1 Mart 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3

1 Mart 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1 Mart Milli reassüransın tesisine sebebi- Yet veren ahval ne gibi şeylerdir?' Dünkü nushadan devam) ——— <evam) Bu mıktar tehlikeierin mensup | lunduğu sınıflara köre az bir Meblağdan — başlayarak derece derece yükselir beton arme bina larda haddi azamisini bulur. Sinai ve Ticcari teklikelere Sit haddi mahfuzlar tehlikelerin yanma kabiliyetlerinin derecesine göre az Veya çok alur. MmMpanyaların sermaye ve ihtiyat akçeleri sigorta ılîlklerl termayelere nisbetle hiç mertebe- sinde olduğundan bir yanğın vu- kı_ıuııdı Wflâs etmemeleri ve yahut Üyük zarar görmemeleri için da- İma gurup halinde çalışırlar, Doğrudan doğruya veya reas- Ürör sıfatile çalışan kumpanya- ların ehemmiyetlerine göre gu- Tup az veya çok kumpanyalardan Mmürekkeptir. Alınan bir işin bu gurup ara- sında nasıl taksim edildiğini an- tmak için bir misal gösterelim. Meselâ haddi mahfuzu aza- Mi 5000 lira olan bir gireetin 4 Umpanyadan ibaret reasürör Bürubu olsa bu guruba dahil a- lan kumpanyalardan birisi farig tirketin haddi mahfuzu nisbetin- de bir miktari ikiside haddi mah- fuzun dörder mislini biride had- di mahfuzun yedi misli nisbetin- de mıktarı reasüre etmek mec- buriyetinde bulunsalar o şirket bir. tehlike üzerine ge süretle 5000 *& 5000 -- 20,000 -& 20,000 *4-35,000 —- 58,000 Azami 85,000 lira sigorta e- debilir ki bunada limit derler, Yukarıda beyan olunan limit bir mıntaka dahilinde sigorta e- dilecek mıktarın haddi azamisini gösterdiği gibi bu limitte bir teh- ke fizerine bir şirketin olabile- Seği mıktarın haddi azamisini Rösterir. Bu nevi reasüransa parti fiks denir, Birde bunun haddi mahfuzun Müayyen bir miktarını tecavüz €lmemek- üzere ihtiyarisi vardır | ona da birinci eksedan derler. Aşırı tehlikeli işlerin haddi Mahfuzları dalma pz olduğu için ' kısım işler üzerine temin olu- han sermayelerin ekseriya bir smı açıkta kalır ve müşkülâtla tevzi edilir. “Açıkta kalan bu kısma ikinci ekseden derler ki yukarda retro- | Sesyon bahsında gösterildiği üze- te bunlar az komüsyonla teezi e- dilirler, Muayyen bir nisbet dahilinde Mecbur! bir surette yapılan reas- türans muamelesine göre kendi- sile temsil ettiği gurupları nam ve hesabına ve bir tehlike üzeri- ne 85,000 Hiradan fazla sigorta yapamıyan bir şirkete 1,00,000 lira kıymetinde bir binanın si- gorta edilmesi teklif olunsa ve o kumpanyada ihtiyari yani birinci eksedan olarak İşleri tevzi ede- cek reasıürörü bulunmasa o şir- ket bu tehlikeyi pu suretle sigor- talar, 600,000 liradan, evvelâ ken- 'sinin guruplarile beraber alabi- ği 85,000 İlrayı ayırır geriye HLLa kıın.ooo lirayı — çalıştığı Tdeki — Gi lara Hkak A ğer kumpanyal Şu halde di; dan hi takal Ger kumpanyalar- er birinin Olduğu hisse işi buna reassürans Plos derler. Bunda sigortalıya | | de bulunan mühtedi Hikmet E- | min namı diğer Koça İliya e- karşı yalnız işi olan şirket mes”- uldur. Yukarda beyan ettiğimiz vec- hile her kumpanyanın baddi ma- hfuz ile bir iş üzerine alabileceği azami miktar bir olmaz sermaye ve ihtiyat akçesinin çokluğuna nazaran haddi mahfuzu farzla olabileceği gibi kendi ğurubuna dahil olan reassürlerin çokluğun- da bir iş üzerine alabileceği mik- | tarın haddi azamisini çoğaltır. Buna misal olmak üzere başka | bir şekilde tevzi daha gösterelim Yukarda gösterildiği üzere işi olan şirket 500,000 İlralık işten | kendi İlmiti dahilinde olan 85,000 lira için bir sigorta senede tanzim eder geriye kalan 115,000 lira- yıda herbirine 200,000, 150.000 65,000 lira olmak üzere üç şir- keti tevzi edip her şirketten al- | dığı miktar nisbetinde tigorta sahibi namına senet aldığı mik- tar nisbetinde sigorta sahibi na- mma senet alır şu halde her tirket sigortalıya karşı aymı ayrı | Mes'ul olurlar buna koasürans derler müşterek sigorta demek tir. Bazı sigorta kumpanyaları yaptıkları — işlerden sermayesi 3- 5000 liraya ve bazen daha fazlaya kadar etmezler alıkorlar, olanları reasüre temamen (kendilerine Bazıları da usul ve kalde hi. lafında iş elde etmek için yaplık- ları tenzilatı ve verdikleri ko- Müsyonları çıkardıktan son bi kiye kalan ücretleri reassürörle- rin hesabına geçirirler. (Bu işi | Piyos çok iyi bilir). — Velhasl reassürans muamelâtının - türi türlü şekilleri vardır. Gazete sü- tünları bunu tamamile anlatma- | ğa müsait olmadığından fazla izahat vermeden sarfı nazar edi- (Devamı var) gösterip k seyi ve mektebi rehine koymuşlar Galatada Fransız (Sen Benua) kilise ve mektebinde Müessesata ait bazı emlâk evvelce şahış namı- na kayıt olunmuş iken bunlardan bazıları vefat atmiştir. (Sen Benua) Fransız mektep ve kilizesinin evvelce vekâletin- minde birinin, kilise ve mek- tep namina kayıt edilmiş, fa- kat eşhas üzerinde mukayyet emlâkin sahipleri öldüğü halde muhtelif vesaiki taklit ve sahtele- ri surette tedarik ederek ölüleri diri suratinde gösterdikten sonra (ipotek) yani rehin ederek binler ce lira aldığı müddel umumilikce haber alınmış zabıtaya havale edilerek tahkikata bıılumlmıııu. Senbenuva Fransız kilise ve mektebi papaslarıda eski vekilleri mühtedi Hikmet Eminin kendı- lerinin haberi olmadığı halde sahtekârlığa cür'at ettiğini müd- | del umumiliğe bildirmişlerdir. Kezalik Papasların vekili iken azil edilen mühtedi Hikmet Emin efendi tarafından Papaslar aley- hinde 60,000 lira zarar ziyan davası ikame edilmiştir, Ortada dönen bu iki taraflı Ihbarat ve davanın beş altı mil- yon Hiralık emlâkin muamelesi kapattırılarak evkafa ait bir çok a Köylüler içinde Türk köylüsünün dertlerile samimi dilek ne duyğularıle meş- ğul olmak kadar zevkli, heyecan- h bir şey görmedim. Son zaman- larda anadoluda bir tetkik seya- hatı yapmış bulunuyorum .. Bu seyahatım — esnasında yaşadığım bir.aylık hayat ümrümün en tat- h demlerini teşkil etmiş bulunu- yor. Büyük safiyetlerile vatanına toprağına cumhuriyete merbut olan vatandaşların kafası müm- | | kün mertebe nurlanmakta vemi- desi muntazam bir şekilde dol- maktadır. Köylümüz aç değildir. Yalı- | nız köylü layıkı veçhile tenev- vür etmemiş olduğu için içtimat hayatın düsturlarına rlayet etme- yor. Buda bir kusur değildir. Çünkü: cehlin koyu ne korkunç tesirleri henüz temamile zall olmamıştır. Türkköylüsünün avru- pa köylüsü derecesine irtika et- mesi için azami yirmi sene İster! İstikbal; büyük inkişaf ve ıti- İslar — vat “Türkiyenin — temiz ufukların da cehalet — denilen | müzlim ve kara kâübusu göremi- yecektir. Damarlarında ki milli- yet ve cintiyet kanı gittikçe ha- raretlenen türk delikanlılarının fikri, bedeni, ruhi faaliyetlerine hayret etmemek tmkânsızdır. Bugün çılgın heveslerle evlat- larını okutmak aşkının — esiri bu- lunan köylülerin basit zannedilen düşüncelerine hayran olmamak kabil midir ? Bu sefer köylülerin memleke- te taalluk eden hayati müzakere vem unakaşalarına da çok yakından şahit oldum. Bu müuakaşalara köy okuma ve eğlence odası sahne olmakta- dır. Bu oda ayni zamanda umu- mi içtima ve dertleşme yurdudur. Dumanı durmaksızın tüten bu oda da sabaha kadar milli oyun- lar tertip edilmekte ve huzusi eğ- lenceler yapılmaktadır. Bilhassa ramazan ayi koylü- lerin oyun ayıdır. Ramazanda açlığın tesirlerile dalğın bir vaziyete giren halk mantar tabancalarla gibi bir birine hücum ediyor ve bir birlerini ananevi bir şekilde korkutıyorlar. birlerinin ceplerine fare ve balık bir koyanlan hesapsızdır. Bu canlı köy aleminde ihtiyar- lar gençlere gençlerde ihtiyarla- | ra rekabet ediyorlar. Fevkalâde bir neş'e içinde geçen bu zaman- ların lezzet ve kiymetini asla unutmayan ihtiyarlar giceleri na- zarlarını maziye Çevirip tatlı hi- kâyeler anlatup g©9Ç yavruları- nın şecaat hislerini tenmiye edi- yorlar, Hülasa: köylü adatile me- | deni dünyanın milli ve medeni eğlenceleri bizzat kendisi ihda ediyor. n Şemsetlin ——— AA Komonistler —pete— Beyanname dağıtmakla meşguldurlar Serez, 27 (Hususi) Buradaki komonistler çok şa- yanı dikkat bir beyanname da- datmışlardır ! , . . Ertuğrul emlâkin muvazaalı bir surette satıldığı söylenmektedir. Galata, Beyoğlu, Taksim ve panğaltı, polis merkezleri bu mühim sahtekârlığa ait emlâki | meydana çıkarmak için tahkikata " devam etmektedir. Sahife 8 (Memleket çiftİİği | | İktisat vekâleti ziraat Müste- I şarı İhsan Abidin B. memleketin ziral vaziyetile muhtelif istihsal sahalarımız — ve muvaffakiyetle | idare olunmakta olan mücadele işleri hakkında şu malümatı ver- miştir: Zirai vaziyetimiz — bu sene, itibarile geçen dört beş senenin vasatisi- nin çok fevkindedir. Şimdilik ekme mevsimi çok müsait gitmek- tedir. Üç senenin vasatileri alı- nırsa, düşen yağmur miktarının fazla olduğu görülür. Hatta en yağmurlu olan kânunuevvel ayı dahil olmadığı halde bu sene An- karaya 297 milimetre yağmur düşmüştür. Diğer vilâyetlerde | de yağmur mikatrı aynı nispetle fazladır. Yağmur haberlerini 120 istas- yonumuzdan alıyoruz, dört sene evvel istasyon miktarımız altı idi. | Yağan yağmur miktarı kadar yağmurun mevsimi ve yağmurlu günleri mütecakıp ekmeğe müsait tav günleri çok tesir eder. Bu itibarla da bu sene yağmuz yağ- ması havanın müteakıben açıl- ması, toprağın tava gelmesi ve hemen don olmamosı zeriyat mıktarını çoğaltmıştır. Halk ta elinde tohum olduğu için çok ekmiştir. Bazı mıntaka- larda hububatın nevilerinin Islahı için de uğraşılmaktadır. Faaliyette! bulunan beş istasiyonumuz ıslah etmiş olduğu tohumları tevzle | başlamıştır. Meselâ Adana (Layin ekspresi) pamuk nev'inden 14 bin okka tevzi etmiştir. Adana pamuk tohumlarının ıslahı ve tebdili sair şerait müsait olduğu takdirde ancak beş on se- nelik haline gelmiştir. Orta Anadoluda mümkün ol- duğu kadar hububat tenevvü et- urlı;:ıeic çalışılıyor. Az mıktarda hasat 'hafkfkında ziraat Müsteşarı İhsan Abidin B.in raporu —— «Bu sene zirai vaziyetimiz dört beş senenin vasatisinin çok üstündedir.. hasat itibarile geçen 75 bin balya istihsal etmişti. Bu sene yüz yirmi bini mütecaviz- dir. Kezalik İzmir pamuk hasılatı itibarile geçen sene beş bin ton iken bu sene sekiz bin tonu bul- muştur. Yağmurların tahribatı ? olmasaydı (80) bin ton tahmin | ediliyordu. İncir ve üzüm İncir ve üzüm de fazlaca mahsul vermiştir. İncir (32) bin tondân — (30) bini bulmuştur. Üzüm, yağmurların tahribatına Tağmen geçen seneki hasada ya- kın olarak (54) bin tondur. Ge- çen sene (45) bin tondu. Yağmur hasarından muhafaza etmek için telen sisteminin tamimine alt tedabir ittihaz edilmektedir. Emraz ile mücadele Bazı emraz tle mücadele, bil- hassa Istihsal kabiliyetini tezyit için çok lâzım bir vasıtadır. Bu- nun için her tarafta bir faaliyet vardır. Manisa, Kasaba, Salihli, Alaşehir bağlarında ( balgam ) hastalıgı namı ile tanınan iki has- talık mevcuttur. Birisi “Ödemiş, diğeri de “Hoşilis,, dir. İncirlerde de “Efestiye, dir Mütehassısımız bu mıntakaları gezerek mücade- le sistemini tesbit etmiştir. Ada- nada ve Antepte çok tahribat ya- pan “süne, ye karşı mihaniki ve kimyevi tecrübelerle buğday teb- dili, arpa ziraatinin tamimi ve sair süneye arız olmıyan nebatat ziraati gibi mücadelelerden maa- da “biolojik,, bir mücadeleye ka- rar verilmiştir. Bu mücadelelerin esatı “süne, haşeresinin yumur- talarını yiyen “Telenomos,, tes- miye edilen bu böceği hususl la- boratuarlarda çoğaltıp araziye bırakmaktadır. Bu böcek süne- nin yumurtasını yiyecek ve ve o- olmakla beraber çavdar tevziatı yapılıyor. Kuraklığa uyması itiba- rile bu da çok mühimdir. İtalyada erken yetişen (B men- 1 getirilmiştir. Bursa, lH..n].ı():ı.:,ıiflı'..ı:ı:ılılr. Gazi çiftligi, Edirne islah istasiyonu, Diyaribe- kir, Adana, Cebelibereket, Maraş, Antepte iecrübelerine başlanmış- Hububatımızın ıslahında bil- orta Anadolu için er:ıen liyetinin inkişafına y:::ı'lı:;o:.bâ:;ıp mıntıkalarda l'ıııulııı mukavemet, sakın kuv- veti, ve tanelerin mebzliyeti de- tkametinde mesa! tanzim ediliyor. Geçen cene kuraklıktan bin- | nisbe müteessir olan Trakyada hem hububat noksanını telâfi et- | | mek, hem de hububatın "_ı"h"" ardım eylemek üzre (1180) loı: | İymldıy ithal edilmiş ve tevzi ur. Mm::l::ıdı süne haşeresine kar- gı mukavemeti evvelki senelerde tecrübe edilen Kıbrıs buğdayın- dan da (900) ton getirilmiştir. Kezalik — memleketin .muhlellf mıntakalarında sun'i gübre tec- rübeleri yapılıyor. Or!ı_An.do. luda yonca ziraati de (25) yerde tecrübe edilip tamim olunuyor. Pamuk istihsalimiz Türkiye pamuk istihsali bu ve- ne çok fazladır. Beher balyesi- nin vasat! sikleti (185) okka ol- | mak itibarile Adana geçen sene tır. hassa nu yetiştirmiyecektir. Bu şekli bizlm narenciyelere arız olan hastalıklara da tatbik editoruz. Portakallarımızda da ponuklu bit, tesmiye edilen bir hastalık vardır. Bu hastalık gölülebiliyor. İtalyadan getirilecek “ Noviüs , namındaki bir haşere vasıtasile ayni sistemde mücadele yapıla- caktır. Fındıklarımız Mahsulün bu sene - azlığına dalir söylenen sözlörin bir çoğu gayri fennidir. Bir mütehassısı- mız mahallinde tetkikatta bulun- muştur. Sebeplerin mahiyeti hak- kında lâboratuar tetkikatı henüz bitmemediğinden kat'i bir hüküm —şimdilik — verilmez. Fakat her- halde sebepler teşhir. edilmiştir. Mahiyetleri hakkında lâboratuar tetkikatı temadi edecektir. — e- Sade kaifıtır Ç Gezammöz ) Dane Âlâ Evsat Edna Kş. Kş. K. Buğdaydan 29 28 20 Arpadan 32 26 21 Hurmadan 260 — 180 87 Üzümden 180 — 180 78 SAT R AU ZEKÂT VE FİTREYİ. E p TAYYARE 4 CEMİYETİNE VERİNİZ. — $ de SAa SRASİR A e AA ÜD AÜUARİEKÜN

Bu sayıdan diğer sayfalar: