May 23, 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8

May 23, 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ya Define VAKIT 23 Mayıs 1933 Yı ELMAS ARAYICILAR — Cennet gibi yer değil mi?. Gemiye bindiğimdenberi ediyordu. Marsilyadan binmişti ... Otuz, otuz beş yaşlarında, yanık yüzlü, parlak gözlü, iri fakat za - yif bez elbiseleri içinde gayet ra - hat bir gençti. Kendisiyle bir kaç defa görüşmeğe teşebbüs etmiştim. Fakat her seferinde “evet” , “ha- yır,, gibi kısa cevaplarla iktifa et- mişti, Akşam oluyordu. Vapurda son gecemizi geçiriyorduk. İki saatten beri, Serendip adası, dağlarile uzaktan, ufukta görün - müştü. Vapurda, karaya yaklaşılınca başlıyan faaliyet, düdük sesleri , halatların gerilmesi, vinçlerin ses - leri başlamıştı. Şimdi, sahil yakınlaşmıştı. Ba - tan güneşin son aydınlığı ile, ka - rada, Hindistan cevizi ağaçları, kumsallar, bir iki balıkçı kulübesi görünüyordu.. Yanımdaki genç tekrar etti: — Cennet gibi değil mi?. Gözlerini yarı kapamış, tatlı ha- tıralar anar gibi sahile bakıyor - du. Onunla konuşmak fırsatmı, bu © kadar geç bile olsa, kaçırmak iste- 'medim ve cevap verdim: — Evet.. Zaten buraya geliyo - rum.. Bu sözlerim onu yerinden siç - rTattı: — Ya.. Dedi, Kauçuk işleriyle mi meşgulsünüz?. — Hayır.. — O halde cay?. — Hayır... Tereddüt eder sesle: — Geriye, dedi, elmas işi kalı - yor.. Demek... — Evet. Yan yan baktı: — Kuyumcu musunuz?, — Hayır... — Memur?, Polis?. — Gazeteciyim.. Rahat bir nefes aldı. Sanki bü - yük bir yükten kurtulmuş gibi içini çekti: — Öyleyse, dedi, haberiniz ol - sun, vakıa cennet gibi yer dedim amma, burada cenneti görecek de- ğilsiniz, bilâkis.. — Cehennemi mi?. — Evet.. — Sahi mi söylüyorsunu?. — Buradan seksen mil ötede Sabaragarruva vilâyetinde, vadi - ler ve seller arasında (omadenler var, Orada, hayatımın, ben on gü- zel seensini bıraktım.. Bu vilâyette, Ratnapuradan Ballangodaya ka - darı kırk maden vardır. — Biliyorum.. — Hayir, bir şey bilmiyorsunuz. Fakat oraya gitmeniz, orada gün- de on iki saat, kuyular dibinde, ça- murlar ve seller arasında çalışan, açlıktan ölen çigmları görmelisi- niz.. İner inmez Kolombo şehri - nin debdebeli ve süslü kuyumcu dükânlarında, Rassagala dağının öte tarafında geçen facialardan si- ze kimse bahsetmez. — Ben, bilhassa bunları gör - meğe geliyorum. Hafifçe omuzlarını silkti; — Bir şey göremezsini. Eğer bir gey görmek istiyorsanız, sizin “digger,, olmanız, yani orada ça - lişan kaçıklara ri? lâzım - ilk defa olarak bu adam bana hitap| Müazzep | gibi, titrek bir| J- Nakleden : fa. — Ben de 'digger,, yetindeyim.. Hayatta bundan müş- kül işler görmedim değil... — O halde size, madenlerde hiç İ bir şey ne küçük bir safir, bir yakut bulmanızı temenni mem.. — Neden?. Tekrar gözlerini kapadı. Öylece sustu, Sonra: — Neden mi? Dedi, öyleyse dinleyiniz size bir hikâye anlata - cağım... idi. Yarım bir daire şeklinde, da - irenin ortasında, asıl liman, Hin- şişman yelkenliler, dalgalarla pas- lanmış eski gemiler ve rıhtımlarla hayal meyal görünüyordu. o Arka tarafta, beyaz cepheli evler, ağaç- lar, bir tarafta Kellanay bir taraf- ta Lavinia dağları yükseliyor, Hin distan cevizi ağaçları ile, ufukta garip resimler çiziyordu. Adam bir sıgara yaktı. İki ne- fes çekti. Yüzüme baktı. Bana sı - gara vermeği unuttuğunu anlıya - rak cebinden paketi çıkarıp uzattı ve tekrar etti: — Dinleyiniz, anlatacağım.. (Devamı var) Ümitsizlik ! Dünya iktisadi konferan- sından beklediğimiz yok! VAŞINGTON, 22 (A.A.) — Hariciye nazırı muavini M. Moley, telsizle neşredilen (o bir nutkunda dünya iktısat konferansından pek i fazla bir şey beklenmemesini ihtar etmiştir. Mumaileyh beynelmilel bir para mikyasının vakitsiz rücu edilmesi- ne karşı da ihtiyatkâr davranılma- sını tavsiye etmiş ve bu meselenin bütün alâkadar devletlerle ayrı ay rı müzakere edilmesi lâzım geliği mütaleasmdadır. Mumaileyh şimdiki müsibetle - İrin ilâçlarının kendimizde oldu - ğunu ehemmiyetle kaydetmiştir. Bununla beraber akilâne bir tarz- da yapılacak beynelmilel bir teş - riki mesai çok iyi neticeler verebi- lir, İktisat konferansının bütün ci - hanın maruz bulunduğu iktisadi müşkülleri tahfif ve izaleye yarı - yacak beynelmilel bir takım ted - birleri muhtevi bir plân tanzim e - debileceğini ümit etmemelidir. Çinlilerin bir baskını ! Pekin, 22 (A.A) — Rengo Ajan İ smın Pekinden istihbarına göre ler Japon sefarethanesi müştemi - lâtından bir binadaki nöbetçiye hücum ettiklerinden vaziyet va - himleşmiştir. Burada hâkim olan intiba, va» ziyetin çok gergin olduğu merke » zindedir, Pekinde bulunan Japon maye için takviye kıtaatı istemele- ri ihtimal dahilindedir. Diğer ta - raftan şimalden gelen Japon kuv- vetleri herhalde Pekine girecek - tir, Çin Cenerali özür beyan etmek üzere Japon ataşemiliterine bir İri göndermişse de ataşemili- ler bu memuru kabul sirri. olmak ni -|* ne de! et -| Vapur, limana girmek üzerey «| i distan ve Çinden gelmiş, garip ve | İ den bile kıpırdamamıştır. size bir hikâye; ”ltoru, Tevfiğin halini fena görmüş dün sabah silâhlı bir takım Çinli » | kuvvetlerinin Japon tebaasını bi - | Polis Haberleri Fazla rakı! Gelsin, gitsin derken fenalık geldi! Fatihte bir kömürcü arkadaşma | çatlayıncıya kadar rakı içirdi. Ra- kıyı içen bayıldı. Fatih belediye doktoruna götürüldü. o Belediye doktoru muayene neticesinde Cer- rahpaşa hastanesine kaldırılmasını söyledi. Cerrehpaşa hastanesine kaldırıldı. Midesi yıkanarak zehir» lenmektne kurtarıldı Hâdise şöyle oldu: Fatihte iki kömürcü vardır, Bun. lardan biri Petürkelidir ve ismi Hüseyindir. Diğeri Çatalcalıdır ve ismi Tevfiktir. Gerek Hüseyin, gerekse Tevfik biraz içkiye dükündürler, dün de gene iki kömürcü arkadaş içki iç- meğe karar vermişlerdir. Çünkü Hüseyin, Tevfiki rakıya davet et- miştir, Bu suretle iki arkadaş dün ak « şam karşı karşıya oturmuşlar: “.— Gelsin, gitsin!,. “— Bir, bir daha!, Derken kiloluklar devrilmiş, fa- kat bir ara Tevfiğe birdenbire fe- nalık gelmiş ve bayılmıştır. Hüseyin, Tevfiği kaldırmak is - temiştir. Tevfik kendinden geçmiş bir halde bulunduğundan yerin - Bunun üzerine etraftan hâdiseye şahit o - lanlar Fatih belediye doktorunu çağırmışlardır. Fatih belediye dok | İ İ İ | ve hemen Cerrahpaşa hastanesine kaldırılmasını istemiştir. Tevfik, Cerrahpaşa hastanesine kaldırılmış ve midesi yıkanarak kurtarılmıştır. Arkadaşına fazla rakı içiren Petürkeli Hüseyin hakkmda zabı- taca takibata başlanmıştır. Çöp tenekesi ile saldıran kadın Galatada Mumhane caddesin - de iki kadın (o kavga ( etmiş ve biri diğerinin başına teneke ge - çirmiş ve başını yarmıştır. Kavga- nın tafsilâtmı yazıyoruz; Galatada Mumhane caddesinde Sabiha Hanım isminde biri otu - rur. Ayni evde Emine Hanim is - minde bir kdaı daha vardır. Sa- biha Hanımla Emine Hanım uzun zamandanberi biribirleriyle geçi » nememektedirler, Gerek evin tıraçasma çamaşır asma, gerek mutfağı temiz tutmak gibi işlerden dolayı devamlı su - rete aralarında münakaşa çıkmak tadır. Evelki gün de gene böyle olmuş, traçaya çamaşır sen asacaksın, ben asacağım derken iş kavgaya dö- külmüştür, İki kadın evvelâ biri - birleriyle saç saça basa gelmişler- dir. Bundan sonra Emine Hanım s0- kak kapısınm arkasındaki çöp tenekesini eline geçirmiş ve Sabi - ha Hanımın başma indirmiştir. Sabiha Hanımın başından kan - lar gelmeğe başlamış, baygm bir halde yere düşmüştür. Hâdiseye zabıta memurları ye-| ! #işmiştir. Emine Hanım hakkında | takibat yapılmaktadır. $ Ayasofyada hasta olarak yatan Karslı İskez :<J4 Oo başı altındaki çamaşırlarını Ali isminde biri çalmak istediğinden yakalanmış - tır. Ali hakkında takibata başlan- | mıştır. $ Yağkapanı iskelesinde 330 nu- maral mavnada şalışan İbrahim- i mobil Mehmet Bulgaristan » ve Cene t Cenevredeki karardan n memnun 1- | 1 2 - Ruzveltin teklifini kabul ediyorl” Sofya, 21 (Hususi) — Başvekil | Gospodin Muşanof ecnebi gazete muhabirlerini kabul ederek Bulga- ristanın dahili ve harici siyaseti hakkında şu beyanatta bulunmuş- tur: Bulgaristan hükümeti Cenevrede verilen kararlardan memnun ve müteşekkirdir. Bulgaristanın terki teslihat me- i selesindeki hattı hareketi gayet sa- i rihtir: Biz bu hususta sarfedilecek mesaiye iştirak ediyoruz. Gaye - miz cihanda sulhun tesisidir. Bul - garistan tamamile silâhsızdır. E - | ğer büyük devletler terki teslihat işinde anlaşabilirlerse bu şüphesiz lacaktır. Ruzvelt'in terki teslihat hakkın- daki teklifini Bulgaristan şükran- la karşılamıştır. Çünkü bu teklif ' her şeyden evel sulhun takviyesine | hizmet edecektir. sulh istiyoruz. Tahdidi teslihat konferansında Bulgaristanı Bern sefirimiz G. Mi- Biz harp değil kof ile kaymakam G. Marinof tem | si) edecektir. G. Marinof bugünler de Cenevreye gidecektir. Yunan gazetecisi M. Popadopu- los'un bir sualine G. Muşanof şu İ cevabı vermiştir: Cenovada bulunduğum sırada Türkiye Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Beyefendinin şerefime ver - diği çay ziyafetinde Yunan Nazırı M. Maksimof ile görüşmek imkânı. nı bulabildim, Yunan Nazırı ile iki memleketi alâkadar eden mesele- ler hakkında uzun boylu görüştük. Bu temas neticesizde Bulgaritan da olduğu gibi Yunanistanda da itiİâF arzusu olduğuna kani oldum. Londrada toplanacak olan ikti- | sadi konferansın toplanmasından evvel aramızda ihtilâflı meselele- ri halledileceğine ümitvarım. Şim- di iki taraf arasında bu hususta muhaberat devam etmektedir. Fa- kat Yunanistan prensip olarak ih- tilâflı meselelerin halli ile beraber ticaret muahedesi de akdedilecek- tir, Musolini, Mak Donald ve Ruzvelt tarafından sulhun temin maksadi- le yapılan teklifleri Bulgaristan memnuniyetle kabul etmiştir. Ye - ni bir Balkan ittifakı hakkında Ce. nevrede hiç bir müzakere cereyan etmemiştir. Bunu tekrar olarak kat'iyyetle de tekzip ederim. Bul - garistanın böyle yeni bir ittifaka ihtiyacı yoktupr. Türkiye ile ebedi bir sulh muahedeniz vardır. Yu » | İnin bu teşebbüsünün ve ha | utulmıyacak olan bu b nanistan ile de münasebatımız dos tanedir, Bundan başka Bulgaris - tan diğer komşularile de iyi geçin mek arzusundadır. retleri dostluk nişanesidir, Biz bu | gibi dostluk ziyaretlerinin bütün komşularımız tarafından © yapıl - masını arzu &deriz. İşte bizden de bir grup bu maksatla Atinayı ziya- rete gitmiştir. Ben bu temasları çok muvafık buluyorum. Bu ziya - retler ve temaslar iki memleketin ie Ahmet kavga etmişler ve Ah - met yumrukla İbrahimi (dövdü - ğünden yakalanmıştır. İrarları bekliyoruz. Eğer bu | projenin, halisane kabul Sırp papazlarının Sofyayı ziya - | ri takdirde milletlerin © İ dilmesine medar olacak yakınlaşmasını ve anlaşması yet tabii olarak kolaylaştırı” nız Sırp matbuatı bu yakınla” ve anlaşmıya yardım etmiy0” Ben her türlü dostane rın dostuyum. Bulgar Vladii nın da Makedonyayı ziyaret” memnuniyetle karşılarım. Memleketimizdeki komün re karşı ciddi tedbirler almi$ lunuyoruz. Eğer lüzum ve hâsıl olursa bu tedbirler dabt detlendirilecektir. 5 Makedonyalıların arali ” yapılan cinayetlere karşı $'“. tedbirler aldık. Adliyemiz ire karşı kanuni cezaları küçük devletlerin de faydasına o - | ve adaleti tatbik edecektir. Fakat ölmek kararını vet |lan insanların ölümüne m mak ta güçtür, Almanyaya yapılmakta olaf murta ihracatımıza karşı hükümetinin aldığı men'i ibs! rarı maalesef henüz değişti” miştir. Alman hükümeti ilk rında ısrar etmektedir, M aramızda müzakere cerey8” mektedir. Bu ayın 21 inde Çekoslo"i le ticaret muahedesi akdi içi” | zakere başlıyacaktır. Bunda” ra da İtalya ile müzakereye” nacaktır. Biz de diğer hükümetler gİ didi teslihat konferansı ile da toplanacak olan iktisadi feransın verecekleri kurtar!” ff ço | “ ranslar da ademi muvs i neticelenirse cihan yenide” ve felâketler tehlikesine m i lacaktır. Ümit edelim ki soy" tehlikeden içtinap edilsin. Yunanistan V Ruzvelt Beyannameye Yuna” kümetinin verdiği © Atina, 22 (A.A) — YU tanım M. Ruzvelt'in beyan” ne vermiş olduğu cevabi” dir: Zatı devletlerinin bütün milletlerine hitap eden v€ bırakma meselesile ciha” konferansma müteallik ole” yannamelerini Yunan bi < büyük bir alâka ve lâyık ehemmiyet ile karşılamı Yunan hükümeti, zatı 4 ge Şİ de ana hatlarını çizmiş © adi çeki”, İ den kalkınmaları ve ger“ tesisi ve takviyesi gibi nazik olan bu zamanda zl elzem bulunan ei leri bahş neticeleri kğ i layı, bütün dünyaya tasv dir edilmesi lâzım gel" ğu mütaleasındadır. Yunan hükümeti, bu yelerin tahakkukuna Mm“ bertürlü tedbiri can v* $ Beyoğlunda Meşrutiyet cadde- | kabul eder. sinde geçen 2745 numaralı oto - isminde ( birine çarpmıştır, Şoför hakkında taki - bat başlamıştır. A

Bu sayıdan diğer sayfalar: