21 Aralık 1939 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

21 Aralık 1939 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yazı münasebetile: . m'ihm iki yıl evvel Bulga. fin Burgaz kasabasında ya. K T müneyver Tuna Türkler, ie Yükat İsmail Celil ca Tam olünmüş, mücbbet ha. | Cezasına mahküm edilmişti. | Yaşı ilerilemiş bulunan bu | Türk münevveri, bu ağır manevi ağırlığına ve te bulunduğu ezici ha. hayatının — ıstiraplarına nryarak geçenlerde vefat üzeriride derin bir teessür ei tdrdığı sibi. y husustaki i- | " âımuıigg Abiyle bir yan- da yol açmış bulunuyor: LİnBarrir Ali Naci Karacan, asebetle sabah gazetele. birinde neşrettiği bir ma. “€ avukat İsmail Celil ile yi. iccenlerde siyasi bir menla. İldüğü teessürle haber alman Hik Evkafı İslâmiye Müdürü” Net Celili biribirine karıştır- daha doğrusu âvukat İsmail Yerine Bulgaristanda Türk üne ve Türk inkılâbına * hizmetlerde bulunan bir ga. © “İsmail Celil” den bahset. Anlaşılıyor, ki muharrir gu sıralarda bir ” gazetesini çı. are bunu “Doğru | €&t Celili tanrmış ve Burgaz K anesirde öldi baber alı- höYükar İsmail Celili, Mehmet Sanmıştır. Adan birkaç gün evvel “Ha- Razetesi bu bataya, çok h. *larak, kısaca işaret etmiş | Gözihin muhtelif bakımlardan h bulunduğunu tam yerinde HSabetle ileri sürmüştür. Biz, 2 bu cihetin mucip sebeple. Sırası edecek değiliz, A *t yadillerin menfalarında MMpishanelerinde ölen ve hiç yâh air birarz da öldürülen bu toydaşın Bulgaristandaki hiz. “Stinden * Bugün | Fattlare “Haber” garzetesinim- men, yazmak faru. ş olmamızın sebebi, racanın bu kebil ha- a sık sık rastladığımıza i- lârrir , Büzetesinde son Bulgar me. | bir müddet evvel b meclisi reisi — Goöspodin KS? Moşanof'u eski başvekil- 0 Gospodin Nikola Muşa- * karıştırmış ve Göspodin | htosfun Londradaki bevanatı- ht alarak eski doştu olduğunu yaizi Gospodin Nikola Muşa. şık:ndı yzüre bir yazı yaz. n muharrir, acaba bü. Sanıdıklarını hep böyle mi ta- dır? diye düşündük de... M. $. -a akyada göçmen »| — köyleri ç dikme işine bil- sa ehemmiyet verilecek 'ne, (Husust) — Umumi *tişliğin Ziraat müşaviri Ktt Ziraat müdürü ile bir. , Tekirdağına hareket et. | * Ziraat müşaviri Tekir . Vilâyetinde her biri 200 arasında kurulan yeni köylerinin ağaçlandı. hi ve hazırlanan toprak no göre bağcılık işlerini tetkik edecek ve bu xe. İtibaren bu köylerde de h (ı)r surette iıegııqlz-.ıuı : h * Öğrendiğime göre Ziraa! h r.ıpoğmu hazırladık . ŞOtra bir taraftan toprak | nd0 (ASI ve çuküur — bazırlıkları | k, diğer taraftan fidan. eh fidan tevzlatma baş. çi da bağcılık hızlı adım. göürümektedir. Şarapçılık M& muvazi olarak yıldan yı.* £ etmekte, sofra ve ih. imleri en iyi ve dayı &lerden ayrılmaktadir. şıralık Üzümler de t akta olduğundan artan y k bozulabilen bu cins ü. T - İçin pekmezcilik gervisi. || ASilinası icap etmektedir ki op Plânlı bir surette de. Unmaktadır. yan ıt' siız mukavemetin başın- GÜNÜN HADİ#ELERİ Finlerin muvaffakyıetini temin eden unsurlar Ski Hitlerin bazı sanayi sa- hiplerini daha memle- ketten çıkaracağı anlaşılıyor Son haftanım telgrafları İsviç. reye iltica eden Friç Tisen ismin. He zengin bir Alman fabrikatörü. nün Almanyadaki bütün serveti- nin Hitler tarafından — müsadere edil ni habet verdi. Hitlerin verdiği bu karar epey- ce ehemmiyetlidir. Hitlerin aynı gaye üzerinde çalıştığı insanlara bile büyük bir kıymet vermediği. ni gösterir, Hitler Almanyada hususi şahısların ve müessesele. rin geniş servet yapmasını İ: iyor demektir, Çünkü Ti gok Alman sanayiini şahsında bi- tiktirmiş Ve devlet içerisinde i- kinci bir devlet sayılacak karlar kuvvet bulmuş bir adamdı. Hitler bu adamın servetini mü. sadere ederken Almanyadaki ko. münistlerin emlâki hakkında 933 de neşredilmiş bir kararnamenin bükümlerinden istifade etmiştir. Tisen ismi memleketimizde çok tanınmış olmadığı için bu zata dair biraz izahat vermek - fayda. Bız değildir. Tisen ismi ilk defa Ruhr sahası mevzuubahis ol iştir. Ruhr Fransızla işgal da bu adam bulumuyordu. — Ora. da milli kahraman olarak tanın- dı, Nazi hareketinin başlangıcın. da Nazilere mühim miktarda iane verdi ve topladı. 1933 de milli Alman sanayiini Essen fabrikala- rında yeniden canlandırdı. Tisen bu hareketleri yaparken Alman- yanın iktısat nazırı olmak istedi. ğini de gizlemiyordu. Fakat Hit. Jer bu isteği anlamamış görün - dü. 'Tisen ümitsizliğe düşmekle be- taber Nazilere yardıma devam et- i, Fakat Hitler gün geçtikçe Ti. sezden hoşlammamağa başlıyor. du. O kit Tisen “Mulhaym. deki malikânesine çekildi. Rayg- | tagdaki mevkii ve Prusya devlet gürası azalığını ismen muhafaza ediyordu. Fakat içtimalarda bu- hunmuyordu. | eylülde toplanan Rayştag meclisinde yalnız bir tek boş sandalya vardı. Tisenin ye. Ti “Hitler bu gelmeyişi menfi - bir ile mücehhez mitralyöz grupları Ruslara ağır zayiat verdiriyor Tisen'in emlâki müsadere edildi Ayaklarında kıszaklarla Sovyet kuvvetlerinin azameti. ze rağmen Finlerin memleket. kerini kahramanca müdafaa e. debilmelerini kolaylaştıran coğ. rafi vaziyetler bulunduğu gibi, Finlerin bu imkânlardan istifa. de ederek kullandıkları taktik. te müdafaa tertibatlarının mü. | essiriyetini temin etmektedir. Filhakika Finler binbaşı Lah. ti tarafından icat edilmiş bir nevi orman mitralyözü ile Rus piyadelerini müşkülâta uğrat . maktadır. Bu mitralyözler iki kişilik gruplar tarafmdan kullanılır bir şekildedir. Bunlardan biri ma. kinevi taşımakta ve kullanmak. Hususi Dünkü posta ile gelen ingilizce Joha Bull güzetesi “Hususi” kaydiyle aşağiki haberleri ver- mektedir: İngiltere resmi - makamlarına gelen haberlere göre, Almanya, son dört sene içinde senede milyor 500 bin ton petrol iddi- har etmiştir. Mareşal Göring, bel. | ki bu sene, 7.000.000 ton petrol tir. Fakat Almanyanın harp yacı Onun için, bir sene harpten son- ra Almanyanın petrol sıkıntışına duçar olacağı tahmin cdilmekte. dir. Petrol yerine konacak başka madde temini için sarfedi. len gayretler 'boşa gitmiştir. .. | ihti. İngilterede cephane imalâtı ge- çen altı ay içinde iki misline ib- lâğ”edilmiştir. Gelecek altı ay tezahür saydı ve Tisene Alman- | içinde tekrar iki misline çıkarıla. yadan çıkmasını ihsas etti. 'Tisen bilhassa Hitlerin Rus - larla anlaşmasıma kızmıştır. İnfi- alini görüştüğü — gazetecilerden gizlemiyor ve: "Ben, diyor, mil- yonlarımı Almanyaya, bolşevik. liğin girmesi için feda etmedim.” cak, bir senede dört mislini bul. muş olacaktır. .. Münihteki suikast hâdisesi et. rafızda yeni yeni şüpheler uyan- mauştır. Zira, patlıyan bombanın parçaları muayene - edildiği za- Hitler, başladığı harekette, Ya- | manı bunun “No 17” adı altında ni Almanyadan büyük sanayi sa- hiplerini çıkarmakta devam ede- cek gibi görünüyor. Birçok Al- man zenginleri yavaş yavaş viçreye çekilmektedir. Bitliste tütün fabrikası İnhisarlar idaresinin Bitliste, ki atelyesinde şimdiye kadar yalnız paket imal olunur, tü . tünler elle kıyılıp paketlenirdi. İdare son sene zarfında iptidaf vaziyette kalmış olan bu atel. yeyi esaslı surette tadile karar vermiş, bu maksatla yeni bir bi. na insa ettirmiştir. y Mekineleri konulmuş olan bu fabrika bir iki aya kadar faali. yete geçecektir yeni bir halita olduğu anlaşılmış. tır. Bu terkip, tamamen bir sır balinde tutulup henüz silâh fab- İs. | zikatörleri tarafından kullanılmış değildir. Binaenaleyh bu gizli içadı bilenlerden biri, onu icat e- den adamdı. Bu adam da bir tahaştüd kampında son zaman- latla vefat etmiştir. Bu icadı bilen diğer kümseler de, General Göringe sempatisi olmakla tanın. mış bazı generallerdir. ... İngilterede vergi tahsildarları- na pek büyük zaruret olmadıkça ahaliyi asla s:kmamaları, daima nazik hareket etmeleri ve taksit kabut eylemeleri emredilmiştir. ta, diğeri ise cephaneldri taşı - — —.. daha istihsal veya ithal edecek- | 12.000.000 ton petroldür | harp eden Fin askerleri makta ve arkudaşı öldüğü tak. dirde makineyi idare etmekte, dir. Bunlar umumilyetle münferit ve ski ile mücehhez mitralyöz cüzleridir. Bunlar süratleri va, sıtasile mevki tutabilmekte ve geri topçusu harekete gaçmeden Rus taarruzlarını karşılamak . tadır. Ruslardan alınmış olan esir. ler de bu mitralyözlerin Rusla. ra büyük zayiat verdirmiş oldu. ğunu teyit etmektedirler. Tamamen beyazlar giymiş bu askerler ve güzel maske edilmiş makineli tüfek karlı arazide hiç bir şekilde farkolunmamakta ve Rus piyadeleri kısa mesafelere geldikleri zaman bu silâhlarm ttoşile karşılaşmakta ve ancak © zaman düşmanlarmı görebil . mektedirler, P misş olduğundan bütün Fin pi. yadeleri &«ki takmışlardır. Bu vasıta normal — talimlerde her zaman küllanılmış olduğu için Fin piyadelerine daha büyük bir kudret vermektedir, Salâhiyet sahibi askeri müşa. hitlerin bildirdiklerine göre Fin. landivalılarmım skili kıtaları garp devletlerinin motörlü kıtalarına muadildir. Esasen hafif toplar da kızak ve emsali vasıtalar ü. zerinde hareket etmekledir. Jmuümiyetle — Finlandiyalılar ük muhtar grunplar halinde vüşmektedirler.. Faaliyet ga. hasının genişliğine binsen bu parcalar gayet rahat hareket e. debilmekte ve büyük kütleler halinde ilerlemeğe çalışan Rus kıtalarına zayiat verdirmekte . dirler. Diğer bir müttefik daha: Göller! Finlandiyanın en yakm müt. tefiklerinden biri de muhakkak ki memleket coğrafi vaziyetidir. Finlandiyada beheri 200 metre. den uzun olan vetmiş bin kadar KÖL vardır. Bilhassa Manerheim hattının bulunduğu Kareli mmmtakasında topraktan ziyade su vardır. Ve işte Finler bu mmtakada başlı. ca tahkimatlarının arkasında düsmanları Sovyetleri bekle . mektedir. Yetmiş bini mütecaviz olan bu güöller ince ve uzun şeritler halindedir. İstikametleri umu . miyetle şimali garp ve cenubu şarktır. Bunların bir cokları muvazi bir sekildedir. Fin müdafaa hattını teşkil e. den Manerheim' istihkâmları bu göllerin vaziyetine göre inşa o. İunmuştur. Sövyet Rusya kuvvetleri Fin. lerin bilbassa bu cephesini yar. mağa çalışmaktadır. Fakat gelen haberler Fin kı. talarının yukarıda bahsettiği . miz imkânlardan istifade ederek Rus taarruzunu kırmakta de - vam ettiklerini hildiriyor. S YE| | F İ ı 3—VAKIT 21 BİRİNCİKÂNUN 1838 Harp içinde dağıtılan mükâfatlar (Hususi) — Fransada her sene dağıtılan Gönkür Femi. na, Rönodo edebi mükâlatları Fransız entelektüci hayatında sa. yılı tarihi Çönler — yaşanılmasına sebep olur. Bu seneki mükâfatların dağıtıl- ması, harbin başlangıcından iti- baren ilki olduğu için büyük bir alâka uyandırdı. Gonkur mükâfatı Bu seneki Gönkür. mükâfatı 37 nci dela verilmektedir. Mükâ. fatı alanın adı Remon Paje'dir. Büyük bir istikbal vaadeden bu edib Filip Erla müstear ismiyle tanınmıştır. Bu genç edib çok genç yaşta yazmaya başlamış ise de 30 yaşı. na gelmezden evvel yazdıklarını “Masum” — adlı ilk romamnı 1936 senesinde neşre- dilmiştir. Bu roman aymr gene i- gçinde (Rönode) edebiyat mükâ. fatını kazanmıştır. Bu romandan sonra (ÂAyna), (Beyar ve Kızıl Rusya) ile diğer bazı eserleri neşrolunmuştur. Bu seneki mü. kâfatı alar romanmız adı. - (Şi- martılan çocuklar) dır, Mükâfat: kazanan bu edib, ha- len askerdir. ve Pariste sansür müdürlüğünde hizmet etmekte, dir. Polonyalı mülte- cilere yardım “r milyon gömlek ve diğer eşyalar İngiltere- den gönderilmek üzere İngiltereden bildirildiğine gö re, Romanya ve Macaristanda bulunan Polonya mültecilerine yardım için İnsiliz hükümeti ta. rafından verilen 100.000 sterli. nin büyük bir kısmi simdiden sarfedilmisştir. Mübrem bir ihti. yact tatmin etmek üzere hükü. metin bu parası kıslık elbi satın almakta kullanılıyor. kü binlerce mülteci zeçen eyi de Polonyayı sncak en Kafil yazlık elbiselerle terketmişler. fllrı Simdiden 1,000,000 gömlek, 3000 nalto hükümetce satm alı. nıp güönderilmiştir: Bundan bas. ka 10.000 palto, 3000 ceket, 2500 yelek, 4500 pantolon — ve 3000 Çift kundura dahu Romanya vo Macaristana ilk fırsatta gönde. rilmek üzere beklemektedir. Ay. rıca 200,000 yarda fanilâ satın almmıştır. İngiliz kızılhacı bun. dan İneilterenin her tarafında. ki gönüllü işçilere gömlek yap. tırmaktadır. Rönodo mükâfatı Rönodo edebi mükâfatı bu se. ne 3İl yaşındaki ve Jan Malake müstear ismiyle yazan bir genç yazıcıya verilmiştir. Mükâfatı ka- zanan eserin adı (Yavay dili) dir, Varşovada doğan ve aslen Leh- Hi olan, fakat Fransada Fransız tebeası olarak yaşayan edib, ha. Ten gönüllü olarak harn etmek Ü. zere garp cephesinde bulunuyor. Bu zat mektepte hiç tahsil et — | meden kerxli kendine okuyarak - kemale ermiştir. " & (Yavay dili) romanı Cenubti Kömür depolarından “ilki bugün açılıyor _lît!edlv_enln açmaya karâr ver- dığı_lkömhr depolarından bitincisi | Afrikada bir Fransır madeninde bugün Usküdarda açılacaktır. Di. a çalışan muhtelif milletlere Tmen- ğer depolar da birkaç gün içintde sup işçilerin hayatını tasvir et. açılmış bulunacaktır. mektedir. Görüp düşündükçe Anlıyamadığım nokta! Momlekette bir ihtikâr şikâyeti var. Bunu hepimiz, nefsimiz, de tecrübe ile biliyecuz. Her gün bir başka yanımızdan vuruldu- gumuz için onu inkâra imkân yok. Bir hafta önce, meselâ bir liraya aldığımız bir şey, bir hafta sonra ya ortadan kalkıyor, sırlara karı- sıyor; yahut fiyatı akıl ermiyecek kadar yükseliyor, Bir başka yazımda, fevkalâde zamanların istihsal üstündeki sarsınlısını ve bu yüzden doğan fiyat fırlamalerının tabii sayılacal derecelerini söylediğim için, bugün onlardan tekrar bahsetmiye. ceğim.. Evet, milyonlarca insan tarladan, tezgâhtan, fabrikadan, bağ. dan, bahçeden çekilerek hazır yeyici haline konulunca malın de. Beri artar, Fakat bu, demek değildir, ki al>bildiğine artar; insaf- sızlığın derecesine göre arter. Hayır, cemiyetler böyle canavar rahlu mahlüklara kurban edilemez. Makul bir nisbet içinde har- bin musibetini çekmeğe rozıyız. Hattâ bu harp bizim kavgamız olmasa bile... Ama, biz, bu fedakârlığı, ancak bundan sonraki istih. saller için yapabiliriz. Halbuki şimdi tüccar, geçmişten ihtiras örneği alarak ellerin. deki malı saklıyor. Piyasa sıkıştıkça, damla damla cetaya çıkarıyor ve pek tabii olarak fiyat yükseliyor. Bazı resmi şahsiyetlerin ve bazı kalem sahiplerinin bir takım mütaleaları var, ki ben anlıyamıyorum. Meselâ diyorlar, ki: *“Tüccar elindeki mala fazla fiyat istiyor, çünkü yarın onu ye. rine koymak için fazla para vermek mecburiyetinde kalacaktır.” Bu nasıl mantık, ne biçim hak telâkkisid'-? bir tüdü anlıya- miyorum. Tüccar, yarın kendisine lâzım olan malı pahzlıya alacaksa, tüne kârını da ekliyerek pabhalı satacaktır. Ona göre ortada ne gibi bir zarar var?... Ucuza aldığı malın üstüne zam yapmasını neden ötürü mazır görüyoruz. Asıl ihtikâr bu değil midir? Niçin yüze aldığını *ine satara?.... Birinden dinlemişlim; 1914 harbinde bir saat kecdonu almak için Londrada bir mağazaya girmiş. Siyah kadife mahfazalarda bi. vibirine eş iki köstek görmüs. Boyları, işlenişleri aynı; fakat bi. rinin üstünde 20, ötekinde 80 şilin etiketi yapışıkmış. Kendi ken. dine: — Galiba ayarları başka! Diye düşünmüş; sonra mağaza sahibine sormuş. — Ayarları da birdir efendim, Yalnız bisi harpten evvel ucuza lımmış, öteki buhrandan sonra yaptırılmışlır. Cevabiylo karşılaşmış... Ticaret ahlâkı diye, işte buna derler, HAKKI SÜHA GEZGİN

Bu sayıdan diğer sayfalar: