10 Eylül 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

10 Eylül 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

hatmi Örelkmesemei İammnli i İ v Mr 6 MEMLEKETTE TAN Sivas - Erzurum Treni 937 Haziranında Divriğe Varacak Sıvas, (Özel aytarımiz bildiriyor) — Sıvas - Erzurum demir- çalışma ile işlere devam ediliyor. Divrik cephesinde faaliyette bulunan 8 - 9 uncu kısımlar glindengüne çalışmasını arttırmaktadır. Trenin 937 yolunda büyük bir varacağı söylenmektedir. Yolda Tifo Vak'aları Divrikten verilen bir habere göre sekizinci kısımda çalışan amele arasında tiloya tesadüf edildi- ği ve bundan dolayı da Jâzimgelen sıhhi tedbirlerin alındığı: bildirilmektedir. Bu hususta yaptığım araştırmaya göre Divrik sıhhiye memuru tatalından şimdiye kadar 800 kişiye tifo aşısı yapılmıştır. Yozgat Urayının Faaliyeti Yozgat, (Özel aytarımız bildiriyor) — Çamlık ve Yerköy is- tasiyonuna giden şehir içindeki yollar çök dar ve bir otomobilin | zor geçebileceği derecede idi. Bu yüzden arasıra bazı kazalar da oluyordu. Urayımız bü tehlikeleri görerek Saathane cadde- sinin” genişletilmesine karar vermiş ve yol manzaralarile kentin intizamını bozan oteller; hanlar, binalar, dükkânlar tamamen kaldırılarak yollar geniştetilmeğe başlan- maşştır. Aydında Tayyare Haftası Aydın, (Özel aytarımız bildiriyor) — Uçak haftası bu yıl Ay- dında çok zengin bir program tatbik edilerek geçirildi. Eylü- lün ilk günü parkta eğlenceler yapıldı. Pehlivanlar güreştirildi, dün akşam da 7 eylül ilk okula bahçesinde eğlence ve güreşlere devam edildi. Kürum asığına yapılan bu güreş ve eğlencelere Halkevi mr- yıkası iştirak etti, fişek ve patlayıcı maddeler atıldı ve çok ka- labalık halk geldi. Bigada Yollar Ve Şoseler Biga, (Özel aytarrmız bildiriyor) — Yollar, yepyeni şoseler mesafeleri azaltıyor. Ömrü uzatıyor. Daha çok yakın mazide Çanakkaleden Bizaya gitmek, İstanbuldan Berline gitmek ka» dar külfetli ve masraflı idi. Şimdi yeni yollarda otobüsler sizi Bigaya kadar ücüzca taşıyor. günü beklemeği Çanakkaleye gelip İstanbula bu yoldan gitme- ge tercih edenler var, Biga vilâyetin en büyük kazasıdır. Merkezinde 10.000 kişi ve bütün ilçe çevresinde 80.000 nüfus yaşamaktadır. 160 köy ve 3 kamundan müteşekkildir. Bu büyük kazada devlet makinesi- nir “aşında bulunan İlçebay Y. H. Yavuz çok çalışkan ve de- idare memurlarımızdandır. Belediye bütçesi 40.000 liradır. Kasabanın büyüklüğüne ve ihtiyaçlarına göre bu kadar para çok azdır. Şehrin muntazam ğ elektrik tesisatı vardır. Haziranında Divriğe Sıvas - Erzurum yolunda üzerinde biçimsiz Karabigadan Istanbula vapur Trakyada göşmen Yerleştirme evleri Trakyada göçmen yerleştirme iş- leri hararetle sürmektedir. Yeni genel enspektör Kâzim Dirik, göç“ men evlerinin yapılmakla olduğu ilçe ve illeri gezmektedir. Genel enspektör, eldeki plânlara göre yaptırılmakta olan bu evleri ayrı ayrı gözden geçirmekte ve değiş - #irilmesi gerekli olan noktalar üze- rinde direktifler vermektedir. Mıntaka içindeki bu teftişler çok sıkı surette yapılmaktadır. Evlerin şok mhhi ve modern şartlara tama- er uygun olması için çalışılmak- er. İİİ Aydın ta ebe eri Aydın, (Özel aytarımız bildiriyor) — Aydm ve Nazilli orta okullarına namzet talebe yazısına ağustosun yirmisinden itibaren başlanmış ve eylülün birine kadar Aydın orta olu- lasnın ikinci ve üçüncü sınrflarına beşerden on ve birinci şrıfına 183 talebe yazılmıştır. Okul direktörlüğü durumu kültür bakanlığa yazarak kadrodan fazla talei:r için emir is- temiştir. İkmal ve engel saçlarıma da dün- den itibaren barlenmıştır. Başlanca durumu muvaffakıyetli ve çok Ürnit- Ji görülmektedir. Lise ve orta okulalara girecek pa- Tâsız talebe sınaçlarına eylülün 23 de başlanacak 25 te sonu almacaktır. Bugün Aydin bölgesi endüstri 0- kulası bölgeye dahil olan Aydın, Sey- han, Muğla, Denizli, İsparta, Bur dur ve Manisa illerinden talebe alın- maktadır. Aydından 6 talebe almas caktır. Diğer illerde nüfus kalabalı- ğına göre alınacak talebe sayısı ba- kanlıkça oralara bildirilmiştir. Yozgal lises'nde ikmal sınamaçları Yozgat, (Özel aytarımız bildiri- yor) — Kentimiz lisesinde iki eylül- den itibaren ikmal snaçları başlarmış» tır. Kayıt için ilke okullardan müra- caat eden talebe çoktur. Bu yüzden lise mevcudu peçen seneye nispetle bu sene daha kabarık bir yelrün teş- kil etmektedir. Ayrıca lise İısmna da civar vilâyetlerden birçok talebe- ler gelmektedir... di SENE Say KUÇUK TELGRAF HABERLERİ El © Sinop, (Tan) — Sonbahar at ko. şusu yapıldı. Koşuya yerli kan ve yas rım kan hayvanlar girmiştir. Birinci ve ikincilere ikramiyeler verilmiştir. * Bolu, (Tan) — Bolu panayırı dün açıldı, Bu münasebetle büyük pehlivan güreşleri yapıldı. Tekirdağ. Il: Hüseyin pehlivan başı kazandı. Pa- nayır iyi geçiyor. Yarın bitecektir. Ayın onunda Mudurnu, 24 ünde Düz- ce pânayırları açılacaktır. Bu pana- yırlat üçer gün sürecektir. Bu yıl pa- Bayırlar daha rağbetlidir. * Sinop, (Tan) — Sinop panayırı açılmıştır, Panayır üç gün sürecek- tir. Mlerden, ilçelerden panayıra yüz- lerce tecimenler gelmiştir, panayır çok kalabalıktır. * Biza, (Tan? — Her sahada, sporda, musikide, otemsilde birer varlık olarak kendini gösteren Biga gençliği bir gürel | kütüphaneye de maliktir, Gönül arzu eder ki, bu varlık partinin bakımı altında bir Halkevi çatısı altında toplansın ve çevresine daha verimli olsun. Birçok eski tesirlerin altında pek ileri gide. memiş ölan bu. güzel ve kalabalık yurt köşesi altı okun gölgesi altın- da yucalsın. No. 115 YOSMA! Etem İzzet BENICE yahut ta en boş vakti kollayıp o zaman bir yere tıksaydın. Şim- di nasıl ayıklıyacaksın bu pirin- cin taşını bakalım? Hem de, zim bayanı bu kadar kızgın, gü- cengin hiç görmemiştim, Guru- runa, benliğine çok düşkün bir kadın. Böyle olması çok ta ho- şuma gidiyor ama bugün balta- yı taşa vurduk. Şimdi ben bunu nasıl yatıştıracağım, ne'yapaca-, öm? Fazıl, güne ve güneşe çıkar- taaktan korktuğu bu lâkırdıları- nı ağzının boşluğu içinde evirip çevirirken birden aklına bağış - ladığı son apartmanlar geliyor, © saniyede buzdan bir kılıf içine girmiş gibi tir tir titriyor, soğuk terler çıkarıyordu. O böyleyken Güney de ağlamasına, hüngü demesine devam cdiyordu: — Aldandım! Gençliğimi yok ettim.. Boş yere sevdim! Artık her şey bitti! Oturamam.. Dayanamam!, Yaşıyamam.. Ve genç kadın birden karyo- Jadan kalktı, eline takılan pa- ketleri de elile yere itti, dağıttı, doktorun hiç yüzüne bakmadan gardrobun başına gitti, bir rop çekti, giyinmeğe başladı. Dok- tor tek kelime söylemeden onun bu giyinişine Ve gözlerinden akan yaşa bakıyor, ne yapacağı. nı bilmiyor, sadece ellerini uğuşturuyordu. Güney giyindi, şapkasını , eldivenlerini eline geçirdi, kapıya doğru yü- rüdü, Fazıl putlaşmış bir adam gibi, yahut ta bütün duygularını kaptıran bir budala âşık gibi ru gidişine bakarken birden ate- şe oturmuş gibi yerinden fırla- dı, odanm içinde koştu, Güne - yin bileğinden yakaladı: — Nereye? Genç kadın bu tablo içinde bir kere daha hıçkırdı, bir kere da- ha gözlerindeki yaşı boşalttı: — Gidiyorum, » — Niçin? — Seninle yüz yüze gelemem artık! — Ne yaptım ben sana yavru- cuğum?, — Daha ne yapacaksın? Genç kadın bunu söyler söy- lemez yeniden hüngür hüngür ağlamağa başladı: — Ne dünyaya gelseydim, ne e evlenseydim. ne de bü- “ li Bir kadına mdan daha ağır ne yapılabi- lirdi?, ği Fazıl, karısının bu ağlaması na, bu içliliğine dayanamazken suspus olmuş, onun kapıya doğ- bir de onun: | bi cik —23 — TERİMLER Saatli parti — Maç ve turnuva gi- karşılaşmalarda partilerin ine uzamaması için oyuncu- lara düşünmek üzere yeter ve denk bir zaman verilir. Her oyuncunun düşünme müddeti özel bir saatle kon- trol e Böyle partilere “saatli pirti,, denilir. Ciddi karşılaşmalarda seçilen had, çokluk saatte 15 hamle dir. Su halde her oyuncunun ber Bamle için vasati dört dakika düşün- mesi lâzımdır. Ancak kontrol, 15 hamleden 15 hamleye yapıldığı için ber oyuncu eksik düsündüğü hamle- lerin dakikalarını başka bir hamlenin düşünme müddetine ekliyebilir. Bu- na mukabil, kontrol zamanında 15 hamleyi yapmak için bir saati geçir mis olan taraf yenik sayılır. Dokunulmaş taş, oynanmıştır — Oynumak serası kendisinde olan oyuncu, “düzeltiyorum, demeden herhangi bir taşa dokunursa, o taşı oynamak mecburiyetindedir. Arsru- Vesa) şatranç dilinde “düzeltiyorum, wn İransızcası olan “İ'adoube” teri- mi kabul edilmiştir. Bir taş oynan- dıktan sonra esla geri alınmaz. Da- ba kısacası “Dokunulan taş oynan- malıdır, bırakılan tas oynanmıştır... Ayni suretle, “düzeltiyorum, de- meden hasmın herhangi bir tasına dokunan oyuncu, o taşı, eğer imkân dahilinde ise, mutlaka almak meebu- tiyetindedi Sıralanmış paytaklar — Ayni renk ten iki veya tüç vaytak ayni sütun Üs- tünde bir sıraya gelirlerse buna “st a paytaklar,, denilir. (Şekil Gel, Tv Şekil 1 Şekil 2 Şatranca yeni başlıyanların en faz- la dikkat edecekleri noktalardan bi- ri paytakların ayni sütun üstünde bir sıraya getirmemek. Tam tersine yan yana sütunlarda biribirine yar- dım edecek duruma sokmaktır. Tek paytak — Yanındaki sütun- lardâ kötuyacak'“ ayni renkten başka bir paytak bulunme yan, daha açıkçası yalnız kalan pay- tağa denilir. (Şekil 2) de görüleceği üzere kara paytak “tek, kalmıştır. Şatrançta “tek paytak,, da, "sıralan- mış paytaklar” - gibi bir zaaf teşkil eder. Çünkü böyle “tek,, kalmış paytağı ancak at, fil, rub, ferz gibi | büyük ve kuvvetli taşlarla korumak kabil olabilir, Aşmış paytak «— Damaya çıkması- ra artık paytaklatla engel olunamı yacak paytağa denilir. Gene (şekil 2) de (h3) hanesindeki Oak paytak “aşmış bir Paytak, &r. Bu paytağın damaya gitmesine #itik kara pavtsl. las engel olamazlar, bı Lİ ancak atfil, ruh ve İşr? gibi büyük Ve kuvvetli taşlarla geçmek kabil olabilir. Görülüyor ki şatrançta paytakla- rın ve bunların iyi oynanabi ği önemi büyüktür. İşaretli paytak — Avantalı partiler yalnız taş çıkarmakla oynanmaz. ba- xt zamanlarda matın evvelden gösterilen bir paytakla yapılması şart koşulur. b suretle mat edecek paytağa “işaretli pavtak,, denilir. Gecerken als — Bunu evvelki ya- gılarımızda anlâtmıştık. “Geçerken âlış,, tamamile ihtiyaridir. Çıplak sah — “Bütün bendegâni,, alınmış bir Şatranç tahtasında tek başına kalmış sah. Değişik bamleler (Varlante) — Her hamlede Yapılması kabil oyun- HAKYERLERİ Kunduracının Kunduracı Davudun yanında çr- tük olarak çalışan 17 yaşlarında Antuyan isminde biri yakalanarak siliyeye verilmiştir. Antuvanım a $il İsmi Antuvan olduğunu söyle- diği halde nüfus kâğıdında Kis man Mişel yazılıdır. Suçlu, kendi. sinin babası Ohanes, annesinin adr Öjeni oduğunu fakat sonradan ana ve babasını kaybettiğini, Atam ve Hava isimlerinde bir karı koca ta- rafından darülâcezeden evlâtlığa a Jındığını söylemektedir. Kendi id- diaşıma göde altı dil bilen Antuva- nın asıl suçuna gelince: Bu 17 ya- şındaki delikanlı, yanında çalıştığı kunduracının bonoları kırdırmak üzere almış ve bir daha getirme. iniştir, Bundan başka, daha bszı u- fak tefek yolsuzluklar yapnıkla zan altındadır. o Antuvan, dün birinci sulh ceza mahkemesinde sorguya çekilmiştir. Hâkim Reşit, suçlunun mevkuf tu tulmasını icap eden bir dep göre“ mediğinden kendisini serbest bi. takmıştır. Duruşmasna gayri mevkuf ola Tak devam edilecektir. * Otel defterinin bir sayfasını koparıp yeniden yapıştırdığı için 1704 numaralı kanuna maamif ha- reket etmek suçile otelsi Hakkı isminde biri, ikinci sulh cezada sorguya çekilmiş, mahkeme suçunu sabit görmediğinden (e Hakkırlm be- taatine karar vermiştir. © Süel mütekaâitlerinien Raşide ait maaş cüzdanını çal ax'eta SuŞ- lu hizmetçi ve çamaşırcı" Fatma ile kocası Hüseyinin duruşması dün birinci çezada bitirilmiştir. Hâkim Reşit, Fatma İle Hüseyi- nin beraitine karar vermiştir. © Hasenenin 300 lirasını çalmak- tan suçlu kabzamal olduğumu söy- liyen Abdullah isminde birisi ikin- ci cezada sorguya çekil niş, şahit- lerin çağrılması için duruşma başka güne kalmıştır, © Şeker kaçakçılığından suçlu Kara Bekir ve arkadaşlarının du- ruşmasına dün 8 İnci ihtisas hak- yerinde devam edildi. Duruşma, ka- Tar verilmek Üzere, başka güne kal dı. © Kocası Kâmile eroin götürür- ken yakalanan Zişanın duruşması, dün 9 uncu ihtisas hakyerinde bit- ti. Zişan, 17 pakette bulunan 13 gram 3 desigram eroin için 8 ay hapse ve 133 lira para cezasına mah- küm oldu. Kabzıma'lar toplantısı İstifa eden idare heyeti yerine yenisini seçmek üzere dün toplan- mak istiyen kabzımallar cemiyeti üyeleri, belediyenin o müsaade ct memesi Üzerine bu | Yoplantılarını yapamamışlar dır. Kongreden ya- fim saat evvel belediye ekonomi iş veri direktörü Asımla hal direktör muavini toplantı o yerine gelerek ileride hal dabilinde bir birlik ku- rulacağından bahsetmişler, ve Kop. gre toplanıp da yeni hevr“ bile kaberma|lar—-siYetinin bun- dan on. velediye tarafından ta- »ct1yacağını bildirmişlerdir. Bur nun üzerine bu hususta bir zabıt tutularak kongreden vaz geçilmiş” tir. m lar, Oyuna başlarken ilk oyuncunun oynıvabileceği yalnız yirmi variante vardır. Her sonraki hamlede variante'larm sayısı akılları şaşırtacak kadar artar. İngiliz şatranç yazıcılarından Jemes Mâson'a göre ille dört hamledeki va» riante sayısı aşağı yukarı: 318,979,584,000 Ve ilk on hamlede ise : 169,518,829,100,544,000,000,000, 000, 000 dır. Fakat telâşa Jüzum yok: Zekâ tetrlibe ve bilgi bu kadar variente arasından en iyilerini bulur ve çıka- rr — Artık ben seninle otura- mam, me içinde dili tutula tutula; — Sen gidersen Güney benim Deyip yola çıkışı karşısında | burada ölümü bulurlar, Acı ba- ne söyliyeceğini, ne yapacağını ! na karıcığım. Artık bilmiyor, gerçekten bir kriz ge- giriyor: — Karıcığım acı bana, Düşüp öleceğim. Gel, geç, otur yerine.. Diye yalvarıyordu. Güney: — İmkânı yok.. Gideceğim! Hırsız bir kadınla senin otur- man da ayıp. Demek en sonunda bana bunu yanacaktın?. Kırk yıl düşünsem aklına gelmezdi! Yazık.. Cok yazık!, Diye kapıdan çıkmak istiyor- du. Fazıl'ın yalvarması, Güne yin: — Hayır. Demesi dakikalarca sürdü Fazıl en son bir ürperme, titre- Midi sinirleri; min dayanıklığı kalmadı. Dedi, bu deyişle beraber yere i Klişe Atölyesi diz çöktü, karısınm iskarpinli ayağıma sarıldı: — Ayağını öpeyim beni ba- Zışla! Bana kıyma Güney.. Ve bunlar sanki son sözleri oluyormuş gibi olduğu yere çöktü kaldı. Fazıl gerçekten ba- yılmıştı. Tıpkı tıpkısına yurtta bayıldığı gibi. Hem de daha kö- tü, daha ağır. Ağzından salya- lar geliyor; kollarını, bacakları. nı gere gere yerde çırpmyordu. Güney Fazıl'ı böyle görür gör- mez korktu, kendi gitmesini, şr- marmasımı bir yana bıraktı, he- men şapkasını, eldivenlerini çı- kardı, soğukkanlılığına o her vakitki Güney'liğine döndü: — Adamcağız kötüleşti. 10 - 9. 935 POLIS Kıskançlık yüzün» Bonosunu kırdırmış| den kanlı bir vak'a Evvelki gün, Beşiktaşta bir kar dının ağır yaralan masile biten bir kıskkançitk vakası olmuştur. Beşixtaşta oturan Şanan adında bir adam, Siranoş İsminde bir kar dınla yaşamaktadır. Kadınm sk sık evden ayrılması, gezmesi Şı- banı iyice asabileştirmiş ve €vvelki akşam da geç vakit eve yeldiği si- rada Siranoğu gönney şiddetli bir kin duymuştur. Nihayet, geş vakit eve gelen kadını yıtılıyın Şaban, kadına ağzını açtırmılan, söylediklerini dinlemeden bıçağile üzerine saldırmış ve onu yüzünden, omuzundan, karnından ve sırtından tehlikeli surette yaralıyarak yere sermiştir. Siranoş, hastaneye kaldırılmış, Şıban yakalanmıştır. Polis, tahkie katına devam etmektedir. * Sultanahmette San'atlar okulu talebesinden Ramazan, Feriköyün- de matra fabrikasında çalışırken dikkatsizlik yüzünden elini maki- neye kaptırmıştır. Zavallı çocuğun dört parmağı kesilmiş, hastaneye kaldırılmıştır. Tahkiat | sürmekte dir, * Beyazıtta Cumhuriyet cadde- sinde kaçık köylü sigarası satan Mustafa ile arkadaşı Hasan, bir a- lişveriş yüzünden dün kavga etmiş” lerdir. Neticede Mustafa, Hısanı taşıdığı kunduracı bıçağile ağır #ü- rette yaralamış ve yakalanmıştır. Hasanın yarası tehlikelidir. Cer- rahpaşa hastanesine kaldırılmıştır. ikat yapılmalıtadır. © Aksarayda Yeniçeşme o sokü- Zında oturan o Mehmetle arkadaşı Sait, Topkapı dı Halidin ga- zinosunda rakı içerlerken Melhme- din elinde çakı Saidin sağ eline Şarpanıştır. Tahkikat yapılmakta Er, v * Sultanahmette Bozkurt lokan- tasında bulaşıkçı Alişan ile Fabri dün kavga etmişlerdir. Dövüşle Fahri Alişanı başından yaralamış ve yakalanmıştır. © Karagümrükte Dervişali ma- khallesinde oturan marangoz İbrâ- him Etemin annesi Asiye, sofanın penceresini açarken düşmüş ve bar şından yaralanmıştır. * Mecidiyeköyünde oturari maki- nist Nedim ile kanduracı Mehmet Ali, Büyükdere caddesinde kavga etnisler, © biribirini o bıçaklamış- lardır. İki kavgacı arkadaş tatul- muştur. Tahkikat devan etmekte © Fatihte Hafızpaşa caddesinde Giuran bakkal Galip, üç arkadaşile beraber Eminönüne gezmeğe Keli ken aralarında çikah kavga yüzüne “ den Nedim tarafından gözünden yaralanmıştır. * Şişlide Halâskârgazi caddesin- de oturan şoför Misakın 1872 nu- maralı otomobili, Artin adında biri- sine çarpmış ve yaralamıştır. Yâ» cali hastaneye kaldırılmıştır irkaç gün evvel yıkanıpıığ. Mi zere denize atlanan ağır yara a- 38. SSEkçr İbrahim, Cerrahpaşa hastanesinde dün ölmüştür. © Şişlide Halâskârgazi caddesin- de doktor Hikmete sit evde çalışan işçilerden Nuri, dün müvazenesini kaybederek üst kattan düşmüş, yar ralanarak Beyoğlu hastanesine kalk dırılmıştır. Su tarifesi Kadıköy Su Şirketinin temnuz- dan itibaren ikinci altı aylık tari- feni, 1485 kuruş olan eski fiyatta ipka edilmiştir. KAN Renkli, tire, ototipi her türlü klişe yapılır. Ucuzluk, çabukluk, iyi, temiz ve güzel iş Diye hem garson zilini çaldı, hem hemen Fazıl'ın başma geç“ ti, onu uğuşturmağa, yüzüne su dökmeğe, yakasını, gömleğinin içliğinin düğmelerini çözmeğe başladı. Garson geldiği vakitte de: — Koş bana hemen bir dok” *or çağır... ” Emrini verdi. gi göğsüne masaj ya biraz açılıyor, Ge ves kendisine: “© © — A. Bay Fazıl. Paranı pulu nu benden ne saklıyı 2, Ben onları öğrenmek için az mı ba kaları dolaştım. Sana yakı$â” onları kasana p saklamak değil, bana : Nem var nem yok, hepsi senin Güney d© mek değil mi?. Bu kadar kıs8 yol dururken ne ir hem ken: dini üzüyorsun, hem de beni bekletiyor, bütün bu davanın âr- dında koşturuyorsun?. TArkası varl / Bi

Bu sayıdan diğer sayfalar: