19 Ağustos 1942 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

19 Ağustos 1942 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

-a Ömer inönü uçuyor. e Veküâleti ilk önemii ka- 5 _Y'i_-'ıs:ex Mühendis me K '-mvı::.xk şubesinir 'ermisti. Bir memlekç a BaRa d ün:3Ammn kurukmasından 'e bir imisas teknik T bava Açıkması ve ondan Bon. h_ı % uygun düşerdi. iş 4 Türk hava kuru- Bavaeri ol ELİr ğ FHF? gok kıymetli ve mem 'a cidden dönülm Mak bir karar verilmiş Yor, Yüşbor, 'câ:n"_“!h:ndin mektebi tale- Sülk ha Etiyenler hava mühen- btaj ÇöRima geçebilmek içil pi- Yapacaklardır. Böylece ha- _îm );ri.'ncl için uçu- yük faydaları teba- #ttirilmiz oluyor, Nn& Mdü; yüksek tayyare mü- Wn telebeleri Vil- iayyare — meydanında lerile —uçuşlar ya- ti %:_,_M“ turizmi bröveleri- letin coğu Hattâ bit mühepndje: %h. Giğer sivil tayyare “.,“ uçuşlarını tekemmill :'hh T Rskeri tayyare mektep- “Mtbhan vererek dökeri pi- den Yasanı almağa gayret e- Kömür tevziatında Yolsuzluklar », Oldu mu ? n :'ı"* İstanbol kömür satış şu” ı.“dM Zekeriyanın — yerine Kömür müessesesi umumn Wh"'ııvinî Eyüp Sabrinin Bi yaşmıştık. Yeni mü” bir j, ma getirilmesinin, sar stifa İle alâkadar olmadı" h—"mıdı bazı yoluzlukları Dulunduğu anlaşılmal” £eT İPİŞZE FEş ş Sababii bir refikimizin yuz &4 6 yeni müdür, Ankara * Kiyilik bir ekiple şehrimi- ? ve işleri devraldıktan lk amçiyle beş kişiye Sektirmiştir. laraftan eski müdür, Zeke" Sekilişi de bu vaziyetle - P. Yeni teşkilül 18 — kas *mahtekirini de adliyeye n tadır.. Barların da müessesenin seç- bayildir. verilen körnür mtih- Arusında sada beyanname “ÖĞRN, tartısız. kömür harhtan furlaya — satış ÜÖr Mulzvassıtlıdı yap- ü olanlar da vardır. ne bügünlerde başlır El gg%m? M ğ Haşka Bazı halk dağıtmu Mümessillerinin İe yöle Yağtıkları meydana çıka? Bobası olmadığı halde soBası vardır. diye Yeren birkaç birlik mü- Ti 1 « Düy gö aüliyeye verilmiştir. — _:“.d h kendisiyle EBrüstüğü. Si oinir, Erün Sabri, hidisenin / u Beyan etmiştir. —0 n"'üııkü radyo 've memleket adat Vücudümuzu çalıştıralım. fiç K y 7 3 E ; a ifiri if ğ’ q'ln'; Baz eserleri, 1900 —ı—_ (dardleşme — anati), 1016 a ıy.:"—*. 19.80 Memleket 5a “e afans haberleri, 109,48 ŞÜ İ : : İ a B Könuşma Çiktimet ahti *i v Klüsik Türk müziği progs ? Mesud Cemil,y 2530 mem AYAT Ajana baberleri ve !5: £? İft Ng:""'l t ASIN US Ümüm 7 YAKİT MATRAASI VdarA eden ehdüstrisinin temelleri - | AMAarif vekâletinin 'anlaş. | Kuracağı teknik kombinenin bir pilot gösüyle ne gibi şartlar 1L tnda harırlanması Iâamm ge'diğini yakından bilerek bir tayyarenin henaplarını yaparak ingaatmı kon- ol etmenin taydaları karşısında, vçuetan haberi ölmayan bit tay- yare mükendisinin hazırlayacağı tayyarenin bir çok noktalarda Bi- rincisiaden Çok geri olRcaĞI mü « bakkaktır. Bu hakklattir ki, FPran sada olduğu gibi diğer Avrupa hava sanayi memleketlerinde de mühendislerin uçucu olmaları tet- cih edilmektedir. Moarif Veküâletiniz * büyük bir isnbetle verdiği bu kararı tatbik #abasına çıkaracak Türk bava ku- rumu vasıtalarının buğün için mü- tekâmil bir vaziyette ve yeter 8- yıda bulundufınu — görmekle ge- vinmekteyiz, Daha düne kadar kendi kamplarınt iştirak eden genç zümreyi yetiştirmek ve elin. deki melzeme ile bu 'çi aksatma. dan başarmak gayretinde olun Türk Hava Kurumu, bugün ne de- receye kadar inkişaf ve teilmî.il ettiğini açik örneklerile bire veri- yor ve kendi bünyesinde — yetişen binlerce gedikli uçucudan başka, tir de yüksek mühendis talebesimii| * vçuruyor.. Bu da gösteriyor Ki7 hava kurumu, halkim yardım ve” Sevgisimi verinde barcamış ve Or-, tık tam manaddle bir Avrupa sivil, hava teşekkilşle boy ölçüşecek duruma ermiştir. Bu metlu buşn- riyi da alkışlamamak elden gelhmi-) Wm Maarif Vekâletinin kiy « metli difelktifleri ve gerekse Türk bava kurumunun tem mu- wefakati iür başarmmı; Milli Şefi- miz İnönünün büyük oğlu Ümer İnönl He iörâk ediiyor. Bugün Ö- mer İnönü uçuşa baalamış bultunu. yor, $Şimdiye kadar kendivini gör- düğümüz her sahadaki — mütevazı muvaffakiyetleri gibi uçuculukta ilk ümitli adımını etmes bulunan Ümer İnönti, memebetimizde ye tişecek Hik uçucu mühendis olarık #lkelanacaktır. Vâkım: Avrupada tabaillertni ikmal etmiş. ve uçucu yetişmiş mühendislerimiz yok de- ğiklir, Bunların başmda Nurj De- mer. hum mühendis Salâhattini anabi. Nriz, Bu kıratta olanları da çur. Yalnız gu var ki: Tam Bile,. tek: gabamaları Türlkehocası gatmır altmda olmak Were yotiğe- cek Tk mühendislerimiz arasında Ömer İnönünü gürüyoruz, Bu kaymetii düşüntceden dolavı Manarif Vekiletini, mütekâmil du- 'Tumiyle en bityük yükü amuxlarına aldrğından Türk Hava Kurumunu vç nlhayet atası gibi önderlik ka- rakterinden ötürü de uçucu kar. deşim Ömer İnönünü tebrik eder, bazarılar temenni ederim, A, $arklı YENİ EKMEK KARTLARI GELDİ Diğer vilâyetlere ait kartlar 1 fırinlarda kabul edilmiyor Yeni ekmek kaniları gelmiştir, )-martesi- sabahından itibaren — Halk Haydarpaşada trenden bir — sandık | birliktler! terafınden verilmeğe bay Karık olarâki çokmıştır. lanacaklır. Tayradan gelen — karilar Bölediye İktsaş işleri müdürlüğü | da dünden itiboren kabul edilme ekmek körllarını,dün bülün kayma” | meğe başlanmışlır. Bu gibl kimsew kamlıklara iiliyaçlarına göre tevzi | ler İstanbula geldikleri vakit muvak etmiştir. y kat karl-alacaklardır, Halka,yeni kürtlar 32 ağnstor cu îhraca'f"mallanmı-l zın - fiyatını düşür- Tramvaylara atlayan talebheler Okul inzibat meclislerine verilecekler Emniyet altıncı şube müdürlüğü tramvaylara durmadan inmek ve binmek #sliyen 260 kişiye yıldırım cezası vermiştir, Bundan başka 65 İhracat mallarının fiyallarını dü> şürmek'bir-suçtur$iiulyaya —düşük | çocuğun tramvaylara asıldığı görüle fiyatla yuyuğazrabtfağa — teşebbür | ryek ailelerine ihtar edilmiştir. eden Yuda; Rafaej Saba, — Salamon Bölediye, Maarif müdürlüğü ile Romarto flıuııııııı?hıı suçtan dolr (Y1 viliyetteğtoplarlan komlsyon ta: ae verilme si kararlaştirılmıştır. Bu gibi hare* keller,>1705 nundoralı kanun ahkâr manaigörej2'xeneye kadar ağır h pis ve 5'bin' Braya kadar ağır para temaslarda bulunarak bu gibi çocnk ların cezalandırılmasını istemiştir, Masrif müdürlüğü bu vaziyel dze rive okullara bir tamlın yollayarak framıvaylara atliyon talebelerin okul talimatnamesi hükümlerine göre in zibat meclislerince cezalandırılacı” cezasım , İstilzam tlnektedir, aei DAdaalü: Yağınurla havalarda festi' Orozdibağ binasını Sümer val iğhir ediliyor “bank satın aldı 19 ağımbos;çarşanıba günü Bebek Belediye, 20 ağustos perşembe gü- ni Tepebaşı Halk gazinolarında yı pPilacok olan Mit oyunlar festiva'i ilân editen günlerde hava yağmurlu olduğu takdirde Tehir - edilecoktir. Bada mukabil ayni günlerde festi- vale Melok sinemasında devam edi- kwecokilr. Tebir odilen gRünler için dayeti- ye alamlar Melek sinemasma da ge- lebilirler. Tehir edilen xuarelarin ne vak't yapı aynıca bildirilecektir, “Taksilerden şikâyetler gene çoğaldı Sümer Bank Yerli Mallar pararlar rını ble binada toşlamak için Oroz dibak binası, Sümer Bank tarafın: “dan satın alanmaştır. Merkere ait bürolar, buraya taşmacaktır. İnönü gezisi 30 Ağustosta S a açılıyor 30 ağumtos Tayyare ve Zefer bay: ramında Taksirmdeki İnönü wezisi- min açılma töreni de yapılacaktır. Aeaeğe ai Yeni fiatle satışma BaREE NN Şeker Beyannamesi verilmesine devam edilmektedir, Yeni fiyatlar'a şeker stışına dünden itibaren baş lanmışlar, —— Maarif Vekili geldi Maarif Vakili Hasan Âli Yücel dün sahah —Ankaradan — şehrimize #elmiştir, Vekil; şetrimizde bir haf ta kadar kalarak köllür mücssesse” lerini toftiş edecektir. Son günlerde taksilerden yine ber Jediyeye şikâyoller yapılmaktadır. Bu şikâyetler bilhassa uzak me safelere taksilerin gitmek İstemedi'k leri, acele vokalarda müşkülüla ni ranıldığı yokındadır, Vadyel belediye tarafından tefkik editmektedir. 19 taksi hakkında zabit tatolauy” tur, Bunların plâka'arı alımacaktır. Hiç beklenmedik bir damde Da- hiliye Vekili “Fikrj Twzer” in kal bi durdu, Dalın evvel Başvekilimizi do yine büyle bir talh dururiyle HN İŞLIK, Ölüm, dünyada i"k ve son mü, savattır. ÂAyrail sarayların altm kapılariyle kulütelerin — toprak eşikleri arasında hiç bir fark gö- zetmez, Her canlı, bir gün mutla- ka ölecektir, Güzel, ama istisna kabul etme- mekle yer yüzünün en büyük mü- savatını kuran ölüm, adalette bu titirliği asla göstermiyor, Ömürtle. rin dağılışında'bir kör dövlüsünün karışıklığı var, Şurada şu nankör, WYerimsiz tarlada sebemsiz yere n. dubildiğ'ne harcanan bu cavher, ba. Kıyorsunurz, en cömert — varlıktan Tankanılmıntır. Büyük adazalıırm çoğu, nltmeş üc yaşında ölüyorlar, Zekâ ve ruh sahiplerinin zürü ba yaşta başlı. yor galiba, Yetmisini, seksenini asantar pek seyrektir. Hele yürü büulanlar, a. sarlar icimde parmakla gösterile- bilir. "Seyh Sadi,, den başka he men hemen hiç bir kadretli fani- ye bü nasip olmadı. Yalnız insanlarda değil, hay. vanlar arasında, halâ — nebatlar gibi yarı canlılarda dn yaradılrşın bu ölçüsüzlüğü görülür, Pis sesli karga, yılan, timsah Ve kaplambağa, cirkin Akbnbalar, hanhim papağanlar alabildiğine Çocuk “Sarhoşluk vıbohn*! lik,, başlığı altında — yarzdığım bir fikra ile, çocuklarına daha - mini Mmini iket « gırf eğlence olsun diye — kadehlerinin dibinde kat Düş içkileri içirtmelerindeki fe nalığı belirtisim, — büdiselere Tit | alâka göstermek itiyadında buler | nan bir kaç aile relsini aşıtı der recede mütehassis elmiş olacak ki | memnunluklarını Bildirdiler, Fa * | kat ben memnun değilim. Çönkü hâdiseler, eskisi gibi cereyan € dip gitmektedir. Bundanm bir kaç akşam önce, yer mekten sonra bir mmumi bahçeye giderek şöyle bir az başımı — dim lendirmek istemiştim. Gönlümüzü İnciten, döşüncelerimizi “karıştır ran bir hâdise olmar ümlidile ve tam bit iyimser hava içinde san" dalyome kurulmüşfum, Babçenin İci çençevre müşterilerle dah idi. Bazı masalar çok çocuklü aileler .. meden bu kadar erken gelmişti?.. lâfında bu erken gelişine hayret etti.. Çünkü, Süleyman ağa, sabahleyin erken işine gider, ve ancak akşam ezanına yakın evine dönerdi.. Bugün Korısı korşısına çıktı.. O da şaşırdı., Fakat kimse sormuyordu.. Süley” man ağanın yüzünde iztirep emareleri görülüyordu.. Gözleri islak ve neres de ise ağloyacak bir durumda idi.. Süleymean oğa eğlasın?.. Mustafa bunu simdiye kadar hiç görmemişti.. Hattâ gözleri orlık İhtiyorlıktan iyi seçeme" yen berber ağababa.. Bir gün onun yanlışlıkla yedi dişini birden çekmişti Ecel terazisi -Jeri göz kamaştıran nimetli ALSAN Bir gün © ködar pişmiş ve susamışlı ki, Kozdibi kahvelerinin yanın" Yazan: ZEKİ MESUT -daki sebilin karlı suyundan maşraba maşraba içti. Kara bir torba içine konmuş, ve oğzu geniş, İÇİ su ile dolu bir küp içine sarkıtılmıştı. Küp önü pormaklıkla kulübemsi bir yere kanmuş, yanına da zincir - İle parmaklığa bağlı bir dermir maşrapa sarkıtılmıştı. Bülün bu tertipler — bir hayır tarafından yapılmıştı. - Millet kana kana su içsin.. Ve - içirena dua et sin.. diye... Mustata eve geldikten biraz sonra — sancıkandı.. Ve serinliyeceğini sandığı vücudü ateşler içinde yanarak yatağa yattı.. Mustafanın hastalığını onası sılma dedi.. - Komşuları “nazar İlmiş* fir.,, okutmakla geçer, mütaleasında bulundular.. Babası şaşırdı.. Çünkü Mustafa birkoç gün kendini bilmiyecek 'derecede baygın yattı.. Sayıkladı. Dorecesi bilinmemekle beraber, ateşi çok yüksekti.. Yanıyorum diye inle: Gikçe alnına, bileklerine sirke sürülüyordu.. Gevrek hoca çağırıldı.. Mus tafuya nefes etti.. Berber Ağa bebanın karisı geldi, kurşun döktü. Mus- fafenın boynena, başına miskalar takıldı.. Fakat bunlardan hiçbiri Musta> fanın ateşini İndirmedi.. Bas ağrısımı kesmedi.. Gün geçtikçe eriyen kuv" wetini geri getirmedi.. Maytob hanım, cocuğu sirkeye batırılmış çarşafa | sarın tavsiyesinde bulundu.. Bu da kâr etmadi. Mustafa gözünü açamıyor, | kendi dileğiyle birşey yiyamiyor, ve gün geçtikçe eriyordu.. : Anası, habesi endişa ile birbirlerine bakıyorlardı. Anasır — Yedi kızlar da bugünlerde hiç geçmiyorlar.. Babasi bir müddet düşündü, ve nihayet mesele halletmiş, bir döğüm Çözmüş, iİnson tavrile,. — Kadın, ben ortik gidip Atinalı doktoru getireceğim dedi: Akşom Üslü Süleymun oğa Atinalı doktor ile eve geldi.. En çok, w zun sakalı ve başındon eksik olmayan şapkasile tanınan doktor, Mustafa- yı muayene etti.. Sonro yanmdaki çantasından bir ilâç verdi.. Bir de köat üzerine yazdığı İlöcın eczohaneden alınarak, tavsiye ehtiği şekilde kullat Alısasını söyledi.. Mustafa ertesi gün biroz kendine geldi.. Ve Üç dört gün sonra da yatoğı içine orurarak-yamek yimek kuvvetini duydu.. Tehlike geçmişti.. Mus* tafa tutuğu yolun yarısından dönmüş, ve şimdi tekrar hayala doğru daha çok bir iştah ile ilerliyordu.. K v ga Mustofo deha henür evden dizarı çıkamıyordu.. Dizlerindeki kesiklik geçmemişti.. Ev içinde bile biraz dolaşınca yoruluyor, ve bir minder üzeri" ne uzanıp dinlenmek İhtiyacını duyuyordu.. Bir gün yana — yatmış, başını yastığa koymuş, Toberl torihinden parçalar okuyordu.. Bahçe kapısı açıldı. Babası içeri gırdi., Daha ikindi vakli bile olmadığı için, babasının ödeti hir 'de © yine ay! Bile dememişti.. Acaba ne vardı.?. Süleyman ağa bezgin, ve yorğun bir tavırla sundurmadaki minderin Üstüna oturdu.. Arkasını Givardaki yaslığo dayadı.. Karısına da oturma Si için İşaret etti.. Mustafa da başını kaldırmış, kitabı bir tarafa bırakmıştı.. Mustafa ve anası Süleyman ağaya sorucu pazarlarile bakıyorlardı.. Söleyman ağa bekleimedi.. — Ahmedi, bugün öğle üstü jandarmalar götürmüş.. Yarın öskere gir decekmiş.. Gece de salivermiyorlar,. Bari bobçasını, torbosını hazir. ehe, yarın sabah, ben gölüreyim.. Zavalli, Ahmet.. Diyerek elinin tersile gözlerini sildi.” $Şimdi hepsi susmuş, önlerine bakıyorlardı.. Ahmet, Mustafanın omcası İdi.. Fakat o, oğabeğinden çok genç ol doğu için, Süleymen ağa ona oğlu gibi muamele ederdi.. Ahmet göh ab- Tasının, gâh oğabeğinin yanında böyümüş ve son zamanlarda kendi başına bir ev açmak teşebbüsüne de girişmişti.. Hattâ ablası onu evlendirmek har zırlıklarına böe başlamıştı. Fakot bütün bu hülyöler, teşebbüsler birdenbire sUyYG düşmüştü. Ablasının evinde, ipek kozalarının sanlmasında ona yardım edorken iki jandarma gelmiş.. Seni hükümetlen isliyorlar, kolk, beraber gideceğiz, demiş.. Böylece cürüm işlemiş bir adam gibi, jandarmalar önün do şübeye gitmiş.. Mustafanın halesı, Süleyman ağaya haber iletmiş. O da tübaye gıdip Ahmedi görmüş.. Yarınki öğle postasile onu İzmire sevk edeceklarmiş.. Oradan nereye gönderileceği henüz belli değilmiş.. Süleye man oğa, Ahmedin gecryi evinde geçirmesi için, cok rica elmiş.. Fakat izin vermemişler... O soanki, bir daha yakalanması mümkün olmayan bir avdı.. Bıraktaak istemiyorlardı... © zamanki teşkilöt, ve kayidler baruk ve noksan olduğu için, belki Ahmet, vaknisde ya arandı, kendisine'haber verilemedi.. Yabut ararimadan da aranmış ve bulunmamış sayıldı.. Şimdi ele geçliklen sonra o, artık ne kendisinin , ne de cilesinin malı idi.. Askerdi.. Asker ocağına mal adilmişti.. Artık kimsenin onun mukodderat üzerinde 181 söylemek, fikir beyan etmek bit dilekle bulunmak selâhiyeti kolmamıştı.. Hiç gsker olmayan, hiç asker lik yopmayor, yüzlerce inson Aydın sokaklarında serbest serbest dolaşır ken , amcasına, csker olduğunu anladıktan sonra, bir gece bile, veda için, vesiyet için izin verilmemi; olmasını Mustafo haksız bulmuş ve kızmıştı. Fa kot hiddetini kime tevcih edeceğini bir türlü kestrememişti. Ertesi gün, zaten yetim gibi büyüyen Ahmet, torbacığının içinde birar yiyecek, biraz geyacek olduğu halde tirene bindirilmiş,İzmire sevkolunmuştu. Mustafa henöz sokağa çıkamadığı için amcasını uğurlayamoamıştı.Amca da, İstösyonda ağabeğinin elini öptükten sonra Mustafeya — oncok bir selöm göndere bilmişti. — Dovamı var — yaşarlar, Fakat faydalı koyun, saşmal inek, dilker at kısır ömür.| Widür, Doğuşlarım bazırlayan xae! Tanmn, urulu olduğu halde, çok mazlar, Bn kuvvetli at, nihayet in.! sanların henlix genç sayıldıkları yaşta son neleslerini vorir. Avar gaddar kisbetsikliği, ağıç. İar arasında, nebatlar — leminde de görüyoruz, Çınar, gölgeden bazka meyva vermez, Kavakların vozbeli yapraklarımdan başkae gü-! zellikleri yoktur. Ama yıllarla değil, asırlarla sayılır, larımda altın meyvalır — baltanan, gitekler ibuhurda; gibi tüten, renk | ai Tara hele bir bakan. İçi nefis kokus lu serin ve lezzetli usarelerle dolu bir şeftalinin doğduğu ağaç, nl. hayet yirmi sonode kurur, Bütün dteki meyva ağacarımın almyazıst An badur, Şu hialde artada anahtarmı he- nüz — bulamadığımız bir yaşadılış' sırmı var, Meyralr, nimet ve fayda- dolu ağaçlar gibi büyük adamlar, memleketleri, hattâ dünyayı ken- : disine minsettar etmiş kimseler ğ ecalin e. Yindeki değ 5a) besuik, Gül alp Ziya, Atatürk —altmışını - - ve içki tarafından İşğal edilmişti. Evden Betirilen yemeklerle, sofraları ter peleme süslenmiş, bira bardakları dolup boşabıyor, herkes taşkım bie keyif denizi içinde çalkanıyondu, Fakat bütün bu kalabalığın eğ lencesi arasunda en ziyede dikka" timi çeken çoruklar alda, Bir par çalık zevk almek hirsile her şeyi KÖZze alan anne — ve babalarmam, gecenin © santine kadar yanların" da alıkayup Uykusur birektıği çör cuklar,. Yanlır uykusur — kaksalar İyi,,, Bu wfacik masumların. gece” nin o sanlindeki sefahate benzer yen hayatları, yalnız minimini ya Taklarınm rabal ve sıbhi! sandetin” den mahrum edilmek gibi tek tar raflı bir bedeni durgunlükla — ni* hayet bulsa iyi., Ru küçücük yavrular, dudaklaerr mı sivriltip, büyüklerinin — sıkıt madan — mezattığı kadehlerden de yudüm yudım iciyor ve bazen raya dans ediyorlardı. Ve bu hazin manzaraya, büyük" leri kahkahayla gülüyordu. Bu hazin manzarayı büyükleri" min gülmesinden bahsederken, bi zim de oturup ağlamaklığımız Mâ* zım geldiğini tavsiye edecek ha" dar pasif düşünceli değilim, O ser beple şiddetle terenni — ettiğimir bir erzumuzu ileri sürebiliriz: Sle 4 ğ Nemalara, tiyatrolara olduğu gibl, içkili bahçelere de ufak — çocukhu Hilelerin çocuklarile beraber —aslil ahamamasının, kal'i bir memnui" yet halinde tatbikini, gelecek ne" »illerimizin selâmeti namına israr Ya isteyeceğiz, Hikmet Münir Altın fiatları Dün bir altının fiyatı 92 tira 40 kuruş, künce altımın bir gram fiyat ti 427 kuruşlu. e ei ee ei

Bu sayıdan diğer sayfalar: