21 Mart 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 5
Mmnet, elli altı ya- şında idi. Üstüste ikidemir zırh gi- Yinmiş, başına emir bir. «tu- 8a»koymuş, omu- Zuna bir kalkan, belinebir kılınç as- Mıştı. Peygamberin böyle müsellah t halde evinden çıktığını gören hakikt müslümanlar, çok müte- Stwir oldular ve Medineden harice fıkılmaması için rica ettilerse de 2Teti Muhammet; «« Siz, beni din- lemediniz; madem kiböyle karar ve- rildi, kararı değiş- m,' dediler, Müslümanların sayıları, Iki Yüzü zırhli olmak üzre, binden Apağı idi. Mekkeliler, Zülhalife mev- 'ne gelerek, orada, üç gün o- ğa karar verdiler. Hazreti Muhammet, Enis ve "“nlı namında iki kişiyi, vaz'i- anlama| "e 'M"l:”l.dn, düşman ordu- şmanın vaz'iyeti, İslâm or- dusunda anlaşıldıktan sonra, bir Münafıklar ordudan ayrıldı- * Übeyt ibni Selül de bu arada udan ayrılanların adedi, Yüze baliğ oluyordu. 'unun dörtte birsinin ayrıl- :;"- Müslümanlar üzerinde fena desir bırakabilirdi. Fakat m:ı Azmü metanetle müse- da l'dım.n Müslümanlar, buna- rekete DA Yarak, İleri doğru ha- BEKTAŞİLİK ŞİİLİK VE FARKLARI!.. 4T —— ti'meHMkâmyok-F Evdeki Pazar... | Bedia Muvahhit,VasfiRiza -SÜNNİLİK " | ! | üçe taksim ederek; birsi Evs, ikincisi Hazreç. üçüncüsü de mu- hacirlerin olmak üzre üç bayrak tanzim etti. Muhacirlerin bayrağı Ali ibni ebi Talibe verilmişti. Böylece, İslâm ordusu “ Uhut ,, dağına yetişti Ordu yüzü Me- dineye, arkası U- hut dağına olmak üzre vaz'iyet aldı. Düşman ordusu, büyük bir velvele ile karşıda mevki tuttu (Devamı v ) TİYATRO VE SİNEMA HUREKALARRELERMERACUREANCİ DARÜLBEDAYİ TEPEBAŞI TİYATROSUNDA Bugün matine saat 15,30 da Akşam saat 21,30 da Komedi 4 perde Nakledenler : a * Üsküdar Hale Sinemada Bu akşam 44 numaralı Tahtelbahir Bu fevkalâde filimi her halde görmeğe koşunuz. * Kadıköy SÜREYYA Sineması Bugün Gülen Adam Mümessilleri : Merli Filibin ve Konrad Veid İlâveten : Birinci Napolyon 6 Kısım Kara Kemal yavaşca: — Halil dikkat et ! Diye fıs- ladı, O. sökak başından gelen Yolcunun gelip geçmesini bekle- diler, le Şayet takıp ediliyorlarsa, ge- ı: &damı önlerine düşürecekler, 'ndileri arkada kalarak vaziye- '“::ırıbılıeokkrdı. Yani bir- re izle, ü Yaftük olabi rünl kl:ry::tmeie mu: "lllkl.u Kemalden ziyade hala a ürkmüştü. Yok yere başı ._" gideceğini düşünüyordu » efendiyi yüz üstü terket- l Mujarii AYHAN | Tefrika numarası: 41 meği de baba yigitliğine yedire- miyordu; ııııdı: lıılublr ylle bir defa kendInini Sıraştırmıştır. Ar- tık sonuna kadar Yürümek, git- mek mecburiyetindedir. B.uııcı iyiliğini gördüğü eski bir arka- daş için son bir fedakarlık yap- maktan çekinmiyecekti. Lala Halil, bu şekilde karar- lar verirken Kemal Bey de arka- daşından şüphe ediyordu. Lala — Halil efendinin küla- ğına : — Herif yaklaşıyor. Mazarat- h biri ise üstüne atılayım mi? YARIN Anlaşma — DimzOne 'Türkiye - Yunanistain arasında Belgiat'ta çıkan“Vreme'deden:. Henüz bundan bir sene evel husul bulmasına intizar etmek bile gayri kabil olan hâdise be günlerde husule geldi. Türkiye ile Yunanistan arasında anlaşma hasıl oldu. Harbı takip eden son on şene zarfında, Gazi mustafa Kemal paşanın idaaresi altında bulunan Türkiye, beynelmilel manzume içinde sözünü işitirebilmek için şiddetli bir faaliyet ve kuvvetli bir arzu ile hareket ett. 16 Ağustos 10919 tarihli “ Sevr , muahedesile büyük — devletler rasında taksim edilen Türkikye- ki bu taksim nihayetinde Anadolu aksam Yunanistana verilmiş Idi Avrupadan ihraç olunmuş ve Anadolunun ucra köşelerinde se- filane bir surette sürünmeğe mahküm edilmiş idi. Türkiye'nin halâskârı Mustafa Kema| Paşanın faaliyeti sayesinde “ Sever, mu> ahedesi kökünden iptal olundu 1922 senesinde Yunan kıtaatı Anadolu'dan tardedildi ve altıncı Mehmet tahtan indirilerek Cüm- huriyet ilân olundu. 24 temmuz 1922 tarihinde aktolunan Lozan muahedesile devletler ile Türkiye arasında sulh aktolundu ve İstan- Akşamları intişar eden bir ga- zetenin evvelki günkü nüshasının (bir talim gemisi, hiç böyle kap- tan yetişirmi) serlevhâsı altında ıntişar eden bir yazı çıkmıştı. Bu yazı alâkadarlar arasında bir takım dedikodular — tevlit et- miştir. Alâkadarlar üzerinde fena bir tesir uyandırmiıştır. Bu münasebetle alâkadarlar- dan bir zat dün bir muharrir!- mize şunları söylemiştir ? Meçhul kalem sahibine demek isterim ki, Ucareti bahriye mek- tebi için mektep gemisine bat'ı- yen ihtiyaç olmamakla beraber mektebin lüzumu devamına bile kail olanlardan değilm. Bu mek- tepten çıkan senede vasati beş kadar talebe evvel emirde tüccar sefaininde iki sene mülâzim ola- rak hizmet eder. Cu sonra imtihana girerek üçüncü kaptan olur. Dört senede bu - süretle kez gezdikten sonra ikinci kap- tanlık için diğer bir imtihan geçirir muvaffak — olursa ikinci kaptan olur ve bir dört sene daha bu vazife ile denizde gezer #uvarllik imtihanınz dahil ol- mağa hak kazanır. Bu imtihan- bul Türkiye'nin bir kısmı ve bütün Anadolu şibhiceziresi Türki'ye terkedildi. Bunun üzerine,İngilte- renin yardımı ile Anadoluda eski Bizans — İmparatorluğunu - ihya edeceğini zanneden M. Venizelos bu gayri kabili husul olan plândan ferağat ederek, maruz kaldığı müvaffakiyetsizlik ilcaatile mem- leketini terkederek encebi diya- rına gitti. Şimdi de Türkiye ile anlaş- manın muücip olacağı — fevaldi takdir ederek Türkiye ile anlaştı. Şimdilik Tstanbulda mahcuz bulu- nan yunanlı ahalinin emvali hak- kında mali bir anlaşma aktolun- du. Bunu müteakıp ticari ve şehbenderi anlaşmaları aktoluna- cağı gibi iki hüküme), Lozan muahedesinin 1931 senesliağus- tosunda mer'iyeti hitama olan bazı ahkâmının tebdili hususunda iLlAF etmiş bulunmaktadırlar. Bunlardan sonra dahi dost- luk ve hakem müahedesi aktine we bahri teslihatın tadili hakkın- daki itilâfın aktine tevessül olu- nacaktır. Görünüşe nazaran Yu- nanistan Başvekili M. Venizelos Türkiye hükümelinin davetine icabet ederek Ankaraya gidecek ve dostluk ve hakem misakını imza edecektirr dedi, sordü. Kara Kemal anun | bu süali ve fedakârlik teklifi üzerine mahcup olmuş muydu? Lala Halil hakkındaki şüpheleri azalmış mıdı 7 Bu ciheti. intihar etmezden evel kendisile temaz edenlere açmadığı için bilinemiyor! yalnız bundan sonra Halil efendiye kar- gı eskisi gibi emniyet gösterciği için şüphelerinin zâll olduğna hükmolunabilir. Hülasa: kara Kemal beyin ve, lala Hlil ejendinin de şüpheleri boşa çıkmışti. Çünkü, uzaktan gelen yolcu, üç ev ilerisine kadar gelmiş, bir büyük binanin önünde durmuş, zili çalıp: —Aç kızbenim! diye seslene- rek içeriye girmişti. Şu halde bu adamın bir sivil memur filan olmadığı anlaşılıyordu. Kara Kemal: — Hele değilmiş! yürüyelim! Halil.. da da muvaffak olursa esfarı karibe suvarisi olur. Bu veçhile herhangi bir yakın sefere çalışan gemi kendisine teslim olunur. Demekki Mektepden şehadetna- me alıp çıkan talebenin bir ge- miye kumanda edebilmesi için on seneden Ffazla denizde gez- mesi lâzımdır. Mektepten çıkar çıkmaz ken- | disline gemi teslim edilmez, bu kat'iyen yalandır. Bununla beraber vaziyeti maliyemiz ve #serveti millimiz, böyle bir geminin mübayaasını daha mühim olan senevi masari- fini temin edecek bir. halde ol- madığı malum değilmidir. Kimi aldatıyoruz birbirimizi mi? farzı mahal olarak bir talim gemisi al- mağa kalkışılsa evvelü laakel 250 bin İira verip ve alatı tedrisiyesi içinde 5000 lira ve senevi (120000) lira devir çarh, maaş ve masarifi muhtelife için ehemmi- yetli bir yeküne baliğ olacak bir - | paraya lüzum görünür. Bu ne suretle temin edilecek sorasını size hafif bütçmize yuk- letmek süretile mi? bütçmiz bu- na mütehammil midir? Bir maksadı mahsus ile yazıl- dığı anlaşılan bu yazıda hiç bir hüsnü niyet ve yatanperverlik rmiyorum. ti V:ılyell iktisadiyemiz inkişaf ettiği, serveti milliyemiz haddı Tâyıkını bulduğu halk tam mana- | —îe;ı Yan yana ilerlemeğe | Başladılar. Biraz daha gittikten sonra, Halil efendinin tekrarla- masına, sormasına hacet kalma- dan kemal bey dedi: Azizim, biz zarcının evine gideceğiz. a Kemal beyin zarcı (zarcı Refik) efendi idi. Hatta, Bayramda Hafız İsmail e .Sldv Halilin evine gelmiş,orada Kemal beyle :örüımüılerdl. Kemal beyin, şimdi zarcının | evine gitmek istediğini söylemesi Halil efendinin ge Hasana gitmis olacaktı: — Münasip. Diye mırıldandı, yollarına devam ettile: Bir çok sokaklar dolaştıktan sonra Refikin evi önüne geldiler. Kara Kemal kapı önünde geniş bir nefes almıştı. Artık kendisini — kurtulmuş sayıyordu ; (Devamı var) BUT - P — M | Bir refikımızda çıkan yeni bir yazı |yüzünden yeni bir münakaşa açıldı Ticareti bahriye mektebi için mektep gemisine ihtiyaç varmı, Bunun için alâkadarlar ne diyor ? sile müreffeh ve mes'ut olduğu anda hiç şüphesizki ticaret filo- muzun tonajide bir kaç milyonu bulacaktı. İşte bu mes'ut anın hululunda bir talim gemisi değil bir kaç ta- nesini yaptıralım. İşte bu zaman- dır ki aleme gülünç olmayız. Bin- âenaleyh bu çeşit yazıların ciddi bir gazetenin hatta ilk sahifalarında yer bulunmasına hayret etmemek mümkün değildir. Çok arzu olmuşki memluketin malı ve iktisadi hayatile alakadar olanlar; bu dürlü noşriyat erbabının nazarı mutslaasından geçirilmiş lâmdurki herkes her şeyde mütehassıs olmaz mem- leketin menfaatine zit olacak maksadı. mahsus takip edenler işte bu suretle sayıklar ve saçma- lar. son söz olarrk şunu söyleye- bilirimki: hüsnü niyetle meşbu havalara alelhusus gu zamanlarda çok ihtiya; bulunsun, Tahsil görmâş— Gençlerin nazarı dikkatine Orta veya daha yüksek tah- | sil gördüklerinden dolayı ihtiyat zabiti olmaları lâzımgelen genç- lerden tahsil derecelerini gizle- yenlere hizmeti mükellefiyelerini yapıp yapmadıklarını ve ber- mucibi kanun ihtiyat zabiti olup olmadıklarını tetkik etmeden bu gibileri resmi veya hususi hızmet- , lere kabul edenler hakkında, 1076 numaralı ihtiyat zabitleri ve ihtiyat askeri memurları ka- nununa — zeylolarak kabul edil- miş olan mevaddı kanuniye aşa- da yazılıdır, İkinci müzeyyel madde — üçüncü maddede yazılı derece tah eli olanlardan 9 Kânunuevvel 1927 tarihinden sonra asker edil- miş ve fakat askerliklerini üçün cü maddeye göre yapmamış olanlar bu kanun — mer'iyete girdiği tarihten itibaren bir sene içinde müracaat ettikleri takdirde altı ay tahsil için ihtiyat zabit mektebine sevkolunurlar. Bunların tahsilde muvaffak olanları ihtiyat zabit vekilliğile olmayanları da ihtiyat Çavuşlu- ğu ile terhis edilirler. Bu mühlet bittikten sonra meydana çıkanla- ra tahsillerini gizleyerek fili hiz- metlerini bu kanuna göre yapma- mış olanlar ele geçirildiklerinde yeniden üçüncü madde hükmü- ne tabi tutulurlar. Uçücü müzeyyel madde —Üç- lüncü maddede gösterilen tahsil de- recesinde olanlardn 9 Kânueevvel ıgzl7 tarihinden sonra asker edi- lenler mezkür ibii askerliklerini n;::şıîıl::ı:ı:hdn:ı'r askerlih şubelerinden vesika ge- tirmedikçe Devlet dairelerile res- :ıııl ve hususi müeseseler ve şirke- ere memur sıfatil: Bunlardan Devlet dıîr::::: ıı——!::ı.ı! ı:üeıı.eıe ve şirketlerde bulunarak u.bir sene içinde askerlik şubeleri- ne müracaat ederek vesika al- mağa ve onları istihdam eden- ler de L vesikaları aramağa mec- burdurlar Dördüncü müzeyyel madde Üçüncü müzeyyel madde hük- Mmüne muhalif olarak memur is- tihdam edenler hakkında Türk ceza kanununun iki yüz otuzdo- kuzuncu maddesi hükmü gözeti- lerek ve iki yüz otuzuncu mad- desine göre cezalandırılmak üze- re kanuni takibat yapılır,
