12 Şubat 1941 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

12 Şubat 1941 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

GELENLER © E.D. Varşova Son Günlerini Yaşıyordu Yazan : Çeviren : tu. Herkes akrabasını r, On» lara yiy veriyor, askerler - arşova hakkında ma iyordu. Bazı yerler- abalık yola o kadar vek hazı cesurlar sivil rak kaçmıya muv |fak Giğular Maalesef Al nı gö, zavallıları anlar birçokları. yaylım ateşiyle p etmişle adan ve yerden yapıl n alanda son| ssiyordu. Fevkalâde sü-| e eden 20 L * * !Dünya havadisleri TAN NR SEHİR MECLİSİNDE inemalar İçin Yeni artlar Kabul Edildi Sinema ve Tiyatrolarda Para İle Program Satılmayacak, eclisinin dünkü top. elediye şubeleri -Jd tetkiki için » klıları ile yapılan Şehir meclisine verilm Barlarda 18 Yaşından Aşağı Çocuklara İçki Veriimiyecek de 4 : ya a mevcut 2 borcu , İki a-| ka mseye anlaş p Mali kabiliyeti ödeyece Almanyaya Gönderilecek Maddeler İ Bugünlerde İhracat Tacirleri Arasında Taksim Edilecek Mintaka şması yok sönede: taksim edil maddeler i kon. | | | | *| gum için İ rine hürm. deri, | a > MESELEJİ, Namık Kemal İçin Yazılan Eserdeki İ Garabetler Naci Sadullah Namık Ke lanlardan de Namık Ke nın sebep taya koydu aşka kannatle göstermesini bilme yen bazı müteassıpların hücum a maruz kalmıştım. Eski bir münakaşa o mevzuunun kapısını lüzumsuz yere açmak İstemedi bahse yeni Yazan: İtiraf edeyim k male hayran © im. Hattâ vaktile male hayran olmayışı lerini samimiyetle « rını ğim için o kapanmı: Hem zaten “tuhaf bulacaksınız ra kâr | de umu Yapilbesi bu mevzuu, Na a etmek ni gümüz yeni misafirler çıkt Alman süvari zaman in müdafa yetile seçtim. Sakın sözlerimin arkasını din- lemeder yil azetecilere şu izahati “— İdaremizin İş Bankasından ve eski elektrik idaresinden baş- 5 Canım, koskoca Kemalin müdafaa olunma tiyacı var mı? Namına muazzam ihtifaller ya- pılan, meydanlara heykelleri di- kilen, sayılı ve büyük Türk va- tanperverleri arasında İsmi amı- lan, hakkında ciltler dolusu med- hiyeler, mersiyeler yazılan, pe sinden koskocn bir kalabalık sü- rükleyen bahtiyar bir insan, hiç kimsenin himayesine muhtaç de- ğildir?, . Çünkü isbat €linek üzereym ki, Namık Kemal a, bu ihtiyaetan sanıldığı derecede müstağni değildir. Simdi adımı hatırl, büyük adamlardan biri “ — Beni dostlarımdan kurta- rın, ben düşmanlarımla döğüşü- rüm!,, demiş. Eğer Namık Kemal İ hayatta bu dı, bugün bu söze herkesten fazla hak vere- cekti. Çünkü bugün Namık Ke meli himaye olunmaya muhtaç bırakanlar, o düşmanları değil, dostlarıdır. Zaten tevekkeli de- Rus usyanm harbe girdiğini, Po- lonyanın mahv ğunu, Pol ya hükümetinin Romanyaya ka tığını, Varşova; düğünü ve Lüb! onlardan öğrendim, Birkaç gön sonra, elektrik 7: edilince, komş dan gelecek 0- mübadele €-| Zavallı, mezarları bizzat kaz-|l | iyede: dı, kendi ellerle iki tabut je hazırladı ve kardeşile arkadaşı- ni gömdü. Bütün bunlar topçu ateşi ve Varşovaya doğru uça - rak gökyüzünü kara bir bulut gi bi kaplıyan tayyarelerin kor - kunç uğultusu altında yapılmiş- Eti. Villâilardan birinde harpten €vvel baba, kız ve kızın iki ça cuğundan mürekkep bir aile leşmişti. Kadın, Varşovada ça -) 4 liştığından, her gün oraya gidip geliyordu. Muharebeler o civara geçtiği an kadm Varşov Janmış ve kabul edilmiştir. Yeni Müteterrik kabul edilen hükümlere göre ti- atro Vi da giriş ve çe mtro ve da giriş ve çe Garsonlar Yüzde 10| Haklarını Alamıyor Garsonlar Cemiyeti, dün sene-| lik i yapmıştır. Kon - müşterile, Florya Plâjları İngiltere ile ticari muamele vaziyeti İngiltere ve İngiliz müst keleriyle olan t doğrudan dı tap haddi beş yüz anlarda iki, bin olan) arda dört, iki bin rda Kiraya Veriliyor | Florya terki! bitirmiş » etmiştir. kişiye ka- altı kapi buluna- ağı an yüzde onl rafından alınc demeyin Plâj, sonuna İnoda bir unması, sıralar rasında en az ikyek etzmizleirlir. böyle bir tan ve korku - rady vada|lar idam edilirdi) b | kalmıştı, Büyük baba, sayfiyede| yı dinliyorduk. oturanlardan hepsinin Varşova - ya d k imkânını | liğinin bire: , olmama: kliyordum. Ora i esyalarım kal | maların salon i sınıf tarife tatbik e dilecek Kabineter üç sınifa)lim ayrılacak ve tarifeler geçen sene- | dı. ye nisbetle yüzde beş nisbetinde) dıyacak Jimnastik tesi- $ İ satı ikmal edilecekti ne açılan Halk plâfında bu sen& 10 kuruşluk bir dilecektir. Pl resi rswında çalı seden ayrılan garsonun yeri bir başka garsonun gitmemesi etmiş ve bu şekildeki te- sanüdün faydalı olacağını bildir. ş Lokanta ve emsali yer - lerdeki ecnebi garsonlar haki da da konuşulmuş, idare heyeti t yerlerinin geniş- buçuk metreden az tür. Tiyatro ve sine. Ikon, loca ve ko- sas ge yulunması, di m dahâ sürat ıkla dirdil üzere İlâya bakmak | di Birkaç sa-| b at sonra, bu korkunç günlerde| çocukları yalniz bırakmamıya karar veren kadm gelmişti n * ler işlemiyordu. İhtiyar, torun in düşman mev- aya gitmiye ka- bunun sonu-| F © 3 sene) mdadı | burada oktor bulunacaktır. bedava mua-| mem İl ticaret birli bir kararı z Ticaret Birliği, stasiyle Alman- sıhhi merke: muvazzaf 2 | Bunlar müşterileri yene edecek ve ist vo hakkında ii ve sıkıntıc hülle İl pena bulunulduğunu anlatmışlardır. EFGANLI BANKACI — Mem leketimizde bulunmakta olan Mili Bankası Umum mü- anmıyak ül bankalarımızdaki sistem ve talimatnamenin müzakere asebe usulleri etrafında tet- yazlık tiyatro ve si- er yapmaktadır. nemalarda hoparlörlerin yasak Birçok genç bankacılarımız dilmesi istenmiş, fakat kabul e-| Efxan Milli Bankasında mü dilmemlist ro ve sinema- | hassıs olarak çalışmak Üzere mesyilerin iki | lifler yapılmıştır. KARABÜK FABRİKASI İ Günden güne inkişaf etmekte o- n Karabük demir ve çelik fab- rında bazı kısımların ye - büyütülmesine karar ve - mütehassıs İşçi in bir imtihan açılmı — Zeki düşman, zeki olmıyan dosta müreccahtır!,, dememişler? İ Bu sözün doğruluğunu isbat İ etmiş bulunanlardan birisi, bun- dan bir müddet evvel “Mehmet İ Akif, hakk man bir €- set yazan “Eşref Edip,tir. Fakat “Eşref Edip,, in Mehmet Akifi göklere çıkarmak gayretile ortaya koyduğu o eser, günün hi- rinde Mehmet Akife çatmak ih» rini geçerek, Yer verdi, Hepi nu sabırsızıkla bekliyord Varşova düştükten son Kiki bir mucize oldu: l İhtiyar, her iki çocuğu sağ ve salim eve getirmişti! . * Sıkıntılı vakalar arşova düşünceye kadar V birçok sıkıntılar geçirmi- ye mesbur olduk. Bilinmiyen dehşetleri beklemiye devam ede- i bir hava içinde bek- liyorduk. Her gün yeni yakal r ölüyordu. Bizi 2 şerserinin yaptıkları tamam. Bunlar, Leh den olup, kaçmıya muvaffak ol-| A duklarını söylüyorlar bunu | isbat etmek için de, o sırada Po lonya ordusunda istimal edi ölenleri tesbit etmek için kulla. mılan herkesin isim ve dinini ha Vi yuvarak madeni levhaları gös teriyorlardı. Daima yaptığımın gibi, bunları da elimizden geldi- kadar doyurduk, Fakat küs - #ahlar villâ sahibinin elbiseleri-|leri okumayı teklif * tatep etmiye kalkıştılar ve ak 1914 mediğimiz takdirde, zorla a-|cuk hikây ; larını söyliyerek tehditler|manda fazlasiy le .dular, Yaklaşan ateş sesle-| müthiş yaylım ateslerinden ilat kol İçu atıslarından ve bombalı: yelecekle bahseden bu hikâyeyi ok uştular. sonra rahat uş edilecek itfa kipleri in açılan kurlara son verilmiş ve" 80000" semanvetisti- Yeni rilmiştir. Bu elemanlar 110 m ada “ÜiktiN alacüliğrdir” İmalâthanesi Hystni düyacaklarin'iliide yaz go. k rayabilecek bir çok vesikalarla Eroin yaparken gaz ocağ, y | ; | ver almıştı. Sürgünde bulunan sair, bir manzumesinde evine dönemedi - İğinden şikâyet ediyordu. .Onu jcok iyi anlıvordum: Gönlü, uçan rın arkasın, memleket ordu: Sair Bir Eroin lek kabul e cin encümene | bur Diğer eğlence yerleri olunmuş parlaması neticesi yaralana- ikibete, bir baş | rak ö Hilmi Ziyanın cesedi Namık Kemal uğ- aldırılmıştır. zabıtaya eroin kaça ni.bir ip | Maarifte: Köylerde Yeniden 32 Mektep Yapıldı hu al ka bakımda ramaktadır. Bilmem, İ vek Bundan sonra, kukla, ka: İ oynatılan yerler ile barlar, açık veya kapalı'dans yerleri, sirk Icna park ve çalgılı kahvehane- lerle benzer rlerin tâbi ola- akları hükümler müzakere ve kabul edilmiştir. göre kukla, ka- yerlerle sirk, Necip Fazıl Kısa Kü- Yamuk ünüz fından yazılan; >A isimli kitaba mudur ime döne - nın dua Vapur Navlunları Yarıya İndiriliyor Vapur navlunlarını indiren ye- ni bir tarife hazırlanmıştır. Bu ta rife ile navlunlar hemen hemen veden ruhsat alınacak ve yarı yarıya indirilmiştir. Buna $i için lâzım gelen esaslar, sıhhi' mukabil nakli devlet inhisarındal: ni işler belediye tarafından | bulunan bir çok maddelerin hak- ayrıca tesbit edilecektir. İli işi armatörlere verilmekte; , dünsinelere ve emsali | Bu suretle bir iskeleye mal gi inden aşağı çocuk» | ren tüccar vapurları dönüşlerin- lar alımmıyacak. 18 yaşından ş-| de şimdiye kadar olduğu gibi boş ispirle İ dönmiyecekler ve devlet hesabıma İ dönüş iskelelerinden mal getire- | ceklerdir. Bu sayede navlunların dirilmesinden mütevellit zarar telâfi edilmiş olacaktır. 937 yılındanberi vilâyet v KE mek Bu eser “Türk tarih ve dil ku- rumu,, tarafından hazırlatılmış- tır. O kuruma maddeten bir ha: ştur. Ve a aylardan beri dedi- in | Kada yapılan bu eser, Namık Ke- malin hatırasını taziz etmek ar zusile meydana çıkarılmıştır. Şimdi, bu bir nüshası da benim önümde bulunuyor. E- serin (32) İnci sayfasında, şu sa“ tırları okuyorum: — Namık Kemalin hayatında İlik kadın, işte kendisi on altı, on yedi yaşlarında iken karısı sıfa- tile koynuna atılan bir genç kız- dı. Bütün. dünyada, ve herhangi bir sanat ve fikir adamının bâya- tında hiç bir kadın Namık Kema- lin karısı kadar silik ve belirsiz uykusuz boğulu- uzun, maktan ocaklarında Çı Şuayip Özen, lâğım & £ doldururken denbire patlemiş ak ölmü Tehlikeli İki Kaya Boğazda Anadolukav. rmda deniz su sathına Istırabımı gören Yadya eğlendirmek maksadiyle gece ri yatağa girdikten kendine göre, “enter: edir. Yeni ders en bü okullarda tedrisata başl: ıktır. Bu sene köylünün | lar. emeği ile yapılmış 9 ilkokul bi masının açı merasimi 23 ni sanda yapılacaktır. SÖM SIR T4 ATİLİ ç. | bütün dü dilmişti k olduğu tabi Esir kafileleri Ver havadan ve yerden yapılan müthiş bombardı- man atında son günerini yaşı yordu. Fevkalâde güzel havadan istifade eden Alman tayyarele- ri, son kuvvetlerini topliyarak kendini ateş içinde müdafaa e den Varşovay bulutlar halinde g) müş kuş sürüleri, korkunç ma- kineler arasında kendilerine yer bulamıyarak, şuraya buraya w- çuşuyordu Geceleri müthiş atış seslerin- den uyumak imkânsızdı. Yanan © Varşova, villâlarımızdan görünü- yordu; gökyüzü gündüzleri sık, Kara bir dumanla, geceleri yan. gm ateşi ile örtülüydü. Birdenbire gürütü kesildi, Varşovanın teslim olduğunu an- Jadık. Bir gün Yadiya ile bir - İikte, o zamanlar çok zor bu - Yunan ekmeği aramıya gittik. Bu sırada “esirleri ogötürüyorlar!, diye bağırıp şoseye doğru koşan bir kalabalık gördük. Silımz Polonya neferlerinin sonsuz kıtaları, tozlu yolları güçlükle yürüyordu. Birçokları yorgunluğun: yerek düşüyor, Almanlar bunla- ri kaldırarak ileriye doğru sev- kediyordu. Silâh ve za mevcut olsa, bu askerlet tan faal bir ordu zannetmek mümkündü. Arada sırada yol kenarından esirleri muhâfaza ©- den mitralyözlü Alman moto- sıkletleri geçmekteydi. | Külâh Buhranı emokrat Politika,, isimi refikimizdeki fıkra sütanların. dan birisinin serlevhası da şu; “— Günün meselesi Bu serlevhadan belli ki, yeni mes. lektaşların muhayyeleleri, eski meslek. İ taşların karihalarından bile dar. Eskiler başkalarındin ya roman, ya hikâye, ya fikir veya havadis alırlarımş. Halbuki, yeni meslektaşlar işi daha ile riye vardırdılar; Meselâ geçenlerde on- lardan birisi “Refik Halid,, in sade bir €serine değil, topyekün imzasına sahip çıkmıştı. Biraz evvel arzettiğim gibi şimdi elden giden de, benim bu sayfa- daki diğer fıkranın serlevhasıdır. Eskiler, birbirlerinin iki ayağını bir nlaşilan, yeniler başlarına birer külâh bulama. dıkları için bizim serlevhalara musallat olacaklar, ve iki başı bir başlığa soka- caklar; Bundan da belli ki, bizim caddede ka- pilacak külâh buhranı gittikçe artıyor * Şehir tiyatrosuna dair Mecli dünkü toplantı. sında yine parlak kararlar veril. miş. Bu kararlardan birisine göre, bun- dan böyle, tiyatroya giden vatandaşlar, oralarda bir şey yemiye icbar olunamı- Eğer bu kararlar ten tatbik olunacaksa, Şehir Ti; Kanatılarak demektir. Seyireilere yacağına göre, Şehir Tiyatrosu artık piyes temsil edemez: Çi baatimizin tam tersini Tiyatrosunun nikbin kanaatine * besliyen Şehir göre, * Selâmi İzzet mi t mi acap? a. H alk, refikimizde de şu ilâm okudum: '— Lise mezunuyum bir senede yüksek tahsile devam ettim. 22 yaşım- dayım. Daktiloğrafiy den aşağı düşmemek üzere bir iş arıyo- rum. Halk gazetesinde “S, İ, S.,, rumu. zuna müracaat!,, “Sİ, 8. rumuzu, bizim hildiğimiz, föğdnberi “Selâmi İzzet Sedes,, in kul. iy irizadir. Haydi Selâmi İzze &ZüRU olduğuna da, bir sene yük- m tahsile devam ettiğine de inanalım. Daktilodan anlamasına da bir mâni yok- tur. Baremden aşağı hüşmiyen bir İş a- raması da mümkündür. Fakat üstadın 22 yaşına inmesine ne buyuralım? Se- lâmi, o gün dalgınlıkla damadının nüfus küğıdını cebine koymuş olmasın? i * Hangisi doğru ola? Evvelki gün, eski bir Türk şairinin inin ismi bir gazeteye şu şekilde ya- zıldı; — Alişiri Nevayi Ayni isim, diğer bir gazetede şu sekli almıştı; “— Alişir Nevai Ayni ismin, başka şekle girdiğini gördük: — Âli Şiri Yine aynı ismin ”Tap aldığı şekil de şuydu: “Ali Şir Nevai!,, Bereket ki, bu ihtifal tındayken yapılmıyor. Çünkü adının nı sıl yazıldığı en sadık hayranları tarafın. dan bile bilinemiyen merhumun hakiki ismi, ihtimal bu yazdıklarımdan hiçbi- risine benzemiyordu. O takdirde rah- metli, gazetelerde koparılan gürültüle- rin tesir ve telkinine kapılıp, birçok me- raklılar gibi üniversite salonuna koşa. eak, ve kendisi için yapılan merasim! bir başkası nâmma tertip olunmuş bir ihtifal gibi seyredecekti! “Politika, gazetesinde bur safe nâmına Yapılan ihtifalin tafsilâtını okudum. O yazımın son ciimlesi şuydu Ali Nihattan sonra Ali Ş gazetede şu me rihayet verilmiştir!,, Ayni hâdisenin tafsilâtım veren nizin yazısı şu cümley- Rektörden sonra, Nihat Tarlan, Ahmet Cafer oğlu, ve söz söylemiştir!,, refikimiz ise, ihtifal İe bitiriyordu: ın sonra, birçok ha. lar, üniversite gençleri tafsilâtmı şö cerideye gelince, ayni 'otoğraflar dağıtılma- sile sona erdiğini bildiriyordu. O mera- simde hazır bulunan meslektaştan, bun- lardan hangisinin doğru olduğunu sor- dum. Bittabi. — Bizimki!,, dedi, ve ilâve etti '— Fakat, o merasim hakkında havadis veren arkadaşlar kabaha yılamazlar: Ve bu sefer kabahat gazele- cilerde değil, konferanıçılardadır. Çün- dille konuşan Zeki Velidi, ve türlü sona erdiremiyen Ali Nihat, di ricilerin, ve gazetecilerin bir kısmını u- yuttular, bir kısmını da kaçırdılar: Ba- na gelince, uyandıktan sonra, merasi. min tafsilâtını bizzat konferansçılardan dinledim!,, Benim, bu ihtifalin tafsilâtını verişi. min sebeplerinden birisi de düşmanları ürkütmektir. Eğer içlerinde bize yan bakmıya niyet besliyenler varsa, bu taf- | silâttan ders alsınlar: Yoksa alimallah bir ihtifal tertip eder, topunu birden kaçırırız! merasi- | değildir. Bu kadının ismini bil miyoru; Bu kadın kim? adı sam ne? Kimin nesi! Kaç yaşında? Ve na- İ | sıl şairin karısı oldu?,, Bilmem, büylk vatan şairi sa yılan Namık Kemalin hayat ar- kadaşından bahsedilirken kulla” nılan bu lisanı beyendiniz mi? Koynuna atılan”, “Silik ka- dın”, “Kimin mesi?,, tâbirlerine ne buyurulur Hele sıra son suallere gelince, israrengiz konak,, isimli romanı okumuş gibi 0- insan bir zabı lüyor değil mi? Benim niyetim, bu eseri telif buyuran sanatkâra tarizde bü- lunmak değildir. Ası) mlihim o lan nokta, bu eserin, dil kurumu tarafından hazırlatılmış ve -or taya çıkarılışından da anlaşıldığı omasıdır. e gelince, muhterem şairimiz, ken- mediği her se afından da bilinmedi, kanaatinde: Cünkü böyle olm. saydı, Namık Kemalin hayat ar kadasını, “Ne idüğü belirsiz, bir kimse haline sokmazdı. Hem Namık Kemal hakkmdı koskoca hir eser varmaya oturan vatandaşın, bu kadar azametli bir hataya düşmekten kurtulma «, harikulâde zahmetli tetkikata mütevakkıf da değildi. Merhumün hayatin. bılunan maruf yakınlarını telefonu açı vermek, bu kocaman gafleti gi-

Bu sayıdan diğer sayfalar: