18 Şubat 1941 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

18 Şubat 1941 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

#tmiştir. Oriji- halde — hafızalarda vardır. Bun- değil —""'—muu:u:; Yaşıyan İle zümresini: .aııı bir haleti üi alduğu için lış,,"_“' dini tedailer, Bt ü oğu gibi ŞBU Ya h einsi aezu- » telâkkiler vücu a Çokta #cimsi arzur Ki ll Erbiyesi almamıs, N tanaç Mzırlarmamız bir ni —'—'N bonbostur. ha Bütün — Güzlbesi — içinde fayin "Nıı. Yühi — fmaliyetini din, #ttÜZİ bir İnsan a ena AĞT yi işittik. , CAn çatlıyacak Mey, DÜU büp N.hzn""““:.rm— N_m N N p t he halkı coştar- he yerine tel- K dan 1 he SS Z N——h':'lı— zevk eç İ olduğu haki- a N ç bir hayat *iı,' Cünkü —telkin in. N telkin oyu- | Şehir H iktısat Vekili pamuk tevziatile aberleri meşgul oluyor İkitat Vekili Hüsnül Çakır, dün öğledem evvel ve sonra Yerii Mal- larda meggul olmuştur, Vekil, bir | Tuharririmize sp beyanatta bulun- musi — İstanbula pamuk tevmünt ile | meşgul olmağa ve - vekâletimize ’mmı müesseaelerde totkikler yap- Hava kuürümüne yeniden teber ruda buluman manifaturacılar gun- lardır Halil Ali Bezmen müesseseleri 6500, Halil Ali Bezmen fabrikası | 1000, İbrahim Zade biraderler 800, Tevfik Boşir Tatari 500, Çubukçı yan 500, Emek Rahmi Köseoğlu ikametgâhlar müesseseler Sıhhat Vekâleti, ikametgâh, lar yanında ne gibi müecssese rin çalışmalarına izin verilece- Bini bildiren bir liste hazırla. mıştır. , Bu liste hükümlerine — göre, meskenlerin yanında bulunacak hususi imalâthane ve miülessese, | Jer üç kıstma ayrılmıştır: 1 — Mezbahalar, su konma tesisatı olmryan bağırsak, et ve sakatat işletme yerleri, ispirto ekmek ve mayalar fahrikaları, hayvani ve nebati uzuv madde- Jerle süprüntü biriktirme yer. leri, fabrika mahiyetinde tuğla, alçı, kiremit gibi iş yapan imal ve istihsal yerleri, büyük odun, maden kömürü ve kök depola. | rı, sellülor saman — kâğıdı, alür minyum kâğıdı fabrika ve atel | yeleri. 2 Halı yıkama yerleri, bo, ya imalâthane ve çamaşırhanc. leri, bağırsaktan fel.. imali. ve Şdöri bağırsak depoları, su bend mağa geldim. Burada daha bir kaç | | gün kalacağım, Bugzün bir toplan- t yaptık pamuk tovziatı İle mer- * gul olduk.,, Bundan başka halk —bankası u mum müdürü Ata Evcim de, pamuk Vipliği tevzlatı ile mesgul olmak Ü- | gere söhrimize gelmiştir. Hava Kurumuna — teberruda — bulunan manifaluracılar Vehbi 500, M. Vatoan ve Rahar Zamana 500, Fahri Kığtli 500, Kaş kin Papazyan ve gşeriki 500, Sıva- sryan Yötvard ve Nubur 500, 8. Nevruz. 400, Zare Mezburyan 400, Yervant Hanlıyan 400, Fohmi ve Hakkı Asapoğlu 350, Davit Sede- ka 800, yanında hangi açılamıyacak leri, havagazı fabrikaları, perar kendeci odun ve maden kömü . rü depoları, balrkhaneler, sun'i yün ve fabrika atelyeleri, mat. baa, hurufat — döküm yerleri, kırıntı kâğıt depoları, 3 — Kahve kavurma yerleri, fırça imal atelyeleri, yapağı de- poları, turgu imal atelyeleri, fo | ter gapka ve keçe imal — yerleri, | ispirtolu — lekiler. gazoz, soda | :m.'.l_ı gibi yetler. Bir numaralı kısma dahil o. | Tan müesseseler hususi mesken. | lerden tamâamen uzak, — iki nur maraya dahil — müceseseler de muayyen bir uzaklık dahilinde | çalişabilecek, üçüneli smıfa da, | hil müesseseler meskenlerin ya. nında kalabileceklerdir. Bu talimatnamc - aykırı mü- ersese açanlarm — mücaseseleri | veya imalâthaneleri derhal ka, | patılacak, çalrama sık sık kön. Jelâtin ihtikârından Adliyeye verildi Fincancılar yokuşunda Rızapasa yokuşunda, kimyevi maddeler sa- tan Raşit Semihin 290 kuruşluk selâtini 760 kuruşa sattığı habor alınmış ve evvelki gün bir müşte- riye 150 kilosunu 1125 liraya fa- turasız olarak satarken zabita ta- tafından cürmü meshut halinde yakalanmıştır. Jelâtinler müaadere — olunmus, Rasit Selim adiyeye verilmişlir. - Bir küçük merdiven daha çık- tı ve çığlığın geldiği tarafa doğ- ru koşarak: — Geliyorum Misz Cersi! Geli. yorum; diye haykırdı. Bu esnada vahşi bir kahkaha işitti. Valdezin salverdiği muhak. kak olan bu kahkaha, Cessini hangi odada — olduğunu anlat. mağa kâfi geldi. Odanın kapısını kat açamadı. Kendisine — yetişmeğe çabala- Yyan Sir Roberte dönerek — Kilitli! dedi. Sir Robert, yaşlılığma rağ. men, ne büyük bir azim ve ce. saret sahibi olduğunu gösteren bir giddetle: — Yüklenelim, : dedi. birden omuzlarımızla lim. Aynı maksat uğrunda çabda. layan gençlik ve — ihtiyarlık, o. müuz omuza vererek bütün kuv- vetleriyle kapıya yüklendiler. Kapı ardma kadar açıldı. Ve bundan sonraki bir kaç saniye içinde, iki şey birden ol. du. Bir tabanca sesi... Bir çelme! Fakat tabancanım — kurşunu, hedefini şaşırmıştı. İkisini de, yaralamadan geçip duvara sap. landı ve çelme, tutmadı. Buna mukabil Lorn, Valdezi bir sıçrayışta yere sermiş, bu esnada Valdezin elindeki taban- ca da fırlayarak bir köşeye düşmüştü. Sir Robert: — Bunün da kafasma bir sopa inmeli... diyordu. h zorladı. Fa- İkimiz Yüklene Gençlik Gazetesi Müdürü beraet etti Evvelce Gençlik gazetesinde in tişar oden bir karikatürden, İslan. bul müddeiumumisi Bay Hikmet Onat'm tahkik edildiği — iddlasile Zazetenin sahip ve müdürü İ, Or- hoan hakkında dürdüncü asliye ceza mahkemesi tarafından verilen mah kümiyet. kararı, yüksek temyiz oe za heyeti umumiyesi tarafından nakzedildiğinden, dün yaplan du- rusmada, İ, Orhon'un beraetine ka- | rar verilmiştir.. İngilizceden Fakat bir an icinde, tamamen kıpırdanamaz bir hale gelen Valdez, ikinci bir tedbir karşı. smda daha kaklı. Sir Rabert, cebinden bir çift kelepçe — cıka, rarak, Portekiszli haydudun bi - leklerine geçirmisti. Lamm bundan souru, kanape üzerinde harekelsiz yatan Cessi ye döndü: Ölmüş olmasından rdu. Fakat Sir Roberi ona da ye, tişti. Sanki böyle — vaziyetler karşısında kalabileceğini düşün. müş gibi, mhindlaıü yasaı » gümüşten — mamul r konyak şişesi çıkararak, — kizin dudak- ları arasına döktü. Ceossinin İk söylediği sör şu oldu: - im?. Lorn, silratle Cessinin bağia, rinı aöktü ve o sırada hiçbir kuvvetin — menedemiyeceği bir temiz arzuyle öonu kolları ara sma aldı, şefkat ve sevgiyle göğsüne bastırdı. Sir Robert, yavaş bir sesle: — Beri göyle gatoyu bir do. laşayım, mırıldandı. Ve , Valdezi çekerek dmarı cıktı. .ıo.d.s.... ğ | HAYKIRAN KURUKAFA İÇok heyecanlı büyük zabıta, casusluk ve korku romanı çeviren: H. MUNİR w | tramray batlarını uzatmıştır. YanlArn | Arsları İstanbul ikinci ticaret mahk-- HA | | BER LER Kıs * Mintakâa ticaret mildürü — Sato Rauf Sarpır, Ankaradan — şehrimize gelmiştir. Müdür, otomodü — levzlatı etrafımnda vekâletben aldığı — taliimatı getirmiştir. * İngiltereye ba xy 26 bim, gulecek y da 15 bin balye tiftik teslim edileceke ür. * Dünkü ihracat yekünu 73 bin 1 tadır. Mutad mallartmız satılmıstır * Hapishaneler umum müdür mua. vini Sakib Güran, İstanbul ve Dzkü. dar tevkif evlerinde tetkikler yapaal ünere gehrimize xgelmişlir. * Belediye rela muavini Lütfi Ak. say Kabataşla yapılmakta olan inşas- 13 teftiş elmiştir. Huranın inşaatı ea Kına bir zamanda ikmal edilacektir Bundan başka Şehzadebası ve Aken. ray parkmın da vaziyeti gözden ge- girilmiştir. * Tramvay idaresi bazı setetlerin Maçka , Aksaray, Yedikule . Maçka ve Şişli batları teris edilmiştir. Diğe, bazı selerler de muayyen yerleri Uulacaktır. * KBmirdağ müddeitimumisi Petki mesi âzalığına tayit olunmuş ve va. zifesine başlamıştır. * Dün, Futihte Seyfi ve ÜCnlatarın Abdullah adında iki kişi, eroin sa. tarlarken cürmü moeşhut helinde ya. kalanarak adliyeye verilmişlerdir Futbol oynarken Bir çocuk yediği tekme- den öldü Dün Nişantaşmda — Meşrutiyet mahullesinde cefi bir kaza olmuş, mahalle arasında top oyntyan ço. cuklardan Kevser sokağında 7 nu- marada oturun 16 yaşında Musta. fa, aynı âokakta 63 numarada otu- | can 13 yaşında İbrahim oğlu Meh- mede bir tekme savurmuştur. 'Tekme çocuğun hayalarına teta- düf etmiş vo baygım bir halde ye- ve serilerek kıvranmağa buşlamış- tir. Yetişenler, Mehmedi,; hemen Şişli Çocuk hastanesine kaldırmış- larsa da çocuk biraz sonra ölmüz- tür, 'Tekmeyi atan Mustafa çocuk ya. kalanmış, kasten atıp stmadığı et- rafında tahkikata başlanmıştır. ———0 Yeni Ithalât Başkontrolörü Vazifesine Başladı İki senedenberi İstanbul ihracat başkontrolörlüğünü flilen idare et- miş olan Hurçit Korol Hakkı Ne- zihi Erksondan münhal bulunan bu daire müdürlüğüne tayin odilmiş- tir, Bu husustaki emir, dün, mm- laka ticaret müdürlüğüne gelmis tir. Hurgit, yüksek tahxilini Ameri. kada ikmal etmiş kıymetli ve ça. lışkan memurlarımızdandır. Kondi gine, bu vazifesinde de muvaffu- kiyet dileriz, settirmek lüzumunu duymuştu. Böyle yapmasaydı. — onun far- kında bile olmıyacaklardı. Bu iki gencin nihayel — biribirlerini aldıkları — zevk, cid. den gayanı dikkatti. Lor, onun ö tir işitmez derhal $ — Sana Mis Cessiyi takdim edeyim Sir Robert, dedi. (Son - va kıza dönerek) Sir Robert bi. zim “Sarı — çiftlik., te beraber oturduğumuz asarı atika müte, hassısıdır. Sir Robert sösün — altyanmı tamamladı: — Doğrusunu isterseniz, ben bir vakitler, Hindistanda gizli poliste çalıştım. Silveyni da ilk defa orada görmüştüm. Kendi - sinden niçin şüphelendiğimi tak. dir edebilirsiniz. Silveyn o za. man, Bilsted adiyle dolaşıyor- dü. Cessi heyecanla Sir Robertin kolundan tuttu: — ©O halde benim babam Gre, vil Stivensi de tanıyacaksınız, dedi. Babam, bir fen adamıydı. Müteaddit ihtiraları yardı. Bu Bilsted denen herif, onu soy. muş ve ölümüne sebep olmuş tur. Babamm intikamını alma, W&hmmî n B liyordum. Kendisini Hindistan- — VAKTI 1$ mf 1541 K Hevecan ticareti Bu harbin daha ilk günlermde Bgöze çarpan bir yeniliği de “kuru gürültü” dür. Her milletin dilinde kuru gürültüye papuç — brrakma- maktan bahseden atasözleri bulun- madığı için; bu'kör ailâh, bazı verlerde muzaffer oldu, Vücuttan, huduttan evvel sinir lere hücum modasr çıktı çıkalı, her şey bu madaya göre nkort edil- mektedir. Bombalar bile düdüklü! Düser. ken uzun, kulaklar tn lay çığlıklar koparan boybaları, leketler üstüne —bozguncu Va İae diyo atıyorlar. Radyolar, hemen her aksam, her sabah kıyameti kapıya getirmekte, başkaları hesabma, başkaları ko nusuyor. Falan — devletin kararla- rını, filân devlet kendi ölçülerine göre ayarlıyor. Zaman zaman, şuradan buradan bazı hayırir sesler yükseliyor. Bu sesler, yüksekte oturanlarım, hi. diseleri ovadakilerden — evvel gö renlerin irkatlarıdır. Fakat ne yazık, ki bazan bilmi- yörek, istemiyerek bu propaganda- lara, kurban - edilmek istenilenler de kapılıyor, Adeta kendi iplerini kendileri cekiyorlar, Dünya piyasasında yeni bir &. curet, bir heyocan ticareti sürülü yor. Gazetelerin başlıklartna, du ha kalın bir karalık çöktü. Bazı sütunlarda üflenmiş balonların gie- kinliği var, Gerçi bunların hepsi ömürslür şeyler, nihayet bür eç seat içim. de sönüp gidiyorlar, Ama, ruh yarılmıyacak kadar izıntı, bir şüphe kanalı bı- razmaktan da geri kalmadiklarını unutmuyalım, Askerler: - Susan siper tehlikelidir! Defler ve mazgallarmıden cayir- t eksik olmiyan sip Te pok gİ. larda farkıma hudut boyleri- , şimdi her yer her sakak bir ekellarin lâzım ge- ken geldikleri nnsrl bir ruh hali içinde bulundu Telâş ve endişe mantık ve akıl süzgecinden yecli- herkosten yorlar, di t Bu şaşkınlık mize, acıyarak bakarız, Fakat bü merhamet, kendi gazetelerimizi da silktp uyandıracak bir kuvvatte gl malıdır. Devlet kanalmdan süzü- lüp gelenlere hele bir bakı tür, Çatırdayan — ülkele toprak ve devrilen istili gısında bu kadar — soğukkaniztlik, ancak büyüklüğüne inanılmış kırv- vetlere sahip olmaktan ileri gelir, Halka' hitap edenlerimiz de o ka- sakdan ilham alsâlar iyi olacak. Haklı Süha GEZGİN GÜNDEN GÜNE Yasef - Yusuf- Jozef EŞHUR bir darbi me. selimizi tahzir öederek söyliyeceğim : “Kırk yıllık Yâ, sef, olur mu Yusuf”,, deme- yin!.. Olabiliyar iştc... Bir cok Musevilerimizin — umumi yer, lerde, türkçe konuşmağa çaba, hiyarak kendilerini bu memle- ketin hakiki vatandaşı olmağa Jâyık kılmak istediklerini mem, nuniyetle Förüyoruı Fakat alışkanlık fena şey... Musevi vatandaşlar düne kadar üç dil kullanırlardı: Türkçe, ispanyolca, fransızca.. Bugün bu üç dilden bir taneye geç. mek ve onu hâkim itiyad olar rak kabul etmeğe calışırken gok defa göyle terkipler yara, tıyorlar: — Haydi vamaos otobüs i. len... Olmaz mt manptit? Bu cümleden anlaşılan ma- na: “Haydi otobüsle gidelim; olmaz m: yavrum., dır sanı- rırm. Fakat görüyorsunuz ya, hem türkçe, hem ispanyolca, hem dan İngiltereye — kadar takip ettim. Nihayet talih yardım ct. ti. Silveyn, bir sekreter aradı . ğaını ilân etti. Mektupin —müra- caat ettim. Sir Robert sordu: — Sekreter mi? O budala sekreteri ne yapacaktı acaba? — Hayret etmeyin efendim. Silveyn, bir çok mevzaular etra, fında mühim — ihtisas sahibi o, lan bir adamdı. — Evet, Aniryorum... Demin asağıdaki telsiz lâboratuvarını gezdim, bir hayli seyler gör düm. Radyo başında öldürülen İnsanların katili de Silveyn ol, duğu anlaşılıyor. Hatırlıyor mu, sun Lorn... Ben, bu müthiş e- nayetleri işleyen adamın pek n. zaklarda — olmadığını söylemiş. tim. Larn tasdik ettı: — Evet... O cinayetleri işle - yen adamm — Silvcyn — olduğu muhakkaktır. Az önce, bir gu. rur ve azamet buhranı içinde bana her seyi anlattı. Anladığı. ma göre, Valdezin fikirlerinden istifade oediyordu. — Valdez, bu ihtiramı, bir harp silâhı ola- rak başka bir hükümete sat. mak istemiş olacak... Fakat, a. şağı yukarı bir deli vaziyetinde olan Silveyn ise, bu silâhla, İ giliz hükümetine santaj yapmak hevesine kapılmıstı. — Her ne hal ise,.. Şimdi ben gidip zabıtava — malümat vere. yim. Ben gelinceye kadar bir yere gitmeyin... Silveyn ile Val, edemi: bir — vaziyete sok mm:idthiliuedim (Devamı var) fransızca kelimelerden — yapıl. mış bir acayip terkiptir! Şu 'vaziyette bu — cümlenin türkçesini “Yusuf., . ispanyot- casını “Yasef,, ve fransızeast , — — nı da “Jozef,, adı altında üÜç hüviyetin söylemiş ol farzodecek olaak, kırk - yıltrk Yasefin, Yusuf olmak Üzerey. ken, müşkül bir imtihan ge- çirdiğini kabul etmemiz lâzam, dir. Yani, türkçe konusgmağa ça, lşan Muüsevi vatandas, bu gayretle meşgulken, “Yasef - Yusuf . Jozef,, gibi üc isimli bir şahsiyeti temsil etmektedir. Fakat çok geçmeden “Josel,. i Majinonum ardında urutun “Yasef,, i Milliyet Potasmda eriterek, tam —manasiyle “Yu, suf,, olarak kalacağmı gerçek- ten Üit ediyoruz. HİKMET.MÜNİR l Yırmı yıl evvelki Vakıt 18/2/1991 Seyrisefain İdaresi Seyrisetain idaresinde mütarekeyi mütcakıp mevdut olan sekiz yüz kü- #ür bin lira ihtiyat akçesi son eylür zarfında idarenin mütevali zararları nelicemide bir sülüsü derecerce i0- miştir. Iliyevm mevcot olan 300 kü. sür bin lira ancak birkaç aylık ma, sarifi temine kâfi olduğundan burtin. Kü veziyet devam ederse idare yakın bir zamanda (fiâan mahküöm kala- Gaktır. o 18-2- 1941 803 Ayana 1930 Ajana 8.14 Hatit 1845 Fasl parçalar beyeti, 8.46 Yenvek 3015 Radyo Tintesi. güzeleli. 1233 Şarktlar 245 Küme 12.M0 Ajans beyeti. 1803 Türkçe YA Müzik: plâklar Radyo salotı 1320 Kartşıı orkestrat program. 16.00 Piyano restta' 18 Şubat | 19 Şubat Müharrem 21| Mühar. 2i 633 107 68 16 44 9 38 17 46 12 00 17 47 19 00 1916 1321017 1818 sSıs11 7 532N

Bu sayıdan diğer sayfalar: