19 Temmuz 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

19 Temmuz 1937 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ULUS ADIMIZ, HER YERDE !îPAZARTESİ 5 İ 19 KURUŞ ! Temmuz 18 inci Yıl ! 037 D No 5736 | — Tel: Başmuharrir 1063 | Yazt İşleri Müd. 1062 ANDIMIZDIR B.AliÇetîıiKayamıE Isveçteki tetkikleri Bayındırlık Bakanımız İsveçte İrak - İran |Kara—deniz havuzun dostluk B ” SS anlaşması Sınır ınlaç—m:ılılılnnna fabrikaları ziyaret ediyor Stokholm, 18 (A.A.) — İsveç ajansı bildiriyor: Türkiye Bıyı!ı- I::eçe gelişi dolayısiyle, bütün bü- dırlık Bakanı B. Ali Çeıink-v'r';' neşrederek bu ziyaretin ehemiye- Yük İsveç gazeteleri uzun makale Bayıtdırlık Bakanımız B. Ali Çetinkaya Gündelik İş refahı Kemal Ünal —— Yeni bir demiryolunun, hattâ yapılış devresinde, muhitinde ya- rattığı refahı; yakından görmeğe vaktiniz olmayıp da kısa bir tema- sa fırsat bulmuşsanız, haiktan va- zih bir üslüb içinde dinleyebilirsi- niz, Köylü, bu yeni iş kuvvetiyle, yıllardanberi üreyen borçlarını ö- demiş, evini barkımı — onarmıştır. rtık aile ziraatine yetecek kadar Ayv vardır. Tasarruf parası Mahiyetinde de, kırlarda koyunla: rı otlatmaktadır. N Kasabalara gelince yakmım köy- lerin borçlarını ödemeleri ve alım kabiliyetlerini arttırmaları pazarı hareketlendirmiştir. Dımirâol:ı:: Şaatının ikinci ve üçüncü dereci deki işleri, muhitteki bir çok mü- teşebbislerde ufak birer servet YA Tatmıştır. Demirci ve arabacı gibi birçok küçük sanat sahibleri de ol- :“k" iyi kazananlar arasında- ır. - Bu refah hareketini, büyük flb' rika kurulan muhitlerde de görü- Tüz. Yakininde fabrika yapılan $e- hirler halkı, topluca büyük bir lut- ı: kavuştuklarını, size her fırsat- l içinde tekrar eder durur- ar. Henüz inşa devresinde iken, ""'üunm ihsal kıbiliy;(ını. İlanacağı işçi sayısını, sarlede- Le8i ham l'nıcîâeleri. hattâ memur adrosunu sıhhate yakın bir dere- cede halktan öğrenebilirsini: :: kın alâka; bize, yeni i$ "'üt“!'—'i' sinin muhitine yapacağı tesiri hf”"" çok öncedenyîyiu ölçtüğü- Dü gösterir. İşlemeğe başlayan fabrikaların muhitleri ise, bir ku- Tuluş hızı içindedir. Kasabadaki evler ve mağazalar artık darlaş- Mıştır. Bir yandan fabrika; yakı- nında bahçeli evlerile modern bir mahalle kurar, bir yandan da halk bu örneklere uygun yeni yapılarla asabayı genişletir. İnsanların g- Yinişiyle evlerin döşenişi eskisin- ı_İ_en çok farklıdır, ses ve renk de- Bişmiştir. (Sonu 4 üncü sayfada) tini tebarüz ettirmektedirler. Gazeteler bu ziyaretin Türkiye ile İsveç arasında, bilhassa ticaret ve endüstri sahalarında, gittikçe fazlalaşmakta olan münasebetler- de mühim bir merhale teşkil eyle- diğini kaydeylemektedir. Türkiye bayındırlık bakanının İs. veç'i ziyareti, bakanlığın bilhassa elek- tirkasyon ve münakalât sahalarımda, progğramında mevcud büyük — baymdır- lık işleri ile alâkadar olarak tetkik ve haber alma mahiyetlerini haiz bulun. maktadır. B. Ali Çetinkaya, İsveç'de bir hafta sürecek olan bu seyahatinde elektrik makineleri yapan büyük “asca” fabrikalarını, lokomotif, türbin ve saire imal eden "Nydguvist and holm,, fabri- kalarını, Gothenburg limanını ve mulr temel olarak Bofros'daki harb levazımı fabrikalarını gezecektir. B. Ali Çetinkayaya bu - seyahatinde refikası kızı ve hususi sekreteri ile muh telif sahalarda bir kaç mütehasus refa. kat etmektedir. uihayet veren pakt Tahranda imzalandı Tahran, 18 (A.A.) — Pars ajansı bildiriyor: İran hariciye veziri B. Samyi ve I. rak hariciye veziri B. Naci Elasil bu sabah saat 11 de iki memleket arasında bir dostluk muahedesi imzalamışlardır. Bu muahede, 1913 İstanbul proto. kolları ile 1914 hudud tahdidi komis. yonu zabıtlarını muteber tanımakta ve bu süretle iki memleket arasındaki sı- nır anlaşmazlıklarına nihayet vermekte. dir. Şattüllarap, bilcümle memleketler ticaret gemileri ile İran ve Irak hü. kümetleri harb gemilerine seyyanen açık bulunacaktır. Seyrisefaine yarayan su yolunun idaresi ve islâht ile bu hu« sustaki maddi mükellefiyetler hakkın- da ileride başkaca bir mukavelename imzalanacaktır. Japonya Çin'e ültimatom verdi Japonya Çine bir ültimatom vermiş ve bazı taleblerde bulunmuştur. Otuz bin japon askeri Çine gitmek — üzere yolda bulunmaktadır. Tafsilât 3 üncü sayfamızdadır. İstanbuldaki güreş Mülâyim amerika boğasını tuşla yendi Ustası eski dünya şampiyonu Zibisko ile pehlivanlarımız. memleketimize gelerek la güreşler yapan amerikalı Komar'ın Mülâyim ile son müsabakası hayli de- dikodulara yol açmıştı. Ortada bir de “kemer” meselesi vardı. Amerikalının belinde taşıdığı kemeri Mülâyimin haklı olarak alıp almadığı münakaşa edi- liyordu. Nihayet kemer Haber gazetesi spor muharririne verilmiş ve iki pehlivanın bu pa- zar tutuşmaları kararlaşmıştı. Dün bu müsabaka Taksim stadyomunda bin- lerce meraklının önünde yapılmış Mülâyim pehlivan, 32 mmıh—mıodı:ıüh; -.ııı"ı.'-ııııııyuılı ? hasmı- şekilde yenmiştir. Bu güreşe dair tanınmış spor muharrirlerinden ve müsabakanın hakemleri: arkadaşımız B. Eşref Şefik'in telefonla verdiği yazı şudur: Kd GÜREŞ NASIL YAPILDI İstanbul, 18 (Telefonla) — Nihayet Mülâyim pehlivan Amerika boğasının kemerini dünkü güreşte itiraz edilemiyecek şekilde kazan- dı. Büyük güreş başlamadan evel hakem.heyetine secilmiş olduğumu söyler diki güreş antrenörü Penninen idi. Günlerce dedikodusu — devam etmiş olan amerikalının kemeri ortaya konmuştu. Bu seferki gü- reşte hiç bir tarafın itiraz edemi- yeceği kati bir şekilde neticelen- mesi için çareler bulmak ve ka- rarlar almak lâzımdı. Stadyoma gelmiş olan binlerce - kişi artık bu defa sarih bir galibiyet bekli - yorlardı. ” Orta hakemi ile mutabık kaldık pehli- vanlardan herhangisi kaçamak yapıp iple- rin üzerine gittiği takdirde hakem üç ke- re ihtar verdikten sonra mütemadi kaçan hlivanı müsabaka harici ve mağlüb addedebilecekti. Bu çare ile amerikalı « nın kaçmasına mani olabileceğimizi tah- min etmiştik. Bu şartı da koşmasaydık güreş bilâ müddet yenişinceye kadar de- wam edeceğinden gecenin yarısını bul - mamız kabildi. Güreşten evvel bu şartı amerikalı- nın ustası eski dünya şampiyonu Zibis- koya anlattık. Sonradan itirar edilme- mesi için kabul ettiklerine dair cevab aldık. Orta hakemi Cemalin idaresinde güreş başladı. (Sonu 4 üncü sayfada) r, diğer iki hakem eski güreş antrenörümüz Raul Peter, şim- Dün Ankara Gücü Alanında Bölge Demir Spor Çankaya'yı 7 . 3 yenmiştir. Yukarıdaki resimde Çankaya ha lesine giren bir golü g dadır. iyorsunuz. Dün Karadeniz Havuzunda Sa Sporları Ajanlığı tarafından tertib edilen yüzme ve atlama müsabakaları yapılmıştır. Müsabakalara aid tafsilâtı be. şinci sayfamızda bulacaksınız. Yukardaki resimlerde atlamalar — esnasında alınan bir enstantaneyi ve lâstik bir şilte üzerinde rahat rahat — serinliyen bir Bayanı ve sular içinde arka üstü yüzen bir müsabıkı görüyorsunuz Atlantikte muntazam hava seferleri kuruldu llk iki ticaret tayyaresi Atlantiki karşılıklı muvaffakiyetle geçtiler ederkâ hareket Amerikan ticaret tayyaresi Clipper Okyonos seferi için İngiliz Coledonia tayyaresiyle Clipper amerikan tayyaresinin kar şılıklı olarak Avrupa ve Amerikadan hareket edip iki kıtayı biribirine bağladıklarını duyanlar herhalde şöyle düşünmüş olacaklardır: — Ne ise... Avrupa ile Amerika arasında uçuşlar yaparken düşüp ölenlerin gayretleri boşa gitmedi! Filhakika bu iki tayyare, At lantik üzerindeki ilk ticari hava seferini başarmakla, bütün insan- lığı, bu uğurda ölenleri düşüne- rek duyduğu ıstırabtan kurtarmış oldular. Havacılık 30 yıldanberi dev adımla- tiyle ilerledi. 1909 da Bleryo Mangı geçiyor, 1933 de Rolan Garro Akdeni- zi aşıyordu. O zamana göre bu uçuşlar, daha iyileri yaprlamıyacak kadar — güç ve muazzam görülmüştü. Bununla beraber, umumi harb he nüz bitmişti ki Alkok ve Brovn Ter « Növ'den kalkarak İrlanda'ya iniyorlar. dı. 15 haziran 1919 da başarılan — bu w- çuş etrafında her nedense pek az gürül tü yapıldı. Nüngester ve Koli'nin — yaptıkları ve feci bir gekilde neticelenen tecrübe, büyük tecrübeler serisini açtı ve Lind- berg 1927 de Amerikadan Avrupaya meşhür uçuşunu yaptı. —Buna 1930 da fransız tayyarecileri Kost ve Bellonte cevab verdiler. Ancak bunlar, sadecı birer uçuştu; içinde tesadüfün, şansın büyük birer hissesi olan uçuşlar.. kupası Maçlarının finali yapılmış ve Maça aid tafsilât beşinci - sayfamız. (Sonu 4.—üncü sayfada)

Bu sayıdan diğer sayfalar: