19 Haziran 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

19 Haziran 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MA 19.6-087 BAŞMAKALEDEN MABAAT Ecnebilerden Tam verim Almadık (Başı İ incide) Dir surette çalışmayı bilmiyoruz. A- TAştırma usullerine ait teşkilât ve tatbikatta smeli derslere ihtiyacımız Yazdır. Sonra muhitteki umumi şart- irin neticesi olarak çoğumuz her iş- Şu suali sorarız: — Neye yarar? İ öyle bir sual ilim ruhunu ve| bilgi tecessüsünü öldürecek syaldir. İlim araştırmalarında yarar?" diye düşünmeden ve| Be yorulmadan aramak ve ideal &- e yanıp tutuşmak lâzımdır. lim ananeleri içinde büyümüş, en| Yüksek usullerle çalışmaya alışmış! hakiki bir Universite kur- Mak yolunda bize yol göstermeleri bir ihtiyaçtır. o Üniversite ru - iyice kavrıyan vatandaşların Bu ihtiyacı inkâr edebileceklerine ih- vermiyoruz. Şahsi dilşünceler- &çnebi profesörleri hakkında dedi lu yapanlar ve bilenlerle bilmiyen- arasında yanlış fikirler yayanlar ie iversiteye büyük fenalık ediyor. İşlerimizi gördürmek için hariçten Makine almayı nasıl' tabii görüyor. tak insan kıyafetindeki ihtisas maki- Melerini alıp kullanmayı de o kadar il saymalıyız. ecnebi profesörler hakkında 80- rulacak sus) şudur: > İyi seçilmişler midir ve kendilerin. den istifade ediliyor mu? Universite muhitinde dolaştığım Mwalarda ecnebi profesörlerin hemen yle tanıştım ve konuştum. Kati. Yetle gunu söyliyebilirim ki profesör- m çoğu pek iyi seçilmiştir ve bun- İst Istanbul Üniversitesinde topla- Miş olmak, memleket için iyi bir ta- MR eseridir. Profesörlerden bir kısmı Yasi tazyikler neticesinde muhitle- uzak düşmüş seçme insanlar- Tarihin muhtelif devirlerinde bu gibi insanlara kapılarını açan millet ler daima istifade etmişlerdir. Fran- Madan kaçan Huguenots'lar, Ingitiz bil Bİ sanatine can vermişlerdir. Ingiltere Bin dini tazyiklerinden kaçan kana- At sahipleri, Amerikan demokrasisi. TAN Bir Harp Olursa Ç ok Zengin Demir Madeni (Başı 1 incide) le keşfedilmiştir. Bu keşfin gerek ay ni mıntakada, gerek Türkiyenin di- | ğer müsait dağlarında mümasil ta - harrilerimize hatime vermek değil, bilâkis bunları daha ziyade teşvik ©- decek bir hâdise teşkil ettiğini de iza ha lüzum görmem. Divriği sahasında tetkikattmız de- vam ediyor. Şimdi derinliklerini arı- yoruz, bu aramalar da müsbet netice verirse, yalnız bu madene istinaden bile Türkiye dünyanın en zengin ve en kıymetli demir madenlerinden bi- rine maliktir, demek kabil olacaktır. Böyle bir vaziyet halinde, demir, çelik sanayii plânımıza da büsbütün başka bir ehemmiyet ve vüsat ver - İmek icap edeceği tabildir.,, Hindistanda Yine Müslüman Mecusi Kavgası Londra, 18 (TAN) — Hindistanm Pencap eyaletinde Amrita şehrinde müslümanlarla mecusiler arasmda yi ne kargaşalıklar çıkmıştır. Gerginlik dolayısile şehirde bütün dükkânlar ve çarşılar kapalıdır. Her tarafta dev riye gezmekte ve kışlalarda asker, ha rekete hazır bir hâlde tutulmaktadır. Resmi makamat, gerginliğin öldürü- len bir mecusinin cenaze alayma, müs Tümanlar tarafından sataşılmasından ileri gelmektedir. A hariçte işler bulmuşlar, takip edilen gaye istikametinde çalışmak ve Ye- tişmek imkânlarını da ihmale mec. bur kalmışlardır. Bugün “profesörlerden tecrübe lâ- boratuarlarında çalışmıyanların yap- tıkları başlıca iş, ders takrir etemek- tir. Bu dersi ecnebi bir lisanda söy- lüyorler. Bir muavin veya mütercim le cümle tercüme ediyor. Tercü- me hususunda çok muvaffak olanlar vardır. Fakat ilmi bir meselede ku- laktan duyarak yaplan tercüme bazan da noksan kalıyor ve maksa- dı anlatamıyor. Bundan başka €vve. lâ ecnebi lisanda takrir, sonra tercü- me şeklindeki dersin verimi yariya iniyor ve fasılasızca devam etmiyen takrirleri alâka ile dinlemek müm- BİN temelini kurmuşlardır, Memleke. tmizde de tanzimat hareketi, 1548 Macar ve Leh ibtilâllerinden kaçan seçme insanlardan pek çok is. İfade etmiştir. Yalnız verim sualine müsbet cevap Meremiyeceğiz. Ecnebi profesörlerin Soğu beş senelik mukavelelerle gel- Mişlerdir. Burun liç senesi dolmuştur. üç sene içinde kendilerinden edi- istifade çok azdır. Sebepleri birer birer araştıralım: Haniya Nasrettin Hocanm kendi Aklını satılığa çıkardığı, sonra beğe- w kendisi satım aldığı hikâyesi var- Biz de: “Ihtisasımız noksan!” diye Vakit vakit ecnebi mütehassıslar ve Profesörler getiriyoruz, Fakat onları İabaşma getirdikten sonra yine ken- di aklımızı beğeniyoruz, kendi bildi- öküyoruz ve onları seyirci Mevkiinde bulunduruyoruz. Üniversi. teda de bu umumi usul tatbik edilmiş İir. Yeni bir Universite muhiti yarat. Mak hususunda ecnebi profesörlere Pek az fırsat verilmiştir. Çalışmaları Yanlış kayıtlar altına alınmış, ara- dikları ve bekledikleri ilim muhitinin İnkişafına serbest imkân verilmemiş- tir. Profesörlerden bir kısmı buna! Tağıne natılgan çıkmışlar, türkçe öğ- Tenmişler, bilhassa tecrübeye taallük *den derslerde çok faydalı olabilmiş. » Bir kısmı da vaziyetin rahat- Sizlığını acı acı duymuşlar, bizi ken. Öilerine uyduracak yerde kendileri uyarak güne gün katmışlardır. cnehi profesörlerden bekledik- lerimiz iyi talebe yetiştirmek değüdi, Herşeyden evvel iyi doçent ve Asistan yetiştirmekti. Halbuki Üniver “ite için milyonlar sarfettikten sonra Asıl şu can slacak noktada tasarru- ta kalkışmış, iş barem müşkülâtma imliş ve ecnebi profesörlerin #trafma kâfi mikdarda doçent ve a- nistan verilmemiştir. Verilenlere de e 4 klin olmuyor. u yanlış usul üç senedir devam edip £idiyor. Böylece dersini takrir eden, seminelerde ve Jâbora- tuarlarda az, çok çalışan bir profesör tam verim vermiş addediliyor ve sâ- bah iş başına erkenden de gelmiise kendisinden azami istifade edildiğine hükimolunuyor. Halbuki ecnebi profesörlerin hep- sinde memlekete azami derecede fay- dalı olmak için derin bir hasret var- dır, m vakitlerini Üniversiteye vermiş devamlı bir yardımcı kadro su içinde çalışamadıkları için bu has- retleri tatmin edilmemiş kalıyor. Memlekette yeni yeni içtimai, iktısa- di ve teknik çığırlar açılırken bütün hassıs sıfetile hudutsuz bir surette istifade edilebilirdi. Halbuki kendile- rini memleketimizin hayatı içine sok- mak ve elimizdeki kıymetli bir hazi- neden geniş geniş verimler almak bir türlü mümkün olamamıştır. Gelen profesörlerin elbette hepsi bir âyarda değildir. Aralarında kıy- met farkları, hüsnüniyet farkları vardır, Belki haklarmdaki dedikodu- lara kısmen lâyık olan bir, iki fena seçilmiş profesöre de tesadilf edilebi- lir. Biz ecnebi profesörlerin ecnebi olmalarma itibar etmiyoruz. Bilgile- rine ve tecrübelerine kıymet veriyo- ruz. Bir zümre hakkındaki hüküm ek. seriyete güre verilir, Ecnebi profesör gok kıymetli unsurlardır. Netice olarak şunu söyliyeceğiz: Geçen üç senede ecnebi profesörler- den tam verim almmamıştır. Kabaha tin çoğu bizdedir. Daha fazla verim almak ve kıymetlileri bütün bütüne memlekete bağlamak için hiç olmaz- sa önümüzdeki iki seneden istifade etmeliyiz. ALE. VATMAN bu Üniversite unsurlarından müte-| lerin çoğu, bilgi ve tecrübe sahibi, (Başı 1 incide) Musolininin muhtelif (nutukları İ Türkleri vakit vakit incitmiş bulümu- yordu. Son zamanlarda iki Akdeniz (devletinin münasebetlerinde dostluk İ eserleri görüldü. Fakat iki tarafın diplomatik münasebetlerdeki nezake- tine rağmen Italyan emperyalizminin İN uyandırdığı endişeler silinmiş değil dir. Karabük Türkiyeye bir şilin bile borç ver. memiş olan İngiltere, Karabükte de- mir ve çelik sanayii kurmak üzere birdenbire yirmi beş milyon İngiliz ilralrk, yani 3 milyar franklık kredi açmıştır. (Pari « Soir burada Türk lirasile İngiliz lirasmı karıştırıyor). Kurulan sanayi, Türkiyenin milli teç- hizatıma ve bilhassa silâhlanmasma hizmet edecektir. Diğer taraftan Rusyanın da Boğaz. lara hâkim olan devlete derin bir alâ. kası vardır. Bugün iki koşu mem- leket arasmda kırılmış ve bozulmuş hiç birşey yoktur. Türkiye ile kuvyet- li Şark komşusu arasında münasebet ler iyi bir haldedir. Fakat Fransa... Fransaya gelince; biz İstanbulda büyük bir manevi ve fikri nüfuza sa- hibiz. Türk rejimi demokrasiye doğru yol alan bir rejimdir. Bizim bu mev- kilmizl kaybetmemize sebep olmadık. tan başka bunun aksine olârak dost- Tuğumuzun artması beklenirdi. Fakat Sancak işi, çok saha kaybetmemize sebep olmuştur. Iskenderuna gittiğim zaman bu davanın mânasını ünletaca- fim. Bu iş, öyle bir memlekette dostça münasebetlerimizin bozulmasma yol açmıştır ki herkes Fransiz dilini ko- nuşuyor ve Fransaya rakip olanlarm burada hiç bir nüfuzu yoktur. Bizim kaybettiğimizi Italya kazanıyor. Görillüyor ki Türkiye, geniş alâka. larla dolu sahaların müvazene mihve ridir. Bu memlekete sağdan, soldan nüfuz icrasma çalışanlar vardır, Fa. kat miilliyetperverlik sayesinde gözü tamamile açılmış olan bu memleket, ancak istiklâline âit endişelerin tesi- ri altında hareket ediyor, Akdeniz iş- leri için Türkiyenin ne kadar ehem- miyeti olduğunun bazılarınca anlaşıl. maması hayret edilecek bir şeydir... LOKMA OĞUTLE — Benzin ucuzluyorsa sana ne? Otomobil şoförü değilsin ki, daha ziyade kazanmayı ümit edesin... Demeyiniz. Benzinin ucuzlaması. nın bütün şehirlilerin, hattâ köy. lülerin sağlığı ie çok slâkası var- dır. Benzin ucuzladıkça, şimdiki 0- tomobiller elbette daha çok işliye- sekler, otomobil işletmek kârlı bir İŞ olunca memleketteki otomobille- rin sayısı da elbette artacaktır. Otomobilin icadından beri her. yerde dikkat edilmiş, otomobiller soğuldıkça kara sineklerin sayası azalıyor, İşte bundan dolayı benzi- nin ucuzlaması, otomobillerin çoğal- ması İnsanların sağlığıma İyi tesir ediyor, Kara sinek, bilirsiniz Ki, bütün kötülüklerinden önce insan! rahat- Siz eder. Hele yazı yazmıya mecbur olanlar için kara sinek âdetn bir felâkettir, Başının etrafında dön - dükçe, meşhur bir filozofun dediği gİbi, insanın zihnine gelen fikirleri öldürür, Onun zararı yalnız böyle yazı yaz mıya, düşünmiye mecbur olanlar ü- zerinde kalsaydı, belki, pek te bü- yük sayılmazdı. Çünkü yazı yazan- | lar, düşünenler, kara sineklerin ç0- türlü hastalık mikropları nakletti gini sayacak değilim. Lalnız, sıcak- lar basırmez kücücük çocuklarımı. EK ON GM Yükselen Ve Düşen-, * Tahviller ? , 4! Dün borsaya gelen Paris talüjar| Tı Türk borcunu açılış 264 ve kapanış 265 frank göstermiştir. Piyasada 18,55 liradan açılan Türk borcu 18,60 lirada kapanmıştır. Son günlerde düş miye başlıyan Aslan çimentosu 13,15 liraya kadar inmiştir. Merkez Banka- $ı hisseleri de 86,5 liraya düşmüştür, Anadolu tabvil ve hisselerinde bir az yükselme olmuştur. Tahviller 40,30 mümessiller 44,15, hisseler 24,10 li- ra olmuştur. Ergani 95 Sivas Erzu- rum tahvilleri 96,5 liradır, Borsa mu ameleleri gevgek devam etmektedir. Osmanlı Bankası hisseleri 444, Elek- trik Şirketi 1170, Süveyş kanalı 24480, Royal Doyç 5145, Fransız ran. tı 64,35, Yugoslavya rantı 214 frank olarak gelmiştir. Paris borsazmda frank ve Fransız tahvillerinin vaziye- ti sağlamlaşmaya başlamıştır. Türk Malı Müşterileri Birçok ecnebi ticaret firmaları TTürkofise müracaat ederek yaş ve ku ru meyvalar, sansyide kullanılan ba, | kıkyağı, Trabzon yağı, kuyruk yağı, nebati yağlar, nohut, keten, kenevir tohumları, maden kömürü, Urfa ve Çavdar, biralık arpa satin almak iste diklerini bildirmişlerdir. Bu firmalar: Fransa, İsviçre, Yunanistan, Bulga- ristan ve Italyadadır. Paris Borsasında Paris borsasının dünkü kapanış fi. yatları: Londra 110,58; Nevyork 22,455; Berlin 900, Brüksel 379,12,5, Amster- dam 1235, 25, Roma 118,15; Lizbon) 100,75; Cenevre 514,75. MADENLER: Kurşun: 21.89, bakır 60-62, kalay 246,2,6, altın 140,6,5, gümüş 19,15,16 sinko 20. N HEKİMİN R isem Benzin Ucuzluyormuş zı tehdit eden mide ve barsak has. talıklarınm, çocuğun içeceği süt ü- zerine konan sineklerle gelebilece - ğini unutmamalısmızz. Bunların hepsini bir tarafa bı Fakmız, Kara Sineğin tablati pisli- Zi sever. En çok sevdiği yerler, çöp- Hikler, gübreliklerdir. Yumurtala - rmı da hep oralarda bırakır. Apart- manlarımızda yaşıyan kara sinek» ler bile yumurtliyacakları vakit gi- derler, en kirli yerleri seçerler. O- ralardan kanatlarına taktıkları her türlü kirleri gelirler, yataklarımıza, tâbaklarımıza, yiyeceğimiz ve içe- Zeğimiz şeylerin üzerine, hattâ yü- Zümüzün üzerine Kara sineğin cinsinin ilk çıktığı yer gübreliktir. Benzin ucuzlayıp ta, otomobiller çoğalınca binek ara- baları, yük arabaları, yük hayvan- ları azalıyor. Kara sinekleri besli - yen, onların neslini yetiştirmez güb relikler de ortadan kalkıyor. Otomobillerin geçtikleri yollar ü- zerine az çok döktükleri yağlı mad- deler de yolları, bizim bayağı kas- dettiğimiz mânada temizlemiyorlar- sada, her türlü sineklerin, böcek- lerin yumurtalarını öldürmiye ya- otomobiller çoğaldıkça İstanbul 80- kaklarının da, bir gün gelip te, düz- gün olacağını, sinek yuvası olan bo- zuklukların kalmıyacağını mit e diyoruz. Buğday Fiyatları Bir Hafta İçinde 30 Para Kadar Düştü Dün şehrimize 22 vagon buğday, 2 vagon arpa, 3 vagon çavdar ğın 9,08 kuruştan satılmıştır. Mer- sinden ihracat İçin yüklenmek üzere yeni mahsul arpalardan 250 ton 88- tılmıştır. Bu hafta bidayetindenberi buğday fiyatlarında 20-30 para &a - dar bir tenezzül olmuştur. Mevruda. tın fazlalığı ve yeni mahsulün çık - masi, piyasayı düşkünlüğe sevketmiş- tir. Izmir, Mersin mmtakalarından ye ni mahsullerin satışı için birçok tek- lifler geldiğinden piyasanın bu hafta içinde daha düşmesi ihtimali vardır. Karstan 300 ton kadar buğday piyâ- saya 5.35 . 6 kuruş arasında teklif e- dilmiş ise de alıcı çıkmamıştır. Bu İ mallara on beş gün evvel 6,15 kurüş fiyat verilmiş, fakat satıcılar fazla İs | temişlerdi. Türk borcu Kontenjanı A kontenjanmdan B kontenjanma nakledilecek yüzde 7 buçuk faizli 933 Türk Borcu tahvilleri hakkında yeni bir usul tatbikına karar verilmiştir. A. Kontenjanma*ait olup B. konten jenma nakli talep edilen tahviller, ye ni tahviller ile değiştirilecek yerde kısmen yeniden kuponlandırılacaktır. Bu kuponlandırma kısmi kupon vara- kaları vasıtasile yapilacak ve bu va- rakaların küponları, tediyatı B .kon tenjanından yapılmakta olan şimdiki tahvillerin kuponlarınm tamamen ây» ni olacaktır. Yeni kısmi kupon vara kaları 9 dan 20 ye kadar numaralı üç sıra kuponu havi olacaklardır. Tabı zaruretleri dolayısile, 9 numa- rah kupondan evvel üç kupon büyük» Miğünde ve üç adet rozası havi bir kı sım konulmuştur. Bu kısmın biç bir kıymeti yoktur ve tahvilin almıp sâ- tılabilmesi hususunda hiç bir tesiri haiz olmaksızın fek yahut ipka edile- bilir, ( BORSA) ! İ 18 HAZİRAN CUMA 2 PARALAR İ i Sterlin Dolar | 627,— Fransız Fr. 111— Liret 120,— Belçika frangı ei Drahmi 50 İsveç Fr. vü z 255,— ÇEKLER 6255 O 620— | 0/7876 17,015 14,9875 Londra Nevw-York i ! Yokohama Moskova Stokholm. gelmiş, fakat pek az bir kısmı satılmıştır. Yumuşak buğdaylar 4,25 kuruştan çavdar nisbetine göre 6,16 kuruşa, sert buğdaylar 4,35 - 5,50 kuruşa kadar kıymet bulmuştur. Çavdar dört, arpa çuvali; olarak 3,30, mısır 5 - 5,05 kuruştur. Kuşyemi Trakyanm 8,35, Tekirda- — Bulgaristan Çilekten Kazanıyor Sofya, (Tan muhabirinden) Bulgar ihracat enstitüsü direktörü. nün beyanatına göre, son hafta için- lif merkezlerine vagonlar dolusu çis lek gönderilmiştir. Mahsulün mühim, bir kısmını Almanya ve İngiltere çek» miştir. Vaktinde yapılan propaganda, Jar neticesi, Bulgar çilekleri buralar» da iyi fiyatlarla müşteri bulmuştur. Sevkiyat tayyare ile yapıldığı için bu çilekler Almanyada kilosu $ mark tan fazla fiyatla aranmıştır. Halbu. yüz paraya toplanmıştır. Aradaki fark, Bulgaristanm bu sene çilek ih- racatından büyük gelir temin etiği. ni göstermektedir. Sıkıntıya Düşmüşler Orman Kanununun tetbikma geçil tişmiş çalılık gibi Orman kaman çerçevesi içine giren yerlerden ka « tiyat yapılmaması Mizrmgelir. Kanu- bukçuluk, sepeteçilik gibi işlerle meş düşürmüştür. Mevsim itibarile odun ve kömllr hazırlıyan esnaf bu sene o- nazaran yüzde 15 . 20 nisbetinde yük seldiğini söylemektedirler. Kereste fiatları da nisbeten pahahlaşmıştır. ZAHİRE BORSASI 186-937 CİNSİ ei ç va e aş 18-3-937 Buğday mr Arpa yerli Anadol sarı p ia & > p Ş wwlüğ sl Küşyemi Nohut kaba Fasulye horoz gal n ince İç fındık Yapak Yalova is J | Vi J ELE Buğday Arpa Çavdar Kepek Peynir ESEK ğ ki, bu mahsul müstahsilden kiler ni memnwiyetin çok geniş tutulmuş ğ olması, odunculuk, kömürcülük, çu. İ gul olan esnafı sukımtılı bir vaziyete de Bulgaristandan Avrupanın muhte“ Çubukçular, Sepetçiler mesi üzerine memleketin muhteli£ mıntakalarında orman, koru, ve ye. dun ve kömürün çok pahalı olacağımı © ve şimdiden fiyatların geçen seneye

Bu sayıdan diğer sayfalar: