4 Nisan 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

4 Nisan 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İ | Garip bir manzara l l İ : Şairin memleke- | timiz hakkında ihtisasları İngiliz şairi Mister o Masfiltin Ankara o Türkocağında lugiliz siri hakkında konlerans ver- diğini yazmıştık. Sair konferansı âyakta söylemiştir. Pu esnada ipekten edebiyat besini (giyen “İngiliz şiiri bi İd üncü asırda Chüncer ile baş tamıştır,, diye başlamış ve İngi- liz edebiyatının üç dikkate şa yan siması olan Chancer, Sbaks peare ve Miltönun edebi ve hususi hayatları hakkında kısa- Konfe- ikmal edil- Şair sözlerine an'at olara! ca malümat vermiştir. rans. şu cümlelerle miştir: “ Memileketinize (geldiğimden dolayı “derin bir memuuniyet içindeyim “Burada yaratıcı bir kuvvet karşısında olduğumu his- sediyorum. Türkiyede herkesin yeni bir millet vöcude getirme- ğe şalıştığını gördüm. Biz de, İngilterede yeni bir İngiltere yaratmağa gayret edi- yoruz. Devrimizde felâket sene- leri gördük. miçin rubu Özerinde büyük te- sirler yapmıştır. Binaenaleyh her yerde > yenilikler doğmaktadır. Ümit ediyorum ki, buradakilerin Yaşayıp vücude gelirmeğe çalış” titları yeni Türkiyenin mes'ut İnsanları yeni İngiltereyi göre- bileceklerdir Berberler açtılar! —— Cuma tatıtı kararı Bu seneler, hepi- “büsbütün suyu duşuyor Dün cuma olmasına rağmen © Yehrimizdeki berberlerden bu'se- Mer çoğu dükkânların açmışlar- ire Bunlar arasında idare he- Yetinim yedek âzalarından - bir kisminin da “bulunması, dört haf- | ta evel verilen umumi cuma ta- | ti kararının artık büsbötün su- Ya düştüğünü göslermiştir. Dün açan dükkan sahiplerinin söylediğine göre aradaki enla- | Milamazlığa sebep evvelâ bazı | ara mahallelerdeki esnafın ka- Tara iştirak etmemesi sonra rub- Satiye resminin az olduğunu dü- Yan bir kasmınında karırdan <aymasidir. İğer “taraftan umumiyetle erberler. haftada hiç olmazsa Yatım gün istirahat etmek rok- tasında Veni bir mecburiyet olmasını is- temektedirler, Bu maksatla ce- | e Yetin B. M. Meclisine müra- dat ederek bu hususta bir ka- dun yapılmasinı rica edeteği | bir buçuk kısmını teşkil ediyor, | Ylenmektedir Fuhuş a mücadele Ysk) TALIMATNANIN TATBİK , EDİLMESİ BİLDİRİNDİ “tihbaratımıza göre son za- takıda Istanbulda zührevi has- lay “arın eskisine nispetle fazla- ya nazarı dikkate alınarak Yang. birler alınmıştır. Bu me- hı, « Sıhhiye vekâleti bir emir- iş, râzı zühreviye mücadele ör eski talimatnamenin tat- pe lmesini bildirilmiştir. lü; surette fuhşa sülük eden- bi a surette muayeneye ta“ ı Wacaklar. ve bunlardan ya- viy, salar derhal emrazı zühre- e MİZamnâmesi in alınacaklardır. Mikag, müdüriyeti keyfiyeti arlara bildirilmiştir. valıba ittifak “etmekte fakat | bun katiyetle temini için ka» | mucibince | doktoru cüb- Ruhsatiye alamıyan | esnaf dün kapal kaldılar Cuma günleri çalışmalarına müsaade edilen esnafın ruhsati- ye almalarılâzım geldiği malüm- dur. Bu şarta riayet etmiyen rüldüğünden dün umumi bir tef- tiş yapılmıştır. Diğer taraftan henüz müsaade almaya vakit bulamıyan bazı dükkâncilar da dün açamamış'ar | ve kapalı kalmışlardır. Resmimiz bunlardan kapısına bir kâğıt yapıştırarak müşterile- rine kapalı olduğunu ilân eden | İ Sirkecide bir otel kahvesini gös- teriyor. Rus darapıngi | bazı esnafın mevcut olduğu gö | | Troçki yoldaş be- yanatta bulunuyor Ru: dampinginin tcarelimi tesr edip e'mediği noktasından alâkadarlar arasındaki münakaşa | devam etmektedir. Diğer taraf- | ten iktisat vekâleti ticaret odas İ sından memleketimize vaki Rus | ithalâtı hakkında bazı İ süaller sormuştur. Oda Lu tetki- Kati âsgari bir müddet zarfında bitirerek cevabini gönderecektir. Büyükadada oturan eski So- | İ viyet harbiye Troçki mühim kumiseri İ ehester Guardian, isminde ingiliz | gazetesinin bir mümessiline bir İ mü'âkat vermiş ve kaydedildi- gine göre damping hakkında şunları söylemiştir: — Soviyet cümburiyetine dair İ birçok rivayetler devaran ediyor. Bir rivayet, Sovyet sisteminin yıkılmak üzere olduğuna dairdir. Diğetinde Rusların dampingin- den şikâyet olunuyor. Bunların ikisi de doğru değil- dir. Evvelâ damping iddiası doğru değildir. Çönkü Rusyanın ihracatı cihan ibracatırın ancak yüzde Rusyada sanayileştirmek işi senede yüzde 20 ilâ 30 nisbetin- de arliyor ki tarihte bunun bir misli yoktur. Şurası da unulul- İ mamalıdır ki Sovyetler gayet geri İ kalmış» bir memleketin idaresini deruhte etmişlerdir. İ Beş senelik plânn tatbik ve | icrasından sonra da Rusya müte- | İ rakki o memleketlerden geride bulunacaktır. Beş senelik plânın icrasını lesri ederek dört senede ikmalini muvafık bulmıyorum. Fakat diğer taraftan beş se | nelik plân bir çok cihetten, te- İ ferrbat itibarile islâha muhtaç İ olmakla Beraber ehkemmiyetine | İ itikat ve itimadım sarsılmaz İ | sadrazamlarından yoldaş kaydedildiğine göre “Man- | ” | i Tiftiklerimizin Bu işe siz de şaşın ! MAKYAYEL ÜÇÜNCÜ SULTAN MUSTAFA ZA- MANINDA TERCEME EDİLMİŞ! Bir hesap kitabı deseniz, yok, bir fizik kitabı a rasarız o bulamazemız, orta mektep talebesine, lise talebe- sine, Darülfünan (talebesine ders kitabı haricinde okuta- cak bir kitap listesi yapmak isteseniz listeniz bir kaç isim- den sonra duraklar. Hülâsa kitap işinde, mede- ni bilgilere ait elimizdeki ter- ceme eserler poz az. 'Tanzi- mattan beri pek çok şey ka- zanmadık, fakat bu böyle iken Avrupa o İrfanıın eseri ad. dedilir, fizik, riyaziye, şü- bu, memleketten aibraç edi- lirken Osmanlı İmparatorlu- Zu bilir misiniz ne yapmış, re Seyyahlar | Dün şehrimize 280 Alman polisi geldi tuhaf bir eser terceme ettir. miş! Makyavelin (Le Prince) nd hi eserini Otürkçeye (o cevirt- miş! Bu terceme üçüncü Sultan Mustafa Zamanında yapıldı. ğına göre işlerine geleni alışta acık göz, alacağa şahin vereceğe karga olan Osmanlı kafasmın İstibdat satırlarını toplamaktaki meharetine siz de şaşm.. Bizde şaşahm! Tiemret âleminde: 0 Peşte sergisi Hazırlık çok ileriledi Peşte'de açılacak o beynemilel sergi için pasıl hazırlandığımız evvelce yazmıştık. Bu. bazırık | son günlerde çok ilerilemiştir. Sergideki paviyonumuzda inkılâ- bımıza ait dikkate değer resim- ler ve eşya da teşhir edilecektir. Burada Türkiye arasmda mukayese ya- pan bir fotograf meşberi bulu- nacaktır. Ey folograflardan biri de padışahların cuma selâmlığinı yeni o Törkiyeile o eşki gölermektedir. Bunun karşısın” | daki fotografta da Gazi Hz. nin çiftlikte traktör iş'ettiğini göste ren resimler buluvacaklır. Diğer bir İotoğraf osmanlı birini sedirde bağdaş kurmuş bir vaz'zette gösteriyor. Bu vezirin karşısında» ki resimde ismet Pş. Hr. nin atıyla bir mania atladığı görüle- cektir, Diğer resimlerden < birinde Göksu deresinde yaşmaklı kâs | dınların sandal safası vardır. Bunun karşısında kayık yarış- larında genç kizlarımzin kürek çekmesini gösteren resimler bu- | İunacaktır. Sergide seyyah celbini temin içim memleketimizin güzel köşe lerini. gösteren fotograflar da bulunacaktır. Bundan başka üzum, incir, fındık gibi maksulâtın tar“ ladan vapurun anbarına kadar geçirdiği safhaları gösteren re- simler olacaktır. Paviyonun diğer bir köşesinde de iktisadi haritalar, istatistikler, grafikler bulunacaktır, Ufak paketler içinde sergiye | gelenlere . Üzüm, incir, fındık, | Gaziantep fıstığı, cigara veri lecektir. himayesi için alınacak tedbirler Tiftiklerimizi himaye ve tiftik keçilerinin neslini ıslah için te- şekkül eden tiftik cemiyetinin urumi heyet halinde toplariması ayın on allıncı perşembe günü yapılacaktır. içtimada idare heyeti ve he sap müfeltişleri raporu okuna” esk, dahili nizamname edilecek idare beyeti seçilecikbir. tanrım umumi dl ve bir reis'e Dün saat: on beşte Romanya vapurile 280 kişilik bir Alman | olis grupu şehrimize gelmiştir. Berdar Galata rihtımında po- lis müdürü ve zabıta erkâmı ta- rafından karşılanmışlar, Beyoğ- lunda kendilerine tahsis edilen otellere grup grup yerleştiril- | mişlerdir. Bünlar arasında “ silelerile be- raber Berlinin bazı zabıta erkânı ! ile büyük emniyeti umumiye me- | murlarıda'vardır. Müsafirlerimiz kendilerine mih- mandarlık etmek için tayin edi- len Almanca bilen polislerimizle beraber dün şehrin görülebile- cek yerlerini gezmişlerdir. Polis seyahlar istanbulda dört böş gün kalacak sonra iskenderiye- ye gideceklerdir. Ticeret ocasında gönderivor! Neşrolunan son Bulgar istatis- tiklerine göre 1930 senesinde ristandan iki: milyar beş yüz. altmış dört leva kıymetinde 22,5. milyon, kilo tütün. ihraç edilmiştir. Bulgaristan Balkan memleket- leri arasmda * en fazla miktarda tütün ibraç eden bir memleket İ olduğu ve üç senedenberi ayni miktarda ihracat yaptığı - için keyfiyet bütün: tütüncülerin na- zari dikkatini celbetmiştir. şayanı hayret olarak ayni sene içerisinde; memleketimize de yüz döküz bit İ ihraç edilmiştir.” Yunanistan ise tek bir kilo bile âlmamışlır. ie Vilâyette intihap. hazırlıkları devam ediyor 8 Nisanda yapilâcak olan mün- tehibisanr intihabalına sit hazır- lıkları tamamlamak “için'dün de fırkasve belediyede faaliyet de- vam etmiştir. “ miğiği > C. H. fırkası müntehibisani namzetlerinin. ;isimlerini. pazar gününden itibaren neşredecektir. Yalovada müntehibi sani; intiba bı devam etmektedir. Müstakil muhalif bir namzet Vöyya gazelesi imt sahibi könselitçi Asaf Bey, vilâyete bir İ istida ile mürâcaal edetek müs- tekil muhalif olarak (| meb'usluğa ! namzetliğini koyduğunu .bildir- miştir. “İstidası ş heyetine havale edilmiştir. mİ, Hâzin'bis ölümün yil dönümü Bundan ç sene evvel vazife yir İ başında hastalığa tulularek hazin birşekilde: vefât edem sskeri bavtar' mektebi 'mua'limlerinden binbaşı Ahmet B.le yüzbaşı Hi- dayet B. İerin ölümlerinin evvelki gün yıl dönümü idi. Bu müna- sebetle. batar. mektebi islim i keyeti ve talebesi 'merbum' mu» #hiimlerinin Karscishmetteli ms- yartarina giderek bir çelenk koy muşlardır. Bulgaristan bize tütün | istatistikten anlaşıldığına göre | kil& Bulgar tütünü | 3 VAKIT. 4 NISAN 1931. Tefekkür ve irade Hilmi Ziya B, tarafındar muallimler 'birliğinde verilen konferans Dünkü, sayımızda Galatasaray ve istanbul) felsefe hocası Hile Ziya B. tarafından müual- limler birliğinde konleraüs verildiğini yazmıştık. Büyük bir alâka ile t edilen ve “Te- fekkür ve irade, : mevzuunu. ta şiyan bu konferansın : hülâsasını ze taktim ediyoruz; de «* tefekkür dalira birbi iki sesi bir kariler Kılâsi ve “irade, hemen rinden ayrı iki kuvvet mefhum olarak görünür. Eski Yunan felsefesi Oinsani, tabiat karşısında münfail bir seyirci ve bir tamaşakâr olarak telakki et- idi, Dekarttan * itibaren zebnin yanmda iradeye de .yer verilmişsede ' önun rolü: daima tali ve diğerinden ayrı kalmıştır. O'derecede ki .. tefekkür. ve irade tarifi, nazari ve ameli'nin ayrılmasına müncer olmuştür. Bu ayrılığın ruhi ve içtimai, bütün İ hayat şekilleri “üzerinde tesiri mahsustur: Bazan; Dekarttan beri gelen«Descartes. rationalis- me»Fransız Rasyonalizminde gö“ rüldüğü gibi tefekkür ve irade birbirinden ayrı iki âlem, adeta İ bir duvarla bölünmüş iki hücre haline gelmiştir. Hayatta, fikir ve fiili insani," kitapta -nazariye ve ameliye, meklepte dersane ve spor sahası yekdiğeri üzerine asla tesir yapmayan iki müsta- kil mevcudiyet olmuştur, Bazan eski Yunan felsefesinde ve onun devam eden şekillerinde görüldüğü gibi temaşai “contem- platif,, tefekkür bütün ameli ha- iye ameliye- felsel ve mekte yatın nazımı, nazarı; nin esası halini almıştır. Med- resede ve medresevi zihniyette kitabın ve “nas,, ım (dögme) bu mutlak hâkimiyeti gayri dini şekillerde zaman zaman devam etmiştir. Nibayet bazan da, ira- denin tefekkür üzerine faikiyes tini, nazariyenin ameliyeden doğ- duğunu iddia €den faaliyet fek sefesi, prağmatizm şeklini almiş; ilim, şe'ni ve sabit hakikatler bilgisi olmaktan çıkarak fajdei âmeliyeye tabi abti ve itibari prensipler yekünuna istibale ef- miştir. Hayat ve kilap, nazâriye ve İ ameliye arasında bütün saraha- tile görülen bu ayrılık buhranı Dekartta “ düşunüyorum, o halde varım,, davasile başlıyan “idea İizmin- eseridir. Dekart, madde ilmini tesis için evvelâ ondan müstakil bir cevher #üretinde şuuru vezedörek tekrat oradin maddeye intikal ettise'de şuürün bu cevheri substantiel İ telâkkisidalma harici ve batıni iki Âlem “kabul #tmeğe, veya daha ileriye giderek harici âlemi ta- Bâmen ipkâra ve mevhumeler | içinde yözmeğe müncer olmuştu. Fakat, muasiri felsefede Pheno- mehologie mektebi ismi verilen bir yeni felsefe ve ruhiyat cere- yanı, eski cevheri ve.enlüsi şuur telâkkisi yerine İesi (Processus/) olmak itibarile “Kastlı füller,,. (actes inlention> nels) i ikame setmiştir. Bu cere- bir wakfat silsi- yan felsefede olduğu kadar hu- içtmaiyat, mantık ve riyaziyat sahalarında Bu telâkki afaki iki Fakat hem tas hem fül olan; bütün has ir takım kar kuk,i iktisat, ahlâk, da tesirini gösterdi. göslerdi ki, enfüsi ve | ayrı ölem yoktur. AY ÇEVİLİRİZ |

Bu sayıdan diğer sayfalar: