .— Aı:ıbı neden udnl! Yüzbaşı dürbünlile Mehmdi ve ı tayyareyi takip ediyordu. Tayyare yere o kadar yaklaştı ki. Sanki | Mehmedin yolunu kesmek, onu | durdurmak istiyordu. İ Fakat herhalde, hepimizin en çok | M_ehmetçik Geçiyor | Yazan : İskender F. SERTELLİ f teyva POLİS vE MAHKEMELER Gaip Çocuk Makbule iİsminde bir kadın Sultan- ahmet sulh ceza mahkemesinde — bir Ççocuk galma vak'asının davacımı sıfa Hle hazır bulunmuştur. Makbülenin iddiasına göre 7 yaşın- daki çocuğu Sezaiyi bundan bir müd- det evvel kaybetmiş, bilâhare de Çarşı- kapıdan geçerken çocuğunu Seyful - Tah ismindeki suçlunun elinde zörmüş, oradaki polise başvurarak: «— Bu çocuk benimdir. Kaybolmuş- tu. Şimdi şu adamın elinde gürdüm. Kurum çocuğumu bana tade edin'» di- ye yalvarmışlır. Polis hemen Seyfullahi çağırmış, ço cuku sormuş, o da kısaca; «— Çocuğu Ruhl isminde bir arka- daçım bana getirdi ve: — Zavallımın ebeveyni — fakirdir. Evlktlik vermek istiyor. Üstersen ali. dedi, acıdım aldımta demiştir. Bunun Üzerine do polis o vakli yap- Yağı Babilla suçluyu ve davacıyı adll- yeye vermiştir. Bu kezre görülmeğe başlanan mez- kür davanın ilk celsesinde Seyfallah | polise verdiği Wadeyi tokrarlamış ve bâkim: — Peki, Ruhi dediğin adam şimdi nerededir Sualini sorunca da; — Oturduğu yeri bilmtyorum. E Mahkeme Seyfullahin bu. iddiasını zayıf çörmüş ve Rubinin buldurulması için evrakı polise havale ederek mah- kemeyi de başka bir güne bırakmıştır. ü |ıoç0x HABERLERI * Sirkeci rıhtımı önünde — denize dökülen demir ve zincir parçaları top- lattırılacaktır. * Dün Metriste topçu atış okulu - hün atış kursunun hitamı münasebe- tile büyük birliklerle atış tatbikatı ya- pilmiş, muvaffak topçularımız çok iyi neticeler almışlardır. *& İngiliz Kralı Majeste Core Lond- rada bulunan Türk askeri heyeti reisi General Urbayı kabul etmiştir. * Mudanya mütarekesitin 17 Inci imza yıldönümü dün Mudanyada bü- | 'yük merasimle tes'it edilmiştir. Kasa- balar donatılmış, müteaddit batipler Mudanya mütarekesinin ehemmiyelini teburür. ottirmişlerdir. *& İstanbul - Nerlin hava seferlerine on güne kodar başlanacaktır. * Birinci Umuml Müfettiş Abidin Özmen şehrimize gelmiştir. * Cumhürlyet bayramı hazırlamak va Parti vi | yapılecaktır. Bu seneki tezahürat di- Aer senelerden parlak olacaktır. alabitcceği yer yoktu. Fakat yimdi Eit- ler Sövyet Ruxyanım temin edeceğini amduğu bir kokma ekmeğe — mukabil şark siyasetini tasfiyeye mecbur el - | muştur. Artık yarki ve oenabu şarki Avrupasında bir Almanya, bir nazlım | bir İsÜTA tehlikesi katlmamıştır. İ Nuh: İ — Bizim tayyaremiz olmasaydı, | batarvelar ateş keser miydi' Diye söylenirken, birdenbire den atılan ikj bomba, Mehe| medi hayvanile beraber yere yu- varlamıştı. Kâzım Bey: — Aptallar! Düşman tayyazesini| bizim tayyaramiz sanarak ateşi kestiler. İşte şimdi anlaşıldı. Bak, tayyare — Mehmede ardı sıra iki bomba attı ve yükselmeğe başla- dı. I'hr bağırıyordu. | Gerçek bataryalarımız onu ken-, di tayyaremiz sanmıslardı. Düş - man tayyaresi alçalarak, bomba - lerı attıktan sonra kaçmağa büş - Tamıştı. Simdi her taraftan gökyüzüne aleş yağdırılıyordu. Yere yuvarlanan Mehmetçik ne| elmuştu? Hayvan mi, kepdi mi yaralandı | acaba?!. Kâzım Bey: — Onu gidip kurtermalıyız, de-| di, belki üzerinde kumandanın verdiği bir emir vardır. Nuh: — Bana müsaade edin, yüzba - şım! Hemen bir ata atlayın gide- yim onun yuvarlandığı yere. 'üzbaşı emir verdi. | bir tamim cağını vilâyete tabliğ etmiştir. Otelsiz şehir olur mu? | tan bi hâdiseyi gören diğer za - Ecnebi Artistler Bunların hemen işten menolunmaları mües- seselere tebliğ ediliyor Beyoğlunda çalışan bazı Türk Mmüzisiyen san'atkârlar evvelki gün! Beyoğlu kaymakamlığına müra - caat ederek müteaddit gazino ve çalgılı yerlerde ecnebi artisti ve Musikişinasların tercihan çalış - tırıldığını söylemişlerdir. Ezcümle bunlar Taksimde yeni açılan bir müesseseye birkaç ımıw evvel Rumen bir çalgı takımı ge- | tirilip Türk san'atkârlara yol ve- | rildiğini de bildirerek misal gös- termişlerdir. . Beyoğlu gazino ve barlarındaki bu tercih yüzünden birçok mus> | kişinsa ve artistin hâlen kendi va- tanlarında iş bulamayıp işsiz ve aç dolaştıkları da şikâyete ilâve | olunmuştur. Öğrendiğimize — göre Beyoğlu kaymakamlığı bunun üzerine he- men harekete geçmiş ve dün Tak- simdeki mezkür gazinoya tebligat yapmıştır. Bu tebligatla ecnebi artist ve | çalgıcıların işlen menalunması lü- Zumu bildirilmiştir. Kaymakam - rler hakkın- | da da esaslı tetkikai pmaktadır.| Hdi z İ “Hatay vilâyeti,, ismi kullamlacak | Hatay vilâyeti yerine bazı vi - lâyetlerce ve resmi muhaberatta <«Antakya vilâyeti, ismi kullanıl- dığ) görülmüştür. Dahiliye Vekâleti dün vilâyete bi Röndererek badema «Hatay» vilâyetine ait kanuni iş- min kullanılmaanı, — aksi halde mühaberatın iade olunacağını bil-. dirmiştir. Yer mahsulleri vergisi bakayası Hava kurumu tarafından alın- makta olan yer mahsülleri — ver- gisi 1 haziran 939 tarihinden iti- baren lâğvolunmuştu. Halbuki ba- zı yerlerde bu verginin bakaya na-| mile hâlâ alınmakta olduğu vaki şikâyotlerden anlaşılmaktadır. Da- hiliye Vekâleti her ne suretle olur-. Sa olsun mezkür verginin ve ba- kayasının kat'iyyen alımamıya - İslanbulda, esasen birkaç büyük o- tel vardır. Son siyasi buliranlar dola- yazile, şehre cenebi seyyah gayel az geliyor. Ba büyük oteller de müşkül bir vaziyete düştüler. Biri, kapılarını kapattı. Helki. iğerleri de kapatacak- Duyduk ki, belediye, birkaç belli- Başli elelin çalışmıya devam edebil- meleri icin, yardımda bulunacakmış! | Ba otellerin hiçbiri ile çok şükür, ahbablığımız, ortaklığımız yoktur, Fa- kat, belediyenin yardım fikrini yerin- de bularas. Çünkü, nihayot, koskoca bir şehir, mikafir uğurlıyacak bir otel- den mahram kalamaz. BURHAN CEVAD e — Haydi koş... Nuh bir ata bindi.. Dizginlerinj gekti. Yola çıktı. Yüzbaşı Kâzım Bey gibi etraf - bitler de meraka düşmüşlerdi. — Acaba Mehmetcik öldü mü? | Hzrkıuı ağzında bu sual.. | Ve kimse cevap veremiyondu. —| Kâzm Bey: - Düşman keşle çıkmıştı. Meh-i Tiğin görülle koştuğunu görün- ©e marifetini — göstermek İstedi.. H'le ile yere alçaldı, bizimkileri aldetti ve bombaları savundyıktan sonra derhal — yükselip kaçlı Ne yazık, onu düşüremediler Dive söyleniyör ve merakından yerizde oturamıyordu. Nuh, Mehmedin vanına vardığı zamam ortalık süt İlmanlık olmuş- tu- Ne gök yüzünde düşman tay- yaresladen eser vardı. Ne de ateş devam ediyordu. Nuh atından atladı. Mehmedi aradı. — Garip şey.. Ceşedi meydanda yok. Diye mırılandı. Yolün kena - rında, düşman tayyaresinin aftığı bombalardan açılmış iki çukur .(5— ordu. Bell 1 bornba da yirier. Toako ara ile | yolun kenerına düşmü: kopmus, gövdesindet on metre ile- Tiye fırlamıştı. Nuh bu sahneyi görünce: — Bu harp, Balkan harbine ben-| zemiyor... (Devamı var) | zılan yazılara bugünlerde husuzl Kim ? MMMI——I—I Kapicı, garson, hulüsa, müexsese - min bütün müsltahdemini, bu kalabalık kadın müşleri kafllesini ağırlamak i- gin çırplayordu. Yapılan ilk hizmet, Ba hemen hepalnin elinde hazır olan gi garaların yakılması K Bu kadınlar kimdi?, Yanımıdaki ar- Kadaşa sardum. — Bardan dönen artisiler, dedi. Ertesi gün, hep, onları ünüyor- dum, Bunlar kimdi?, Ötellerin bile, İşsizlikten kapılarını kapadıkları gü sırada, İstanbulun şim- diye kadar hiç gürmediğine emin ul- duğum mebauliyole, bu kadar bol ve çeşilli bar artistini barindıran mürs- sesler neredeydi?. Şu sarada, hayatlarının çok müsri- | fane gecliğini bildiim bu bar artist- lerini goctndirehilecek hovarda müş- | teri bolluğu neredeydi?. Merak bu ya, hemen hepsi, Berlin Tadyosu *spikerinin ana dilini konu- şan bu kalile kafile, allı, yeşilli, bol makayajlı kadınlar kim, ne ile geçie mirler, diye, düşünüp duruyorum. REŞAD FEYZİ Cumhuriyet bayramında terfiler Her sene Cumhuriyet bayramın- da âdet olduğu veçhile bu yıl'da mezkür bayramda vali, kaymakam ve nahiye müdürleri ile diğer da- hiliye memurlarının terfileri ya - | Bu minısıb!th siciller üzerin- de tetkiklere geçilip liste hazır - lanmasına başlanmıştır. Ayrıca emniyet işleri umum mü- dürlüğü de polis mensuplarının terfilerini hazırlamaktadır. Bun « lar da o gün imizde ve diğer şehirlerde ilân olunacaktır. I AVRUPA HARBİ KARŞISINDA I Kırk Günün Bilânçosu Bir gün Avrupada bir harp çıkarsa Bünün akla gelmiyen — meçhsilerle Gölü — olacı evveldenberi söyliyenler v Kark gün yer. Evvelden yürülülmüş nice ihti - analler altüst oldu. Sonra harbin ma- hiyet ve şeralti bu samanda ne kadar değişmiş olduğu da görüldü. Daha da | görülecek. İlalyam gazetelerinin harp cephe - sindeki muhabirleri tarafından — ya- bir ehemmiyet verilmekledir. Bunlar Fran- sadların pek ustalıkla hareket ettikle- | Fini söyliyerek Alman ileri hatlarının ekemirildiğiniz yazıyorlar. Birdenbire Framaz piyadesi hücum ediyor. Bundan evvel müthiş bir bam- bardıman başlıyor. Ondan sanra bü- cumlar sıklaşıyor. Böyle böyle Pran- Sazlar mühüm neklaarı ele zeçiriyor- lar ve bundan sanra — ilerlemek için kendilerinc müsalt bir vaziyet temin ediyarlar. İtalyan — mubabirlerin — tatıbalarını Pransrelar bilaraf bir surette yazılmış buluyorlar. Onun için bunlara — bir ehemmiyet — veriliyor. — Fransuların tankları, tanklara karşı müdafaa va- Kılaları ve salrenin ne kadar mükem- mel olduğunu anlamak icin cepheyi ziyaret elmek Küf gelecağini yazan İngilia kazeteleri de şöyle bir mu- kayeso yürütüyorları Topçaluk, erkânabarbiye —ve diğer Vazifelerde bu neslin Pransız zabilleri Avrupada birçok — memleketlerlakine üslündür. Nitekim 914 deki Alman or- dusamun rabitleri de 6 zaman birçok | memleketlerinkine üstün — bulunuyor. | dü. Mava kuüvvetlerine Kelince; düş - maz hatlarının — üzerindeki —uçuşlar şimcdiye kadar gösterdi ki Fransızların fayyareleri ve tayyarcelleri mükem- meldir. İngiliz çuzetelerinde ierisi için yü- rülülen tahminler manalıdır. Onlara güre harp harekâtı amıl ehemmiyotini gelecek İlkbaharda alacak, 940 İlkba- | barı Fransz - İngiliz tayyare kuvvet- l lerinin zerek sayı elbetinden çok — ve getek inşast Htibarile mükemmel ol- Şüphe yok ki öbür tarafın da ken- dine güre hesapları vardır. — Alman Piyango İkramiyeler 49, 45, 50 | binden 80, 100, 150 bin liraya çıkarıldı ilen tayyare piyangosu yerine kaim olan «milli piyango» biletlerinin satışına bu sabahtan Hibaren başlanmıştır. «Milli piyango» ya halkın daha Sazla alâkasını celbetmek için ik- Tamiye — miktarları — arttırılmış, bayilik çartları kolaylaştırılmıştır. Ezcümle eskiden 1 inci, 2 inci ve 3 üncü keşidelerin en büyük ik-| Tamiyeleri 40, 45 ve 50 şer bin Tira iken bu sefer bu miktarlar 80, 109 ve 150 bin liraya çıkarılmıştır.| Ayrıca her keşideye de 25, 15, 12 ve 10 biner liralık ikramiyeler konmuştur. 11 kântnusanide yapılacak olan. 3 üncü keşidenin — ayrıca bir de 50 ibin liralık ikramiyesi de vardır. Tayyare piyangosunun her ter- ihi 6 aylık yani 6 keşidelik iken «milli piyango» nun ilk tertibi 3 aylıktır. Ve 1 inci keşide bileti 1 lira-diğerleri 1 buçuk lira olmak! üzere bir tertip bilet & liradır, Şimdilik keşideler yine şehri - mizde yapılacaktır. Müteakıp ay- larda ize her keşide başka bir şe- hirde olacaktır. Ziraat Bankâsın- dan ruhsatname almak şartile as- gâri 100 bilet alan herkes hayi o- Tabilecek ve her bayie mü'esavi- 'yen *6 10 komisyon verilecektir. —- Odalar kongresi Önümüzdeki hafta içinde Ankar rada toplanacak olen * ak Ker bugün - erde Ankaraya gideceklerdir. Beş azadan mürekkep olan bu heyet | hareketinden evvel ara toplantı yaparak bazı müzakere- lerde bulunacakardır. Bu seneki kongrenin ik'ısadi münasebeterimizde büyük deği - şiklikler olması yüzünden hsyli hararetli geçeceği anlaşılmakladır. İstanbal heyeti İzminden gelecek olan tüccarlarla hususi surelte te- mas ettikten sonra Türkiyenin tam bir ihracat mevsiminde olması ha- sedile birikmekte olan stokları - tedbirler hükümetimizden bazı dieklerde bulunacaklar ve ihracat madde- leri üzerindeki yapılmakta olan muamelelerin tesrüi ve bankaların da lüzümlu lüzumsuz formelite lerle bir nevi müşkülât ihdas et memelerini istiyeceklerdir. srkdnıharlilyesi de birşeyler düşün - tmalleri dalma vardır. Fakat bu barbhin diğer ehemmiyet verilecek bir hususlyeti de —denizde fayyare ve donaama harbi olacağı - dir. Huülüsa — istikbal bir çok ihli- Mmul gösteriyor. Yeni harbin çıkardığı diğer mühim bir mesele de Almanyanın pelral ih- Hiyacını kasıl temin edrceğidir. Buna dalr Avrupa maltsalında neşriyat de- vam ederken yenlden ileri sürülen ra- kamlar da vardır, Rusyanın Alman - yaya petrel vermesi keyfiyeti ” telkik | edilirken Rusyanın 1922 deki petrol istihsalâtı İle 938 istihsalâtı mukayese edilmektledir. İstihsalât arlmışlır. Fa- Kat Rusyanın kendi ihtiyaçları da o Hisbetta büyümlüştür. Onun için Al- manyanın istiyeceği petrelü — bol bol vermesi kabil görülmüyor. Buna dair (Taymis) de yeni neşredilen takam- lar göyledir: 812 de Rusyanın petrol istihsatâlı 21280,000 ton iken 918 de 20,110,000 ton olmuştur. Pakat Rus- yanın dahilde petrol sarfiyalı arttıkça arttığı için deşarıya ölan ihracalı da göyle bir miktardadır: 939 de 6,910,000 fton iken 838 de 1,000,000 Yon, Rusyadan Almanyaya getek petrol ve gerek diğer mevaddı iptidalye Hi barile edilecek yardımın temini key- fiyeti Avrupa matbualında yeniden e- hemmiyelle tetkik edilmesi son sulh fekliri dolayısiledir. Deyli Telgraf gazetesinin siyasiı mu- harriri Rusya ile Almanya arasındakl münakalât vasıtalarının kâfi gelemi- yeceğini, hele Almanların — Lehistanı tahrip etmeleri üzerine o eihetlen yol- Tarin istilade edilemiyecek bir. hale Kirdifini hatırlatıyor. İşte yeni Avrapa Harbinin bir ta- raflan diplematlar cephesinde devam eden ve her gün tirlü safhalara giren | bir mahiyet olduku zibi diğer taraftan asıl harn cephelerinde alacağı — katt neticeler olacak. Geçen harbin netice- lenmesinde İngiltere ve Fransa ile müt- tefiklerinin yiyecek ve harbe yarıyacak maddeler tedarikinde gülclük çekmemiş olmaları en mühim âmildi. Yeni harp- 'te de en ziyado hesaba katılacak bu mokta oluyor. ALİ KEMAL SUN! arında bir| #4 | Ve Birlik olarak Çeklere arkadan İkilkeğrü devlet vi KSMEİ Devtetler | toprağa hip olmak M olmanın şartıdır. Ti olamaz. munla beraber, tap pek elverişli bir sulh akdetti. Bugün böyle bir yaziyette bul iki devlet vardır: Polonya ile dovakıya.. Çekoslovukyanın ihyası İngilter ve Fransanın sulh gayelerinden bir teşkil edeceği anlaşılmaktadır. fopraklarının işeali üzerine hbükümeti Pransaya (ltlen ederken, Her taraftan da Londrada eski hurreisi Beneşin rekdliği altında Çekaalevak hükümetinin kur değrü adım atılmıştır. Gerek vede ve gerek Fransada Çeki Polenyadan ve yüphesiz Beneş de 've arkadaşlarından ziyade sempati yandırmıştır. 183R senesinde Almanyanın tehdi dile karşılaştığı rzaman, Çeki 4| yanın vaziyeti pek kuvvetli yordu: Pransa ve Sövyetlerle bi yardım paktı vardı. Sizfrid isti ceğine de yüpke yoktur. Fakat İ tere harbi göze almak istemedi. Ç berlayn Daladiyeyi kandırdı. İki devleti, Sevyetleri bir tarafa Tak, Hitler He anlaştılar ve Çi vakyanın üsertne yapılan tazyik cesinde bu küçük devlet T Nihayel martta yapılan ikinci bir İNBÜNLE AY ARERkiÜ 5 irü £ üü mokrasilerile işbirliği yapmanın dasızlığını anladılar ve hattâ y min kendi üzerlerine doğru amek istenildiğinden şüphelendiler Anzivaya çekildiler. Bülün bu poliHkasında Almanya ile işt yapan Polcaya, Alman tehdidi kı sında kalmen; Çekaslovakyayı ku maktan kaçınan İngilizler ve far, bu defs daha çok zor olan bir yapınayı Röze aldılar. Filbakika Bövyellerin işttrakile dahi kolay mesele değildi. Fakat Sovyetlerin detil grnteslelarına rağmen, Atmafif ELESECEELELEREĞDEZSLESEER ran Polonyaya bu defa Seyyotler dim etmek istemediler. Netioe 1 Biraz da ikisi arasındaki ; yüründen bagiin Polanya da, Çekek dovakya da Ahman askerlerinin (4 alma girmiştir. ve siyaset HyTI ayrı cephelerde balunmuş fa beraber, her ikisi de kurtul demokrat Gevletlerin zaferinde ar& maktadırlar. Balmumu sarfiyatı Son zamanlarda memleketimi! de balmumu sarfiyatı çok artmi tır. Bu sebeple İtalyadan getir cek olan 150 bin liretlik balmun kontenjan listesinde 220 bin V te çıkarılmıştır. Ayrıca İtalyı 150 bin liretlik sigala yağı da lecektir. Ber Birimizin Derdi Hepimizin Derdi|

Bu sayıdan diğer sayfalar: