10 Ekim 1940 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

10 Ekim 1940 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Fikir ve Sanat: İzahlı divan antolojisi *“İzahlı Divan antolojisi,, gair Necmettin Halilin eseridir. BÜ" tün bir kitaptan bahseder gibi bahsedecek değilim. Onu başlı başma bir sanat ve fikir da. vazmım pşrçası olduğu İçin seç tim. Noctettin Halil kitabr ile ne yaptı? Kısaca şunları yaptı: Divan edebiyatmı doğru oku. nur bir hale koydu. Çünkü bir kaç işaretle Divan Edebiyatının metinlerini yanlış akumaya ma” ni olacak şekilde âdeta motala. d"Smn. Divan Edobiyatınım antolojisine giren kısımlarınn kelimeler lügat ve mefhumlarını izahlarla met” ne ilâve etti. Hurufun taktilerini işaret ot. ti. Nihayet metinlerin karşısma İ kçe ile tercümel: y tabın kadrosunu böy le mütoyazı birkaç hatla çiz. mok mümkündür, Kitabın kad' rosundan bahsederken mütleva. z diyorum, bakikaten kitabın kudreti de bu tevazuun mahi> yetindedir. Her tevazu gibi bu manalarmı | satı ©L y E Şehir Haberleri Birçok fırıncı ve kasap cezalandırıldı Bir fırında 270 kilo eksik ekmek Emniyet altıncı şube memurları dün Kadıköy, Eyüp ve Beşiktaş semtlerindeki dükkânları teftiş et. mişlerdir. Telftişler a«munda Eyüpte firıncı Osman eksik ekmek bulundurmak- tan, kahveci Cemil, berber Ali, ber. ber Ulvi, kasap Ceâk fırincr Os- | man, berber Hüsnü pislikten ceza. landırılmış'ardır. Kadıköyünde Erenköy istasyon caddesinde bir fırıncı eksik ekmek X Çadri cüzdansız su fiyatını yazma, Riza - pislikten, mallara etiket asap Mevlüd man da etini koyum eti diye tatmaktan haklarında ceza Kkesilmiştir. Beşiktaş semtinde de hırıncı Ha, rınında 270 kilo eksik ek- Junmuş, köy içinde fırıncı Alinin de belediye talimatnamesine riayet etmediği görülmüş, Çenber. tevazu da bilgi, kudret ihtişamile gözleri üsti cektii Eserin kıymetini anlamak i* çin teferrüattan evvel gunları hatırlamalıyız: Divan Edebiyatı bizde yeni harflerin kabülünden sonra de. ğil “Edebiyatı Cedida,, fikir ve sanat sahasında faaliyete baş” maz değil, okunamaz L':ıınkzr! sökülemez bir tarih malzemesi halini aldı. Muallim Naciden sonya bu Divan Edebiyatını o” kuyup anlayan parmakla sayı. lacak kadar azaldı. Nitekim bu gün İstanbul Üniversitesi eski gerhi mütun — müderrisi üstad Ferlâ ve bir ik! manevf tilmizi ve meraklı divanları hâlâ sökü yorlarsa — bunlar misli Zühal den arzrmıza gelmiş edebi bir küütürün insanları gibidir. Umumiyet itibarile değil Di- van gairlerini, Hâmidi bile yü. zünden okumak nice nice yaşlı başlı üdeba ve şiüeramıza hâlâ türlü, en edebiyat üstadı bize “Eşkimiter Kül” mısramı anlatırken W“ı diyordu: “— Teşkil tafsil babmdandır. Arabidir.,, Herkesin Divan Edebiyatmı yât hocalığı eden, bir memleke” tin estetik bünyesi üzerinde fi. kir söylemek cesaretini kendin” | de gören, edebiyat tarihi hak. kımda mütalcalar sordeden in” ganların .. nen geyin mevcudiyetini değil, bütün unsurlarmmı tanmmış ol malarr elzemdir. Edebiyatı Cedido bir zevk değişikliği getindi. Fakat sana . tan fikir sahasında, edebiyat ta" rihi sahasında çalışanlar da © günden itibaren bu zevkin geşnisi içinde kendi malzemele. rinin cahili kalmayı tercih et* tiler. Bu suretle Divan Edebi. yatı hakkında anlamadan ko' nuşmak, indi bile olmayan fi. kirler söylernek itiyat halini el dı. Bu fikirda ve sanatta tered. dinin ta köndisi idi. Bir millet kültürü, bir tarihin devamlı &* seridir. Halbuki biz eski ede. biyatın hakikt çehresi yerine kendi hayalhanelerimizde icat edilen dekorlar ilâvo ettik. Fır zuli bir gün “Fuzult Beyefen. di” ve nihayet “Bay - Fuzuli” kisvesi ile karşımıza çıktı. Bizim anladığımız Nedim, ya' hut icat ettiğimiz "“Nedim Bey, efendi” , “Bay Nedim" bizim sayıklamaya benzeyen faziletler rimizi dinlese kendinden iğrenir vebir daha kültür dünyasıma ayak atmazdı. Bir zevki beğenmemek onu itaşta da Mustafanın fırınında 60 ilo eksik ekmek bulunmuş, ek- mekler müsadere — olunarak fırm sahipleri cezalandırılmıştır. Bundan başka para alıp bilet kesmiyen 7 ötöbüs biletçisi, fazla yolcu alan 7 otobüs şolöcü ve muh. telif suçlardan 12 taksi şolörü ce- zaya çarpılmışlır. Bundan başka Beyoğlu mınta. | kasında da kaymakamlar tarafın- | dan yapılan teftişlerde Şişlide | bulundu İdeal garinosu ile Tepeblaşında Cumhuriyet ve Yeni Sefa gazino. ları da cezalandırılmıştır. Bir sar'alı denize düşüp boğuldu Küçükpazar sahilinde bağlı bulunan Abdullahın. motöründe bekçilik yapan İnebolulu 40 yaş larında Cemal, geçenlerde bir gece sar'ası tutmuş — ve denize düşerek boğulmuştur. Cemalin cesedi dün kömür iskeldsinde — bulunmuş, adliye doktoru Enver Karan tarafım . dan muayene olunduktan son" ra defnine ruhsat verilmiştir. Bir ihtiyar yaralandı Kurtuluşta Tepecüstünde Mur mara apartımanının üst katm . da oturan 78 yaşında Rasim oğlu Hamdi Başman, dün Çiçek pazarından geçerken, Alhmet a dımda birinin arabı önü den kaçmak İstemiş, müştü. İhtiyar adam bu yüzden ba. şından yaralanmış, tedavi altı* na alınmıştır. Sekiz dilenci yakalandı Dün de gehrin muhtelif semt lerinde dilenen sekiz dilenci ya. kalanmış, adliyeye verilmiştir. yere düş* tanımamak — demek - değildir. Bilâkis bizşeyi beğenmemek i. çin onun beğenilen şeyle mu" kayese ilmesi — gerektir. Kültür irtibatımızı inkâr ede. rek hiç birşey yapamayız. Her büyük geçmiş halkanın %lyednden bız alarak in* kişaf eder. Mazinin fikir ve sanat Miraslarını nasıl inkâr edebiliriz. Onları mutlaka sev. mesek bile bilmek mecburiye tindeyiz. Liselerin onuncu sı. nuıflarında edebiyat derslerinin tek vazifesi bu kültürün altm xincirini tamamlamıaktır. Fakat itiraf etmelidir ki, şim” diye kadar bu smıftaki edebiyat dersleri müphem bir hava i. çinde geçiyordu. Necmettin Halilin kitabı bu * günkü insanla dünkü kültür anahtar verdi. Bu anahtar diye. bitirim ki bizim kültür tarihi" noktayı da hatırlatmak vazife * dir: Divan Edebiyatı hazinelerinin anahtarını eline geçiren deli. kanlıya biz ne vereceğiz? Onu Divan gairinin zevkine, hissine mi döndüreceğiz? Bunu kimse aklıma getirmemelidir. Bizim için geri dönmek diye bir dava mevcut değildir. İsti' kamet ileridir. Ancak geride baraktığımız ufukları modern bir kafa ile tahlil ve terkip edeceğiz. Modern kafa ile nasıl modern Avrupa edebiyatmı tet, kik edebiliyorsak — Divanı da böylece anlıyacağız. Divan dilmr yaamı zeytinyağı kandili altın. da değil, kuvvetli projektör zi- yası altmda muayene odeceğiz. Bu çok kıymetli eseri hazır, j 'hd.ığıııdın dolayı Necmettin | Halili tebrik ederken memle ket irfanmda görçekten bir bü, yük boşluğu dokluran Maarif mizde yapacağı hizmet bakı. * Vokili Hasan Âli Yüceli de bu muından tılsımlıdır. Divan Ede* biyatını anlamak imkânmı ve. yen bu eserden bahsederken şu eğra — — Benim istikbalim mi Mösyö? dedi. Dört senedenbeti - bunu Ta. hatça düşünmek imkâma malikim. Ot minderimin üzerinde uykusuz geçen gecelerimde ben de onu dü- şünüyorum. Mahküm — arkadaşl: rımla beraber hapishanenin eski ebiselerini tâmir ederken de ayni i düşünüyorum. Benim istikba, * lim mi? Bir tek kuruşu ve bir tek dostu kalmıyan bir kürek mahkü. munun serbest- birakıldığı zaman istikbali ne olabilir? Öyle hırsızlar vardır ki, çalar, yakalanır, bir se. ne hapis yatar ve çıktığı zaman evvelce çaldığı milyonlarına kayu- şur. Bu para sayesinde Yavaş ya. vaş yeni dostlar ve cemiyet içinde yeni bir mevki kazanırlar.. Ben Mösyö, bu kadar ustalıkla hareket ödemedim. Öldürdüm, hırsızlık et. medim ve şa iktan — olacak Grönel faciasından evvel çok fena vaziyete düşmüş, servetimin he. men hepsini israf etmişdim. Ar. no Veys'e metres olmak suretiyle yeniden muazzam bir servete ma. lik olabilirdim. Fakat yapmadım, çünkü bu adamdan hoşlanmuyor- dum. O alçakla birlikle aşk haya- tma atıldığım gündenberi, bir gün yaşamak mecburiyetiyle, sevmedi. ğim bir adamın büselerine, nev zişlerine tahammül etmek icabede- ceğini aslâ kabul ettiremedim. Ha. yata çok fena bir şekilde atırimış. tım Mösyö.. Genç kızlık yaşımın bana sevdiğim erkekle güzel bir İz İ ince ve derin anlayışından do" layt tebrik etmeyi vazife saya. rim, SADRI ERTEM âşk vandettiği genç kızların ilk aşk yarvalarımı teşkil eden peri ma. sallarmdaki - saraylarını hayalle- rinde kurdukları hir_ı;ımlı ben kendirni, pis, kaba: âdi bir adamın kollarına atmak, kendimi ona tes- iim etenek mecburiyetinde kaklım. Tam altı ay onun sevgideri ziyade kin, hırs ile yanan yüzüne taham. mül ettim, arkadaşlarının ardı a. rast kesilmiyen tecavüzlerine kar- gı koydum.. Anlayorsunuz ya ar- tık bıktım!. Binlerce kadın men. faatleri için kendilerini nefret et. gI atıyor di yavaş bü işe alışmışlardır. Ya bunlar şayanl hayret bir mutavaate maliktirler, veyahut bedeni temaslara karşı hassasiyetleri kalmamıştır. Bunlar çirkin, sevimsiz, zekâdan mahrum adamlara kendilerini verirler, bun- lar için bu hareketleri, ellerini pis bir suya sokmaktan farksızdır. Yıkanırlar, sonra her.şey biter.. Fakat hayır. Ben böyle olmasını istemiyorum,. Ben genç - kızlığımı kirleten adamım tekrar kollarına atılmamak için bir cinayet işledim, EGRARRERAE B I8 Meseleler: Pratik tedbirler Fiyat —mürakabe ko misyonu, - beyaz peynir . lerin azami fiyatmı tes bit etti. En iyi peynir, bakkallarda 50 kuruş. tan fazlaya — satılmıya cak. Bu ilân, cidden çok pratiktir ve — mutlaka halk aldanmaz. Halkm — zarürt ihti. yaçları — imüayyen gida maddelerine —inbisar et mektedir. Bunlar da ha. riçten. getirilen madde lerden olmadığı — için fi. yatları Kolayca — tesbit edilebilir. Halbuki fir Batı nimet — bilenler so. ğan, sarmmsak gibi mad | deleri de tutturabildik. I lerine satmaktadırlar, 'Topu topüu birkaç kar Jem tutan bu gida mad. delerinin bir listesi ya- pilrp, — asgarTi ve azami fiyatları tesbit odilirse, halka azami — kolaylık temin edilmiş olacaketr kanaatindeyiz! Y PROPRDF A Bono sahtekârlığı Dört maznun tahliye edildi 17 suçlusu bulunan mubadil bonosu sahtekârlığı muhakeme. sine dün do ikinci ağır cezada devam olunmuş, maznunlardan Mustafa Meşçi, Arşak, Hüse' yin Hüsnü ve Halilin tahliye. lerine karar verilmiştir. Diğerlerinin — muhakemeleri, mevkuf olarak devam edecek * tir. P ve fayzz e S ak Je Bir çocuk sokağa düşüp yaralandı Boşiktaşta — Hattat , Tahsin sokağında, 9 numarada oturan Mustafanmın kızı bir buçuk ya” şında Seher, dün pencereden sokağa düşmüş, birçok yerlerin den yaralanarak — Şişli Btfal hastanesine kaldırılmiştır. ——— Tekerlek altında ölen amele Evvelki akşam Taksimde bir kamyona atlamak isterken, te - kerlekleri arasına yuvarlana, yak kalası patlamak suretile ölen amele — Mevlüdun cesedi dün adliye doktoruna mMuayene ettirildikten —sönra - delnedil: miştir. Vaka etrafında tahkikat ya. Çeviren: Muzaffer Acar 'tekrar başlayamadım. Görüyorsu, nuz ya bunun için istikbalim teh, dit ile, tehiike ile doludur. Yoldan çıkmış, cemiyet içinden k. hapishaneden kaçmış bir insan ha. yatınrı namusluca kazanacak, ne kadar acı bir lâtife değil mi? San. ta Kruz hapishanesinin 102 numa ralt mahkâmu hayata atılınca onu bekliyen ya Boynes Ayres'in ve, yahut Şanghayın halka açılan ev. leridir. O zaman türlü kokular sü. ründükten sanra nadir heyecanla, duymak heveslisi olan anîa(&xıuğ ikram olunacak ve muhayyel bir patron müşterisinin kulağına ği lerek: "Size Doloresi tavsiye ede' tim., Hususiyetlerle dolu fevkalâ, de bir kadındır. Bir adam öldür. müş, bapishaneden yı N yecek. DA v Konuştukça — yüzü alevleniyor, renkleniyordu. Bu güzel kadının yüzü gittikçe hoşuma — gidiyordu. Nazarlarımı zapteden bu üteşli ba, kışlarda ne sönmez bir alev yar. dı. Bu güzel dudağın köşesindeki tebessüm ne kadar canlı bir ıztı- Görüp düşündükçe : . Pahalılık meselesi AHALILIĞIN birçok sebepleri olabilir. Fakat bazt pahalı, lıklar vardır ki, ilk bakışta adama tuhaf görünüyor. Gerçi bütün dünya içinde, Türkiyenin “Cennet,, olduğuna hiç şüphe yok, mübarek vatan toprağının verimleriyle hem kendimiz geçiniyor, hem başkalarını doyuracak paylar ayırabiliyoruz. Büs tün bunlar, güzel, adama secdeye kapanıp, toprağı öpmek isteğini veren büyük şeylerdir. İşte galiba maddeten ve mânen bu derecede Yüksek bir ülkede yaşadığımız için, nimetleri ölçüşümüz, böyle he. yecansız ve mantıklı oluyor, Evet, dünyanın haline, çektiği ıztıraba, içinde — yuvarlandığı felâkete bakarsak, pahalılığı öpüp başa koymak gerektir. Fakatı yine © mantık emrediyor ki, “pahalılık,, eğer memleket hazinesine akan altın damlaları olacaksa, âlâ, tahammül eder, — seve seve katlanırız. Yok, eğer bu damlalar, birtakım muhtekirlerin kasalarını şi- şirip patlatacak ise o zaman hiç kimsede susmak ve baş eğmek, duygusu yerleşmez, Geçenlerde, hiç bir sebep yokken, birtakım kirli ruhlu ve kak ranlık vicdanlı adamlar, sırf kendi kazançlarını arttırmak için un gibi, ekmek gibi birinci sınıf bir gıda üstünde oynamaktan çekin. mediler. Büğün ayni ruhun başka bir mal üstünde, diğer bir sa. hada hortlamasını istemiyoruz. Etiket, bir dereceye kadar fiyat kontrolünü temin edebilir. Şu halde Istanbulda, Türkiyede hiç bir malın etiketsiz satılmama- sını temin etmek İğzımdır. Halbuki birçok yerlerde çuvallar, işpor- talar, kazeçler etiketsizdir. Dün, ben, kendim balıkhanede dolaş- tam. Tekir. barbunya, mercan, lüfer balıkları üstünde fiyat bildi. ren hiç bir şey yoktu. Hattâ örada garip bir fiyat farkının da farkına vardım. Büyük bir balık, parça parça olursa; kilosu yet, mişe, bütün alınırsa, kilosu elliye veriliyordu. Pahalılığın deniz de mi acaba farkma vardı? Balıklarda müi dünya buhranından ötürü kendilerini naza çekiyorlar? Geçen sene bu zamanlarda ayni balık acaba kaça satılryordu, Aradaki fark, se || ferberliğin, filân gibi sebeplerin vereceği tabil farka nisbetle nasıl. | dır? Bana öyle geliyor, ki bit malmn fiyatını münakaşa edebilmek | için, ayni malın geçen sene bu mevsimdeki satışlarının vasatisini Ş hesaptamtık lâzımdır. Ancak o zaman verilen hükümler, bir şeşi | ifacde eder. Devletin elinde elbette bu türlü bir fiyat istatistiği var, dır. Şikâyetlerimizde, hükümlerimizde bu gibi istatistiklerin hökim olmasını istemeliyiz. HAKKI SUHA GEZGİN — Şülkrü Koçağın - beyanalı Aylardanberi binlerce gencin ça- Jayışlar yaptılar ve Hava Ki lıştığı İnönü kampı yarın mera. munun mesaisi hakkında hal simle kapanacaktır. Bir müddet- — temvir ettiler. Uçma yaşına gel. rimizde bulunan Türk , emiş çocuklara havatılik Hava kurumu başkanı Şükrü Ko, ve sevgisi vermek için Maaril çak kapanış merasiminde mak üııı"!nonum gidecektir. Vekâletinin de tasvibi ile bir kı) Şikrü Köçak dün Bir muharri. — Sink Mekteplerimize tayyare M0 rimizle görüşmüş, muhtelif sualle. ve. havacılık - deraltiğ fine cevapla tir. Kurumun Ka son gür hakkında, Umum! olarak geçen — seneyi ki suale Başkan şu cevabı vermiş- — Nisbetle bugün varidatımızın iki tir: misli bir artış güstermekte ol — Son dünya hâdiseleri Türk — duğunu söyliyebilirim. Çalşmaki milletinin havacılığa verdiği e. programımızı ise on misli hemmiyotin ne kadar yerinde yütmek zaruretini duymaktayıs | olduğunu açıkça göstermiştir. Cömert ve hamiyetli halkımızin! Bu hâdiseler bugün müleümml ;ve' Hava Kurumunun göze çar, daha çoak çalışmaya, bu mevzu." pan bütün gayretlerinde bu öli da daha sıkr tedbirler almaya ' misli büyük programı tahakkul zorlamıştır. Son umumi kongre. — ettizecek varidatı temin ga: Mizden sonra Hava Kurumuna * vardır.! Memleketin her tarafm, yardım hareketleri büyük ölçü. — da'olduğu gibi İstanbulda da de arttı. Buna ' müvazi olarak 7e çarpan canlı hareketler Hava Kurumunun gençleri tay. bu gayretlerimizin müsbet yareci olarak yetiştirmek toşeb. — celer , varsceğini —mü; büsleri de pek çok inkişaf etti. — kuvvetli ve ümit vericidirler. Bu sene birkaç bin gence İnönü — Hava Kurumu paraşi ve Etimesud kamplarında ça. — taburları teşkil edecekmiş, lışmak ve hava smıfmda vazife ru mu? alacak derecede yetişmek imkü. nı verildi, çü, taburları : teşkil etmesi Paraşütçülerimiz memleketin , değildir. Lükin her sene büyük bir kısmımmı dolaşarak at. ; kampında toplanan — gençleriti |büyük bir ekseriyeti böyle * |,vazifeyi görecek gekilde Tap ifadesi idi. Cevap verecektim. |(mektedirler. Bahsedilen pı Fakat o buna meydan - vermeden |taburları etrafımda size devama başladı: fazla malümat verecek. vazi, — Siz bana memleketinizde, A: | te bulunmuyorum. Ka Birleşik devletlerinde eski | — Makinist mektepleri açılaı a, düşkünlere iş venen inla ? Müesseseler mevcut olduğunu söy. Ğc'ğ' haberine ne dersinis? şündüm,. Tam üç hafta sonra ser- best bırakılacağım. O — zaman Meksikoya dönerek orada oda hiz. Metçisi, satıcılık veyahut kâitibelik | ** kteplerii Kibi bir iş arayacağım.. Eğer son | SiR açılmış mekteplerimiz yok, dolarımı da sarfettikten sonra ilk | tur: Ldikin bu sahada bazı ter, rastladığım erkeğin pusesirile ölüm | tiplerde çalışılmaktadır. Teti arasında bir tercihte bulunmak | kiklerimiz neticelenince bunlari mecburiyetinde — kalırsam, esasen | açmak veya açmamak meselesi kaybolmuş hayatıma bir şişe ve.| kendi kendine halledilmiş olâ. ratol ile nihayet vereceğim, caktır, Protesto hareketim Madam Kab rerayi hayrette beraktı. Bağırdı: — Hava Kurumunun — Bu harekete sebep ne Mösyö sonraki faaliyeti ne îîdwm. Yirmi sene g&& lar temiz bir hayat y amlara halk- Sonra ihtilâiciler vahşi şarkdarı a- | GA aldığı ilh eli rasında unutulmuyacak bir taarru- | Tülzın yüksek irverlik za uğrayarak en kıymetli varlığı; | duygularma dayanarak havagı- mı, kızlığımı kaybettim. Altı ay | lık mevzuu üzerinde müsbet hi bir kâbus içinde yaşadım. Sonra, ifasını tabil. bir bunları kurtuluş © çok erken bozu, güÇ 4 havacılığınm bir ihtiyaç olarali lb:i;ıbıriıüvıc kip etti. Nihayet çok monden çılgınlıklardan j mherw,— geri iti. sonra mazi avdet etti, bir cinayet | kendini işledim. maktan (Devamı var) — mat edebilirsiniz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: