10 Ekim 1939 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

10 Ekim 1939 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— Senin bu Ermeni güzeli Ka- raları hakikaten yaman bir kah- bet Eğer bunun hemşehrileri memleketlerinde hep böyle ise Ermenileri katliâm ettikleri için Kürtlere hak vereceğim.” Ermeni güzeli sözüne ediyordu ! — Ben sizlere yalnız kelebek. lerin ölümü manzarasını göstere. biliyorum. Onlar kokulu ve ince içkiler ile sarhoş olarak ölüyor- lar. Tomurcuklar gibi kelebekler de kokudan korkarlar. Biliyor musunuz ki hakikaten tomurcuk- lar kokulardan korkarlar? Kele. bekletin ölümü gıpta edilecek bir şeydiz; zira kelebekler öldük. leri zaman hayatlarındaki güzel- Hiği olduğu gibi muhafaza ediyor- lJar. Bir toplu iğneye geçirilmis ölü kelebeklerden yapılmış kol. leksiyonlara bakmız, bunlar ora. da nc kadar canlı renkler ile du- rurlar! Bez de bir gün öl n zaman dostlarım yanıma gelsin- ler, sanki tiyatroda sahneye çı. kı ibi yüzümü — gözü. bo asınlar. devam — Zavalir kelrâıeklrr!" Diye acmır göründü. Ermeni güzeli derhal müdaha- le etti — Yok! Öyle değil! Zannetde- rim ki benim evim kelebeklere mezar olmağa lâyık bir — yerdir. Bir ev ki senin güdi meshur adam. Jar gelirler, burada aşk ve rzevk nteşi ile yavaş yavaş intihar eder. | ler...” 'Tito sordu: | — Peki, sizin tabutunuz nere- | de>” Dedi. Etmeni güzeli cevap ver- di: ; — Zannedersem, Bu tabutu vaktile büyük ziyafetlerde Mısıt. hlarm yaptığı gı'hi e hepini. zin yanmıza getii rr':mı arzu et- mezsiİniz. Tito — Niçin olmasın? Bura . den nefret eder İnsan değildir. İskelet kıyafetinde olan res . sam bu söz üzerine kendine ait Vir hayat sergüzeşstini nakletti: — Bana gelince, dedi, henim tabutlarla ötedenberi bir alışkan liğım vardır. Hâyat i serilik devrinde — bü; çektnn. Bir gün Bercy gümrüğü. nüp yakınındabirinci gece gö me uyku girmedi. Kendi kendi . me etrafımdaki tabutları içersine kadın çamaşırı, yahut meyva dol duracak birer sandık farzedebi - lirdim. Fakat burnların şekilleri beni tekzip ediyordu. İkinci gece bazan uyuyarak, bazan uyanarak sabahı buldum. Üçüncü gece ta . mamen alıştım ve uyudum. Va . kıa uykuda rüyama kâbuslar gir. miyondu. Fakat bulunduğum yver |— #fevkalâde tslak olduğundan bü yük ıztırap çekiyordum. Rutubet sanki kemiklerime işliyordu. "“Bir akşam hir baş papaz için güzel bir tabut hazırlanmıştı. Er. tesi günü başpapazın ölüsü bu tabut içersine kanacaktı. Bu, zevk ,ve konfor noktasından hakikaten zmüstesna bir eserdi. Tabutun ayak tarafında bir yastık kon . muştu. Başpapazın ayakları bu yastık üzerine konacaktı. Baş ta. BU Trea Köstenceye - geliyordu... Romanyanın en büyük limanı o. lan Köstenceden memlekette çı. kan petralün yüzde doksanı ih- Taç olmuyordu. Fakat bu ticari — ftaliyet yaz mevsimindeki seyyah hücumu yanında pek sönük kalı- yorzdu. Valaşi veya Bükovin, Moday . ya veya Transilvanyadan, en «. zak hudutlardan, Macar, Çekos- Jovak veya Leh hudutlarından gelmiş olsunlar, :ınrdıkı plâj- Jara gidebilmek için bütün Ru2 menler Köstenceden Zeçmeğe mecburdurlar. Bu plâjların içinde en kalaha. | lığr, aymı zamanda Köstenceye — en yakın olanı şehrin hemen bi- — rar şimalindeki Mamala'dır.. Bu plâjda kadın, erkek hiç yüzmek bilmedikleri halde beş yüz metre denize açılabilirler.. Cenupta Ka- Tadenizin Dovil'i olan çok şık Eforia plâjı bulunmaktadır.. Bu. Tada bütün modern tesisat ve fev. kalâde lüks göze çarpar. Karmen Sylavaya gelince bu - râs: daha cenuptadır. - Lö Mestriye, Karmen Sylva'da — karaya ayak bastığı zamatn vakit Kgece yarısı olmuştu. Tren yazım saattenberi Karadeniz sahili »o- vunca İlerleyordu.. Mobtap altın. — da gti aşıl pirildayan bu denize | — 25 | ü ailelerindeki dini hissiyat, ya. IIMMDYO 10-10-939 Salı 12,30 Program, ve memleket saat ayarı, 12,33 Ajans ve Meteoroloji haberleri, 12,50 Türk — müziği, Ça- rafında yine ayrı bir yastık var. | lanlar: Rüşen Kum, Vociha, Cevdet Kir. Ölünün başı da bu yâstık ü. | Kozan, Reşat Erer, 1 — Okuyan: zerine gelecekti. Tabutun içinde eksik olan yalnız başpapazın ce- sediydi. Hattâ tabutun içinde bir tarafına şepsiye sapıma benzeyen bir dağ bastonu bile vardı." endi kendime - benim gibi Muzaffer İlkar; 1 — Feralınak peş- vevi, 2 — Zekii Dede » Ferahtök yletme beni canımı efen- dim), 3 — Lemi - Frahafik şarkı: (Lerzan ediyor), 4 — Reşat Erer - Kerman taksimi, & — Tanburi! Cemil Eviç şari ir n hılbin'l etti esir), 6 — Sedeltin Kaynak - Eviç yarkı: (Doğüyor ömtüm), 7 r n; Müzaffer İlkar - Eviç şarkı: (Gözle- bekçisli üN uyku içinde horlamak | rim kan ağlıyor), 8 — Eviç saz xe- ta olduğunu anlayınca rahat ra. | , 034i 2 — Okuyanlar: Radife Hrten hat tabutun içersine yattım. 1 Tanbuürl Cemil (Hep sayel — vaslındı Bey - Hicaz şarkı: beni yadelt), 3 ürkü kağları kara). 13.80-14 Müzik (Ka - program > PL) 18 'Pfıı.:rum. 5 Memleokt saal ayarı, yi hayatta olan bir artist saman yı. ğını üzerinde yatmağa mahküm elsun da bir ölü bu kadar rahat esi günü tabutu alıp gö - türdüler. Fakat ondan santa he. Met her gün tabut fabrikasınıda birinci gınıftan birer tabut yapılı- yordu. Bunlar benim gibi fakir ressam için hattâ lüzumundan fazl> bir lüks sayılabilecek şey. lerdi. Sizi temin ederim ki, ilk zamanlarda her gece yatak değiş tirgek, bir tabutu bırakıp baş - ka bir tabuta geçmek pck de hoş bir şey olmadı. l-'ıkıt insan her şeye nihayet alışıyor." “Böylece iki ay mutemıdıycn tabut fabrikasında tahutlar için. de yatarak yaşadım. Fakat gü - nün birinide fabrika direktörü bic şikâyet mektubu aldı. Tabutlar içersine öÖlü konmazdan evvel kul sonti), 19,10 Türk müziği program, An- kara Rodyosu Küme Ses ve Saz be- yeti, İdare eden: Mesut Cemil, 1950 uşma (Ürmanl lun ve koruyalım), 2005 Türk mü ziği: (Korışık program), 21 Könser takdimi: Halil Bedil Yönetken, 3114 Müzik (Raüyo orkestrası san Ferit - Alnar) “Czar uod Zimmerman mızı tanıya - ” gprrası larırlmış olmasından şikâyet e Üvertürü, 2 — Beelhoven: "Promet diliyordu. " | heus” dan - parçalar, 3 — Griey: — Şikâyet eden kim ölü mü? Senfonik danslar, Ajans, ziraal, — Ölünün ailesi. esham - tahvilât, kambiyo - mukuf, Ermeni güzeli Katalan — Hele | borsası (fiyatl, 22,20 Serbest saat şu habisleje bakımız: İnsan öl . dükten sonra farzedelim ki ta . but... Burada Astronom söze karıştı: 22,30 Müzik (Cazband - Pi,) 23,25 23,20 Yarınki program ve kapunış. Fakat dini hissiyat? Ölünün MN gEREE Li ga tfYtEy vvi Rilesinin dini hissiyatı, itikatları. Ressam izah etti : Sinema ve — Bu gikâyet mescelesinde ö - Tiyatrolar Hhgastt tü yusli hut itikadın bir tesiri yoktu; sa. dece tahutların - bedelinden bir miktar tenzilât yapmak için veli._ Te aranıyordu. Direktör beni, böyle tenzilâta mecbur olmamak brikasında yatmaktarı' me- ; yoksa şu Vveya bu türlü dini hiııiyaı ve itikada hürmet lemdar Sineması 1 — Lorel, Hardi etmek mecburiyetinder değil.” Kodeste Dansözler yeni hir dansı ha . ber verdiler: Endülüs datısı. Ay- 2 — Genç Kızlar nı zamanda bir şakırlı başladı. — Peki, tabut — fabrikasından sonra nerede yattınız? ’ — O vakıt ben birkaç resim sattım. Bir apartmanın tavan a . rasınt kiralamağa muvaflak ol . Sehir Tiyatrosu Dram kesm Bu akşum 20,30 dü dum. O günden sonra benim sa; BONBO : » SÜLYER nat hayatımda — muvaffa'ayetim M yx” v devam ediyor. (Yanında bulunan RAŞİT RİZA E. SADİ TEK saçları altın rengide bir kadına dönerek:) Zanrederim, o günler de benim vertliğim çay zivafetle- l akşamı rini hatırlarsın, değil mi? Bu zi . Mjt «i yafetlerde gümüş takımlar — bile çıkardığım olurdu. S iyatrosunda Kadın cevap verdi: KAYNANAM — Evet, senin gümüş takım . — g Tarını hatırlıyorum. Bir çay kaşı- Halk Öporet gının üzerinde Duval lokantas: bir çatalın Üzerinde Gar — büfesi markası vardı. Artişt bunu izah etti: (Daha var) Bu akçam 9 (da Bu hösapta yoklu) kıoda: dınlarırı beğenidiği n Mi YESARİ - Yazı bakıldığı zaman isminin pek hak. sız verilmiş olduğuna kanaat ge. tiriliyordu. Hattın dığer tarafında deniz- den daha çok tuzlu olan bir göl uzanıyordu.. Tekirgiol ismindeki bu gölde meşhbur çamur banyola. TI yapılıyordu. Bütün bu isimleri, bütün bu i. zahatı trende ahbap olduğu ve bir Fransıza memleketi tanıtmak ve bilhassa İransızcayı güzel ka- nuştuğunu göstermekten — gürür gııynn bir Rumenden öğreniyoz- u. Genç adama Movila otelini tav. siye eden de bu zât olmuştu.. İki zayıf, küçük at tarafından çeki. len antika bir kupa arahası ile JAn, tavsiye edilen otele gitti. Hayvanların nalları kurumuş ça- murdan yanılr vol üzerinde mu- azıym toz bulutları varatıvordu. Yolun kenarında ağaç — küme. cikleri de şizin evler göze çar pivor anılıı oteli de bu yeşillikli içine gömülmüş küçük bir Buda idi,. ı Lö Mestriye'yi karsılayan ka. pici: — Şansınız varmış mösyö, de- di, sekirz gündenbderi müraraat edenleri boş ceviriyorduk. Fakat hemen şimdi Bükreşten telefon ile çağırlan bit müşterimizin ©- dası boşaldı.. Hattâ henliz oda tanzim olunmadı bile, bhir kes. görün, hiç de fena değildir, deniz üzerine açılıyor... 16 Mestriyenin mesnt bir te. sadüf eseri olarak tevarüs ettiği odanın tahta balkentından, deniz görünüyor, yaltız. şıkır şıkırT 1. şıklar içindeki muazzam bit bi- na manzarenın bir kısmını kapa- tıyordu.. Lö Mestrive burasının büyük bir gazino olduğunu 84. îzndı. esasen vaziyet meydanda di. Açık kalan pensereden — miren dens ve cingene mi'sisi Lö Mese, Tİyeyi üyuyuncaya kadar tatlı bir Yorucu seyahat günlerinden | TUNAKIZI Yazan : Ve Vang Lung, arazisinde ça lışan adamları aklından geçir - ingin ölümüne sebep olan, dişleri de alt dudağınm üstün. den fırlayan sulu gözlü delikan hyı hn'.:rlulı ve: — Her halde o, bu işi istiye rTek yaj & değildir. Diğerleri kadar iyi bir gocuklür. Aklıma €a yegâne ondan başka geler yok dedi, Böylece, delikanlıyı çağırttı. O da geldi. Delikaniı olgun bir adam olmuştu, amma yine eski hantallığını mubafaza ediyor, dişleri de eskisi gibi alt duda, ğının üstünden fırlamış bir hal | deydi. Büyük salonda yükseğe kon-| müuş tahta oturarak kadınla er 'Aeği huzuruna çağırdı, bu ga- , rip ant bütün zevkile tatmak | için ağır ağır: — İşte delikanl:, bu kadın, istersen senin olacak, onu öz amcamın oğlundan başka kim. | se görmedi! Dt.—mek Vang Laungun en bü: sevinci, ihti. yazı teskil etti. Erkek, esiri minnetle kabhul etti. Zira kadım güclü kuvvetli ve İyi tablatlı bir dişi idi. Ken disi de, bundan başka biriaile evlenemiyecek kadar fakir bir insandı. Ve Vang Lung tahttan aşağı- ya indi; artık hayatmım kema. le ermiş olduğu, hayatımda yar mak istediği şeylerin hepsini, hattâ tahayyül ettiklerinden de fazlasını vyapmış bulunduğunu hisseder gibi oldu; ve bütün bu geylerin ne süretle - vuküa geldiğini Aanlıyamadı. Yalnız artık huzur ve süküna tamami. le kavuşurmuş gibi ve bundan böyle günesle yalıp uyuyabile. cokmiş gibi oldu. Zalen bu huzur ve istirahatin zamanı gelmişti de. Zira âltmiış beşine merdiven dayamıştı, En büyük oğlunun, en büyüğü on yaşında kadar olan üç çocuğile 4 prtanca oğlunun iki - oğlundan mürekkoep torunları “eivardaki” yeni yetişen bambu ağaçlarını andırıyorlardı. Eh!... Yakında, günün birinde en küçük - oğlu da evlenecekti, Bu suretle ha- yatımda kendisini Üzecek baş. kâa bir galle kalmıyacak, kendi, si de istirahatine kavuşacaktı. Fakat dünyada rahat yoktu. Olamezdı. Askerlerin gelişi, Up kr, imkân bulurlarsa, arkala- rında nerede imkân ve fırsat bulurlarsa iğrnelerini brrakan yabani arı sürülerinin akınına benzemişti. Bir avluda bir ara- da oturuncaya kudar - birbirle. rine oldukça nezaketle muame, le eden, hoşca geçinen en — bü- yük oğlunun karısile, ortanca oğlunun karısı, birbirlerinden engin bir nefretle nefret etme- ği öğrenmişlerdi, Bu nefret, vu kun gelen vüzlerce kavgadan, çocukları bir arada oymüyor, kedi köpek gibi kavgaya tutü. şan kadmların cernkleemesinin içinde yeşermişti. Annelerin her birisi kendi go, cuğunun müdafassma koşmüş, büyük bir bitkinlik içine düşmüş olan Jan Lö Mestriye ancak öğ. leye doğru yataktan — kalkabildi. Kızgın bir güneş etrafı altın renklere boyuyordu. Şimal ve ce. nupta, hemen hemen ağaçsız de. necek kadar seyrek yeşilliklere malik kırmızı bir toprak garpta bu manzaraya biraz çeşni veren Tekirgiol gölü ve şarkta Akde . nizden da'aı berrak daha mavi su lara malik “iın Karadeniz... Romanyada öğle yemeğini bi - raz geç yerler.. L8 Mestriye plâj da dolaşmağa çrztığı zaman her. kes henüz banyo yapmaktaydı. Plâj çok dik bir tepenin altın - da ve bir kilometre kadar uzün « luktaydı. Sahil çok dar olduğu i- çİn adeta insanları denize köş - mağa teşvik ediyor ve bu sekilde sudan neşeli kahkahalar yükseli. yordu. Lö Mestriye yürürken yarr çıp lak bir vaziyette tenbelce uzan . miş vücutların, uyuyan erkekle rim, kısa pantclanlu Iııdınlır:ıı] | da çıkartmışlar bül Pearl Buck, Çeviren: İbrs*'— Hoyi : — 101 — onu koruyarak ellisinin kini can ve gönülden tokatla - mıştı. Yine her birisi kendi çocuklarının haklı olduğunu id- dia etmişler, böylelikle birbirle. rine düşman kesilmişlerdi. Ve amca oğlunun köylü ge lini methedip de şehirli, kasa - balr gelini alaya alıp güldüği gün. asla akıllardan çıkmış de- gildi. En büyük oğlunun karrer eltisinin — yanından — geçer - ken, azametle başını kaldırma ya başlamıştı. Ve bir gün yvinc böyle onun yanmdan geçerken yükaek gesle kocasma: — Aile arasında bir erkeğir kırmızı et diye lâf stacağı ve ötekinin de dhuedüı gülerek kargsılık vereceği fena terbiye görmüsş, kaba ve küatah bir ka dının bulunması ağrıma gidiyor | dedi. Ortanca oğlunun karısı sus « madı ve derhal yüksekten ce- | vap verdi: — Bir erkek, ona soğuk bir balık — parçası dediği için el. tim ıskanıyor.. — Ve — işte böylece iki kadın birbirlerine darem bakıslar ve nefretle bak tılar. Bununla beraber doğrulu- ğundan mağrur bulmaan en bi- yük oğlanm karısı, — ötekinin mMmevcudiyetinden sanki haberi yokmuş #ibi davranımaya dik- kat — ederek, — eltisine — sez. Bizce hakaretlerde — bulundu Fakat çocukları, kend! avlula- rindan dısarıya çıkmak istedik leri zaman: — O terbiyesiz. cocuklardan uzak durunuz cocuklarım. Diye seslendi. Bunu da öteki avluda bulunan eltisinir duyabileceği gibi yüksek sesle söyledi. Öteki kadın da kend rocuklarına bağırarak: — O yılanlarla, yumurcakla rile oynamaymmız ha!.. - Yoksa sizi döverim!.. Bu suretle. iki kadın. birbi- rinden gitgide nefret ettiler. İşler dıhı fazla acılaştı. Zira, iki W M Tece r1 YOktu. mafnişti. ; büyıık oğlan, _l%ıı sabada. sehirde büyümüş ve kendisinden daha ivi yetişmir olan karısmım nazarında kendi- sinin ve ailesinin küçük görü- neceğinden, ortanca oğlan da, ağabeysinin yer almak ve israf ta bulunmak arzusundan dola. yı babalarından kulacak — olan mizasın daba bölünmeden — da- gdacağından korkuyorlardı. Üstelik, ortanca oğlanm, ba- balarmın te kadar pârası ol. duğunu. ne kadarmın harcan PVAKIT | j dığını bilmesi, büyük oğlanın | Arma gidiyordu. Zira bütün paralar kardesinit elinden ge- Çiyordu. Her ne kadar Vang Lang tarlalarından gelen — bü- tün noraları alıyor ve sarfedi. | yor idiyse de, bıuma Tağmen W gııın çıkan miktarı bilen ortan- | ca oğlandı. Büyük oğlanın — bunlardan | zerrece haberi yoktu. Ve sunu bunu almak icin de babasma gidin bir çocuk gibi vara İste- mesi lâzımdı. Dolayısile iki ka- DA CD üzerinden atlamağa mecbur kalı. yordu. Plâjın nihayetinde Eforiz cihetinde kadınların bitçokları vücutlarının ancak ufak bir kıs . mını kapayan bu kısa pantolonu vücutlarımı tam manâsile kuma vermişlerdi. Yalnızca üzerinde “cıplaklar" yazılı ulak bir levha vücutlarınır en mahrem yerlerini de güne-'r hararetine vermek - ihtivacr>'- olan bu güneş benyosu amatör lerini plâjdan ayırıyordu. Prensip olarak bu dünya cen netine ancak Âdem veva Havvr kıyafetile giriliyordu. Fakat T # Mestriye bu prensipe avkızı ola. rek giyinik gelmesini kimse pra. testo etmedi. Günesin parlak #i.. yaları altında vücutları bir kat daha güzel görünen bu çınlat kadınların biç biri Lö Mestriye- min bu ziyaretinden müteessir görünmedi., Genc Framsız bunlara bakm*i. tan hafif bir hicap duyuyordu. Fakat bunlara bakmarsı hattâ dit. katle bakmasi da sarttı, mademki dkayı aramak için buralara kadar gelmisti. Fakat önu bövle Dilk defa olarak cırılsıplak gör - ıııekn-n de korkuyordu. (Daha var) ğ ı.ı_wl etti. ve her iki . kızdı ve onu cayhaneye ABONE TARİFESİ Wemleket — Nemtekfi #cinde D Aylık Vö 3 aylık T0 6 aşlık 075 1 yıllık ydını hılılırı.u s! Geretim. parasının posla veya Lankâf vollama ücrebimi İdare kendi ÜFŞ tine alır, Yetiyesdey hEr HAstA MYETRTİR nde VARIT'a ahone yaztl' İ | Aüres deriştirme ücreti ? 25 kurustur. YLAN ÜCRETLERİ | ilânlarının guntimm « 6 Hibaren Hân sayi te gavfalarda su D rus; dördüncü sayinda |: K ve ücüncüde rıılr N baslık veni kesmece 5 Hirndifi, ü cok devamdı. — Kü n verenlere eyri Sf eler vanılır. Resmi ildi fin santim — satırı 90 kürüstüf Ticari Matiicette Olmryâa! )) Küçük Hânlar Bir ddeta 30. iki detası Sik Öğin delası 65. dört delası 75 ve defas YO kuruştur. Üç 4fi n verenlerin bir d ü vatlır. Döri satırı wecçen fazla sotırları — bes kurüsl: sab Pdilır. a Vaket Hem docrudan doREİ'Ğ kendi idare yerinde, bi kara çaddesinde Vakıl altında — KENALEDDİN İlân Bürosu - eliyle eder. /Böromun Telejonuz 20i ern £ Yurüğ dm birbirinden nefret edi bu nefrotleri kocalarıma da deliki nın avlısır hiddet —kumaki halini aldı ve Vang LWı evinde buzur ve sükü! dığından dolayı da homut*' $; dı. dürdü, Vang Lung, Latüsün cll' | amcasının oğlunua karşı — KÖğ, duğu gündenberi de, kendi Şiç rısile gizliden gizliye baği te idi. O gündenberi, gent Lotüsün gözünden düşmüğl| Her ne kadar sesasizce köle gibi hanımının işlerini GA? rüyor, şunu bunu alhp - rek, nareilesini hazırla; bütün gün onuün yanında yor, geceleri de Lotüsün yamadığından sikâyet — etii üzerine kalkarak, önun rini yatretırmak kaygusilt j cudunu ve bacaklarmı oğu: sa da, Lotüsü yine de med edemi yordu. Lotüs, üstelik genç krzf Üf am ordu. Vang Lung- 00 zaman gecc hizme dışırıyn yolluvor, Vang kıza bakmakla itham edil du. Halbuki Vang Lung, kıza, o ans kadar korkılfı kek zavallı kücük bir kız #? rile bakmış ve kendi zavali, tal kızile alâkadar oluşu B onunla alükadar olmuştu. Lotüs kendigini* yerince, bakmak akima geldi ve ff esirin hakikaten çok kız ve bir armut goncasi veuk benizli olduğunu Görünce de. son on sene £ da tamamile uvuşmuş bir P Aduran ihtivarlamış olan #e>da #arin bir. teoreşme | nmda bir hareket duydu. — 1 Cinsi islerden mazda, v vit eahili olan Lotüs, kadtllik Tn orkekler arasındaki mü” Pettarin hosaer ketilmişti keklerin ihtivarladığı krsa bir an vesiden vi eenelik hiasottiklerini Diğ di. Bundan dolavı da N q' h #ondan dem vurdu. Faki re”men Lotüs, rahatını du, Tüti de ihtlyır!mu bellesmişti. Genç kız ise avağma cabuktu, Lutüse ce, yardımı dokunuyoör, Ve mmın ihtivaslerını, dahz O ği kma varmadan keşfediydiğ Bizronalevh ondan ay Lotller *>P> geliyor. yine & zı başından defetmeği dü. » 'D#q W7 -

Bu sayıdan diğer sayfalar: