31 Temmuz 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

31 Temmuz 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

& MEMLEKETTE TAN Samsun Belediye Seçi- | Yozgatta minin Neticesi Geldi Samsun, (Özel aytarımız bildiriyor) — Samsun belediye se çimi bitmiştir. Sandık açıldığı zaman 14 bin küsur müntehibe karşı 3300 kadar oy kullanıldığı görülmüştür, Bunun sebebi, ilk seçim için hazırlanan defterlerin bu defada kullanılmasıdır. Yıllardan beri Samsunda oturan yüzlerce vatandaş oyunu kul - lanmak için oraya gittiği halde defterde ismini göremediği için geri dönmek mecburiyetinde kalmıştır, Yeni kurul bu hafta için- de toplanarak başkanı ve daimi encümen üyelerini seçecektir. Se- gilenler içinde beş bayan vardır, En Çok Hangi Kitaplar ? Samsun, (Özel aytarımız bildiriyor) — Samsun Gazi kütüp » hanesi günden güne rağbet kazanmağa başlamıştır. Bu yıl kü - tüphaneye okumağa gelenlerin yekünu 46,276 dır. Bunun 3733 üü kadın, 42,543 ü de erkektir. Kütüphanede 5700 cilt kitap var- dır. Tarih ve coğrafyaya ait eserlerle tecim ve kanun kitapları TAN Kalp durmasından Öldü Dün öğleye doğru Eminönünde İ Valde hanr iskelesinden karpuz alıma» ğa gelen Mustafa adında birisi, bir - denbire üzerine fenalık gelerek yere düşmüş ve ölmüştür. Yapılan muayenede ölümün kalp durmasından olduğu anlaşılmıştır. * Karagümrükte Hatiçe Sultan ma hallesinde Tekke sokağında 48 nu - maralı Bostanda Aslanın kızı 10 ya- şında Mükerrem, bir beygiri götür - mekte iken hayvan ürkmüş ve kızı sürüklemeğe başlamıştır .Mükerrem, arkasından ve yüzünden yaralanmış ve Haseki hastanesine yatırılmıştır. * Balata Köprübaşında İlhaminin Çamlık! sin Anderiya adi: vapurda tamirde çalışırken müvazcnesini kaybetmiş ve geminin ambarma düşmüştür. Tahsin ağır surette başından yara- lanmış ve Musevi hastanesine kaldı. rılmıştır # Dün akşam saat 20,30 da birden- uğrayan Galatasaray Yerli mallar Yözget, (Özel ağtarimiz bildiziyce)'| sere sinde isekie yaşında. imla ie. POLIS atelyesinde çalışan amelelerden Tah- | bire çok kesif bir ziyaretçi akınma | en çok okunanlardır, Üniversiteliler Tirede “Tire, (Özel aytarımız bildiriyor )— İzmire gelen Universiteli gençler bugün Tireye gelmişlerdir. Konuklar subaşında ilçebay, — Şehrimizde ötedenberi temiz hava- 8 ve çok güzel kaynak sularile şöhret kazanan çamlığa bu sıcak yaz günle- rinde rağbet fazla artmıştır. Yozgadın içinden itibaren çamlığın bulunduğu yüksek dağa kadar hazırlanan geniş minde bir kız çocuğu kaybolmuştur. Lâmianın annesi sergi İkomiserli- ğine çocuğunun kaybolduğunu anlat mış ve gören varsa komiserliğe ge - tirmeleri halktan radyo ile rica e « edilmiştir. Çocuk, nihayet bahçede ağlarken Mübi Sevgisi mi, Evlât Sevgisi mi? Orhan: Seyfi söylüyo! Kadının Canına varıncaya kadar eşine veremiye- ceği şey yoktur Değerli şalt Orhan Seyfi, beni g8 - rünce |, — Vallahi, gene unuttum, dedi. ya İ cn mutlaka yazar getiririm... — Ya, yarın da unutursanız... — Yok. we Bu sefer unutmam... Ertesi günü, kapıdan içeri girdiği zaman, tekrar elini dizlerine vurdu: — Bugün de unuttum amma, sö- züm söz,.. Şimdi oturur, yazarım, Masasının bir lv e O ya: zarken ben de “Ramiz” in duvarda a. N vt kadar güzel kariatülerne | zl kol seven kad bakıyorum. Venizelosun, bir Yunan | “Dede Körkud” un Deli Tomrul hiki” alikaryası tarafından (ipe çekilişi... ede Orka a Y yeri Gi trk kelimeyi ipa arya | anmaya il İn rami klâsik memur tipi... Ve daha buna ben | 25 Yaz yolum. Bakar yılaz geçisi Orkan Seyfi çocuğu olan annenin vaziyeti, dah$ şarbay ve idman yurdu bandosu tarafımdan karşılanmışlardır. Belediye parkında istirahat edildikten sonra şehir dolaşılmış, otomobillerle Paşaçeşmesine çıkılmıştır, Üniversiteliler öğleden sonra Bozdağa çıkmak üzere Ödemişe gitmişlerdir. Karısını Ormanda Öldürdü! Adapazarı, (Özel aytarmız bildiriyor) — Beynevit köyünden | Halil Karapürçek nahiyesi karakoluna gelerek karısının birkaç günden beri kaybolduğunu haber vermiştir. Jandarmanın yaptığı tahkikat kadınm, koca tarafından ve kıskançlık yüzünden or - manda bıçakla öldürüldüğünü göstermiştir. İşin meydana çıktı» ğın sezen Malil kaçmıştır. Aranmasına devam ediliyor, .. .. ... .. .. Gümüş Hacı Köyünde Gümüş Gümüş Hacıköy, (Özel aytarımız bildiriyor) — İlçemizde se- nelerden beri istifade edilemiyen gümüş, bakır ve kömür maden- leri vardır. Terkip itibarile 1000 kilo topraktan 3 kilo gümüş, müjdesini veren bu madenler yeni usullerle işletilirse çok bi - yük faydalar verecektir. Gümüş madenlerinin bulunduğu İngöl dağlarının Osmancığa bakan yamaçlarından oldukça kıymetli sular da çıkmaktadır. B usular, işe yaramadan, Kızılırmağa ak- maktadır. Bunlardan en çok istifadeyi elde etmek için ufak bir tesisat kâfi gelecek ve bu tesisatyapılırsa Gümüş Hacıköyünün mahsul verimi 4, 5 misli artacaktır. cadde Pazar günleri halkın buraya akın halinde gitmesine imkân vermek tedir, Yozgat, esas itibarile dağlık bir | memleket olduğu için bağlar, bahçe- | cri ancak şehre uzak köylerde gör » ü mek kabili Bu bakandın Yonca ; | 5 re lıların istifade edecekleri yer, şehre oldukça yakın bir dağ üzerinde bulu- nan bu çam ormanıdır. Resmimiz Yoz gadın (Çamlık) larından bir manzara- yı göstermektedir. bulunmuş ve annesine teslim edilmiş tir, Romen delege leri dün de toplandı Yaş meyvalarımızın Romanya yi- liyle Avrupaya sevki yolunda tetkik- lerde bulunmak üzere şehrimizde top : lanan komisyon dün sâbalı ta içtima- e larına devam etmiştir, Turgutluda büyük | Komisyondaki Romen delegeler şerefine dün Taksimdeki İstanbul Bir miting yapıldı | kiübünde, Ticaret Odası tarafından «,, | 24 kişilik bir öğle ziyafet verilmiş - Turgutlu, (Tan) — Hava Tehlike- | tir, Ziyafette komisyon delegelerin - 8i için büyük bir miting yapılmıştır. | den maada Bükreş elçimiz Hamdul. Bu mitingde yüzlerce yurddaş bulun. | lah Suphi, Romanyanın Ankara sefi- muştur. Bütün toprak ürünlerinin yüz | de ikisi, Hava tehlikesi için kuruma verilecektir. Hava kurumumuz yılda ri. M. Ploti ve İstanbul Romanya Konsolosu da hazır bulunmuşlardır. 30 - 40 bin liralık bir gelir temin ede- bilecektir, Ziyafetten sonra Türk delegelerin Halkevinde toplantı den Numan Rifat, Türk - Romen dostluğu hakkında bir nutuk söyle - miş, “siyasada elele veren Türkiye ile Romanyanın ticarette de birlik Aydın, (Ozel aytarımız bildiriyor) — Lozan günü dolayısile Halkevinde bir toplantı yapılmıştır. Halkevi baş- kan vekili Nafiz Yazganm söylevin - Boşa Akan Sudan istifade Yenipazar, (Özel aytarımız bildiriyor) — Yıllardanberi boşu | ma akıp giden Akçay nehri suları köylünün elbirliği ile çalışması sonunda, bir kanalla araziye çevrilmiştir. İki köyün sulama koo- olmaları her iki memleket menfaa - tinde çok yüksek bir yer tutmakta- den sonra, Hulüsi Aksudoğan Loza- nın manasını ve önemini anlatmıştır. dır,, de, Buna Romanya sefiri 'M. Floti cevap vererek, komisyon de- Toplantının sonunda bando tarafın - dan güzel bir konser verilmiştir. legelerine muvaffakiyet dilemiştir. Orhangazi — Gemlik şosası peratifi geçen hafta törenle açılmış, nahiyenin kamunbayı bir söylev vererek kordelayı kesmiştir. —aamm— Yaya yolcular nasıl yürüyecekler? Polis altıncı şube direktör Gemlik, (Özel aytarimız bildiri - yor) -- Orhangazi - Yalova şosesinin dönemeçsiz bir hale getirilmesi için çalışmalara başlanmıştır. Birçok zik- cunda bir talimatname yapılarak hus kümete gönderilmişti. Verilen malü- mata göre hükümetçe bu hususta bir kanun lâyıhası hazırlanmıştır. Lâyr- ha, Kamutayın, bu kış yapacağı İç- seyrüsefer işleri hakkında Avrupa. da tetkikat yapılmış ve bunun sonu- zak yollar düzeltilmekte, bir iki metre | timalarmda müzakere edijecek ve bun derinliğindeki çukurlar doldurularak | dan sonra tatbikata geçilecektir. Te. & üst edilmektedir. İ Jimatnamede birçok önü noktalar egea kile ve bulunmaktadır. Bu arada halk umur — —ğ— alk Caddelerde dalma sağ sin emrini | tarafı takip edecektir. Bundan başka K. TELGRAF || caddelerde muayyen yerler ayrıla. kaldırımdan diğerine geç. ç ABERLERİ Cc cak, bir mek istiyenler bu muayyen yerler. den geçeceklerdir. Nakil . vağrtaları için de talimatnamede önemli nokta Jar bulunmaktadır. — —— — * Aydın, (Tan) Fütbol birincilik lerine Aydınspor alanında başlanaca- ğı mıntakadan bildirilmiştir. Çalış - #malara ve hazırlığa başlanmıştır. zer şeyleri. H Orhan Seyfi arada bir sahvesinden yudum yudum tatarak, birkaç dakika- nın içinde yazısını biticdi. İ Ve bitirdikten sonra bana dönerek: — Dur, sana okuyayım... dedi. O okudu,ben dinledim. Dinlediğim gibi size de yazıyorum: a — Kadında analık sevgisi mi ağır basar, koca sevgisi mi ? diye soru - yorsunuz. Bence kadının bunun Üze- rinde vereceği karar, çocuğunun yağt İ ve çocuklarının sayısı ile alâkadardır. Birkaç aylık mini mini bir bebek, ana kalbini sevgisile doldurmakla beraber, henüz bir şahsiyet sayılamaz. Onun yerini başka bir bebek tutabilir. Yal - lar geçtikçe, bu müşterek çocuk yü- zü, hususiyetini alır. Anne kalbinde doldurduğu yer genişlemeğe başlar. Httıraları çoğalır. Artık'onun yerini hiç bir şey tutamaz. Bir anne için böy- Je bir çocuğunu feda etmekle, yeni doğmuş bir kucak et parçasından iba- ret olan yavrusunu feda etmek ara- sında fark vardır. Bundan başka, tek ———— İzmir panayırı 22 Ağustosta İzmirde açılacak”o- Jen arsrulusa! panayir'işleri için te. maslarıa bulunmak üzere şehrimize gtlen İzmir şarbayı Behçet Uz dün tetkiklerine başlamıştır. Behçet Uz şehrimizde kalacağı tiç dört gün zar- fında İstanbul tüccarlarının da İz « mir panayırına İştiraklerini temin e- decek ve muvaffak olduğu takdirde İzmire döndüğü vakit sergiye birçok pavyonlar ilâve ettirecektir. Panayırı, 22 Ağustosta Başbakan İsmet İnönü açacaktır, Şark vilâyet- lerimizde seyahatte bulunan İsmet İnönü yakında şehrimize gelecek ve burada bir müddet istirahatten sonra panayırı açmak üzere İzmire gidecek tir. Panayır müddeti 22 Ağustostan 11 eylüle kadardır. Kral Aleksandrı odüren katilin muhakemesi Marsilya, 30-A.A, — Kral Alek- sandr'ı öldürmekten suçlu Ustaşi'ler davasının sorgu kısmı bitmiştir, Du- ruşmanm gelecek ilkteşrinde Buş dü Ron ceza hakyerinde yapılacağı sanılıyor. bu his çocuğun lehine ve kocanın 4“ leyhine olarak kuvvetlenir.,, Orhan Seyfiye: .— Ustadım, hepsi bu kadar mı? d€ im, Yusuf Ziya, karşıki masadan ceva psi bu kadar mı sordun dahi” tırma rahmetli Ahmet Hâşim geldi Bir gün “İkdam” da üç dört satırlik bir yazısı çıkmıştı.Başlığı,yazısı ve im 2ası belki üç satır bile tutmazdı. — Aman Hişim... Bu ne kadar Yazı... diye sorduktu da: — Ne yapalım... Fikir bu kadaf“* cevabımı vermişti. Fakat ben, Orhan Seyfinin anket verdiği cevaba “baktım. Fikri bu bitmiş değildi. Kâadda, üzeri karali* miğ birkaç satır yazı daha vardı. “Gönülden sesler” şairi, belli ki 59 cuk sevgisi lehine daba bazı $ söylemek istemiş, fakat nedense 800 sadan vazgeçmişti. Salâhattin GÜNGÖR HAKYERLERİ * Kahvesinde yapılan © arama! “Balitdrdlöüz tömbeki bulu” ilarim duru$” wear kadaş| Gun THitisas hakyeriri . Bu işte bir kaçekçii"' görülmediğinden © maznunların kılmalarına karar verildi, * Esrar içerken cürmü meşhut b4“ linde yakalanan Selim ve Hasan” duruşmaları dün 9 uncu mahkemesinde bitirildi. Her iki s$* lu ikişer ay hapse ve beşer lira pof” cezası ödemeğe mahküm oldular. * Esrar satmaktan suçlu Hakkı© duruşması 'dün 9'uncu ihtisas kemesinde bitirilmiş, Hakkı. bir *© ne hapse ve 210 lira para cezasi mahköm olmuştur. alam Radikal parliner konleran$' Londra, 30 Â:A. — Arsıulusal R# dikal partiler anlaşma © konferans” bugün Londrada toplanmıştır. Kot” ferahâa kirk memleket girmiştir. SİZ Herbert Samuel, arstulusal | tesi. konan daraltmaya teessüf ettikt sonra, 1932 senesinde Belçika, Fel metik ve Lüksemburg tarafından bul edilmiş olan usulü iltizam etmi” Akçay nehrinde banyo No.73 YOSMA! Etem İzzet BENICE — Buradayım karıcığım. İşte karşında... Dedi, onun minik, tuttuğunu sevdasının ateşine yakan elini dudaklarına götürdü. Sonra, be- raber salona geçtiler. — Üşüdün mü kocacığım? Dışarda çok kar var. — Üşümedim karıcığım.. — Ben bugün terziye gidip gelinceye kadar arabanın için- de bile üşüdüm, doğrusu.. Güney bunu söyler söyle- mez: — Kalörifer evler de bir türlü ısınmıyor, hoşuma gitmiyor. Terzide iki salamandıra var. Gene salonlarında. yağız sıcak- hık vok. Dedi ve: z — Kocacığım dur sana yeni mantomu göstereyim.. Diye yerinden kalktı, cıvıl cıvıl koşatak salondan çıktı, * Çorum, (Tan) — Belediye et fi- Yatların indirilmesi için gereken teşebbüsleri yapmıştır. Etin kilosu 12 kuruşa satılacaktır. Modern mez- & başlanmıştır. İlalyan parası düşüyor Liret fiyatları börsamızda henüz düşüklüğünü muhafaza etmektedir. Dün de, Borsada İtalyan parası Üze- rinde muâmele olmamıştır. Doktor bu genç, güzel, şen, kr Ve.. sordu: vıl kıvıl kadının arkasından bü- — Erkek terziye mi yaptır- tün gönlünü kapdırarak bakar -| dın?. ken irilen gözlerinin arkasında da kıskançlığın bütün şimşekle- ri çakıyor, zilini altüst oluyor- du: — Altı saat terzide ne yapar bu kadın?. re gittin mi?.. Ve.. gene düşünüyordu: Güney gene dik dik döktorun — Bir korkacağı olsa otomo- | gözleri icine baktı, sonra gene bile binmezdi, Bana gittiğini | yumşak, okşıyan bakışları, gü - söylemezdi. Mantosunun sevin- | len yüzü ile : cini duymaz, ben de sevineyim.. — Nereye gideceğim kocacı- diye getirmeye gitmezdi. ğım, beş altı saat başında dur- — Hayır. Kendi terzime, Doktor bir yandan da altı sa- at terzide ne yaptığını öğren mek istiyordu: — Bari yeni mantonla bir ye- Ve.. kendisini kaptırdığı | dum da bitirttim. üzüntü, heyecan, meraktan bir Dedi, sözüne ekledi: türlü kurtulamıyordu! — Gerçek bana yaraşmış mı? Güney gittiği gibi, tüy gibi/ Doktor: hafif, uçarak, Sevinerek, koşarak | — Hakikat yaraşmış... geldi: Derken, ince, taze kadın he- — Nasılım kocacığım?., Mantosunu arkasına giymiş- ti. Doktor baktı baktı, men onun yanma köştu: — Al öyleyse bir yanak!.. Ve.. yanağını doktorun du - — Çok güzel. daklarına verirken kendisi de ge Dedi. İlâveler yaptı; ne doktorun dizleri üzerine fır- — Çok yakışmıs., ladı. Rengi de güzel! Seni açıyor... Bk Kumaş mükemmel, Saat yirmi üç, dia Feritie bir gece Ferit Galatasaray posta evi - nin önünde, İliklere geçen bir ayaz, kuru soğuk var. Yerler don. Kar ser - peliyor. — Yirmi iki buçukla yirmi üç arasında gelmeğe çalışırım, de- mişti, Diye kendi kendisine hem ko- nüşuyor, hem paltosunun içinde büzüle büzüle ısınmaya çalışı » yordu. Sonra, onun bir cümlesi- ni daha hatırladı: — İmkânsızlık olursa gele - mem Belki gece oturmaya gelen ler olur, Belki beni ne olursa ol- sun evde tutacak bir durum çı - kar. O vakit, ben sana gelebile- ceğim vakti ertesi günü yaza - rım. Bunu da düşündükçe kendi kendisine soruyordu: — Gelecek mi, gelmiyecek mi? Saat yirmi üçü geçiyordu. — E.. demek gelmiyecek.. Dedi, gene sokağın bir başı - na, bir sonuna baktı, umutsuzluk içinde adımlarını att. Gelme - mek, gelememek; beklemek, bo- tir. Bu usule göre karşılıklı. YEN gümrük resimleri konmıyacak de mevcut resimler de her sene çe 10 nisbetinde indirilecek ve DÜ. arka arkaya beş yıl devam olunacâ Danzig'te tevkifat Danzig, 30 A.A. — Ulusal Alman fırkasma mensup mebus Gamm ile yan memurlarından Zegke ve diğer ir, şuna beklemek ve. larm ruh, sinir, beyin, damar üzerindeki etkileri birden Feri - ı şoson giymişti, Ve boynunu ie bir eşarpla çenesine kadar 53 mişti. — ei di üzmüş, onun beklerken dipdi- | — Bilsen ne korku içinde $ ri olan varlığını, dönerken pel - | dim... : Diye söze başladı ve.. anlat — Babam, annem, evdekile hep uyuduktan sonra usule? yataktan sıyrıldım, ayaklar” ucuna basa basa oda kapısı! tım. Dışarıyı dinledim. nın yatak odasmdan horul ruluyku sesi geliyordu. “. men sokak kapısna indim, 49“ tarı aldım, çıktım... Ve.. bunu söyler n — Görüyorsun ya seni de dar sevdiğimi? Bunu inse başka kim yapabilir. Ve. * eli ne kadar sevmelidir ki b pi liği, yahut bu özverenliği yal Ferit bin bir öğM“ yo bilsin... sevgilisinin bu gelişini hara Dedi. yor, onu kolunda içine 5 Adımlarını atr- $ nlük, başında bir sarkaklık, yürüşünde bir denk - sizlik ve sendeleyiş vardı. Bir - den, omuzuna bir el dokundu. Arkasma döndü, baktı, boğuk bir ses çıkardı: ğ — A... Nesrin, geldin mi?.. Soğuktan, kar tipisinden kıp- kırmızı olan suratma şenliğinin gülücüklerini dağıta dağıta: — Benim ya,. geldim... Dedi, Feridin koluna girdi. Bu, birden Feridin omuzuna vü- ran, soğuktan kıpkırmızı kesi - len, sevgilisinin koluna girip he men yürüyü veren Nesrin, hiç her vakitki Nesrin değildi. Her şeyden önce çok özel, içten, sen- libenli bir duruşu vardı. Sohra ari | giyinişi bambaşkaydı. Başına| ister gibi biraz daha sıkı$ kadif | mantosunun kumaşından bir be-! du. Tokatliyanın önüne “ re giymişti. Arkasında gösteriş- | yürümüşlerdi. Ferit sordü: siz, sade bir spor manto vardı. | — Nereye gidelim Nesf” li Ayaklarma uzun konçlu, gri bir (Arkası vE” a » “ ez: ie g8 <<

Bu sayıdan diğer sayfalar: