June 18, 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8
— 8 — VAKTT 18 Hariran 1931 ya m | Adliye Haberleri | | Çalınan para için Salihi öldürmekle maznun Ali çavuşla Hüseyne müddei umumi ceza istiyor İstanbul ağır ceza mahkeme- sinde dün öğleden sonra para | için adam öldürmekle maznun ve idam maddesile mahkeme- ye #evkedilmiş olan Ali çavuş- la “Hüseyinin devâin edilmiştir. Dünkü celsede, Ali çavuşun vekili tarafından müdafaa şahidi olarak gösterilen ve Tevkifhane de mevkuf bulunan bazı şahitler ve bu arada Kara Ali çetesi efradından ikisi dinlenilmişlerdir. Tevkifanede Hüseyinin bu işi yalnırz başma yaptığını ikrar ettiğini ispat maksadile gösteri- len bu şahitlerden çoğu, onun ağzından böyle birşey işitmedik- lerini söylemişler, bir kaç tanesi böyle birşey işittikleri şeklinde ifade vermiştir. Mahkemenin tahkikat safhası bitmiş, müddeiumumi Cemil B. esas hakkında mütaleasını bildir- miş, hadiseyi etraflı surette teş- rih ve hülâsa etmiştir! -“Maktül Salihle Naim ismin- deki arkadaşı, Mercanda işkem- beci yetmiş beş yaşında Vasil ustanın dükkânında çırakmışlar, bir gece Vasilin iki yüz elli li- rasını çalarak kaçmışlar. Paralar, Salihin üzerinde kalmış. Vasil, çıraklarını aramak üzere Edirne- kapısındaki bir kahvehaneye gelmiş. Kahvede oturan Ali ça- vuş, kendisinin bunları bulacağı" nı vaadetmiş, Filhakika sonra bulmuş ve Salihi korkutarak üzerindeki parayı almış. Aldık- tan bu paranın kendi- sine verildiğini bir yerde söyle- dikleri takdirde asılacakları teh- | didini ileri sürmüş. Ertesi gün de, ber ibtimale karşı Salihin | vücudunu ortadan kaldırmağı münasıp görmüş, Hüseyinle bir- likte, dağa odun kesmeğe çık- mışlar ve odun kesmeğe gitmiş olan Salihi, Arnavutköyü civa- rında Domuz derede boğmuşlar. Ali Çavuşla Hüseyin, cürmü | birbirlerine (yükletiyorlar. Bu, ikrarın bir müeyyidesi olmak | İzimgelir. Hüseyin, Jandarma Nari Çâvuşa Ali Çavuşun teklifi Üzerine 200 lirayı yarı yarıya paylaşmak şartile Salihi öldür- düğünü söylemiş, müddeiumu- miye Ali Çavuşun yaptığı şek- linde ifade vermiş, ertesi gün de gene müddeiumumiye Salihi ken- disinin vurduğunu, Ali Çavu- şunda başını tutarak yardım ettiğini anlatmıştır. Tahkikat yapılırken, Ali çavuş, kimsenin muaveneti olmadan ça- llığa gitmiş, cesedi göstermiştir. Naim, Ali çavuşun paralari Sa- lihden “ zorla “aldığına şehadet etmiştir. Bunlar, Ali çavuşun | da cinayete iştirakini teyit edi- yor. Müdafaa şahitlerinin şeha- det şekli, bu vaziyeti değiştire- cek mahiyette değildir. Netice itibarile, Salihi, kendi- sine ait olmıyan, çalınmış para- sından intifa için, ikisinin birlikte öldürdükleri anlaşılıyor. Ancak, asıl fail belli olamamıştır. Asıl belli olamadığından, gayrı muay- yen fail vaziyeti vardır. Kendi- lerinin ceza kanununun dört yüz ellinci maddesinin yedinci ve sekizinci bentlerine göre ceza- landırılmalarını, dört yüz altmış muhakemelerine | mak üzere, nazarı dikkate alın- masını isterim. Bu talebe göre, maznunlar idamdan kurtulmuşlardır. Dün müdafaa da yapılmış, muhakeme, İarür içi küleiğiei Kazanc vergisi ele ez ya heyet gönde- riyorlar Kazanç vergisi meselesi için verilen takrir etrafında müzake- ratta bulunan baro inzibat mec. lisi, heyeti unumiyeyi içtimaa davet bir takım ahkâma tabi ol duğundan ve bunun ikmali için zaman geçeceğinden, bu davet- ten vaz geçmiştir. Avukatlara, mütalealarını tahriri veya şifahi olarak bildirmeleri için malümat verilmiştir. Bu mutalealar, ya baro reisi- ne, ya baro umumi kâtibine bil. dirilecektir. Mutalealar alındık- tan sonra, inzibat meclisi aza- sından bazılarından müteşekkil bir heyet, Ankaraya giderek te- şebbüsatta bulunacaktır. Anka. raya heyet gönderilmesi, baro meclisince dün takarrür etmiştir. Allo' Allo! Mecmuası aleyhine bir dava açıldı Müddei (Oumumilik, (büyük haftalık “Allo! Allol,, mecmuası aleyhine bir dava açılmışlır. Tahkikata başlıyan (dördüncü müstantik Salih bey, mecmuanın dava açılmasına" sebebiyet veren dördüncü nüshasının toplattırıl- masina karar vermiş, bu karar, dün polise bildirilmiş ve infaz Şile yolunda Şile yolunda yol arkadaşı Şi- leli Hüseyini öldürmekle maznun gemici Şileli Salihin muhakeme sine dün ağırcezada devam edil- miş, müddeiumumi ceza istemiş- / tir. Muhakeme, karara bırakıl- mıştır. Bir tayin Trabzon müddei umumisi Arif B., istanbul asliye mahmesi aza- lığına tayin edilmiştir. Bir kaçakçılık Dün limanımza gelen italya bandıralı ( Albanya ) ve Fransız bandıralı ( Teofil Gotye ) vapur- larından kaçak ipekli kumaşlar çıkarıldığı haber alınmış ve bu kumaşlar müsadere edilmiştir. KTOR ahiliye hastalıkları mutahassısı Cumadan maada her gün öğleden sonra Saat (230dan Se) kadar İstanbulda Divan yolunda ( 118) nu. maral hususi kabinesinde dahili has- salıklaı muayene ve tedavi eder. elefon: İstabnul 2398 gi 3 Z : — : p | | 'Avukatlarda Ankara- Asıl ismi, galiba, Goggius idi. Fa- kat küçük yaşından beri onu Gog di- ye çağırıyorlardı. Gog, Havay adalarından birinde yerli bir kadından doğmuştu. Babası meçhuldü fakat muhakkak beyaz ırka mensup birisi idi, 16 yaşında bir amerika vapuruna miço olarak yazmış, San Fransiskoda! !karaya inmiş, ötede beride, Kaliforni- yada serserj bir hâyat sürmüştü. Bir kaç sene sonra, kim bilir nereden bul duğu birkaç bin dolarla Şikagoya kabi. mişti. İş hususnda fevkalâde bir kabi» liyeti vardı, ve birkaç senede müthiş bir servet sahibi oldu. Harp bittiği gün, Goy, Amerikanın en büyük zengiule- rinden birisi idi. 1920 de, Gog bütün servetini paraya tahvil etti ve milyar-! larını dünyanın bütün bankalarına ge-! fişi güzel yatırdı. Kendisini milyarlara sahip kılan tabit zekâsını şimdi nadir şeylere sa- hip olmağa, en küçük en akla gelmez kaprislerini tatmine sarfediyor ve asa- bi bir sefahet hayatı yaşıyordu. Yedi sene süren bu hayattan son- ra servetinin ve sıhhatinin dörtte üçü- nü kaybetti, 1928 senesinden beri sa- natoryumdan sanatoryuma dolaşır, da- ima endişeli ve rahatsız bir hayat ya- sardı. Bazan, zaman zaman değişiklik ve yenilik arzuları nöbet halinde tutar, İböyle yağlı bir müşteriyi kaçırmamak istiyen doktorların ısrarlarına rağmen! sanatoryumdan çıkardı. Hiç bir asabi- ye mütehassısı onun hastalığını tayin edememiş, hepsi bir şey söylemişti. Goz bir sanatoryumda üç dört ay kali dı mı, hakiki ve asıl bir sanâtoryuma nakledilmek İster, o kadar ısrar eder» di ki buna muvafakâtten başka çare olmazdı. Bir gün Goz da edebiyat hevesi u- yandı. Bakınız bunu bizzat Goğ nasıl anlatıyor: — “Bir sebepten dolayı, mektep mu 'allimlerinin edebiyatın şaheserleri de dikleri eserleri bilip öğrenmeğe ihtiya- cım vardı, Hemen doktor unvanını har iz bir kitapçıya bu eserlerin pek muhta sar bir listesini yapıp göndermesini! söyledim. Bu hazineler gelir “gölmez kimseyi kabul etmedim ve çıkmadım, Önce şaşırdim ve bu zıpırlıkların duğuna İnanmak istemedim. Anlıya- madıklarım bana lüzumsuz geliyor, !miyor yahut da sinirime dokunuyordu. Bunlar gülünç, sıkıntılı, bazan mana- İsız kötü matalardı. Hikâyeler hakiki gülünç geliyorlardı. Meşhur bir darül. fünun hocasından bu listede mevcut ki! tapların hakikaten şaheserler olup ol- madığmı mektupla sordum. Müspet ce- vap verdi ve ben de kabulde muztar kaldım, ve bu kitapları okumak için büyük bir kuvvet sarfettim ve ilk sa. ihifelerinden itibaren tahammül ede mediğim üç dört tanesi müstesna, hep- sini okudum. Küçük bir şehrin surları önünde, ihtiyar bir kadın uğruna, kahraman denilen bir sürü insanın biribirinin ka rınlarını deşmeleri; hem ölüler ve hem diriler aleyhine söz söylemeğe vesile İtine ceyahati; sopa yemek merakı İle iki deli; bir kadın için aklınıkaybedip ormanlardaki ağaçları sökmeğe uğra şan bir muharip; babar'- öldürdükle- ri için intikam behane-ile kendini #e ven bir genç kızla daha birçoklarını öldürten bir alçak; içlerinde olan bi- üçüncü maddenin cezayı azalt- | gikAKAU)KAMMAAd (4444 MAM LA yataktan" insan zekâsının yüksek bir mahsulü ol|/ anlıyabildiklerim ise benj ya eğlendir-|| olduğu zamanlar bina gayri hakiki! muhayyel oldukları zamanda aptalca, iolan diri bir adamın ölüler memleke-| dünyayı dolaşan birj zaif biri şişman | Papini'den hülâsa: fa, damlarını kaldırtan utanmaz bir şey- tan; her yerde gülünç ve hiç bir yer- de yerinde olmıyan orta boylu bir ada mın cüceler memleketinde dev ve dev- ler memleketinde cüce rolü oynadığını anlatan maceralar; bir sürü gülünç maceralar arasından bu dünyanın muh temel dünyaların en iyisi olduğunu id dia eden bir hınbılın hikâyeti; deli bir profesörün, profesör bir delinin sa yesinde geçirdiği safahat; nihayetin- de sıkılıp kendini zehir'iyen br vilâyet! fahişesinin gıkıntılı hikâyesi; yanında bir yılanla bir kartal bulunan bir pey- gamberin anlaşılmaz hitabeleri; hum- malı ve fakir bir gencin ihtiyar bir ka dını öldürüşü vekonduğu servetten is tifade etmeyip gidip polise teslim olu- Şu, edebiyat henüz daha taş devrindedir. Bu beni şiddetli bir sukutu hayale uğ ratıyordu. Bir şiir mütahassısı celp ettirdim, sordum. Mütehassıs bu eserlerin Üslüp, şekil, lisan, mecaz ve fikirler itibari- ile kıymetli olduklarını ve kültürlü hir adamın bunlardan çok istifade ve haz duyabileceğini söyliyerek beni mahçup leri hep tercüimelerinden o okuduğum için şekillerin benim için ehemmiyeti olamıyacağını, fikrlere gelnce bunları! manasız, gülünç, ukalâ ve “arkaik, bulduğumu söyledim. Bu mütahassısa 100 dolar vererek istifade etmeden masraf (yapmış ol- dum. Bereket versin, bir müddet sonra genç bir kaç muharrir tanıdım. Bun- lar bu eski eserler hakkındaki fikirleri mi tasvip ettiler ve kendi kendilerini! okuttular. Bunların içinde bir çok ro manlar arasında zevkime uygun bir madde bulabildim. Maamafih edebiya tın kat'i bir tekâmüle erişeceğini ümit, etmekten çok uzağım. Pek muhtemel- dir ki 100 sene sonra, bu kadar geri ve varidatı az hir san'ata intisap edecek adam bulanmıyacaktır. Hüseyin Naşit Türbe, eski Hilâliahmer binası e No. 10 Tel. iatanbukı 2622 MEM DAKTKRİYOOC ını DOr. ihsan Sami BAKTERİYOLOJİ LÂBORATUVARI Umum kan tabilde. Frengi nokul nozarından (Wasserman teamülü) kan küreyvat sayılması, tifo ve ısıtma bastalıkları teşhisi, idrar, balgam, ce- rahati, kazurat ve su taklid, Ül mikroskopi, bususi aşılar isthzarı Kanın üre miktarının ayini ve kanın sedimaktarlon silr'ari, Divanyolu'nda Sultan Mahmut tür- besi No, 189. Telefonlat 9! 48! Bugün yeni ten ayıp şeyleri göstermek için evlerin! A Lİ A Resmi ilânlar Türk Ltd Şirketi Türkiyede her lisanda intişar eden bütün gazeteler için bilümum resmi daireler ilânlarını kabul eder EE Adres: Ankara caddesi Kubruman zada hanı 3üncü kat Telgraf adresi: Resmilân- Telefon: AMOR sa Mi ve Bu bakir aklımla anlıyordum ki, &| debiyat, bu kadar yükseklere çıkarılan; etmep istedi. Buna cevaben, bu eser-| .İ ne karar vermiş ve dün Z tiklerini yazmaktadır. — hafi cereyan edecektir. Evkafta Yeni kadroda eli değişti ? i Cami rıhtımları tamir edi yi Evkaf kadrosunun tebliğ diğini, bazı idarelerin dağın bazı memurların dığını yazmıştık. Aldığımız mütemmim ald” tebeddülât şu ir açıkta ta göre bu retle olmuştur: Lâğvedilen diyanet işle dürlüğü vezaifi Evkaf m İ İöğüne ( devredilmiş, mü al muhasebe teşkilâtı ile E İ matbaası tamamen kaldırılmıştı” Yalnız matbaadan 47 kişi kalmıştır, pr Badema müstahkikini ilmiye aşları ile dersim ücretleri terdarlıktan verilecektir. Müftülükte mevcut be$ sevvitten o Ahmet Esat ve dullah efendiler tekavüde kedilmişlerdir. Tevcihi cihat işleri de ahi lükten alınarak Evkafa bırak mıştır. "Müftülük tetkiki mehi tekuüde isi Rasim Ef. de tabi Kot gi gi Ar set dilmiş, camilerdeki eşyayı re memur Dr. Münif Pş. ve adalı Ali Riza efendiden rekkep heyet de lâğvel tur. : Bundan başka müptali bulunan mutemetlik teşkilâtı # kaldırılmıştır. Diğer taraftan akaratı vakfi* ile inebani, vakıf parsi” z müdürlükleri gibi bazı şubel” Ankaraya nakli kararı üzeri. akaratı vakfiye müdürü Fabri istifa etmiştir. ediliyi' Cami rıhtımları tamir w Evkaf idaresi Beylerbeyi taköy camilerinin rıbtımların! Lâleli camiinin dabilinin tai ik Lâleli camii yirmi iki, Beyli, beyi 8. ve Ortaköy 1500 liraya tamir edilecektir, Amerikanın güzellik kı vasi Galveston, 16 (A.A: — si Avrupa güzellik krali b cihan güzellik kraliçeliğini dafaa etmek üzere Amerika yi di güzelini intibap cini Ticenin ismi Anne Lee Patteri” dur. Yaşı 18 dir ve Kenti” de doğmustur Milânoda sıcaklar o Milâno, 16 (A.A) i ! caklar devam etmektedir. | teşemmüs vak'ası kaydö'uaPi tur. rini yaptırmıştır. -Hilo! Allo! 5 inci numarası fevkalâde” liklerle çıktı | ingilterede bomb” duman tecrübelefi, Londra, 15 (A.A) — çayeli ra zırhlının tayyare ile bombardımi” ii irlbelerine bahriye ve hava mü at sıslarının büyük bir ei Bu tee Bu el iCenturiyon zırhlısı ömmeiei caktır. Mezkür zırhlı müre' Sİ olarak uzaktan telsizle sevk 9 İz olunacaktır.
