14 Mayıs 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

14 Mayıs 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— ? — VAKIT14 MAYIS 193 Lindberg'in Çocuğu Üs tarafı Tinci sayfamızda duğunu beyan etmiştir. Doktorlar, bu kırığa, kesmeksizin bere hasıl eden bir aletle sebehiyet verilmiş olduğunu ve yahut çocuğun gitmekte bulunan bir otomobilden a - tilmiş olmasının mümkün bulundu - ğunu beyan eylemektedir, Doktorlar, daha çocuğun kaçırıl - dığı akşam, şimdi bulunmuş olduğu yere konulmuş © olmasının muhteme! olduğu mütaleasmı serdediyorlar. Çocuğun naşi meydana çıkarıldığı zaman evde bulunmıyan Lindberg. he- men Hopwell'e müteveccihen yola çık. miştir. Madam Lindberg, muhibbelerin - den birine sıhhi vaziyetinin pek na - zik olmasına rağmen bu haberi mu - tadı olan cesaret ve metanetle karşı - lamakta olduğunu söylemiştir, Hopwell, 13 (A, A.) — Lindberg'in çocuğunun başınm sağ tarafında da bir kırık vardır. Bu kırılma netice - sinde yarım pus kutrunda (bir delik hasıl olmuştur. Fethimeyit ameliyesi esnasında ço- cuğun hüviyeti yalnız elbiseleri saye- sinde değil, aynı zamanda henüz çık- makta olan dişleri, kafasının ve sair kemiklerinin teşekkülü sayesinde ta- yin edilmiştir. Doğdoğu zaman hazır bulunmuş 6- lan iki doktor da çocuğun hüviyetini tayin etmişlerdir, Çocuğun sütninesi de naşi gördüğü zaman, çocuğun (vücudundaki bariz hususiyetleri tanımış olduğunu beyan etmiştir. Polts müdürü miralay Sehwarr. kopf şöyle demiştir.: — Simdi çocuk bulundu, artık ka- çıranları elde etmek için elden gelen her şey yapılacaktır. Polis, haydutlar grupundan şüphe.| lenmektedir. | Kentlük müddei umumisi, bsrg'in ikzmetgâhıma davet ed i- Lind- iş- YI. Sehwaritzkopf, çocuğun kaçır- wzanda omütavasarilık etmiş olan Cöndon'la Cartis'in yakında polis mer- kezine götürülerek istlerap ve mütes- kiben müddei umumiliğe teslim edile-| ceklerini beyan etmiştir. Bunların çocuğu kaçıranların taki - binde İşe yarayacak mahrem 'malâ - mata sahip olmaları muhtemel bu - Tunduğu zannedilmektedir, M. Sehwartzkopf, aynı zamanda fidyeinecat talebini mutazammın olan mektubun da müddei umumilikte bu- Yunduğunu, o fakat müddei umüminin bu mektubun matbuata tevdi ödilme- sine riza göstermemiş o olduğunu da ilâve etmistir. Naşın bulunmuş bulunduğu mahal, Neryork'a giden başlıca yola doğru götüren yolun yakmımda Mountrose üzerinde ve Lindberg'in malikânesinin takriben 5 mil cenuhu şarkisindedir. Çocuğu arıyanlar aylarca bu ;ol- dan geçmişlerdir, kova, Tula, Orel, Kaluğa, Tver ve sair) mıntakalarında tekâsül ettirilmisti. Bunun içindir ki, bu eserlerin tipleri ve bilhâssa manzaraları, fevkalâde yeknasaktır. Gorki, ilâve etti: — Hali hazırda 30,000 kadar mu - harrir ve şairimiz var. o Bunlar geniş Sovyet Rusya'nm her tarafıma dağıl mışlardır. Bu kitle, rejimin ve ihti - Tâlin doğurduğu her yeni hadise kar - şısında düşünüyor ve aksülâmeller yapıyor. Şimdi muharrir ve şalrle - rin karşısında nâmütenahi manzara - Jar bulunmaktadır. Rüşen Eşref Bey, bu sözler üzeri » ne, bugünkü Sovyet edebiyatınm na - Sil teşekkül ettiğini soruyor. Gorki: — Bu edebiyatın nasıl teşekkül et - tiğini değil, nasıl doğduğunu sormak Jâzımdır, diyor, İhtilâlden evvel, Rusya halkının ekseriyeti, eski polis rejiminin tesirinde inliyordu. Halk fikri hayattan dışamda bırakılnuştı. Onlara lüzumsuz bir sürü angaryalar yaptırılıyor ve bu arada da Türklere karşı harbe sevkediliyordu. — İhtilâl ve yeni rejim, bu kitlelere fevka- de psikolojik bir hamle, kuv- vetlerini izhara bir vesile, yepyeni u - fuklar verdi. (o Halkın önünde mek - 2 Dahifi ve Harici Para konferansı Ingiltere ve Amerikanın vezi- yetileri, avam kamarasında konuşuldu Londra, 13 (AA) — Avam kamarasında barp borçları me- selesi program haricinde bırakıl- mak şartıyla cihan fiatlarının düşürülmesi hususunu tetkik ve | bir karar ittihaz edecek olan para konferansı hakkında Ame- rikanın ne gibi bir hattı hare- ket ittihaz etmiş olduğuna dair hükümete malümat gelip gelme- miş olduğu suretinde M, Chour- ebil tarafından Sir Jobn Simon'a bir sual sorulmuştur. Sir John Simon, Amerika bü- kümetinin hattı hareketini izah ve teşrih eden matbuat baber- | lerini teyit edecek resmi biç bir haber almamış olduğudu ve fa- kat bu mübim meselenin halli için beynelmilel teşriki mesaide bulunulması zımnında vukubula- cak ber türlü teşebbüsün hüsnü kabule mazhar olacağı suretinde evelee hazinei maliye müsteşarı tarafından verilmiş olan temi- natı tecdit için bü fırsattan isti- fade edebildiğinden dolayı mem- nua olduğunu söylemiştir. geler yetişiyor. : Bütün halk, kendi -! lerini alâkadar eden meseleleri oku - yup yazmak fırsatına nail edilmiştir. Pek tabiidir ki, buradan yeni bir ede - biyat doğacaktı. oEkseriyetle bu e - serlerin pek zayıf ve teknik tecriibe - sizlikleriyle dolu olduklarmı sakla mıyacağım. Fakat gitgide pek müstesna deza - hürlerle karşilaşıyoruz. Zize bir mi - sal getireceğim, 19 yaşlarında bir genç, kahramanı kimyager bir Alman mühendis olan bir roman yazmıştır. Romanın “başlangıcı . Şanghayda cereyan ediyor. Sonra kahraman, Rusya'daki mücadele grupu amelele - ri arasına karışıyor, oradi büyük bir şevk muhitine giriyor. Bir çok ku - surlarına rağmen, bu kitap dikkate şayandır. Eğer sonraları müellif düşmezse, büyük bir muharrir olacaktır, Bu gen - cin ismi Jül Herman'dır. ». Türk ediplerinden Yakup Kadri Bey, şu suali soruyor: — Söylediklerinize nazaran, siz, muayyen bir kültür mirası olan değil de, halk kitleleri tarafmdan yaratılan edebiyatı tercih ediyorsunuz. Bizim de Türkiye'de sayısız halk eserlerimiz, | halk şarkılarımız vardır ki, halk ara -| sından çıkmış olan müelliflerin işim - leri bile meçhuldür, o Bu itibarla ben! Rusya'da sadece yeni bir edebiyatın değil, yeni bir kültürün de doğduğu -| nu zannediyorum. Gorki cevabında, Rusya'daki yeni edebiyatın vazıyetini anlatıyor: — Genç muharrirlerimiz arasmda henliz göze çarpan şey, yazı yazmak san'atından mahrum oluşlarıdır. Re -! alist tarz, müelliflerimizi tamamen| tatmwin etmiyor, Burada yeniden ya -| ratılan hayat, realizmden gayrı teza - hür tarzlarma ihtiyaç gösteriyor, Bu. tarzlarsa, hakiki ve san'atımızın mü -| €essir bir tercümanı olamıyor. İ Edebi tarzlar, realist usullerden ileri aşmalıdır, Bizim şeeniyetimiz dasitani, bina - enaleyh romantiktir. Edebi meseleler hakkında merkezi komitenin son ka - rarlârı genç edebiyatımızm kuvvetli bir şekilde tekâmül O edebilmesi için| yeni ufuklar açmaktadır. Yakup Kadri Bey: — Yani, sizde bir tek edebi mektep| teşekkül etmekte olduğunu söylemek | istiyorsunuz? İ Gorki; ğ — Hayır, diyor, henüz bundan bah- setmenin zamanı değildir. Hayat, o! kadar değişiktir ki, artistlerden şekil ve tarz vahdeti istemek imkânsızdır. Hakikat, söylediğim gibi, bütün derdi-| mizi tamamen © verebilecek bir ifade) i teplerin, o darülfünunların kapıları açıldı. o Şimdi bir çok okumuş kim - farzı istiyor, Tevfik Rüştü Bey, Maksim Gorki- ransaraki eonebiler Ne gibi bir muameleye tabi tutulacaklar ? Paris, 13 (A.A) — Bugün M. Tardiyuyla adliye ve dahiliye na- zırları ve zabıta teşkilâtı meclis- leri arasında yapılan bir içtima” da Fransa'da bulunan ecnebile- rin tabi olacakları usul ve mua- melenin beyeti umumiyesi ve Riyaseti Cümhura ait muhafaza teşkilâtının yeniden tanzim ve tesbiti hakkında tetkikatta bulu- nulmuştur. Esas itibariyle bezi tedbirler Bu tedbirler kararlaştırılmıştır. pek yakında ilân edilecektir. Fransada matem Paris, 13 (A.A) — Bütün şehir- ler ve eyaletler, Döumerin ce- naze meras'mi dolayısiyle yapılan milli matem merasimine iştirâk etmiştir. Her tarafta dini ayiler yapal- mıştır. Muhtelif ecnebi payitahtları da bir takım mutantan merasimle bu mateme iştirâk etmiştir. Belçika kralı Paris, 13 (A.A)— Belçika kralı, Lüksembug sarayında Reisicüm- bur M, Lebrunjü ziyaret etmiştir. Iki devlet reisi bir çeyrek saat görüşmütür. Sonra kral Brüksele hareket etmiştir, Mm. Dumer Paris, 12 (A.A) — Doumer'in cenaze merasimi biler bitemez Madam Doumer, bir kâç gün için taşrâya hareket etmiştir. Fevkalâde müteessir olan mü- şarünileyha kendisine gönderilen taziyet mektup ve telgraflarına şahsen cevap vermek imkânım bulamadığından dolayı itiraz et- mektedir. ye hitap ederek; — Edebiyat sahasında, diyor, ihti- sasrm olmamakla beraber bu hususla şahsi fikrimi söylemiye müsaade bu-| yurunuz. oHissiyatım, edebiyatın Va- zilelerini ve takip edeceği yollar hak-! kında, tamamen M, Gorki'nin fikirle.| rine uyuyor. M., Görki'nin işaret et- tiği gibi nazarı dikkati, Çar hükümet- lerinin, halkı, Türk'lere karşı istismar etmeleri noktasına celbetmek isterim. Bu hakikaten böleydi. o Avrupa, Os. manl: imparatorluğunu paylaşmıya hazırlanırken, Çar Rusya'sını, Türki- ye'nin jandarması vöziyeline soktu. Hakikatta Osmanlı imparatorluğunu ezen Avrupa değil, Rusya oldu, Ve nihayet Türkiye'nin umumi har- be iştirâki de, Çar imparatorluğunun inkirazı sebeplerinden birisini teşkil ett. o Her iki memlekette vukua ge- len ihtilğller, harici siyaset sahasin- da bu milletlerin nokiai mazarlarnı| değiştirdi. o Eskisinden bir eser kal. madı, | Eski Çar Rusya'sinda hakiki bir mil-! letler ittihadı vücuda getiren Bolşe- vikler olduğu gibi, Türkiye de halkçı; bir İdare temin eden Kemalistler, yaptıkları ihtilâlle, OPbezünkü mili "Türk hükümetini yaratmışlardır. Her iki memleket halkı, kend: mukadderatlarına hâkim olabildikleri gündenberi, müşterek hareketler için temas noktaları arayıp bulmanın ken-; di menfaatları icabından olduğunu, anlıyabilen hükümötler teşkil ettiler, Pana öyle geliyor ki, edebiyatta da; bu misali takip etmeli, yani, ba saha- da da mütekabil birleşme ve anlaşma | yolları bulmalıdır. Tevfik Rüştü Bey, sözlerini, sade-| ce kendisini derin bir suretle mütehas- sis eden değil, aynı zamanda kendisi- ne ilham da veren Gorki'nin eserleri. ni okuduğunu ve okumakta devam et- tiğini söyliyerek bitirdi. Görüşme esnasında, Türk ve Sov - yet muharrirleri, Türk muharrirleri - nin eserlerinin rusçaya ve Sovyet mu - harrirlerinin (eserlerinin (türkçeye naklinin faydalı olacağına karar ver - diler. azken şi zalime im ii Telgrali Haber Büyük bir yangın Ispanyada bir Darülfünunla kütüphanesini kül haline getirdi Valence, 13 (A.A) — Bu gece darülfünunda bir yangın çıkmış | ve süratle bir felâket şeklini almıştır. itfaiye o efradının rağmen o darülfünun tamamen mahvolduğu (o gibi (Romalılar devrine âit bir çok mühim kol- leksiyonlar ve vesikalar ve eski kitaplar itibariyle en mühim | kütüphanelerden olan darülfü- nun kütüphanesi de yanmıştır. — Küçük itilâf Konferansı bir iş göremiyecek mi? Sofya, 13 ( Hususi muhabri- mizden ) — Belgrattan bildirili. yor: Siyasi mahafilde yapılan tahminlere göre yakında burada toplanacak olan küçük itilâf konferansı müsbet bir netice vermiyecektir. Çünkü Romanya kabinesinde yapılacak yeni bazı değişiklikler dolayısıyle hariciye nazırı Giakanın bu konferasta Romanyayı temsil edemiyeceği anlaşılmaktadır. gayretine Lozan konferansı iştirak için muhtel)f devlet- lere davetnameler gönderildi Londra, 13 (A.A) — Belçika da dahil olduğu halde beş bü- yük devlet ve Ingiliz hükümeti 16 Haziranda Lozanda toplana- | cak tamirat konferansı için Çe- koslövakya, Yugoslavya, ORo- manya, Lehistan, Portekiz hü- kümetlerine, İngiliz dominyonla- nba ve Hindistana davetname- ler göndermiştir. Davetnamenin metni çok kı- sadır. Altı büyük devlet ara sında mükâleme mevzuu olan programdan bu metinde bahse- dilmemiştir. Almanyada bir istifa Berlin, 13 (A.A) Ceneral Gro- ener, milli müdafaa nezaretinden | istifade etmiştir. Çinlilerle Japonlar gene çarpıştılar Londra, 13 (A.A) — Mareşal Chang Hsueh Liang tarafından silâh eltına alınan bir gönüllü müfrezesiyle o Japon askerleri arasında Sanhai Kvan civarında bir çarpışma olmuştur. Kuvvetleri dağıtılan gönüllü- lerden 130 kişi ölmüştür. ingiltere kralına Yemin edilmiyecek! Dublin, 13 (A.A) — M. de | Valera, krala sadakat yemininin | ilgası için kendisine vekâlet verilmiş (olduğunu ve bari- ci biç bir tehdidin Irlanda hü- kümetini bu yoldan çevirmiye- ceğini beyan etmiştir. Ferudi öldü Paris, 13 (A.A) — Meşhur aktör de Feraudy vefat etmiş- tir, 1859 tarihinde Jeinville - le- Pont'da doğmuş olan Marie | Maurice de Feraudy, uzun müd- | det Comedie Française'de halkı teshir etmiş bir san'atkârdı. Bulgaristanda kâr Sofya, 13 (Vakıt) — Bulga- ristanin hemen her tarafında havalar birdenbire soğumuştur. Balkanlara ve şimal kısmındaki düz yerlere de kar düşmüştür, v i Fransız intihab&* tının neticesi (Başmakalemizden mabaat J Fransayı ayıran tamirat mese siyle orta Avrupayı organiz€ ii mek plânı, Cenevrede müzaker* olunan tahdidi teslihat işi “ | saire hep bü meyandadır. Bugün dünya milletlerini rap içinde inleten bir çok dest ler var. Bu dertlere her tarafi çare aranıyor. Şurada, bura! konferanslar toplanıyor. Büyük ve küçük devletler arasınd müzakereler (o cereyan Fakat bütün bu konferans ve müzakereler hep aka müncer oluyor. Herkes bi sebebini birbirine soruyor. Fra” sa bükümetinin umumi siyi tindeki hodgâmlıktan şikâyeti yapılıyor. Fransa namına söyliyenlerin tufanı içinde “ misini kurtaran kaptandır,, niyetiyle hareket etmeleri beynelmilel | itilâf imkânların! önünde aşılmaz bir set teşkil ettiği söyleniyor. | Haklı veya haksız, bugün bi şikâyetler yavaş yavaş adeti umumi bir kanaat haline ge miştir. Eğer bu kanaat hak takip edilen siyasetin Fr milleti tarafından tasvip edi sine tabii imkân yoktur. Yek haklı değilse bu ceryanın il efkâm umumiyesinde bu kadif yerleşmiş bir kanaat haline gi miş olmasında gene şüpbef” Fransız hükümetlerinin bir mel oliyeti vardır. İşte son medi meb'usan intihabatı münasebi! tiyle Fransız milleti bu husus” ki hikmeti bütün cihana ka” çok açık olarak vermiştir. o | İntihabatta kazanmış olan dikaller “kendilerinin! iş: b geldikleri “zaman O tekip tatbik edecekleri progra babsederken oaskeri om tenkis ederek bütçede mü nisbette tasarruf yapacakla! Almanyayla ihtilâflarda iti cihan iktisadi ve mali mes rinde beynelmilel teavüne şacaklarını söylüyorlar. ! hiç şüphesiz Fransa büyük nayi ve maliye müessesel, menfaatiyle (Fransız mili umumi menfaatini artık iyi ei rik etmek zamanı geldiğini terir sözlerdir. Bugün düf yüzünde mustarip olan her let dertlerinden kurtulmak, * olmazsa ıstıraplarını hafifletdi ancak © beynelmilel ilâçlarıf” mümkün o'abileceğini anlıy0 Onun için Fransada, i memleketlerin oztıraplarıyla ha ziyade alâkadar olacağı ) nedilen sol fırkaların galebe”, de dünya buhranmın istikb e karşı yeni bir ümit nokta! yor. ; Mehmet AS” Alfonsa taarruZ! Marsilya, 13 (A.A) — Mali” dan dönen sabık İspanya na Marsiiyada karaya “" beli sırada yumrukla taarruzda edi nan İspanyol amelesi tevl miştir. , Ispanya ve RusY?, Madrit, 13 (A.A) — Mali göt hafilde beyan edildiğine ar bükümet Ispanyayla Rus3? ak amda ticaret mübadeleleri yi kında bir plân bazır y weşgul bulunmaktadır. # Atina borsa! , Atina, 15 (A.A) — kapalı bulunacağı müddet y Hazirana kadar temdit miştir,

Bu sayıdan diğer sayfalar: