18 Şubat 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2

Sahife 2 Hatıratını yazan: Naci Ismail Babi kâhini, dört marpuçlu nargileden içerdi. Yeşil bir duman bulutu içinden geçerek huri ve gulmanların âsaya secde ettikleri bir mabede girdik. Mısır'da İskenderiye'-, den Kahire'ye gidecektik.Gün- de bir kaç tren vardı. — Fakat, muntazam çore varken otomo- bil — seyahatım tercih etmiye- cek — insanlar değildik. Mısir hükümeti, tren hattına muvazi yollardaki oto- mobil rekabe- - tinin — açılma- sını bir kaç sene çekmiş, bu yolları kapayarak bir otomobil yolu açtırmıştı. Otomobil rekabeti karşı- sında iflâe etmeğe başlıyan Mudanya- Bursa, Aydın Kar- ba, İzmir- Bandırma ve bun- ların akıbetine — uğramağa namzet şimendifer kumpan- yalarının kulakları çınlasın! Mizr sonbaharı bu . ne kadar uzun olsa, Nilin altın akıtan kanallarından Afrika rüzgâr larını eme eme yolumuza de- vam ediyorduk. Fazla rüzgürlanmak için vitesi 100-110 a kakar ge- Yrdik. Aklıma, bizim sür'at şampiyonları — İstanbul - şoför: leri geliyordu. İstanbulun dar — sokakların- da 100 kil-me're gidev bu kah- Bender Buşir Hanının ahunda ramanlar, bu saray düşeme- rinde rüzgârlar arada rekabet etmek istemezler miydi, derse- niz? Bu Nil ovası, bir milyar- der bahçesi gibi itinali ekil- miş, biçümiş, canlı bir para abidesi gururile: — Refah, Refah! seslerini kulaklarım — dol. duruyordu. Amerikalılar, Anmzrikan pamuklarına re- kabeteden — pamukları — ye- #titiren ku Nil ovasının hava: sını, toprağımı Nİ çamun nun kuüvvelini münakaşa edi- yorlard. Benim göz'erimin onüne Mehmet Alı Paşa Başıbozukları görünme- ge başladı. Bir zaman Türk san cağının gö'gelediği Akde- niz â'emini nbu diyarlarıda bi- zimdi. Hangi meş'um - zihal- yet, Padişah gözünden dü- şenlere menfa — yapılan bu yerleri bir sıtma yatağı, bir Yauuz aordusu, « Gelecek tefrikalardan Şiraz yollarında periş ocağı yapmıştı. Ö za- manlar, bu İngiliz — tekniği yok mu di? Bizden dört bin sene evvel Mısır firavun'ları da bu kanalları açmamış, bu re- fah içinde yaşamışlar miydi? Adana, iklinci bir. Mısır. Neresinde bu refah va: Kapitalistiin — vervet ihtirası, kendisinin bodbin — zevkine müsalt bir zemin bulmadıkça devlet bu güne hükmeden kapitalist dünyası nın karte- llme girmedikçe bu işler ola- maz. Mühendis K Nizbt söy- lüyordu: — Zan etmeyiniz ki bu ovadaki sermaye İngilizlerin- dir. İngilizler, memleketin ava- yişini, #hhi emniyetini, ver- gilerin makuliyetini ve ferdi teşebbüslerin emniyetini temin etmişlerdir Mısırı işleten — ser- maye, Fransız, Alaman, Ameri- kan Yahudi N, S. gibi ya: bancı milletlere altti.r, Doğru - söylemişti. Dini, va- tanı olmıyan sermaye, bu te- minatı veren kongrolara da gitmiyor mıydı? Yüz senelik A- merika, bunların eseri değil- miydi? Kahire'ye girmiştik. Muar operasının küskün gölgeleri üzerinden gectik, Savay steli- nin önünde durduk. Saat, öğ- leye gelmemişti. Henüz ten- halaşan sokaklardan ögle gü- neşinin ağır sçaklığı çökmeye başlıyordu. yemek, yatmak, m #aatte bir duş yap- zamanıydı. Dedelerimizin nasıl yaşa- dıkların — bilmem, Bu günün Efendileri, şehrin ortasında, Ehramlarla gölgelenen Mur- rülced d: Londranın konforu- na rekabet eden oteller, ku- lüpler, barlar, muzik holler., açımşlar buralarda — servetin hodbilik şarabını içmekle Mehmet Ali paşa Ba- şıbozuk'uklarının evlâtları da Nil kenarını birer “Sadabat,, sermet. | yapan Lale devrimizin köşk- lerinde harem hayatı geçli- mekte berdevam! Fellâh!ar, onların bizden evvelki Efen- dileri Ömer ordusu Arepla: ını da Bulak caddesinin arka- #ndaki cami mahalletinin ka- rışık sokaklarında, Parkı çem- berliyen çarşışının — sakvacı kuytu dükkâncılarında — bula bilirsiniz. YARIN Vapurcular . şikâ- yet ediyorlar Gümrük idaresinin mar- mara kanzasıdaki muamele- lerden beyon name almıyaca- ğını yazmıştık. Ancak vepur cular bundan şikâyet etmek- tedir. Bu mesele htkkında vapurcular — birliği gümrüğe mücacaat etmiştir. Yeni tarife- nin müşkülâtı nazarı dikkate almarak tarifede tadilât ya- pılması muhtemeldir. Hâlâ bulunamadı Beyoğlundaki Sakızağacın- Sörler mektebine leyli olarak devam eden Samatya Hacr kadı caddesinde oturan ma- dam Soöjenin kıı Yevkntiya bundan 12-14 gün — evvel gitmek üzere evden çıkmıstı. Dört gün evvel annesi kar- deşine tatil münasebetile Ye- yantiyeyi mektepten alması- ni söylemiştir. Fakat kız kardeşi mektebe gittiği zaman yevantiyanın bir haftadır mektebe ge mediğini kendisin söylemişlerdir.Bunun üzerine kızın ailesi adliye ve polise muracaat — etmişlerdir. genç kız bulunası muhtemyer- de armışsada bir haber alına- mamiştr. Zabita — ise vaziyet etmiştşlir. e Gazlar gene mi tağ- şiş ediliyor. Son günlerde piyasada beyaz gazla tağşiş edi petrola tesadüf edilmekti Ticaret odası bu hususta tetkikata başladığı gibi alâ- kadarlar hakkında da takibata baş'amıştır Büyük harbin iptidalarında gördüğüm Mişsiri tekrar ara- yacak değildim. Mehmet paşa, Mısir. arazisini dostli na, hanedanına taksim etiniş- ti. İngiliz işgali, bu> mirasye- dilere bir Avrupalı hiscedar« larda getirdi. Mehmet Ali pa- ga yaranı, İngilizlerle idare memurları oldu. Misirin bü: günkü — Paşalar — hükümeti, Nil kenarındaki — konak'a: rında “meclisi vükelâ, içtima larında Türkçe konuşan eski Türklerin çocukları da bulu nuyor. Üç beş bin Türk on bir, milyon insana hâlâ hük- metmektedir. Bu bizim için milli bir gürür, milt kudre- timizin bir çaheseri değil de nedir? Saat dörtte güneş mızrak- lasmağa — başlıyordu. — Şimdi Ehramların ziyaret zamanı , di. Bizim gibi birçok seyyah- lar, harbin ilk senelerinde yapılan bukünlerde — Akdent- zin Câte d' Azüre — sahilleri- nin şato'arına, villalarına bahçe- lerine — tefevvük eden Misir ülcedide'ye — gidiyorlardı. Bu akıt bir. mahşerdi Doktor Levit, güzluükleri altından sey- yah otomobillerin ken: * — Yeni bir bahis uyunu buldum, dedi. Mısır'a yalnız çekirge yağ- miyor, çekirge gibi seyyab yağıyor,seyyah parasml, Bu mahçerin kaynaştığt yere gelmşitik. İri boylı, - ka- hin kemikli, yüzlerinden sıhhat fışkıran Fellahların getirdikleri dört deveye binccektik. (Devamı var) he: sapla- Kumisyoncular Müracaatları kabul olun-madı Şahıl kefalet göştereme- diklerindenden komityoncula. rın faaliyetten menolunduk- Tarımı yazmıştık. Kumisiyon- cular bu hususte ticaret oda- sna müracaat — etmişlersede kanuni mesag olmadığından arzularının makâm görü'memiştir. 1s'afına İş görülmeyormiş Son günlerde mühtelit mu- badele komsiyonunun iş gö: mediğine dair muhtelif yayı- alar çıkmıştı. Dün bitaraf azadan ko- | mişyon reisi bulunan M. Rivas bir muharririm'ze bu hususta utideki beyanatta bulunmuştur. Komisyon muntazaman ça- lışmaktadır. İşlerin dört aya kadar tamamen biteceğini tahmin ederim. — İstanbulda 2500) alacaklıya mukabil el- de 15000 isterlin mevcuttur. Bunlardan maada etablile- re vesika tevzil mal - iddia- sında bulunanlarıd evrakla- rının tetkiki gibi işlerde ikmal edilmek üzredır, Bu komsiyonların Yuna- nistandaki mesal müddetleri üç ay olarak tesbit edilmiştir. fakat nerelernen işe başliya- cakları henüz!malüm değildir. Fırka içtima etmedi Ankara, (Yarın) — Mecli- sin bayram tadili münasebe tile fırka grubu bu gün — içti ma etmemiştir. | yeniden k KD HABERLERNE Ohanes yakalan- mak üzere Geçenlerde — Jandarmaların elinden kaçan altı seneye meahküöra Obanesin bir kaç gü evvel Beşktaş ve Bebekte görüldüğünü yazmıştık. Fakat bu defa gazeteler'n yazdıklarına göre Ohanesin Ankarada polisçe izi bulun: muştur, Hatta bir otel Ankarada kaç zlhik — yaptıktan zabıtanın Ohanea ve bir evdede hırst: sonra — izini verini; Bah Obanes nerede yakalanacak. Gayri mübadiller meselesi Gayri mübadiller Cemt. yetinde musakkafat tevz'at da iki ğüne kadar bitecektir. Yunanistana gideceği ha ber verilmiş olan takdir. Kıymet kom syonlarından hâlâ ve vakıt gideceklerine dair hiç bir haber çıkmamışrır. Buna mukabil Tzrk mura- haslarından Nebil B. Komis- yonun faalivetin'in daha ne kadar devam edecağini tah- min etmek bir pırça güç ol- dugunü - söylemiştir. lât gençliüe Faidalı ya- zılacak Maarif cemiyeti heyeti Ma- arif vekili Esat beyin riymse- tinde toblanmıştır. İçlimada bu sene gençliğe fatdeli eser- ler neşrine kararlaştırılmıştır. İtalyan bankasının bilet meselesi Faâzilet, yazmamakta, ifşa etmemekte değil, bu gibi işleri yapmamak olsa gerek Jİstanbu Barosunun — sabık avukatlarından Toledo efen- di, bize ikinci bir mektup gönderdi. Mektubu neşredi- yoruz| Muhterem yarın Gazetesine Efendim, Bugünkü gazetenizde nep- rettiğiniz 16 Şubat tarihli mek- tubuma zeyildir: Neşriyatı vakıanızda ben- denize atfettiğiniz beyanatı bu gün güya başka bir mu- harrire yaptığımı ve onun eline bilet tevdi ettiğimi ya- zıyorsunuz. Halbuki hakikati halde ne gazetenize ve ne de başka bir muharrire hiç bir suretle beyanatta bulunmadı- Gam gibi hiç bir şey de tevdi etmiş değilim, Keyfiyetin o su- retle tashihini rica ederim, 17 Şubat 1931 Toledo Bu mektup, bankadan a- hnan 350 liayı inkâr et memektedir. Yalnız neşriyata mamasını haz- medememektedir. Faziletin mü- eahidi olan“Yarın, Banka ko- mmerçiyale İta'yanaya verl'en verilen balo biletitdi, bu biletin makbuzunu bankanın sından alınmadı ya ? Eğer bu. biletler Toledo efendi tarafından verilmemiş ismiminin ka kasa- olsaydı, ne bizim elimize ge- çer, ne de neşredilirdi: Biz. ik — yazımızda Toledo Efendi — bir na göylemiş, cümlesile vak-' ayı yazmıştık. B let'erortadadır. Bankanın hesapları da, defterleri demeydanda duruyor. Eğer ban- da dostu- ka müdürü, şikâyet tarzında bu biletleri vermemiş o 1a; Halk fırkasının tebecrü ııık— buzunu vermezdi? Vesikalar ortada, vak'a meydanda! Milliyet'in acemi avukatlığına gelince, kaş yap- ayım derken göz çıkarmakta, müdalfan — eceyim — derken itham etmekte, bizl teyit ey- lemektedir. 1 — Millyet, “balo fir- kasının kalorilerlerini yaptır- mak için değil, fırkanın hima- de bulönan depanserleri v. «. için verilmişlir,, diyor. Demek ki, neşrettiğimiz bilet verik miştir. Halbuki, bu biletin üzerinde flat yoktur. Defterdarlığı, Darülâctzenin Belediyenin demgaları, pu yoktur. E'den bilet satan samereler — kanunu hxlannı bir pulsüz — bilet — sattırı- mışlır. — Biletin — kaloriferler çin mi yerildiği bilette yazılı değildir Banlka müdürü ka'c- rifer ıçin söylemiş, Milliyett te başka işl üyor. Bizce iki- si de bir! 2— O yine diyor ki, “İş bankası Muammer Bey müdürü yazılan halde, pulsuz b verilmiş, mukabilinde de 350 liza alınmış demektir. Bizde başka bir şey yazma- dık! 3—-Sonra, “Biletlerin 350 lira mukabilinde 5'ralık makbuz üze- î' ! eline | nerede | . DOLEREE ” ©LİŞT Para isteyince Sirkecide Şahin Patf resesinde oturan Zehra min kızı Nüzhetten, !') vermey” kızarak bıçakla Zehra yaralamıştır. Carih Polisler tarafıs Ali para İstemiş, Uckapanı civarında evleri soyan keçi Nuri vt ” yaz Nurt isminde iki sâl bakkında zabıtaca tab yapdınış Banlardın KA .ıİ yakalanarak müddelum! | ga taslim edilmiştir. ir yunanlı dolandır!ü İstanbulda tutu'du Yunanistanda büyük kandincıliler yeğareli l*; bula kaçan Kosti isminde Yunanlının tevkifi için Atf Polisi tarafından. bildirilisii” Kosti polis mücdüriyetince Küti Alınılıdolıı, BÜYÜKADA RAKISINI d avsiyeederiz. Calata: Beyazıt Yanmn 35 ve 37 Ü Hukuk mesupları i$? | Adliye vekâleti nt düşünüyor Hukuk fakültesi me rile yakından alâkadar Adliye vekâleti yeni bir je ibzarına başlamıştır. ’ Vekâlet hazırlamakta duğu bu proje ile mezun 4! iki sene olan staj mudde'" aagart bir hadde indiri'ecekt" Projeye göre staj müddtü mezunların takip edeceği leğe nazaran değişecektirMii kim ve avukat o'acaklar İf staj müddetleri başka tai olacaktır. Fakülteye devam ettiği # manlarda Adliye ait işi meşgul olan talebenin staj” n affedil ceği tahmin mektedir. Avukatların yı da çalışanlar içinde #ö müddetinden bir. kısım indi rileceği tahmin edilmektedi” Gene dayak Aksaray po'fa merkez! K” mirteri Hakkı bey bir şahtf dayak attığından do'ayı müf tantiklikçe mahkemeye yerik miştir. İkinci ceza mehkemesint? muhakemesine devam ed!! Hakkı beyin davası net'cel” nerek iki ay hapse mahküff olmuştur. a Birlikte de makbuzunda d& beş liralık deği!, bir para' Pul yoktür. Kenun, bu git biletlerin satılırken — pullu ©F malarını amirdır. Bu kaccn var mdır. yek” nıdır? Banka müdüriyeti, 3 İlrayı vermiş, baloya gitme m'ş, biletlerde ellerinde Küt mıştır. Vazii kanun, Lu gib ve buna mümasil hallere mt” ni olmak için peşin pul af* mak mecbutiyetini vazetmiş'ifr Artık' serapa pur galatanın kime alt gersi' inden maliye vrgtsi olmdığı ya-| Kârlğın olduğunu anlatabik landır.., diyor. Fakat, makbuz- ların asılları bizde resim'eride 16-2-1931 tarihli nüshamızda- dir dik, galiba? Kanun orta biletler mey" danda! Ne çare ki, bu mirak çuvala giremez |