27 Haziran 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

27 Haziran 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ENE ça an AR e TEE a Yl EA üç e A e e e e e YE Ey e 29 e Ronald Kolmana göre ideal kadın nedir ? Kadının er, yahut n olması gü- esmer, yahut sarışın © #lliğine bir şey İlave etmez. Kadın neşeyi | kahkakayı bilmelidir Ben, en fazla beğendiğim kız tipi ni şöyle anlatabilirim: Hutut ve eşkâli nispetinde seciye ve şahsiyeti de cazip. Gözleri büyük ve parlak. Dümdüz değil, biraz kalkık! bir burun, Esmer veyahut sarışın ol- masının nazarımda zerrece farkı yek- tur. Benim kanaatimce güzelliğin €s- merlik veyahut sarışınlıkla alâkası Kr, Fakat ideal kadının beyzi bir çeh-! resi, yuvarlak bir çenesi, güzel dişleri, taze, temiz bir açık hava renki; vücu- dü olmalıdır. ideal kadın için yalnız güzellik de kafi değildir. Neşesi, şuhluğu, oynaki:| Ronald Kolman Kayar sinema san'atkârlarından tatar, Kolmanr bilirsiniz. Birçok Ka n az müstehzi olmalıdır. Bazı kadınlar (çenesi düşük) tar nınmamak için fazla gülmekten çekt- nirler. Ben o kanaatte değilim. Ha: yat, o kadar fazla eldâiyet atfedemiye! cek şekilde ciddi bir iştir. digi pek beğendiği bu san'atkâr ak İçin ideal kadının ne olduğu mda yazdığı bir yazıda diyor ki: "Bir erkeğin kadınlar hakkında £i i m : mma ere er Lâkin genç ve güzel bir kızım göz vw bir kili adamakıllı tanıya- lerinin etrafında gizlenen (tebessüme ki, bayılırım. İla Mirşek kağıt e Gülmekten korkan kız, ne kadar İ-; lâhi güzel olursa olsun, bana en cüz'i bir cazibe bile vermez. (Romola) isim! li filmi kendisile beraber çevirdiğimiz (Doroti Giş) te bu neşeli tabiat ziya- desile mevcuttur": Mari Biktorda gelinee.0. Holiyu- 'dun ve bütün dünyanın kalbinde ye- güne bir mevki işgal eder. , Birçok senelerde R çalışmakta olmasına rağmen hâlâ üze rinde pek genç bir kız hali vardır. Mari Pikfordda bir çocuk hali de vardır. Duzlas Ferbanksa onun alâka ve şefkati bir annenin, yetişmiş bir ev- lâda şefkat ve himayeti gibidir. Pola Negriye gelince bu kadında hayat ve yçler halde hem bir erkek kıskanç Uğramadan, rakipler kazanmadan ek kadınlar tanıyabilmek hususun Dir sinema san'atkârı ile mukayese amaz. “Rl nema san'atkârı, kadımlarm a etlerini daha iyi tetkik eder ve on eki, tahayyülâtına daha iyi nüfuz © ©, öyle kadınlara rasgelir ki cazi- ir €ndamları, letafet ve taravet- İle ilk gören insanı kendilerine rler, hk Pakat bir müddet sonra büyük bir| Tret içinde bu kadınların bütün ca lerini kaybettiklerini görür. Anlar May arın cazibeleri, Jetafetleri sot- Mei üzerinden biraz zaman Keç mahvolur. dir. Ny kadımlar vardır ki akşam el dip glydikleri zaman harikulüde ca a müstesna bir güzellik alırlar. * kadınları spor elbisesile, yahut a, yafeti ila görürseniz “nasıl oldu zy in akşam bu kadını harikulâde gü mağının yanında İnsan nasıl barmır? Bazı kadmlar bir köylü kadını gi- bi doğru sözlü olmaktan, bu suretle kaba ve sade tanımmaktan korkarlar. ” rsiniz.| Halbuki bence yalan ve riya İle hare- mn la geİket etmektense, ne behanesine olursa KO ki bi ide 1 kağımı seç olsun, doğru sözlü olmak daha iyi ve in güzel bir şeydir. Filvaki yalanlar ilk nce ekte ini teshir edebilir. Fa C. Z o min: mütemadiyen güçleştir G - 211 O amam senelerinde Istanbulda çalışmış olan Harp İĞ iagiliz casusunun harıratı Bu da; a yok», size müracaat ederken teklifimi Kem doktorun” beni çağır Şüp- kabal ettiğiniz takdirde fazlası ile mu ma, İstanbuldaki gibi beraber ça vaffak olacağınız kanaatini besle > N İi teklif etmek içindi. Bu tekli-|mi ilâve etmek isterim. Biz, şimdi, Ba kabul etmesem de teklifin yapıl işehrinde Fransız ve İngiliz pa ie a; arzmdan mensup olduğum Fran kilâtinın vaziyeti hazırası e ünal na müfit malümat elde malümat elde etmek mm şa Mena im kayiyyen memuldü. Bi-'Bu malümatı sizden iyi temin yede Jeyh ertesi günü tayin ettiği|bir kimse yoktur. İşte size tek ifimiz. Avrupa otelinde bulunacağı. | şu.. Muvaffak oldunuz mu çok çok pa- derek kendisinden ayrıldım. /ra var. Ran Kırıtarak sordum: vi gün muayyen saatte Her Dok- — Çok. yani. tun, dairesinde ispatı vöcut ediyor.) | — Bin beş yüz dolar. YON Yy Dektor beni kapıdan karşıladı ve Her Doktor istediği malüma e geen oturttuktan sonra kendisi|de etmek için li çekinmiye ki, esinin başına geçti ve dedi|ceğe benziyordu İlâve eti: i — Bu'paranm beş yüz doları şim- #inç Eroylayn... İstanbulda gösterdi.) diden emrinize amadedir. Bini rapo- Rani üyük muvafaflyet el'an hatrİrun teslimi günü verilecektir. h Şıkmamıştır. Binaenaleyh bu) O Sevinç asarı güstererek bağırdım: Li İmalı, her şe i ğı ve cevval bir zekâsı ol tar durmuş bir kumaşa sarıp bir müd- yin zevkli tarafını bulabilmelidir, bİr) det tuttuktan sonra hafif yanan bir &- hareket bir dakika durmaz ve en son; hareketi bir evvelkinden daha kuvvetli de cidden çok zarif olanları vardır. 5 | Ev kadını diyor kit | Saç fırçaları Saç fırçalarınızı temiz ve sağlam tutmak istiyorsanız yarım filcana mü- savj miktarda tuz ve un karıştırıp bu nunla fırçayı oğar, temizlersiniz. Fırça yeni ve temiz bir hal alır. Eldivenleri silmek için İçinde toz sabun eritilmiş sıcak süt güderi eldivenleri temizlemek ve deri- nin metanetini muhafaza etmek husu- sunda işe çok yarar, Eldiven elde iken bu mahlâle bir fanilâ parçası batırıp oğmalı, yalnız bu esnada parmak aralarına © Sureti mahsusada dikkat etmelidir. Bisküvit kutuları Bazan kutuda duran (o biskültler durdukça bayatlar ve sertleşir. Buna mâni olmak için bu tenekenin altına bir tabaka beyaz şeker koymalıdır. Bayat ekmekler tenvire g tayı lâzım geldiği Bu yaz mevsiminde kadınlar birli. ği azasından bir heyetin civar köyleri dolaşarak oradaki kadınlara inkılâp ve cümhuriyet hakkında faydulı fikir- ler vereceğini duymuştuk. Gazetelerin son günlerde verdiği haberler bu heye tin bavullarını hazırlamak üzere ol- duğunu haber vermektedir. Şu halde Bayatlamış ekmekleri taze ve yumu meselenin eli kulağındadır. Yakında şak bir hale getirmek için iki usul tav; bu heyet köy köy dolaşacak şehirden; İ siye olunabilir. Ya kaynıyan bir gu-|irfanından uzak kaldığı, taassubun ve| yan Üzerine konulmuş bir kevgire bu!cehaletin boyunduruğuna kısıldığı için ekmeği yerleştirip bir iki dakika bıra- gözü açılamamış olan temiz yürekiki kırsınız. Yahut kaynamış suda bir miki hemşirelerine' yehi bilginin, yeni hun meş'alelerini götürecek, Bu teşebbüs, takdirle karşılanma. ğa değer bir harekettir. Yalnız böyle hareketlerin, böyle teşebbüslerin arifesinde hatıra gelen rü- teşe gösterirsiniz, Horoz ibiği ———— Bu mevsimin gayet |bir nokta vardır. — VAKIT 27 Haziran 1931 — Birlik âzası köylü kadını iderken.. Acabâ bizim aklımıza gelen bir kaç nok- şekilde düşünmüş, göz önünde bulundurmuş mudur ? lâtı haricinde bulunan kadınlardan istifade etmek istemiş de, onlar mı bu işe yanaşmamışlar, yoksa birlik, ne olursa olsun bu işi yalnız kendi unsur ları ile mi başarmak istemiştir? Sonra bu heyet, şehrin garip hava- sı içinde alışılan bir itiyat ile köylü kadını, karşısında kendisine ahretlik getirmiş bir kadın, yahut Şile bezi satmağa gelmiş bir bohçacı kadın mt telâkki edeceklerdir? Eğer öyle sayarlar da onlara sa raylı hanımın üslübu ile nasihate kal karlarsa bu devirden hiçbir fayda bekliyemeyiz; bilâkis zarar umarız. Bu irşatlarda nazarı itibara alma cak bir nokta daha vardır. Orada ik mi tiradlar, içtimai vecizeler bir içti- mada, bir konferansta kullanıldığı gi- bi kullanılamaz. Köylüyü tenvir ede teşkil eden hanımlar, hakikaten görecekleri vazifenin mahiyetini tama mile kavrıyarak Türk köylüsünün ru hiyatmı adamkıllı tetkik ettikten s01- ra mı böyle içtimal bir vazifeyi omuz larına yüklendiler, » Acaba biliyorlar mı ki köy köy do laşıp zulmette kalmış köylü kadına — içine sindire sindire — medeniyetin, eümlüriyetin würünd aşılmk hör höh &i bir ihtifalde, bir mitingde bir nutuk söylemek kadar basit bir şey midir? Bizi böyle düşündüren, heyetin, İ- çinde kadınlığımızın çok daha heyecan Iı, çok daha kudretli ve san'atkür şah. siyetlerini bu heyet içinde görmeyişi. mizdir. Kadınlar birliği, azası pek meb zal olmıyan bir teşekküldür, kadınlar Bu senenin mevsim şapkaları tçtş-) virİİĞİNİN tertip ettiği bir çok ihtifal- lerde tertibat ve teşkilât yoksulluğu Resmini dercetliğimiz şapka bu yüzünden pek üz kadın bulunur. Bun- zârif bir modası Polada tiyatro ruhu müşahhas bİr) mevsimin en zarif modalarından biri|l9r ihmal edilmemesi, tenkidinden çe- hale gelmiştir. Fakat bu heyecan Iri sidir, Bu şapka horoz ibiği ismini alı.|Kinilmemesi Jâzim gelen noktalrdır. yor. Kenarında katlanmış kurdele var) Bütün bunlara rağmen acaba bu irşat dır. heyetini teşkil eden birlik, kendi teşki- Bu şapka uzunca ve marin yüzlü | #0t00ams00 4000811009010 0000 s0 RAMA AMA kadınlarda pek zarif görünmektedir. |Pervasızca konuşan ve tok sözler sar- sans anassunamamızsnmanastamnızamasazınuz | eden bir kadını öldürmekistiyecek de kat seven bir kadınım erkeğe söyledi-) recede hiddetlenebilir, fakat asla on- gi sözler acı da olsa, bir daha unutu-'dan bıkıp usanmaz. bm Zira bu kadin o erkeğin kalbini a Halbuki bir erkek kendisine karşı|çacak anahtarı bulmuş demektir. — Beş yüzü peşin. Ne iyi. Yeni bir sergüzeşte atılmış bulunu»; — Biz sizi yabancı tanımayız. Eh-'yordum.. Bundan da muvaffakiyet!» liyetinize de vâkıfız.. Binaenaleyh pe-|sıyrılıp sıyrılamıyacağım şüpheli idi, şinen beş yüz dolar vermekten çekin-| Maamafih beni asıl cezbeden cihet ge- meyiz.. çirdiğim endise tahassüsleri idi. Ak- — Şu halde Cenevreyi terk ile Ba-| şam treni ile (Bern) e hareket ederken le azimet icap edecek... düşüncem sırf bir noktada temerküz — Şüphesiz. Hem de kabil oldu-Jetmiş bulunuyordu. Acaba âmirlerim ğu kadar çabuk.. Malümatı ne kadar)ne diyecekler?.. çabuk elde edersek o kadar iyi olur. Sabahleyin (Bern) e vâsıl oldum. — Öyle ise yarın Bale giderim. Bir otele giderek biraz dinlendikten — Pek güzel. gitmeden evvel si-lve kendime çeki düzen verdikten son- zinle bir daha görüşmek isterim. Ay-İra yemek yedim ve şehrin nispeten ten ni zamanda beş yüz doları da takdim|ha olduğu bir saatte Fransız sefaret-! ederim. “Üniversal bar, da öğleden İsonra beşte buluşabilir miyiz? l — Şüphesiz. hanesinin yolunu tutarak kimsenin na zarı dikkatini celbetmeksizin gizli ku- pıdan içeri girdim. Beni karşılıyan kapıcı Almanyadan Böyle bir işe girişirken âmirleri-)avdetimde gördüğüm kimse idi, Hemen min moktai nazarmı öğrenmek ister- beni yukarıya hususi bir odaya aldı, dim. Fakat bunun için, bir de sefarece'az sonra Fransız mukabil teşkilât re- uğramıklığım icap ediyordu. Bu sehep'isi olması icap eden zat bulunduğum ©- ten dolayı ertesi gün doktor Grumbah|daya geldi. Ve kapıyı kapıyarak dedi la mülâkat ettiğimiz zâman (Bern) elki: uğrıyarak o muhitte bazı malümat top — Gelişiniz pek mühim bir sebep- lamak lâzım olduğunu söyledim. Dok-ten olacak.. Binaenaleyh bekletmeden tor bu mütaleami gayet muvafık bul-/görüşmek istedim. du ve Balde tekrar görüşmek üzere Halinde büyük bir nezaket asarı kendisinden ayrıldım. görülen bu zâta Her Doktor ile olan cek münevver, onun lisanmı, onun eks presiyonlarını bilecek, ona kendi dili ile konuşurken medeniyet ve cümhuri yet esaslarını anlatmış olacaktır. Maişetinin tarzı, konuşmasının tarzı köylüyü yadırgatan münevver haklı olarak ondan (yaban) ismini 2- (lir. | Köylü yukardan aşağıya imdat'eli uzatılarak yükseltilemez. Evvelâ onun yanına samimiyet ve şefkatle ineceksi niz. Ona çıkacağı yokuşu göstereceksi- niz, onunla kol kola yükkseleceksiniz. Bütün bu açık ve tok sözlerimiz den menfi mana çıkarılmasın. Bu heye tin gitmesini ve böyle bir tenevvür işi yapmasını istemiyor değiliz. Bilâkis bu nu o kadar hararetle istiyoruz, bunun lüzumuna o kadar şiddetle kaniiz ki içimizden gelen kıskanç bir arzu İk le bu işin noksansız kalmamasını, her cihetin önceden göz önüne alınmasını diliyoruz. İçtimai teşebbüslerde pek o kadar tedrice, betaete taraftar değiliz; fa- kat bu sürat ancak o hareketlerin ön ceden etraflıca düşünülmüş olması şartma bağlıdır. Bunu unutmamalı. Birlik heytine bu tenvir teşebbü- sünde müvaffakıyet temenni ederim. Sacide Mukaddes * mükâlememi anlattım. Dikkatle dinle. dikten sonra tebessüm ederek dedi ki: — Çok iyi. çok âlâ. doğrusu talii niz pek açık. Her vakit bir muvaffa- kıyet elde ediyorsunuz. Bu seferki mu yaffakıyetiniz de istisgar edilecek gi- bi değil. Lütfen biraz bekleyiniz. Si- e lâzım gelen direktif verilecektir. Muhatabım bu sözler üzerine dı- şarı çıktı, Odada bir saat kadar yal- nız kaldım. İçimde garip bir hüzün ax sarı peyda oldu. Sanki burada zaman- ların sonuna kadar bekliyeceğim bir cövap almağa muvaffak oolamıyacak- trm.. Nihayet mukabil teşkilât reisi tek» rar odaya geldi. Bana dedi ki: — Vaziyetiniz uzun tetkikatı icsp etti, Nihayet Bale gitmeniz tensip olun du, Orada son derece basiretle hare ket edeceksiniz. Düşmana hiçbir haki- kati bildirmemekle beraber sahte izler üzerine sevkederek vaziyeti ve kendini zi muhafaza edeceksiniz. Esasen teşkis lâtumızın bazı esrarı düşman eline geç miş ve en mühim memurlarımızdan Flajo işaretlenerek itlâf olunmuştur. (Bitmedi) DİM ke A diğe ma

Bu sayıdan diğer sayfalar: