27 Haziran 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9

27 Haziran 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kari, Kuzu, Karia) — Kavgası Muharriri : Ömer Rıza e | Meryem zabitin yüzüne dikkat *£ Onun simasını hatırlamak 1. Nihayet hatırladı: izin isminiz Gollus 7 .. > Evet, .> Siz bir kaç sene evvel bana an bir mektup ile bir ku- Betirmemiş miydiniz?. 3 de sizi hatırladım. Fa- kendinizi yormayınız. İkisi kalkıp çadırlarma gittiler ! lerini yediler. Gollus has- Ye ıztıraptan henüz yeni kur- ryemin yeniden ıztıraba Masını, sinirlerinin yeniden ynleşmesini istemiyordu. , #mekten sonra Meryem yal - a dolaşmağa başladı. As- onu seviyor ( ve hepsi Lı boynundaki gerdanlığa iza - Ona; > Gerdanlıklı kız! | ardı... Meryem gezintiden döndüğü za Gullusun onu beklediğini *i. Gollus ona yaklaşarak: ç Bu sabah bana açtığın me- tafsilâtiyle anlat.. Bildik - avi bırak, bilmediklerimi söyle. n anlattı ve Gollus dik - dinledi. Hikâye bittikten sordu: > Markusla muhabere etmek is Musun? 0 Tabit istiyorum. Fakat biz yarın hareket edi- Ökside Markusa bir haber! NV relim, palm emar yp S2 e asrl:. 0 Benim bu şehirde dostlarım | Ben burada Esenlerden ya yanlardan birini bulup Mar- gönredebilirim, Senin yardı- Ri dir, Hay, hay?, *yem kendisine hizmet eden kadını çağırdı ve ona şu Satı verdi: Sehir de dolaş. Esen olduğu- deceğin her hangi ada - & “Kraliçeniz sizi çağrıyor. İ- isterse ona “güneş doğu - “de. Yahut bir hiristiyan bu- N ona “hemşiren Meryem se- “iyor!,, de, İşaret isterse “şa yor!,, de. Peki!, İns müsaade ettiğinden ihti - kadı hemen yola çıktı ve m üstü döndü. Tayrada hiriş- Bamına bir kişi kalmamıştı . tiz Essenlerden Samuel na - ml Meryemin esir oldu - anladıktan sonra geceleyin ka geleceğini söylemişti .. Samuel dediği gibi orta - karardı i çadırına getirilmiş - onu isticyap ederek (8 müptedi olduğunu anladı. şam, Erden kıyısındaki Esen eden Tayradaki annesini gör gelmiş, Esenlerin (OKudüse Neri üzerine onları tekrar bu- | ve Tayraya dönmüştü. na teslim etmesini söyledi . y, , Marlas ölmüşse | bunları , teslim edecekti. Nu da bu- Meryem Esenlerin (reisine de bir mektup yazarak başmdan ge- genleri bildiriyor ve yardım dili- değil; yordu. Markusa © yazılan mektup kısaydı; — Bu mektubu okur okumaz Romada beni bekliyen çirkin ve hicabaver vaziyetten kurtar - mak için hemen koş! Meryem, Samoele bütün talima- tını verdikten sonra Gollusu ça - ğırdı. Gollus, lâzım o olan parayı vereceğini söyledi. Esen bir para kabul etmedi ve Meryemin önünde diz çökerek onu sadakat selâmiyle (o selâmladi ve ayrılıp gitti. Ertesi gün Gollus da bir mek - tup yazarak Kudüsteki arkadaş - larından birine göndermiş ve bu mektubu, orduya avdet ettiği tak- dirde Markusa teslim etmesini ri- ca etti. Sonra Meryeme dönerek anlattı: — Elimizden geleni yaptık, kr zım, gerisini mukadderata bıraka- lum, bu akşam hareket ediyoruz .. Akşamleyin hareket ettiler, Gul lus ele geçirilen ganimetlerin bir kısmı götürüyordu. Yanında bir müfreze muhafızlar vardı. Otuz günde gemi İtalya sahillerine var- mış, gemi Rehegum limanında durmuş, kafile de karadan Roma- ya hareket etmişti. —20 — Tacir Dimitri Nu, Markus kulenin içine çekil dikten sonra Meryemin sesini bir kere daha duymuş, ondan sonra, "duvardaki gizli kapıyr kapamağa mecbur olmuştu Nu kendi kendi- ne dövünüyordu. Markus, yattığı! yerde vaziyeti anlamak istedi. Nu, Meryemin yahudiler elinde kaldı- ğını anlattı: Yaralı asker, yerinden sıçradı ve “kapıyı aç!,, dedi. İkisi de uğarşatilar, Fakat mu - vâffak olamadılar. Kapıyı açmak için kullanılan bir demir parçası dışarda kalmıştı . Markus yorgunluk yüzünden tek rar yere düşmüş, Nu ona yardım etmeğe çalışmıştı. Çok geçmeden İsiel birader hemşirezadesini merak ederek o- nu aramağa gelmiş, hakikati an- ladıktan sonra derin bir hüzün i - çinde geri dönerek bir kaç arka- daşiyle gelmiş, Markusu tanıya - rak bir yere yerleştirmiş, ve ona bakılmasını emretmişti. Markus son derece ihtimamla tedavi olunuyor, fakat onun ifakat edeceğine ihtimal verilmiyordu. Romalı zabit beyin hümmasına uğ- ramıştı.. Esenlerin Meryem hakkında al- dıkları malümat onun muhakeme ve mahkümiyetinden ibaretti. Ge- risini anlamak mümkün olmamış- tı. Onun için onu ölmüş farzedi - yorlardı. Kudüsün, Mabedin, ve Siyon dağınm sukutundan sonra Esenler eski köylerine avdete karar ver - mişler, yağmurlu ve fırtınalı bir gecede, Markusu da taşıyarak mağaradan çıkmışlar, Eriha yolu- nu tutmuşlar, köylerine vardıkları zaman onunda (yandığını, fakat gizli mahzenlerixdeki buğdayla - rın ve şarapların okaldığmı gör - müşler, orada tekrar yerleşmişler- di, topraklarını yiniden ekmişler, evlerini inşaya çalışmışlar ve ne- ticede eski köylerini yeniden can- landırmışlardı. Polis Haberleri Kavgacı kaptanlar ? Futbol yerine birbirinin kafasına vurdular Haliç Fenerinde bir arsada fut bol oynıyan iki çocuk top yüzün- den kavga ederek © biribirlerinin kafasını taşla yarmışlardır. Hâdi- se şu tarzda cereyan etmiştir: £ Evvelki gün akşam üstü ma - halle arasında her zamanki gibi futbol oynıyan çocuklar kaptan- ları! Cavitle Süleyman ayak yap- mışlar.. Ayağı Cavit kazanarak en iyi oynıyan çocuklar; seçip kendi tarafında almıştır. Oyuna Süleyman kırgın olarak başlamış. İyi oyuncular karşısın - da yenilmemek için atıcılıkla, kı- rerlıkla oyun oynamıştır, Bunun üzerine öbür tarafın kaptanı Cavite kızmış karşıki ta - raf gibi sert oynamağa başlamış- tır. Ara yerde oyun arasında yum- ruklar, tekme kim vurduya gidip dururken artık küçük kaptan Sü-| leymanın yenildiği için ayranı ka- bararak öbür tarafın kaptanı Ca - vidin gutlağına ypaışarak bir sil- le aşketmiştir. Her iki tarafin oyuncuları kaptanlarmı kızıştır - mışlar. Silleyi yiyen Cavit Süley - manm belinden sarılarak yere yu- varlamıştır. Yere düşen Süleyman da Cavidin ayaklarma sarılarak düşürmüştür. Bir zamanda yerde gmtlaklaşan küçükler, işi sille, tek me, yumruklar bir türlü hallede - miyeceklerini anlayınca ellerine Tıbbi Müsahabeler VAKİT 27 Harim 1931 — 8 Çocuklarda kemik has- talığı ve birçok sebepleri ehemmiyetli Iki mühim âmilden başka, bünyenin rolü ve irsiyet ağ Çocukların kemik hastalıkları- nm tedavi ve vikayesine dair son senelr zarfındaki terakkiyat pek fazla olmuştur. Bundan bir kaç sene evveline kadar bütün dün - yada o derece nazarı dikkati cel- betmiyen raşitizm, bugünkü terak- kiyat ve tetkikat sayesinde tekmil dünya çocuklarına musallat ve şa- yanı hayret derecede çok mühim, içtimai bir hastalık olduğu kana - atini vermiştir . Raşitizm kemiklerin şişmesi, in- hilâl ve tegayyürü şekillerile.mut- tasıf müzmin bir çocuk hastalığı- dır. Bu tarife bakarak raşitizmi sirf kemiklere münhasır bir has - lıktır diye kabul edilmemelidir. Hastalığın en bariz tezahüratı- nı teşkil eden kemiklerin sui te - şekkülleriyle birlikte müteaddit cihazların dahi tegayyüre uğra - dığı ve bu tegayyüratın da raşi - tizme merbut olduğu görülmekte- dir. Binaenaleyh bugün raşitizm, çocuklarda bu hal kendiliğinden geçer. Göğüsteki tegayyürat : 3—4 - üncüde görülür, Göğsün yan ta - raflarında kaburga kemiklerinin tesbih gibi sırayla şiştiği görülür Daha ilerlerse göğüs yanlarından | içeriye çöker köprü kemikleri iğ - rilir. Ön kısmı dışarıya çıkar, ta - vuk göğsü gibi olur ve bel kemiği dışarıya doğru iğrilir (kambur o- lur.). Kol ve bacaklarda görülmesi * Altıncı ayla ilâ bir yaş arasmda başlar. Bu kemiklerin iki uçları şişer. Daha sonra kol ve bacakla - rının kalem kemikleri (o iğrilmiye başlar. Dişelr: Raşitizmde dişler geçi « de dişler geçiktiğinden kemik has- talığına ait vücudun hiç bir tara- fında bir âraz yokken dişleir ge » çikti diye kemik hastalığı vardır, dememeli.. Etler: Kemik hastalıklı çocuk « larda etler pörsük ve gevşek olur. en büyük tesirlerini iskelet cihazı üzerinde gösteren ve vücudun bü- Yalnız kemik hastalığında bazı etler vardır. Fazla serttir bilhassa. geçirdikleri taşları biribirlerinin | tün mayink Ye mesiçlerine ait | bu etler kol ve bacak harekâtmda kafasına yerleştirerek yaralamış mumi bir hastalık gibi telâkki edi- çekmek vazifesini görür. İşte böy- ve bitkin bir halde kendilerinden geçmişlerdir. Küçük kavgacı kaptanlar Balat hastahanesine kaldırılmışlarçlır ; $ Acıbademde Osmaniye mahal. lesinde Boyacı Mehmetefendi so - kağında Si numarada Tevfik Bey yatarken içtiği sıgarasını düşür - müş, yorgan tutuşmuştur. Tevfik Bey farkma vararak ateşi söndür- müş yangının önünü almıştır, —————— << ———- vası, esasen sağlam bünyeli olan) ilerlemiştir ki hastalığın hafif de- | cocuklarda kan zafiyeti görülür : ie recelerini de nazarı itibara almak | Buna sebep te kemik hastalıklı ço- Markus burada be$ ay kaldı. E-| şartiyle meme çocuklarının ve ilk an iyi gıda verilmemesindem Markusu yeniden diriltiyordu. senlerin aldıkları malümata göre, | Titüs Kudüsün istilâsmı ikmal et- tikten sonra Kayseriye hareket et-| tâ sırf anne sütü alan çocuklar da-| cuklarda en mühim ârazdan biri » si terlemektir. Vücutlarında yo - miş ve kış mevsimini orada amfi- teatr eğlenceleriye geçirmeğe ka rara vermişti. Amfiteatr eğlence- lerinde esir yahudiler karşı karşı - ya getirilerek dövüştürülüyor, ya» | hut vahşi hayvanlarla mücadeleye | sevkediliyorlardı. Meryemin Tayradan gönderdi - ği Samuel Kudüste aylarca dola - sarak Essenleri ancak bir gün bir biraderi rastlıyarak onların tekrar köylerine döndüklerini anladık - tan sonra hemen Erihaya koşmuş, köye varmış, Meryemin selâmeti | hakkında verdiği malümat ile bü- tün köyü dilşat etmişti. Samuel Markusa da yüzüğü ve mektubu vermiş, Markus derhal harekete karar vermişti. Çünkü Samuelin getirdiği ba- berlere göre Titus İskenderiyeye müteveccihen hareket etmişti. O - nun oradan Romaya giderek za - fer alayını tertip edeceğinde ve Meryemi cariye olarak sattıraca - ğında şüphe yoktu. Ona çar çabuk yetişmek gerekti. Markus ile Nu birlikte gidecek- lerdi. Bütün biraderler onları tes- yi etmişler, ölüm yatağında yatan İsiel birader, onların muvafakiye- | ti için düa etmişti. yolcu İskenderiyeye inmişler, oradın 1 - talya sahilleri.c varmışlardı, SON iyor. Diğer taraftan raşitizm sanayi- in tekâmülü dolayısiyle asrımızda sahai tesirini fevkalâde artırmış ve medeniyetin terakki ve inkişafı ile mensupten mütenasip surette ilerlemiş bir hastalık olarak kabul etmeliyiz. Şehirler dahilidinde sıhhi bir tarzı hayattan ayrılmak neticesi raşitizm zamanımızın büyük ve mutavasıt şehirlerinde o kadar yaştaki çocukların hemen yüzde doksanı buna müsap olmakta hat- hi bazan bundan muaf kalmakta | dır, denilebilir, Raşitizm hayat dahili rahimden on sekiz yaşa kadar husule gele - bilir. Fakat umumiyetle ilk diş çıkarma zamanında (6—7) de gö- rülür, En çok altıncı ay ile ikinci yaş arasında görülür. Altı aylıktan ev- vel çocuklarda olan raşitizmin â- razı noksan olduğundan o kadar nazarı dikkati celbetmez. Kemiklerde raşitizm hâdisesi kemiklerin nema bulduğu nokta - larda görülür, Çocukların kemik - lerinin nema bulması ilk üç ayım da başta, ikinci üç ayında göğ * sünde ve daha sonraki aylarda kol ve bacaklarda olur. Kemik hastalığı da ayni bu sırayı takip ederek evvelâ baş kemiklerinde, sonra göğüs kemiklerinde, daha sonra da kol ve bacak ve bel ke - miklerinde görülür. Baş kemiklerinde görülmesi * i uğa geldiği kısma parmakla ba -| belerde bu saydığım / sarsak âdeta selluit bir bebeğin| her birisinin kemik hastalığı yap- karnma bastığımız gibi bir k z duyarız. İyi be: ye 9 ve alir İNME» İ yürden dolayı her hangi bir tara « le fazla sert ve çekici olmasından yumuşak olan kemikleri kendine doğru çeker ve bacaklar iğrilir. Keza karın etleri gevşek olduğun- dan karın büyür, Bu etleri idare eden sinirler ke- mik hastalığı hasebiyle vazifesini göremediğinden bacakların iğri ve karnım büyük olmasına daha ziyade sebebiyet verir. Kan zafiyeti: Kemik hastalıklı ir, Terleme: Kemik hastalıklı ço rulmayı mucip (o bir hal olmadan terlerler. > Bu da raşitizm hasebiyle terle meyi idare eden âsabın vazifesi « nin bozulmasındandır. Diğer çe cuklar uyurken, ağlarken gidala- rını alırken terlerler, bu tabiidir. Halbuki raşitik çocuklar durur - | ken terlerler. Rağitizmli çocukların mafsal 5 ları daima başı yatarken sağa s0 la çevirerek sallar ve ruhi tegay « fına ufak bir temasla derhal ağlars lar, acı duyarlar. j Böbreklerinde teğayyür: Kedi mik hastalıklı çocukların idrarları # fazla ve kokuludur. Fazla fosfo Gi zayi ederler. Raşitizm nasıl husule gelir: Bu- nun izahı için pek çok nazariyeler vardır. En mühimleri şunlardır: Bir kısmı entane, bir kısmı hava « sızlığa, ziyasızlığa, bir kısmı ba » çocuklarda kemik hastalığı evve-| kım noksanlığma, bir kısmı vera” lâ baş kemiklerinden başlar. 2—| sete bir kısmı fazla meme yermi / 3 üncü ayında görülür. Başm yas-| ye hamlederler. Yapılan tecrü « | sebeplerin tığı görülmüştür, ME AN vr eş kir, fakat bazı sağlam çocuklarda Devamı var i j 3 ; j i " di “9 iL İ. , y id i

Bu sayıdan diğer sayfalar: