22 Kasım 1929 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

22 Kasım 1929 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— 4. — VAKIT. — 22 Teşrinlsani 1929 WEEK Buhran içinde İstanbuldaki ticari buhran ef kârı umumiyeyi fazla meşgul etmeğe başlamıştır. Bunun sebebi ilk zamanlarda hissedilen gıkın- tmm artık gözlere ' görürür bir şekil almasıdır. Buhran haddi zatında kredi ile ihtiyaç'an çok ziyade hhalât eşyası getirilmiş olmasile ortaya çıkmış ise de bazı bankaların buhran muvace- hesinde manası anlaşılmaz dere cede krediyi keserek piyasayı sıkması vaziyetteki vahamet ar. tarmıştır. Meselâ banka işlerine vakıf olan bir zatın ifadesne göre seçen gün yedi, sekiz yüz bin dece bir kısım ithalât tüccarla nnı müteessir eden mahalli buh- ,yan ki'tikçe tazyik sahasını ge nişletmiş, gün geçtikçe umumi Dün Yunus Nadi Bey (Cum- huriyet) te yazdığı beşmakalede buhran vaziyetine karşı mümkün ise bir tetbir alabilmek için her şeyden evvel salâhiyettar makam larca bir tetkik yapilman lüzu- mundan bahsediyordu. Yunus Nadi Beyin hakkı vardır Mevzuu bahis buhranın menşei mahdut müesseselerin hesapsız hareket- lerinden tevellüt etmekle bera" ber buhranın neticesi diğer pek çok kusursuz kimse'eri de müte- essir edecek bir cereyan aldığı görülmektedir. Binaenaleyh salâ hiyettar makamlar için tetkikat yapmak ve eğer mümkün ise bir i lik sermayesi, emvali menkule ve gayri menkulesi bulunan bir mücesese bir bankadan altmiş bin Miraık bir portlöy mukabilinde onaltı bin lira kadar bir parayı bulmakta müşkülüta maruz kak mıştar. Piyasa üzerinde iş yapan bir kısım mali müesseseler bu kadar çe kingen bir vaziyet alırsa tabiidir ki bütün itibar ve emniyet üze- rine müesses olan ticaret işleri bir feliket halini alır. Ksedi tariki Ge müs'acel borç- larını ödeyemiyen müeseseler için tabii müracaat tedbirlerinden biri ellerindeki malların biç olmazsa bir kısmını piyasa fiatımdan aşagı bile olsa satabilmek ve borcu- nu o vakfinde ödeyebilmektir. Orun için buhranm inkişafını müteakip bam ticaretanelerde hatta mabyet fistından aşazı olmak üzre satışlar yapıldığı na zarı dikkati celbetmiştir. Mamafih opiyasada (maliyet ftatından aşağıya mal satılması ber vakit namuslu işadamlarının tehlike önünde ticari haysiyet lerini muhafaza etmek endişesi ile hareket ettiklerine delil olamaz. Bazen kradi ile mal almış olan bir adam her ne fiata olursa ol. sun bunu paraya kalbederek bi- lâhere alacaklıya karşı bir tuzak kurmak maksadı ilede hareket edebilir. İşte diğer taraftan bu ihtimal alacaklıların borçluları tazyik etmelerine sebebiyet ver miş, bu itibar ile de ortadaki buhran havası artmıştır, Hulâsa muayyen bir müddet zarfında Avrupadan çok fazla mal getirilmesi yüzünden mey. > Piyasa buhranı diğer detini Hariciye nazırı deyletii | Mes Paşa dün- kü gün Arnayutköyüne giderek Rumelii Şarki Usi Aleko Paşa hasretle rine yizite yermişlerdir. » Evyelki gün Baron Birş tarafından Dersea- dete Baron Halen na- mında bir memuru mah- sus vürut etmiş ve bunun sebebi izamı Rumeli de- mir yollarınca olan barı hususatı pesmandeyi hal ve fesviye maksadına mebni İmiş. tedbir almak: en tabil bir vazi- dedir. Mehmet Asım İngilir. gazetleri Belikada muha fazaktılarln liberallar arasında zuhur eden ihilâh mevzuu bahsetmektedirler. Fılhakika küçük Belç ka karal'ığı harbi umumiden kurtulahdan beri dahli bir çok sarsntilere maruz kaldı, Belçika, henüz pek zenz'n olen kömür madenlerine, Anvers gibi Avre- panm birinci derece bir İlmanma «- ya devredilmesine Alınanyayı mecbur ettiler. Aynı zamanda Alman tazminatın. dan bir miktar Belçika hesabina geçbildi. Küyük memleketin sulhan sonra yaram çika ahelisinin bir nishının “ yani fıranszlaşmış olduğu halde kısmın “Flaman, olman yanı Fele- menge temayül etmesidir. Bu iki kısım halkın an'anesi, akıdesi ve hatta lisani bile başka başkadır. İşe 1830 ibtlahadenberi, yanı Bel çika kırallığı tessüs emi edeli bu iki kısım halk arasında bir teleyvük ci- GELİŞİ TA Polis müdürü ve aşk! Gabri Eferdi isminde genç bir o berbere O Matmazel Manyo isminde bir Rum kız: bir birlerine vurulmuş'ar. Bu aşkın pek asri olmadığı şuradan anla- aye ki içler derhal evlenmek İstemiş arr buna imkân yok Eyrvelâ kızın babası dülger Tanaş, bu veni kurulacak evi daha kuru madan yıkmak iste miş. Sonra kanun, daha on sekizine basmıyan matmazele evlermek müsaadesi vermiyor. Baba evinin bir ak mabedi o'amıyacağını anlıyan matmazel tasini, tarağını topladığı gibi Sabri Efendiye kaçıyor. Bu iki maniden başka bir de fuzuli engeller füreyor. Bun ar da bu genç'erin sevişmesine bariş mak salâhiyetini kendisinde gö ren mahalleli erdir, Berber Sabri etendi bu fuzuli müdehalerden bizar omuş ve gidip Polis müdürü Şerif Bey. şikâyet etmiştir. Şerii Bey, bu mesele halkında fikrini soran bir gazeeciye de miş ki: — İki genç günül. birbirini sevdikten $#ona arada mesele Bravo Şeri! Beyel ona gelin ceye kadar biçbir po'is müdürü beyanatında böyle aşkı takdis etmemiş, böyle “mısra Ober- ceste yi andırır söz söylememişti. Toplu İğne Hatıra gelenler Küçükten açık göz Büyük Fredrik çocukları çok sever ve torunlarınn kendi odasında oynamalarına müsaa- de ederdi: Bir gün iş odasında çalıştığı bir sırada; “çocukların en büyüğü odaya girerek top oynamağa başladı. Top dikkat. siz bir hareketle Kıralın iş ma sasna düştü Fredrik topu alıp çocuğa iade etti Çocuk oyuna devam elti ve topu ikinci defa masa üstüne dü- yürdü. Kıral küçük yaramaza sert sert baktı ve topu gene verdi. Fakat ayni kaza üçüncü bir defa vukua gelince kıral topu alip «ebine koydu. Küçük prens topu iade etmesi için büyük babasına bir müddet rica ettikten sonra birdenbire ,yumruklarını ka'çalanna daya- yarak dedi ki: — Elendimize soruyorum. topumu verecek misiniz ? ver. miyecek misiniz ? O vakit Fredrik kahkaha ile güldü ve topu iade ederek şu sözleri söyledi; — Aferm sana koca herif... yatanı düşman elinde parçala. tacaklardan değilsin!... hinde bulunmakta ve İtalyan hanedanı kiralisini Jaşizime (inkiyat ile iibam eylemekte dirler, Veliahtin nişen me- resimi esnasında kendisine kayı gal kasi yapılması, ve sul kasiçinm tevkil edilmesi #osyaltetler için iyi bir nüma. vesilesi oldu. Ve hükümet bir taraftan elemanla. rm bir taraftan İberellarin | sosyalist lerin hücumuna maruz kaldı Eğer kıral Alber itilâfkâr bir siya. set tutarak meselenin halli çaresini bulmazsa Belçikanın — parçalanması ve ve küçük memleketin komşuları elinde baziçe olması ihtimali de kaviyyen mevcuttur. Böye bir takdirde Fransa win pek müşkül bir mevkide kalacağı şimdiden tahmin olunabilir. a4, Gayur 5 (Modern şehirlerde tram: İİ | vay ve otomobil | Ankaranın imarı işleri ile meş gul olan mutahstıslar arasında tramvay ile otomobilden hapgi- sinin vesaiti nakliye olmak nok- tasmdan daha iyi olduğu bir “ nemi i Ankaranın plânını yapan profe sör Yansen lerde tramvayın eleyhinde idi. Fakat kerdisi ile beraber çalışan pro- fesör Blum tramvay taraflarıdır. Pro esör Blum Yansen ile beraber görüşerek bu husustaki kararla rının neticesini finar müdürlü ğüne bi direceklerdir. Profesör Blumun © mütaleası şudur: Visbaden de tramvay ek iki mıştır. Bu cihet doğrudur. burada tramvayın kalkması bele- diye reisi ile tramvay şbketinin aralarındaki fhtlâ tandır. Orada bile arabalar durdurlmuş, fakat rayların (sökülmesine cesaret olunamamıştır. Otomobilin bir çok propagandalara rağmen her nevi nakliyatta bir çok mahzur ları vardır. Hariçten yalm kauçuk itbal eden ve diğer her şeyi kendi fabrikalarında yapan da bile otomobil nakliyatımın inkişafına bel bağlamış olan ve bu hususta yüksek krediler açan büyük bir banka iflâs etmiştir. O:omobil astın alındığı anda fi- atının en aşağı yarısını kaybeden bir ma'dır. Meselâ 5000 liraya alınmış bir otomob'li göz önüne getirelim, Satın alan adam bunu bir hafta sonra satmak istese ancak 2500 liraya bir talip bu- labilir. Diğer taraftan otomobilin bakım ve tamir masrafı hesap edilemez. Tramvay geçtiği yolu tamir eder Kamyon ve otobüs- ler ise yolu tahrip eder. Tramvayda odahilin kömürü kullanılır. Vakıa tramvay eski parazittir; çünkü bu Gia > Geliş düşünülerek | yapılmamıştır. Ha'buki yeni şe - hirlerde vaktinde nazarı dikkate alınırsa hiçbir zararı hissedilmez. Paratifolar tifo mikrobuna benziyen | | Türk - Bulgar Dostluk cemiyetinde bir içtima Târk - Bulgar dostluk cemiyet 4 teşrinisanide Sofyada bir içtima yapmıştır. Bü içdmada cemiyetin reisi Pr. Stayanof ve konsolosumuz Nüzhet Haşim B. yeni Tüsk hari- leri hakkında birer konlerans ver. mişlerdir. En sonra da elçimiz Hüs- rev bey ayni mevzu üzerinde bir nutuk söylemiştir. VAKIT ın hekimi Para Tifolar mik roplarla husule gelen hastalıklar» dır. *A, ve “B, denilen iki nev'i vardı. sirayeleri upkı dfoda oldu- gu gibidir. yalnız “B,, cinsi bilhassa koyun, domuz gibi bhayvanlann etlerinde bulunur. Bu etler nekadar eskir, bayat- larsa mikrop ta okadar fnzin ürer. Yallız şijkredilecek bir nokta varsa, insanlann bu kadar mebzul bulu- nan bu mikroba olan İstidatlarının az olmasıdır. Bu sebeple oda da ha az görülür. Hasta'ığm seyri tıpkı tifoya ben- zer. Tiloda söşldiğimiz gibi hasta- lara dikkatli bakılmak lâzımdır. Sirayeti tuplu fo gibidir. Dikkat etmeli, pislik ve İdrarı oraya, bura- ya dökmüyerek evvelâ mikropları imha etmelidir. Tifo aşım bündada İğ müessirdir. Hlem vikaye eder. Hem de hastalığın müsait seyretmesine yardım eder, “Vakıf,ın Hekimi Saniyelerin kıymeti Yanı bir hayata girdiği al medeniyet kervanına eşekle değil, tayyare e kav. dımı, ber fırsatta öne ni bağıra çağıra ilân ederi a İeketin Ber şubesindeki © ye vaz'yet, aranmalar, öteye 4 baş vurmalar da bu gayre hididir. Güsel, iyi ve YÜ eti hamleler (karşısında her p' gu'ür ve emniyet duyar. Biz ye bu © müşehedelerimizden we gerelli hisler almakta"ız. ra her şeyin ta başlangıcında Y€' ehemmiyet almasını bedii gayeye varmek için mutlak şart saydığımız bir noktanı” e nöz lâyık olduğu ehemmiy?” kavşılanmadığını görüp üz ruz. , Bu yoksulluğumuz,zamans bl diğimiz kıymetin azlığı, dar” doğruru hiçliğidir. Ha'buki bi” nlacak iş, irade, karar ve gi retle beraber zamanın da, * mile doğup. büyüyecektir apaçık hakikati gerçi hisbiri mkâr etmeyiz, ama gene kiymet vermiyenlerin kayıt ğina karşı keskin çereler maktan çekiniriz. ; Dairedeki meslekdaş, e teki arkadaş hep sevdiler”. kusurunu örter. Namevcutlar © yoklamalarda “efendim!, d# talebe, geciken arkadaşını g müdürlerinin azarından Vi larla kurtaranlar a zmıdır? siyanetlerden fayda gören kişiye karşı kaç vatandaşın rara girdiğini bilmem ki niçin düşünmeyiz! Sonra gene zaman 4 kıymet hükümlerimizi gös ı bir delil de tanıdıklarım. başmda ziyaretlerimizdir. vi zaman değil işe verdiğimiz” meti de küçülten bu harek€' den ne zaman kurtulac#! Dairenin ev olmadığını, ors iş haricinde lâfatmanın ekle mıyacağını niçin dü,ünmeyi? İşin ibadetten ne farkı yi Dışarda eski tabiri ile - masına dayamlır rm? ei kim olursa olsun, iş vakti # saat, dakika geçirenleri iş başında bırakıyoruz? Ke uykusunu işinden çok s€' “ artık vazife kadar mik lıklar emanet oan yelerin kıymeti fikirlerde meden hakiki bir iş sa' doğmasi beklenmez. s0 Zee Mİ Bugünkü hava bekle Müeşir poyraz, hav

Bu sayıdan diğer sayfalar: