28 Ocak 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 5

: k P ! e E——————İ BEKTAŞİLİK-SÜNNİLİK '“ŞİİLİK VE FARKLARI!... —— (Osman ) Halife ( Ebü Bekir) ve (Ömer) gibi basit yaşamazdı. Muntazam ( Sara debdebel dâireleri ve Iııpıu'llı:ı vardı. - Muaviye İbni Ebü Süfyan Muaviye : Ebü Süfyanın 'oilıı idi. Babası Ebü Süfyan (Mekke)- =h reislerinden olup, Hazreti edı H hk ı::l:lr.. İT CK dt Mekkede iken Hazreti (Mu- hammedi ) öldürmek isteyenlerin retsi idi. Peyğamberin (Medineye) :::rellndeıı sonra (Bedir) harbini re etmiş, mağlüp olmuştu. ( Ebü Süfyan ) Bedir mağlübiye- tinin acısını çıkarmak için (uhud) cenğini açtı. (Halid ibni Velid)in yardımı ile İslam ordusuna galebe Zevcesi ve (Muaviye) nin valdesi bulunan (Hint) de bu harpte bu- Önü 'or, kadınlarla galayana ge- Neşideler okuyarak muha- ribleri teşci ı;ıyordu. Neticede Hazreti — (Muham- med)in ordusu olmuştu. (Dıı; Bekir) (Ömer) (Osman) gibi tayılı adamlar kaçmişlardı. Haz- reti (Muhammed) yaralanmış ve bir çukura yuvarlanmıştı. amcası (Hamza) da — şehid - edilmişdi. Muaviyenin validesi (Hind) (Ham-| za) nın ciğerini çıkorarak ağzın- | da çiğnedi: — İntikamımı alıyorum ! Dedi Muaviyenin babası (Ebu Süf- yan) (Uhüt) cenginden (Handek) harbini Di 4 — etti. | yadedilirdi. İmam Ali ; (Mekke) eşrafından onikiler meclisinin re- isi veHazreti (Muhammed)in am- cası (Ebu Talib) in oğlu idl. Haz- reti (Muhammed) ile bir arada büyümüş, onun yanında terbiye görmüştü. Hazreti (Muhammet) Peyga- amber olduğu zaman, herkesten evvel bu esrarı (Ali) ye ve sonra da — zevcesi i(Hatice) ye aç- mışti. - (Muhammet)in bu tek- hfi, — (AlI) tarafından bilâ te- reddüt kabuledilmişti. (Ali) am- cazadesi (Muhammed)in ahlak ve fezatlinin| meftunu idi. Bunun İd::;ııl:ı:“y:rde onu takip ve mü- k Hazreti (Muhammet) Mekke- en medineye firar etti (Ali) Hazreti (Muhımuıeğ; ı:';:: tağında yatmıştı. Halk ta, yatakta | Hazreti (Muhammed) in yılulımı lll:'nne:m(lıl:. Hazreti (Muhammet) cret ettikten so: almış (medine) y:r;ö:âı:n'ıl;ı.:lg:") Ali, ilk açılan (Bedir) Har- binde çok yararlıklar göstermiş idi. (Uhut) cenginde de, Hazreti (Muhammed) in ordusu perişan ve amcası ( Hamza ) şehit edil- dikten sonra, yalnız kalan Mu- hammedin yanından ayrılmamıştı. Bu cenkte "hertaraftan gelen hücumlara karşı koyan (Alı) birçok yerinden yaralanmıştı. (Handek) (Harbinde, medine- idare etmiş, | Yi muhasara ed. di rdu- —mfıı(h".ı kazanamamıştı. | su içinde ııını,n:: b::::n k:hrı mewwkuk' in Mekkeyi) manlarından (AmribniAbdüvedd) Di m. H m 3.: :: :l"d;—i Bu cengâver iki arka- oğlu W.(Mu(ıvln) Halife (Ömer) | kabil ı(.r:ı'îf.k('.',")’,_'_'“”": B Zamanında (Şam) valisi olmuş, B akın akrabasi bulu feği fe ( Osman )ın I-ET:. Oxzamanın harp üsullerindi Mükateleye başlanmazdan cvyel, d eee GG n evvel, 1 kahramanları <A zamanında küvveti- | düello - Bi Ni artırmıştı) Y rRaD “""'ıî.m&em: ü '* (Osman) dan sonra (Alı) n — kahramanın 00; lan et (Ali) ye karşı harp mk aetiri olur, adeta di e ordusunu yıldırırdı, BAr Uaviye) ( —= ) mlfııkı: Ml(:_'“'“"“““'—dd) zamanın ve fakat , hile ile işi tdareye muvaffak oldu. | Tiz) ı.ı...m"ı.m?“. ".l.lı'.' (Th— : h.î;“) hin şehadetinden son- | Ofdusunda bu adama ıı.ı 5e ra, elik makamina geçen | bilecek yok FTT Ş (Ali) nin oğlu ve hazreti (Muham- | (Ali) yirmi udyışınd.. ılıo a ::’d)htoruııı Cİmam hasan )a | karşı çıktı ve onu öldüneç ere) 'cesi vasıtaşile zehirletti. vaffak oldu, RECAR ( Muaviye ) nin vefatından :’"" N, ;m ".nl:d(.Yulıl ibni mu- yi a » Babası - Sirenin Zehirlettiği (mam Harin) belâ) d.h' "—4 h'—ı ıh_—m)ll(ıı— Muaviye : Hilekâr, riyakâr, adamdı. sövseler gülerek mukabele :L'" hatta küfredenleri ihsanlara bo (İmam Alı) Halife olduğu za- man, ilk işi (Muaviye)yi azletmek olmuştu: x (Muavih * kofkul!ı:!m azletmeyiniz, diyenlere (İmam Alı) : 'en zalimin zülmünü bir an Olsün mazlumun — ü #ulunduramam ! emhım'::lr:l?. / Ali ibni ebi Talip : / (Alı ibni 'aftarları ta- Ali) unvanı ile Metin ve husust bir tTikodan mamu! Bayet şık Roussel Keaa n Gacbince kemeri hali hazır Sübü, Kalçanıza letafet veaüP tena Eadnizi YanaL Ç ae vi nhımmpu dınııılıyııııı da temin Zalanımızı ziyareş n SaVver katloğumazu talep di V'Ş:I'::“:'"ı Mahalli; Heust İstanbul şubesi : Tünel mevkünde , w* 12 Fiati 6 Liradan itibaren. T TSARRARR! FJ!!-W—_—ğ— . . . ı sr kol I.'1 Tayyare ihtifai İTopraklarımızdaj| ., Mi kolelka #7 Birinci Sahifeclen devam Bey türk tayyarecilerini hürmet- le yadettikten sonra “Mukac- des şehitlerimiz; sizler ölmediniz, kalplerimizde daima yaşıyorsu- nuz. Türkiye ve türklük uğru- na hayatlarını feda eden sizleri hürmetle yadederiz, dedi. Mülâ- îlm Galip Beyden sonra kadınlar irliği reisi N r BU v föyledı_ lakiye hanım bi! Nakiye hanım uzun ve çok Beliğ olan bu nutkunda demiş- tir ki : “Hudutsuz semaların tehlikeli ufuklarında vatan hudutlarını mü- dafaa için çalışan ve çarpışan bu kahramanların yüksek manevi- yetleri kurtardıkları vatanın sanü şeref kalesini ilel'ebet nurlandı- racaktır, Ey mukaddes şehitler siz öl- mediniz; ölüm adem demektir; hal- buki, siz, bugün bütün vatandaş- lar arasında yaşıyorsunuz.. Yine nutkun bir yerinde : “Dünya tarihine hür olarak giren Türk, dünya tarihi bitinceye kadar hür kalacaktır , demiştir. Nakiye hanımdan sonra Sa- dettin Fahri Bey de şehir namına bir nutuk söylemiş, bu nutkunun bir parçasında : “Milletin namuş ve şerefini candan üstün tutarak kendilerini feda edenler mu- kaddes 5ını.:i.=u İi ç Onlar nasıl vazife uğrunda canlarını vermislerse ıııl":f“ her vesile ile onlara karşı olan min- net ve şükran borcunu alenen ö- demeği vazife biliyor., Hitabeler bittikten sonra Bah- riye müzikası matem havası çal- mış ve bir müfreze tarafından üç defa havaya ateş edilmiştir. Nihayet resmi geçide başlan- mış önde bahriye mektebi olmak üzere bütün Âskeri mektepler, or du Polis ve zabıtayi belediye me- murları İzciler kürsünün üstünde duı:ını::::ı Pş. ve diğer zevatı selâmi r. Re: e zıtta nihanet ve"rlîıd;“u. EK Konyada merasim Konya (Hususi) Konyada tayyare şehitleri ih- tifali büyük merasimle tesit edil- di. h Ziya Çalık Ankaradaki merasim Ankara, 27 (A.A) Hava şehitleri ihtifali bugün saat on birde vekiller, meb'uslar, mektepliler, askeri kıtalar ve ıı.ık::”ı.ı':r.ul— mutat merasimle yapılmıştır.Nutuklar irad edilerek Rhll:ırlmkln hatırası hürmetle yado| * AM A akara, 27 (A-A) Aava şehitleri ihtifali bugün aat 11 - de, böyük '“';;'l;::,"_l: yaj rasime ve| ı,.."îlî.':.'î'.;.“l?——ıu, büyük erkâ- ni harbiye ve milli müdafaa, tay- yare cemiyeti rüesa ve erkânı ile askeri kıfhat, mektepliler, izciler, ve kalabalık- bir halk iştirak. et miştir. Ordu, tayyâre cemiyeti ve ckmhuriyet halk fırkası namına irat edilen nuulkı":'k ıo:n“::f Mmanga fından şehitlikte üç el' .ıııâuıuu;ll ve muzikanın çaldığı matem ha 1 müteakıp Merasime nihay€t erilmiştir. yelkenci V“Purıar' klrldenlı ıw ai ıünı Wu.ı SAMSUN vapuru 29 çarşamba &l d “;'unn “:kı;mı Sirkeci rıhtımın- dan hareketle doğru | Zongul- dak, İnebolu, Samsun, Ordu Giresun, — Trabzon, Sürmene ve Rize| ye gidecektir. Tafsilât için Sirkecide Yeb kenci hanında kâin acentesine müracaat,Telefon İstanbul 1515 aireje— Yapılı.n Taaliyet derecesi nedir ? Tutulan bir istatistikte mem- leketimizde ziraat yapılan yerler Türkiye topraklarının yüzde (89,5)ni teşkil etmektedir. 1927 senesinde (39,098,220) dönüm (yanı 4 mil- yon hektardır.) Türkiyedeki, zer'edilen hu- bubat atideki miktardadır. 1 — Buğday 22,3883,714 2 — Arpa 19,103,598 8 — Mısir 1,749,135 4 — Çavdar 1,746.638 5 — Darı 1,116,140 6 — Yulaf 1,045,979 Son tutulan İstatistiklere göre 1927 senesinde memleketimizde 2,400,000 ton hububat yetiştiril- miştir.Bu hububatın nısfı, Ankara | dahil olduğu halde garp Vilâyet- lerinde ve Rumelindeki üç vilâyet ten çıkmıştır. Bu suretle vasati olarak her dönümünden ( 61 ) kilogram yani bir hektar arazide ( 668 ) kilogram alınmıştır. Memleketimizde yetişen zahi- renin hiymeti 234,509 milyon Türk lirasıdır. 1927senesinde ku- raklık olduğundan bu miktarda zahire elde edilmiştir. Halbuki hemen her tarafta el (Türk buğdayı) namı alti ıılı_rlınıktıdıı. vân ürkiyede yel e n ktari 101, ossymmpı Çavdar buğdaylarla karıştırı- larak ekmek imalinde kullanık dığından Anadolunun orta! zahire yetişen muntakalarda ye- tiştirilmektedir. Çavdarlar dahi- lde sarf edildiği gibi fazla mahsul olduğu tâktirde harice de gönderil- mektedir. 1927 de 46500 tondür. Darı miktarı 78-122 tondur, darı Türkiyedeki zahire hasılâ- tının ( 80-0 ,” ) teşhil etmektedir. Darı tavuk ve kümes hayva: natının — jiaşesinde sarfolunmak- tadır. Darı ekilmesi, her nedense memleketimizin her tarafında D ihmal edilmektedir. 1927 sene- sinde 61-101 tondur yulaf mıktarı 59-187 tondır. 1927 senesinde 52416 ton alınmıştır. Yulaflar at ve hayvanatın beslenmesi ne sarfedilmekte, arpa ile karıştırılıp onlara verilmektetir. Bunlardan maada kızıl buğ- day 59,964 ton, 10,077 ton da pl- rinç yetişmektedir.Bu yekünlar da 1927 senesinde tutulan istatlstik- lerdeki mıktarlardır. 1927 senexi istatistiklerindeki mıktara nazaran atideki derecede diğer senelerde yüzde elli derece- sinde fazladır. Memleketimizde zer edilen yaş sebzelerden hasıl olan hubu- batın mıktarı iseayrıdır. 1927 se- senesinde 387 milyon İiralık ku- ru sebzelerden alınan hububat hasıl olmuştur. Bu suretle hubu- batın yekünu (69-60,/") yani (2/3) kıymetindedir. Memleketimizde ancak hubu- tın sülüsü ibraç edilmektedir. :,l:l kısmını (2/3)ünü zürra, dahilde satmakta ve yemektedirr Aynı zamanda bu vilâyetlerin nufusu nisbetinde buğday hasıl olmaktadır ve her vilâyet dahi- linde nufus nisbetinde buğday sarfedilmesi tabildir. 1927 sene- sinde 997083 ton buğday hasıl ol- ur. .m.âundu maada İstanbul, Izmir gibi büyük şehirlerin de buğday ve un ihtiyacını bu vilâyetler te- min etmektedir. Bolluk olduğu seneler buğdaylar büyük şehir- lerde satılmaktadır. Arpa iste 629,280 ton yetiş- mektedir. Yerli arpalar alelhu- sus Rumelinden çıkan arpa mah- sulü Avrupa piyasalarında en mak- bul tutulmaktadır. Türkiyeden ihrac edilen arpa- lar Avrupa bira fabrikalarında bira imali için kullanılmaktadır. mahsulü umumi mıktarı W0 72 dir. 1927 senesi içinde muh- telif mıntakalardan 542,312 ton arpa ihraç edilmiştir. Yerli mısırlar vasati olarak 129,557 ton nıiklınndıdırj( bu mahsulde umumi! yekünun( " 94) ö Mısır Türkiyenin deniz sahil lerinde bulunan Karadeniz kıyı- Jarındaki vilâyetlerde zer, edil- mektedir. Mısır gayet sulak ve rutubetli arazide yetişmektedir. Mısırın 2/3 mıktarı Karadeniz sahillerinde laşeye hasredilerek külliyetli mıktarda harice terk edilmektedir. SSSS LİTOĞRAF Afiş, etiket, kartvizit, X matbaacılığa ait bilamum nefis bir surette rekabet yapılır. S BSESSTESE Cemal Azmi ticari defatir, lastik mühür, darmga, klişe, kitap; risale, Adres — Istanbul Ankara Caddesi Reşit efendi Han No. 11 EESESSSSESSESSEEEEERE zahire ye tişmiştir. Ton Dönüm Buğday — 1,3388,150 22,388,714 Arpa 629,280 10,108,598 Misir 129,557 1,794,135 Çavdar 101,056 — 1,740,638 Darı 78,122 1,119,140 Yulaf 59,187 1,045,976 Kızıl buğday 59,964 834,757 Pirinç 10,077 — 110,282 L0 A Yekün 2,100,393 39,098,220 "?'x'ha,iıaw_—ı,.awm. ğ Rüstemiye : L.Vapurları ; İNĞİLİZ (HÜSEYİN RÜSTEM) VAPURLARI ( MERSİN ) POSTASI Her Perşenbe günü munta- Zaman ( Sirkeci ) rıhtimindan kalkarak: ( Gelibolu ) ( Çanak- kale) (İzmir) (Küllük) (Fethiye) (Bodrum )( Rodos ) ( Antalya ) (Alaiye) ( Mersin ) Umanlarına Uğrıyarak aynı seyri takiben ( İstanbula ) avdet eder. ge geeti d dt adai : Rüstemiye : TUT p. Vapurlarında son — sistem elektirik techizatı mükemmeldir. Birinci ikinci sınıf kamaraları fevkalâde lüke ve her türlü istirahat esbabını te'min edecek şekildedir. Üçüncü mevki Yolcuların istirahatleri te- mamen te'min edilmiştir. ,RÜ * vapurlarının sür'atları ziyade olması itibarile memlekette vücudu ile bihak- kin iftihar edilecek bir mücsse- sedir. SCCESESESESESESİ Matbaası -TİPOGRAF fatura, zarf, kâğıt, bilamum tab ve teclidiye işleri gayet kabul etmiyecek fiatlarla ESEBEBEESL