16 Mart 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2

16 Mart 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ERKEKLER OKUYAHAZ KADINLAR OKUSUN— Nasıl Mağlüâp Olurlar ? Ben mağlüp etmediğim bir düşmanla uyuşamam. Bu sözü tarihte kimin söylediğini biliyormusunuz? Ben bilmiyorum... Herhal- de bunu galibiyet ve zafer- lerile meşhur bir Fatih, me- selâ İskenderi Kebir, Fatih Sultan Mehmt yahut Napo: leon gibileri söylemiştir. Esasen aklıma gelen bu cümlenin 'tarihte mevcut olup olmadığından haberim yok. Eğer bu sözün şunun veya bunun ağzından çık- mıştır diye tarihte kayde- dilmemişse; o halde bu büyük sözü bilmiyorum neden bu söz bana pek kuvvetli geli- yor - ben söyliyorum. Hanım Efendiler siz de böyle söyleyiniz ve böyle yapınız. Ben bir erkek düş- manıyım, Fakat 'sizden imkânsız bir şey isteyecek kadar mutaassip bir lider değilim. Erkeklerle uyuşmak yani onlarla sükün ve rahat içe- risinde yaşamak isterseniz evvelâ onları mağlüp ediniz mağlüp olmuş bir düşmanla uyuşmak sizin için çok daha kârlıdır. Erkekle yapılan mücadele nasıl yapılır onları mağlüp etmek için nasıl silâhlar kul- lanılır. Bugün biraz bunlar- dan bahsedelim. Burada erkekler tarafın- dan — işitilmenizin — imkânı olmadığı için yüksek sesle söyleyebiliriz. ki. — Erkeği mağlup etmeğe uğraşırken mantıki, makul olmağa ça- hışmamalıyız. Onlar kadını zaif ve kendi himayelerine muhtaç bir vaziyette zannet: tikçe ve bir şey'e aklı er- mez telâkki ettikçe maglüp olurlar. Kadın hakkını, hakla değil hile ile elde eder. Er- kek makul ve mantıklı ka- dinı sevmez, kendinin kıy- metini anlayacak kusurları- nı görecek yüksek seviyeli kadının — karşısında erkek asabi, müstehzi ve hiddet- Mdir, Bunun için erkeği mağ- lüp etmek isteyen kadin evvelâ zekâsını, bu zekâyı saklamak için kullanacak- tır. Bunun için ekterimizin kocalarımız bir gşey'e aklı ermez telâkki eder ya. Erkek İzekâsı bir cuk?zekâsı gibi iptidaidir. ı (Yarın)ın Halk Diplomatı — Karagöz — Ey köylüler.. Ne somurtu- yorsunuz, derdiniz nedir ? Halk — Üa üaü Dü Re ĞİT ZÜREÜTAĞİŞ ŞÜ ŞAT lümeaen BĞ ĞRDRERRER Ça RenanmEn eeei eüüeüs ŞÜĞN şayelrrmiraeaaDEEĞiRŞöleea eaaemainnei; ço | Ah! Karagöz amca.. Ziraat bankasından aldığımız paraları ödiyemedik, emvalimizin haczolmasından korkuyoruz!.. Onu kandırmak en sersem bir kadın için bile işten de- gildir. Frkekler her nedense mağrurdurlar, onların hep- si kendisine şu ve ya bu meziyeti tevehhüm eder. Bunu bilen her kadın çok ileriye varmamak şartile erkeğin kendinde tevehhüm ettiği meziyetin — hayranı gözükmelidir. Herkes kendi kusurunu bilir. Tabil erkekler de kendi kusurlarını ve en zalf nok- talarının ne olduğunu bilir- ler. Erkeği avuçları içine alıp ona her istediği şey'i yapltırmağa ahteden kadın evvelâ - tabil ifrata var- madan - erkeğin bu kusur- larını birer meziyet gibi medbhetmeli ve zaif nokta- larımı hiç farketmemiş gibi davranmalıdır. İnat göstermek ile erke- ğin inadı kırılmaz. Onun için erkeği bir kenarda kendi kendine inat etmeğe bırakmalı ve onun inatla istediği şeyin aksire lâkayt bulunmalıdır. Kavga —etmek doğru değildir. Erkeğin sesi kadının sesinden daha kuv- vetli ve yüksektir. Erkeği mağlüp etmek için bir kadın sahte iki yüz- lü, saburlu riyakâr, ve ıeuît ve lâkayt olmalıdır. Kadın ancak güler yüzle' alçak sesle erkeği mağlüp' eder. Sorunuz (ben mağlüp et-! mediğim düşmanla uyuşa- mam olsun). Malüm ya bu kadım mü- cadeleleridir. Tatlılıkla ya- pılır. Fakat (Veyl o mağl- lâplara.) Hakiki bir kadın ancak sulhtan sonra dişlerini, tırs naklarını meydana çıkaran! kadındır. Bunu hepimiz pek iyi bl* liriz ya... 12 bin Tonluk. Zakar. ”” | Bu sene Karadeniz Fırtınalarının neticesi Bu sene Karadenizdeki fırlınalar bir çok gemilerin, karaya oturmalarına, hasar- zede olmalarına sebebiyet verdi.. Yaptıgımız tahkikata nazaran, milli vapur zayıa- tımız (12) bin tona yakındır. Belediyede: Şarbon hastalığı var! Şehir hududu haricinde kesilen etlere dikkat. Kaçak ve hastalıklı hay- van keserek sattıklarından dolayı zaman zaman ağır cezalara çarptırılan kasap- lar vardır. Bunlar daimi su- rette takip edildikleri için bir müddetten beri şehir hu- dudu haricinde kesilen etler şehre sokularak — satılmağa başlanmıştır. Bu etler, mezbaha resmi- ne, sair masraflara tâbi ol- madığı için nispeten ucuzdur, Bu ucuz etleri almak için bir çok kimseler Istanbuldan buralara kadar gidiyorlar. Belebiye bunu ehemmiyetle nazarı dikkate almıştır. Bu gırada şarbon hasta- hığından korkulduğu — için şebir hubudu haricinde ke- silen etlerin şehre sokulma- maması için tedbirler alına- caktır. Lâğımlar kapatılıyor İstanbulda, henüz kana- lizasyon — tesisatı olmıyan yerlerde mecra ve dere ağızlarının — temizlenmesine karar verilmiştir. Bundan başka açıktaki lâğımlarda — örtülecekmiş.. Şişlide şimdi yapılmakta olan lâğım tetisatı bittikten sonra işe başlanacakmış.. Bu hususta icap ederse diğer masraflardan tenzilât yapılacakmış. Vilâyette: İçtima Vilâyet Idare hey'eti dün Vali muavini Fazlı beyin ri- yasetinde içtima etmiştir. İçümada defterdarlık, e- kân ve sair dairelere ait münaziünfih bazı meseleler müzakere edilmiştir. Müteferrik; Terkos müdürü Müdür Ankarada ne işler yapıyor acaba ? Terkos — şirketi müdürü Ankarada — bulunmaktadır. Nafia vekâletiyle hali te- mastadır. Eğer, şirketin im- tiyazı temdit edilirse, hü- kümetin bütün arzularını yerine getirecekmiş... Karagöz — Vayl. Beyfendi!.. Bu ne şa- tafat, bu ne şıklık. Yoksa haberimiz olma- veriyorum!. dan mirasa mı kondun ? Tefeci — Yok Karagözüm, Ziraat banka- sından para alıyoruz. Köylülere faizle para . Çok haklı bir : şikayet Kartalda oturmak kabil değil Bakırköyünden sonra sıra Kartala geldi. Buradaki çi- mento fabrikası da Yakacık havalisinin temiz ve lâtif havasını zehirlemektedir . Bu kabil fabrikaların ba- ealarına, çıkan dumanların teneffüsü işkâl ve sıhhati ihlâl etmemesi için her memlekette — bazı tertibat yapılmıştır . Bu tertibat mu- cibince — dumanlar yüksek tevetlürlü elektrik cereyan- larının bulunduğu - bir i- bazdan geçirilerek muzır mevat tevkif olunur. Baca- dan safi duman çıkar" Kartal fabrikası bunu yapmadığı gibi vukubulan ihtarat ve şikâyatı da na- zarı ilibara almamaktadır. Yazın o havalinin oturul- maz bir hale geldiği, bazı günler Yakacıkta bu du- manların tesirile teneffüs edilememekte olduğu mü- teaddit taraflarda söylen- mektedir. Sıhhati umumi- yeye taallük eden bu me- sele hakkında makamatı aidesinin nazarı dikkatini celbederiz. urcuların « a çtımal Vapurcular birliği dün toplanmıştır. Birlik dünkü içtimaında Ankaraya bir heyet gönder- meğe karar vermiştir. Buna sebep şudur: 1 Bahri malzeme İstan- bulda satın alındığı takdirde gümrük resmi vermek lâ- zımdır. Vapurcuların - iddia- sına göre başka yerlerde böyle bir resim mecburiyeti yoktur. 2 — Marmara dahilinde işleyen vapurlardan gümrük- lerce bundan evvel dahili beyanname alınırken, şimdi bunun yerine manifesto ka- im olmuştur. Gene Marmarada vapuru işleyen — vapurcular bunun muamelelerini müşkülleştir- diğini söyliyorlar. Dünkü içtimada Ankara: ya gönderilmesi kararlaştırı- lan vapurcuların murahhas- ları İktısat vekâletine bu hu- suslarda müracaat edecek- lerdir. Karagöz — Oğlum, hem Darülfünun me- /Zzunusun niçin sokakları sürtüyorsun, bir şir- | ler... Bütün bu - halkın derdlu..w bulacak sizlersiniz!.. kete filân girsene?, | Evkafta : | Ayasofyada | | Park Ayasofya Camii Tamir Ediliyor Ayasofya camiinin dış kısımlarının tamiri avlusu- nuün mermerle döşenmesi ve etrafında park yapılması mukarrerdir. Bu işlerin görül- mesi için icap eden tahsisat gelmiştir. Fakat Evkaf fen heyeti bu işlerin emunelen yaptırılmasını muvafık bul- duğu için, Evkaf müdiriyeti ymumiyesi Heyeti vekileye müracaat etmiştir. Müsaade gelir gelmez işe başlanılacak- tır. Ailiyede İskambil kaçak- çıları Şevki Efendi isminde birisiyle Artin'in kaçak is- kambil kâğıtlarına Hilâli ahmerin damgasını vura- rak piyasaya çıkardıklarını yazmıştık. Şevki ve Artin Efendiler tevkif edilmiş, damga ve kaçak kâgıtları musadere olunmustur. İkinci Müstantiklik tah- kikata başlamıştır. Yakında — mahkemeye verilecektir. bayat birhavadis Akşam gazetelerinin bi- rinde Tevkifhane ve hapis- hanevin taharri edildiği ve bu esnada çakı esrar bulıııı— duüğü — yazılmaktadır. Bıı “meseleyi dün tahkik ettik, yeni bir şey yoktur. Bu hâdise de çok eskidir. | Borsada Acaba | kimlermiş? Un kaçakçıları tecziye edildi Borsadan, resim vermek. sizin harice un kaçakçılığı yapıldığını yazmıştık, Bu hususta tahkikat yapılmağa başlanmıştır. Tahkikat neti- «cesinde kaçakçılardan bazı- ları tesbit edilmiştir. Bunlar hakkında, borsa meclisince ticaret odaları talimatname- sine tevfikan ihtar ve yüz liraya kadar cezayi nakti ve sair cezalar verilmiştir. — Bir şirkete girdim Karagöz amca.. Fa- kat Türk olduğum için pek az geçinemedim çıktım. Tanıdığım bir maaş verdiler, büyük ada m da yok ki tavsiye alayım!.. Karagöz ve İşsizler I dei ) ı Karagöz — Ey!.. Meb'us namzeti W f Garabet meşheri Müsavi Belediye Filân, filân yerlerde sey- yar satıcı bulunmıyacak, der. emir verir, Bir de bakarsınız ki, ora- ları inadına arı kovanı gibi dolar. * Dilencilerle, mücadeleye girişir. Bir gün onları sarı otomobille — Darül'acezeye yollar. Birde bakarsınızki ertesi günü eskisinden fazla di- lenci sokakları bürümüş... * Cuma günleri dükkânlar kapalı olacaktırya!.. Gene kapalıdır. Yalmız kundura boyacısı sandıklarını dışa- rıya, kaldırıma dizmiştir. Tütüncü paketlerini, ba- sacağınız yere istiflemiştir. Bakkal ufacık delikten alış- verişini idare eder, Berber kepenklerin içinde traşını yapar.. | * Tramvayların — kapıları kapalı olacaktır der. Halbuki halk hevenk halinde sallanır. A j Sokağa tükürmek yasak- — tır diye bir emir çıkarır. Eğer adımlarınızı hesapla atmazsanız, patinaj yapma- nız yüzde yüzdür. * Köşe başlarını kirletme- yin demiştir. Halbu ki her dıvar dibinden, gözlerimizi delecek gibi keskin bir a- monyak kokusu çıkar. * Otomobilleri yavaş ıllıoio' mecdur eder,nedense şoförler | yarıştan hazzederler. B| x» ( Eger — yorulmıyacağınızı 4 bilsem daha yazarım., Yoksa — ben yazmaktan bıkmam hani: Benim asıl merak ettiğim şey bü işlerin yapılması — değil de belediyenin görme- mesidir. Yoksa görüyorda, görme- mezliğe mi geliyor dersiniz? Siz ne derseniz, ben; onu kabul edeceğim. BÜRHANETTİN ÂLİ Sait Cemil B. Darülfünun müderri$ muavinlerinden Sait Cemil Beyin müderrisliğe — terfil hakkında Darülfünun mec- lisince verilen karar Darüt fünun divanınca da tasdik edilmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: