7 Ağustos 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

7 Ağustos 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

m? edebi tefrikası: 3 ayyy 1 gz yy yn Selmi İzzet şet I arasında dönüyordu. Elektrik saç- larında bir altın selvi çiziyordu. O kadar güzeldi, ki Saim Beyle Na - dire Hanım gülümsiyerek birbirle rine baktılar. n My 8 fiy, *mekten sonra dansederiz, li eman önüne gelmişlerdi. N Birinci kata çıktılar. İkin basamaklarında sordu: f LO akan nedir? di Vismeti Paşta.. Senin çok sev-! o—Benisıkıtut Alp, gözlerimi bilirim, kapıyorum. sli, Yapılmıyacak şeyler ya| Demiralp şaştı: NR... Benimher sevdiğimi| — Neden? — Kendimi bir serapta tasavvur edeceğim... Mükellef bir cazbant çalıyor.. Üstümde ağır, dekolte bir tuvalet var.. Boynumda inciler, bi- leklerimde, parmaklarımda pır - lantalar ışıldıyor... Sen şık, zarif, Totdun, Ama, benim her iste- Yapmaya kalkacak olsan, : .*de kazandığın para, bir gü iy Sirmez, Sen benim kardeşim- in Sıkmışlardı. Günay, kapı - 2 Fakat birden bire, öyle bir şey| | söyledi, ki anayla baba irkildiler. | ye demokrasinin buhranlarını tah- j İ Türkiyenin | / Hür Kafası | Yeni zamandan, yeni nizam | dan, faşizmden, hitlerizmden, ko- münizmden, kapitalizmden, 808- yalizmden, liberalizm ve demok-| rasiden bahsederken acaba ne kas- tediyoruz? Türkiye için bir rejim örneği mi arıyoruz? Liberalizm RE De A bası çıldırtıyordu. Bir an kendine gelen Muğrav Şah Abbasın göz“! leri birer kan çanağına döndüğü- | İ nü ve bir boğa gibi soluduğunu | İ gördü. Vaziyet tehlikeli idi. Şim- di bir emir verir, kendisini öl dürtebilirdi. Halbuki.. oyapacak çok iş vardı. Bu işlere başlama- mıştı bile.. Ya Tamara., Muğrav, Tamarayi hatırlar ha- | turlamaz irkildi. Hayır, yaşamak | istiyordu. Tamarayi bulmak, ona | lil ederken, hürriyet ve müraka - benin faydasızlığını mr anlatmak istiyoruz? Hayır, bilâkis (yeni Türkiye; gençliğini misalcilikten, örnekçilik | ten osmanlı taklitçiliğinden uzak tutmak davasında bulunuyoruz. Os manlı darülfünununda her fran- sız hukukçusunun veya her ingiliz iktısatçısının . sözü bir âyet idi. J 9 Yazan : Niyazi Ahmet — Ne yapalım diyorsun.. Başı boş mu bırakayım? — Böyle bir şey söylemedim... — Ya?. — Gürcüler artık harp yapı cak vaziyette değildir. Onları kor- kutmadan elde etmek lâzım.. Şah vezire baktı. Vezir Kara» i ciğay Hana bakıyordu. i Muğrav bunlardan bir şey an» lamıyordu. Fakat vaziyetini bir parça kurtardığını . hissediyordu. zengin bir gençsin... Frak giymiş * | Türk devletinin ve milletinin şart- | sin... Etrafımızda demet demet larmı bu hükümlerin kalıbına bir çiçekler.. Fanoslar... Avizeler... A-| türlü uyduramıyan > Türk genci, vizeler. : karşısındaki ile münakaşa edebil - Demiralp durdu, Günayı bırak - | mek için ayni âyarda ( bir başka ti frenk hukukçusunun veya iktisat - — Çıldırıyor musun? çısının tenkitlerini arayıp bulmak Saim Bey güldü: zaruretinde idi. Bütün Osmanlı; — Ya bu hulyan hakikat olursa | fikriyat hayatı arap kale'sile frenk | ne yaparsın? dediğine göre,si arasında keleleyip Günay babasına döndü: durmuştur. — İşte o zaman çıldırırım baba. Ne siyasi, ne içtimai, ne iklısa- Blini, açılmcıya kadar çaldı. Ni 0 ak lâ.) Şah Abbas vezirle Karaciğay Ha- va baban Sl belke ls malik olmak için yaşam ii ii rldı; zımdı. ina birer işaret verdi. İkisi de yer» Şah Abbas tekrar sert ve âmir| lere kadar eğilerek dışarı çıkte. sesile bağırdı: İ lar, — Fikrini açı Söyle Mağzo” i o Muğrav yalnız kalmıştı. Ne demek istiyorsun?.. İ Şah Abbas bir müddet durgun Muğrav asabiyetle mukadde- durduktan sonra: mesini yaptığı fikirlerini tevil et- — Mağzo aşskerimi kuman- mek yollarını aradı. Kendi sükü- i danlar göndereceğim. Şimdi söy- tunun, Şah Abbası da bir parça | lediklerini biz sen gelmeden dü“ sükünete getirdiğini görünce: şündük. Bende kan akmasını | a buldum babacığım. Sa- getirdim... Şişli, pasta pa- , Nutfağa götür, dört tarafı nl. Anne,o ne?. Ye- Sen mi Yapıyorsun! Sana yar 0 ım anneciğim... beraber, bütün apartı - San geldi. Gidiyor, geliyor, “oradan oraya koyuyor, m kahkahası, kıvrak sesi o -) — Halan seni bu ay, adaya, klü-| di hiç bir buhran olmasaydı, Ke-| O — Ne demek istediğimi anla- | istemiyorum. Gürcistan seni se- Bop dolduruyordu. be davet ediyor. malist rejim Türkiyeyi yetiştir -| dınız zannediyorum. Gizli kapak- | ver, Otuz bin kişilik bir ördü em- pa oturdu: | Genç kız, heyecandan kıpkırmı: | mek için kendine mahsus usuller | İr söylemiyorum. Her muvaffakı- |; âmadedir. Karaciğay Hanı iz oldu: arayıp bulmağa mecburdu. Çünkü — Sahi mi baba?.. onun içinde bulunduğu (şartlar — Sahi... Yalnız annen korku -| büsbütün başka idi. Eğer libera- . n ölüyorum. Cafer Ali Beye | yor, deli kız, orada zırdeli olma “(izm İngiltere ve Amerikada bile «3 Bek acete-tşteri“vardı...: | sm? Diyor. iflâs etmemiş olsaydı, eğer demok zi işler... Gene bir kaç bin li-| Günay koştu, biraz sararmış o -| yasi Fransada bile en hararetli ta- Ndedir... Anneciğim, şu zey | turan Nadire Hanımın dizlerinin | raftarlarmca temelinden ıslah edil mi iletir misin?.. Sen de| dibine çömeldi: meğe (muhtaç oadolunmasaydı, sn galiba... Sıcaklarda... |: — Anneciğim, beni böyle bir eğ”! çok korkulur ki iktısadiyatta libe - sap ,, sma bakacağra ne isti - | Jenceden mahrum mu edecek?.. İ-| ralizm ve siyasiyatta sürü sürü fir söyle... Salata mı vereyim?.| Ki senedir, mütemadiyen, kış yaz| ka Türkiyeyi tehlikeden tehlikeye yet muhakkak kan akıtmakla ol- | da yanma veriyorum. Kartli, Gus | maz.. Kim olursa olsun. Gürcis- riya, Kaheti hatta Kütayis zapte- tana sefer yapan ordunuz az mr | ölmeli... Bayrağım orada dalga» zayiat verdi? lanmalıdır.. hk, “8ün,durup dinlenmeden il dem, dedi, makinem soluk | Medi... Haydi çabuk yiyelim, Bu muvaffakıyetten sonra Oş» manlı ordusuna bir şefer yapaca- ğız.. Bu sefer şimdiye kadar gö- rülmemiş bir şey olacaktır. Aba za Paşadan haber geldi. Abaza Paşa Erzurumda hükümet kur- pitalizmin bütün çeşitleri iflâs et- miştir: Çünkü buhrana sebep ol- muştur ve çare bulamamıştır. 2 — Beynelmilelci sosyalizm ve sınıf | mücadelesi iflâs etmiştir, ikinci enternasyonal (o silinip (o gittiğin K, DAYI neşüşi, nihayet hepsine | demeyip çalışıyorum. Biraz nefes | atacaktır. Biz Fatih softası kadar| den ve üçüncü enternasyonal rus-| muş bir vaziyettedir. Hünkâra | k. Saim Bey gördüğü iş - | almıyayım mı? İ Şişli softasından da korkuyorduk. | laştığından dolayı... 3 — Ananevi | meydan okuyor. Kaç Serdar ü- - ta, Demiralp, namı diğer) (o Nadire Hanım, kızının sesinden | Bize, memleketi (o ve halkı de-| nasyonalizm iflâs etmiştir. Hulâ- ! zerine ordu ile geldi. ise hepsini Günayın çocukluk arkada- | müteesir oldu: İrin ve şuurlu bir anlayış ile müs! sa on dokuzuncu asır, bütün eski | haklad.. a Saim Bey onu evlât yerine | — Seni eğlenceden mahrum et -| takil, hür bir kafa lâzımdı. Bizim | doğmalar iflâs etmiştir... — Demek kuvvetli İş, - “— Plâk veya gramofon | mek istemiyorum, kızım; yalnız bu çin mağâzaya ( gelenlerin | eğlencenin sana mazarratı dokun- Mi yaptır. masından korkuyorum. için her memleketteki bütün tecrü- beler müsavi kıymettedirler. Hep - sinden kendimize uyar olanı alır, Sonra bütün şazı Fransız demok raşinin, idare ve iktisat sislemi- nin yeni şartlara göre ve Fransaya — Kuvvetli, gözü kanlı, mert, Bir şeyden korkmuyor, Fakat şimdi onlardan vazge. has olarak ıslah olunmasını müda- çelim. Yeni seferden o bahsede- sonra ortaya Demir -| o Demiralp sert ve titriyen bir ses | aykırı olanı bıtakırız. Biz bütün 8is i, Yineli pastası gelince, gül -| le haykırdı: temleri serbestçe (| tetkik ve tenkit | faa edip durmaktadır. K e çi atıldılar, Pastaların için| — Ben de Nadire teyzemin fik- | edebiliriz. Hiç birine © bağlanıp, Busün buhlarin'snkaği /nedie? ml SONLUYR ei a i, “amla bile reçel kalmamış- | rindeyim! gözümüz kapalı, beynimiz kilitli, | örün bunlardan alacağımız ders | aya kalma yü nd ş et, Ve bir Yat Yolda akmıştı. Yumruklarını sıkmış, çenelerini! memleketi ve halkı boş yere zor.| nedir? Birdir, şudur: Türkiye in- : iie m ik nin dudakları büküldü. Gü. | kısmıştı. Şimdi bütün vücudu titri- | layıp durmayız. Buhranlar işte bu kişaf ve tekâmül usullerini arayıp ği Ewrinizi ifa edeceğim Şah Su yordu. davamıza yardım etmiştir. Çünkü balbukte derbönitir. Türk karar Ve Hazretleri... 2x Zülme, dedi, giderken mer -/ Günay gülümsedi: Türk gençliğine mukaddes kanun- fedbirlerii Türkiyenin ve Türk hal.) © Muğrav, ilk'defa Şah Abbasa “Şah Hazretleri,, diyordü. Çünkü (© ye has olacaktır. Her karar ve ted- h Aİ otuz bin asker veri- birimizi alırken, bütün rejimlerin | Yor ve Gürcistana gönderiyordu. * bütün tecrübelerini masamız üstün Bu kadar paye kâfi idi. Her halde de bulunduracağız. Hepsini hür bu kuvvetten sonra Tamarayi bu- kafa ile tetkik ve tahlil edeceğiz. | Acaktı. En mühimmi Karaciğay Ecnebi mütehassıslarından ve is- Hanm kendi emri altıma verilme | tişarelerinden (istifade edeceğiz.! ** idi, | Fakat hiç birisine esir olmıyaca- Muğrav, Şah Abbasın yanın- ğız, Unutmamak gerektir ki her-| dan çıktığı vakit hava kararmış- hangi bir memleketi bilmek, o/t. Doğru dairesine gitti. Yeni da memleketin inkişaf için lâzım o-|iresi saraydan ayrı idi. lan ilim ve ihtisasların başında ge- O gün Kübra, Muğravın ? lir. Türkiye, oturduğu yerde, bir | Hazretlerine ektiği “Baker Şii Türk tarafından bile öğrenilemez. müş, Karaciğaym da bir harbe has Istanbulda yazı yazıp ta meselâ, | zırlandığını duymuştu. farzımuhal, benüz Ankaraya gel- Kolit; odarımda memiş olan bir muharrir varsa, o! Mu lar ve mukaddes örnekler olmadı” ğını anlatabilmek için, kürsü dema gogların, sütün ve sokak politika- cılarını buhran misalleri ile yen dik. Biz Türk milli iktisadiyatını yaratmak hususunda en esaslı va- zifelerin devlete düştüğünü karşı mızdakilere öğretmeğe çalışırken, Roosevelt kanunları o imdadımıza — Orada şaşalıyacaksın, kendi» | yetişti. Roosevelt kanunları ne ini kaybedeceksin. Yabancı bir mu- El ri misiniz? Ayi i i kendini yadır; ak | da Cümhur Reisi köşe başındaki REN ği ay la bereyi e- | bakkal dükkânını kapıyabilir. Re- vine geldiğin zaman, burasını ya - | kabet serbestisi, istihsal hürriyeti, dırgıyacaksın, buradaki hayatı | bepsi yok olup gitmiştir, Fakat bu beğenmiyeceksin, mânasız, kasvet | da Amerikan buhranına mahsus i li, can sıkıcı bulacaksın. Bu apartı Amerikan tedbirleridir, Nasıl Tür- i kiyeyi yetiştirmek için 1923 Ame- rikasını örnek olarak alamaz idiy- toplarsın! Şimdi ben Plyayım da, masayı bir kelim, Dansedeceğiz. ta, Sek, dakika sonra bulaşıklar mut Magi” maâsa kapınm önüne İ- — Sen de yalnız kendini düşü - nüyorsun Şişli... Bu ay seninle mü zeleri ve camileri gezecektik, va - detmiştim... Ama camileri ve mü - zeleri gezmek için önümüzde bü - tün bir hayat var... Halbuki Adaya gidebilirsem ancak bu ay gidebili- rim Demiralp acı acı başını salladı. kmın şartlarına uygun, ve Türkiye renin önüne sıra - Miray şakrak ahengi duyul- Ni, N ük yemek odası dan « si Dedi, ire Hanımla Saim Beyin k line kondu. Baypaaa başladılar. İhti - & yordu. çk, p mi uzun boyu ile iyor, Günayla iyi lr iri m biçimsiz olan, geziniyor, ; Muğravı görme yollarımı araştır li Demi; göze | man sana dar gelecek. iti Pin, musiki adeta| Khemir) , *Yiyordu. Ahenk, $ı - K teli, Sideriyordu, — yüzüne| Türk Kadın birliğinin . or, ; İN * Sözlüklerinin altın - ind Yordu, Yağ ilerki k vd babamın ayakla - ığın yere bak! |ların birliğe müracaatla davetiye - » gencin kolları İ lerini almaları. satılmaktadır. © a Türk Kadın Birliği 30 ağustos | meyiz. İngiltere kendi buhranma Sanlanıyordu, coşu -| 933 zafer bayramına müsadif gün ; has başka telbirler almıştır. Al- ) bip <N geçiyor, akıntıya | de Yalovaya bir seyahat tertip et - | manya ve İtalya için de vaziyet o- bt gemi gibi, kendini çal | miştir. Biletler birlik merkezinde | dur. Fransa için de vaziyet o ola- mutlaka cehalet içindedir. Ne söy» lerse fantazya ve boş lâftan ibaret tir. Cümhuriyet kurulduğu gün biz birçok şey biliyorduk. Fakat Tür- | kiyeyi bilmiyorduk. O ne güç ilim | caktır. Fransız sağı daha birkaç! ne güç ihtisas, ne oynamağa gel- sek, durup dururken 1933 Amerika sının kararlarını da tercüme ede Falih Rıfkı yordu. Birden kapı çalındı. İki f muhafız Şahım kendisini çağırdığı. nı haber verdiler, i Kübra altı ay kadar olu Şah Hazretlerine © çrkm amışi Muğravın geldiği gün giderken Kurban bayramının ikinci günü | sene evel iflâs etti. Solu da daha| mez hassaslıkta bir varlıkmış, bu- Karaciğay Han tarafından bayıl « rozet kutularını doldurmuş olan - | geçenlerde inhilâle başladı. İşte| nu ancak yeni rejimin hakiki evlât | tılmış ve bir daha ! asla komünist olmıyan bir Fransız | Jarı bilir. İmiezmüasn bükümleri: “1 —Ka gitmeğe fırsat bulamamıştı. —

Bu sayıdan diğer sayfalar: