9 Ocak 1938 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 10

9 Ocak 1938 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Timarhanede Akıllıca Aylar arülâcezenin gösterdiği beş aylık şefkat ve himaye sa- yesinde sıhhatim tamamen yerine gelmişti, Çalışacak b'r haldeydim. Çalışmasına çalışacağım, fakat ne ig tutacağım? Kimden iş istiyebi- Jeceğim? Hayatta öyle günler olu- yor ki elin ayıkları bile iş bulamı- yor, benim gibi elin ayyaşına k'm iş verir? Dinle! Anladın değil mi? Eminönü kaymakamı Bsy Raif aklıma geldi. Bay Raif talebemden- di. Gittim. Bir iş bulmasını rica et- #im. Iyi karşıladı. Kendi çevres de hemen bir iş bulamadığı için be- ni Üsküdar kaymakamı Bay Izzet- tine tavsiye etti, Bay İzzettin beni 'Usküdar temizlik işleri amele kad- rosunu yazdı ve daktilolukla temiz- Yik memurluğuna yolladı. Buradan pek memnundum di. yemem, bununla beraber kavuştu. Zum insani himayeyidebir za- man unutamam. Bir gün, hani bir kadehten b'r- gey çıkmaz canım, üçü karar dör- di zarar tekerlemesiyle bir tek yu varlayıverdim. Bu yuvarlayıverme- nin öteki mânası da yuvarlanıver- mektir, Yine böyle bir uçurumun kenarmda sallanırken arkadaş'a- rımdan biri bana bir kurtuluş yolu gösterdi, dedi ki: — Niçin Mazhar Osman Beye müracaat etm'yorsun. Git, rica et. Hastanede bir hizmet versin, Hem daha rahat yaşarsın, hem gıda İşi yoluna girer. Devamlı, sıhhi bir kontroj altnda yaşarsın. M uvafık gördüm, Mazhar Os- man Beyi kabinesinde ziya- retvettim. Hali anlattım. Kabel etti: — Fakat, dedi. Birkaç ay para- sız çalışacaksın, ondan sonra aylık vereceğim. Teşekkür ettim. Niçin çalışma- yım? Hastane her ihtiyaermı temin ettikten sonra 14 lira tekaüt aylı. ğım da bana kalıyordu. Ertesi gün işe başladım. Kalemde dektiloluk ve yazı işle- rine yardım ediyordum. Öğleden sonra kalem işleri he- men hemen h'çe iniyordu. Müdür muavini doktor Bay Ce- vat Zekli Usküdar Ravza Terakki Mmektebinden talebemdi, Bir gün ri- ca etti: — Hocam, dedi. Öğleden sonra iş kalmıyor, canm #-kılıyor. Bu boş saatlerde 19 uncu servisteki çocuk- larla meşgul olur musun? Bu serviste çoğu velâdi malüli- yetle doğan zavallı çocuklar vardr. Derhal kabul ett'm. Marangoza bir kara tahta ısmarlatim. Yullarca akir başmdakilerle uğraşmıştım. Şimdi bazısı zır deli morkerreki bazısı da beş parmağını sayamıya- cak derecede malül biçarelerle uğ- raşacak, onlara okuyup yazma öğ- retmiye çalmşacaktım. Iş bununla kalmadı Hastabaki cıların çoğu okuma yazma bilmi- yordu. Onların da feyzi üstada- nemden.. Dinle! Anlıyorsun değil mi? istifade etmeleri rica olundu. RESİMLİ FAKAT ÖLÜM KAÇIRDIK -NE YAPA- AĞIZ? A Müthis bir çılgın TUNE İYİ — Hayhay! da buna bastırdım. Konferans salonunda dersaneyi kurduk. Servislerin boş kalmama- 81 İçin nöbetleme usulünce bir prug- ram hazırladık. Yaradana sığınıp bu işe de paçaları sıvadık. Sabah gekipden ikiye kadar kalemde. Uki | da çamaşırhanen'n düdüğünü öt türdüm mü hastabakıcılar parti parti aifaye! Ikiden dört buçuğa kadar il'm ve irfan dağıtacığım d'ye kan ter- lere batmak. Yüz on kişi bu, dile kolay. Zavallı çocuk'arı hesaba | katmazsak, ötekilerin çoğu zeki in- sanlardı, çabuk öğreniyorlardı. astanede İşe başladığım gün | denberi dört ay geçmişti. Ben'm aylık işim her ay başında, gelecek ayın sonuna bırakılıyordu. Pek aldırış etmiyordum. Çünkü ra- hatım, meşguliyet'm iyi idi. Teka- üt aylığım hem çocuklarım harçir ğına hem benim tü:ünüme bol bol yetişiyordu. Sekiz ay oldu. Ses yok. Benden iki üç ay sonra gelenlere aylık verilmişti. Zarar yok. Braz daha geçsin. Hazir rakısızlığa da alışır gibi olmuştum, Bu sırada ga zeteler bir havadis verdiler. Bizim tekaüt maaşlarının ikramiyeye çev- rilmesi kanunu Meclisten çıkmak üzere Im'ş. Dedim ya şu insanlar b'r acayip nesnelerdir. Tlemen in- sanlıkları kabarı kabarıverir. Ben- de de bir telâştır başladı. Acaba ne miktar ikramiye vererekler!? Vaziyetim nice olacak!? Derken 2097 numaralı karun çıktı. Resmi hizmeti yirmi yıldan aşağı olanların tekaüt maaşları Me ramiyeye çevriNe.” Ben'in talim hayatımm çoğa hü- susi mekteplerde geçmişli: Üskü- darda Miratülfeyz, Ravzai Terak- ki, İttihat ve Terakki Nümune mektebi, Fiyuzatı Osmaniye, Ka- rabetyan dadisi, Kuzguncukta Alyans İzracl't, İzmirde Italyan Lisesi, Bünyam'n Naunı mektebi vesaire gibi... Hemen Maarif Vekâleti Sici | Müğürlüğlüne bir mektup uçurup vaziyotimin izahını r'ca ettim. Ge- Jen cövapta her hizmet senesine mukabil son hizmetimde aldığım maaşın bir tanesi verileceği bildi- ril'yordu. Eh! Bu pek te hoş görülmiye- cek bir yekün olmıyacaktı. Maarif | Müdürlüğüne gittim: — Yahu! Arkadaşlar! Ded'm. Hesap edin, bizim ikramiye ne tu- tuyor bakalım? Bilhesap velkitap; dokuz yiz ile bin Ura arası tutacağını söyledi. ler, Eyvallah! Diyerek çıktım. Ka- nunun resmi Ceride ile neşrinden sonra biz'm tekaiit maaşları “yak- larını sallandırdı. Öyle ya, adama bem ikramiye hem aylık v7. ler ya, Haklı geye ne denir, Nasıl olsa ikramiye alacak değil miyim, varsınlar kess'nler, Yalnız ne vs- kit verilecek? Sicil Müdürlüğüne bir mektup deha uçurdum. Allah fakir köylü- İ medi temsil edilecel yü memnun etmek içi g TOPLANTILAR e DAVETLER 6 HAKTA İÇİNDE: * Etibba odası kongresi, yarın saat 18,30 da toplanacaktır: * Eminönü halkevi ar şubesinin salon or kestrası yarın saat 20 de kalkevi binasmda ilk konserini verecektir, * Üniversite tarih doçenti Cavit, salı gü nü Eminönü halkevinde (Kuruluşundan Türk Fezhine kadar İstanbal) mevzula bir konferan verecektir, * Prolesör Tevfik AH, salı 18.30 da Beyoğlu halkevinde mız, mevrulu bir konferans verecekti * Çocuk Esirgeme kurumu Kütüpt #enfaatine 18 kânunusanide Fransız tiyat rosunda bir müsamere verilecektir. Müsa merede Çocuk oyunları oynanacak, konser verilecektir: Ayrıca sanatkâr Naşit, ve Se hir tiyatrosu artistleri tarafından birer ko günü saat Askerlik şleri TÜTÜN İKRAMİYELERİ Usküdar askerlik şubesinden: Usküdar As, $. mukayyet ve derece öze rinden harp malâlâ subay ve erat ile el yevm Üsküdar ermvalinden maaş almakta olan ve on seneliklerini alarak bazine ie alikaları kesilmiş bulunan şehit eytarımın 938 yı tütün beiye ikramiyelerinin tesbiti ne başlanmıştır, Malül subay ve eratın maaşı resmi se pet ve raporlarile şeht eytamından maaş #lmakta olanlarm resmi maaş senedi ve hüviyet cüzdanlarını ve on seneliklerini al miş olanların da yedindeki vesaik ve büvi yet elizdanları ile birlikte yoklamalarını yaptırmak üzere şubeye müracaatları, ni kaybett onra da buldurur- muş. Biz aylığı kaybettik amma ikramiyeyi bulamadık. Gelen ce vap bütün ümitler; suya düşürdü. beni de şapa oturttu: (Muhasebi Hususiye bankası yeni teşekkü! et- k Üzere olduğundan ikramiye daha sabretmekliğim) Ki bildirildi. “Bu zamanm uzunluğu | kisalığı nekadardı? Bunu bilen yoktu. Mu- hasebei Hususiye bankası teşek” kül etti mi, etmedi mi? Hâlâ onu da bilmiyorum. Şu sebep bu #6- tursa olsun, en büyük se- m kendi bahtı karalığım- da, Anlıyorsun değil m'? Dinle! astaneye gireli on buçuk ay H olmuştu. Göğsümü gere gere aylık iste- miye yüzde yüz hak kazanmıştım. Bir “gün önlü Boy- nümu belet. bibin bezi rundaelpençe divan durdum. Se- sime bir tatllık verm'ye çalışarak tekalit maaşımızın uğradığı hazin Akıbeti anlattıktan sonra milessö- zeye gireli on buçuk ay olduğun her ay vadedi'diği halde heniz ay- lık verilmediğini, kalemde sınıfta naçizane ça'ıştığımızı arzetlik, l Hastanede hizmet'nin ne oldu- Şunu bir türlü (anlıyamadığımız bir âşık Isma'l vardı, o da serta- | bibin yanımda idi. Her nedense bu Aşıkı günahım kadar sevememiş- tim, Bay sertabip benim bu pek | haklı, pek makul sandığım dileği- | me şu cevabı verdi: — Vallah az'zim, bana Sihhiye Müdürlüğünden: Sen kalemi ame- | limardalaria doldurmuşsun! Di | yorlar. Ben de ne yapacağımı şa- gırdım. Hem siz bana fahri çalışa” cağınızı söylemiştiniz değil mi Oda döndü, döndü de baştma yı- kıldı. Yüzümün bembeyaz kesildi- ğini hissettim. Dudaklarımı xsira- rak: — Pekâlâ, sizi rahatsız ettim efendim. Diyerek çıktım, Bu cevap bana o kadar dokunmuştu ki ertesi gün kimseyo bir Allahaısmarladık bile demeden hastaneyi terkettim. Is- tasyona gelirken gözlerim dolup do'up boşalıyordu. Bu da geçer yahu! Dinle! Anladın değil mi? Arkası ver) an BULMACA DUNKU BULMACAMIZIN HALLI 1234967189 10 TI ETLİVİ11S'BiDIUİL AİLIĞIAriilkloli'a KİAlİ |» Bi NİAJİBİK!| RİP gı aplalvla R| “— »so-scamw BUGUNKU BULMACA b © SOLDAN SAGA; 1 — Saz çalan — Eser 2 — Yemiş — Gaye 3"— Kabul etmemek 4 — Titcemek $ — Yakalama 8 — Sorgu — Hararet 7 — Terari (arapça) 8 — Ka — Bol 9 — Emir sigası — İlgin 10 — Taharri etmek © YUKARDAN AŞAOI: 1 — Sefi halde yaşamak 2 — Kr — Erkek 3 — Zevzek— Üstünde yemek yenen şey 4 — Emir siyası — Dar 5 — Utanmaz — Gıda 6 — Zarf edası — Takat 9 — Bersber — Geminin yolu 10 — Demiryolu katarı Buzünkü orosram: ASTANRPE RADYOSU © ÖĞUE NEŞRİYAT: . Sant 1230 Pldkla Türk ramsikisi, 12:50 Havdis, 13,05 Violonlet, Prf, Uko Amar tarafından konser: Piyanoda Bayan Sa bo: 1 — Senate (Sol majör) Koreli, 2 — Sonate (re majör) Lökler, 14,00 Son, AKŞAM NEŞRİYATI: Saat 18.50 Plâkla dans rranikiel, 1000 Saf'ye: Piyana ve keman refakatile, 19.30 Konferans, Prf, Salih Murat (Radyo dersleri.), 20.00 Müzeyyen ve arkadaşla rı tarafından Türk musikisi ve balk gar kıları, 20.30 Hava rapora, 20,33 Ömer Ri ra tarafımdan arapça söylev, 2045 Bay Muzaffer İlkar ve arkadaşları tarafından Türk mesikisi ve halk şarkıları, (saat ayarı), 21415 Viyolon solo konser Orhan Borar, piyanoda Valsntin, 1 — Viyeniyavaki: Obertass, 2 — Çak kovuki: Canzonette. 3 — Vonti: Çardaş 21,45 Orkestra: 1 — Mendelssohn; Heb riden uvertür, 2 — Leoncavallo: Palliacci fantezi, 22,15 O Ajans haberleri, 2239 Piâkin sololer, opera ve operet parcala Ft 22,50 Son hâberler, ve ertesi günün programı, 23.00 Son, ANKARA RADYOSU ÖĞLE NEŞRİYATİ: Saat 1230—12,50 Muhtelif plâk neyri yatı, 1256—13,15 Plâk; Türk msik'si ve halk şarkıları, 13,15—13,50 Dahili ve ha rici haberler, AKŞAM NEŞRİYATI: Saat 18,30—18,35 Plâk neşriyatı, 1835 —19.00 Çocuk'ara masal Nurettin Artar 19.00-19.30 Türk musikisi ve halk sarkı ları, (Servet Adnan ve arkadaşları), 19.30 —1948 Saat ayarı ve arapca. mesriyat, 1945—20 15 Türk musikisi ve halk sar kıları (M, Karmdaş ve © arkadaşları), 70.15—20 30 Edebi konuşma: Behçet Ke mal Çağlar, 20,39—21.00 Viyolonsel «9 Jo: Bdp Sezen, Piyanoda Marsel Bi Romanya ve . .. e Küçük itilâf (Başı 5 incide) goslavyayı yerinde tutacak kuv- vetleri memleketie bıraktıktan son ra, mütebaki kuvvetlerile gerek &'p geçitlerini zorlamak ve gerek sahil onmtakasmdan Tulona sark mak ve yahut birkaç kolordusunu Avusturya üzerinden Alman or - dusunun yardımma yollamak su. retile harbe müdahalesi tabiidir. Böyle bir harpn artık mevzii ka- lamaz ve genişlemiye büyük bir is tidat gösterir. # Ik neticenin Çekoslovakya I nın Almanlar tarafından istilâsı olacağını yukarıda göster dik, Fakat Almanyanın garp hu - dutlarında bırakacağı bir milyon. luk bir kuvvetiş Italyanm Fran - ki, eman 3 milyon asker le 2000, 3000 tayyare, Fransanm takriben buna muadil askeri kuv- vetleri aleyhinde seri bir netice el de edemiyeceğinden Fransa, Al - manya ve İtalya arasında harp w- zıyacaktır. O ha'de Almanyanm Çekoslovakyada işi biten ordusu- nu derhal Fransa hududuna yol. yacağı hatıra gelir!. Fakat, o za- man Lehistan ile Romanya kuv - vetlerini kim tutacaktır? Keza Rusya #e İngiltere ilâinihaye du - racaklar mrd'r? Görülüyor ki, böyle bir harple Roma - Berlin mihverinin galip çıkması muhakkak değildir; ve bilâkis neticede çok fens bir vaz! yete düşebilir. Farzımuhal, Ro - manya, Almanya tarafını iltizam ederek Avusturya ve Macaristan ile birlikte Lehistan: bitaraf'ıkta devama mecbur ederse bundan 8. caba ne kazanacaktır? Ve her şe ye rüğmen Rusya harekete gelir 8e Romanyann hali ne olacaktır? ülüyor ki, böyle bir har- G bin neticesi herkes için meşküktür ve yüzde yüz kazanç ih timali olmadıkça hiçbir taraf harp möeuliyetini Üzerine alam'yacak - ür, kKiülüsm 1988.de büyük bir AV. rupa harbinin olmayışını Alman- yanın henüz hazır olmadığma borç'uyuz. Zaten İngilterenin bü - tün siyasi faaliyeti, askeri, hazır - lıklarını tamamlamak üzere kendi sine İâz'm olan zamanı kazanmı * ya matuftur. Roma - Berlin mih - verinin Uzak Şark müttefiki de hentiz Çinde meşguldür. Ispanya işinin de bitmesi lâzımdır, Onun için küçük itilâfın gevşemesine rağ men bu sene bir harp beklemiyo- ruz. Fakat, dünyanm bütün ufuk. ları çok kes'f ve kara bulutlarla yüklüdür. Müthiş fertıma ergeç ko pacak ve insaniyet için bir afet olacaktır, İzmirde Evlenenler - Çoğalıyor İzmir, (TAN) — 937 yılımda İzmir de 1193 çiftin nikâhları kıyılmıstır. 936 da ise 1005 çift evlenmişti. Bu rakamlar, son yılda ev'enenlerin yüz de 18 nisbetinde arttığını gösteriyor. —— — — Matthios Georg Mönn Konserte, 21.00 —2118 Ajans haberleri, 21,15—21 55 Stud yo salon orkestrası, i — Lalo: Oh Kan je dors, 2 — Poget: Menwet Royal, 3 — Sirsuss, Reve de Pr'ntempa, 4 — Puc cini, La Tosca, $ — Mozart: Ascan'o İm Alba, 21.55—2200 Yarmki progrâm ve tiklâl ZABITA ROMANI: AN ADAMI AR YERİNİ YA &çj 7 e ri ESKLEM FANTA BUNDAN NE ÇIKAR - İşletmeleri (Başı 1 incide) Şimdiye kadar canlı tecrübe'erf geçen prensipler yeni kurumun Gi lışma tarznda ayni ile tatbik miştir. Kurumun malleri devlet li hükmüne tâbi olmakla beraber ” leyiş tarzı tamamile ticaridir. Kur" serbest fanliyot ve inkişafa mâni © bilecek ve ölü bir kırtasiyecilik V tacak her türlü kanun, kayıt ve 8 lerden müstesta tutulmuştur. LÜ# görürse, milli bankaların yaptığı bi, muhtelif teşebbüsleri kendine # bi ikinci derecede kurumlarla id edecektir. Devletin bu yoldaki teşkilâtla #i istihsa! sahasma girmesi, ziraat husus! teşebbüs ve çalışmaların &İ mayesine karşı gösterilen alâks hassasiyete katiyyen aykırı değil dir. Aksine olarak bu suretle çifçil kendi muhitlerinde canlı örnek ve rübeler görecekler ve maliyet mas” tını dünya piyasasile rekabet k eder bir seviveve indirmiye ait et lerinde canlı bir istinat noktası bul” caklardır. undan başka yeni kurum, kiyede zirai sanayiin tem© ni kuracaktır ki, bu nevi sanayidö bazılarının hususi teşebbüslerle bir surette başarılamıyacağını tecrf be göstermiştir. Hele memleket şark kısımları zirai ssnayiin ve bul ait kolaylıklarn inkişafından p gok istifade edecektir. Yeni hazırlanan kurum, Türk & istihsallerini iptidai şekilden uzaX laştırmıya ve harici âlemle norm yarışa, kudretli bir seviyeye yakla! tırmıya doğru ilk büytik adımdır. B ruma muvaffakıyet dilemek ve bu şebbüse faydalı olmıva çalısmak h vatandan için milli bir vazifedir. Ahmet Emin YALMAN İlk ve Orta Tedrisat Muallimleri İşin Yeni Hükümler Ankara, 8 (Tan muhabirinden) Tik ve orta tedrisat müslimlerin terfi ve tecziyeleri hakkında bül encümeninin tetkik etmekte olduğ ihyiha yakında umumi heyete alm caktır. Bu lâyihaya göre, mus'limi rin terfi ve tecziyesi hakkındaki # nuna iki fıkra ilâve edilmektedi Fıkranın biri şudur: “Musllimlerden liseyi veya ö) men okulunu veya lise derecesini bir okulu bitirdikten sonra kendi halarında yüktek bir tahsil yapmış Ül lanlar hakkında bu kanunun biri maddesi tatbik olunu Diğer fıkra şudur: “Orta öğrelim miiesseselerinde i sim, beden terbiyesi, müzik, diki biçki dersi vermekte olan öğretmeli lerin üzerlerindeki ders ve müzakeffi saatleri sayısı muayyen hadden £| ise, kültür bakanlığı bu öğretmenle mütebaki ders saatlerini münasip receği yerlerde ihtisasları dahili) ki derslere tahsis etmiye mecbur #İ tabilir.,, | e e Gayrimübedi! Bonoları e Gayrimübadi! banoları, dün miktar düşmüştür. 25 liraya kağ yükselen bonolar, 22:23 lira arasi” da alınıp satılmıştır. Fiyatlarm. Di gayritabii yükselişinden. kurtul il hadde ineceği anlaşılıyor. MAKS yl PAN- 'NUNTOZİ RUNDAM ADR 3 iç -İ X.9 daha sonra ne yanarak?

Bu sayıdan diğer sayfalar: