15 Mart 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

Sahife 4 | KADINLAR —deetadişliren Bu sütunu bey efendilerin oku- maması rica olunur Rica ederim hanımfen- diler bu sütunu erkeklerini- ze göstermeyiniy. Gazete gelir gelmez bü sütunu oku: duktan sonra keser ve sonra yakar — veyahut ta saklar- sanız çok daha doğru hare- ket etmiş olursunuz, Bura- da konuşacağımız şeylerden erkeklerin haberi olmama: hdır. Çünkü — dünyadaki cenklerin ihtilâfların en mü himi kadın ve erkenk cengi kadın ve erkek ihti- lâfıdır. Yunanistan ile Türkiye itilâ&name imzalar Almanya ile Fransanın dostane mü- nasebetleri kuvvetlenir, bir Balkan ittihadı tesis edilir, dünya devletleri tahdidi tes- Hihat meselesinde uyuşabilir ler fakat kadınla (erkek birbirlerile barışamaz uyu- şamaz 'anlaşamaz. Evde masrafı için birbirlerile münakaşa eden kari koca cenk halin- dedir. Bir — salonda ( Flört ) eden şu genç — beyle bu genç hanımın birbirlerine karşı gösterdikleri mütebes- sim yüze inanmayınız ikisi de birbirini bu hafif his oyununda mağlup etmek ve emri altına — geçirmek için bütün silahlarile mücehhez iki cengâverdir. Kadınla er- kek bugün hayatın hususi ve umumi cephelerinde de birbirlerinin düşmanıdır. Fe- minist kadım erkek imperi- yalizimi — aleyhine seferber edilmiş bir kadın ordusudur Evet kadın ve erkek ha- yat ve his kavgasında mu- harebe halindedir. Bu dünya kurulduğundan beri böyle ulmuştur. Bu hiç değişmiyecektir. Erkek cen- netten koğulmasına sebebiyet veren fettanın en büyük düsmanıdır. Bu sütunu er kekler -okumiyacaği — için şunu aramızda itiraf edebi- liriz ki bu yüzden erkeklerin bize hınç beslemeğe pek â- I4 hakları var. Biz de tesli- me mecburuz ki eğer Adem Havvaya uymasa idi şimdi cennette hurilerin arasında yeşil yapraklı ağaçların göl- gesinde sakin sakin oturuyor du, Halbuki birde cennetie ki değil dünyadaki erkeği ğöz önüne getiriniz. Kadına uyan ilk erkek halâ ilk erkeğin gü nahının kefaretini ödemek tabiatla açlıkla kışla yazla mücadele etmek bir Tlokma ekmeğini kazanmak ve onu da bizimle paylaşmak için azımı zahmet: Sakın bu satır- kısmak ları okuyupta erkeklere mer- hamet etmeyiniz. (Crkek azapta gerek ) Onlar merhamete layık değiülerdir. Onlar havvaya karşı duydukları hıncın acı- sını kat kat kadınlardan çıkarmışlardır. İnsaniyetin daha ibtidai devrelerinde, kuvvetin ze- kâya yumruğun natıkaya galip geldiği devirlerinden beri kadın erkeğin elinde bir esir, bir hizmetci ve bir eğlence o'mamışmıdır. lar da kendilerin! alâkadar edeceh yazılar bulabileceklerdir. Kimseye söyleyemiyeceğiniz dertlerinizi “ Sır daşınız,, a çekinmeden yazınız. | Bugün bile tabi olduğu- muz ahlak kanunları âdet ve ananelerin bir çoğunu kadının başının üstündeki erkek yumruğu olduğunu gör- memek için insanın kör ol- ması İâzımdır. Hanımefendiler iyi bili- niz ki erkek yumruğuna kar- gı bizim yegâne silâhımız zekâmızdır. Biz bu zekâ sayesinde değil mi ki er- keğin Gdünyada — kendini en hakim zanettiği devirlerde bile onun sayini istiksar ça- relerini biz bulmadık mı. Vakia dünkü erkeğe nis- beten bu günkü erkek zevah- irde bize karşı nekadar daha cömert ve hayırhah dost görün- selbu hep calidir. Okendini daima çoctikça ve esaseız bir gururla bizitm fevkimizde görür ve her fırsatta büyüklüğü- nü bize isbata kalkışır. Kadın ve erkk bir birine dost olamaz harp halinde- dirler. İşte Hamımefendiler sizi bu sütunda kuvvetli bir tephe ypkmağa davet edi- yorum. Kuvvet — ittihattan doğar, Burada birleşip erkek- lere karşı evde izdivaçta, telakta iş hayatında salon- da sokakta her yerde erke- ğin karşısında veya fir- satta nasıl haptket etmemiz lâzim geldiğini tesbit edelim Hergün bu sütunda ba- na yollayacağınız mektup- lara cevap vereceğim. Ba. na istediğiniz suali sorabi- lirsiniz. Sırdaş aK ARASINDA | Intihabat davaları | Hanım efendiler badema bu sütun- Muzaffer B. halkı kanunla aleyhine tahrik mi etmiş? Adana , ( Hususi ) Mefsuh Serbes fırka za- Mmanında fırka — binasında vermiş olduğu bir konferns- la halkı kanunlara karşı gelecek kelimeler kullanmak ve bunun neticesi olarak Cumhuriyet bayramı gecesl polislerin yaralanmasına sebe- biyet vermekle meznun Na- kip zade Muzaffer Beyin mubakemesine dün öğleden sonra asliye cezade başlan- mıştır. Riyasette Nasuhi ve id- dia makamında Basri beyler bulunuyordu. Fırka binasın- da verraiş olduğu konferan- sa ait evrak okunduktan sonra reis bey Muzaffer be- ye sordu: — Sizin mefsuh Serbes fırkanım Adana şubesinde vermiş olduğunuz konferan- sta kullandığınız kelimelerle haklı kanunlar aleyhinde teş vik ettiğiniz ve ertesi akşam da polislerin yaralanmasına se- bep olduğunuz iddia olunu- yor buna ne dersiniz ? — Öyle bir şey yapma- dım ve yapmam. — O halde neden böy- le dava ediliyor ? — Buanlar fırkacılık zih niyetile yapılmış olan ifti- ralardır. efendim. Bunun üzerine Muzaffer beyin verdiği konferansın bazı cümleler okundu. Bu- rada Muzaffer B. bir Salı günü akşamı fırkada top- lanmış olan halka: Arkadaşlar, bizim b melerde Tatlı Geçen Bir Gecenin Sabah Şâkran Hanımın Yatalak Kalmasına Sebep Olan Adam İfem 5 Sene Yatacak Hemde Beş Bin Lira verecek Feridiyede sermayelik eden Şükran isminde bir kadını yatalak kalacak ka- dar ağır bir sürette yara: layan — jandarma Mustafa dün Ağırceza mahkeme- since 5 sene hapse ve 5 bin lira tazminata mahkâm edilmiştir. Ayni umumhanede ser- maye bulunan Seher ve Muazzezin — şabadetlerine göre dört gece evvel Şüli- rana bir gece içın on ikili- ra veren Mustafa sonradan parasını İstemiş, alumayınca da vak'ayı yapmıştır. Halı hırsızları Galatada Ali Ekberin halı antreposundan 50 bin lira kiymetinde 13 parça halı çalan İbrahim; Kurban Hacı Mihran ve Haydarın Mmuhakemelerine dün üçün: €ü ceza mahkesinde bakıl- mıştir. YN 3 güsdenberi Cürümleri 5 seneden 20 seneye kadar — müstelzim olduğundan —üçüncü ceza mahkemesi evrakı Ağırce- za mahkemesine gönderme- ğe karar vermişiir. Magdur kıraliçe vedavası Enver Ziya Bey tarafın- dan Hıcrani Hanim aleyhine açılan davasına dün üçünçü huhuk mahkemesin. de başlanmıştır. Hicranharırı iki sene evelki ğüzellik mu- sabakasında rey - itibarile birinciliği kazanmış, fakat ev'i bulunduğundan kıraliçe ilân olunmamıştı. Hicran Hanım bu hâdise- den sonra zevcini dinleme- meğe, hoşa gitmeyacek ha- reketlerde bulunmağa baş- lamıştır. Dünkü celsede Enver Ziya Bey bulunmadığından muhakeme talik edilmiştir. OPERA ve ARTİSTİK sinemaları: CECİL B. DE MİLLE' in HAYATI İSA Sesli ve şarkıı muazzam filimisi görmek üzere gelen bir çok temaşakiranı geri çeviriyorlar. Tam seans saat- lerinde teşrif edilmesi rica olunur. Bugün saat 10 buçukta verileck birinci matinenin umulni dubuliyesi 35 kuruştur. müstebit insanlar bu mib lete ekmek vermezler, ba- ğıra bağıra hakkımızı ara:- yahm, demiş olduğu zikr edliyordu. Güya bunları o zaman orada — bulü- nan sivil polis memurla- rindan “Admi,, Efendi dinle- miş ve ozaman “ ben bu hususta şimdi hiç bir yerde şahadel edemem sonra beni öldürürler, demiş. Ve bu korku ile yapılan zabıt - va- rakasını bile imza etmemiş. Reis Bey Muzafter Beye Za- bıt varakasında iddiâ olunan meselenin doğru olup olma- dığını sordu.. O da: — Bu zabıt varakası aleyhimde yapılmıştır. Çün- kü cürüm isnat olunan ma- halde böyle bir şey yapıl- mamış. Yapılmıs olsaydı bu- nu benimde imza etmekliğim lâzım gelirdi. Ben stöylediğim sözlerle halkı kanunlara kar- p gelmek değil ona hürmele teşvik ederim. Böyle sözler sarfetmeme terbiyemde mü- sait değildir, dedi, Bundan sonra makamı id- dia şu mutalcada bulundu: — Ağır Cezada Büyük Millet meclisini neşriyatla tahkirden dolayı duruşma yapılmaktadır. İşbu dava- nin da şahsi irtibat dolayı- sile mezkür dava ile bir- leştirilmesine mahkemel mezkürece muvafakat edil- miş olduğundan tevhiden duruşması yapılmak üzere evrakı ağır cezaya tevdiini talep ederim. Bu talep ka- bul edildi ve Muzafler beye tefhim olundu. sanaamer eee eee analiz hakkı kimin? (Birinci sayfadan devam) ! 1 — Ânaliz hakkının mübayaacılara terki. 2 — Simsurların borsa- dan kaldırılması. Bu iki büyük noktadan- başka — mubayıcıların — tali bazı taleplepleri dahav ardır. Diğer tarftan Zahire bor- sası meclisi de bu talepleri şiddetle reddediliyor. Borsa meclisinin buna karşı gösterdiği esbabı mu- eibe de şudur: 1 — Analiz hakkı mü- bayaacılara terkedilmez. Çünkü bu takdirde hileye yol açılmış olur. Bu işe borsa mefhumile telif kabul etnez. 2 — Simsarların borsa- dan kaldırılması noktasına g elince, borsa nizamname- sinde sarahat vardir. Borsadan simsarları kaldırmak için evvelâ ni- zamnamede — tadilât yap- mak lâzimdır. Bu ise mümkün değildir. Mubayaacılar ikinci ola- rak — yukariki — talepleri- nin — Salı — günkü borsa meclisinde müzakeresini istemişlerdir. Borsa meclisi idaresinin bunu »ne dereceye kadar kabul edeceği henüz belli de- gildir. Her halde bu iş büyük gürültüler koparacak bir hal- dedir, Borsa meclisi idare âza- sından bir zat bu hususta dün bir muharririmize şun- ları söylemiştir: — Mubayaacıiların talep- leri yersizdir. Şayet bunların talepleri nazarı dikkate alınsa borsantın borsalıktan çıkm- ası İâzım gelir. Borsa her şeyden evvel üzerine bir köntrolluk va- | Şaşkınlık Rekoru Bizi Tekzip Etmek İsterken Sah- tekârlığın Ilmini Öğretiyorlar! Birkaç gün evvelki nüs- hHalarımızdan birinde İstan- Bul “antikacılarının marifet- lerinden bahsetmiş idik. Pa- ra kazanmak ıçin cski Türk Çarşısının doğruluk şöhretini tehlikeye koymaktan çekin: meyen antikacıların marifetlerini —izah etmiş, Bunların faaliyetlerine — bir hatime vermek için Bele- diyenin nazarı dikkatını celbetmiştik. Bir akşam gazetesi ha- Bermizi — ganimet — bilmiş, garşıyı kezerek bir. Agop ağa bulmuş! Agop ağa Beğenirsiniz. bazı ne söylese Açık gözün biri, adi bir taşı Amerikalı seyyahu ya- | kut diye satmış, Amerikalhı Bu taşı Nevyorktu muayene çıkınca İstanbuldaki antika- cıya iade etmiş. Bu itiraf, bizi tekzip mi ediyör, tasdik müi ? Dahası var. Agop ağa, sahtekârlığın — ilmiini — tarif ediyor. Halılar, bu suüretle eskitilir, sahte — antikaci* hk şöyle olur. Velbasıl, an- Ukacılığın ilmi simyasının bütün — inceliklerini -sayıp döküyor. Zannederizki, sahtekârlı gın ilmini bilen, beş kürşlülk: bir taşı 1000 dolarlık bir yav kut yapmak kabiliyetini de haizdir. Bu adam, Agop aga olmayabilir. Fakat, bu ilmin bilindiği yerde.geçer akçe olduğunu inkâr kabil ola- bilir mi? *“Yarın,ın haberleri tek- zip olunmaz. Tekzip etmek isteyenler, şaşkınlık rekocu: | nu Kirarlar ! Rusel Pş. ( birinci sayfadan devam) ve hususen Misirin ne kadar | Zarara uğradığımı anlattım. | ve bunu biç bir fikiri taraf- giri ve ticaretle dermeyan etmedim. Kezalik İngiliz fabri: törlerila başka millet fabri- katörlerinin taksim menafi- ine hiç karışmadım. Benim iş'm ve benim her vakit dü- şündüğüm ziral ve sınai ame- lenin bu muhzırat yüzünden uğradıkları felâkettir. Onlarki Bu suretle rühafi ve bedenen öldürüilyorlar. Bu içş Mehmet Mahmut paşa kabinesi za- manında —uhdeme — havale olundu, Onu teakup eden Nuhas ve Sıtkı paşalar zamanında da noktal nazarım tahkim edüdi. Dünyada en ziyade lânetle andığım — cürümler Black maif ve muhadderat kaçakçılığı cürmleridir, biri, fikri insaniyetini para için öldürüyor, diğeri de para Menfaatı için İnsaniyetin vü- c€udunu zehirleyor. Türk> İtalyan muharebesinden be- ti bir çok Türklere tesa- düf ettim, onları sever ve namuskârane harakaet- lerini takdir ederim. Türk korku ve yorğunluk bilme- yen bir askerdir. Bunun için onu kaçakçılıkla meşgüul gör- mekle müteessir oluyorum(??) Bununla beraber, Türk hiç bir vakıt eyi bir kaçakçı değil- dir. Zira onunu sanati değil- dir, ve şimdilik bu kaçakçılık diğer milletlert yinecek kabili- yette değildir. Zira, o mil- letler bu husus için halk o- lunmuşlardir. Meselâ bir kaç ayevel bir haber almıştım ki, bir kısım wuhadderat wstanbul. dan çıkmış geliyor. Getiren- leri tevkif ettik. Bunlar ikt Türk bir Rum idi, anladık ki, asi mal sahibi olan Türk mak 'arı İstanbuldan Beruta getir miş ve kendisi orada kak mış. Bu suretle bizim tarafı- mızdan hapts olmalıtan kür: tulmuş? Biz ne yaplık, tahtı tevkifimizdeki adamın imza- sile — maliar — vâsıl oldu diye bir telgraf çektik ve telgraf havalesile on İlra yolladık.. Geldi ve - kah- trada hududu geçince tevkif olundu. Biz asla bir Rum ve bir İskenderiyeliye bu tarz ile kolayca yakalayamadık diğer bir noktal nazarımıda zifesi almıştır. Bunu bıtaktımi 6 zarman hikmeti ne olacak? Velhaml bu talep yersizdir. Mektubu bütün ehemmiyetle mom- leketinizin nazarına arz ede- rim ki, — oda İstanbulda büyük miktarda imal olu: Dan - muhzerattan bir. kıt- minin Çalınması ve bü cü- retle bu zehirin Türkler arasında da tamimidir. Ohalde sizin bugünkü asker ve köylülernizin hali de Mısirin vaziyetine dönmir yecekmidir? Ben, pek güzel anlıyorumki iktisadi mesele, Türkleri afyon satışına sevk ediyor. Çünki, Türkiye mah- sulâtınim ikinci kısminı tep kil eden haşiş Türkiyeye senevi bir buçuk, iki milyon İngiliz lirası hasılat getiriyor: Lâkin, ben; bu hususta bir çarel halbulunacağı fikrinde* yim. İrsal eden memleket” | lere Türkiyeden — mıktari muayyende işlenmemiş haşi$! almaları temin edilir. Tür kiye bu halde bu kasım fab: rikalara ihtiyaç hissetmiye" cektir. Bu suretle bu tehlikeler, bu gayri kanüni ticaret, vt yerli ahaliye sirayet mal ları ortadan kalkmış olacak” tr. Ayni zamanda, Türkiy€ haşişini satmaktan — emif — olacaktır. Bu işler ne olürsü olsun bu suretle haşişi VE onun ihmali fenni işlerdir” Bu süretle mesele - istatli memurları ve kimyakerlef tarafindan nazarı — itibar€ | alınmalıdır. Ben polis zabitİ olarak kaçakçılık işinin önü* ne geçmek bu gibi zehirli maddelerin vebu memleket” girmesini men vazifesile mü kellefim. Kezalik mnazzirâ! aleyhindeki idarenin müdür? olarak Mısır hükümeti tari” :ıındın yakın olunduğumda? 'una ait herşey Ca| kaçakçılık ve İ?ç:kp"' düşmanımdır. Bunları mağ' Tâp etmeği niyet ettim. ser nayi Ve ziraat ııeuıldho*'l arasında: bir itilaf bulmek b;:dıın akıllı ve tecrübt adamların işidir. Bunun - için, bitaraf V© ....ı'; bir tetkik ve ıı;'; tarafın — hüsnüniyet — ibrfi — iâzımdır. Ben ümit ederif ki, mevaddı. muhazzi! ; fenni ve tıbbi ihtiyaç dairt” sinde sanaatı tehdit olatt” |» cağı gün uzak değildir. BÜt İ N, dan sönra kimse hemi olür zehirlemeğe — müktedir : mıyacaktir. Kahire T mart 931 Hükümdar Runııllhrg * Yarın: Bu mesele ndaki fikirlerimizi yıu# j