20 Aralık 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

20 Aralık 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

karetler : m İlallah bu davuldan Aakerliğe çağrılır: dan, dan... e merasim yapılır gelir: ' # # i jr 5 p ; gece, gündüz, dan, # ece evde çalışıyordum. . . # j İ sesi, sonra anlaşılmı- tmma bilseniz nasıl?, Tek bir anlamak mümkün ol- WEN bir gürükü! Bir bağır er söylüyor.. Mala; ta Nikazn İl A sordu. Adam hakikaten mizin çok müşkül anlıyacağı lehçe ile muhtar intihabatı ya- analttı... # I sağa çevirdim, sola çe- İri eden sesin ne olduğunu ım Komşular da pen - Gümbü » Kara bıyıklı bir adam bir Ne anlamanın ihtimali yok.. Ge- ın delâleti ile muh- İrtihabatmdan bahsedildiğini tendik,,. » * 4 ilan sesi, çakmaklı tüfek. Kayit et,, hacı yağlı ka- b.” konuştuğu, duvarlarda k A usulünün alıp yürüdüğü ak Birey davulla adam çağır- Ee garipten daha fazla Ta Uzak mesafeye davul gürül- iy, © insan sesile bağıran ipti- ek, levri, Nevyorkla bir saniye- uşulduğu günlerde bir da - tokmağında insanların bey- da küskü gibi iniyor. Va muktedir olsam silâh top- Mi davul tokmaklarını da top- İeyrisefain borç para alıyor a, isefain idaresinin, 933 büt- : vin selâhiyet üzerine az akdetmek için Ankara. t teşebüslere (giriştiği tel. ' haberi olarak yazılmıştı. Sey- din bu istikrazı Maliye Vekâ- aletile milli müessese- 3: inden yapacak ve bu | ye renin muhtelif müessese- İğ, Pu arada Ereğli kömür şir- O Seyyar hesaplarını kapatacak- . ain umum müdürü Sa- Bey Ankarada bu işlerle . Bir kaç güne | Menta ndan fakir çocuk - | bir balo verilecek - edilecek hasılâtla Kadı - fakir çocuklar giydirile - Pencereleri açtım, davula | i açtılar, fakat hiç kimse| ne olduğunu anlayamadı . | biri köşe başında bağıran | “er bağrıyor. Fakat tek bir ke-| et Tiki gibi geliyor 2 İN Sadri Etem | |(* 2 Könmuevvel 1932 Diş tabipleri lele Diş bakımı Kongredeki karar- ların Ankaraya iblâğı Diş tabipleri © kongresindeki kararları alâkadar makamlara | bildirmek üzere Ziya Cemal Be- yin riyasetinde Ankaraya giden heyet dönmüştür. Ziya Cemal Bey Ankaradaki teşebbüsleri hakkında bir muhar - ririmize şu izahatı vermiştir: “— Ankarada Sıhhat ve içti - mai muavenet, Maarif, Milli mü- dafaa vekâletlerile Himayeietfal ve Hilâliahmer cemiyetleri umu- mi merkezleri ile temas ettik. Diş tabipleri kongresinde verilen ka- rarların tatbikini rica ettik. Maa- rif vekâleti, mekteplere birer diş | tabibi tayin etmeyi, talebenin an- | hıyabileceği sekilde diş hıffızsıh - “| hasına dair yazılmış küçük kitap- lar bastırmayı, mekteplerdeki hıf- zıssıhha kitaplarına diş (bakımı kısmının ilâvesini, muallim mek- i teplerinde ağız ve diş hıfzıssıhha- İ smın okutulmasını, hâlen vazife - dar muallimlere tatillerde kurs- lar açılarak ağız ve diş bakımının öğretilmesini, mektebe kayıt es - nasında her talebeden sihhat ra - porile birlikte birer diş raporu istenmesini kabul etti. Tatbika - tuna yakında başlanacaktır. Sıhhat vekâleti ise, sıhhi müze- lere dişe ait levhalar konmasını, sesli Türkçe bir diş filmi yapıl - masını, halkın anlıyabileceği şe - kilde levhalar bastırılmasını, diş tabiplerinin reçete vermek salâhi- yetinin tevsiini, rontken servisleri ile operatörlerin yaptıkları çene ve yüz ameliyelerinde arzu eden diş tabiplerinin bulunmaları hu - susunu kabul etti, Himayeietfal cemiyeti diş hıf - zıssıhhası ile çok yakından alâka: | dar olmaktadır. Cemiyet ilk iş olarak İstanbulda iki diş servisi İZ iş Ağırcezada Temaşa yerleri Vergiler Bundan sonra maktu alınacak Ankaradan gelen haberlere gö- re, hükümet tiyatro, sinema ve barlardan alınan vergilerin tahsi- li için yeni bir usul tatbikine karar vermiştir. Bu husustaki kanun lâ- yihası Vekiller heyetinde tetkik e- dilmektedir. Bu lâyihaya göre hükümetin al- dığı kazanç ve istihlâk vergileri | esasa seresasemanmensaaes ersan sere Memurlar çirmekten mu- hakemede İstanbul ağırceza mahkemesi dün bazı belediye memurlarını muhakeme etmiştir. Davanın mevzuu, operatör E - İ min Beyin şehreminliği zamanın- da Üsküdar — Beykoz şosesi a - çılırken, bu işin yapılması sırasın- Zimmete para ge-. Sayıa 3 Ortadan kaybolan çuvalların mu- hakemesi 11 bin çuvalın hikâyesini İ bildiği iddia edilen madam bir şey söylemiyor Geçende İstanbul ikinci ceza mahkemesi, on bir bin o çuvalım çalınmasına ait bir muhakemeye başlamıştı. Asma altında Ropen Efendinin imalâthanesinde yapı - lan çuvallar. . . i Bunlar, her gece bir kısmı or * tadan kaybolmak üzere kayıpla - ra karışmış, nihayet iş farkedil « miş ve ayni handa bir odada ya » tıp kalkan Yorgi Efendi, maznun olarak yakalanmış. Kendisinden başka daha iki kişi, bu mesele is maktuan alınacaktır. Tiyatrolar senevi kira bedellerinin 9p 75 şi ni, sinemalar yüzde 85 şi - ni, barlar da yüzde 100 ünü mak- tu vergi olarak vereceklerdir. Tiyatro ve sinemalar şimdi bilet üzerinden yüzde 5 belediye, yüz- de 10 Darülâceze, yüzde 10 istih- lâk veblânço üzerinden yüzde 12 kazanç vergisi vermektedirler. da 286 küsur liranın zimmete ge- girildiği ve istimlâk edilen bina - ların 14,000 küsur liralık enkazı - nın ziyaa uğratıldığı iddiasıdir. Sabık fen heyeti müdür mua - vini Şevket, Anadolu hisarı bele - diye müdürü Hasip, Beykoz be - lediye muhasebecisi Hulki Bey - lerle daha bir çok kişi, bu işle muhtelif noktalardan derece de - rece alâkadar görülerek, mahke- meye verilmişlerdir. Dün mahkemede, işin “muru- ru zaman,, a tâbi olup olmadığı etrafında muhtelif mülâhazalar yürütülmüş, belediye vekili Ra - mi Bey, alâkadarların böyle bir şey iddia edemiyeceğini, bu işte “mururu zaman,, olmadığını söy- lemiştir. Müddeiumumi Muhlis Bey, bu ciheti tetkik etmek ve mütaleası- nı bildirmek üzere dosyayı iste - miş, mahkeme, isteği kabul ede - tek, muhakemeyi Şubata bırak - mıştır. Türkiyenin sanayii Ham maddeleri dahilden ve hariçten temin edilen sanayiin vaziyeti Halkevi binası Halkevinin O bulunduğu bina Emlâk Bankasınca müzayedeye çıkarılmıştı. Cümhuriyet Halk fır- kasi da müzayedeye iştirak etmiş» t. Müzayede neticesinde bina fırkanm üzerinde kalmıştır. Cümhuriyet Halk Fırkası İstan- bul vilâyet idare heyeti reisi Cey- det Kerim Bey dün tapuya gitmiş, frağ muamelesini bitirmiştir. Bina fırkanın üzerinde (40.000) liraya kalmıştır. Bedeli'sekiz taksitte ö- dönecektir. Dün ilk taksit de ban- kaya ödenmiştir. maş dokunmaktadır. İmal edilen iplik nevileri de sıfırdan 24 numa- raya kadar olduğu için her işe ya- yayabilmektedir. Pamuk mamulâtına gelince, İstanbul Ticaret odası Türkiye- nin bugünkü sanayi vaziyeti hak- kında bir rapor hazırlamaktadır . Bu rapora göre, Türikyede ham maddeleri dahilden ve hariçten açılmasını kaarrlaştırdı. Bunlar - an biri Beyazıtta Süt damlasın - da, diğeri Kadıköyünde açılacak İ tır. Hilâliahmer de ağız ve dis ! bıfzıssıhhası hakkında levhalar ' bastırarak her tarafa dağıtacak - | tır. | Göztepe ve cıvarı elektriği ne oluyor | Elektrik tesisatı şirketi muka- | velesi mucibince bu seneki mesai i proğramına dahil olan Göztepe i ve civarındaki tesisatı Ağustos memleketimizin pamuk ithalâtı 23 milyon kilodur. Halbuki imal için 128 bin balya pamuk lâzım - dır. Bu rakama iplik fabrikaları- nın ihtiyaçları da ilâve edilirse her sene 159 bin balya pamuğa ihti- yaç vardır. Umumi ihtiyaç 180 bin balya olduğuna göre pamuk istihsalâtı ihtiyacın mühim bir kısmına te- kabül etmektedir. Yün ipliği ile uğraşan fabrika- ların miktarı ise 9 dur. 7 tanede hem iplik işliyen ve hem kumaş dokuyan fabrika vardır. temin edildiğine göre iki kısım sa- nayi vardır. Ham maddeleri dahilden temin edilen sanayiden bilhassa şeker, çimento, müskirat, pamuk mensu- cat, ipek mensucat, yün mensucat, gıda sanayii, değirmenler, bisküi, konserve, kısmen deri sanayii, kıs- men çıkolâta sanayii, kısmen sa- bun sanayii memleketimizin u- mumi ihtiyacını mühim bir nispet- te temin etmektedir. Ham maddeleri hariçten gelen sanayiden kısmen deri sanayii, kıs men trikotaj sanayii, kısmen yün le derece derece alâkadar olmak» tan maznun bulunuyorlar. Geçen muhakeme, şahit olarak Madam Eleni ile Kahraman Ef. nin mahkemeye çağırılmaları için kalmıştı. Dün ikiside geldiler, dinlenildiler, Madam Eleni, kendisinin çu » val dikicisi olduğunu, bu mesele- ye gelince, hiç bir bildiği olma * dığını söyledi. t Bunun üzerine, davacı Ropen Efendi ayağa kalktı: — Efendim, bildiğini söylemi“ yor. Bu kadın, işi iyice biliyor. Bana bu hususta malümatı oldu » ğunu, bu işi kimlerin nasıl yap » tığını bildiğini söylemiştir. “Sen hırsızlığı polise haber ver, davayr aç, ben, o zaman bütün bildikle- rimi birer birer anlatırım,, demiş» ti. Halbuki, karakolda olduğu gi- bi, işte şimdi de mahkemede de bildiğini saklıyor! — Hayır, efendim, hayır. Ben, hiç bir şey bilmiyorum. Bu ada - ma da “biliyorum,, diye kat'iyyen bir şey söylemedim. Ağzımı bile açmış değilim! Ropen Ef, Madam Eleninin işi iyice bildiğini, kendisinden başka dört kişinin yanında bildiğini söy- lediğini ileri sürdü. Reis Hâmit Bey, Madam Eleniye hakikati söylemek lüzumunu anlatt: — Şahit bildiğini saklarsa ce- zası vardır. ) Dedi. Fakat, Madam Eleni, ge ne hiç bir şey bilmediğinde, söy- lemediğinde israr ediyordu. Mah- keme, şahit Kahraman Efendiyi de dinledikten sonra, Ropen Ef. nin gösterdiği dört şahidin çağı- rılmasına ve bunların Madam Ele- Bi ile karşılaştırılmasına karar verdi. Muhakemeyi gelecek pa - zartesiye bıraktı. z Madam Eleni, mahkemeden çı- karken, şahitler için şöyle diyor » du: 5 —Gelsinler, karşılaşalım. Be . nim bir şey söylediğimi yüzüme karşı söylesinler. Ben, kimseye bir şey söylemedim! nihayetine kadar bitirecek ve ce - | mensucat sanayii ve maden ile reyan verecekti. Nitekim şirket | lâstik sanayii de memleketin ihti- evlerde tesisat yaptı. Halkla mu - | yacına yardım edecek vaziyette - kavele imzaladı ve saat parası, dir. tesisat ücreti olarak halktan üçer İ Raporda imalâta dair mühim buçuk lira aldı. Derken Feneryo- | rakamlar vardır. lundan Fenerbahçeye giden met- İ Pamuk ipliği imalâtı için mem- rük demiryolunun altmdan kablo | leketimizde 72 bin iği çalışmakta- geçirilmesi yüzünden Devlet de - | dır. Fabrika adedi ise 8 dir. Bun- miryolları ile şirket arasında bir ların umum istihsal miktarı 3 bu- ihtilâf çıktı. Aradan aylar geçmiş | çuk milyon kilodur. olmasına rağmen bu ihtilâf halen Memleketimizin umum pamuk halledimiş değildir. Halk bu ay | ipliği ihtiyacı 7 milyon olduğuna nihayetine kadar beklemiye ve | nazaran pamuk ipliği sanayiimiz cereyan verilmediği (takdirde | memleketimiz ihtiyacının yarısını mahkemeye müracaata karar ver» | temin etmektedir. mişlerdir. İ Senede 12 milyon metrede ku- gg e AŞ ya e vE MN ku kk ik ili Fakat bu fabrikalar halı ipliği ile çorap ipliği olarak senede 850 bin kilo imal etmektedirler. ihtikârı tetkik ediyorlar Uzun müddettenberi toplana- Bu da yerli yün ipliği ihtiyacı- | mıyan vilâyette müteşekkil İhti - na kâfidir. kârı tetkik komisyonu dün top « Maamafih memleketin umumi | lanabilmiş ve elinde mevcut ev- yün ihtiyacmı kâmilen temin ede- | rakı tasnif etmiye başlamıştır. bilmek bugünkü şerait dairesinde Komisyon Cumartesi tekrar imkânsızdır. Ticaret odası raporda | toplanarak çalışmıya başlıyacak * bunu zikrettikten sonra diyor ki: | tır. 2,5 milyon adet merinos koyu- nuna ve yahut ince yün veren ko- | rika 832 mancınık ipek ipliği yap- yuna ihtiyaç vardır. mak için çalışmaktadır. İpek do- Memlekette bu miktar koyun| kuyan müesseselerin yekünu ise yetiştirildiği takdirde umumi yün | 60 fabrika v2 900 tezgâhtır. Mem- ihtiyacı tamamile temin edilir. leketin ipek kumaş ihtiyacı kâmi- İpeğe gelince, Bursada 16 fab- | len dahilden b edilmektedir. Vi ği

Bu sayıdan diğer sayfalar: