29 Kasım 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

29 Kasım 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— Kamel Ae, Yazan © ŞandreDumasfils di ki hatırladım, Ben de bu ka Sabuak zilmek istiyordum; beni İ eder ve büyük feda hirka yı uzun zamanda elde e- hal hai stedığrm bir aşka, der - il i İlin; olurum diye korkuyor - i e “ğer bu gece bu kadın ik, yarın öleceksin, dese * olacaktım. Deselerdi a ver ve o kadına sa - Bördüğg Sdedecek ve rüyasinda Satonun uyanınca yek ol- caki ren bir çocuk gibi ağlı - ma ber ne olursa olsun onu kadın, alg yordum. Onun nasıl bir dan duğunu anlamam için bun çare yoktu. Ülmey, içi ima, kendine takdim e “yledi, MM müsaade istemesini m ve koridorda dolaşmıya De Onun karşısına çıkınca, Na day, nasıl gomez ii Söyi; üyordum. arya dim sözleri evvelden um, turp © * De yüksek bir çocukluk - AZ sonra arkadaşım geldi. Sa Bekliyor, dedi. Z Yalnız mı?, ME Slika bir kadın daha var. k yok mu?. vi ğa # Gideliya, İç m kapıya doğru yürü- | Gereye gidiyotsun?. T istedi. 5 Anya pasajında bir şekerciye | ii an kabil olsaydı, bütün dük - j Kalay tn alırdım, şeker kesesini “ dolduracağımı düşünüyor. ç aşım: v Hi dirhem üzüm şekerle - ) Acaba sever mı?. - he e şeker yemez, bunu N Dükkündan çıkmca dedi ki: nasıl bir kadına tanıta- Yvur edemezsin.. Onu sanma, fahişenin bırı; kah, Sudan zaman Margö yla gülüyordu. itiyordu hüzünlü olduğu » takdim etti. Margö iğdi ve sordu: nerede?. eş gi aşı kulağına bir şey » gülmeden katıldılar. alay ettikleri muhak - z arttı, © kendi “halinde, hassas Yatı Ve Yaşıyordum. Onun hissi » derdim, OY mektuplarla alay e ne kadar i benimie alay ettikle - ve beş daki- Vakıt'ın edebi tefrikası Ne. 15 yalı Kadın Terceme eden | ummmammmmamma Selâmi İzzet Arkadaşım, beni bu gülünç va ziyette bırakmak istemedi. — Margörit ,dedi, Mösyö Duva lin konuşmamasını mazur gör, o - nu öyle heyecanlandırıyorsun, ki söyliyecek söz bulamıyor. — Hayır, galiba sen yalnız gel mek istemediği için seninle bera- ber geldi. — Eğer böyle olsaydı, Erneste rica edip size beni tanıtması içm, izninizi almasını rica etmezdim. Margörit cinsinden kadınlar, ilk gördükleri erkeklere takılmak tan, onlarla soğuk nükteler yapa- rak alay etmekten zevk duyarlar. Daima görüştükleri erkeklerın tah kirlerine maruz kaldıkları için, bu nun acısını böyle çıkarırlar. Onlara cevap vermek için, mu hitlerine alışık olmak lâzımdır. Ben değildim. Hem Margöriti baş ka türlü tasavvur ettiğımden, şa - kaları fenama gitti. (Devamı var) TÜRK ANONİM ELEKTRİK ŞİRKETİ : Mühim İlân Elektrik şirketi, memurlarının 1933 senesine ait (açık kül) ren- ginde (müstatil) şeklindeki hüvi - yet kartlarının 1 kânunusani 1934 ten itibaren iptal edilerek (o 1934 senesi için muteber olmak üzere (açık mavi) renkte (sekiz dıl'lı) kartlarla değiştirildiğini - muhte - rem müşterilerine arzeyler. Bu kartların baş tarafmda şir - kelin unvanı, yani “Türk Anonim Elektrik Şirketi,, ve kutren büyük harflerle 1934 senesi yazılıdır. Yukarıda gösterilen evsafa uy - gun olmıyan kartlar sahte adde - dilmeli ve hâmilleri polise haber verilmelidir. Şirket, müşterilerinin bu ilâna riayet etmemelerinden çıkabilecek neticelerin mes'uliyetini kabul et- miyeceğini şimdiden beyan eyler. İstanbulda Havagazı ve Elek - trik ve Teşebbüsatı sınaiye Türk Anonim Şirketi: » Mühim İlân İstanbulda Havagazı ve Elek « trik ve teşebbüsatı Smaiye o Türk Anonim < Şirketi, memurlarınm 1933 senesine ait (açık yeşil) ren- ginde (beyzi) şeklindeki hüviyet kartlarının 1 kânunusani 1934 ten itibaren iptal edilerek 1934 senesi için muteber olmak üzere (pem » be) renginde (yuvarlak) kartlarla değiştirildiğini o muhterem müş - terilerine arzeyler. Bu kartların baş tarafında şir - ketin unvanı, yani (“İstanbulda Havagazı ve Elektrik ve Teşebbü- satr sınaiye Türk Anonim Şirketi” ve kutren büyük barflerle 1934 se- nesi yazılıdır. Yukarıda gösterilen evsafa uy - gun olmıyan kartlar sahte addedil- ;İmeli ve hâmilleri polise haber ve- rilmelidir. Şirket, müşterilerinin bu ilâna riayet etmemelerindeni çıkabile - | yu UMUMI HAR Teşkilatı Mahsusa ! AA AAA AAA ANN AKALAN VAKITın yeni Tefrikası : 27 Hamidiye krovazörü ile Istanbuldan bir miktar bomba gönderilmişti Doktor Bahattin Şakir bey bu den onlardan fazla bir istifade bek ! nının yaklaştığını hissederek ka « telgrafnameye verdiği cevabında kendisinin teşkilâtı mahsusa işleri ile meşgul olmayı tercıh ettiğini | Talât beye bildirerek idare işle « rinde büyük meziyetlere malik o » lan Tahsin bey gıbı tecrübeli bir zatın, Erzurumdaki vaziyetinden dolayı, hemen oraya vali tayin e - dilmesini rica etmıştı. Bunun üze rine Tahsin Bey Erzurum valisi olmuşsa da Vandan ayrılarak Er- zuruma gilmesi daha epeyce zaman gecikmıştı. Erzurumda bu hadiseler vir kua geldığı esnada Tırabzon cep- hesi uzunca müddet bir atalet dev resi geçirmişti. Çünkü Kara Ke- mal bey İstanbulda teşkilâtı mah- susa merkeziyle müzakere ettik - ten sonra Trabzon için lâzım olan silâh, cephane ve parayı tedarik etmek üzere oradan müfarekat eys lediğindenberi iki hafta geçtiği balde İstanbuldan henüz bir ce - vap alınamamıştı. Nihayet yirmi gün sonra dahiliyeden Tırabzon valisine ve kumandan Rıza beye gelen telgrafnamelerde, çete teş » kilâtı için lâzım olan mevkufların serbest bırakılacağı ve bunların kimlerden ibaret olduğuna dair| bir liste tanzim edilerek gönderil- mesi bildırılmıştı. , Vilâyet Rıza beyle birlikte bu listeyi tanzimle meşgulken İstan» buldan Trabzona hareket ettirilen Hamidiye kruvazörü ile bir mik - tar bomba gönderilmıştı. Bu suret le Nail bey “Düşmanın ta beynin- de patlatmak,, istediği sevgili bom balarına kavuşmuş oluyordu. Bom balar nazarı dikkati celbetmesin diye portakal sandıklarına istif edilerek öylece sevkolunmuşlardı. Sandıklar gümrüğe çıkarıldıktan sonra teşkilâtı mahsusaya memur olan zevat tarafından gizlice mua melesi yaptırılarak gümrükten alın mıştır. Eylül portakal mevsimi ol - mamak dolayısıyle (bombaların portakal sandıklarına gizlenerek gönderilmesinin kâfi bir tedbiri ihtiyati olup olmadığı cayi sualdi . “Hamidiye,, kruvazöründen çı- kan eşya meyanımda bir de 38 a - det küçük çapta mavzer tüfeği var dı. Sökülüp takılması gayet kolay olan bu küçük mavzerlerin küçük bir tarihçesi de vardı. Bu silâhlar “Abdülhamit hal' edildikten sonra Yıldız saraymda taharriyat yapılır ken bulunmuştu. Ondan sonra bir tarafa saklanmış kalmış, nihayet şimdi meydana çıkarılmıştı. “Kırmızı Hakan,, ım otuz sene - Tik tahassungâhında korunma vası- talarından birisini teşkil etmiş ve belki de “mavzer,, fabrikası tara - fından sureti mahsusada imal veya “zatı şahane,, ye hediye edilmiş o- lan bu tüfekçikler bir müddette askeri silâh deposunda hizmete in- tizar eyledikten sonra şimdi, umu mi harp bidayetinde, çete âmirleri nin işlerine yaramak üzere Trabzo cek neticelerin mesuliyetini kabul | na gönderilmitşi. Maamafih, cep - ler, tedarikine imkân görülmediğin - etmiyeceğini şimdiden beyan ey - haneleri az olduğundan ve tekrar P lenemiyeceği aşikârdı. “Hamidiye,, kruvazörünün mu: vasaletinden bir kaç gün sonra İs- tanbulun Trabzondaki arkadaşları unutmadığını ispat eden bazı şey - ler daba gelmişti. Teşkilâtı mahsu- saya mensup zevata tevzi edilmek | üzere gönderilen bu eşya dürbün, kundura, muşamba, tozluk, kışlık fanilâ ve saire gibi levazımdan i - | baretti, Silâh ve cephane yerine | gönderilen yukarıdaki techizatın mânasını anlamak iş'n o teçhizata terfik edilen kısa bir mündericalını gözden geçirmek lâ zımdı. Bu mektupta arkadaşlara biraz daha sabretmeleri tavsiye e - dilerek samimiyetle © gözlerinden öpüldüğü yazılı bulunuyordu. Bina enaleyh, sabretmek için lâzım o - lan şeyler silâh ve cephane değil, | güzelce giyinip kuşanmak ve iç sı- kılırsa dürbün ile Trabzon ufukla- rını seyir ve temaşa eylemek idi! Bununla beraber, Riza Bey bi - raz daha faaliyete geçmek zama - mektubun | 5 — VAKTT 29 2.nci teşrin WI3Tnmumu 1 E cawuuunu Yazan: A. MiL rargâhı daha ileride tesise karar | vermişti. Yeni karargâh mahalli, Trabzonun şimalinde, keza Kara - deniz kenarında bulunan “Arha - İwi,, kasabası idi. İ Niçin ve ne maksatla olduğunu bilmiyerek uzun ve meşakkatli bir seferden sonra bir kaç haftadanbe İri Trabzonda beklemekte olan İs - tanbul kâtibi mes'ulleri de, kendi- sile beraber, “Arhavi,, ye hareket edeceklerine dair Riza Beyden e « mir almışlardı. Riza Beyden gelen bu emirde kâtibi mes'ullerin ken - di emrine geçtikleri, bunun için İs- i tanbuldan ayrıca emir beklemeğe lüzum kalmadığı ve derhal hareket edileceği bildiriliyordu. Kâtibi mes'ullükler pek kat'i bir şekilde sadır olan bu emri tebellüğ ettikleri zaman oldukça şaşırmış * lardı ve bir müddet düşünüp taşm- dıktan sonra bu şaşkınlığı izale i - İçin bir toplantı yapmağa karar | vermişlerdi. (Devamı var) vrmENNE EEEEER ERENER ERENEEETA ER TAEEEE EREL EEEAEEE YEN Gene iş sevgisi (Baş tarafı 3 üncü sayılada) bir saha saymıyoruz. Sempatiden daha kuvvetli, ve bütün sempati- lerin sempatısı olan hakikate hiz- meti yazıcılığın en esaslı vasfı sa- yıyoruz. Eflâtunun ideal cümhu » riyetlerine (Obenzer cennet gi bi bir âlemden Ooişi bol gençleri müreffeh edecek projelerden bahsedebilırdım. Fa - kat gençleri hulya arkasında koş » turarak onların seraptan mağlüp bir ordunun ricate benzer hüzün - lü bri ruh yorgunluğuyla dönmele rini seyretmeye asla tahammülüm yok. Her şeyi açık konuşacağız, her şeyin hakiki sebeplermi arıya cağız. Her şeyi görünüşe göre değil, hakikate göre muhakeme ve mu - kayese edeceğiz. » İşin çıkar yolu söylediğim iki noktadadır. Evvelâ iş hacmi geniş lesin! Çünkü iş daraldıkça, yahut bugünkü şeklinde kaldıkça ihti » yardan alıp gence vereceğiniz iş büyük bir şey ifade etmiyecektir. Çünkü bu defa genç bir adamı tu- feyli olmaktan kurtarmış fakat o » na mukabil bir başka adamı tufey Ni haline koymuş olacaksınız. U » mumi hesap itibariyle bir kazanç temin etmiş olmıyacaksınız. Genç- lere iş bulmaktan maksadımız memlekette tufeyli miktarını azalt mak ve kazancı çoğaltmak demek» tir. Bunun için yegâne çare iş bhacmının genişlemesidir. İş hacmi genişlerse, iş büyük mikyasta temerküze giderse işin idaresi de o zaman tavsiyelerden, iltimaslardan kurtulur. Tavsiye ve iltimasın önüne geçecek yegâne çare işin ihtisaslaşmasıdır. Size kabaca da olsa hakikati ifade eden bir misalle bunu anla- tayım: “Meselâ siz. nakliyecilik ediyor- » * sunuz. Bir beygiriniz var, yahut iki tahe merkebiniz.. (o Bunlarm başına koyacağınız adam yol yü - rüyebilen herkes olur. Fakat şimdi | siz ayni ankliye ışını bir büyük şi- mendifer kumpanyası, yahut bir transatlantik idaresi haline koyun o zaman treni idare edecek, yahut Okyanusları aşacak gemiye kap - tanlık edecek adamı bir tavsiye ve bir iltimasla tayin edemezsiniz. Arıyacağınız vasıf iş sevgisi ve ihtisastır. Ben de bunları istedim. Çünkü Türkiyenin günden güne iş hayatı merkep kafilesinden şimen İdifer o işletmesine (o gitmektedir. dim. Acı hakikati her şeye tercih ettim. : Sadri Etem Tesisatı Elektrikiye Türk Ano * nim Şirketi: Ğ Mühim İlân Tesisatı Elektrikiye Türk Ane- nim Şirketi, memurlarının 933 senesine ait (o(krem) o renginde (mustatil) şeklindeki hüviyet kart larmın 1 kânunusani 1934 ten iti- baren iptal edilerek 934 senesi ii muteber olmak üzere (po: renginde (mustatil) kartlarla de» giştirdiğini muteber müşterilerine arzeyler. Bu kartların baş tarafmda şir - ketin unvanr, yani “Tesisatı Elek- Di trikiye Türk Anonim Şirketi, ve kutren büyük harflerle 1934 sene- si yazılıdır. Yukarıda gösterilen evsafa uy « gun olmıyan kartlar sahte addedil- meli ve hâmilleri polise haber ve- rilmelidir. Şirket, müşterilerinin bu ilâna riayet etmemelerinden çıkabile - cek neticelerin mes'uliyetini kabul etmiyeceğini şimdiden beyan ler, Realite budur. Ben de bunu söyle. ine ie Md 5 Be a ün

Bu sayıdan diğer sayfalar: