15 Haziran 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

15 Haziran 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İ Ni l İ imei İ f İ | a yntrahtı dün de yendik iş rimizde bulunan Ayntrabt “e İ anların Şampanyayı fethiçin Jaa ünkü maçtaFe takımını 3 - 1 nerbahçe Alman mağlüp etti Fenerbahçe, misafir Alman takımına bir de penaltı F Alman takımını dün de Kberbahçe mağlüp etti. Fenerin aldığı Basarı; VSı fa; Fi #nerbahçe dünkü oyununa ice », daha çok sayılı bir ne- alabilirdi. Fakat hücum hat- iki için, Alâettin ve Mu- e m pas verilecek yerde ça- yapmaları , topu sürecek | e Pas vermeleri, gelişi güzel dg alar yüzünden sayı ade- Yükseltemediler. Maamafih Fenerbahçe bu arada ar öakanın hemen ilk dakika- da penaltıdan birinci sayıyı veni imkânını elde etmişken | rlerimizin şiddetli itirazları kalecinin kalenin bir köşesine iy mesi neticesi olarak penal- de âvuta atmak centilmenliğini “oyğ Yani o penaltı da İse idi, galibiyet sa in Mir bulması pr kr İğ “nerbahçe bunu misafirlere | de dı amma üç golden ikisi Zene penaltından yapılınıştır. toy t hiç şüphe yokki çok ei amatör takımıdır. Kale çok favl yapıyorlar ve ya penaltı çekilirken de hiç Avrupa (akımında görül- yen bir takım garip jestlerle il, zaya itiraz ediyorlar. P, Penaltıda böyle yaptılar, , o bunu kenara attı. i ir penaltıya sebe yet verdiler. BE alen ge İn az. Kaleci gene ayni dar- €d i aimak istedi fakat işin ., Yetini farkedince müdafaa e, eline geçti, Golle neticele- Üçüncü penaltı çekilirken de dil, komedyayı oynamak İste- taşyakate çıkmış bir Avrupa bark, yaraşmayan bu itiraz | da etlerini bu amatör takımı- | benüz pek genç, oyunda ol- metice 1-3 tür. Yani Gala- | amm bir galibiyet sa- | bağışlamıştır k pişmemiş olmasına atfediyo- ii Ke bir kelime ile hamlıkta diye biliriz. Ayntraht maç esnasındaki iti- razlarını o kadar ileri götürdüki ona karşı hiç bir misafir takıma yapmadığımız bir bareketi daha yaptık: Birinci devre sonunda hakem Zingeri o beğenmediler. ikinci devrede de maça istedik- leri birinci Galatasaray müsaba- kasının hakemi Refik Osman Beyi koyduk. Fakat Alman takımı bu iste- diği ve beğendiği hakeme de ayni garip jestlerle itiraz etmeğe başladı, Onları memnun etmek için oyun ortasında yeniden ha- kem değiştiremezdik. Hoş de- ğişse de Aytrahtı memnun etmek kabil değildi. kaddeme | ga m iğ den sonra maçın Sureti cercya- nını şöyle bir tekrarlıyalım: Stadyomun seyirci kalabalığı bir Avrupa takımı maçında te sadüf edilecek yekünun çok du- nunda idi. Tribünlerde ve saha- nın kenarında lik maçlarındaki kadar seyirci var. Maça saat altıyı beş geçe hâkem antrenör Singerin idaresinde başlandı. Almanlar Galatasaraya oynadık- ları kadro ile... Yalnız bu defa yeşil fanile ve beyaz pantalon giymişler.. Fenerbahçe sol hafi Reşattan “sessağ” açık "Niyaz'dem mahrum. Takım şöyler 4.4.5 Riza Ziya istavri Hadi Sadi Cevat Fikret Muzafler Zeki: Alâ © Şaban ilk on beş dakika Fenerbahçe hâkim oynadı. Almanlar tek tük hücum yapabildiler. Sonra bir aralık onların iki cenahtan in- melerine şahit olduk. 20'inci | dakikada müdafaalari ilk penal- tıya sebebiyet verdi. Yukarıda anlaltığımız gibi itiraz ettiler ve e gib beynelmilel spor te- noktasından da henüz Fenerbahçe Topu kenara atarak s1 O Harp senelerinde stanbalda çalışmış olan bir ingiliz casusunuu hatıratı —24— bn icrai sebebi mi? Ah! onu) defa kadehim; masanın altına dökme- | bilistifade i bir vaziyette oyunun ilk golünü attı. Biraz evvel penaltıya görül | İ memiş bir tarzda itira i | malarını nazarı itibar. alarak bu ba penaltı çekişini misafirlere bağışladı. iki üç dakika sonra Ayntraht Fener kalesine sokulmasından ofsayt (o denilecek |. sayının ofsayt olup olmadığını bile düşünmeye lüzüm görmedik. Tek darılmasınlar diye... Oyun daha fazla Fenerin hü- cumları altında sağ içle ol iç tarafından harcanan fırsatlar ara- sında geçerken devrenin netice- sine on beş dakika kala Alman a. ikm . # 5 Defterdarlıkta : Maliye suheleri Müfettişler veftişlerini bitirdiler Bir müddettenberi defterdar- lik merkez muamelâtile, maliye tabsil şubelerini teftiş etmekte olan maliye müfettişleri teftişle- rini bitirmişlerdir. Bu tetkikat veticesi olarak merkez tetkik memurlarından Osman Kâmil EF. ye işten el çektirilmesi lüzu- mu hasıl olmuş ve mumaileyh i dün vazifesinden çıkarılmıştır. müdafaası bir penaltıya daha | sebep oldu. Bir firikik atıyorduk. Kale önünde muhacimimiz gelen topa atılmak isterken arkadan bir marka yedi ve bu sademenin tesirile O vaziyette ayağına ge- lecek, belkide “kaleye girecek olan topu tulamadı. - Hakem penâltı veriyor faka Ayntraht da itiraz, kıyamet kopuyor.. Birbir- lerine giriyorlar.. Pebaltı çekildi. Yani birbire olduk.. Devrenin neticesine bir dakika kala da Alâaddin oyun içinde aldığı belki iki yüz adet güzel pastin bir tanesini (hüsnü istimal - ederek uzak mesafede olmasına rağmen, kale direği Gol oldu. lünü attı. ” ikinci devre onların israrla istedikleri hakem Refik Osman B. le oynuyor.. Fenerbahçe takımı müdafaasında bir değişiklik göze çarpıyordu: Haydi müdafaaya, Oyun sayı vermeden 23 üncü ep Sai a geldi. Bir hücu- mumuzda gollük bir vaziyette müdafileri topa elle vurdu. Bu da ya idi. Galatasaray ma- çında çok — bitaraf ve dürüst buldukları ve israrla sahaya çı- kardıkları hakem Refik Osman Beye de itiraz etmiye başladılar. o -— — - —— Ne yapalım? Kale önünde yapılmıyacak favuller, entler yaz “pıyorlar.Ve nizâmüamede bu- a Bİ penaltıdır. Alman- yadan da hakem getirilse bu budur.. Onların itirazları içinde Fik- ret pepaltıdan üçüncü golti yaptı. Bundan sonra Fenerin akınlarına enerjik bir oyunla muntazam ol mayan ciddi bücümlar yaptılar. Fakat netice değişmedi Oyu- nu Fenerbahçe 1-3 galibiyetle bitirdi. Bu suretle bir mektep takımı “ haleti iyesi içinde oynıyan misafir takım İstanbul- daki maçlarını tamamlamış oldu. Bunun sebebi Osman Kâmil Ef, nin bir vergiyi noksan tahakkuk ettirmesidir, Müfettişler, bazı gazetelerin 50 bin lira açık zuhur ettiğini yazdıkları Tarlabaşı m»'iye tahsil şubesinin muamelâtını da tetkik ve raporlarını vermişlerdir. Ra. porlarda bu husustaki neşriyatın asılsız olduğu ve şube muamelâ ' tında eksikliğe tesadüf edilme diği beyan olunmaktadır. Beledi yede: Otobüstalimatnamesi; Otobüsleri sıkı bir kontrol altına alacak Belediyenin şehrin muhtelif semtlerinde — işliyen O otobüsler hakkında bir talimatname bazır- lamakta olduğunu yazmıştık. Bu talimatname daimi oencümenin bugünkü içtimanda O görüşüle- cektir. Dün bu mesele hakkın- da daimi encümen azasından Avni bey şu izahatı vermiştir: Belediye kanununun 15 inci maddesinin 9 uncu ve 10 uncu fıkraları mucibince bilhassa umu- ma ait yerlerde nakliye vasıtâ- | larının işlemesine ve geçenlere zarar veya rahatsızlık veren ve- | ya kaza çıkaracak © vaziyetleri bertaraf etmiye mecburuz. talarının hem halkın ibtiyacını tatmin edecek ve hemde muh- temel kazalara meydan vermiye- cek bir şekilde işlemeleri imkâ- nını araşlırarak tetkikat yaptık ay- rıca fen heyetide bir rapor ba- ! zırladı. Bu talimatnameyi Üskü- | Yemiş - Eyup, | dar - Kadıköy, mıntakaları arasında işliyen oto- büslere ehemmiyetle tatbik ede- ceğiz. Büyükdere - Taksim yolu yenidir. Bu hatlar için tarife tatbik TT EŞ — VAKTI 15 Haziran 1931 w— Vilâyetia; Teraziler Bunları işletmek Himayel etfalin hakkıdır insan tarlan teraziler otomatik oyuncaklar satmâk ve bunları memleketimizde işletmek hakkı- vıp İHimavei etfale verildiği dair olan kanun vilâyete bildiri. miş cemiyette bu hakkını dünden itibaren kullanmağa başlanmıştır. Diğer taraftan Şark şimendi- ferleri idaresi dün vilâyete mü. racaat ederek istasyonlarda bu- lunan terazileri kendisinin getir- diğini söylemiş bunlara dokunul- mamasını istemiştir. Vilâyet de cevaben bir şey yapamıyacağını ve cemiyetin bu kabil aletleri satın alacağını bil- dirmistir. İşleri geciktirenler Vilâyet (o inzbat Okomisyonu, bazı memurlar hakkında ihtar ve tevbih cezaları vermiş ve keyfiyet alâkadarlara tebliğ edil- wzür, Bu cümleden olarak resmi ev- ralı, mazeretsiz 24 saat masa“ larında (o alakodukları (görülen vilâyet ve defterdarlık memur- larından bir kaç kişi hakkında da ihtar cezası tatbik edilmiştir. Sahte senet meselesi Galatadaki “Senbönua,, Fran- sız mektebi binasile bazı emlâkin sahte senetlerle mektep pa ları tarafından mal edilmesi hındaki tetkikat ikmal edilmiş ve mesele mahkemeye gönderil- miştir. Yapılan tahkikatta bu emlâkın hükümete intikal etmesi icap eden emlâktan olduğu anlaş mıştır. Mukabil emlâk Yangın ve harekâtı askeriye dolâyisile emlâkını zayı edenlerden Istanbulda mukabilinde emlâk alanlar varsa bunlara dokunul- maması lüzümü Dahiliye vekâle- tinden bildirilmiştir, “9 *” #0 mm aaa edilecektir. Herhalde talimatna- me otobüsleri kontrol altıma ala- cak mabiyette olacaktır. Yeni harfleri bilmiyenler Daimi encümen yeni harfleri bilmiyen şoförlere ve muavinleri- ne ehliyetname ve hüviyet vara- kası verilmemesini karar altıma almıştır. Karar kaymakamlıklara bildirilmiştir. Bundan başka sey- rüsefer merkezi de her hangi bir kontrol esnasında bu kara- rın tatbikine dikkat edecektir. çiyor ve onları birer birer isticvap edi yorlardı. İstievap ederken öyle bir bakışları vardı ki insanın kanımı don- durmaması mümkün değildi. Yanım- da acıklı bir hâdise oldu. valları siz başkasına okuyunuz. Kadınların en yaşlısı hiçkırdı: — Fakat gümrükçü bey. — Defolunuz dedim. Buraya boş geldiniz fakat eli dolu dönebilirsiniz.. İsviçre pasaportlu genç kadınlar is) Geriye gidiniz diyorum. Arş. tirham ediyorlardı. Gümrükçüler on- lara şiddetle çıkışıyorlardı; Mahçubane bir köşeye çekildiler, on ların hesabına elem çekiyordum Za. — Nasıl? Yine mi 8iz? Bu sizin)vallı kadınlar. Benim İsticyabımı gör * Yukun geliyordu. Bir an etraf. ceği muhakkaktı.. İçkinin neticesinde|mekten maksadınız ne? ayy ikamı kestim ve bu vazife kur-| m içimden bir dua okudum. tabiatile zıpır, samimi, muhabbetkâr Alâ biliyordum. Her gün adejğe mecbur oldum. Eğer beni görmüşliçin adeta bir maraz olmuş. Ne isti-|dükleri sırada ne kadar beni kıskandı deği Adeleşmek üzere böyle nice cina-jolsaydı bile hareketimi taklit etmiye.|yorsumuz? Mütemadiyen buraya gel-llar!.. Sakallı züppe pasaportumun Üzerine — Gümrükçü efendiler biraz lütuflbana faydası olacak bir çok şerhler ka mamum düşüncemi — birdenbire mın böyle tehlikeleri olduğunu bilmi.| ceğimizi biliyorsunuz değil mi? sahte bir sevinç göstermeğe — Amcazadeniz mi? Amma da am) olduktan sonra memlekete girmek ço- Him Ve şurada lokantanın kapı sakallı diplomat insan vü- yor değildim. Bu ziyanın asgarisini çekmek ve üzerime aldığım vazifeyi) cazade hal, Lütfen kendisi Isviçreye ifa için ne derece lâzımsa o derece fe-|teşrif buyursa da şöyle kafa dinlesek Kaya işti, İri yapılı vücudunu ma) dakârlık göstermek bana ait bir key-Jolmaz mı? an kaydırarak bana a çalışıyordu. İç > Nekadar çabuk geldiniz. Dok- eği eoları. Yemeğimi o henüz bitir- yama Me ben kendi yemeğimi çabuca m... Maşa halde şampanyayı emir buyu. — 1. ta itmen rsonu çağırdı. Yeni do«- iyim bana yiyecek gibi nazarlarla ye de bardak bardak içki u, Sâfdil bir tavırla cevap ver- gayret etmelerinin ii. fiyetti. Bu mükâlemede elde ettiğim — Mastadır.. Ziyaretimiz ona ce malâmatı Manhaymda kendimi idarejsaret veriyor. Onu çok severiz, edebilmek için oldukça mühim işler te min etti. Ertesi sabah Her doktor ciddi, mu/sarap, piliç falan Sanki bir/nuz? taazzim bir hal takınmıştı. m evel bana delice aşkından bah. seden mahut sarhoş değildi. Manhay- — Hasta mı?. Ona ne gibi yardımii- nız olacak ki. Nasıl kendisine güzel götürüyor müsu- Zavallılar utanarak kızardılar, El leri bomboştu. Şüphesiz servet sahibi ma gitmek İçin binmiş olduğum trende| değildiler. En pervasızı cevap verdi: bir İsviçre askeri müfrezesi yardı. Güm rüğe varmca (geri döndüler. Alman toprağında bulunuyorduk. . Şakaklarım şiddetle çarpmağa baş ladı. Hareketlerim asabi idi, Artık etrafımdakilerin — hepsi Tek başına ateş hattının öte tarafın da bulunuvermek ne müthiş hâdise... amcazadeniz hizmetinizden sebebini| En küçük hir hata insanı ölüme götü-|kalsın. Nedir bu. Hem hasta oldu- anlıyordum. Herifler Şampan-İrür. Yolcularm hepsi (bir duvar bo-J&unu söylüyor hem de ona bir parça meftunu!.. Ben birkaç|yunca dizilmişlerd. Gümrükçüler ge-şeker bile götürmüyorsunuz. Bu ma-Jmuhafaza etmezdi. — Ona işimizle yardım ediyoruz. Artık) Evini temizlemek lâzım. Kimsesi yok. Bırakınız geçelim... Bu seste yeis eseri görülüyordu. Fakat gümrükçü kadınları Mi düşmandı.|iterek bağırdı: — Defolun bakayım. Bu sefer de mahrum loldu. Bundan ne olurdu ki, San'atı-|kâr olunuz. Gidip âmcazademizi göre) yürütmüştü. Filhakika böyle bir tavsiyeye malik cuk oyuncağı gibi bir şeydi. Ancak İsviçreli kadınların o başma gelen hadiseler (o bana bir ibret dersi olmuştu. Bundan sonra gümrüklerde! her işim oluşta (ileri süreceğim sehe- bi ispat edecek (deliller) bulundurma ğı unutmadım. Tren kısa bir mesafede bekliyordu. İsviçre muhafızları yerine Alman as kerleri bize refakat edecekti, : Vagona oturdum ve yalnız kalmak için o kom- partimanımın perdesini çektim. Bu si rada nöbetçi başını döndürerek bana, baktı. o Açık mavi gözleri vardı. Bu, cephede kardeşlerimizi öldüren efra- dm silâh arkadaşı idi. Şüphesiz o her hangi bir şahsa ba- karmış gibi bana bakmıstı. o Bununla beraber o tüylerim ürperdi. Sanki bu bakışla. benim hakiki şahsiyetimi öğ. renecekti. Ah! Benim kim olduğumu bilseydi. Şüphesiz bu lâkayt Garip değil m tüşman memleke- tinde ilerledikçe içimi emniyet kaplı yordu. o Evvelâ beni sürmış olan ade mi emniyeti unutmağa (başlamıştım. Yeni bir oyuna Kendini kaptırmış olan sporcu gibi o alışmağa başlıyordum. Manhiyma vardığım zaman tama. men cesaret bulmuştum. o Fikrim ser- best idi. o Etrafımdaki olan © bitenle İhem casus hem de bir fert halinde a- Ilikadar oluyordum. Büyük istasyon. iların adeti olan gürültü arasında şi. mendiferden indim, Memleket nasıl. dı? Diye sorulmasın.. Bütün memle- ketler birbirine benzer. Tabii sokak. larda birçok asker elbiseli kimseler gö- rülüyordu... UÇÜNCU BAP Manhayma muvasalat Etrafıma bir nazar o gezdirdikten sonra İşaret ettim; — Treger!.. (Hamal demektir.) Başında resmi kasketi olan bir adam geldi. Kasketini parmakları ile tuta. rak selâmladı ve bavulumu aldı: — Bunları nereye (o götüreceğim Fröylayn?... — Velçelhof — otele. Orası mı? — Mayır.. İki adım mesafededir... Arabaya binmiye bile ihtiyaç yoktur. Ben esrarengiz muhabiri bu otel. de bulacaklım. Almandı, fakat vatan. daşlarından nefret ediyordu. Bunun kendince bir takım sebepleri olmak |. cap ederdi. Kelimenin tam mânasile bir hüindi.. Mademki pata uğtuna uzak tavrı vatanmın esrarını satıyordu... (Bitmedi) *

Bu sayıdan diğer sayfalar: