13 Nisan 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 7

13 Nisan 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tayyarede Bir Ciyanla Kavga Sahnesi Br tayyare bölük komutanr imiz başından geçen heye is akaları göylece anlattı; ağa, ebelik devrinde. kabotaj La “ E€çirdim. Ehemmiyetsiz. a, anlatmıya değmez, İş, Jatimın tayyarede geçen en buy sn iki vak'ası vardır. Biri bi, , bir havada bölük halinde Beşi İkincisi de tek başına hig Bim hiç unutamıyacağım bir sedir. 4 tüncu yıldönümü münasebe - © İzminden Ankaraya hareket . Dokuz tayyare idik. Seyrisa- kaldeleri mucibince | bölüğün b odanı bir arıza yüzünden ye- eg bölüğü sevk ve idare et- de, 2<7e iptidadan bir vekil, bir un vekili seçilir. İlk vekil ben- m Bunun için uçuş yolunu ve edi “ârını büyük bir itina ile takip yordum. ig Dava kadar iyi hava ile gel - Ye, Orada bulutlar baş gösterdi. tga? Yavaş aradaki delikler ör- M m deniz gibi bir man- Teta yapırdık imava kadar rotayı takip *tniştim. Wiyy Lap ederse bölüğün idare > tad, Alabilecektim. Bulutlar sra doğ,,30i bulmak için sağa, sola İstikametler alınca başla - Totayı saşırmıya... Delik san- Iz yere dalıyorduk. Bir bulut- Sıkınca başka bir bulutla kar- My edu. Bazan gördüğümüz lekeler. yukardaki bulutlar ta, ggisinden ibaretti, Yanlış bir ü - Lo dzldiktan sonra yeniden irti- Ni Piyayet ben rotayı tamamile ş8- « Bir şey olmamasma dus Yeti idare i Bengare edemiyecektim. ve Ger arkadaşlar da elbette Bö ol, ette bulunuyorlardı. Sa- Hitay, usuşlarda benzin hesabı Yer k w bölük kumandanı bir di. Ankeri inzibat onu takip <mreâiyordu. O tahminin- Yattyyalunuyorsak bu dalış ha- #oR hareketimiz olabilirdi. De düşünmiye bile zum * deye, , Seden kumandan gibi ye Yorduk. “iy, Srduz. Çünkü bölüğü emni- benzin tükenmiye başla AYki, "a6 Nip imkânı yoktur. daş İd, 90 derece ile yere doğ Miteyi isa, dağlık bir satıh Üze- Meetlara Şal daldık elik zaviye ile biz de dal- Yazan: Ahmet Emin YALMAN dik, Büluteğeye$ karli Yk yerl bir Karartı. halinde gördük. Eskişehirin Kıztlay « barakaları tie zerinde bulunuyorduk. Biraz ötesi dağdı, hem bulutlar “içine gizlen- miş dağlardı. Bizim böylece yeri bulmamız ya bölük kumandanmın seyrisefende - ki kabiliyetine büyük bir delildi ve- yahut pek müstesna bir talihdi. İ- nilecek yeri böyle elle koymuş gibi bulmak için her İkisinin de tesiri olduğunu kabul etmek lâzımdır. Havadaki tereddüt Ve üzüntü da kikalarında neler duyduk ? Havada hissedilen söylenemez. Çünkü ka- raya iner inmez bulut gibi dağılır. Eskişehirde benzin #lip Yolumuza devam ettiğimiz zaman bir kaç da- kika evvelki üzüntülerden iz kal. mamıştı, Bir kaç gün evvel bir tayyareci arkadaşım (TAN) da anlattığı kisa macera vardı: Bir buluta Üç ola- rak giren ve iki olarak çıkan bir tayyare grupü... AYDİ aktbet bizim hepimizin başına gelebilirdi. Fakat ölüm hayatta o kadar olağan bir şeydir ki bu belki şimdi gelir, belki sonra gelir diye hayatlarmı tam rAN bunun ha- kesi geçirin< Yatlarnı © gölgelendirmesine sarsmasına meydan (bırakanlar, antak zeyıf ruhlulardır. > ve Başka macera D Ankaraya vazif hirde yer olmadığı için gi sadırlarda geçirdik. Geçil resminin ertesi günü er- kenden İzmire hareket ettik. Sa- | bah erkenden 'çadında elbisemi ve uçuş kıyafetimi giydim. Tayyare ye alladım. Yerden. kesildik.. 'Tayyaremda tek başıma ben bulunuyordum. Az bir müddet sonra sol bacağımda u- zunca bir şeyin hareketini duy- dum. 'Tüylerim diken diken oldu. Elimle kavrayıp etimden ayırdım. Üç saatlik seyahatte uzun cismi siki tutmaktan elimde kah kalma" mıştı. Teyyareyi idare için iki ele ç var. Bir el ve iki'dizimle tayyaremi o sinirli halimde idare için çok zahmet çektim. Yere inince soyundum. * Elimin altından 17 santim uzunluğunda, sapsarı, güzel bir çıyan çıktı. Sık- mam yüzünden yarı ölmüştü, fa » kat hâlâ her tarafı ayrı ayrı oy- nuyordu. Hiç şüphesiz gece soğuk” tan uyuşmuştu. Tayyareci elbisem içinde ısınınca canlanarak bana saldırmıştı. Meslek bu gibi heyecanlarla in- sam o kadar ülfet ettiriyor ki hâ- dise gelip geçtikten sonra İnsan bunun üzüntüsünü - dej yalnız ile gitmiştik. Şe « kurtulmanın ve yeni heyocanlar& müheyya olmanın fırsatını duyu yol © Karabük İçin Gelecek Mühendisler Karabükteki demirçelik fadrika - larmm inşaat işlerinde kullanılmak Üzere İstanbula 20 kamyon gönderi). mektedir. Kamyonlar, yola çıkmak Üzeer hazırlanmıştır . Önümüzdeki hafta içinde Brassert kumpanyasına mensup on kadar İy- giliz mühendisi daha gelerek İstan bulda hiç durmadan Ankara yoliyle Karabüke gidecektir » “Birkaç gündenberi İstanbulda bü- lunmakta olan Brassert kumpanyası müdürü B. Makenzi bugün Ankeraya i Feshane ve Hereke Fabrikaları Birleşti Memleketimizin iki mühim sanayi müessesesi olan Feshane ve Hereke fabrikaları birleşmeğe karar vermiş. İ Beynelmilel Otelcilik i Kongresi Şehrimizde Toplanacak Geçen sene Budapeştede. toplanan beynelmilel otelcilik kongresi bu 8€- ne şehrimizde toplanacaktır. Kon -| İgrede döviz, pasaport, hayat paha-| Uığı meseleleri, otel bonoları, propü- ganda neşriyatmın tevzi gibi bir çok mühim meseleler görüşülecektir. Perapalas oteli, beynelmilel otel * cilik kongresi murahhaslarma ote - linde parasız olarak yer ayırasağı -| nı v&adetmiştir. Kongreye her memleketteki olel - cilik teşekküllerine mensup bir çok âza iştirak edecektir a —> tir. Bu iki müessesenin (yeni firmasi, Türkiye Yünlü Dokuma ve Yün İpliği Fabrikaları Türk Anonim Şirketi ol- muştur. Yeni girketin nizamnamesi Hükümete verilerek tesçili yaplımığ- itir. gerer Yugoslav Posta Tasarruf San- $ dıklarının yeni $ yaptırdığı mer- İ kez binası. Bu $ bina bugünün ; emrettiği ta- ie hareketi nin hakiki bir merkezi vaziye. tindedir. eee... Yugoslav YUGOE Sandıklarında | Milyon Mevduat Belgrat, 11 Nisan: B u defaki Belgrat seyaha- timizden yegâne mak- sat, Yugoslav Posta Tasarruf Sandıkları Teşkilât Umumi Direktörü Doktor B. Nedeli- koviç ile tanışmaktan ve ko- nuşmaktan ibaret olsaydı, böyle bir seyahatin zahmete değdiğine (o hükmedebilecek- tim. Doktor Nedelikoviç posta tasar. cereyanına candân bağlı bir in İk başıma bir âmil olmuştur. Eski bir Universite iktisat hocasının ne kadar kiymetli bir ameli i olahileceğine Doktor Nedelikovi: canlı bir delildir. Bize posta tasarruf cereyanının tarihtedini kısaca anlattı; 1870 te İngiltere buhiranlar için- dedir. Hususi yardımlar” derde çar re ölamıyor. Hem de birtakim va- tandaşların Başkalarına muhtaç bir mevkie düşmesine sebep olu - yor. Gladstonun hatırma bir fikir geliyor. Sâyi ile hayatını kazanan basit insanların ak günlerde kara gün için birkaç para ayı'masına imkân hazırlamak... Bankalar bunu yapamıyor. Çün. kü birkaç kuruşluk mevduat “ile kim uğraşacak? Zaten perişan 'Xı- yafetli bir amele, bir bankadaki İYİ giyinmiş adamların arasma ka- Tışarak tasarrufunu yâtırmıya mey letmez, Fakat her mahallede ve her köyde bir postane var. Herkes, her vesi » le ile postaneye giriyor, Gladston postanelerde tasarruf sandıkları açmayı ve halkın küçük mevdua - tını hükümetin kefaleti altında bu lundurmayı düşünüy B u fikir derhal yaman netice- ler veriyor, Yalnız işçi #i- rıfı değil, Her sınıf halk bu kolay» Ektan istifade ediyor, Derhal baş- ka memleketler de bu hareketi be- nimsiyorlar.Hattâ İngiltereden i- leri gidecek teşkilât yapıyorlar, İ- telya, son zaynânlarda İşi o kadar genişletmiştir ki, her harp gemisi- nin ve ticaret vapurunun, kaptanı bir.posta tasarruf sandığı mümes- sili addedilmiştir. Vapurun tayfasndan başka yol- cular ve ecnebi memleketlerde o- turan İtalyanlar da kaptana müra- caatla para yatırıyorlar veya cüz danlarındar para çekiyorlar. Posta tasarruf sandıkları hak - kmda milletlerarası teşkilât ta ya- pılıyor. Her beş senede bir posta tasarruf sandıkları kongresi topla narak mlişterek tedbirler alıyorlar. Son kongre Kahirede toplanmış - tır, Yavaş yavaş yetmiş memleket bu mühim harekete karışmıştır. Son senelerde karışanlar arasında Romanya ve Bulgaristan da var - dır, Küçük İtilâf posta tasarruf Sandıkları müşterek surette işler bir hale konulmuştur. Bu memle- ketlerden birinde parası olan a - dam, diğer bir Küçük İülâf memle- ketine giderken alacağmı oraya naklediyor, orada cüzdan sahibi oluyor. ütün Yuzoslavyada sandık- lar bes vüz miktarına var- ee z! Posta Tasarruf | ii raları işletmek mümkün olmadı « Zina dikkat edilmiş ve bir adamm azami mevduatı 100.000 dinar, ya- ni 3.000 lira diye tahdit olunmuş- tur. Bu paraya, kadar mevduata $$ 4 faiz verilir, fazla para yatıran » lara hiçbir para faiz verilmez. Elde edilen neticeler havsalaya sığmiyacak gibi “ dir. Posta tasarruf sandıkları, paralas rmı yalnız hükü - met eshamı gibi sağlam yerlere ya- tırıyor veya hükü - mete ikraz ediyor, Yüzde beş faiz alı yor. Miktarlar bü- yük olduğu için a- radaki farkla on dört sene İçinde yüz milyonluk bir ihtiyat sermaye ay murları için sana « toryumlar ve yan dım teskilâtı kurul müş, 1036 senesin. de hükümet bütçe sine 50 000,000 lirı ir safi kâr yatırı! miştir. Ru Beneniı gavri safi kârı 114 mifvon dinar. Yugoslavya Posta Tasarruf Sandıkları Umumi “Sarrut sandık « Direktörü Doktor Nedelikoviç a | YAZAN: | | Ahmet Emin | YALMAN mıştır. Bunlardan küçük bir kısmı yalnız tasarruf ve banka İşlerine bakan sandiklardır. Diğerleri sa- dece posta şubeleridir. Posta me - murları, tasarruf işlerine fazla bir vazife diye bakıyorlar. Hiçbir banka, küçücük yerlerde bir şube açmak fedakârlığına ve masrafına katlanamaz. Halbuki bu fikir sinde beş yüz yerde mas- rafsızca bir nevi banka şubesi a - çılmıştır. Halk buraya parasını ya» tırır, para çeker, seyahatlerinde is tediği şubeye para verir veya alır. Devlet daireleri ve fertler, para - larmı buraya yatırarak istedikleri yere gönderirler. Yugoslav posta tasarruf sandık larının cirosu 1923 te senede 63 milyar dinaria başlamış, 1086 da ciro 258 milyon dinarı, yani bizim paramızla sekiz milyar lirayı bül muştur, 1926 senesinde 12,503 kişi san- dıklara para yatirmişken her se- ne hayret verecek surette arta ar- ta 1936 senesi sonunda 410,418 ki şiye varmıştır. Her ailede beş kişi hesabile iki milyon Yugoslavın bu sandıklarla alâkası var demektir. Yatıranlar miktarı 1937 Martı ni- hayetinde 427.000 kişiyi bulmuş - tur. Sardıklara yatırılan para 1926 da sekiz milyon dinardan İbaret iken 1938 nihayetinde 982.082.684 dinara varmıştır. 1937 Martı ni - hayetinde de 1.069.044.460 dinar olmuştur. E skiden herkes bu sandikla - ra para yatirıyor ve faiz a- yordu. Fakat muvakkat bir za - man İçin tüccar tarafmdan para yatırılmasının müessesenin istikra rma zarar verdiğine ve böyle pa - larmda dalma bo hazır para bulun durmak usuldendir. Nekadar iyi plâsman fırsatları olursa olsun, sandığın elinde yüzlerce milyon ha zır para bulunur. En büyük buh » ran karşısında bile her müracaat edenin parası dakikası dakikasına ödenir, Tasarruf sandıkları, hususi ban- kalardan gözü yılan tasarruf sahip lerine böyle büyük kolaylıklar te- min ettikten başka bütün memle- ketin mali ve iktisadi hayatı Üze- rinde de hiç beklenmez ölçüde mü- vazene âmili olmuştur. En küçük köyden başlıyarak bir arâya getirilen milyarlaren milf para, memleketi harici istikraza ihtiyaçtan ve bunun icap ettirdiği siyasi esaretten kurtarmıştır. Hü- kümet bir nafıa işi için ne zaman istikraz İhtiyacını duysa milli ban ka, emlâk bankası ve ziraat ban - kaslle beraber bilhassa tasarruf Sandıkları derhal bunu temin eder» ler. Dahili istikrazlarda halk ne « kadar para yazılırsa yazılsın, me- sele iptidadan halledilmiş demek - tir. Çünkü açık kalan her miktarı tek başına posta tasarruf sandık» ları kapıyabilir, Y ugoslavya bir zamanlar çift çinin mühtaç olduğu mev- simlik krediyi tedarik için harice 9 18 derecesine kadar faiz vere « rek para tedarik ederdi. Şimdi © 5 ile zahmetsizce para tedarik edil- mekte ve faiz de memleket içinde kalmaktadır. Bu bahsin üzerinde uzun uzadı. ya durmak lâzımdır. Diğer arka « daşlar bundan daha evvel bahse - derler de geri kalırım endişesile bu kadarını acele yazdım. Posta tasarruf sandığı cereya « nma seyirci kalmış olmak, mem - leketin iktisadi teçhizatındaki en büyük noksanlardan bi . Bu yola bir an evvel girmeliyiz. Bu sa hada dost ve müttefik Yugoslav. yanın tecrilbelerinden çok istifade edebiliriz. İşi kurarken Yugoslav. yanm çok tecrübeli genel direktö- rünü kısa bir zaman için ödünç is- temek te çok isabetli bir hareket olur,

Bu sayıdan diğer sayfalar: