17 Temmuz 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

17 Temmuz 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kahvede Geçen Kanlı Kavganın: Muhakemesi Dün Ağırceza mahkemesinde bir öldürme davasına başlandı. Su;lu yerinde Abdullah isminde bir genç vardı. Davacı yerine de Emine adlı çarşaflı bir kadın geçti. İki gözü iki çeşme ağlıyor. du. Hâdise beş ay evvel Küçükpazarda geçmişti. — | Abdullah bir gece saat 24 te la Ana ht ar yak çekildikten sonra Küçlikpazarda Şapkanın . . İçindeymiş! ' © Dün asliye dördüncli ceza mahke- esinde hırsızlığa teşebbüs ettiği id- diasile tevkif edilen Aziz adlı bir gen “ cin muhakemesine başlandı. Aziz, 'bir gece Tozkoparanda Ahmedin evi- nin kapısını karıştırırken ev sahibi tarafından görülmüş ve Tepebaşında polis tarafından yakalanmıştır. Dün mahkemede Azizi yakalıyan polis şahit olarak dinlendi. Dedi ki: © “— Aziz önümden gidiyordu. Bi- si geldi. Bu adam bizim kapıyı a- .nahtaria (açıyordu. Beni görünce © kaçtı. Yakalaym, dedi. Azizin şapka- ost elinde idi. Yakaladık. Karakola gö. z türdük. Üstünü, başımı aradık bir şey yoktu. Şapkasmın astarı içinden yeni törpilenmiş bir anahtar bulduk. Bu anahtart şikâyetçinin kapısma tat- U ettik. Uyuyordu, 5 Reis suçluya söz verdi. Aziz, — Bay Reis evde çocuklar benim odamın Kapısını açmasınlar diye an- nem anahtarı sapkamın içine sakla- n Sonra da unutmuş, bizde arr- orduk, dedi. © Muhakeme, bu anahtarın suçlunun uyup uymadığını tetkik için Trabzona İçme Suyu Getiriliyor Trabzon, 16 (AA) — Trabzon getirilecek içme suyu etrafında tet- tta bulunmak ve su projesini ha- Üzere Nafia su yolları umum dürü Salâhattin yanında su müte- sı ve Erzincan sular idaresi şefi İle diğer üç mühendis olduğu halde Trabzona gelmiştir. Vali ve belediye reisi ile birlikte su membaları gezi- erek tetkikler yapılmıştır. B, Salâ- 7 tetkiklerini bitirerek su mü- ssısını burada bırakmış ve ken- di isi Erzincana gitmiştir. a p Velinin kıraatanesine gitmiş. Abdul | lahla bir alacak meselesi yüzünden ağız kavgası yapmıya başlamış. Kav ga kızışmışı iş kamaya saldırmıya da yanmış, Abdullah kaması çekince Velinin tam göbeğine saplamış ve ye re sermiş. Bu sırada Velinin karısı Emine ile küçük çocuğu uyanmışlar. muş. Emine sokağa fırlamış ve ferya- da başlamış. Abdullah ta kamasını ru kaçmıya başlamıştır. Yemiş iske- lesinde nöbet bekliyen bekçi Rama- zan, kendisine dur emri vermiş. Dur mayınca polis Necmiden istimdat et- miş ve karakolun yakinine kadar da getirmiş. Fakat, Abdullah bekçinin önünden kaçmış. Polis Necmi ve bek giler kendisini takibe başlamışlar, Abdullah, Eminönüne gelince kendi- sini denize atmış, Polis, Necmi kur- tarmiş ve karakola getirmiştir. Dün mahkemede Hüseyin, Yakup, bekçi Ramazan şahit olarak dinlendi tayorlardı. Şahitlerden de 6G aya mah- küm Kâzımdı. Jandarma hapisane- den getirdi. O da şu şeklide şehadet etti: Veli yaralanmış yerde yatıyordu. E- mine ile Abdullah da Kırlaşıyorlardı. Emine kamanın sapından tutmuş, Abdullah ta kamanın ağzına sarılmış uğraşıyorlardı, Ben ayırdım... Mahkeme, gelmiyen şahitlerin ga Zırılması için mubakemeyi talik et- ti. AÇIK TEŞEKKUR Uzun zamandarberi muztarip oldu ğum hastalığımı tedavi hususunda layı Gülhane hastanesi bevliye pro- fesörü Fuat" Kâmil baş muavini dok- tor Kemal Gülgünen ve imuvaflakı- yetli ameliyatile tedavide büyük yar dımı görülen doktor Kemal Çağlar ve Ziya Çağlar, Bürhanettin ve Emin le şefkatlerini gördüğüm hemşirele- re minnet ve teşekkürlerimin iblâğı- na gazetenizin tavassutunu rica cde- rim. Arnavutköy kilisesi: papas Kirkor aldıktan sonra atmış ve Yemişe doğ | ler. Onlar hâdiseyi olduğu gibi anla | “— Uykudan uyandığım zaman! gösterdikleri dikkat ve alâkadan do- | TAN öbetçi Mahkemeler Listesi Bu sene nöbet tutacak mahkeme- Yerin listesini Adliye Vekâleti tasdik ederek din müddelumumiliğe bildir- ir. Bu sene asliye birinci, ikinci, ncü, beşinci ceza mahkeme. lerile asliye beşinci ve altmcı hukuk mahkemeleri nöbet tutacaklardır. Beşinel hukuk mahkemesi ticaret davalarma altıncı hukuk mahkemesi Beyoğlununki de dahil olduğu halde ahkâmı şahsiye davalarına bakacak- tar, | Nöbet tutacak sulh mahkemeleri şunlardır: | Sultanahmet sulh üçüncü hukuk, | birinci ceza, 3 üncü eeza, Fatih Zin ci hukuk, Galatada birinci ceza, Be- yoğlu dördüncü hukuk, ikinci ceza, Beşiktaş Sulh ceza, ikinci hukuk, Ye niköy sulh mahkemesi, Beykoz sulh mahkemesi, Üsküdar sulh ceza mah- kemesi, Kadıköy sulh ceza “mahke- | mesi, Kartal sulh mahkemesi Adalar sulh mahkemesi, Beyoğlu birinci ce- za, Fatih birinci sulh hukuk muh- kemeleri, a > | HALKEVLERİNDE | ———— Ikmal İmtihanlarına Hazırlık Dersleri Şişli halkevinden: Her ders grubu |. ligin müracaat edenlerin adödi on ta- neyi bulduğu takdirde halkevimizde 1 ağustostan itibaren haftada iki gün sekizinci ve on birinci sınıflarda ik- male kalanlara parasız ders verile- cektir, Arzu edenlerin her gün saat 14 ten sonra healkevine müracaatla i- İsimlerini yazdırmaları. . Beyoğlu halkevinden: 1 Yüksek, se ve orta mektep talebelerinden ikmale kalanlar İçin evimizde fransızca, almanca çingilir- «e kursları açılmıştır. vm virmi altıamdan #i. baren derslere başlanacaktır. Arzu edenlerin müracaat ederek kaydolun- malarını rica eyleriz. 4 ——— NİHAT İFFET BERK Diş tabibi Diş tababetinde yeni ve pek mü- İhim olan porselen kron ve briçler (- zerinde ihtisas yapmak için Berlin'e gitmiştir. TEŞEKKÜR Bayan Asiye Kerimol'un vefatı mü nasebetile kederlerimize iştirik Jüt- funda bulunan zevat ve müessesala gilemizin şiikranlarını sunmava 53“ yın gazetenizin tavassutunu dileriz. Kardeşleri « Evlâtları Neden Daima KARDEX ÇUNKU: KARDEX yarım asırdan be ri, görünür fiş sis temlerin itiraz kabul etmez üstünlüğü ile tanınmıştır. kelimesi bütün dünyada “Görünür fiş sistemi,, teradifi olarak tanınmıştır. Berlin Olimpiyad oyunlarından sonra, İspanyanın ademi | KARDEX nin mü. KARDEX merasimini tanzim etmiştir. her hangi bir işde her hangi bir dairede yarar, gözünü çeker çekmez arzu ettiğiniz malümat yeknazar. da görünür. Kardex işaretleri, bir gözün muhtevi oldu- Zu bütün kayıtların bir fotoğrafisldir. Hiç şüphe yok ki Kardex müessir bir kontrol için icap edilen iş âletle. rihin en mükemmelidir. Acentasma müracaat ederseniz size hiçbir taahhüt yük. letmeksizin arzu ve ihtiyazlarını mütaleu edecektir A ite 7757 — KARDEX --— TÜRKİYE UMUM ACENTASI: SIDNEY NOViL ve Şsi. Halefi Siâney Novil Galata, Billür Sokak No. 15—15 Posta Kut. 1154 Tel: No, 40592 «— Eczacı Aranıyor — Istanbula yakm hat güzergâhmda bir fabrikada çalışmak üzere dip- lomulı bir eczacı alacaktır. Talip olanlar dört güne kadar Bahçekapı" Taş Han 48 numaraya müracaat et melidir. açılmıştır. | er akşam DARUTTALIMI MUSIKI tarafmdan halk tü kıları çalınmakta olduğunu tebşir ederiz. İ Yarm akşam ilâve olarak: FESTİVAL EĞLENCELERİNE iştirek | | edecek sanatkârlar tarafından KARADENİZ HAVALARI oynanacaktır) » Fiyatlarımıza dikkat: Rakı: 75 Bira: 20 Meşrubat: 25 kuruş «Sİ »HER AKŞAM* Memleketin en yüksek Sanakârlarile birlikte SATI XI TAKSIM:Ni Masularınızın evvelden tedariki sayın müşterilerimizin —— menfaeti iktizasıdır. Telefon: 43703 - Mülde! Müjdeı ————, İl küsü ve şar- PRF. RUSEL GELDİ İstanbul Yedinci icra memurluğun dan: Bir borçtan dolayı haczedilen Ayı iv es. ME Grani Deyiteee SNRA as LE geni Gm GN ter tarafından yapılmakta olan âsarr| iye Paraya çevrilmesine karar veril- Jatika hafriyatına para yardımmda | miştir ve satış 22 Temmuz 1937 per i bulunan profesör Rusel, dün sabah- İşembe günü saât 12 den 13 e kadar ki ekspresle Avrupadan şehrimize | Marpuççularda Lüleci Hanm dabilin gelmiş ve Perapalas oteline inmiştir. | de 6 numerolu odada satılacağından | B. Rusel, bugünden itibaren Sulta-| talip olanların muayyen saatte me- nahmetteki tarihi hafriyatı tetkik e | muruna mürnenat etmeleri rica olu- detektir, müdahale Komitesini ve Ingiltere Kralınm taç giye! 0! Bugünkü Program Istanbul; Oğle neşriyatı: 12,30 Plâkla Türk musikisi Havadis 13,05 Muhtelif plâk Di tı 14 Son. Akşam neşriyatı: 1830 Plâkla dana musikisi IS | Konferans Doktor İbrahim Zet Ode #im hastalıkları) 20 Cemal Kâmil ue arkadaşları tafafından Türk m $i Vö halk ki 20,30 Ömer Bi tarafından arapça söylev 20,45 ni ma ve arkadaşları tarafından musikisi ve halk şarkıları (Sast ri) 21,15 Orkestra 22,15 Ajans borsa haberleri ve ertesi günün P' Yamı 22,30 Plâkla solalar, operâ 23 operet parçaları 23 Son. Günün Program Özü HAFİF KONSERLER 7,10: Berlin kısa dalgasi: pul 730: Sabah konseri. , 2): Panik 5n dalgusı: Plâk. 9.45: Plâk. 10.30 Plâk. 10.50: Plâk, 13 Paris m gası: Plâk. 13.10 Bükreş: Salon © kestrasr, 14.15: Paris kısa dı Konser, 14.45: Plük, 15: Ki 16.10: Roma kısa dalgası: Orko İra, sapran. 18.30: Paris kısa daf gası: Büyük orkestra, şarkı, 17,00 Varşova: Hafif musiki, 18. 1909” Bükreş: Askeri konser (çek eser” lerinden), 2010; Leipzig: V 21.10: Kolonya: Eğlenceli hafts nu programı, 21,40: Prag kısa | gası: Hafif musiki. 2140: Me) Karışık konser, 22. 22.25: Prag &” sa dalgası: Halk konseri ( Novak). 2245: Bükreş: Lok dan konser nakli. 23: 23.15: Bari vesaire: Varyete PERALAR, OPERETLER 18.30 Roma kısa dalgası: Puo9” ni'nin “Manon Lescaut” 22: Milâno: Zandonai'in “t sai eri di Ekebu" operası 22,30: Pari P. T. T.: Operadan nakil, İ ODA MUSİKİSİ 18,15: Varşova: Oda orkestrsff (arcello, Corelli). 22.05: kısa dalgası: Sekstet konseri. 15.30: Roma kısa dalgası: PİYS no refakatile keman konzertosik 20.40: Peşte: Macaristan - İrlandf artistik mübadelesi (şarkılar). DANS MUS! 1026: Peşte, 20.20 Bükreş (KÜ sik danslar), 21: Peşte (Opereti? dani vereli. 2410: Graz. 22,15: Leipzig. 23,05: kısa dalgası, 23.50: Roma, Kape .24: Kolonya, gemms Dr. İhsan Sami i İTIFO AŞ Şısl Tifo ve paratifo hastalıklarms © tulmamak için tesiri kat'i, mus” yeti pek emin taze asıdır.Her e© nede bulunur. Kutusu#öi GEBE BAYANLARIN Yüzündeki siyah lekeleri FAZIL ÇİL İLAGI iderir.' ai N 1 Üç çift davul, dört zurna, birkaç çalpara dövmeye başiıyar ve gençler, çocuklar hep bir ağızdan eski bir Girit türküsünü söylüyorlardı: “Ciridimin ucu telli,, “Bana derler demir elli,, “Geç karşıma yiğit yoldaş,, “Usta kimdir olsun belli,, “Sallanıyor ak çevrem,, “Hey arkadaş çık görem!,, Bir yağız atlı, alanı bir baştan öbür başa dolaştı, elinde beyaz bir çevre, etrafma “sallıyarak “karşı” arıyordu. Davullar dövdükçe, yağız atm yelesi kaba- Tiyor, kuyruğu dikiliyor ve kulakları birer ok tepe- si gibi sert ve dik duruyordu, Karşıdan : — O hey! Diye bir nâra duyuldu. Bir doru Kasedi Maral Di muştu. Karşı karşıya geldikleri vâkit ciritlerini baş- » darnm üzerinde sallıyarak selâmlâştılar, Davullar ya © Ozış bavasını vurmaya başladı. Yağız. alanım kenarm- da durup bekledi, Karşı güratle yaklaşarak: — Ur ha! Diye seslendikten sonra kisrağın başını büktü ve geriye dört nal seğirtmeye başladı. Beriki fırlayan atın üzerinde bir büküldü, bir doğruldu. Sağ kolu , ileri geri bir hareketle hasmmı gizliyordu. Kıvamını bulur bulmaz, ciridi çaktı. Önde kaçan, kısrağn sol tarafına kayıverince, cirit vızlayarak dokunmadan geçti. Değnek daha havada uçarken, tekrar doğru- Jup kızan üzengileri bastı, Ikinci hamlede, eiridi ha- Yada yakaladı ve hemen döndü, Herkes el çırpıyordu. Şimdi kovalayan geri edip dolu dizgin kaçıyordu. O- nun da bir marifet göstermesi lâzımdı. Doru kısrak- Im ciridi fırladı, bir, iki, üç, dördü saymaya Yakit * kalmadan, sağ kolunun, şimşek gibi bir hamlesile o da ciridi kaptı ve kapar kapmaz kolunun çabuk de. ğirmi bir hareketiyle ciridi yere hamle edip sapladı. Uzeri renkli ve ucu telli değnek çimenler üzerinde, Benberek gibi titremive başladı. Tam o sırada herkes —ERZ KURDU — haykırır ve alkışlarken: doru kısraktan. bir değnek daha uçtu. Artık tek değnekle oynamıya başladı! Bu, büyük binicilerin ve usta oyuncularm usulü idi. Bir üçüncü atlı yerde saplanmış duran ciridin yanma kendi. ciridini saplayıp meydan okuyuncaya kadar devam etti. Oyun artık kızışmıştı. Arada halkı güldürmek için, tuhaflıklar ediliyordu. Biri topal bir beygire, diğeri yularsız bir eşeğe binmiş, iki şapşal kılıklı paskal, biribirlerile oynuyorlar, eşek koşmakta, topal beygir kaçmakta ısrar ettikçe halk gülüyor ve süvarileri, kızarak yere iniyorlar ve değneklerini bırakarak bel- lerinden siyırdıkları yün kuşaklarile biribirine vuru- yorlar, güya döğüş ediyoralr.. Ve çoluk çocuk gül- mekten bayılıyordu. Öğle ezanma beş, on dakika kala cirit bitti, davul- İar'önde, atirlar alayı ve halk arkada olduğu halde güle eğlene döndüler. Kasabalılar davetli oldukları yerlere, misafirler kondukları evlere dağılarak yemek yediler, Tkindiden #onra halk için köçekler, hokkabaz taklitleri, yaya kosuları vardı. Salhanenin arkasındaki çmarlar altında akşama kadar eğlenilecek ve akşamdan sonra çay boyun- daki çardaklı kahvenin meydanmda oyun olacaktı. Akşam tertibi daha başkaydı. Buna hocalar iştirak etmediler, İki yerde sofra kurulmuç'tu. Birine efendi- ler, beyler, memurlar; ötekine delikanlılar, efeler, davetliler. Yalnız birinci sofra kapalı yerde, diğeri Oyun yerine çabuk elden yapılan çardak altında ku- rulmuştu. Ve beyler tarafı, her rakı ziyafetinde oldu- Zu gibi önce gayet ciddi ve ağırbaşlı İken iki saat son Ta ervttılar. Ve yatsıyı geçer geçmez alay malay çifte telliye, köçek havasına kalktılar. Dellkanirlar tara- fında ise, yarım zeytin tanesiyle susuz kaç fincan içi lebileceğine dair mühim bir müsabaka açılmıştı. Ve ertesi sabah, yalnız ikinci sofra için dört gaz teneke- si Yakı harcandığını, Artin, puslasile beraber Erde- ne bildirdi. Çarşamba günü öğleye kadar, yalnız davullar çal- dı ve çoluk çocuk kendi keyiflerince eğlendiler. Oğ- leden sonra at yarışları ve güreş verdı. Yine Değir- menalanı seçilmişti. Tki uzun ve altı kısa yarış yapıldı Uzun yarışa, ittifakla Erdenin kısraklarmı sokmadı- lar. Erden atlarının bu esaslı üstünlüğüne memnun oldu. Düğün kâhyası Deli Osman: — Aşkolsun Erden Efendi, dedi. Gördün mil beyi! Başkam olaydı, ille sokacağım derdi. Halbuki senin kısrakların maşallahı var. Burada hangi değme at onlarla yarışacak? Zatikleyin muharebe salgmr mem lekette at mı kodu? Nerede ise benim topal eşeği bi- le gekip alacaklar. Tik büyük koşuda, Aynacı Topal Gazi Kara Osmâ- nm hayvanı birinci, Kolcu Çakırın Baklakırı ikinci geldi. Az kalsın kavga çıkacaktı. Yüzbaşı Refik Te- kin, malmüdürü, birkaç eşraf araya girdiler ve Erde- ni hakem yaptılar. Mesele de bitti. Ikinci büyük Y#” rış gürültüsüz geçti. Kara Osman bir çift telli ki ibaret olan hediyesini alırken Erdene: — Ah, sen olmasaydın beyim. Diye serzeniş etti, — Yoo.. Bak, kasabaya ilk gelirken seni yolda ge müştüm. O vakit, bana tütün rejisi ile her vakit 9” raza çıkaracağını söylemiştin. Ben şaka san Fakat görüyorum ki kafana koymuşsun. Bu — Öyle amma! atma güyenmiyen.. — Her ne ise birşey oldu. İşte yine sen yasli dın mı? Hem Çakır kim, ayni kasabalı iki hemşeri İÖ” ği mi? — Amma o tütün rejisinde! — Rejide olmak, can düşmanı olmak değil, onun da rızkı... — Rizk mı? Milettaşlarınn kana girmekle Sİ | lecek rızk bana haram olsun! i Mesole tekrar alevlenmek üzere iken, bastriğ” Genç Jandarma çavuşu, Erdenin kulağına eme | — Topalım Hakkı var, dedi, Çeçende eski defti karıştırıyorum, gözüme ilişti. Muharebeden evvel Yalnız bu kaza İçinde bir senede otuz dört tütün Ya. ie kuatr olmuş, on dokuzu ölmüş, sekizi sakat kalm* Me ötekiler,. Hepsinin faili de mânen reji idaresi. birinin de davası sona ermemiş. # Sıra pehlivanlara gelmişti. Bu, sırf bir eğlen©* ii, bi geçti. Ortaya belli başlı ne bir pehlivan, n8 a vanlığa elverişli gürbüz bir adam çıkmıştı. BİL. eski ve yaşlı pehlivanlar, soğukluğu giderniek İtİS” kıp bir iki pesrev yaptıktan sonra çekildiler - çel i Bu en feel bir sahne idi, Daha sekiz on sene © en fakir bir düğüne lâakal otuz çift çikarken, b çi bir çift bile, adamakıllı güreşen bulunmuyorü' yu bahis uzun sürdü ye herkeste ayni fikir hâsl , herkes kendi kendine: var” Çarkın var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: