4 Ekim 1940 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

4 Ekim 1940 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ÜÜ ADAĞT Dti eet — AAA D | | B ( “lerimden eşhur bir ilim adamımızın fş_yqalı bir tavsiyesi iz düşmüştü. sıra xc'mık gidip gel İşimiz uzatıldığı için değil, zaruretiyle birkaç defa yete, Belediye ve sair Resmi Dairelere giri p çıkan bir gazetecinin kârı bazı muamele telerruatından gözüne çarpan noktaları aklıncı Benimki öyle drğtî, Ben Vilâ: 'Erıı'm ile tanışlım. B. Osman Er | münevverlerinin — kütüphanelerin: bihakkırı süslemiş ve gazetemizde | üteaddit defalar — kendisinden dirle bahsolunmuş bir Kir, Bu bakımdan okuyucularımı. zin da iyiden iyiye tanıdığına ve ıudıgıne eminim. — Mühterem Mektupçuyu zi birinde, - Meslektaşım “Yokta Ragıbı, kendisinden “eser,, “İsterken gördüm. — Ustad; diyordu. Son eserleri- “nisden bir tane lütletseniz ge, isti. İade eylesek. Osman Ergin, vaplıkla: — Yağma yok, dedi. Bir “eser tirit, ıım_n yerine diğer bir sin, bak, Hakkı Tarık Meb'u. 0. ril bir hazır ce. 'Meclis'i » isimli bir e& “nu bana verdi. Ben de o. vif lınhı,. mden bir nüsha çi Jiyatları teâdül etmiyor; ©- nki benimkinden pahalı. ]-ax.ıı eser, eserdir. Bay Osman Erginin bu ta ginde, yaratıcı müellillerimiz iç: büyük bir ders vardır. Hattâ, ara. anane ittihaz etmeleri Özamgelen faydalı bir yarış usüli Bir başka müelliflen bedava bi &ser temini için, mi, fenoi veya edebi, herhangi sa. hada gayret sarlederek yeni bir eser vücuda getirmesini şiar edin- ek tavsiye olunuyor... Bu tavsi, bütün tatbikatiyle gerçekleşti. zaman Millt Kütüphanemiz kimbilir ne kadar zer)zınlşecnnvr' Ve o zaman, yaratıcı n diğer bir yaratıcı mü i para ile almak , sadece tenbelliğe işaret - nr ki, kudret ve mk.ııı erbabhı n cidden utandırıcı dir. HIMII'I* MÜNİR Vagondan cigara çalan biri yakalandı Muharrem ve Ali adında iki arkadaş, dün Sirkecide, İnhisar” Jara alt sigara yüklü bir vago, 1un içinden birkaç paket siga' a çalmışlar, yakalanarak adli. “yeye verilmişlerdir. Bir sandal battı - Mehmet oğlu Mustafa kanta” un İdaresindeki bir motör dün köprü altından geçerken, Alini idaresindeki 35y7 mumaralı Var kaya çarparak batırmıştır. Sandaler Ali motördekiler ta. rafından kurtarılmış, tahkikata / başlanmıştır. Nişan — Bursa muhabirimiz ve muharrir arkadaşlarımızdan Esad Alkanın Doktor Bay Şakir toronu Bayan Müveddet'le Esad Alfanın u:—ym. taştaki evinde aile dostları huzu- runda nişanlanma merasimi yapıl. n “.ıh:bmm.n Ve nişanlışını Çeviren: Suat Derviş — Bir fikri sabit hepimizi cinnete wkedebilir. dırtan şey bu & “fikri sabit onu bu nn*a—ı betsi “yareti yapmaya sevk etti. Ve yine hakikat halde bu fikri sabit o taşi şısındaki adamın ba—ma attı Amz ilâve edecek £ “yok, Başlangıçta da söyl bi bu yazdığım şeylerin Burrage'i bir In:ıııı m.ı)n).er-ı— 'OTum, chm gibi ındı siz de biliyorsunuz ki Max, “yell Brunton'u o öldürmüştür. Fa- “kat Britanya kanunları onun ne. “vinden cünilerle meşgül olmazlar, Psikolojik vakalar onu alâkadar — Yalnız bir bakımdan — Violei hkâüm edilmiyeceğire yanıyo- orum. Acaba onun bozulmuş biaçre başmı kurtarmağa, onu tedavi et. imkân var mıdır... Daha son- Ş Ayarı, 735 disinin de il. | tin fazıl Mektup i neşriyatiyle bi: 4.10.940 Cuma : Program — ve memleke Müzik: Hafif p âns haberleri, ©10 saat (PL) B00: Kadınlar ki : Ajana haberleri, 19 Müzik: Halk havaları, I Müzik: Karışık program (PI. Program ve memleket sant 1808: Müzi teti, 18,30: Müzli gaat ayarı ve Ajana hâberleri, 19.45: Müzik: FPasıl 2015: - Radyo gazetesi, 2045 80: Konuş. ma (İktmat santi), 2145: — Müzik: Radyo Aalon orkestraat, 22.30: M leket suat ayarı, Ajana — haberleri, Müzik, Radyo şalan orkeatra- gnn devamı, 23.00: Müzik: Dans müziği (P 28 3.30 Yarmki 18.00: Memleket heyeti, Temsil, 2 program ve kapeniş. Ramazan |8 Ramazın hizi 152 | hizir 183 Yakitler Vasati Bzani Varatt Bzanl Güneşin daş Tecirii 7T01 öğle — 108 615 162 Tkindi 1619 6811617 Ajşam 18 47 12 06 18 46 12 00 Xatar 2010 1902017 1 80 Tansak $ ar 1038 6781096 13 13 6 16 b S1 Sinema ve tiyatrolar Bu Akşam zant 20.30 GA Tepebaşında Dram kısmında: OTELLİ Komedi kısmımda: Büu âkşam saat 2030 da YALI UŞAĞI şa Raşit Rıza Tiyatrosu * Birinciteşrin Cuma yünü akşamı Daküdar, Hnale Sinamaamda *DOKA,, Komedi (4) perde, (1) tablo Yazan; Fikret Adil ŞA güremedeiler Beyoğlu Halk Sineması Bugün sazt 14 te: 1 — couı bir Türk genci, Türkçe sözlü, 2 — Mek: sika Cölü, 8 — Miki. Tashih ilânı 3.10.040 tarihli gazetemizde çıkan Merkez Bank Vaziyetinin Aktif kıs menda altına tahyili kabil serbest dör vizler Karşılığı olan 3RB76,63 yerine yanlışlıkla 38877,68 çıkmıştır. — Tka- hih ederiz. -Ö Ta pek geç kalınmış olacaktır. Bu kız asılamaz. Ona hapis ka. Tarı da verilemez. ©o tedavi #ltına almabilir ve bu da belki ken Gisini azıtmış bir cinnetten kurta- rır, Samimiyetle ellerinizden sıka. rım, A, R. GETHRYN EK Birinci Kısım 6 ı-kâ'u'la kâ“nl'- kbory Rüthven — Ge 20 Ağustos 198.. - tarihinde mış mektup. Ceoiland , Yövd 20 Ağustos: 193.. Azizim Gethryz, Evvelâ 6 Ağustos tarihli mektü. bunuzdaki —(ık güzel etid için büyük *e(ımıım( sekkürlerini. tak dirlerini ve hayranlık hislerini si. ze bildirmeğe resmen memur edil- Dmemleket, vatan tamamlar. | kat bü ünkılâpçı işaretler: Velilerin inkılâpçı | mektepteki rolü (Baş'tarefı 2 üncülde) İstihsal — vasıfasının — mukaddes farafı yoktur. Fakat bilgi, kültür | seviyesini yükseltmek — davasında Üstün İnsani ve milli kıymetler meveattur. Şahadetname sahribi ol- mak gaye oldukça insanın manevi (kültür ve Tikir Kaymeti) soluk bir mahiyet alıyor: Halbuki eski amayetede hoca ve mektep bir kültürün, muayyen bir iasanlık kıymetinin mümessili idi- Bunun için hasbi bir surette ilim morakı velilerden çocuklara doğru akardı. Mektep sösyetenin dışında bir şey değildir. Onu alle, şehir, Mektepler yeni sosyetenin yeni küymetlerini İstilâya çalışıyor. Fa haşaya velilerin do inlibak etmiş olması gerektir. Mektep davasında veli nasıl in. olabilir? Birinci şart, yeni yani bugün kurulmakta ©- tesinin kültür ve fl- muhafazaya gayrel etmekle. Çocuğum — derhal bir sa hadetname abın diye düsünüldi çe bu vazife ihmal edilmiş olur. Bu halin neticesldIr ki hoca, ve mektep bazı alle muhitlerinde dün- kü sosyete içindeki mektep ve ho- ca kadar otorite sahibi değildir- Belki bunda mektep milcxsesele rinin pek çoğalmış olmasının bu a. rada bazı kültür kaymetlerinde en- flâsyon husule gelmesinin tesiri ol- muşlur. Fakat bu Kâfi sebep değildir. A- sıl sebep eski mektep telâkkisinde *“Hocanın vurduğu — yerde gül bl. ter,, sözünün Mfade — ettiği Üstün mümessillik meselesidir: Kültürün maddi — kiymetlerden — üstün — bir varlık olduğunu kabul edincedir ki bu ötorite yerini bulmuş olur. Bu- nun için mektebin ve hocanın ver- diği kültüre inanmak, ve ona hür- met hissi duymak Tâzımdır Bu hürmel hissini kuvvetlendirmeğe, şuura bü sahaya — teksife mecbu. ruz: Bu da yeni mektebi kavrayan veliler havasının — inkılâpçı vazife- lerinden biridir. Ancak yenl mek- tep bu hava içinde sosyetenin fam manaxile bir makesi bir ni munesi olabilir. Madem ki kültürün üstün bir de. keri yoktar Madem ki gaye bir. sSahadetname — “istihsal” etmektir. O halde ciğerpareleri rahatsız et meğe, onları şefkattan mahrum ct- meğe ne lüzum vardır. Bir kısım yelilerin kafasında yaşıyan hakikat budar: Veli olmak sanatı çocuğunu ye- tiştirmek sanatıdır. Ba bakımdan velilerin hissi — hayatları — ile fikri ve varifcel hayatlarımı biribirinden ayırmaları lâzımdır- Şüphesiz bun. lar olacaktır. Şüphesiz bunlarda muvaffak olacağız. Madem ki kendi dertlerimiz ü- zerinde konuşuyoruz ve madem ki “otokritik” yapıyoruz. —Bütün bu tezatların mensel şudur: Mektep denen mücxsese exanen yazı içtimal mahlükları daha ev- velki içtimat nesillere benzetmeğe hizmet eder Halbuki —inkılâp de virlerinde mektebin vazifesi tam aksine oluyor: Bir. sasyeteyi inşa varifesini Üüstüne alıyor. Mektep bizde yeni sosyeteyi inşa için faal. dir Hasan Ali Yücelin hitabesi bu inşa Taaliyetine mektebi saran a- ienin de iştirakini — istiyor Gayet haklıdır. Bu davada ne kadar ça- buk muvaffak olursak yeni sosye- temliz 6 kadar sağlam - temellere dayanacaktır. SADRİ ERTEM gmu (ll)ı('n'l'aıx mektu. Bundan sonra sizi tebrik ede- götürdüm. n gün münal ayrılırken Charters sizin tmul hake menizin çok subtıl (ıırluı:ı- mülâhaza etmiçti ve artık o izim gibi Brunton'un Violet Ruürrage — tarafr öldürülmüş olduğunu söylüyordu. sikayı ikimiz birlikte adli ta- at direktörüne götürdük. Onu da bıraktık. Ve hepsi bu.... Morshall harekete geçmeğe razı olmadı. O da sizin haklı oldi anidir. Fakat o da sizin gi. bi y bi olmadığını gö. rüyor. Bir muhakeme böyle de- liller ve argümentler üzerine kuru. lamaz demektedir. Hepimiz çok mütsessiriz.. B essrümüz Violet Burrage'nin ESOCA TÜJUR Yazan : iskender F. Sertelli Bayındırlı sadece kuvvetine guvenıyordu , Hamdi Beyin tur kaybet. ol da hiddet. Onun bu vermeğe İüzum ılu'ıxıu l'ı_ı lendiğini & konuşmağa da Bah fazla kalmamıştı. Pi anların — İ birden yere düşmüz Herkesin v nn istediği suf sezm Beyircilerdi n b'r hassa hazmıi. i? Bunu Yu kısmı Yü . düş yor muydu? Yusuf her isi tarafın de yapmış, kendini, ağzına atılan bir kuzu gi. bi Baymdırlınım altına atıver - Mehmet — şimdi, danberi beklediği gcnirdı:;'ındı-r. mem . aldım'_ diye gülümsü. Bu aralık Cafer Beyin yoğen lerinden Zeynep Hanım da se. Mlelığa geçerek — Yusuf yenilecek mi aca* ba? Pek merak ediyorum.. Diye söylenmeğe başlamıştı. Cafer Bey: — Acele etme yavrum, dedi, güreşi sükünetle - seyroedelim, Benim fikrime kalırsa, Yusuf bu yükün: dö-altından! lm)ıryeıı roilere bu kuv girımın ne kadar acemi bir p('h livan olduğunu göstermek isti. * — Belli., belli. Yusuf, bir gilindir altında ezilen paçavra. ya döndü. Bayındırimın demir bilekleri ve gövdesi altmda a nun nasıl inlediğini görüyoruz. Zeynep çok heyecanlıyd: iz kimin yenileceğini tah min ediyorsunuz, Boy amca? — Vallahi ben fikrimi önce da söyledim. Bugün Yusuf ye. nilecektir. Balıkesirli Halili yenen Y Buf gibi oyuncu ve kuvvetli bir pehlivanın mağlüp olmasını hiç kimse istemiyor, herkes - onun üştün gelmesini, veya hiç ol Yaazsa berabere kalmasını bek. liyordu, — Ha göreyim aeni, pehlivan! Ha arslanım.. göster ken Yusuf zasız kalmasından — doğmarhakta- dır. Fakat uzun müddet Rayah Gardens villâsı t altında kalm: şağı daha or onl.ır.ı İ A acıyoruz. sene birçok yapacak vaziyet. giliz, Yoaksa hakikatin meyda, na çıkması için her şey harekete geçerdi. - Size LUCAS Pike size arzı hütmet eder. Çok keyilsiz bir halde. — Melttı ııhunuzu okuduktan sönra — size karşi lııırmeti pek u»'». ıh!m fartımı N hürmetini en son terkezde zannederdim. | P: en ayni mesainizin kimse tarafın. hale gelmektedi mel olarak bu y le Tâkayt bıraktığını söyledim, Fa. kat o asık bir çehre ile odada bir tu, rece he dan bi peahliv: ana alenen diş gicirdata. * rak: . Di ni alamamm Baymdır fa el at eden bir Hasıl onu yenemezsii bağırmaktan ken lardı. istihfaf na vardı. mdırlı sadece kuv” Ve bir seyircinin su aygirı) adına a vveti göstermek . ten geri dum—uvnrdıx Onun kuvvetini Yusuf da tes lim etmişti. Fakat, herşey rürt mü ya? Bu tecrübeye, met vermek icap di? Bayındırlı bunlara hiç de kıymet vermiyor, hasmını he. men yöoro Vürup siritini kolay ” ca yere getirmek istiyordu. Ve bunü çarçabuk — yapabilece den de emin görünüyordu. Bayındırlır. Mehmet bir ara etmez rek omuzlarma, bir filin cey na abanışı gibi abanmış ve Yu. sufun ensesini kanatmıştı. Yusufun fena halde canı yan” dığı, inleyişinden ve ter dökü. ylm ın)ıaılıynıdıı. *Pukat, t di isto' e ılu_ rü: da il miydi? Safer Bey bu oyunu sayre. derken: — Kül İ de hakkı yok, di arzusile yere — yattı. çalım yapıyor, Ve gülerek ilâve et — Onun en güreşte böyle çalımlardan hoş lanmasıdır. Bayındırimın güreyinin sey Giştiriverdi. Bayındırlı bir iki dakika son ra herşey bitecek ve hasmının sırtmı. yere getirecek sanıyor” du. Bu umgu ile mağrurdu.. İh. r hakeme: Ezeyim mi.. Sırtı getirip bırakayıtn mı? Diye söylenmişti. şikâyete hiç iyordu. O kendi Hasmma bir kelimesi birdenbire de. r yere Hakem cevap vermiyordu. Bayındırlınım bu & ü e yircilerden ön safta bulunanlar da düymüş! Yusufun — kulağında — bomba gibi korkunç akisler yapan bu Kendisi teselli kabul etmiyor. İKİNCİ KISIM Tlkkânun 1 tuptur. Seotland Yard 21 İlkkönün 193... Brunton v sunuz? Ö nih Öyle bir ıvılnow & 17 tetkike hay. irmakla berader çıkardığınız neticenin yüzde Yüz hakikate uy. ulduğuna yetle inanmış değildik. Dün a.:—.xm.ı N gun gazete- Bhı runa dün sabah bir kadın gelmiş. nöbeli çi ml"nuıa ne İste. kasiyle hiç a- memur oldü-. * bir türlü fam — bir gsözler, oyunda da hayatta oldu. ğu gibi mertliği şiar edinen Yusufu bir anda çileden çıkar” mağa kâfi gelmişti. Artık, bu acomt kargaya had. ini bildirmek sırast gelmiş gö' fırmemın altını tirdiği peynirli pide sanki göze görünmeyen bir el onları bir anda altüst et. Yusuf bir anda silkindi.. Has dan kurtuldu. Ve klarımın arasından Fakat, bu Üste çıkış, ne ya* ir çıkıştı.. Ne görülme, miş bir oyun: Yusuf, hasmmın altından &ry rılırken, H.ıwmln'îı kendini top layamadığı için, sol bacağının burkulduğunu bile ancak biraz sonra hiasetti. rciler o anda bir boğaz. dan nefes alıyormuş gibi, o g'ıl' n& kadar görülmemiş bir BOKSİZ lik içinde, bu heyecanir güreşi hlşıık bir alâka va merakla sey rediyorlardı. Yusufun üste çıkmasile, has. m sırtını yere getirmesi bir lmuştu. Birdenbire soyirciler, dakika” lardanberi devam eden bu ma. nalı sükütu: — Yaşa Yusuf. koca arslan.. söyil onün lru işiten bile ynLtu. Belki daha birşeyler de söyledi, söy. lemoğe çalı: Fakat, Bayım” dırlınm yeniliş ün davetli . leri o derece hayrete düşlürmüş” tü ki.. biç kimse, artık, bir di. ğerinin sözünü dinliyecek, du” yacak halde değildi. Dakikalar. danberi gerilen sinirler, birden boşanan kanun kirişi gibi çar” çabuk gevşeyiyermişti. Cüfer Bey sadece arkadaşmın yüzüne bakarak gülümsedi: Ve sigarasını yakarak poence. renin önünden çekildi. Hamdi Bey: — Olur rezalet değil, diye leniyordu, koskoca gövdesile bu kalp herif hâlâ yerde yatı* yor. Zeynep Hanım gözlerini aç. mış, pancürün arasmdan bah” çeyo bakıyordu. — Amça. dev adam hâlâ yerden kalkmadı. Neden aca. ba?ı (Devamı var) Ku için gelen kadın? tanımamız Esasen kadın da ondan ismini sak, lamış, Yalnız elinde bir varmış. Bu zarf çok kalınmış ve zarlın üstünde “Polis müdüri. yeti,, ibareleri yazılı imiş. Bu ka- den tabil Violet Burrage idi... Mer kez memuru “Polis müdüriyetine, hitaben yazılan bu zarlın — içinde ne olduğuna dair kadından izahat alamamış. Kadının da hüviyetini öğrenememiş. Raporunda bu kadı- nın bir zaafr dimağiye müptelâ ol. duğunu zannetmiş bulunduğunu zikretmektedir. “Me=duün sonu bu tahminin ne kadar doğru oldu. Kunu göstermiştir.,, Merkez memuru hasta olduğu- nuü zannettiği kadını müsamaha ile dinlemiş ve zarfı mihaniki bir su- rette kadının elinden almıştır. Fakat bir kenara koyduğu zarfı hemen müdüriyete göndermeği u. nutmüuş.. Yirmi dört saat zarf bir kenarda kalmış.... Ehemmiyetsiz kâğıtlarla dolu oldu; Bi bu zarfı yirmi dört saat sonra gıvup de açtığı zaman sizi crenm ki lâm,ı.h.ı b gelerek beni buldu. #Devamı tar)

Bu sayıdan diğer sayfalar: