29 Mart 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

29 Mart 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— > — VAKIT 29 Mart karada maçlar Ankara, 28 (Telefon) — Tay- are cemiyetinin koyduğu Gazi büstü futbol maçları Gençler br iği İmalâtı Harbiyeyi bs karşı iki ile yendi —— e ish harıkasını meydana ge- tiren mevceleri irsal eden anten uzun direkli anten olmayıp da- ire şek'inde küçük tulü mevceli antenlerdir. Markoni son sene- ter zarlında bu şekilde irsalâta muvaffak olabilmek için tecrü- beler yapmakta idi. Nihayet bu tecrübe ile bu mütemadi mesai nihayete er- miştir. Ayni zamanda Markoni Sid- ney şehrile konuşmağa muvaffak olmuştur ki bu da telsiz tekniği aleminde mühim bir hadisedir. Demek bundan sonra içeri- sinde telsiz telefon cıhazı bulu- nan her vapur karada bulunan merkezlerle konuşabilecek de- bu tecrübesinden üç, dört gün evvel Londra ve Newyork ile de konuşmağa mu- vaffak olmuştur, Uzun mesafelerden konuşmak için lâzım gelen cihazda ufak- tır, büyük Olmasına lüzum yoktür. ” Bu suretle Markoninin büyük rüyalarından O birisi (tahakkuk etmiş demektir. Büyük mucit, gecen sene vaki olan bir beya- natında demiştir ki: « Ben Me- rih yıldızı ile muhabere temin etmek için hiç bir fikir besle- miyorum. Benim tasavvur etti- gim şey, çok ucuz, çok basit ve daha ucuz cihazlar vücuda getirip bunlarla uzun muhabe- reler temin edebilmektir. » ““Bü tasavvur ” bugün ( husul bu muştur. Markoninin tasavvur ettiği icat'ardan birisi de mevceleri doğrudan doğruya sevkedecek bir cihaz vücuda getirmektir. Markoni son muvaffakiyeti hakkında kendi fikrini soran bır zata şu izahatı vermiştir: « Bu irsal merkezinin yaptığı iş, her hangi bir yerde telgraf- çılık ıstılâhında « Röle » denilen bir devreyi kapamaktır. Bu su- retle buradan yapılan irsalâtta | büyük takatli elektrik ogönder- meğe hacet yoktur. Mevcele- rimiz ancak Sidneydeki röle devres.ni kapatacak ve Jamba- 1930 başladı. ! ları yakacaktır. ,, VAKİ ın teirikası: 132 M. Venizelos Yunan başvekili için An- karada istikbal programı hazırlanıyor Halbuki Atina telgrafları iti- lâfın geçikeceğini bildiriyorlar Ankara, 28 — Bir ay sonra buraya gelecek olan M. Vini- zelos, burada fevkalâde mera- simle karşılanacaktır. Yunan baş- vekili, İsmet paşa hazretlerinin misafiri olacaktır. M. Venizelos, burada üç gün kalacaktır. Protokol müdüriyeti şimdiden istikbal proğramı hazırlamağa Atina, 27 — Baş vekil M. Venizelos ile hariciye nazırı M. Mihalakopulos (Obugün içtima ederek Türkiyeye © verilecek cevap (o hakkında müzakeratta bulunmuşlardır . Bundan sonra gazetecileri kabul eden M. Venizelos Yu- | nan cevabının bir parça gecike- | Türk notasının esaslı lâzım geldiğini ceğini , surette tetkiki beyan etmiştir. ML İS Graf Zeplin Berlin, 27 (A.A) — Graf zeplinin cenubi Amerikaya ya- acağı oseyahat omünasebetile a piki devam ediliyor. Bir vapurla cenubi Amerika- ya büyük bir direk ve yedek levazımı gönderilmiştir. Balon Pernambuk O civarında karaya inince bu direğe bağlanacaktır. Belediye intihabı Ankara 28 — 3 ay sonra ye- ni belediye intihabına o başiana- nacaklır. Avkara belediyesinde şimdi mevcüt 241 aza yerine 36 «za ! intihap edilecektir. Bu meyanda 5 hanım da be- lediye meclisine iştirak edecek- tir. Muallim Afet hanımın nam- zetler arasında bulunacağı söy- leniyor, Hapisaneler için Ankara, 27 — Adliye vekâle- tince şurayı devlete sevkedilen hapisaneler nizamnamesine esas teşkil edecec 12 maddelik yeni bir Jâyıha hazırlandı. Bu 'âyiha şurayı devlete sevkinden sonra nizamname ile birikte müzakere edilecektir. Yazan : Hüseyin Rahmi Ne zamandanberi ? Üç gün o'uyor. Hi kat ne oldu ? Nasıt Hi'kat kızım? — İştmiyor musunuz.. Buğuk boğuk ağ'ıyor. Asistan'arın şefi olacak yaşlı bir kadın ; — İşte gene sayıklıyor, Bu »ava'lının semtini, ailesini bilmiyoruz kı haber verelim .. Ben döşeğin içinde davran- mağa uğraşarak : — Ailemi mi soruyorsunuz ? Ben hissiz, insaniyetsiz kaba bir herifin karısı ve Hilkatin ana- sıyım. Duymıyor musunuz beni çağırıyor. Koşayım .. Döşekten aşağı atıldım.. Ya- cuğun ağlaması kesildikten sonra alıkoymağa uğraşıyordu. Ben isyanımı arlırarak : — Bırakınız efendim... Üç gündür anasız, babasız, sütsüz kilit altında yap yalnız bir ço- cuk nasıl yaşar? Böyle bikeslere melekler bakar değilm! ? (kulak kabartarak) işte onun körpecik masüm sesini duyuyorum.. Öl- | medi.. Ölmez değil mi? Ya beni de öldürünüz . Ya onun sağ olduğuuna beni temin ediniz. Etrafımda telâşlar. Bir nöbet daha kendimi kaybetmişim . . Tekrar kendime ge'ip te hüvi- yetim tabkik edilerek beni evi- me götürdükleri zaman Hilkat i gömülmüştü. Çünkü Beyefendi- nin Bursa seyabati üç gün sür- müş .. Kapalı apartımanda ço- VAKIT ın telgraf ve telefon haberleri Çümhuryet bankası Sermayeye mali mües- | seselerimiz de işti. | | rak edecek | Ankara, 28 (Telefon) — Cüm- İ huriyet merkez bankası İâyihası- nı tetkik eden komisyonun ni- san ortalarında mesaisini bitire- ceği tahmin olunmaktadır. Milli mali müesseselerin bankaya ser- mayeleri nisbetinde iştirak et- meleri için yeni bir esas tesbit olunmuştur. Terkos şirketi Ankara 27 — Terkos şirketi hakkında İstanlalda tetkikat yapan şirketler umumi müdürü Ankaraya Oavdetinden o sonra raporunu verecektir. Bunu mü- teakıp şirket hakkında bir ka- rar verilecektir. Hint şairi Rabindranat Tagor Avrupada Marsilya, 27 (A.A.)— Meşi.. at şairi Rabindranat Tagor buraya gelmiştir. Mumaileyb, cenubi Fransada, Romada, Pa- riste İngilterede bir müddet ikamet etmek niyetindedir. Gençler mahfili Dün sabah Beyazıtta Topkapı gençler mabfilinin yeni idare heyetinin 'ntihabı yapılmış ve bir müsamere verilmiştir. i komşular gelip onu götürmüş olduğumuz zannına düşmüşler.. * Vak'a müellimdi . Konsültasi- | yon heyeti düşündüler. Bu işte mühim bir para yoktu. Fakat yaralı gönüllere teselli yurdunun insaniyetkâr bir şöhretini yük- seltecek güzel bir vesile vardı. Ufak bir müzakereden sonra, Avnüsselâh sordu : — Macerayı dinledik. Zavallı Hilkati diriltmek Kudretine ma- lık değiliz. Facianın tamiri ka- bil cihetlerini (o düşüne biliriz, Siz ne istiyorsunuz ? Sahire Hanım — Ayrılmak . Avnüsselâh — Beyefendi siz ? Saffet Bey Keza.. Konsültasyon (O heyeti /Ufısıl İ fısıl konuştuktan sonra Avnüs- selâh: R - Biz o fikirde değiliz. İki Sahire Hanım — Aramızda o masum mezar varken ben bu adamla yaşayamam. Avnüsselâh — Hanğiniz daha > üç bunu tayin müşkül. ö göz yumarak barışmalısınız. | İ t ii baataken Rae ele * ; silmiş deniz misakı ingiliz kabinesinede mevzuubahs olmuş değildir Londra, 27 (A.A.)— Bazı is- tihbarat hilâfına olarak, Akde- niz misakı meselesi müzakere mevzuu olmamıştır. M. Stimson, M. Makdonaldı zi- yaret etmiştir. M. Makdonaldın Amerikan ha- riciye nazırına İngilterenin Fran- sa ile bir emnü selâmet misa- kı akti için müzakereye girişmiye amade olduğunu söylemiş olduğu | rivayet Rl Dü M. Valko gitti ra EMAR 1 27) | Östtararı 1 inci sayıfamızdadır ) Fazlı Bey teşyi eylemiştir. Teş- rifat müdiri umumi muavini kabinede İ ! | Fransız nazırlarına kredi Paris, 27 (A.A) — Ayan meclisi, yeni nazırlar için açıl ması istenilen krediler hakkındâ müzakeratta bulunmaktadır. Mar bata muharriri, parlamentonun bidayeten muvaffakatini alma" dan evvel böyle bir şey ihdas” nın gayri kanuni olduğunu ispar ta çalışmaktadır. M. Tardieu, bu kredilerin (o zaruri (o olduğundaf uzun uzadıya bahsetmiştir. Nr hayet, hükümet itimat meselesi ni mevzuu bahsetmiş, ayan ri tisi de 124 reye karşı 145 rey projenin maddelerini müzaker€ etmeğe karar vermiştir. Projenin O heyeti oumumiyesi 119 reye karşı 148 reyle kabul edilmiştir. larımın kan ve tarih orabıtalai itibarile bize en yakm millet” lerden biri olan Türk milletini esaslı surette tetkik edebilme lerini temin için elimden geleni yapacağım ktısadi münasebetlerimiz git“ Basri Bey, hariciye vekâleti ka- lemi mahsus müdür muavini Kadri Bey, hükümeti Cümbu- riye ve Hariciye vekâleti namı- na nazır (o cenaplarını hududa kadar teşyi eedeeklerdir. M. Valko cenapları, hareket- lerinden evvel Anadolu ajansının bir muharririni kabul ederek Türkiyede hayret ve takdirle görülen faal ve yaratıcı mesai karşısında son derece /mütehas- sis olduklarını beyan ve Türki- yenin her tarafında mazhar ol dukları biraderane hüsnü kabul- rünileyh, memleketimizin : devlet ricalile vukubulan şahsi temas- larının iki millet (o arasındaki münasebetlerin müstakbel inki- şafı üzerinde mes'ut bir tesir yapacağı ümidindedir. Nazır cenapları demiştir ki: “Esasen bu noktai nazardan her şey yolundadır. Türk kardeşli- ğine istinat eden bir bitaraflık uzlaşma ve hakem müuahedesile tahtim edilmiş olan siyasi mü- nasebetlerimiz her iki devletin hali hazırdaki ihtiyaçlarına tama- men tevafuk etmektedir. Harsi münasebetlerimize gelince, bun- lar daha ziyade tarsin ve tak- viye dilmelidir. Ben vatandaş- vazifeten Bursaya i gidiyor. Azi- metinden sonra evde olan facia- | dan haberdar değil.. Hanım bir isteri buhranile zevcinizi hare- ketinden pişman etmek için çocuğu (o apartımana (kilitleyip sokağa fırlıyorsunuz. Üç dört gün şüurunuzu kaybediyorsunuz. Bu marazi hale uğramamış olaydınız büyük bir nedametle elbette eve döner Hilkatçiği | bir kaç saatten fazla yalnız | bırakmazdınız. İ Maamafih ikinizinde de hiç kabahatiniz yoktur diyemeyiz; fakat (o vak'ada iradeleriniz haricinde bir şeamet peyda olmuş bulunduğu da görülüyür. Biri birinizden ayrı'makla ara- pızdaki küçük mezarın fecaatini olmazsınız. Bu hususi dramın yegâne tamir çaresi şudur: Barışınız. o Sevişiniz. Dünyaya gelecek ikinci çocuğunuza gös- tereceğiniz şefakat ve ihtimam- la birinci Ohatamızın günahın: günahımı hafifletmiş o'ursunuz., Beyfendi siz de gayet asabi bi gide daha ziyade rasanet kef betmek yolundadır. Türkiye ile Macaristan arasındaki son iki senelik ( ticari | muamelelerd€ şayanı dikkat bir faaliyet görü müştür. Feshedilmiş olan eski ticaret muahedesi yerine elimizde en irade vz müsaade millet esasına müste nit muvakkat bir mukavelenam€ bulunmaktadır. Kat'i bir ticaret muahedesi akti için bugünlerde | müzakerata başlanılacaktır. İkti sadi omünasebetlerimizin dab# ziyade tarsin ve teksif edilebi” lecehi mütalea ve intibamdi olduğumu söylemeliyim. alel i Reiscümburu ilani Kemal Hazretlerinin yüksek şah” siyetlerinin üzerimde icra etmif olduğu kuvvetli tesiri bir ker€ daha ehemmiyetle kaydetmek isterim , j Müşarünileyh Hazretleri ben le mülâkat lütfunda bulunduk” derinliğini o hayranlıkla di etmek imkânını elde ettim. * Bu ayarda bir reis yel ve onun o refakatinde devlet adam'arınız gibi bulunan bir millet parlak kadm zevci ci olduğunuzu bil siniz. Hanımefendi siz de h lığınızın heyecanlarından do şi âni — şiddetlerin (o hüküml tabaiyetle yaşamak kabil © mıyacağını anlamağa sınız. , Zevcinizden ayrılıp ta nere) itseniz insanlarla yaşıyacı Daima biribirimizin kababli. görmemeliyiz. Her yerde, her ri man herkesi keyfinize tabi mak mümkün değildir. Ber“ fendi vazifelerinizden ( alarak Hanımı bir kaç ay havalı köylerde yedi hekim istemez. Haydi bu bu nuz. Tese'li yurdunun siz8 li dan başka yapabileceği bif ek amele yoktur. Biz böyle çalış larda o hasbetenlillâh Tesiri meşkük üç akrdii lira alarak hazakati kıra tan tıp tacirleri SL meyiz. Bu dertli karı kocayı “e tan sonra Ali Safder * Çiy — Bu sözlerini ©

Bu sayıdan diğer sayfalar: