3 Temmuz 1940 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

3 Temmuz 1940 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“HÂDİSELER KARŞISINDA ECNEBİ BAR « ARTİSTLERİ | ge Ecnebi kadın artistler, büradüi Suriyeye gitmişlerdi. Gelen hgpz berlere göre, orada da iş kalmadı ğından, bu yüzlerce kadın. 'şimdi bir başka yere, lanıyorlarmış! Suriyı bulamadılar?. Bu, şayanı dikkat. şin tubafı, bu havadis, Suriye- deki Pransız ordusunun teslimi si- lâh edeceği havadisile, aşağı yu- karı ayni günlerde şayi oldu. Galiba, ecnebi kadın artistler, ne orada, ne şurada, dünfanın hiç bir taralında, artık kendilerine iş bulamıyacaklar! HER KADINA Holandadan memlekete dönen bozı yolcuların anlattığına göre, o Facâ müthiş bir geçim sıkLıtısı baş | ka türlül, göstermiş!, Herşey kayıt altında ve vesikaya (âbi... O kadar ki, ka. | BOĞA: a gınların eşyası bile sayı ile veri- | PİSKİYE | düyormuş!. Meselâ bir kadına, se- | F SKİYE Bedeen fazla 4 çift çorap ve 4 se- nede de antak bir tek manto 3- tin almak hakkı veriliyormuş!. — | Birçok bayanlarıimız var ki, her sokağa çıkışta bir yeni çorap gi- yiyorlar. Hoe kadın çorapları da- ha fazla da dayanmaz, ya... Bu bakımdan, Holandadaki'kocalar ram Kat ediyor, demektir. YENİ SAATLERİN YATBİKATI Pazartesi gününden — itibaren başlıyan yeni yaz saatine alıştınız mı?. Ben, o sabah vapuru kaçır - dum. Fakat, iş, normal seyrine gir- | di Yeni saatler, insamı her gün | bir saat örkan üyandırıyor, bir sa- ——— ” l Avrupa Harbinin - Yeni Meseleleri I Fransanın kalkınması davası Fransanın uğramış olduğu ie- lâket bir kere daha nüfus mesele- sinin gözönüne getirilmesini icap ettirdiği gibi Framsanın mukad- deratını doğum kabiliyeti tayin e- | decektir şeklinde söylenen sörü de bu münasebetle hatırlatmaktadır. Fransada erbabının vaptığı tet. kikat var, Hoş görülsün, görülme- sin, hakikat ne kadar acı olursa elsün buna söyliyerek vatandaş - darımın nazarı dikkalini celbet - meğe çalışmış Fransiz - tetkikat erbabı hiçbir vakit eksik olma - amrştır. 1870 — T1 felâketinden son- | Ta âz zamanda kendinl toplamış, | on sene zarfında büyük bir inki. | gala mazhar olmuştur. Hele 1596 seneleri Fransanın zitaat, sanayi, para, ilim, edebiyat ve siyasiyat zahalarında en çok kendini gös- terdiği ve düıııı:: h::lı ıı_ıııı—.ıı endirdiği bir devirdir. Fransa ?:evlrlı üçüncü — cumhuriyetin ikemal safhasını idrak etmiş bulu- nuyordu. Fakat ondan sonraki se- nelerde bir değişiklik başgöster - miş oluyor. Bu da bilhassa nüfu- sun artıp artmaması kenliyeti ile kendini belli etmiştir. Buna dair | olan rakamlar az manalı değildir. Şöyle kiz 1870 - Ti felâketinin üzerinden 5 sene geçtiği bir sırada, yani 1876 da Fransanın arazisi 1939 dakin. den daha küçük olmasına rağmen doğum miktarı senede 1 milyon 22 bin imiş. 1937 de ise 616 binden ibaret imiş. 937 de Almanyada do- gum miktarı 1 milyon 360 bin, İ- talyada da 985 bin olduğunu Fram- sız mütehassısları kaydediyorlar- dı. Marpten evvel Fransız askeri muharrirlerinin vakit vakit nü - fus meselesine avdet ederek yaz. dıkları yazılar çok ehbemmiyetli birer tetkikin mahsulü olmuştur. Bir gün Almanyanın Fransaya (c. cavür edeceğinden, böyle bir bal vukaunda İtalyanın da Almanya ile beraber olacağından kal'i bir ihtimal olarak bahseden bu müte- hassısların tahminleri esas itiba- rile tahakkuk etmiş oldu. Onlar ühver devletlerinin hor (i | le gitgide artan bir nülus serve- tüine malik olduklarına nazarı dik- kati celbediyorlardı. Onun için e- hemmiyetle kaydettikleri rakam- | lar ona göre gözününe getirilmek | Tüzun geliyor. Şu son 60 sene zarfında mın nüfusu hiç artmamıs deği kat az arimıstır. Yine bu müddet zarfında İngil- terenin nüfusu * 30 artlığı gürül- müştür, — Düm a Bülusu artan memleketler ise sırasile şunlar ol- muşlur: Almanya, Birlesik Amerika dev- Tetleri ve İtalya, Bu memleketler yu müddet zar- fında ği müfuslarını bir. misdi daha aritırmağa muvaffak ol . muşlardır. Fakat bunlardan daha ileri giden memleketler unutul - mamalı: janonya ile cenabi Ame- rika memleketleri eski nüfuslarını 3 misline sıkarmışlardır. Bu hal karşısında Fronsa rekabet edemez olmuştur. Çünkü bunun — manası Fransızlar çoğalmıyor — demeki ransa. , Ca- KURBANLARI | dukça kalın bir ? Son Telgraf aterken işbaşı yaptırıyor. Bu sür retle #ünesi bir saat fazla gör - müş or, yaşadığımızı bir sâ- at fazla idrak edivoruz. izla uyunacak zaman içinde yaşfmıyoruz. a FLÂJLARIN Plâjlar, kurban vermeğe başla. | dı, Heybeliadada birisi boğulmuş. | Deniz, her sene birkaç talihsizi si- nesine çeker... Belediyenin, Florya | plâjlarını açtırmakta geç kaldığı ma tenkit etmiştik amma, bir taraf- tan da, iyi olmuş.. Yoksa, belediye bir an evvel plâjları aet kurban vermektense, açmayı daha münasip mi buldu?. Eğer, böyle bir fikirle bir teabhur vaki olduy- sa, bu izabete diyecek yak! Hulâsa, gariptir, plâjiar erken açılsa bir türlü geç acılsa bir baş. Pazartesi zünü Boğuziçinde aca- yip bir tabiat hâdisesi oldu. Çen. Relköyü açıklarında, denizden ol- kiye #ökyüzüne doğru yükseldi, dakikalarca aktı. Deniz suyunun böyle fiskiye ha- Tinde bir kavis şeklinde göğe doğru yükselmesine, coğrafyacılar silk- lon, halk dilide de hortum diyar larmış!. Denizin ime doğru akması, ilk bakışta insanın gari- bine #idiyor. Dünyada tabiat ka- nunları mi değişti, ne oldu?. Fakat, bu hortum bidisesi fena birşey değil... Boğazın güzelliğimi ve orijinalitesini temin eden be . dava bir fıskıye... Bundan, beledi- “yemiz de memnun kalmıştır. AHMET RAUF ı' Halbuki çoğulmamak - gitgide az olmak demektir. Fransızların azab ması da Fransanın küçülmesi de- meklir. Meşhur bir âlim ve tabip olan Şarl Kişe doğum azalmasın- daki sebepleri tahlil ederken Fran- | siz irkinaa evsafına halel gelme . | diğini, fakat --'nız çocuk gallesi- | ni yüklenmek istenmediği için bu hale düşüldüğünü söylüyordu. İs- tikbalde yine kalkımacak olan Fran- SA için nüfus meselesi en uğraşıla- cak keyfiyet demektir. ALİ KEMAL SUNMAN | Şerbetlere buz —' atılmıyacak Şehrimizdeki bazi şerbet, şurun, | ayran ve hoşaf satıcılarının bunla- rıh içine büyük parçalar halinde buz atlıkları görülmüştür. Bilhas- SA seyyar şerbet, şurup —ve haşaf satıcılarında ekseriyetle görülen bu halin sıhhi mahzurları bulun - duöundan menolunması belediye- | ce alâkadarlara bildirilmişter. 4 aydır Diğer taraftan seyyar serbetci- lerden bazılarının galtbarda boy: sı gibi zararlı boyalar kullandık. | ları da görülmüş ve bilhassa bar- | dağı 40 para gibi ucuz fiyatla satı- | lan şerbetlerin hermen tahlil olun- ması da tebliğ olunmuştur, İ Üa Aranan işçiler | Şehrimiz belediyesi temizlik e- melesi aramaktadır. Ankara haya van haslanesinde ücretle külliyetli miktarda hayvan nalı yaptırıla - cağından evvelce askerliklerinde hayvan - hastanelerinde nalbant kurslarına iştirak etmiş ve yahut bu işten anlıyan nalbantlar aran . Mezkür hastaneye mü, ülmetidir. | Etibankın Müuğrul bakır maden- lerinde yapılacak köprü ve buraj işlerinde calışmak ve klare etmek üzere ehiiyotli bir ustabası aran - maktadır. Talipler mezkür ban- kanan inşaat müdürlüğüne müra- eant edebilirler, gayrimemnundu. ve küllete mukabil fazla bir kür temin etmediklerini iddiz ediyor- lardı. Sergi çok cansız bir şekilde tertip ediliyor, fazla firma iştirak etmiyordu. Sergi daha ziyade, bir mnevi gezinli ve eğlence yeri halini alıyordu. | delâsı beyaz ve lâciverddi. vardı. Salibin köşesinde kralın İartasında bir kartal resmi vardı Daimi sergi binası, bütün temen- nilere rağmen vücude getirileme- di. Yerli mallarını baska vasıta ve şekillerle propagandava devam e- derek, müsait zeminde, daimi bir sergi binasının bir aa evvel luşası» ni temenni BÜRHAN CEVAT . Amele mahallesi Kasımpaşada deniz işçi ve ameleleri için büyük, modern bir mahalle vapılıyor Haliçte evvelki gün açılma me- rasimi yapılan yeni liman atelye- leri ile bu civardaki işçi ve amele sayısı artmıştır. Deniz amele ve işçilerinin gün. delik hayatlarını tanzim edip on- lara modern eyler teminine çalı- şan Münakalât Vekâleti Haliç mın- takasındaki bu artışı nazarı dik- kate alarak Kasımpasada bir işçi ve amele mahallesi vücude getir- meyi kararlaştırmıştır. Deniz sileri mahallesi yeni atelyelerin arkasındaki arazi- | de tesis edilecektir. Mezkür gaha nin İstömlâk kıymeti yakinda tes- | bit olunacak ye bir tar atnele ve |--İ mahallesinde yapıla- ak küçük. modern ve sıhhi evlek | Tın plânları da hazırlanacaktır. Burada tekmil deniz amele ve | işçileri için güzel gazino ve lo - kantalar da yapılacaktır. Bu suretle evli ve bekâr işçiler hera sıhhi evlerde ucuza oturup medern şartlar dairesinde yaşa - Miş, Temiz, ucuz yemekler yemiş olacaklar ve hem de işlerine gidip Relmek için vesaiti nakliye mas- raflarından kurtarılmış olacak . lardır, l ş alamıyan Ekalliyet muallimleri ; İstanbul ekalliyet mekteplerin - 'den bazılarında türkçe muallim - lerine 4 aydır maaş verilemediği ve bu yüzden muallimlerle ailele- rinin çok perişan bir vaziyete düş tükleri görülmüştür. Muallimler, bu müdürlüğüne yaptı susla maarif ları şikâyet - | Halbuki; mali vazivetleri müsalt olmıyan mekteplerin kapatılmanı aarif Vekâletince alâkadarlara ldirilmiş bulunmakt: Dider taraftan maâş ekalliyet mekteplerinde tatil ay « larında hiçbir müracaat mereli de bulunmadığı anlaşılmıştır. Ezcümle maaş veremiyen bu kae | eremiyen | girmesinin ha Fransız edebiyatının tesiri Fransızların harbe hazırlıksız sebebi, kendilerini da- Şazla külfet ve sıkıntı altına koymağa razı — olamayışlarıdır. Fransız ordusunun daha fazla mu- kavemet edememesinin sebebi da, Fransızların, kendilerinde — daha fazla takat ve enerji bulamayış- larıdır. General de Gaulle'ün ifade etti- ği rakamlar doğru ise, Fransızlar, bu harpte, hiç denecek kadar ax zaylat verdikleri halde, çabucak <nes> dir. Hulâsa, Fransa mağlı Gmili, Fronsız cemiyetinin suku - tudur. Bu sukutta mücssir ve methal dar olan müthiş bir kuvveti bu- gün mevzuu bahsetmek iştiyorun. Fransız cemiyetinin, kadar gevşemiş takatsizliğinde, Fransız edebi. ve Fransız neşriyat hayatının çok büyük his- Sesi vardır. Edebiyaı, bir cemiye: tin aynasıdır. Fransız edebiyatı, zevk ve sefa uçurumunda çürü- meğe başlıyan bu: cemiyetin mü- kemmel aynası olmuş, hattâ, bir delalar, yeni nesilleri ahlâk- sızlığa teşvik eden bir kuvvet ha. line gelmiştir. Umumi edebiyat çerçevesine giremiyen bir takım açık saçık neşriyat, resimli mec- mualar, avantür roman ve hikâ- yeleri, en küçük yaştaki Fransız- dan en ihtiyar Fransıza kadar, he kesin okuduğu eserler olm ©O menilekette, edebiyat <lâahlâki> vasfını bir tarafa bırakın, müthiş | bir «gayriahlâki» mahiyet almıştır. Cemiyetin ahlâk telâkkisi, gö- renek, sel gibi akan umumi hayat tarzı, bu kabil neşriyata revaç buldurmuştur. Fransır neşriyatı, dünyanın hiç bir menleketinde raslanınıyacak şekilde bir rezalet ve zina edebi- yatı manzümesi arzetmişti 1914 - 1918 harbinin - Frantaya hediye ettiği zaler, bu memlekot. dünyanın hiçbir başka yerim- örülmiyen manevi bir sarhoş- huk yaralmıştır. Maalesöf, Fransâyı bu Sarhoş - duktan ayıltmak içla hiçbir işaret, hiçbir hâdise kâfi gelmemiş, niha- yet son darbe kafalarına dank et- bil mekteplerdan Topkapı Ermeni okulu muallimleri pazartesi - ve | perşembe günleri mektep heyeti idaresinin mektepte bulunmaları hakkındaki emre rağmen bir kaç haftadır mezkür okulda hiçbir kim-| seyi göramemtişler ve çocuk veli < leri de kendilerine sit müracantlar | için bir merci bulamamışlardır. üpü Şirketi Hayriyenin Tenezzüh postaları Boğaziçinin imarı için çalışan Sirketihayriye idaresi Boğaziçinde ev yaptıracaklara yeni kolaylıklar göstermeyi de kararlaşlırımıştır. Diğer taraftan her yıl cumartesi günleri öğleden sonra yapılan Köprü - Kavaklar çalgılı tenezzüh postalarının rağbetle karşılandığı l | | l da nazarı dikkate alınâzak ayni seferlerin bu yıl da tertibi düşü. | nülmektedir. ————'_'î |Avrup Harbinin içinden ı Renkli ve hayvanlı yağmurlar ! Geçen hafta, Alplerde Fransız - asamatı Harp madalyaları — | Fransızların harb madalyası 1915 de ihdas olunmuştu. Kurdelâ- Bi kalın kırmızı ve ince yeşil Çiz- gili idi. Madalya salib şeklinde idi. İtalyanların harb madalyaları da buna benziyordu. Yalnız kur . adalyalarının İngilizlerin hurb harfleri ortasında mineli M. C, € bulünuyordu. Kürdelâsının or- tası mavi ve kenarları beyaz idi. Polonyalıların harb madalyasının Kurdelâsı da ortası sarı, kenarları kırmızı şeridli idi. Açlığa karşı Bir iki av sonra Avrupada açlık başlıyacağı söyleniyor. Ve bunu isbat için de Avrupudaki buğday istihsalâtının bu sene 96 78 eksik olduğu ileri sürülüyar. Son gelen haberler Pransada yi- yeçek sıkıntısı başladığını bildiri- yer, Hükümet ilk tedbir olarak pasta ve emsalinin imalini menot- miş. Harpen evvel Fransanın senelik | buğday istihsalâtı 80 mülyon ken- ( tal, İngilterenin 11 milyon ve müs. | temlekelerimin 250 milyon kental | idi. Almanya ancak 45 mülyon buğ- tstihsal ödebiliyondu. , ablukayı Pransaya da miştir. RESAT FEYZİ NOT; Okuyucularımdan A. Emin Er- dik— Alâkanıza teşekkür ederim. R.F. Eyüpte bir bostan yeri stada çevriliyor Sehrimizin muhtelif yerlerinde lar a: da demir azlığı doluyasile gelecek yıl inşaları kararlaştırıl- mıştır. Ancak bunların istimlâk ve toprakların tanzim faaliyeti dur. mıyacak, o vakte kadar bitirile - cektir. Bu cümleden olmak üzere Evüp- te yapılacak yeni spör sahasının Düğmeciler bostanında inşası ve istimlâk, tanzim işinin bir an ev- vel ikmali kararlaştırılmıştır. Mezkür bostanlara — belediyece 20 bin lira kıymet konulmuş - ve dün alâkadarlara tebliget yapıl - mıştir. Fakat o günler top sesi iletirken, Major gölü civarında şiddetli yağmurlar başladı. Bun - dan tabli ne var? Yağmur yağar demeyiniz. Çünkü bu y Bu, göçen asırda bir çok kere- iliklerine | k olan küçük kartiye stad- | ler görülmüz, bir tabiat yaptıkları tetkiklerde | uzaklardan — gelen bulutlardaki renkli tozlardan ileri geldiğini is- bat etmişlerdir. Çok defalar, yağmurla beraber, kücük hayvanların da yağdığı gi rülmüstür.. Meselâ kurbağa yav- ruları gibi... Bu da fevkaldde bir, şey değil, Siddetli rüzgârlar, b: taklıklardaki yavruları — havaya kaldırıyor, birçok kilametre uzak- lara götürüyor. Geçenlerde Hin - distanda, Ganj nehri civarına bir çok balık bile yağmıştı. tatbik edeceklerinden bu memle- ket de, Danimarka, Hollanda, Bek- çika, Polonya ve Almanya gibi aç. kağa mahküm kalacak demektir. Harb felâketlerinden sonra bir de açlık! Aman Allah! l timadan şonra tesbit ettiği karara | hınan dom; l yarlar tarafından vüzde 25, B sem- Sebze ve meyve Her manav ve sebzecide fatura bulunacak. Kâr nisbetleri tespit edildi Sebze ve meyva fiyatvlarına şehrimizin muhtelif semtlerinde ilâve edilecek kâr nisbeti dün fi- | yat murakabe komisyonu tarafın- dan tesbit olunmuştur. Gerek manav, gerek sebzeci ve | gerek seyyar sebzeci ve yahu! meyva satân tekmil esnaf haldeki toptan fiyatlara yalnız bu kâr nis- betlerini ilâve ederek perakende Satış yapabilecektir. Nakliye mas- Tafı ve saire gibi hiçbir bahane ile zam yapılmıyacaktır. Çünkü nak- liye masrafı da kâr nisbetlerinin i. çinde besaplanmış bulunupktadır. Vali muavini B Halükun reisli- Rinde toplanan fiyat murakabe komisyonunun dün 4 satlik bir iç- Pöre sebze ve meyva satış samile. Ti A ve B diye iki mıntakaya ay- rılmıştar; A amıntakası: Beyoğlu, Şişli, Maçka, Ayaspaşa, Boğaziçi, Ada. lar, Kadıköy, Anadolu banliyösü, Yeşilköy, Bakırköydür. B mınta « kası”İstanbul Balıkpazarı, Sirköci, Kasımpaşa, Şişhane, Feriköy, Top- bane, Beşiktaş, Futih, Aksaray, E- Yüb, Samatya, Bdirnekapı, Topka- Pi, Kumkapı ve Yenikapıdır. KÂR NİSBETLERİ Bilâmum sebzeler, üzüm, çilek, | kiraz, Vişne, kayısı, şeftali, yaz ar» | mudları, incir, erik, Yaz elmasi ve | A semtlerindeki manav dükkânları tarafından, Hâl toptan fiyatına kilo başina azami yüzde lli zam yapılarak satılabilecektir. Meselâ; Hâlde kilosu 10 kuruşa a- tes 15 kuruşa satılabi. lecektir. Söbze ve meyvalar sey- tindeki manavlar tarafından yüz- | de 40, seyyarlar tarafından yüzde 30 kârla satılabilecektir. Kiş meyvalarile kavun ve kar- puz A semtindeki manavlar tara - fından yüzde d0, seyyarlarca yüz. de 8Ü ve B semtindeki manavlar tarafından yüzde 35, seyyarlar ta- rafından yüzde 25 azami kârla sa- tlabilecüktir. 'Turfanda meyvaları ve sebzeleri manavlar yüzde $0, seyyarlar yüz- de 20 kârla satacaktır. Her pera - kende sebze ve meyva salıcısında, Hâldeni aldığı toptan fiyatları gös terir fatura bulunacaktır. Müşte- riler ve kontrol memurları iste . yince derhal bu faturalar gösteri- İecektir. —— —— 1000 ev ve dükkân yıkıliyor Gazi köprüsünden Yepikapıya kadar devam eden Atatürk Bulva-! rının henüz istimlâk ediğmemiş o- barı kısımlarının da istimlâk müa-| melelerinin sür'atle ikmal olun - ması kararlaştırılmıştır. Bü hususta belediye reisliği ta- rafından icabedenlere emir veril- miştir. Bu suretle 1000 parça ev ve dükkân istimlâk edilip yıkıla- cak ve cadde genişletilecektir. Şişman Betra ! Parisliler, Umumi Harpte Al - Tanların, Parisi bombardıman et- mek için kullandıkları uzun men. Zilli toplara gu İsmi vermişlerdi: «Şişman Berta!» «Siyınan Berta» üç tane idi. Biri, Parise 122 kilometre mesafede bu- ikincisi: 100 kilo- | metre mesafede Hum'a, üçüncüsü de 98 kilömetrede bulunan Şato - Tiyeri'ye konulmuştu. Bu müthiş topların boyları 4 metre; ağırlıkları 750 lan idi. To- pun yalnız namlusunun ağırlığ 200 tondu. Fakat, bir mahzuru var- dı; 65 gülleden “dazla atamıyor, namlunun yivleri aşmuyordu. Ye- | niden eritip dökmek lâzım geli . | yardu. Bu ise vakte ve nakde muh- taç idi. Bir top, bugünkü para ile | aşağı vukarı beş yüz bin liraya | maloluyordu. Almanların Paris üzerine attık. ları $0 gülleden çoğu tarlalara düşmüş, şehre düşenlerin de bü- yük bir zararı olmamıştı. Şişman Bertaların güllesi 150 kilo ağırlı - POLİS MAHKEMELER Kiraları yük- selten iki kişi | mahküm oldu Demir fiatlarında iatikâr yap- mak suçile asliye 8 inci ceza mab- kemesine verilen Garo ve Prödro- mos isimlerinde Iki demir tüccar rinin mühakemelerine dün saat 12,15 de devam olunduğunu ve ne- ticede beşer yüz lira para cezasile Garonun 2 yıl müddetle Kütah - | Yaya, Prodromosun da Uşşaka sür- Zün edilmelerinin kararlaştırıldı- İlanı dün yazmıştık. Karar bu sabah temyiz olun « gmuştur. Milli korunmma kanununun yalnız son tahkikatın -mevkufen &c Ümir bulunması ve do layısile verilen cezanın sürgün - den İbaret olması dölavısile het iki suçlu da dün tahliye olunmuş- lardır. Temyiz kararı tasdik eder etmez SÜNgÜN yerletine sevkolunacak - Tardır, Diğer taraftan dün akşam asliye, 6 ıncı cera — mahikemcsinde de 3 muhtelif ihtikâr vak'asığın kararı verilmiştir. Bunlardan biri tem- yizendir. 1 — Hayim Kaneti iszminde biri laki İrfaniye hanımı Esat Sanat adında birinden satın aVaiş ve buradaki tokmil kiracı - lara tebligat! yaparak yarı yarıya arttırmışt: Vaki ihbar üzerine mahkemeye verilen Hayim Kaneti hakkındaki dünkü karara göre Hayim Kanoti-| nin mezkür hanın tekmil kiracı- larının kira bedellerini yeni ka - nuhdan evvel Yarı yarıya arttındı. Bs ve Yorgi, diğer Yorgi ile İupi- Tonun kiralarını arttırma hare - ketinin, kanunun neşrinden sonra vüki ve onların müracaati sebe - bile nak:ı teşebbüs halinde sabit oklu”u neticesine varılmıştır. Bir maddenin defaatle ihlâline zöre, cürüm vasfı tesbit Ve 210 lira ağır | para cezası tayin edilmiştir. Teşeb- nakıs kaldığından bu miktar | 150 liraya indirilmişlir, 2 — Evinin bir odasını kasap çı- Tağı Hayıma kiralıyan Münevve - rin oda kiraamnı arttırmağa teşeb. büsten 78 lira ağır para cezası ö - e karar verilerek, bu te- şebbüste bulunmaktan — maksadı, kücük yaşta Üc rocuğunun geçim vasıtasını arttırınak olduğu pgözö- nünde tutulmuş, miktar 48 liraya tenzil olunmuştur. 3 — Bvvelce denizden bir nakil | içinde farla para istediği iddiasile kendisinden 25 lira para cerası 3- dınmasına karar verilen armatör (Nazım Sadıkoğlu, temyizden nale| zen muhakemesi neticesinde müd- deiumumllişin de steğine uygun olarak, bersaet kazanmıstır. Toprağa gömülen san başı Bundan bir ay evvel Merdiven- köyündeki taş ocakları yanında bir hendekte başsız bir cesed bulun- duğunu yazmıştık. Polis; nihayet bu cesedin başını da o civarda başka bir yere pömük müş olarak bulmuştur. Bu baş sayesinde maktulün hü- viyeti ve katil belli olacaktır. Ba- z izler bulunmuştur. ——— aa mecen ÜÇÜKHABERLERİ | ** Bir meseleden dolayı iki yıl hapse mahküm edilip bilâhare Ba-| kırköy akıl hastanesine yatırılan Mehmet oğlu Kâmil isminde biri iyileşerek dün hastaneden adliye- ve getirilmiş, fakat büyük kapı- dan #irerken jandarmanın elinden| kurtulup Sizkecide bir otele sak - lanmışsa da tekrar yakalanmıştır. * İhtikâra mani olmak ve Anar| dolü tüccarları ile temas etmek ü-| zere Sümer Bank kizresi her ta- rafa mümessüler — gönderecektir. Ayrıca yerli mallar pazarlarının sermayesi 1 milyon liraya ve yerli| mallar satış şubelerinin adedi 20 'e çıkarılacaktır. “e Otobüs komisyonu taksilere vüzde 15 zam yapılmasını muva - fık sörmüştür. Yalnız taksimetre-| ler değiştirilmiyecek ve bu zam taksinin yazdığı paraya ilâve olu- nacaktır. Şoförler de 30 kuruştan 100 kuruşa kadar taksi ücretle - rinin yüzde 15 zamla yekünunu gösteren matbu cetveller hazırlar Yıp arabalara asacaklardır. için yeni ©ir tahlisiye gemisi gönr derilmiştir. v Türkiye san'at mektepleri | mezünları cemiyeti tarafından bu 'sene ve geçen yıllarda san'at mek-, —mezun olanların şaretf-. lerine fanda idi. Fransızlar, tayyareler vasıtasile bu topların bulunduğa yerleri buldular ve tahrib ettiler, İstanbul san'at okulunda 6/7/940 cumartesi| günü saat 17 de bir çay xiyafeti verilecoktir. HDIŞ POLiTİKA Amerikada seçim hazırlığı İ Yazan: AHMET SÜKRÜ ESMER Amerikada Cumhurreisi seçimi üç merhalede yapılır. Evveli iki büyük siyasi partiden biri akdet- tiği umumi köngrede Cumhurre « isliği için bir namzet seçer. İkinci merhale olmak üzere, partilerden ikincisi aynı şekilde bir namzet intihap eder. Üçüncü ve sonuncu merhale olmak üzere de Amerila halkı, bu iki namzetten — birini Cumhurrelsliine seçerler. Cumhuriyet — partisinin geçen gün nemzetliğe Wükie'yi intihap etmesile bu üç muameleden birim cisi tamamlarnmış oluyor. Teamü- le göre, daima namzedini ilk in - tihap eden siyasi parti, demokrat partisidir. Pakat bu devrede de- mokrat partisi, kendi namzedini ileri rürmezden evvel, karşı tara- İın nammzet olarak kimi seçeceğini öğrenmek istemiştir, Ctünhurreisliğine seçerler. hukukçu olarak yetişmiş fakat ea beş zenedenberi büyük sınci mü> esseselerin başında bulunmuştur. Siyasi kuvvetini, siyasi mazisi ol- mamasından almaktadır. - Hiçbir siyasi mevki işgal etmemiş, valma iç politikada «Newdeal» adı verin len iktwadi kalkınma programı - 'nen şiddetli muarızıdır. Fakat keme disine Cumhurrelslii namsetliğini kazandıran dahili politikadan z vade harici politikadır. Filhakika Cumhüuriyet partisinin namzedi olmak üzere kendilerini kongrede ileri atan on kadar politikacınm hepsi de Net Deal aleyhtarı (di - ler. Fokat bunlar arasında Nev « york müddeiumumizi Devey gibi Amerikanın Avruna işlerine kargı lâkayt kalmatına taraftar olan iw firatçı politikacı ile aşağı vukarı ati Avrupa siyasetini terviç edem Ştki Cumhurreislerinden Hoover, 'infirat aleyhtarı ölan Wilkie kare gırında mağlâp olmuşlardır. Wü kie, Curhurretsliği için namzet- liği ileri sürülmezden evvel, anceli bırkaç siyasi nutuk — söylemiştir. Fakat bu nutuklarında infiratçı liğın aleyhinde bulunduğunu hiç | » şüpheye mahal bırakmıyacak şe- kilde tebarüz ettirmiştir. Şu halğe Cumhuriyet partisi namzedinin Aurupa harbine karşı vaziveri ben günden belli olmuştur. Pakat acaba demokrat - partisi nin Ruzvelt'e taraftar olan kuv « vetli bir zümresi bugünkü fevke- lüde şartlar içinde böyle bir em- gelin bahis mevzuu olamıyacağımı ileri sürmüştür. Bu zümreye göre, namzedini am- muştur, 4 n M tara! namzet olarak seçilir seçim mücadelesi, Neto D,;“:'_’* şelesi üzerinde yapılacaktır. Yani mücadele daha ziyade dahili poli» tikaya inhisar edecektir. Cünkü Ruzvelt'in Avrupaya karşı poli - tikası asla infiratçı ir. Eğer Bu mesele de hazı İngilizlerin ü- mit ettiklerinden daha yavaş yür Tüyorsa, bunum sebebi, intihahat arifesinde daha ileri yürümekte mahzur görmesidir. de Wilkie de Avrupa politikalarında infiratçı olmamakla beraber, İn- gilterenin müttefiki olarak fili müdahale bakimından Ruzveltin seçilmesini İngilizler şüphesiz tere €ih ederler. Çünkü böyle bir po « litika takip edebilmek icin, yal - muz bu politikaya taraftar olmak kâfi değildir. Buna taraftar olam politikacının dök kurvetli ve çak cesur olması da Tüzimdir. Ruzvek tin cesaret sahibi bir noli- #ikacı olduğuna şüphe voktur. İnkılâp dersleri ikmal imtibavpları Üniversitede verilmekte alan in- kılâp dersleri 1 inci ikmal imti . hanlarına öbür gün başlanılması kararlaştırılmıştır. İmtihanlar sabahleyin saat 9 da Üniversite konferans salonunda yapılacak ve arzu ederiler de takip edebileceklerdir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: