24 Mart 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

24 Mart 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Pazar günü yapılan milli küme maçlarında Ankaralı bakış: #utbolcülere bir Milli küme maçlarında İzmirli sporcular: Doğanspor takımı maça başlamadan önce Bir Yunan Boksörü Şampiyon mu Olacak ? Dünya orta siklet şampiyonu Fransız Marcel Thil'in geçende Pariste yaptığı bir maçta haksız yere galip ilân olunduğunu yazmıştık. O-maçta: Fransızın rakibi Kanadalı idi. Kanadalı Fransızı bir yumrukla yere kemler yumruğun kalçalardan aşağıya rek Kanadalıyı müsabakadan ihraç etmişlerdi. Halbuki sonradan görülen: maçın ———ğ—— sında yumruğun aşağı tesadüf İstanbul Klüpler ve Bir İstatistik ği anlaşıldı. Bu hâdise Üzeri ne Fransız gazeteleri, Fran rünün haksız bir hükümle dünya şanı. imi" bikihifasa” ettiğini ve bu | SANEM BBIK PaFüsi yikyet. mer. İstanbul spör faaliyeti ve spor klüpleri hakkında bir istatistik yap- ınıştır. Bu istatistiğe göre şehrimiz. partiye bağlı klüplerin sayısı olup bunun dokuzu Istanbu!, — sekizi isi Beyoğlu yakasın halde ha iddia ede yuvarladığı isabet ettiğini 2 bol meselenin şerefsiz bir galibiyet oldu- azdılar. Gezetelerin neşriyatı üzerine boksu | bırakmıya karar veren Fransiz gam. piyonu bir köye çekilmişti. & — A Son zananlarda Fransız uazırların- ladır. dan Pietri'nin tavassutu ile boksör, |92Ö” z e ç Partiye bağlı olan bu klüpler 935 i rından vazgeçerek tekrar mü. , A İve 986 yıllarında 1013 yerli ve 184 ec. sabaka yapmayı kabul etmuşlir. N i F x bökmörünün bu seferki ba. akımla olmak üzere 1227 maç kisi, erikalıların orta siklet dün. ya şampiyonu addettikleri Fred Stee! olacaktır. Yalniz Amerikalının Fransaya gel- mesi para yüzünden biraz müşkül gö. rülmektedir. olmazsa dünya şampiyonluğu için Pa: | riste muvaffakiyetler kazanan Yunan | boksürü Hiristofo; n Fransıza çık ması mevzuu bahistir, 7 Haftalık Bisiklet Seri |nik bakımdan takişaflarma çalışıl. caktır Yarışları | de federasyonu tarafından Manisada Kupa . Maçları birinci olan koşucuya federasyon ta- rafından İtalyadan mübavan edilen| Manisa, (TAN) — Lig maçlarma vitesli bir yarış bisikleti hediye edi. |#47ırlık olmak üzere Halkevi tarafın. lecektir. İdan tertip edilen kupa maçlarının |. Müsabakalar 11 nisanda 30 kilo. |Kitcisi, Turgutluğan gelen meraklı metre olmak Üzere başlıyacak ve her|larm du shil bulunduğu kalabalık hafta 10 kilometre mesafe fazlalaştı. |bir $eYrei kütlesi önlinde Turgutlu rüarak 20 haziranda 100 y nihayet bulacaktır. | Federasyonun sporcuları çok faz la sevindirecek olan bü kararı bir ta-| mimle bütün mıntakalara bildirilmiş. tir. Istanbul mmtakası bu yarışlar & çin hazırlıklara başlamıştır. ne İ yapmışlardır. Parti bu 24 klübün dışında kalan klüpleri de partiye bağlama! zakerelere başlamıştır. Şehir bütçesinden bu sene klüplere An Amerikalı gelmiye razı | nun 4800 lirası atlet ve güreş rine, diğer dört bin lirası da muh telif spor İş şir. a: dırmlar her yıl bütçesiyle ç Bisiklet bütün mıntakalarda ayni tarihte baş layıp ayni tarihte nihay haftalık bir seri bisiklet mü. sabakası tertip edilmiştir. Yedi hafta devam edecek olan bu müsabakalarda en çok puvan alarak lenmek tü kitonetre B. Nizamettin vi Nasuhi Baydar İzmirden Döndüler | Izmir, (Hususi muhabirimizden) — Izmir mmtakasının son birleşme pâ-| diselerini ve milli küme temasları me- gelesini tetkik etmek üzere şehrim silmiş olan futbol federasyonu ikinci i Baydar ile Türk Spor Kurumu genel sekreteri Nizamettin Kırşan işimini bitirerek İstanbula dönmüşler, Lou Brovillard | vardım için 8800 lira ayrılmış olup.| galtılacak ve bununla klüplerin tek. l Milli Takımı İle Maç Milli küme ma davet edilen Bay Kaçef, Bulgar fede. İrasyönunun salâhiyet mektubiyle fut. edat Ri. eden reisimiz B. za ile görüşmüştür. İmüzakerede Tür temasi üzerinde gö Topla rilen karara Türkiye milli takımı temmuzda Yu. goslavya ile yapacağı milli maçtan avdette Sofyaya uğruyarak Bulgar karşılaşacaktır. bol federasyon Cereyan ye üşülmüştür. yük bir hülsnü ni t ederek uyuşmuşlardır ayrıca Balkan 1 de görüşülmüştür. Fede- anı Türk federasyonunun reratmı aynen İ kabul ettiğini ve hattâ 937 de müsa- bakalar Yunanistanda olmayıp ta| Sofya veya Bükreşte yapılsa Türkiyenin bu turnuvaya iştirak ede. ceğini bildirmiştir. Yunanistanın bu seneki organizas- yonu yapmadığı takdirde Bulgaris. tan veya Romanyanın ba turnuvayı tertib# hazır bulunduğu Bay Kaçef tarafından bildirilmiştir. | Tetimada kupası maçları iç yine Sekiz Klüp Turnuvası Başlıyor Sekiz ki ip turnuvası tertip heyetin. dam l Birinci kümenin sekiz klübü birinci vir | takımları arasında lig usulü ile devrelik futdol turnuvası tertip edil- turnuva 7 hafta devam e-| decek ve fikstür mucibince sekiz klü. sı ile ayni günde dört maç yapılacaktır. 2 — Bu maçların puvanları Türk Spor Kurumu müsabaka nizamname, sine göre tayin edilecek, birinci gelen klübe kupa verilecektir. 3 — Mağlara 28 « 3 - 937 Şeref sta- İdında başlanacaktır. 4 — Yalnız spor hüreketinin temi- İni için tertip edilen bu maçların du. huliyesi umumiys#ti» (on beş kurus) olarak tesbit edilmiştir. Ayrı gilât yoktur. 28-3 . 937 pasa" Programı: Şeref stadı. Saha komiseri Halit Galip Ezgü, Saat 41.45. Süleymani- ye — Anadolu. Bikem Ahmet Adem Saat 13.25. Beykoz — Topk Ha- kem İzzet Muhittin Apak, Saat 15.03. Hilâl — Eyüp. Haxım Bu'nan Atak | Saat 18,45. Vefa — Istanbulapor, kem Feridun Kılış mmm | takımı ile Manisam» Yıldırııspor ta: kırı! arasında cereyan etmiştir. Çok zevkli ve teknik geçen oyunun ymi 1 - İ berabere neti. celenmiş, ikinci devrede ayni heyecan | ve zevkle devam etmiştir. Bu devre.| de Turgutlu takımı İkiye karşı üç sayı | yaparak galibiyeti kazanmıştır, Manisa « Yıldırımspor fu tbolcüleri maçtan evvel Jarımın idaresi için| Bulgaristan| i YALANCI YAKUT os Angeles'in eski İspan - yol mâhallesinde bir mü - cevheratçı dükkânmda idim. Yük. sek pencereli, serin ve gölgeli bir dükkândı. hibi İspanyol melezi idi. galiba. Şiveli İngilizcesinden, o anlaşılıyordu, Bana taşları göstererek: “— Bu mücevheratın çoğunun içine bir hikâye sinmiştir. Hayatım hararetinden, sevgisinden, kinin. den veya Kıskançlığından doğma bir hikâye... Taşların dilleri yok ki yesinler. Her nasılsa bir tanes nin sırrım duydum.,, dedi, Anl masmı rica ettim. O da söyledi, Bir kaç ay evvel bana camdan yapılma bir yalancı yakut geti ler. Derme, çatma; işporta malı diği vak söyledi - ğim zaman gözlerinde öyle bir ü- mitsizlik “öyle bir acı gördüm ki, durakladım; Öyle söylediğime piş man oldum . Çinli bir kızdı. İncecik, upuzun parmakları, bir kadavra parmağı gibi, etini kaybetmiş. ipin: mük kalmıştı. Evvelâ kendini; son. ra da sevdiği erkeği canlı tutabil » mek için giriştiği çetin mücadele. nin izleri, yüzünde derin çizgiler oymuştu. 7 “— Mutlaka kıymetlidir. bana evden aymlırken vermişti. Bu taşm büyük bir givmeti olduğunu bana hissettirdi. Emin olunuz. babam micevherattan çok anlardı. Şan. hayda idik. Ben kendimi bildim bi. leli babamın tıpkı bu dükkân gibi bir mücevheratçı dükkânı vardı. Evet dükkânı küçüktü. Pek oka » dar kazancı da yoktu. Fakat yük. sek pahalı, seçme tazlara malik ol. mak'a meşhurdu, Bana bu taşı ve- rirken öfkeliydi. Amma ne de ol. sa, yalan söyler bir adam değildi. Doğru sözlülüğü ile tanınmıştı Ömründe kimseyi aldatmayıp, be- datacaktı?. » heye öfelenmiş ol. duğunu sordum. Ona” ba- bası Kantondan gelen Kantonlu fır kaya mensup bir genç askerle &v - lenmek istediğinden dolayı kızmış Arkadaşları genç Çinli kızların baba ve analarmın dediklerine pek kulak astıkları yokmuş. Amma bu kız babasına çok hürmet edermiş Sevdiği adamı hakikaten sevip sev- mediğini İ; anlamak ve kendi kendine “hakikaten bu genci sevi. yorum!.. diyebilmesi için, babasi - nın ricası Üzerine evlenmeden evvel beklemeğe razi olmuş . Kızm bu kararından babası cok memnun kalmış, Hem kızma bir mükâfat, hem de iki gencin ara- sma binlerce mil mesafe girsin di - ye Nevyorka göndermiş. Orada bir mektebe koymuş. Maksat, kızm öğrenmek istediği yeni yeni şeyleri öğrenmesi, ve 24 Yallı ihtiyar Çini dalmış olduğu bin nilik uykudan uyandırabi - mesi için . Öyle ya! İki genç arasında ger- çekten bir rabrt: varsa, onların binlerce mile rağmen ne Yapıp Ya Şem ereeasayaiieeyi Yazan: Ernest Poole Çeviren: pıp kavuşacaklarını pek âlâ bili . yormuş. Dağ dağa kavuşmaz. fa. ka kavuşacak olduktan insan insana kavuşmaz olur | babası, dört beş ay W tecek kadar para, ve kara. gün için saklanan akakçelerin ye. rini tutsun diye de bu koskocaman ralçutu di iş ie YAYA tek acir öldüğünü, göz bebeği gibi sakiamasmı tenbih et. miş. Amma yakütün tam fiyatmı söylememiş. Çünkü Nevyorka gi - derken, yakutu kızm sevgilisine vermesinden korkmuş. “— Kızım yakutun kiymetini, ne yapmak lâ. zım geldiğini, sen Nevyorka varın. ca, ben sana mektupla yazarım.,. demir... sonra mi3 zavallı adam; kızına hiç mektup yazamamıs. Çünkü Japon ya ile harp patlamış. Kargaşalık ki mücevhe ber adamcağız hayatı. ni da kaybetmiş, Kızmsa, parasi tükenmiş ve gurbet elinde parasız pulsuz kalmış, Kendine ufak bir iş bulmuş. Uğraşıp didinerek, etten, tırmaktan ,damla damla arttırarak, yavaş yavaş para biriktirmiye ko yulmuş. Çine dönüp sevdiği gençle evlenmeği vormuş » #kat gençten gelen mektup. ların havadisi gitride ka. Tarıp acımış, Bir kantonlu asker, bütün Japon klvvetlerinin saldırışma aylarca dayanırken, sev diği genç yaralanmış. Gizli Japon ajanları, genci tehlikeli bir reis di. ye mimlemişler, oğlanı yok etmiye karar vermişler. # aYyuç Hem bundan, bem de kiz! sevdiğinden dolayı genç Nevyorka gelmiş, Kavuşmusiar, mesut olmuş çok lar. Ama çok sürmemiş, tatlı gün skşama tez ermiş. Parasız kalmış. lar ve bir iş bulmak için başvur. madik yer birakmamıslar, Sağa 80 la müracaatları hep nafile çıkmış. Gencin aldığı yara, çektiği zahmet ler sihhatini berbat etmiş. Sıtımaya tutularak ayatağa devrilmiş. Bir Yana biriktirilen paralar birer bi ver sarfedile sarfedile ellerinde bir şeycikler kalmamış i şte tam bu sıradaymış. Son gre olarak yakutu. bana getirmiş Ben yakutun on pâra et. mediğini söyleyiverince, kız, kıv. ranarak “— Muhakkak çok kı Babam yalan söylemezdi. Bu ya » kut babammdır. Haftalardanberi ce, bu yakut meselesini ons açtım. Yakutu gösterdim. Bana nasıl ve. rildiğini, eksiksiz, artıksız anlat © aşa vererek bir Pİâ$ kurduk. Bunun parasiyle Çine necektik. Çin dağları arasını. 79 pon korkusundan uzak, küçücÜ gehirler © vardır. Onların biri çekilip yaşıyacaktık. Fakat bütün bu hülyalar, HP yakutun kıymetine bağlı idi. EĞ yakut kıymetsizse, o takdirde 8“ sibimiz ancak ölümdü. Fakat omi” olunuz, babam yalancı değildi. M& demki kiymetli olduğunu söyl muhakkak bu yakut kıymetlidir” K” konuşurken aklımda b şüphe belirdi. Sakın bab“ sı, kız yakutu satıp paraları di kanlıya vermeğe kalkıştığı takdif de, taşm yalancı ve kıymetsiz Ol * İİ ir bakam ale tai OZ maâsın?!, Bu şüphe bütün kanımı beynin sıçrattı Kızı kurtarmayı tasarlamıyâ KO Dur, şu taşa bir daha bak” yım. Olur a, belki yanılmışımdıf Belki de genci hastalıktan kuris * racak olan doktor ve İlâç masrt” larını. ödiyecek bir kıymettedir” dedim, Kız taşı çarçabuk elime “ di, Bu sefer yakutu güneşe kar” tuttum. Yalnız dükkânm'bir kap ğı açıktı. Oradan sert bir günf ışığı giriyordu. Işik taşın berrak K* mızısı içinden geçerken, her YA” kutta olduğu gibi kıpkızıl bir ss salıverdi. Fakat yakutun tam 038“ rinde başka bir şey vardı . akutu parmaklarımın ucu da evirip. çevirirken taş elimden kaydı, yere düştü, sin üzerine bizim yakut sandığır$ kırmızı bir cam » tabakası geçi mişti, Taş yere düşünce, o cam tut buz oldu. Camm. ortasında en şef faf göklerden daha serin ve derin mavili bir firuze çıktı. Bu kralisf firuzesi denen pek ender bir - çesit firuze idi, Bunun böyle . olduğuna yüzö” yetmiş emindim. Faka tamamedf anlamak için daha yapılacak be teertibeler vardı. Elimdeki firuz? hakiki krallar firuzesi ise, binlere* dolar ederdi. Sevişen ( gençlerin ömürleri b yunca, bütün sıkıntıları defeğil demekti. Kıza hakikati anlattım Bir hafta sonra gelmesini tenbil ettim ve para verdim. Yalnız ben değil, | tecrübeleri başkalarma da yaptırdım. Ti krallar firuzesi idi. Onu satım *İ- dım, Genç çift uzakta, Çin dağis”” arasndaki küçücük şehre gittilef Mücevherciye: “Taşı bana gösterir mis dedim . «... Burada göremezsiniz, o, Yİ di genç bir sinema yıldızının gör“ danındadır, uzak ve eski şarkım bif, çok hayat hikâyelerini üzeri” de gizlemekle beraber, simdi garP* te de başka başka hayatların hik# yelerini toplamağa koyulmuştu"«*

Bu sayıdan diğer sayfalar: