19 Mayıs 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

19 Mayıs 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—27 —VAKIT 19 MAYIS 1931 Reisicümur Hz. Şarlonun fli- | mini seyrettiler Ankara 17 — Gazimiz akşam yeni sinemayı teşrif bu- yurarak Şarlonun “Şehir ışıkları,, | filmini seyretmişler, müteakiben bir müddet mecliste istirahatle köşklerine dönmüşlerdir. rms ayan arya ve vve mer düfen oradan geçmiş, yerlöre dökülen kâğitlâri almış tetkik etmiş, Bunların tarihi kıymeti | haiz evrak olduğunu anlam;ş defterdalığa koşmuştur. Defterdar Şefik B. satılan ev- İ rakın yazısız, kıymetsiz kâğıt parçaları ve eski cetveller oldu- gunu beyan, bununla beraber tahkikat yapacağını bildirmiş ve telefonla keyfiyeti satış işi ile uğraşan başkâtipten sormuştur. Bu baş kâtip “Bu kâğıtlar boştur. Hem bunlar satılmasa orada çürüyecekti,, oCevabinı vermiştir. Fakat bu zat elindeki, yerden topladığı vesikaları gös- terince iş değişmiş, verile emir üzerine hazinei evrakın kapısı mühürlenmiş, balyaların Bulgaris- tana nakli teehhür etmiştir. Ta- rih encümeni azasından olan bu zat encümene ve inkilâip mü- zesine keyfiyet haber vermiş, iş dal budak salmış, sokaklarda çocuklarm elinden bir hayli ta- rihi vesikalar toplanmış ve satın alınmıştır. Bunlar arasında Viyana sefe- rinde ordunun sarfiyatına ait defterler ile bütün eski defter- darların tatbik mühürleri ve da- ha bazı kıymetli vesikalar vardır. Alâkadarlar dün telgrafla is- met Paşaya, Dahiliye ve Maliye vekillerine birer telgraf çekerek bundap sonra hazinei evrakın satılmasının önüne geçilmesi ve | Bulgaristinna gönderilenlerin geri getirilmesine çalışılması ehemmi- yetle rica edilmiştir. Bundan başka bahriye, evkaf, adliye mahzenlerindeki (o evrakların da ayni akibete uğramamasının te- mini istirham olunmuştur. Yedi asırlık kıymetli evrakın bu su- reğle tarih adamlarına ve bu gi- bi cemiyetlere haber verilmeden tetkik ettirilmeden satılmasının- da teessürlerini mucip olduğu dün Kıymetli Bir Vesika Bütün kongfü. âğalağimın. itnzalarini! (taşıyan bir atize Gazi Hazretlerine takdim edildi Ankara, 18 ( Vakıt ) — — Düm gece üçüncü büyük fırka kon- gresi gece yarısından sonra me- saisini nihayete erdirdiği sırada | büyük kongre âzasının müşterek imzalarile Büyük Reis Gazi Hz.ne hürmet ve tazimlerini tabriren arzetmiye kararar vermiştir. Bu- gün bu arize hazırlanmış, tekmil kongre murahhasları tarafından imzalanmıştır. Gazi Hz. ne çok samimi bislerle yazılmış olan bu güzel arizenin metni şudur! “En büyüğümüz kongremizi açarken Türkün hafızasında azmin bey- keli gibi duran Sivas kongresinin heybetli hatırasını andın. iç ve dış düşmanlarımız elele üzerimize saldırıp zulmün ve hiyanetin sün- güleri millet derdi ile çarpan göğüslere nişan alırken mükad- des valan çatısı can kulağını tırmrlıyan acı seslerle çatırdarken etrafı saran karanlığı gözlerinin şimşeğile delerek yakın istikba- lin büyük ışığını gördüğün gün- leri canlandırdın. 12 yıllık zaman mesafesi içinde senin izinde ko- şanlara mahsus alışkanlıkla bir anda başlarımızla yol alarak bizi nereden alıp nereye getirtiğini heyecanla gördük. Sen her kuvvet karşısında dik duran yüce başını böyük #illet önünde aşk” ye hürmetle öyerken heyeti umu- miyemizde temsil ettiğimiz mille- tin vefah ve duygulu kalbi gö- güslerimizde minnet ve şükranla çarpıyordu. Her zaman olduğu gibi, bugün de gösterdiğin yolda yürüyorduk. Vatanın dört buca- ğından gelerek milletin bağ ve engel tanımaz buyuruğunu yürüt- tüğü şu yüksek çatı altında top- lanan bizler vicanlarımızdan baş- ka hiçbir tesire uymadan vatan ve millet dertlerini tıpkı senin e ip ve gi hepten geçirdiğim fırtmalara ar- değildir... tik düşmek istemem. Evimi, başı» kaygu- iz taşla saktan korumak sunda yım.. — Efendim bendenizi namus» — Niçin? — Kendisinin fena idare olun» duğuna tahammül ettiği için.. Gazeteci cebinden çıkardığı b- Hu, samimi dostlarınızdan saymakllok notun üzerine örümcek ayağı gerefine lâyık görmez misiniz? İs- suretile çızıktırıyor... terseniz oda kapısını da kilitliye- lim. Filesof endişelice bir bakışla: — Mülâkat sonunda yazdıkla- — Tuhaf söylüyorsunuz. Söyle- (nızı görmek isterim. 'diklerimi yarın siz gidip gazete — Evet efendimiz iki suret ya- |YAKIT, TO YY e İL — MABRERLERİİ Macaristanda | | Muahede âleyhinde galeyan vâr Paşte, 18 (AA) — ajansı bildiriyor; Bugün her sınıf halkın iştira- kile Trianon müahedesinin tadili için müuazzam' nümayişler yapıl- Macar sözle orlaya döktük ve konuştuk. i ihtiyaçlara çare düşünüp bulmak i mevkiinde olan fırka kardeşleri- | mıştır. Hürriyet meydanında üç mize gördüklerimizi ve düşün- | dört saat devam eden büyük | düklerimizi söyledik. Bütün zor- | mitinge takriben 200 bin kişi lukların devrileceğini, her güç | iştirak etmiştir. İ işin başarılacağını satsılmaz bir Aralarında italyan müellifle- İ iman halinde içimizde taşıyarak | rinden Cuchetti bulunan birçok dönüyoruz. Gittiğimiz yerlerde | hatipler Trianon muahedesinin bizden haber soran vatandaşlara: | ihtas ettiği vaziyeti tebarüz et- «O,var Samsun iskelesine çıktığı | tirmişler ve mezkür muahedenin gün gibi, Sivas kongresini açtığı | sulhan behemchal tadilini talep gün gibi var ve nihayet Türk | etmişlerdir. zaferinin döğuşu ile yırtılan 30 Kabul, olunarak Cemiyeti Ak- | ağustos gecesinde olduğu gibi © vam meclisine gönderilen karar | var.,, diyeceğiz. Vatanı yaşatmak | suretinde . Tuna (havzasındaki için olduğu kadar onu başımızda | gayri kabili #ahammül vaziyetin görmek bahtiyarlığına hak ka- kazanmak içinde ellerimiz ve kalplerimiz biribirine kenetli, göz- lerimiz onun izine dikilmiş ileriye doğru yürümeliyiz. Milli kurtulu- şa olduğu gibi, yükselişe de böylel ve bu yoldan varılır hepimizgit- tiğimiz yerlerde hermuvaffakıyetin| başı olan milli kenetleşmenin ve dün olduğu gibi bugün de tarihi şaşırtan bir hamle ile yükselip ilerlemenin canla başla çalışır gönüllü işçisi ve büyük Türk yarınının yorulmaz yapıcıları ola- cağız. Senden ayrılırken son sö- zümüz ne olabilir? Sana Karşı duyduklarımı»» tamamile söyleyip anlatanayız. Kelimelerin AB o kadar geniş değil. Yalnız şunu bil ki azmin ve iraden manası he: zaman bizimle ve bizimse sevgi- miz, saygımız ve kopamaz bağ- lılığımız da her zaman senindir.,, Teşkilâtı esasiyo encümenind. intihap yapıldı Ankara, 18 (Telefon) — Teş- kilâtı esasiye encümeni reisliği- ne Yunus Nadi, mazbata mu- harrirliğine Hakkı Tarık, kâtip- Efendim, Gazetemiz gaçe 1931 daktilo şampiyon müğAbaye yapıyor ve bekliyen genç Türk hanım hizmet etmek istiyor. home lerini tanıttırmak fırsa resinizi idaremize görde efendim, VAKI sütunlarına geçireceksiniz. Söyle- İzacağım. Birini imzalayıp zatıali- mediklerimi de bana atfen ilâvelnize bırakacağım, Mülâkatın gaze- edeceksiniz.. Halkın bu (Omaddelteye basılan suretinde eğer ağzı- hakkında değişmez mukarrer birlnızdan çıkanlardan fazla bir keli- kanaati vardır. Onun hilâfında söylme görürseniz. her türlü dava ve mere incinir.. İnsaniyet nelitabınızz razı olurum. felâket çekiyorsa kütlelerin hama-| (o — Peki ben de söylenebilecek- Katleri, atleri yüzünden çekisİleri söyliyeceğim.. Allah lâfzı o ka yor. İdama mahküm bir anarşistinldar âdi, kaba ve ahmakça tarifata inde okumuştum.. Ka- |bağulmuştur ki bu söz yığı büyüklerden birini (o öldürmeklnimin — içinden bomba attiği zaman ahaliden|çebilmek her hakikati (o se fikir o adamı- bir ii “kimseleri. de yaralıyor...İnm harcı (değildir, o mertebede Mahkeme reisi soruyor: ki tasvir edilen moralitede o öyle İİ mai halka O acımadınibir Allaha inanabilmekten ziyade! insanm zihni onu inkâra (meyle- e haykırıyor: der.. Zor ile münkir olur.. Nicin| — 'Acımadım.. Halk masum|böyledir?. liğine de Celâl Sahir beyler se- çildiler. nail olabilirsiniz.. Allah madde ve fezadan ayrı entellijan bir kuvvet Halkı zabtırabt altında tutabil- mek için bir dinle takyide lüzum görülmüş ve ona göre gazup, mün' olarak teayyün edebilse mes'uliye- takim ve erhamerrahimin bir Al- ti çok büyük olur... Zira iyilikler lah icat edilmiş. Devir devir pey- ona atfedilği gibi bütün fenalıklar gamber zuhur etmiş, gökten tali- kusurlar da yine ona racidir.. Me, matı hâvi kitaplar inmiş... Lâkiniselâ birisi bir makine icat etse fe maalesef cennet vadi, cehennem ina işlese kabahat âmilde midir? tehdidile hâlâ dünya düzeltileme- |Mamulde midir? Din uleması Al- MİŞ... “Bir hamala, Oo bir bekçisine (Dekart) ım za) nım (Kant) ım tarifleri veçhi- | le Allah anlatılabilir mi? Bar kimseler vardır ki âli (o tahsil gör- müş, felsefe okumuş fakat Allah bahsinde hamalla, © mahalle bek:! çisile ayni seviyededir.. Ve hatta) bu bahsin üzerinde uzun münaka- ! mahalle | kurtarmak için insanı ayakta uyu- (İspino-|tacak masallar uydurmuşlardır. (Steridal) Standhal: Üexcuse de o Dicu c'est gu'il n'existe pas. Diyor. (Allahım mazereti olmamasındandır.) Haktaalâ hazretleri ra kül ise niçin bazı leri “kuşurlu ve şaları da küfür sayarlar.. Zihinle- akin İk ğim0 verecek rine mülâyım gelmiyecek beyanat"| miretta yaratmıştır? Bütün kudre- ta bulunursanız sizi dövmeğe kalitini istimal ile ancak “bu kadar karlar... Yalçın belâhat kayalarile| halkedebilmiş daha ileri tekeni-| örülmüş cehalet kalesinin içine filmüle kuvveti kifayet (o etmemişse kirlerini, ruhlarını zavallılar önlerine açacağınız pa- lif olunamaz.. Bu zulümler kasti yansız ilim ve hakikat tenceresin- ise böyle bir halika erhamerrahi- den kâyinatı seyretmekten ürkersmin denemez. Zaruri ise zaruret #- ler.. Onlara insanları kâh o ateşe cizden doğar... atan kâh gülzara çıkaran O zalim — Allaha bir şekil ve gafur, âdi beşer tabiatlı kaba imi? ibir Allah lâzımdır.. Cehaletin ca- | © — Kalplerine kıblegâh arıyan billeri korkutmak ve o avutmak i- insanlar onu türlü şekillerde tasvir çin icat ettiği bu Allah O müstebit ve tasavvur simler hükümdarlara benzer. Tazimden, şeklinde dünyaya indiğini . id İtabasbustan, temellükten, ricadan, İeden meshepler bile vardır. Zafı- niyazdan, duadan hoşlanır... Size'nı idrak edemediğimiz bir kuvveti İvermediği şaylere ona yalvararak |seklinden bahsetmek abes: olmaz var verilebilir ! te ve misakın İl uncu | tarafından gönderilen j telgrafları okunmuş, Make” ! mişlerdir. | cakları günün geleceğini hayatlarını lahr bu çok ağır mes'uliyetlerden! hapseden bu 'bu kudretsizlik üluhiyet sıfatile te| Hayvan! Bir | ilga tasav “ Ankara, 18 (Telefon) sat vekâleti ticaret mukâ ye) ip heyetinin ağva işin hariciye vekâletine dilmesi düşünülüyor. eN tehlikeleri üzerine Ceşsiyeti win nazâtı dikkati cel dde ne müslenidöi Triasöt mu desinin medeniyet, sulh < şeriyet namına tadili telef maktadır. Bulgar ve Arai muahedelerinin tadili € yi "e y j cemiyeti namına Eml vak birliği namınada # Mözik bu tezahürata iştirdk il Mozik, Slovak milletini" se bilâfına olarak cebren tandan ayırtıldığını, fakat vakların gene Macarlarlâ ei miştir. Ayni tezahürat Macarisi di binden fazla şehrinde yi tır. ş TİGARET MÜESSESELER .NE “l GP. n sene olduğu gibi, ru? İl unu seçebilmek için 2'i mâkineleri larına, ayni semanda 9 Müsabakamız haziran iptidalarında Âlİ ! caret.mektebinde büyük bir jüri heyeti huzmrun” ç yapılacak ve bütün müsabakaya iştirak eden hamil ra derecelirine göre ehliyetname verilecektir: Si Kendısina iş taklif edeceğiniz bir hil irttyacıniz varsa haziran on beşe. kadar bekle <A m müdâtakimizdsd'iyi'bir'derece kazanmış KiymeLid hanımların adreslerini bildirebilmek. veya kanı tıns kavuşmuş bulunaç#m Şimdiden bu hususta vaki olacak a yerine getirmiye hazır olduğumuzu bildirerek # rmanizi rica ederiz. Bu vesile 118 hürmetlerimiz beyan olu T İDARE MUDRLUĞU Ankara Caddesi LŞTAMBUL mı? Bazı dinler onu. ins mışlardır. Arzi bir kadın olduğunu iddiaya varacak itikat garabetlerine düşmü İsa Allahın oğlu ise bab pinde doğmuş olması tabii © i midir? — Maddiyatan, şekildefi ra olan bir şeye nasıl ved k edebiliriz? — Allah ziya gibi el bi maddeten hissimize kuvvet değildir. O tabiatti, “ll dir deniyor. Ne olduğunu © r miz arayip bulacağız. Bu'#” v diyenler küfür etmiş sa Li Bütün dünya halkı bu m ğ y yulânın anlaşılmaz bin tür tile avunup gitmektedir!#” nasıl olduğunu md) İhı kebairden sayıldığını * xf iken ilmühallerde okumadı” ! Muallim Nacinin $u 1 ıma bakınız: ) Allah nedir deyince p Allah deyip hamuş 9 ali Allah nedir demenin adi duğunu ve bu süt w imaktan gayri bir şey “ /yeceğini nâzım bize iz gibi anlatıyor. Allab kelime ya onun bu küçük ke > rılan bütün azameti vice zı, ikazen bir nur gibi İbiliyor.. |

Bu sayıdan diğer sayfalar: