24 Ağustos 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

24 Ağustos 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SS m.s.se DOĞU SAN'ATLARINA iLGiLiĞiMiZ İran San'atları Kongresi Leningratta Toplanıyor (Özel aytarımız bildiriyor) Ankara, 23 İran Sanatları üçüncü arsrulusal kongresi 10 eylülde Lenin- â toplanacaktır. Kültür Bakanlığını temsilen kongreye ellav Şemseddin, İsmail Hakkı, Celâl Esat ve Arif gidecek - dir, Kongre sekiz gün sürecektir. “Seyrisefain,, i in Eski Borçları EN Ankara, 23 (Özel aytarımız bildiriyor) — Eski Seyrisefain esinin mühtelif müessese ve şalırslara olan borçları için ha- lanan tahviller alacaklılara verilmek üzere malsandıklarına ilmiştir. Ankara Belediye Otobüsleri a, 23 (Özel aytarımız bildiriyor) — Belediye, otobüs giinin teşkilâtımı tamamlamak üzeredir. İdare direktörlü - mühendis Refik, direktör muavinliğine inhisarlar şube yz itörlerinden Hüsnü, malzeme şefliğine eski emniyet direk- "lerinden Sadeddin atanmıştır. Belediyenin otobüsleri eylül Ağında işlemeğe başlıyacaktır. HUSUSİ Habeş, Tayyarecilerine Dolgun Maaş Verecek oi ina, 23 (Özel aytarımız bildiriyor) — Habeş hükümeti Bakanlığının bir tamiminde, hükümet ordu için tayyareci aaktadır. Habeş hükümeti tayyarecilere on bin Fransız di S1 aylık vermekte olduğunu ve eski tayyareci zabitleri ter- €ttiğini bildirmektedir. i Çankırıda Sevinç Günü 23 (Özel aytarımız bildiriyor) — Bugün Çankırı Bn? edir. Atatiirk'ün buraya ayak bastığı ilk günün a cu yıldönümünü kutlulıyoruz. Bu münasebetle Çankırılı - Beğ Atatürk'e sonsuz saygılarını ve candan bağlılıklarını gös - iler, utuklar söylendi, hava tehlikesine karşı bir söylev verildi çok kimseler üye yazıldılar. Bir Orman Yangını Çıktı Yale, 23 (Özel aytarımız bildiriyor) — Muğlaya yakm ve be 1 denilen dağdaki ormanlarda yan; ıktığı buraya ha- Se yangın çıktığ iştir, tlandarma müfrezeleri ile beraber halk yangını derhal sön- £ için bütün tedbirleri alarak yangın yerine gitmişlerdir. Yunan Sınırlarında Tahkimat tina, 22 (Özel aytarımız bildiriyor) — Erkâniharbiye bü - İi, ,'Uhan fudutlarının tahkimine karar vermiştir. Bu iş için de başlana - yon yapılmıştır. Tahkimata bu sene Konyakçıların Bir İsteği Kabul Edilmedi eriş aytarımız bildiriyor) Ankare, 23 © Konyak yapılışında kullanılan sotiraj, olar ve patlarn gümrük resminden muaf olarak memlekete sokulması bakkında, İnhisarlar ida- resi ve konyak fabrikaları tarafın. den vaki müracaat Finans ve Eko- nomi Bakanlıklarınca gözden geçi- rilmiş ve mezkür maddelerin mem- lekete sokulmasına imkân olmadığı kararlaştırılmıştır. Malmüdürleri ai tayinler Ankara, 23 (Özel aytarımız bildi- riyor) — Uluborlu malmüdürü Tev- | fik Petürke malmüdürlüğüne, Ala- şehir tahsil müfettişi Şevki İmroz malmüdürlüğüne, Çot malmüdürü Fikret Kayseri o malmüdürlüğüne, Bakırköy o malmüdürü Necmettin Tavşanirk malmüdürlüğüne, Erdek | malmüdürü Fevzi Manisa merkez malmüdürlüğüne, Maliye Meslek meletebi o mezunlarından o Şinasi | Oruh malmüdürlüğüne tayin edil » mişlerdir. ında İstanbulun Finans hudutları Ankara, 23 (Özel aytarımız bildi. tiyor) — Finans Bakanlığı İstan- bul, finans hudutlarının mülki teş- kilâta uygun bir şekilde yeniden teşkili için tetkikatına devam et - mektedir. Bakanirk bu hususta İs- tanbul vilâyeti dahilindeki tahak - kuk ve tahsil müdürlerinden bazı malâmet istemiştir. Vakıfta iki tayin Ankara, 23 (Özel aytarımız bildi. riyor) — Vakıflar genel direktör- lüğü muavinliğine Vakıf paralar direktörü Fahri, onun yerine de Samsun hususi idare direktörü Ke- mal teyin edilmiştir. Balıkesir sıhhat direktörlüğü çanları, 23 (Özel aytarımız bildi- iyor) — Gariayıntap Sıhhat direk- sörü. Fatk, Balıkesir Sıhhat direk- | törlüğüne tayin edilmiştir. Gazi Eğitim Enstitüsü talebe alıyor Ankara, 23 A.A. — Gazi Eğitim Enstitösü Eylülde bütün kollarına talebe alacaktır. Bu yrl alacak ta- lebe sayısı geçen yıldan daha fazla olacaktır. ———— m... Afyonda çarşaf Afyon, 23 A.A. — Şarkurulu an- cak bir kısım kadınlar tarafından taşınmakta olan peçe ve çarşafm eee, berlmimnekerec vermek karar eee, berlmimnekerec vermek IT KN AM yg SOSYAL KONUŞMALAR BİR TEZAT Büyük işler yanında küçük İşler ——— Devrim y a p m 1 ş memleketlerde | — iki tarih, iki devir ve iki zihniyet yanyana yaşadığı için olsa gerek — bir yandan akılları durduracak kadar büyük işler sen derece çabuk olup biter; öbür taraftan ise bu büyük iş- ler yanında sonsuz bir küçüklük gös- teren basit işler yapılamaz, durur. Bu yazıyı yazarken, ortaya yeni bir filir atmadığımızı ve bu düşün menin gerçekliğini herkesin her yer- de gördüğünü ve bildiğini söylemeğe lüzum yoktur. Herkesin bildiği ve birçok misallerle kafasında teyit et- tiği bu oluşu bir kere de bizim, bir- kaç misalle göstermemiz zarari: bir şey değildir. Büyük işlere, misal mi ararsınız? Devrim yürüyüşümüze başladık başlı- yak büyük işler yapmağa çok alıştı- dan buna misal bulmakta kimse güçlük çekmez. Bunlardan son bâşa- rılmış olan birkaçını, #rf tazeliğinden tekrarlıyalım. İki yıl kadar önce Ergani bakır yo- lu yapılacak, baktrlarımız dünya pi- yasalarına sürülecek, memleket bu yüzden şu kadar kazanacak lâfı, bir iç borçlanma vesilesile çok söylendi, ve bu iç borçlanma vesilesile balk ta devlete güvenini gösterdi. Sonra bu iş, Üzerinde çok söz edilmiyen bir mevzu halinde, tavsadı, kaldı. Çokla- sınız, bakır yolunun yapılması için etütler olacağını, belki birkaç seneye kadar işin bir yandan başlıyacağını, yahut bir kısım yolun yapılıp diğer kısmının da başka bir vakte bırakıla. cağmı gayet homal olarak düşünmü- şüzdür, İşin bizlere nomal gibi gö- züken gidişi de böyle olmak gerektir. Meğer ne yanlış, ne küçük düşün- müşüz, Birkaç gün önce gazetelerde ikinci üçüncü sahifelerde çekıvermiş bir ajans haberibakır yolunun bitti. Biğni, dört yüz küsur kilometrelik olan bu yolun açıldığını haber ver - mektedir. Bir iki senelik zaman ne- kadar kısa ve darsa, dört yüz kilo - metrelik “r hattı bu dar zamahda ya- pivermiş olmak ve bunu küçücük bir işmiş gibi şatafatsız halka bildiriver- mek o kadar büyük ve mana bakımın- dan geniştir. o Dağlar delinerek, asi nehirler zaptolunarak, çöller aşılarak kuş Konmaz, kervan geçmez yerleri Ortaçağın karanlığından kurtaran bu bakır yolun bu kadar çabuk bitmesi» ne, başaranların bu kadar sözünde du- rarak azimlerini ve iradelerini bu ka- dar çaprazsız kullanmalarına hayran olmamak mümkün değildir. Büylük işler serisinden, yine böyle sanki küçük şeylermiş gibi çabucak ve sessizce bitirilenlere her zaman rastlıyoruz. Meselâ, bir bakanlığın şöyle bir iki senede yapıverdiği işler- den birkaçı: Bir şirket halktan senelerce fazla para alıyormuş, bunun yekünu da milyonları buluyormuş. Bu fikir hiç te eski ve belli bir şey değil, o vekil tarafından yepyeni ortaya atılmıştır. Vekilin ilk işlerinden biri halktan bu fazla alnan paranın devlete ödenmesi olüyer: hiç alışılmamış bir iş, çokla. nızm hatta ciddi sanmadıkları bir mesele, Aradan bir iki küçük sene ge- giyor: bu şirketin bir buçuk milyo; Hrayı getirip hükümetin emrine v: diğini, hayretle, görüyoruz. Bu bü - yük İş te küçük ve asil bir sessizlik işinde olup bitiyor. "Türkiyenin ilk simendiferi olsn Aydın demiryolu, devletin yaptırdığı veya ecnebilerden satmaldığ: binler. ce kilometrelik tamamen devlete sit yollardan sonra, ecnebi idaresinde kalmış biricik hattır, İmtiyazmnda hiç- bir müddet olmadığı için. ancak 8a- tmalınmak suretile devlete geçmesi mümkün olan bu hattın uzun vade - lerle ve Uygun şartlarla satınalınması bitiyor. Demiryollarm devlet eline geçme- sinden sonra, ecnebi ke kendi çıkarına göre lanmış bir tarife siyasası vardı ki, şimendiferler bu siyasa altında halk için bir lüks olmak rolüne düşmüş ve İşler azal - makta devam ettikçe de bu siyasaya göre fiyatlara yüklenmek zarureti baş göstermişti. Bu tarife işlerinde Prix de revient hesaplarına ve tarifenin bu konulmuş esaslarma dokunmak kimsenin ne aklına gelmiş, ne de bı na cesaret eden olmustu. Bu tarife bazına dokununca sanki şimendifer - lerin bir gün bile işliyemiyeceği, 3a- rar selinin şimendiferleri harap ede. orkusu vardı. Tki yıl kadar ön- €e, devrimci hir görüş, şimendifer si- yasasının bu klâsik ve sömürveci 6 reğini yıktı ve tarifleri yurdun İl teklerine ve halkım ödeme sürüne pi- re ayarlamak ve indirmekle simendi- ferlerin tersine kâr edeceklerini ispat etti. Böylelikle şimendiferlerin haki- Ki anlamda devletlesmesine enrel olan bu ecnebi kanitalizminin tarife heynlâsı da, sanki küçük bir ismiş gi- bi, sessiz ve sedasız yıkıldı giti. İstanbulluların hergün şikâyet et- işleri imtiyaz. İt bir İngiliz sosvetesinin elindedir. Bu şirkete uzun taksitlerle telefon > şartlarla almağı kabul ettirip bütü işi söyle bir iki ay içinde alvermei ve bunu olup bittikten sonra, sanki küçük ve ehemmiyetsiz bir işmiş gi. ve devlete geçmesi de, küçük bir bi- | nanm #atmalınması kadar sessiz olup | bi, halka bildirivermek, sıraladığımız şi Tyük işlerden en yenisi ve en taze- sidir. Şimdi de biraz küçük işlerden bah- sedelim ve bahsi uzatmamış olmak için de bunlardan yalnız bir tsnesini göstermekle iktifa eyliyelim: Asri mezarlık işi!,, Istanbulda asri adı verilmek süre. tile, tersine düşünüş bakımından as- | bildik bileli mezarlık işi ve ölülerin gömülme şekli isemnde ölüye karsr hürmet değil, yaşamağa karşı nefret andıracak kadar kötü ve kepaze idi, Dört beş yıl var ki bu utanılacak kadar kötü olan durumun düzelmesi zamanı gelmiş ve mezarlıklar işile belediye uğraşmağa (başlamıştır. Is- tanbulda bu tarihten sonra, bir asri mezarlık işi baş göstermiştir. Herkes lerde bu asri mezarlık işine ait bir fıkra okumak- tadır:*Asri mezarlık işi için komis - yon toplanıyormuş; asr! mezarlık me- selesi etüt olunuyormuş; mezarlık ye- fi aranıyormuş, bulunuyormuş: me- zarlık yeri bulunmuş, almıyormuş mezarlık yeri alınmış, duyar çevril yormuş; duvar çevrilmiş, plân yapı İyyormuş; plân yapılmış, tatbik olu - nuyormuş,. ilâh, Beş yıldır bu havadisler, bu uğ rdan sonra olan şey nedir? iş biraz ilerisinde şöyle büyük- çe bir tarlanın etrafıma keçilerin at- kyabileceği, fakat dört ayaklı diğ. hayvanların zorla geçeceği kadar duvar çevrilmiş, ve sonra,. işte o ka- dar... Hani #sri mezarlık, hani proje ler ve saire?., Hayır, en son bâvadis başka türlü. Iki gün evvel gazeteler» | de okumadınız mu: “Asri mezarlık işi bu sene hallola- mıyacaktır. Belediyenin bu işe ait tahsisat: yoktur. Belediyeler Banka- sile bir iştikraz için müzakereye gi- rişilmesi düşünülüyor. Eğer bu dü şünce tahakkuk eder ve Mi başlıyarak müspet neticeye vâsıl olur ve almacak para da başka işlere har- canmazsn, o saman asri mezarirk İşi. nin ikmali düşünülecekmiş!.. te havadis., Demek mezarlık işi, bu İstanbul şehrinde ölenlerin sefil olmadan gömülecekleri bir kara top- rak hazırlama işi geri kaldı hal, İki yılda dağları taşları aşarak beş yüz kilometre şimendiler yapmamız ve en büyük işleri asil bir sessizlik içinde başarmamızla, şu beş yılda en rlık işindeki beceriksizliği- İ miz ne garip tezat yapıyor. Devri ciliğin içimizde hızı çok kuvvetlidir fakst gönül istiyor ki, ayni kuvvet belki birçok bürokrasi sebeplerine | kurban giden mezarlık gibi kliçük iş- N lerde de kendini göstersin. A. Hamdi BAŞAR Nazilli Fabrika- sının da Temeli Dün Atıldı IBaşı 1 incide) zanan ve ekonomi alanındaki mu - valfakiyetii ve verimli çalışmaları. nın yeni bir başarılığı olan arsrulu- sal Beşinci İzmir panayırının uğur- Iu elinizle açılması bizi Egelileri gok sevindirdi. Bugün Egeliler bu panayır mi nasebetile haklı bir se ve kı- vançle ekonomi ve endüstri bayra » min kutluluyorlar. Saltanat devrinde yok bahasına heder edilen Türk emeğini, ürünü. nü ve o günkü durumu düşünmek bile tüylerimizi ürpertiyor. En kü- çük ihtiyaçları için yabancılara el avuç açan ve buna karşılık ağır | borçlar yüklenen Osmanlı Türkiye- sini ne kadar geride bıraktığımızı, biraz sonra gezeceğimiz bu panayır- da da bütün açıklığile göreceğiz. Acunun”en güzel, en ucuz ve en sakin yeri olan bul güneş ülkesinde iyi durumlu güven ve gönenç Ye İunu bulduk. Bütün bunları yalnız ulusal varlığımıza dayanarek yap - trk. Büyüklerimizin değerli direk- #öflerile hazırlanan ekönomi Prog- tamımızla ve ulusal şimendifer yasamızla ürünlerimizin maliye Ucuzlatarak çonları acun piyasala « rında lâyık oldukları yerine yük - sehtik. Arkadaşlar, bütün bunlar, herhan. gi bir tesadüfle olmadığı bu işler in. sanın akıl ve hayaline zor sığdırabi. leceği güç şartlarla başarıldı. An. cak, Atatürk'ün erişilmez dehasından fışkıran yaltırıklı ener tifile ve onun yapıcı, uimaz ar. kadaşı İsmet İnönü ve muvaffak E konomi Bakanımız Celil Bayar'ın mühim bir rTüknünü teşkil ettiği hü. kümetimizin elinde bütün zorluklar eridi. Ve yurdda çok verimli, faydal €serler doğdu. Dünkü acıları tatmış olan bir neslin çocuklarıyız. Gördü Rümüz bu eserlerin mutlu sonuçlar ndir ki, bizleri Şeflerimize çok sıkı bağlarla bağlamakta ve yarına gü- venle, inanla baktırmaktadır. JSovyet Rusyadan selâmlar İzmir, 23 A.A, — Arerulusal Be- inci İzmir panayıcının açılması i i | | Saerkziin az gm2 RÜYADA BİR KONGRE! Ya sıcak, ya şehrin patırtısı ka « famda uygunsuz izler bırakmış oi. malı ki; dün gece rüyamda bir kon- gre gördüm. Içinde yeşil sarıklı ve cübbeli hocalardan üç köşe önlüklü farma» e birkaç kasa ve anahtarile oynıyaı. patron - lardan 25 kuruşa çalışan işçilere kadar yaşlı, genç her türlü adam vardı. şülecek — tuhaf bir şeyl — su içmenin lâzım olup olmadığı meselesi idi. Buna göre kongrede iki taraf vardı. Birisi su iç e taraftarları, diğeri de su içmeli mi, içmemeli mi münakaşaya değer bir seydir di - yenler, Bütün su tırnıçları da bun- ların elinde ii Münakaşa, İle yal Herkes va ni söyl hazırlanırken, depolarını elinde tutanların leş su | içmenin mahzurlarını insanların su işmeden evvel daha birçok yapa» cak işleri olduğunu, fazla su içilir se insanım kırba denilen hastalığa uğrıyacağını, hatta bazılarının bu yüzden geceleri yatağını kirletece- Tini anlatmağa başladı. Buna ce « vap verdiler. Cevaplarda su içme- nin münakaşaya değer bir şey ol- madgını söyliyenler vardı. Nihayet ellerindeki suyu böyle sıkı srkı sak- larlarsa bu #ıcakta tebahhur edip uçacağı ve herkesin suşuzluktan kırılacağı kendilerine söylendi. Bu- na karşı senelerdenberi yağan yağ- murlarla su sarnıçlarını kendileri. nin doldurduklarını iddia edenler oldu. ei asıl mesele bir yana birakılıp e kadar sarnıçtalci me e a toplandığı, ne yapıl- dığı lâfı ortaya çıktı. Böylelikle kongre çığrından çıktı. Bir bardak su içme ümidile gelmiş olan su ta- eden bezdiler, ekseriyet su verilmemesine karar verdi. Uyandım. Boğazım kurumus- tu. Hemen bir bardak su içtim. Anladım ki rüya kongrelerile dün- ya kongreleri arasında pek fark yoktu, FELEK Amerikadan gelen tayyarecilerimiz AAmerilfadaki Kautoul elenois tayya re paraşüt makinist mektebinde bir büçük sene tahsil eden talebelerden dördüz şehrimize geldiklerini yaz muşta. Şehrimizde on beş gün dinlenecek olan talebeler Eşkişehire giderek ye- ni vazifelerine başliyacaklardır. münasebetile dost Sovyet büyük el. gisi Karahan ile Moskova Tecim o- das başkanı tarafından panayır başkanı İzmir şarbayı doktor Beh. çet Der ay telgraflar gön « deri, ehçet Uz Panayır Komitesi Başkanı ve İz « mir Şarbayı Lüâtufkâr davetinize icabet ede « miyeceğimden ve panayırın mira töreninde bulunamıyacağımı ik Pek hararetli di ak teşekkür eder ve tam muvaffakiyet dilerim. Arsrulusa! İzmir panayırı Türkiyenin ekonomsal gelişmesinin bütün #amimi dostları nazarında bir ispatr olacağı gibi güzel İzmirin akel inkişafına hâdim olacak» Paneyır komitesi başkanı ve İzmir Şarbayr Arsıulisal panayırın açılışı mü » nasebetile büyük muvaffakiletler dileriz. Emihiz ki Sovyet teşkilâ- tının panayıra iştiraki aramızdaki ekonomik dostluk bağlarını daha ziyade sağlamlaştıracaktır. Moskova Ticaret odası başkam Bakanlarımız İzmir şarbayını kutluladılar İzmir pamyır başkanı Davetinizi memnuniyetle aldım, Gözlerimin rahatsızlığı © yüzünden doktorlar seyahatime müsaade et - mediklerinden panayırın açılış tö- reninde bulunamıyacağım, kederle hepinize saygılarımı sunarım . B, M. M. Reisi Abdülhalik Renda Doktor Behçet Şarbay ,İzmir 22 Ağustosta açılacak olan #rsmi- lusal panayırının parlak ve verimli olmasın: diler sevgiler sunarım. Nafm vekili.

Bu sayıdan diğer sayfalar: