20 Ağustos 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

20 Ağustos 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İ Kulup, li e an Habersiz Gi Yazan : Ziya Şakir derken Pusunun İçine Düştü Mik i de Beçilmez bir set. EZ İh için Ahmet Sul. > Hadım Ali Pa. Şahi in e çet eye . sai etin bir ile zapt Sildi Pts, mir deri — için iki kuman a teda, klar arasında ea, rek (aman di Aip, dı Hizaş ir bunu haber alır almaz, Hn tek Bir , Milendete, rm at kadar sü- ek kanlı birşe hennemi velvele içeri de, nasıl a di bularak düşman in, sine sine Şahkulu- 24 kadar ilerlemiş. — alıç darbesile, Şah. ” —” iruvermisti. Ik Msalsiz Bir Ceza) “kul, ii nun ölüm, (Tekeli) Nİ iye, va Em olmaları. ay ina, N Artık, İran Bö Bibi bir akış ikleri yerle- ediyorlar.. önle- öldürüyorlar. köyleri "Stiyorlaraı. $ 1, anlı hudutlarını geç Baka v klarma girmiş- AN b te bağsız ve kumandasız ae artık yaptıkla- r, Sy sürü çapulcu Vi a N e sırada (Irak) ta im Vâffakıyetli harplerden ziy çevdet ediyordu.. Bu eğin ol, #aMandanberi harplerle ve ey akla beraber, Anadolu- Mi *den kanlı hâdiseleri; eni olarak ta Teke. Iran hududunu ilen duymuştu. larından birini Te- dermis. biltün firarile- Sivarında içtima ederek, ek tihap etmelerini; ve imata intizar eyle- e ler na Ky big «bu emre itaat ederek; öy Hay İle e #mişler.. reislerden iki v, V, ig ardan birine €rins de (Vezir) tin- li, Deta elçi Ta yani tar, Ya e i Şah Temailin gel- iz tendilerini havası 1âtif, < bİP Yaylâya yerlesi gri Fakat; son 'smanlı toprakların- ek çin, etraflarında da ün ulculuk yapmaktan ün bi ard, ln © taraflardan bü- api Keçeceğini haber Derhal her tarafa pu- Yolları bağlamışlar. * Yoluna devam eder. sün © haberdar olmıyan Un İçine girmişti. O İZ mücadele başgös. Van h Dö mine silâhlarma eti, celenmişti. kervan halkı, geçirilmişti. Kervanda (Şeyh İbr teri) isminde bir zat ta yordu. Bu zat, (Fmbi manzum bir 05 i ve edebi kudr m tekdir ve hürmeti ile Hacca gi. Hemen hemen, kılıç ve hançerden him Şehüs. bulunu. Tekeliler, şeyhin genç ve dilber oğlunu kesmek için : yh Ibrahim, İleri atılmı; sağ iken e ma dokun- mayın.. Evvelâ, beni öldürün.. Son- ra, ona ne isterseniz yapım. Diye; yalvarmıya başlamıştı. ye Şeyh İbra y varmasına ve gözyaşlarına zerre kadar ehemmiyet vermemiş- Onun o kıymetli evlddn MI, gÖZ bi, bir kulaktan öbür kulağına ka- dar kesmişlerdi. Ihtiyar Şeyh, bu facia karşısın. da daysnamamıştı: — Allah!.. Diye haykırarak, yüzüstü yere kapanmıştı. O anda şeyhin arkası. Ba, iki küreğinin ortasma, birkaç hançer birden saplanmıştı... bi, ame) nin ve nefis tahir) Tün nâzımı, koca Şeyh TIbra- him; bu katil hançerler altında can vererek, gözlerini ebediyen hayata kapamıştı. Şah Ismail, gelmişti. Tekeliler; atlarına binerek yeni methularmı parlak merasimle istik bal etmişlerdi. Şah, muhtesem ça- dırlarını kurdurmuş. Kendisi se; yar tahtı üzerine kurulmuştu. Her tarafta öbek öbek ateşler ya niyor., Sazlar çalmıyor. Şarkılar #öylenip oyunlar oynanıyordu. Mey danın ortasında; içleri yalnız su ile dolu, iki büyük kazan kaymıyordu Tekelilerden birçokları merak e- derek, Şah Temailin adamlarma 50- ruyorlardı: — Ahbap!.. kaynar, durur. Şah Ismailin adamları, dudakla- rında müstehzi bir tebessümle ce- vap veriyorlardı: - Bilmez misiniz?, Şahm ziyafe ti var. Bunlarda, çatal boynuzlu birer ala geyik kaynayacak., Sizle- re ikram olunacak. — E, ala geyikler nerede? — Biraz sabırlı olun. Şimdi mey dana çıkarı! Tekeliler, ala geyikleri görmek için sabırsızlanırken; aşiretin Sul tan ve veziri ile bütün beyleri, Şah Ismailin çağırma davet olunmuştu. Bunlar; çardırın kapısını mai elbiseler, altın işlemeli kı lâhlar giymiş olan tejrifatçılar ve çavuşlar tarafından karşılanmış... İzzet ve ikramla Şahın huzuruna çi- karılmışlardı. Gördükleri iltifatlardan hayretler içinde kalan bu adamlar, Şah İs- mailin ayaklarına kapanmışlar.. diz lerini öperek: Bu kazanlar, niçin Bu! dimiz, sensin. Kulluğumuzu, eyl ndan sonra; Şahrmız, efen. kabul Diye bağırmı Şah Ismail, bun. recede mültefitane hareket etmiş, dr, ra karşı son Oturmek için hepsine yer göster. miş. Şerbetler ve tatlılar getirilme. si için adamlarına emir vermişti. Ve sonra bunlara dönerek: — Hoş geldiniz, safa geldiniz. Anlatımız, bakalım, Neler oldu, ne- ler bitti?.. Buralara gelinceye ka- dar, başmızdan ne vakalar geçti Demişti, TH elilerin, (Sultan) ünv verdikleri Bey derhal söze girişmişti, Şahkulu ile evvelâ Kara göz Paşanın ve sonra veziri özam Hadım Ali Paşanm arasında geçen herpleri naklettikten gonrs: — Osmanlılarda, rt körü: dik. Bunca yıldır çektiğimiz eza ve cefanın intikamı aldık, Geçtiğimiz deri, yaktık, yıktık, taş taş üz İlinde birakmadik.. Çok şükür, mu radımıza kavuştuk. Senin kulluğu- na nail olduk. Diye cevap vermişti. (Arkası var) Fındık Geldi e İlk Parti 5040 Kil Satıldı mahsulümüzün Istan- ıtır. Levan sıra malı iç tombul nevinin İ ruştan satışı yapılı i satılan mal 5040 kilodur. A «tombul iç fındıklardan şartile Trabzon Fob kilosu 42 tan 15 bin kiloluk bir parti ile rla fob Ordu, Ordu malı tar, Tireboludan 720 İve Giresundan 2860 kilo sıra mal İda ayrıca müşterisine verilmiştir. Tütün Satışlarında | Fazlalık Var , her yıl'biraz di göstermektedir. - Bilhassa, | yaralarının satışındaki fazla: | İlik göze çarpmaktadır. 935 yılında 718,598 kilo halk sigarası satılmış 872010 ki Sorkildaryan, 8 42,121 kilo satıl loya yükselm te 41,472, 936 mutır , Üzüm Alımı İçin Bir İngiliz Heyeti ek giliz üzüm kooperatifleri edt € ü- leketimize bir heyet gönder laştırmışlar. yakında İzmire gelecek, kuru üzüm mübayaa işlerini doğru- | dan doğruya tanzi, yarete ehemmiyet verilmektedir. Londradan Şeftali İsteniyor Londradan bir tüccarımıza gelen İ mektupta, Londrada şe in ancak İ70 kuruşa yenilebildiği bildirilmekte- imizde ve bilhassa Bursada yetiştirilen mubteli? seftali nevileri- nin iyi ambalâj edilerek Londraya İ gönderilebileceği yazılmaktadır. züm almak Istanbulda taze fındık satıcıla- Tı, bize en iyi fındık olarak Değir. mendereden gelenleri gösterirler. se de, fındığın ilk vatanı bizim Ka- radeniz sahilidir. Zaten bütün dün- yada da en iyi fındık olarak Trab- zondan giden, iri emperiyal cinsi tanmmıştır, Ondan dolayı olacak ki Trabzonlular “mal, funduk,, diye onu —ticaret bakımından — ham, si balığından bile üstün tutarlar. Sağlık bakımından da fındık ger. çekten değerli bir maldır. Içindeki azotlu ve yağlı maddeleri cevizde- kilerden ve bademdekilerden daha ziyade olduğundan İnsanı besleme kudreti de onlardan daha fazladır. Bündan başka fındıktaki yağın a- cımıya istidadı daha az olduğun- dan, fındık kuruduğu vakit bile, daha kolay hazmedilir, Fakat fındığın hekimlikte yeri yalnız insanları iyi beslemesinden ibaret değildir. Eski zaman hekim. leri fındığn meyvasından başka ağacma, daha doğrusu fındık dalı- na, büyük ehemmiyet atfederlerdi. Bir hastalığın büyüden yahnt na- zardan geldiğini anlamak için, taze fındık dalı yakıldıktan sonra külü ince bir elekten geçirilir ve hasta bu kül zerine idrar ettirilirdi. Da- ha sonra idrarlı kül, suyu büsbü- tün keyboluncıya kadar kaynatı. lırdı, Çanakta kalan kısımda bir kıl görülürse hastalığın büyüden veya nazardan geldiği şüphesiz sa- yılırdı. Büyücü hekimlerin muvaffakıye- Değirmenderenin Fındık! tini kıskanan kırıkçılar da fındık dalını kırıkları iyi etmek için kulla- nırlardı. Güneş Hamel burcuna gir- diği vakit fındık dalından serçe par. mak uzunluğunda kesilerek iki ucu- na balmumu yapıştırılır ve karık yahut çıkık üzerine dokundurulun- ca hemen iyi edilirdi... Büyücü olmıyan hekimler bile fındığı taktir ederek çıkardıkları suyu sar'a hastalığına karşı baş ilâç sayarlar ve zayıflamak ti. yen şişmanlara da bunu içirirlerdi. Fındık suyunun zayıflamak için te- siri bugün de sabit olsaydı semizli- | ği sevmiyen bayanlar me kadar işine yarardı Fındığın içini de eski zamanm meşhur hekimleri mesane taşlarını, kumlarını eritmek için hastalarına her yemekte yedirirlerdi.. Fındık içinin böyle hassaları ar. tık unutulmuş olduğundan ş'mdi 0- nu lezzetli bir yemiş ve kuvvetli bir gıda diye çocuklarımıza yedire- bilirsiniz, Fındık dalının nazardan gelme hastalıkların teşhisi yahut kırıklarm iyi edilmesi için hükmü kalmamışsa da, yer altındaki su ta. bakalarınm keşfi için hâlâ kullamıl- makta olduğunu unutmamalıyız. En kuvvetli mühendislerin keşfedeme- dikleri, yer altındaki suları, elinde bir fındık dalından başka bilgisi bulunmıyan bir cahil adamın haber vermesine ve bu haberin doğru çik- masma karşı —şimdiki halde— in- san ancak hayret edebilir. SARA LAER ERAS Haftanın Piyasası Bazı Maddelerin Toptan Fiyatları Son hafta içinde muhlif maddelerin toptan fiyat- larında değişiklik Olmamıştır. Yalnız birkaç nevi mal üzerin- de kilo başıma 20 — — 30 para yükselme görülmüştür. Kızılca 6,15, keçi kılı 52,10, Ana- dolu yapağısı 57,20, Trakya ya- susam 17,10, İnce af- 570 kuruştur, Meyvalar çok ucuzlamıştır. Sebzelerin hemen hepsi ucuzdur. Limonların 504 tanelik sandığı 800, Trablus malı, 504 Tük limon sandıkları 900 — 1100 ve 420 ! Belçikadan | Yumurta İsteniyor Simzlieplkz Fakat İhracat Yapmak Müşkül Olacak Belçikadan bir firma killliyetli miktarda Türk yumurtası satm aj mak istediğini Ticaret Odasına bil- dirmiştir. Oda, yumurta tüccarların vaziyetten haberdar etmiştir. Fakat, teklif edilen fiyatlar ihraç fiyatları ba mazaran azdır. Bu itibarla Belçi- kaya yumurta ihracmm güç olaca- ğı tahmin ediliyor, Esasen yumurtalarımızın ihraç vi kçe kötüleşmektedir. ve fena tesadüflerin te- sirile son zamanlarda yumurta ihraç edilemez olmuştur. Uç dört sene ev. vel ihraç maddelerimiz Üzerinde ü çümeti dereceyi bulan yumurtaları. mız bu sene harice çok az gönderile bilmiştir. ——— CEVİZ STOKU AZALDI Piyasalarda yapılan tetkiklere na zaran İstanbul ceviz piyasasında ka- buklu ceviz stoku otuz tona inmiş- tir. Yeni hsul gelinciye kadar bu miktardan büyük bir kısmı sarfedil- miş Bulunacaktır. (BORSA | İ 19 Ağustos PERŞEMBE İ PARALAR Sterlin 626,.— Dolar 5 Fransız Fr, o 90,— Liret 110,— Belçika trangı 80 | New-York İ Paris j Milâno Brüksel Atina Cenevre Sofya | Amsterdam Prag Viyana, i Madrid İ Berlin İ Varşova Budapeşte Bükreş Belgrad Yokohama Moskova. Stokholm 20,425 3,0750 piyasada | İlaşmasından biraz farklıdır. ETER DERA TA EPA NA SARAN, tanelik sandığı 1250 kuruştur. Ham derilerden koyun, keçi, kuzu, manda, oğlak ve sığır de- rileri üzerine alışverişler canlan- mağa başlamıştır. Tuzlu kuru keçi derilerinin çifti 185 — 200, tula tiftik 125 — 130, tuzlu ku- ru koyun kilosu 50, hava kuru- su 60 — 62, kuru kuzu derileri çifti 160 — 180, tuzlu manda derisinin kilosu 70 — 75, oğlak derisinin çifti 150 — 165, sığır derilerinin de kilosu tuzlu kuru olarak 67 — 72 kuruş arasında fiyat bulmaktadır. AMARE ini Ü RADARA ARMA EEASAE GEEEDA SEBA A OE AUEATEDAN Rusyanın Amerikaya İhracatı » gm Yeni Anlaşmada Mühim Esaslar Var Sovyet Rusya ile Birleşik Amerj. ka arasında yeni bir ticaret mukave. lesi imza edilmiştir. Yeni mukavele 1935 senesinde yapılan ticaret an- Çünkü Sovyetler Amerikadan gelecek bazı eşyanm gümrük tarifelerini değiştir. mişlerdir. Mukavelenin Amerika mal larına karşı gösterdi; kolaylıklar dolayısile Rusyaya yapılacak ithalâ. tm artacağı ve Rus — A:gorika mü- nasebetlerinin de kuvvetleneceği te- min olunuyor. 1984 temmuzundan 1985 temmuzuna kadar Amerikadan Rusyaya 16 milyon sekiz yüz bin do- lar kıymetinde mal ithal edilmiş ve bu miktar 1938 senesinde 20 milyon beş yüz bin dolara yetlerin Amerikadan ala telif maddelere malümata göre, bu Rusyanın lan ithalâtı kırk milyon dö- ları geçecektir. /IZAHİRE BORSASI 19/8/1937 FIYATLAR Aşağı K.P. Ginsi Buğday yumuşak sert Bakla Çavdar Keten tohumu Kuşyemi İç fındık Keçi kılr Yapak Anadol » o Trakya GELEN Çavdar Keten tohumu GI Razmol Yapak DIŞ FIYATLAR Buğday Liverpul » Şikago « — Vinipek Arpa Anvers Misir Londra Keten T. Londra Findik G. Hamburg Findik L, Hamburg

Bu sayıdan diğer sayfalar: