5 Kasım 1934 Tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 5

5 Kasım 1934 tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SAYFA: 5 AURKDİLED 6 İKİNCİTEŞRİN K O Y ve Veli dayı diyor ki: Tasarruf Yapalım! Fakât tasarrul pîtıl[sâla,îkîuâîınmkh olur. Oksa çoluğunun çocuğunun Mömiş Veli Dayıya sor. du: . — Veli Dayı.. Sen bi- İT Mmisin tasarraf mu var- Miş neymiş.. Diyorlar ki köylünün en büyük ke- h_"l'li tasarruf etmeği bilmemektir.. Hattâ — bir Müdür de bir yerde bun- dan bahsetmiş. — Sen dersin bu işer Veli Dayı gülümsedi. .— Oğul Dedi.. Türk köylüsüne tasarruf öğüdü Yerenlerin ben Harım.. — Tasarruf onların anladığı gibi yime, içme Para — biriktir.. — Değildir.. Hem böylesi büyük Bünahtır. Biz köylüler l yere — para Bimiz yok ki, Tz Şoker, en zaten — İu- sarfetti- Gaz, — tüz, bir orşır ma işte —pazardan al- diğimiz — bunlardır. Evimi. Z6 tarhana yahut hamur âşi da piştimi — değme Kitsin koyfimize.. Bundan daha — ziyade — tasarruflu Yaşamak melâjkolere mah Sus... — Ryi amma Veli Du- V. Öyle ise neden böy- le söylüyorlar? — Ben ne dediklerini hilmiyarum amma. Memiş İâfin gelişi — anlaşılıyor ki Otlar düşüncelerini anlatıyorlar.. —Nasıl? —Nasıl olocak; bu dünya | hergün ileri gidiyormuş.. Bi zim de dünya çiftçilerinden Yabancı memleketler köylü- Tinden geri kalmamamız Tâzımdır. Bunun için her vakit söy lüyordum ya.. Çok çalışmak üzimdir. Sok çalışmaktır. - Bir insan günde ne kadar 1Ş çıkarır? Farzedelim ki bir dönüm Köy haberleri: ne | aklına şa. | yanlış | Tasarruf işte bu | nafakasından kesmekle değil. tarla sürer. — Eğer ©o insan bir. dönüm — tarladan az sürerse kendi gücünden tam olarak faydalanmamış olur. Eğer bir. dönümden fazla sürerse fazla sürdüğü kadar kazanmış olur. İşte bu gibi kazançlardan | istifade btmek te tasarruf yapmak demektir | — —Veli Dayı.. Ayıp amma aklın pek yatmadı benim bu işe? —Ziyanı yok oğul.. Sana başka bir örnek daha diyi- | vereyim: ç Farzedalim ki — senin on tano tavuğun var, bu on ta- vuk sana haftada otuz yu- murta veriyor. Fakat son iş bu on — tavuğuna ba - karsan . Tabanlarını duva- ra dayayıp tenbel tenbel oturmaz — çalışırsan — tavuk- ların sana bu defa haf- | tada Aaltmış yumurta ve- rirler.. İşte —tasarruf bu- dür.. Ardını arkasını gö- zetmediğin için sana haf- |tada kırk yumurta veren İ tavaklarının biraz üzerine | düştüğün — onlara baktığın için bu defa sana yirmi yümurta — fazla veriyorlar.. Yirmi yumurtayı — pazırda satıp onun yerine yumurt hyan bir tavuk alabilirsin.. İşte biraz emek vermekle on bir tavuğun olur. Bir daha haftaya bir ta- | | yuk daha, daha öbür haftaya bir tavuk, daha bir. sene 80 nra yüzlerce tavuğun olur.. | İşte Memiş.. Para böyle ka- zanılır.. -İktisat dediğin de ) böyle olur. Yoksa çoluğunun çocuğunun nafakasından kes para biriktir, buna ne kul ne de Allah razıdır. Anledı nmı? —Anladım Veli Dayı.. He- mde eyi anladım. Ben de artık zengin olmanın yolu- nu biliyorum.. —a BZ edinir de Şirin Karaçam. Karaçam köyünde dinlik düzenlik işleri çok eyidir. Nahiyeye —telefon da yapıldı. Karaçamdan (Türkdili ) ne Yazılıyor: Köyümüz Giresun nahiye sinin çok şirin köylerinden biridir. Bir tarafta Yamaçlar, önünde zümrüt gi- bi bir küçük ova kırk hı- çamlı neli olan köyümüzü — gü- zelleşlirmektedir. Köyümüzde muhtar — ve ihtiyar heyeti çok çalışıyor. Telefonumuz çok evel kurul- Muştur. Nahiye ile her gün Büzel gözel — konuşuyoruz Ü sene bir de boğa satın aldık. Köy konuğu düzene sokuldu. Köyümüzde dırilik düzenlik işlerimiz eyidir. Biribirini seviyor, her eyi işi beraber çalışarak bı_gn- rıyorlar.. Muhtarımız H!u_o- yin efendi köyün hbor işini canla başla görüyor... TÜRKDİLİ: Karaçam köyünden verilen şu malü- matı okurken sevinç — düy- duk. Karaçam gibi — bütün köylerimizin kendi gazeteleri olan (türkDili) ne — böyle havadis göndermelerini, böy- le ne işler yaptıklarını her. — tarafa yaymalarını bekliyo- | tuz.. a Köylü Gazinin Yolundadır! Vilâyote köylerden — eyi haberler” geliyor. — Vilüyet sınırları içteki — tam köy bayıraıtlık yarışına çıkmış. Gazetanizin bayram nüs- hası.da — okumuşsunuzdur. Okumadığınızsa — © sayıyı bulup ozuyunuz.. Hemoen bütün köylerde harıl, barıl yollar, meydanlar, — ahırlar aplesthaneler, köy konukları yapılmaktadır. « çu yatılı. — mekteplere ne dersiniz? Doğrusu — köylülerimizin çocuklarına bu mekteplere seve seva yazdırmaktaki yar.. şları göğsümüzü kabartıyor. Türk köylüsü Ulu Gazinin Nurlu yolundadır. “Sağlık bilgileri: Zehirlenmeler Yediğimiz — şeyler — ha- berimiz olmadan bizi zehir- liyebilir. Böyle zehirlenme- ler olursa sebep ne olursa olsun yapılacak ilk iş; Dok- tor — çağırmakur. — Amma diyeceksinis ki — köyde do- ktor ne arer, Doğrudur. o | halde yapılacak iş doktor bu- lancıya kadar tedbirli davra- nmaktır. Zehirlenen bir in- sanın evvelâ her halde mide sini boşalt lmal dır. Bu da ku- sturmakla olur. Kustarmak büyüklerin boğazlarını par. makla, küçüklerin temiz bir küş tüyüyle küçük dili ge- oıklanmak svretile - olur Zehirlenmelerde, ilk za- monlarda suda fozla mikta. jilmiş kömür tozu zehirin myiri yavaşlatılır. Civa ila zehirlenmişlere, dayanabildiği kadar çiy yu- murta akı, tentiriyotla zehi- rlenmişlera İngiliz tuzu, tuz ruhu veya amonyakla zehi- rlinmişlere sabunlu sa vaya karhonat - verilir, Bunlar — bulunmadığı tak- dirde hastaya İngiliz — tuzu gibi müshil verilmelidir. Ancak mümkün olduğu takdirde doktor çağırmağı unutmalıdır. ha, bardı.. — Yaşasin köylü kardeşler.. Diye bağırdık.. Bu gidişle gelecek sene yapmış bulunacağız. Varolsun Cümuriyet köylü- su.. Bayramını Büyük bayramı nasıl kutluladık? Şimdi bili- yoruz. hepiniz hep bir yereceksiniz: — Candan,yürekten coşarak gülerek ve eğ- lenerek.. Hakikaten en büyük a AR 6 öğsü (TÜRK DİLİ) nin büyük bayram sayısında ge- çen sene köylülerimizin gördükleri işler yazılı idi. Köylerimizin onarılması için gösterilen gay- retlerin tafsilâtı önünde doğrusu göğsümüz ka- ; HanaenanaN # — Bu sayfa her salhı günü basılmktadır. Bu sayfa'-% : yı yapmakla güttüğcümüz ülkü köye, köylümüze 3 : faydalı olmaktır. Umuyoruz ki köylü kardeşler 5 i./.(- d fal, ı .îîf.lf.,.. benimsiyeceklerdir. ğ Âletle ' Çalışalım! Çiftçisini Zengin Edecek Eyi Âlettir. Her vakit söylüyoruz: « Eyi âletle iş görmenin hali başkadır.» diye... Sözün doğrusu budur: Eyi âletle iş görmek insa: . Vakitten fazla kazandırır. — Temiz mahsul aldırır. — Rahat ve sağlam iş gördürür. Şu yukarıdaki resimlere dikkatle bakınız.. Balıkesir çiftçilerinin en başta geleni olan Arap zade Sadettin beyin çiftliğini tanıdınız mı? Aşağıdaki resimde görülen Sadettin beyin oğlu Salih beydir. Kolları sıvamış, harman makinesi başına geçmiş ne keyifli çalışıyor. Cümuriyet çiftçisini zengin edecek eyi âlet- tir. Sizde biriniz başaramazsa beş onunuz, beş onunuz başaramazsanız bütününüz birleşip köyünüze eyi âlet getiriniz. «Kem âletle kemalât olmaz» derlerdi. Bu sözün manası şu ki, kötü âletle insan dünya rahatlığına kavuşamaz.. z kabardı. ramı yurdun her köşesinde candan, yürekten kutlulandı. Köyler, kasabalar şehir tam bir — gün, bir gece neşeden, sesten, sözden coştu, kabardı. Bizim vilâyetin herlarafından — aldığımız ha- berler böyle diyor.. Büyük bayram bu.. Türkü Türk yapan bayram bu.. Yurtdaşlar elbet bu büyük günün hakkını göklere değen sevinclerle vereceklerdi... - Bayram Balıkesirde de çok güzel oldu. Balı- kesir ovasından yüzlerce atlı Balıkesirde yapı- lan şenliklerde bulunmağa gelmişlerdi. — Atlı köy delikanlılarımız ogün nereye gittiler se alkışlandılar. Takdir gördüler.. — Cümuriyet bayramını şehirli kardeşleri arasında bulunarak kutluladılar.. Sonra merasime ve geçide girdi- ler.. Onların öyle yiğit yiğit geçişleri vardı ki seyrine doyum olmuyordu.. — Yaşasın Cümuriyet, köy ve delikanlıları..... ——— mü köylerimizi birer cennet Nasıl Geçirdik? ağızdan şöyle — cevap bayram Cümuriyet bay-

Bu sayıdan diğer sayfalar: