5 Kasım 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6

5 Kasım 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bürdurde bakımsızlık —NMEML EK ESTE HABERLERİ Nufus artıyor — Yol yok — Kahve ve oteller—Yeni vali vekili çalışıyor Burdur, (Hususi) — Burdur vilâyeti İsparta ile Denizli arasm- da 101 bin nüfuslu bir vilâyettir. Burdur şehri takriben bin senelik bir memlekettir ve birçok tepeler üzerine kurulmuştur. Evleri ka- deme kademevari olarak sırtlara doğru uzamış gitmiştir. Şimal ta- rafında büyücek bir göl vardır ki buraya başka bir güzellik vermek- tedir. Merkezde 16000 nüfus © turmaktadır. Tefenni ve Bucak adlarında iki kazası, 7 nahiyesi ve 87 köyü vardır. 1927 o senesinde vilâyetin nüfusu 83 bin ve şehrin- ki 13 bin iken şu yedi sene zarfın- da büyük bir tezayüt görülmüştür. Burdurda beş bin hane vardır ve bir taraftan da yaptırılmaktadır. Şehirde bir gezinti Burdur şehri çok bakımsız kal- mış bir yerdir. Eskidenberi muta- sarrıflıkla da idare edilmiş olan bu şehrin bu derecelerde geri kal- ması üzünülecek bir şeydir. Bura - nın en maruf caddesi olmak üzere hükümet caddesi şose halindedir ve delik deşikbir £ vaziyettedir. Bu caddeye açılmış olan “üç beş amudi ve dik yollardan - şehrin çarşı kısmına çıkılır. Orada birin- ci caddeye müvazi iki cadde da- ha vardır. Bu caddeler bir dere- ceye kadar kaldırımlıdır. Banka- lar, eezabhaneler belediyenin bü - yük gazinosu, ticarethaneler, ah- çılar, büyük cami, belediye dei- | resi, mağazalar, dükkânlar hep buradadır. Belediye gazinosu müstesna olmak üzere adamakılir oturulacak bir gazino yoktur. Hü- kümet parkınm karşı köşesindeki kahvehane buranm en çok işliyen bir yeridir. Fakat temiz değildir. Döşemeleri eski püskü ve delik de- şiktir. Halk Fırkası . yanındaki kahvehaneyede devam (edenler çoktur. Bunun bahçesinde bir de mutfak açılmıştır. Bahçenin hali çok perişandır. Bunun karşısında - ki rmuallimler birliği gazinosu ile bahçe hepsinden iyidir. Mahalle içleri kaldırımsızdır. Yazın toz » dan ve kışm çamurdan geçilmesi pek zordur. Oluk altı (odenilen ve direkler üzerinde havadan şeh- re su sevkeden gayet tuhaf bir su tesisatın yanındaki kahvenin de çok müşterisi vardır. İçine gire « mediğim için burasının nasıl oldu- ğunu bilemiyorum. Şehirde mimari kıymetleri yük- sek mühim binalar pek çoktur. Hükümetin geniş bahçesi kısmen park haline konmuştur. Bir ta- kım noksanları olmakla beraber burası şehrin nefes alacak sözel bir bahçesidir. Oteller ve lokantalar Burada üç otel vardır. Birisi yeni açılmıştır. Fakat hiç birisin- de otel tertibatı yoktur. Onun için | bunlara otel demek doğru değil- | dir. Bu misafirhaneler pek basit şeyler oldukları halde yatak fiat « | ları elli ve yüz kuruşadır! Konfor yoktur. Denizli vilâyeti bu gibi | yerlere ban ismini verdirmiş ve | yatak ücretlerini yirmi kuruşa in- dirmiştir. Burdur belediyesinin de halkın kesesine uygun bir fiat koymasını rica ederiz. Yeni vali veklli Saip Bey İzmir vali muavinliğinden bu- raya gönderilmiş olan (Saip Bey büyük bir canlılık göstermeğe baş- lamiştır. Ciddiyeti ve doğruluğu ile maruf olan Saip Bey vilâyetin bütün idare makinelerini Yanliye- te geçirmiş, büyük bir şevkle işle- re sarılmıştır. Herkes kendisin - den çok memnundur, çok işler gö- receğine itimat olunmaktadır. Sa- ip Bey buraya geleli az zaman ol- duğundan henüz büyük işler yap- mağa meydan bulamamış ise de şebrin en ayak altı olan bir yerin- de bir cumhuriyet meydanı yap * tırmağa başlamıştır. Bu meyda - nun ortasma doğru burun gibi uza- mış olan mektebin bahçesiyle Halk Fırkası binasının bahçe du- varlarını yıktırmış ve orasını ge. - nişletmiştir. Burada havuzlar yapılacak, meydan tanzim edile- cek ve bir de heykel dikilecektir. Vali Bey Tefenni yolu ile diğer yolları da yaptırmağa başlamış, şebri intizama sokmak için prog- —— VAKIT'ın Mi Romanı: 1—2 Kurşun. Bir ay kadar oluyor. Bir gün iyi çıkmamış bir posta damgası taşıyan yarım sayfalık bir mektup aldan. Gazeteye ve bana gelen mektupları açınık hakkımı verdiğim arkadaşım bü tartın bir | tüm, köşesine “bir roman mevguu,, diye yazmış, Hergün memleketin dört bucağından ge len mektupları okumak pek kolay değildir. Runan için Iki postada biriken bu mektupları önee arkadaşlar elden geçirir, işe yarıysesk olanların arkalarına böyle bir iki kelime ya- arak bana verirler. Gazetelere ne mektuplar gelir bilseniz. Bu- nu bir başka vakit anlatırım. Şimdi bana sa- hilden bir eser meydana getirmek fırsatını veren bü mektuptan o bahsedeyim. (Roman mevzuu) işaretli yarım sayfalık mektubun imza yeri iki adın iki ük harfini taşıyordu. M. M harfleri Üzerinde çok düşünmedim. Mektup sahibi bana eğer yazmayı vide - dersem çok heyecanlı ve enteresan bir mace- Burhan Cahit ranm İp ucunu vereceğin! vâdediyordu. Böyle valilerin be kadar yavan, macera denilen masallarm ne gülünç şeyler olduğunu tecrübe le anladığım için ilk önce dndak bük- Dudak büktüm amma bu yarım sayıfalık yazıyı bir daha okumaktan da kendimi ala - madım, Çünkü bu yazı bana çok insa ve özlü göründü. Söyleyişte, anlatışta sahiden gün görmüş, çila çekmiş, heyecan geçirmiş bir in- sanın teklifsizliği ve tokluğu vardı. Bundan ötürü cevap istenen adrese bir mektup yazdım. Üç gün sonra idi. Matbaaya geldiğim vakit bana kocaman bir paket gösterdiler; — Sirin için getirdiler. — Kim? — Görmedik. Bir hanım kapıcıya bırak - miş. İ macılıkla meşguldürler, Evlenirken Tuhaf bir sahtekârlık yüzünden çıkan dava “Ankara Haftası,, arkadaşımız, Ankaranın Kırbız köyünde bir ev- lenme esnasında ortaya çıkan tu « haf bir sahtekârlık hakkında ma » lümat veriyor. Bundan iki ay önce Kırbız kö - yünde Rüstem kızı Hanife Hanı - mm kismeti açılmış. Gelen görücü- ler kendisini eyi bir delikanlıya is- temişler. Hanife hanımın ailesi de bu işe “peki,, demiş: Ancak iş, ev- lenme muamelsine gelince dur - muş. Çünkü, Hanife hanımın yaşı küçükmüş. Bunun üzerine bir gün kızın kardeşi Ahmet EF. Ankara » ya gelerek kardeşi namına hukuk mahkemesine bir istida vermiş; kalkmış köyüne dönmüş. Mahke - İ me günü, şahitlerle birlikte Anka- raya gelinecek bir zamanda Hani- fe Hanım birdenbire hastalanmış. | Bu vaziyet karşımda Ahmet, gi » i derek muhtar Ali Ağaya işi anlat- mış, Düşünmüş, taşınmış Hanife - nin büyük kardeşi Çeşmünaz Ha - ntmı “bu Hanifedir!,, diye mah - kemeye çıkarmıya karar vermiş - ler. Çeşminaz mahkemede muha - keme esnasında “ben Hanifeyim,, demiş, Muhtar ve şahitler de “Evet bu Hanifedir; falan yılm filan a - ynda falanca gün doğdu,, diye şa- hitlik etmişler. Mahkemeden iste - nildiği gibi karar çılcmış. Artık ev- lenme işinin tam yoluna girdiği bir zamanda köyden bu evlenmeyi | istemiyenlerden biri işi Müddei | Umumiliğe haber vermiş. Şimdi Çeşminaz “yalan beyanatta bulun- mak ve hüviyetini saklamak,, suç- ramlarını çizmiştir. Şehirde hayat Vilâyet merkezi demiryolun - dan uzakta olmasına rağmen bu- rada bir hayat eseri vardır. An- talya havalisinden İstanbula gide- cek olanlar buradan geçerek Af- yonda trene binmekte oldukların dan burada her zaman bir hare - ket görülmektedir. kısmı ziraatle ve bir kısmıda do- kumacılık ve ceviz üzerine doğra - Geceleri rimo şöyle bir göz attım ve hemen kapıyı ki- Htleyip paketin başına geçtim. 'Titiz bir kadın elinin hazırladığı düzçün- Tüğünden belli olan ba pakottan #ik çıkan bir yarım koldu. Dirseğine kadar parçalanmış bir kolun madeni halknlar yerkiştirilmiş me- gin kel kılıfı. İçime bir ürperme geldi. Ellerim titriyordu. Kimbilir hangi cep - hede hangi düşmanın bombası ve kurşunu e parçaların kulun bü sahibini kaybetmiş mah- fazasmı gözden geçirdim. Sakladığı yarım kolu da kaybeden ba kof meşin parçası bana bir ölüm sertliği duyurdu. Yarım kol beş değildi. O yarısını sakin - Halkın © bir| İzmirde bü haftasını tertip eden yüksek komi: te Valimiz Kâzım Paşanm baş - kanlığı altında İzmir Hilâliahmer merkezinde ikinci (toplantısını yapmıştır. Bugün büyük bir alâka ve sevgi içinde başlıyan haftanın programı mucibince şehrin umumi yerlerine Hilâliahmer cemiyeti ta- rafından hazırlanan afişler asılmış tır. Yüce önderlerin hilâliahmer hakkında söyledikleri, hilâliahmer âza adedinin milletin rüştü içtima isiyle mütenasip bir dereceye vâr - masmı ve bütün milletin bu tena - sübü temin etmesini temenni ve - cizeleri İzmirin en mutena ve ge- çit yerlerine asılmıştır. Cemiyetin kendi varlığı içinde bulunan şenç- lik teşkilâtiyle talebelerden seçi « len kollar derhal faaliyete geçe - rek hilâliahmere âza kaydma baş- lamışlardır. Cemiyetin cumhuriyet Adânada pamık satışı Adana, 4 (A.A.) — Bugün bor- sada Mısır pamuklarının kilosu 40 — 41 kuruştan, yerli cins pamuk » ların kilosu da 36-36.5 “kuruştan satılmıştır. larından, kardeşi Ahmet ile Muh » ; tar Ali EF. ler de yalan şahitlikten asliye birinci cezada muhakeme &- dilmektedirler. Bu işte ne olmuşsa Hanife Ha - nıma olmuş, işin çabuk haber ve - rilmesinden evlenme muamelesi gene olmamış, yüz üstü kalmıştır. seç vakitlere Kallsr. sinib ve kah- vehanelerde kalabalık görülmek» tedir. Memurlarla şehrin ileri ge- lenleri kendi hanelerinde hususi toplantılar yapmaktadırlar. Bur - durlularm en büyük (o meziyetle- rinden biriside ( biribirlerini ve bilhassa memleketlerini aşk dere- cesinde sevmeleridir. Asıl Bur - durun hayatı Antalya demiryolu - nun ikmalinden sonra başlıyacak» tır. Halk şimdiden büyük bir se- vinç içindedir. Raaıp Kemal Her biri düne geçmiş bir örnrü hatırtmlan bü şeyleri karıştırırken bir küçük zarf için - de bir de altın çıktı Bu bir Türk altm dak Fakat, geklini, biçimini kaybetmişti. Bu be- yecan dolu maccranm bütün köşelerini aydn- Istnadan evvel ba altın parçasının esrarmı Maşa edeceğim. Ba altmı cepheye giden sevgilisine eseri - mn kahramanı olan genç kadın vermiş, Al - tnt uğür olmak için göğüünde taşıyarak wa - vaşa giden genç sabit düşmenin boğuşurken bir şarapnel parçası kalbini parçalamak is - tar gibi göğsüne saplanmış. Fakat karşısma bu altın bir kalkan gibi çıkmış. Bu çarpış - mada şarapmel parçası meramına eremeden ...asassaaasen dığı kahramanı kaybetmişti. Fakat ona alt yüz geri gitmiş. Fakat bu çil sitm da çök - daha başka hatıraları saklıyordu, İlk gözüme çarpan biribirine bağlanmış #1 altından halkası oldu. Yeanlar birleştikleri sevgililerden uzak ka- Altınm hayatta na büyük rol oynadığın - lişlarına dayanamamış gibi şlindi biribirine - | dan şüpbe etmeyiz. Fakat bu yassılmış, çat- rine sarılmıslar 6 yarım kalan ömrü uzatz - | İnmış sarı maden parçasınm ili gönül ara » yorlardı. Bualtın nişan halkaların yanında gümüş, smâa yarattığı tosadif ona mabut gibi tn - panları İman tazeletecek kadar yikmektir. gelin tellerine sarılmış bir düğün davetiyesi, | Bü altın parçasını da derin bir saygı ile «r- Ve solmüş limon çiçekleri, Bu yarım kolun talstmını çözmek için bün- nr da yetmedi. Pakette bunlardan başka deste deste mektuplar, birçok fotoğraflar ve iki iknim hntarn defteri de vardi. İşte bütün bu muammayı çözecek anah - kadaşlarnın yanma ayırdıktan sonr bana asi bu mareranm esrarını söyliyecek defter. leri yakaladım. Hu pek kalay olmadı. Gazetenin gelip geçici, günlük yazıların - dan ayırabildiğim saatlerimde bu defterleri 0- ter banlarda idi, Zaten fırtına ve kasırga 40- | kudum. bı bir hayatim izlerini gösteren ba kırık, dö klik şeyleri gönderen de mektuunda anlat - İçime doğdir. (Odur!) dedim. Gazete işle- * mıştı. Bu defterlerin ikisi bir zabitin günlük has tıraları, Üçünel defter. Bundan şimdi bah - setmiyeceğim, Oünkü onu sizinle beraber 0- iyi diz : d eğ ark - edi ai a İl e nk nm min | | i daktilografi üzerinde bale hafta — yük hazırlık yaP faydalı işle: işte > görülüyor İzmir, 4 (A-A.) — Hilâliahmer | devrindeki on bir Yi? nı bildiren beya! trimıştır. Hafta içi cemiyeti o tarafımda” semtlerde, mektep'€ ve bir de çok parlak 9” verilecektir. Haftanın lan cuma günü Cum” danında gençlik v€ iştirakiyle büyük bif yapılacak, hazır! renklerde yüz binli küçük fişler halinde esnasında tayyareler” dan atılacaktır. Haft9 teplerde büyük küçük nesir ve şiir halinde duygusu üzerine bir€f*X" bakasr açılmıştır. ES Maide Kâzm Hanı de toplanan seçim #9 fından birer armaga” # ayrıca matbuatla da İ“| tir. p Adana Halk€ Adana, 4 (AA ders kursları ayın biri ren başlamıştır. De hesap, ölçüler, Fra: Adanada ehli z sergisi aş Adana, 4(A.A.) ehli hayvanlar sergisi da Vali Tevfik Hadi B'? Kumluk meydanınd#” Beyle birlikte Fırka” Paşa birincilik, ikincil cülük kazanan ha melerini birer birer vilâyet baytar müdü hat almışlardır. Bun gi halkın gezmesine binlerce halk akşam# miştir. Sergide çak hayvanlar teşhir edi” kat bu seneki eyi den azdır. 933 de sov tiği halde bu sene karşı bu sene 27, 150 se bu sene 40 ve 21 mef seneyalnız8 merkep © tir. Bu seneki ikri da 2620 liradır. kuyarağız. Yalam şunu işaret eti Ben çek okumuş, çek birlenç #renk dili bilir, va Hanımefendiler bilirim. barına dalına emniyet il YA fi e o pıyor, sönerek be! yorlar. Nasıl ki akça boyanarak yüzlerini i Fakat bu defteri Ee 4 ve gösteriş hevesleri” bl nl ları okuri li ELİE EEİL

Bu sayıdan diğer sayfalar: