May 24, 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6

May 24, 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

EE D efine ELMAS ARAYICILAR ze Dünkü kısmınhulâsası: Bir gazeteci Serendip adasma giderken vapurda birisile tanışı- yor. Ona, elmas arayıerlarınm ya- nma gideceğini söyliyerek ahbap oluyor. Bu adam gazeteciye şu hi- kâyeyi anlatıyor: — Bundan on sene evvel, mem- ba: Rakvana dağında olan Kara- vandoya nehri sahilinde, üç ma -! denci kum yıkayorlardı. Bu üç ma» ! denci, arkadaştılar. Birisi, tamil ırkına mensuptu. dipli idi. Üçüncüsü ise, bir kır- ma, yani babası Avrupalı, annesi Asyalı. Bu kırmanın ismi... Haydi far: gedelim ki Dug olsun.. Bu üç ar- kadaş, beraber çalışmağı, zengin olunca, milyoner olunca paraları paylaşmağı (oo kararlaştırmışlardı. Şimdiki halde, sabahtan akşama kadar, ekseri zaman yarı aç çalı- Ötekisi Seren - şıp duruyorlardı, Kıymetli bir taş | bulunca da paylaşacaklardı. Bir sale, Tamil ortadan kayboluver- di. Geri kalan iki arkadaş bakış- tılar ve meseleyi anladılar. Şüp - heşiz kıymetli bir taş bulmuş ve kaçmağı daha münasip bulmuştu. Kalktılar, bellerine hançerlerini! geçirerek yola koyuldular. Kaça - bilmek için ancak bir tek yol var-| dı, ve yol otuz mil uzunluğunda | idi. Ertesi gün, bu yolun üzerinde bir ceset yatıyordu. Bu ceset, iki arkadaşin yetişip öldürdükleri Ta- | milin cesedi idi. Adam bir dakika durdu. Sigara- sından bir nefes daha çekti, de- vam etti: Daha ertesi gün, Dela kasabası- nm köylüleri pirinç tarlalarmda Dug'u çok ağır yaralı olarak bul- dular. Arkadaşı,onu uyurken kah- | becesine vurmuştu. Bununla be- raber, onu da ayni gün, öğleden sonra, kıymetli elması bir dükân - da satarken tevkif ettiler, ve elma- sm vesikası olmadığı için — zira her elmasın bir vesikası olmak i- cap ederdi — hükümet müsadere etti, ve fukaraperver cemiyetleri menfaatine olarak müzayede ile satıldı. Elması, büyük bir kuyum- cu satın almıştı, Fakat bütün bu muameleler olurken zaman geç -| miş, Dug'un yaraları iyileşmişti. Müzayede günü, Dug, elması satın alan kuyumcuyu köşe başında çe- | virdi, kendi hakkı olan kıymetli | taşı almağa muvaffak oldu ve bir kolaymı bulup Amerikaya kaçtı, Bu bir safir idi ve tam 318 krat geliyoru. Onu, Duz 25.000 İngi- liz lirasma sattı, — Peki öteki ne oldu?, — Hangi öteki?. —Dugu vuran Serendipli?. —Tevkif edilen mi?, "AKIT 24 Mayıs 1933 » vE A dası Nakleden : fa. ' Gülmeğe başladı: — Ne olacak, dedi, herifi astı - Jlar. Vapur, bu aralık büyük bir gü- rültü ile demir atıyordu. Eğilip baktım. Sonra, döndüm, adam, ortadan kaybolmuştu. v“. Kamaraya döndüm, eşyalarımı toplamağa : başladım, buiş bir hayli sürdü. Dışarı çıktığım za - J man, kumpanyanm küçük istim - İ potu bir kısım yolcuları alıp git- mişti. Beklemek icap ediyordu. Fakat bir sürü kayıklar vapurun | etrafını sarmış, içeriye, nerelerden | | girdikleri belli olmıyan bir sürü a- | İ dam, karıncalar gibi dolmuşlardır. | Ellerinde küçük bir tepsi, üzerle -| rinde her çeşitten birer elmas, in- İ sanı muhasara ediyorlar ve: — Presious stones, sir, presious genis?. Diye bozuk talaffuzlu bir İhgi- lizce ile kıymetli taşlar, mücevher- ler satmağa kalkışıyorlardı. Kimisi, bu taşları, kirli mendil- lerinden çıkarıyorlar, uzatıyorlar - dı: | — Bu Safir sahicidir efendim, alınız, cok kârlı bir iş yapmış o- lursunuz.. Yalnız yüz rupye.. Ba- dihava demek.. Bakımız.. Şöyle bir elinize alınız. Bir çok yolcular, bu hücumdan | bıkarak, taşı alıyorlar, güneşe tır tarak pırıltılarına O bakıyorlardı. İşte bu dakikada mahvolmuşlar - dı, denilebilir. Çünkü, satıcı, çe-| nesini açıyor, mütemadiyen söyle- niyordu: ; —Hanımınızın için ne güzel he- diye, bem yüz rupye nedir ki?. Buhran, efendim, buhran!.. Yok - i sa bu taş, geçen sene olsaydı bin rupye ederdi. — Sakın sahte falan olmasm?. — Sahte mi? Sahte mi?.. Satıcı, bir elile sakalını tutup fesli başını sallıyor, bir elile de iz- zeti nefsine dokunulmuş gibi, taşı geri almak ister gibi bir hareket yapıyordu; . —Sahle mi? Eğer sahte ise, ke- miklerimi sokakta köpekler kemir- sinler. Eğer sahte ise, namuslu i tüccarlar olan ecdadım, ecdadı- mın ecdadı mezarından kalkıp ba- na lânet etsinler... Eğer sahte ise.. Yolcu, omuzlarını silkiyor, taşı | bir daha muayene ediyordu. Kim | bilir, belki de sahte değildir? (Devamı var) Fransız filosu sız filosunu teşkil eden 15 cüz'ü tam Kazablanka'ya hareket etmiş- tir, (Cs Vem RA Bir adam kız kardeşini vurdu Tarsus Baltalı köyünden Tarsu- | sun eski dabağhane mahallesinde oturna Bekiroğlu küçük Osman is- minde birisi kız kardeşi Müyesteri sağ memesi üstünden tabanca ile vurmuştur. Vurulanın yarası ağır olduğu için hastahaneye kaldırıl - mıştır. Katil vak'adan sonra kaç- mışsa da sıkı takibat neticesinde yakalanmış ve adliyeye teslim edil miştir. Eskişehir Halkevinde Eskişehir, (Hususi) — Halkevi temsil şubesi Asri sinemada (Sa karya kızları) piyesini temsil etti. Uzun zamandanberi büyük bir gay retle hazırlanan bu piyes muvaffa- kıyetle temsil edildi. İstiklâl ruhu ve inkılâp arzula - rile yazılan Sakarya kızları piyesi hararetle alkışlandı. Melâhat, Na- ciye Hanımlarla Şadan, Muhittin ve İsmail Beyler çok muvaffak ok dular. Baba katili Çankırıda, Ilgaz kazasınm Kızıl sın köyünde babası Bekir Aliyi 18 yerindne (o bıçaklıyarak Mehmet ağır ceza mahkemesi ta - rafından 18 sene hapse mahküm e- dilmiştir. Yugoslavyada Tethişçi- lerin muhakemesi Belgrat, 23 (A.A): — Merkezi Fiyuma olan -—-muhacirler birli » ği— adlı tethiş teşkilâtı ile ve Fi- yuma belediyesi (memurlarından ve İtalyan tebaasından Servazi ile temasa girmekle suçlu tutulan Le- natz, Sochka, Dobrila ve Vlahoviç aleyhinde açılan davanın Belgrat- taki —devleti koruma— mahke - mesinde âleni surette rüyetine dün başlanmıştır. Pupchiç, Jut ve Dagiçeviç adlı i kişi de cürüm ortaklığı suçundan zan altında bulunmaktadır. Dünkü muhakemede ithamna - me okunmuş, başlıca suçlulardan üçü sorguya çekilmiştir. Lenatz ile Sochka suçlarını yarı yarıya itiraf etmişler, istintakları (oesnasında vermiş oldukları ifadeleri kısmen inkâr eylemişlerdir. Maznunlardan ikisi tethiş teş - kilâtina bilmiyerek © girdiklerini söylemişler ve bu hareketlerinden dolayı pişman olduklarmı ifade et mişlerdir, Muhakeme yarın devam edilecektir . Başlıca suçlu Lenatz İtalyanla - rı Yugoslavyanın düşmanı sayan bütün Dalmaçyalıların o kalbinde Yugoslavya hakkında vatanper - verlik hissinin, kendisinde olduğu gibi, kök salmış olduğunu temin et miştir. ağişmzi; Dante'ın şaheseri ROMA, 23 (A.A.) — Profesör Ali Raşit Bey, Dantein “İlâhi ko- media,,sının bizzat yaptığı arapça tercümesini M. Mussoliniye gön - dermiştir, Dante'nin bu şaheseri, arap dili- ne ilk defa olarak çevrilmiş bulu - nuyor. ——— Vigo, 23 (A.A) — İkinci Frame |Yeni bir denizaltı gemisi TARANT, 23 (A.A.) — 650 to- nilatoluk Diamante adir denizaltı gemisi denize indirilmiştir. “| zayedeye çıkarıldıkları zaman, sırf büyük bir 2 LA AA mleket Haberleri0 ELA AYA YAK AMA ; . Tarsusta | Manisa bağcılarının derdi var Bu dert, hükümetin küçük bir yardımile halledilebilir Manisa, (Hususi) — Burada günün en mühim meselesini emlâ- ki milliyece satılan ve taksite bağ- | lanmış olan bağlardan henüz tes- ! cili icra edilmemiş ve tapu senedi almmamış olan bağ, bahçe ve tar- lalar hakkında son günlerde Mali- ye vekâleti tarafından gönderilmiş olan bir emir teşkil ediyor. Bu emirnamesinde Maliye ve - kâleti; henüz tapu senedi istihsal etmemiş ve aldığı malın bugüne ka dar taksit borçlarını vermemiş o- lanların nihayet bir hafta içinde bunları yapmadıkları takdirde uh- delerine bırakılmış mallara ait i- hale kararınm feshile bu malların yeniden müzayedeye konulmasını bildirmektedir. Halbuki, bu mallar vaktile mü - harikzedelerin istifadesine tahsis e dilmiş, hattâ harikzede mazbatası gösterebilen müşterilerin müzaye- üzere istifası muktezi 7,5 nisbetin- deki mevduatın alınmasından bile sarfımazar olunmuş, fazla tehacüm olmuş, bu sebeple de meselâ: An -| cak iki yüz lira kıymeti olan be-| her (eski) dönüm bağın sekiz, do-| kuz liraya kadar arttırıldığı mü - l kerreren görüp işitilmiş ve bunun ! önüne de geçilememişti. Bugün o bağların tortusu bütün acıklığı ile kendisini gösteriyor ve f ortalığı kıvrandırıyor. Çünkü; be - her dönümü sekiz, dokuz liraya alı nan yirmi dönümlük bir bağım tes- i cil ve tapusunun istihsali için yal- nız (harç) olarak dört yüz lira ver “USUNENUNAEEANEEAEEEENNNANASERABANEEEA SANAN, Alman filosu Hitlerin huzurunda ma- nevralar yapmaktadır Kiel, 23 (A.A) —Dün zabitler için yapılan bir mes ayininde başvekil, hükümet erkânı Mösyö Goering Alman donanmasının yüksek rüt- | bedeki zabitleri Schlesviz Holstein ismindeki hattı harp gemisine bin- mişlerdir. Mösyö Hitler bu gemi - den manevraları takip etmiştir. Hitler gemiye geldiği zaman 2İ pa ye top atılmış ve filo hemen demir alarak manevra mahalline gitmiş- tir. Alman donanmasının asıl cüz'ü tamları aralarında Doçlan ismin - | deki yeni kruvazör olduğu halde | bu manevralara iştirak etmiştir. Yalnız Emden kruvazörü ecnebi memleketlerde bir cevelân yap - makta olduğundan ve Kaelsruche kruvazörü de havuzda bulundu - ğundan bu manevralara iştirak e - dememiştir , Sulhün ilânı! Kiel, 23 (A.A.) — Bahriye kı - taatına hitaben bir nutuk söyleyen başvekil, 1918 ihtilâli smıflar ara“ sında mücadeleyi ilân ettiği halde yeni ihtilâlir Almanyada sulhu i - lân etmiş ve hüsnüniyet sahiplerin den müteşekil bir camia vücuda getirmiş olduğunu söylemiştir. Bu | camia, dünyanın diğer hiç bir kıs- | mek mecburiyeti var; diğer © raflarda üstelik caba... Halbuki, bugün üzüm piy” azami on dört kuruştur. Zaten bin bir arıza kar türlü türlü masraflara kati?” bir okka çekirdeksiz kuru ij asgari on iki kuruşa mal eden'i. cr ancak sarfettiği imar v€ masrafına tekabül edebilec€” ve pek çoklarınca buna dahi vaffakıyet temin edilemiye” l salâtı hangi fiatlerle satma” 4 eder ki, bütün bu masr karşı koyabilsin? Ayni zam: mumi buhrandan bert müteessir olan bu memleket sı da himaye ve siyanete mg tır.. Filhakika bu borç sahiplei rasında - öbür tarafta zati gal ği renler- fuzulen bu emvali # bağlarına göz koyan ve en 9" fiatlerle tek başkasına kaç öldüren | deye iştirakinde pey akçesi olmak | ye bu bağların kıymetini taşı da vardır. İşte hazinece N İ yapışılacak kimseler bunlardı” y Ötekilere günah oluyor, * ; kette fazla çalışmasile a luk çocuğunu geçindirebileni Eği bilerini diğerlerinden ayır bunları himaye etmek “z Bunlara hiç olmazsa üzüm Ta lünün toplanması ve satılm9# leri olan eylül ve teşriniev"€ vr sounna kadar müsaade mesi hükümetimizin erhal adaletinden bekleniyor; i#t€ sa bağcıları bunu istiyorlar: bekliyorlar, d Muammer çeri, DERELER EPP RPPRY ERİ Limon kıralını” mahkemesi Kaçakçılık yaptığı idd kemeye' verilen limon muhakemesine yarn deva” caktır. İçinde kaçak eşya buluns” zım vapuru kaptanları çi muhakeme Dosyada vetkik tahkikat için iki ay sonraYö edilmiştir. 4 —— , Kadınlar kongr©' di Sikagoda 16 temmuzda” laf milel kadınlar kongresi to) | caktır. Bu kongreye Türk va şi birliğide resmen çağrımı i lik, kongreye murahbss Ny mek imkânini uramaktad”” 74 aa me mına karşı tehdit edici Pİ” te değildir. il Biz belki de diğer ©” gi” fazla sulhu istiyoruz: Zire ,df yonlarca işsizimiz€ ekme” rik etmek için sulha m kat sulh, ona lâyık vi İşte Alman inkılâbı, ü Almanyanın hürriyet! v vi müsavatı için mücadele”? etmiştir. Alman hükümeti yapılan bu ziyaret, arzumuzu Alman riyet ve hukuk müsâ eylemek kararımıza ğu mânasını ifade eder” o 4 am şiadeli ie iy çi | al lunan yüzlerce dönüm bağ! “3 i i | İ , | 1 a

Bu sayıdan diğer sayfalar: