12 Kasım 1941 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

12 Kasım 1941 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

n B p> . X C yir -soın'ıı Gxuâ _—_— HALK FİLOZOFU HAVUZ Allah rahmet eylesin, Şeh. remini Haydar Beyin meşhur Beyazıt havuzu birçok İtiraz ve münakaşaları davet etmişti. Bu havuzun suyundan yan; larda pekâlâ istilade ediliyor. O zaman, İstanbula bir tek bavuzu çok görenler, bugün, muhtemel yangınlarda su de- posu vazilesini görmek üzere şehrin mühtelif yerlerinde, bir. mevi havuz demek olau yeni te- sisat kararı karşısında acaha, moe diyecekler?, İstanbulu, yangın tehlikele, rine karşı mutlak surette koru- mak mümkün değildir. Bütün sebepleri, ahşap binalara atfet- Mmek de doğru değildir. ü bir şehirde, yangın, elbetteki o- lagan şeylerdendir. - Bina n E İA aN GT LA Eski çserlerden mürekkep kon- serden buhseden gazcteler: «İkinci tarihi konser verildi. diyorlar. Halbuki, bu tabir yanlıştır. Kon. ser bugün verildiğine göre, nasıl tarihi olur' Doğrusu: «Tarihi eserler kon- seri. demektir. Hergün hata arı- yan bazı muharrirlerin — gözün. den bu yanlışlık masıl kaçınış?. GEÇMİŞ OLSUN te;eıılerde. bir kadın kocası- mı vurmüştü. Gazetelerin yazdı- iına göre, bu bayanın güzleri Kkör olmuş, Büyük geçmiş olsun! yük kabahat olduğunu kabul et. Allah bile bu işe zazı değil! memek mümkün mü?, Baksanıza, ı TİYATRODA günleri öğleden sonra, 18 kuruş duhuliye ile girip piyes seyretmek cak. Verilen bu ka- rarı beğendik. Fakât, acaba, ne- den 15 kuruş veya 20 kuraş de- ğil de 18 kuruş?. Bozuk para sıkıntısıni kendimiz ihdas ediyoruz. YOLDAN ÇIKTI Bir tramvay, geçenlerde, Yük. sekkaldırım önünde yoldan çık- amışlı, Allah kimseyi yoldan çı- karmasın, Fakat, hu tramyayın Yüksekkaldırım — civarında yol- dan çıkması bir hayli manidardır. Düşünün, bakalım, AHMET RAUF Beş yüz yeni dispanser daha açılıyor Sıkhat ve İçe'mai —Müavenet Vekâleti yeniden mühtelif yer - lerde «dispanserler» açmak üzere daaliyete Mk- Şimdiye ka. dar ümum yektr ım ü bulmuştur. 5 yıl içinde yeniden «500. — dispanser daha küşat olunacaktır, i REŞAT FEYZI Yeyh, icap eden lüzumlu ihti- yati tedbirlerin almıması gerek- tir, Su deposu fikri güzeldir. Dü- şünürseniz, İstanbulda, yan. ginlarda istifade edilmek üzere - Haydar Beyin hovuzu müs- tesita - hiçbir. su doposu yek. tur, Halbuki, Su, bol miktacda tok su en hayati ve zaruri ih- fyaçtır. Nedense, bu ip, bugü- me kadar ihmal edilmiştir. Belediyenin, şehrin mubtelif semtlerinde büyük su depoları inşa ettirmek fikrini çok ye. rinde buluyoruz. Bu fikrin en tedaisini yapan merhum Haydar Beyi de bura- Mantar yerine tahtadan tıpa! Mant'arlar 2 defa kul- lanılmıyacak, yeni bir usul bulundu Piyasada mantar çok azalmış « tır, Hatta bulunamamaktadır. Bil. hassa müskirat âmilleri bu yüz - den sıkınlı içindedir. Ayni za . mmanda eski mantarların satışı da Tevaç bulmuştur. Fakat eski man. tarların kulianılması sıhhat ba- kımından doğru görülmemekte. dir, Sıhhat Müdürlüğü buna mâni olacaktır İnhisarlar İdaresi ise yeni bir usul bulmuş, mantar yi tadan tıpalar yaptırımı tirbuşonla şişeler açılıtken zorluk ceki ve hatta şişelerin ağız mınım pârçalandığı görülmüş. . Bununla beraber-sıhhi bakıra. | dan bulaşık sayılan esi yerine tahta tıpalar kullanılması Taüraccah sayılmaktadır. Yufkacılar tekrar müracaat ettiler ; Mürakabe Kamisyonu böreklik yufkaya 32, baklavalık cinsine de 40 kuruş rarh koymuştu. - Fakat son günlerde bitcok vufkarılarda mal bulunmamaktadır. Yufkacı. lar, kendilerine kâ€l miktarda un verilmediğinden mal yetişlireme. diklerini söylemekledirler, Hattâ bundan dolayı tekrar Belediyeye mürataat etmişlerdir. ae — soyircinin hakkı Hamlet piyesi, etrafında yapılan de, dikodu ve neşı edildi. Keri yor, Dalmi tiyatro seyiretleri mahdul- tur. Üst tarafı merak ve tecessüsle gi dip gürmek isterler, Salom her gece doluyor, piyes tuttu, diye, aynl oszerf bir aydan fazla bir müddet devam et- tirmek doğru mudur?. Asıl tiyatro se- yirelleri, yeni eserler — görmek — iste, mez mi?. O vaktt, bu mevsimde, yal, maz beş ön eser çıkartmak kabil oluyor. BÜRHAN CEVAT Model ——— Yazan: NEZİHE MUHİDDİ! Sellin uzanıp annesinin elini öptü. | Gözleci yaşarmıştı. — Müsterih mizim şimdi anne? —- Evet yavrum. Ralfe Hanim bu kısa cümle ile ce- vap verirken, — kapınin arkasında biş faramla yere düşmesine benziyen Kü- Tültüler oldu. Selim yerinden fırlayıp kâpıyı acınca, Nuranın baylu boyunca bapınla eşiğine serilmiş — olduğunu tüler... Cenç adam hareketsiz yatan Nuras nn MAfif ve narin vücudünü kolları, a Klarak geniş bir kanape- mla — yerleştirdikten tonra bütün Altirazlarını unularak — onun solgun İyüeüne sonsuz Dir teessürle, Yukumun “Wteşli şefkâtilş — bakıyordu. Rölfe Hanımetendi oğlunun gözler: de biraz evvel kendisine verdiği söz- dere bu iradesiz İhanetl okuyarak kal, bi müthiş & içinde — burkuldu. Nuranı bElki bu anda €zip yıkacak kadar kudretliydi. Bu Küdret başlı başına müthiş ve < -di bir tehlike idit Vaziyelin endişesi bütün mevcudi- yelini sarslığı için Selimin annesi hiç | bir harekele mükledir. olamıyarak mefluç gibi duruyor, yalnız ara sirâ eset ve izlirapla oğluna, hayran ve mütedehhiş nazarlarla da Nurana ba- | kayordu. Bir kaç dakika sonra — geaç kızın | “yarım açılan solgun pembe dudaklârı. zün arasından sedef parıllıları görüldü, etekliği sıyrılarak meydana çıkmaş olan| mevzun bacakları kımıldadı. Uzun pikleri süzülerek yavaş yavaş yüzüne sabit ve ateşli gözlerini & miş olun Salimin heeyoandan sarar miş yüzünü görünce fatlı bir güli menevişlenen baygın — gözleri de canlandı. Selim sevincini — gizliyen | yerek oaa eğilirkön güzel kız dei . kanlının elini tultu: tanzimine başlandı. .| Hemen bir dokta e/ bir hareket yaptı. «Yeni doğun bir ç. ranıyor. — Tatipli acele Nilân aparlımanın füânca katına Müracaat etmelidir.> Sütnine, dadı ile büyüyen çocı darı beğenimem Hen, şahsan, büyüyen Dir dadı arıyga, dadı Yatan aileler, halleri vakiller! yerinde kimseler demektir. Bizaenaleyh evde hizmetçi veya aşçı, yahüt, ikisi birden vandır. Dolayıslle, Çöcuğa bakmak MÜdt cakti vat, Eenebi dadi dn Düyük hala ve gaf- Jettir, Kendi kanimızdan dadiya üahi muarızum. Çocük dademki kendim:zin | dir, Yabancı bir insanın bakımına, kön- di çocuğumuzu aaf tevdi edebiliri Bir yabancının yelkati, şevglsi, ilinası, Atirnarm ne p olsa, bizim Kadar Bs. maiml ve candan değildir. Sonra, — İsteriz ki, çocuğumuz, bir Başkatısın hüvünü, tüy: İ Bİni deği, bizim karakterimizi alsın. O halde, çocuğumuzu bi kendimiz bü.| yütmeliyiz. Füvaki, küçük çocuğa bakmak bel- ki üzüntülüdür. Pakat, ana, buna el bette katlanmalıdır. Aksi halde, na- lik hakkı olarak, üzerimizde nesi ka, lırt, Mühtlören okuyucularım — aranında dadı ile büyümüş veya çocuğunu dadı ile büyütneler elbette vardır. Belki, bu yaztm, orıların hoşuna gilmiyecek- tr, Fakat, zarnediyorum xİ, ben, pren- Sip olarak haklıyım. Filvaki, dünya- man gu zamanında, hâkiin kölde ol . düğü pek belli değilse de, hakkı bana vörmeseniz de, hiç olmaza, makul ol- Göğumü teslim ve kabul edin. Bazi analar vardır. Makamı İttihare da; çocuklarından bahsederlerken: — Ben omu dadılarla büyi Derler. Bu iddla garip değii Çönkü, o halde, ananın, o evlât üzeri Geçimiş fazla bir emeği yok, demektir. Dolayısile, fazla hak da iddia ede - mer, Eski zaman zengiüleri içinde dadiı, süteine tutanlar daba fazla idi. ilkle bugünkü zenginlir ara . z 10e, zergin ol bir bayat yöşa - mak daha kolaydı. Çünkü, hayat çok pahalt değlldi. Bugün — vaziyet üyle değildir. İasan, bugün, çocuğuna dadı, mut - fağına aşcı, evine hizmelci tutabitmek için oldukça mühim bir servet veya, gelir sahibi olmalıdır. “Temenni edelim ki, bütün ıınıhr.J çocuklarını bizzat keadileri büyütsün. lar, R. SABİT — | İ Mısırçarşısının Kuru sebze - bâline konulacak çlan Misırçarşısının diş Kasmının tamiratına başlanıeştr. Tamirata 250 bin lira tahsisat ayrlmış'ır. İç kısmı 'ç::ı bir plân vücude ge ir. Çarşının — etrafinı nı'!kkv'lı' da kaldırlımış, Ye: vi kısma düşen eı;—m. üş'ere geç Bu &nn'lh- Kııuavı mühim yar:da! temin edilmiş olacaktır. Çok çocıHı aileler için 75 bin Hra tahsis olundu Sihhat ve İçümsi Muavenet Vekâleti çok çocuklu ailelere yar. dim için bu yıl bütçesine 75 bin Hira koymuştur. Bu para, kanuni evsafı haiz çok çocuklu ai rilmek! — Korkmayınız biz buradayas u- | ran Hanım, | Ba soğuk cevap — üzerine genç kız | bakışlarımı derhal — başucumda düran Ratfe Hanımelendiye çevirdi. Yaşlı kadını sitem dolu Ülr tavırla | görünce Selimin avucundak! elini çek- | &. Ve cünlı gözlerine hirâba koyu bir | 5—'1![» göleü. | aife Hanım, hâlâ — oğlunun — genç kıza Bayran hayran bakan gözlerine dalmıştı. Nuran bütün iztzaplarına fağmen Raife Hanımin kalbini buran acıları hissediyotdu. Zaten demli oğlu ile ko- Buştuklarını düymüştü. Elini sım; y | tattuğu avuçt indan biraka llnden kurtasdıkian Bözlerini — kapıysrak — Muztarip mt çağıralım diye neri Nuran göz kapaklarını yarı açarak: — Lüzum kadmadı artız, iyileştim! - dedi . — Fakat ben gü mile rahat değilsin — Selim! Nuran bunım belki sıkılı- yör, daha serbest olması için sen odana rum.. Tama - MAHKEMELERDEİ| (ösevi srncer Veresiye şarabın şişesi peşin parayla geri alınmaz. .. Ben de mi düştün Alacak verecek mestlesi mif| — Yak be gözüm., Öyle bir be, İkya çatın ki, kimsenin başına gelme- Miştir. — Nedir? Nasil belâ bu? Geçmiş ol- — Bre todori.. Meraktam çatai #in insanı... Anlat da kurtulayım şu meraktan. Beyit.. Bizlm ssa'aş malüm. Ve-) vesiye vermesen bir türlü, versen bir Ben de, adamına göre mua - Yüzlü... Bunlü da verisiye akauala — yapacız. Şimdiye kandır da ön partm kalmadı * Kınlarda, onun kaytı di- Adamın başına belâ epesint çöktü. Kimek el - den.. Yatladı, oturuyor. A- damcağız, ikide birde —bana şikâyet eder. © Evim barktın yıkilacakta diye sızlarıy duruc, O hâniya, biraz şeara, ları başladı defterle, eniştesinin hesa- bina veresiye şarap almağa, Eniştesi de geldi, yine şiküyes etti; Cöğim, Sen #şaradı vereniye verememisi de; dedi. Söyledim., Değme besmeleyle gider geytaslırdan — değil ki... İt kıyafetli bir şey... Adeta diklenip kada tutuyor. 'Yine vezdik. Ondan zonta yeni bir â- det peyda etil Şarabi veresiye alıyor., İçiyon. 5: .r»lnl Prsih para ile yine bize satıyor. Dün akşam da iki sgişe ya, yazdırdı. İkİ saat son- iyor. — Böyle ona, dedim, veresiye ve- rilen şarabın Şişesi peşin para (le ge, ti alınmaz. Bir kız cinnet getirğr;ı ken- dini tutuşturdu, kardeşlerinin yaralanmasına sebep oldu Beşiktaşta oturan Alinin 16 ya- gşadaki kızı Hatice birdenbire /simnet getirmiş ve bu buhran es. ve elindeki kibriti de çaktığından | üstütaşı tutuşmuştur. Haticen'n kardeşi Ayşe ile ağabeyisi Faruk kurtarınak içim koşmuşlar; fakat kendileri de tutuşmunları Çocukların bağırışmaları üze- Fine etratfan yetişilerek kurtarıl- mişlardır. Haticenin yaraları a. dırdır. Bakırköy Alul Hastanesi- ne kaldırılmıştır. Ayşe ile Fa- ruk da Beyoğlu Zükür haslane. sine yalırılmışlardır. e— GERllği Yüksekhaldırım ve civarı tanzim olunacak Yüksekkaldırım civarının tan. zim olunması için Belediyece bir plân hazırlanmaktadır. İleride Galata yangın külesi . nin de etrafı rak küle uzak. tan bakılınca görülecek bir şökil. de meydana çıkarılacaktır. CHALK SÜTUNU ) İş arayan bir genç kız Orta tahdlli bulunan 17 yaşında a fif, yazısı, hesabı düzgün bir kız haya- fanı idame ettirebilmek üzere ar bir ücretle hususl, rtami mücsseselerde, #öÖz söylüyordu. Nurân derhal yaşlı ânüeyi — tasvip eÜ — BEyet siz odanıza gidip islirahat edinir Selim Bey. kıcık sesle derin bir iğhirar ve Bu gitem vardı!, Selim naçar kapıya doğru; yürüdü. Annesl arkasından: — Hiç merak elme! - di Narar. hanımı rahst ettiririn BSelim odadan çikar çıkmaz, Kenç kız bütün vücudünü sarsan - hiçkırıklarla bağını yastıkların arasına gizledi. Ra- Me Hanım şaşkın ve mütcellim hare. bebiz aai —.. Selim Odusna girdi. Pencereler.| den giren gün vuğina yorgun ve uyku- Fuz gözleri tahammül — edemiyordu. i İstorları cekli. Üzerlerine perdeleri &m- faki örlerek bir kanepeye boylu bo « yunca uzandı. Oda adetâa zifiri karan « Tikti. Genç adamın gergin — elalri üK Boşlukta bile gevşiy abah güzetelerde okuduğu Buwüdis asadıni büsbülün pe- n üŞti Anneşsinin hakkı vardı. Kader, Nuranı suçsuz. olduğu balde | mahicüm ediyordu. Hiç şüpheriz mesele bu kadarla kalmıyacaktı. Kimbilir dahn ne ellm safhalar ve sahneler ya, ratacaktı. Zabıta olsun, Şehime olsun, | Nuranı elbet serbest birikmiyacak < u MğTcaç vak'aya belki kendi Ben _Aınk ıpııetı—ıı ki ihtiyar - ğil, Ble de yıkılıp fasulye çuvalırı de- virmez mi? Arlik ta burama geldi. Ya, kasından kukunca, sokağa atkım. Sor kakta da küfür ediyor. Ben de kız « Muaşlın, Aldım zltana.. Sille tokat, epey tepeledim. — K, buşata gelen belâ bu mu To- | dori Efendi? Bu olağân şey.. Herke . | ain başından geçer. tir. Veresiye şurap ver. Şiyesini pe;: Para ile geri aL.. İşte, Yüsin Blendi göliyor, Zavallı adamın — başına w’ı İşi biz geye bağ Hyalım da, biz de kötü kişi olmuya. Şir Allahın belimna birgey Vade, diver... Davadan vaz geçsia. — Töybeler olsun bir şey vermem.. Bir zırnak bile... — İşte göliyor başuma belâs.. Al- mumın kara yazısı... Ne olur Todori E- fendi? Benün hatırım için. Sen oca bir| Fire 4A vödetsta, vaz geçer. Zararı| yik. Parssını dâ yine ben verey' — Peki carım., Senin güzel hatırın Sçin dir şeye bağlarır. Külhanberi kyafetli kayınbirader e. niştesinin yanına gelil. Bakkal Todo> Ti, kazancı Yâsin ve kayinbirader uzun uzun konuşlular, Bakkal Todor! — Uru artık! dedi. İki galsn #arap sana. Akşama gel al. Kalabizader cövap verdi: — Amma, şişeleri de içinde... Şiye. leri yine getirip sana satacağım. —- Pekl. Onu in peki, Şimdi, işten güçten kalır Kalabirader vazgeçmek üÜzere bakkal Todart İle mahkemeye gizerlerken, evvelce Todori üe konuşan Zat söyleniyordu. — Veresiye verilen — şarabın şişesi Ptsln pürs e gerl alımmaz derken, #imdi, bedava verdiğin şazaba şizi pesin parayla alacaksın.. Hey zava Todorita l ET NARHI arttlırıdacak mı? Kasaplar üni teftişe tâbi tutul. muş, defterleri konirel edilmiş- Ür. Toptancıların, — perakendeci kasaplara tesbit edilen - fiatten Anzlasile et saktıkları meydana çı- karılmıştır. Vali ve Belediyo Reisi Lütfi Kırdar da et narhının arttırılma. sınn şimdilik mevzuu bahsolma- diğini, yapılmakta atan tedkikat bittikten senra kı hursa narhın üdi dilebileceğini DÜD ZT Söz, kuvvet ve haroket.. Geceler gitgide uzamakta, son. , bahar artık daha — ziyade kışa doğru ilerlemektedir. Mevsimle. yin uyağdırdığı fikirler de baş £ | kadır. | Rus - Alman müharebesi yazı | geçirdi; beşinci ayındadır. Bunun etarihde benzeri görülmemiş- bir muharebe diye tavsif edildiği isi, tiliyor. Ne olursa olsun, en kor. kunç tahrip vasıtalarını birbirlek rine kârşı kullayarak beş ay ıı—. eeli gündüzlü fasılasız hücum mukavemet mübarezesinde bulu. nanalrım bu kavgasında insan aza minin derecesini görmemek müm. kün değil. uyandirdi Goethe'nin insan ma. İhtiyar £ mecbu. doktar Faust bunu ryletinde kalmıştı. etkâr bir katil 1le hâlâ yaş: şimdi- Mmetediliyor Fakat mu: ona cevap ve. rerek insanların bilgisin! artur « mak, onların ileriemesine hizmet yolundaki mesainin dalma takdir tdlimesi lâzım geldiğini söyler. ytir. Li | zim eimiştir. Buna nazaran su « | Yanda 54 bin lira da Belediyeye | münakaşayı büraya — nakte'me, ŞEHİR e SULARI | olifı—_l Varidat bir yıl içinde | Yine J sl. iki milyon 268 bin Tiraya akı t | Y emanı ÂL IC SÖ ayı Rus - Alman ğ Belediye Relsliği şehir su!. ponların alacağı vaziyet Ü rah daha ziyade çağaltılması için | deki tesizlerini gün geçi muhtelif semtlerde yeni çoşma. | haaçık göstermektedir. O der açmağı kararlaşlırmıştır. Bu | Japonyanın ne yapacı faaliyet 1942 yılında genişletile - | hiç zkimedi. Sık sık hu cektir. avdet edilmektedir. Dü Diğer taraftan Belediye Reis . | buatı için bu böyle. Yc: Hiği şehir suları idaresinin 1542 | bahsi tazelemekte iki ö yalı bütçesini bu yılki hesapları | lüyor: Biri Rusyada kış!f gözününde tutarak şimdiden tan. | gaakta olması altı ay ğ gelince büyük harekâta B ların varidatı gitlikçe artiyor. Senk ünerd hab İki Kü Terkos, Elmalı ve Ada suları | fim hazırlanmıya lüzum BÜ mezkür bir de iki mülyon | keyfiyeti, öbürü de - Japöli 268 bin 700 bin Üra varidat geti. | Tecektr, Fakat bu varidatın tama. Mi masraf olarak yine ayni yıl zarfında sarfolunacaktır, Bu me. Amerika ile mürakereye Ü etimekle olmasıdır. Rus - harekâtının geçireceği Vaşingtondaki müzakere releri atasında bir müvail dır. O halde Japonların Wi aldat olarak vcr'lecvkl—ır. Terkos tahsiti için 40 bin —| ŞOR M neenn Bi lira verilecek de de itsikbali atlamak da ne kadar nisbi olursa * günün ehemmiyetli bir # ma teşkil etmektedir. Tokyodaki rereyanları den uzuk tutmamak Tüf! | yor: Almanya ile Rusya Belediye Reis'iği «Terkos> un satin almma bedeli taksitini öde. mek üzere 1942 bütçesine 40 bin | Tira koymuştur. Niz; bu paranın — Fransiz frangı olarak ödenmesi icabet - mektedir. Binsenaleyh — Fransız franginın tediye tarihindeki kıy. ı meti ası| bedele esas olacaktır. KÜCÜZ FABERLER VİLÂYET ve BELEDİYE: Bo Şetir Meckst dün toplannış ve azİŞİ Anadolu — sahiline imar .lır esini kabul etniştir. W Canakkâleye — gidün — Belediye Re's Muavini Rİfet Yensl — gehrimize müuhatebenin beş aydanbi vam etmesi hu zuman V Japon diplomatlarile amirallerini de türlü şündürmüştür. Anglo - lemi tehdit edildi, sonra bir devlet adamı gönd merikan ve İngiliz tarafi dit edilmesi cereyanı yef | diği malüm, Jupenyanlti kıt'asında büyümesine mâni olarak Anglo - Sal mini gören Japon gene”i' rupanın bugünkü halinde 4 tirme yel olarak AYAf li geniş hareketlere geç l we Beldiye Reki L da maddelerine vesika uru, Hü komulmuyacağını söylemiştir. TİCARET ve SANAYİ: — | | manı * İstanbuldukl geldiği ikrindediriE yi ticeret bieli Teraz'nin kâh şu, kâh | sarkması bundan: baslıkça Tokyodan ler bügün yarın Ai ö İngilirlerle kavgaya giristi” zere olduğunu zann e Yeniden 29 tan çi gelmiş ve dünden İtibanen — tevzista başlarmız. tuz, Çivi Satışının & muhtemeldir S1 birekilima. &e Dün bir altın 28 Uca 15 karuştan | dir. Fakat buna mukabt * B SENC reyan kendini gösterintt ğ MÜTEFERRİK: tekrar diplamatlar eline ÜN &e İstanbulur olaa - petrot | düğı anlaşılmaktadır. BU pi yaber generaller tarafını? fuz yarışında horhangi HCZ kolayca razı olabilecek? medilemez. Bilkis ıwr* riyor ki generaller k larını bu seferki Vaşi zakerelerinde de s0*” , geri kalmamışlardır. merika devletlerinin 5 gönderilen — diplomat nuşmalarına devam komuşmaların ne oldu hiçbir habher — sızdiril! dikkat ediliyor - z * ğer bir diplemat Tof rikuya doğru yola Bu diplomat evvelce letlerile Japonya ari ku stolcu temin edilmiş danmıştır. yör İlk tahsit çağındaki çocukların sayımında bart çocukların — yazılma, diği haber alınınış, bunların dâ yazıl- ması alâkadariara bildirlimiştir. * tevzlata Taş- Büyük sairlerin bıraktık- ları eserlerde, kendile - rinden — sonrası icin de vakit vakit açılıp bakı - larak ahkâm çıkarılacak hyli satırlar vardır. aa kin Faust ile Vagner arasınd düzunr görülmiyedilir. Yalnız e. caba dünyanın .lir yaratılacağı 23 man başlangıcında ne vardı? İş gmal fi b İadığı siyak bulutlara bakarken | kâlnatın hiristiyanların bir kita, bina göre ilk günleri gözönüne gelmemek- kabil değildir. Yuhana incilinin birtnci âyetinden itiba - ada mevcut idi.... Fayst bunu pek sevdiği kendi Usas: almancaya — naklederken «başlöngiçle söz vardı» demek is. temiş. Fakat bu onu ikna etme . Taşlti Önun tçin sebaşlangıçta ruh var. d Üsmiş. Lâkin kâtnatı yaradan söz müdür, rah mudür, fkr mi. dir? Faust — bunların hiç birini maksada kâfi görmez Acaba dör. | Güncü İncilin ilk âyetlerini al . mancaya çevirirken — şöyle dese olmaz mı?.» Başlangıçta «Kuvet vardı, O da böyle demiş- Fakat Faust kuvvete tapar değildi. O. DUN için ana - böğenmemiştir. «Kuvvet, yerine <harsketr | ko. yarak «başlangıçta hareket var. di» demeği tercih atıniş. Göethe kâinantın x gönlerin. de bile «kuvvet» in hâkım aldu. kunu kabul edemiynz demek, Bü. ilına göre, ilk 24 tülen şöyle bir manlar Rusya hw idaresindeki M”' ğ Yük şairlerin bırak'ıklarında ken- | Tzi dönüşte dılzruıdın sonrası Lqin de vakit p bakıları - oğlu K

Bu sayıdan diğer sayfalar: