9 Nisan 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 5

9 Nisan 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Almanya Cemiyeti Akvama müracaat etti AYA T İ GÜL N ALAN Hatıratını yazan: Naci İSMAİL Molla, bir ictihatta bulundu. Han mi- safirleri, üçyüz tümene vermek için ara- larında para toplıyacaklardı. A ÜS Hiçane vergisi de varmış Hazırlandık , bir takım | son #öz mahiyetinde idi. hediyelerde aldık.Tam, han- | Herkes süküt etti. n çıkıc:lı:ım .Siyah kü- Birkaç büyük halı yere hh , altın kemeri bir | seriliydi. Han ile Molla, diği bir mektupta, tesliha- tın tahdit ve tenkisına ait nisbetlerile usulün — tesbiti için tahdidi teslihat konfe- ransına lüzumu olacak ma- lümat ve izahatın gönderil. mesi hakkındaki tebliği al- dığını bildirmiştir. Almanya hükümeti bu malümatın bütün devletler. eT bükmü Bu memlekette, kadınla- rın istibdadı, Padişahın israfı,| kaçırmak - istemiyordu. Ço- vüzeranın zulmü günden güne artmış, Şeytanın tamamile altında memleket ahalisi bir taraf- tan yüksek vergiler altında ezilir, zulüm görürmüş, bir taraftan sık sık olan zelze- leler, memleketin felâketini &damın riyasetinde on kişi- den mürekkep bir grup hana girdi. Bunların — arasında eki mahalle mekteplerinin kalfalarını taşıvan iki adam da vardı . Arkalarında birer ı | deste değnek taşıyorlardı . nbere : — Bu adamlarda kim? sordum . — Hayır alâmeti değil- Baştaki handır. Yanındaki sarıklı da mollası. Böyle habersiz ne ye geldiler, bil- Miyordum. Han heyeti, hanın mey- danında bir mevki aldı Der. ü | hal, Kamberi çağırdılar mü- kâlemeyi işitiyorduk. — Fa- tf bu resmi mükâleme | İfarsi İisanile, yapılıyordu. . |Bir şey anlamıyordum. Fa- ) Fat iki de birde! Hiçane.... darbı hiçane! P| Kelimelerini işidiyordum. e |Bittabi , bu kelimeler de bir ., |Paâna ifade etmiyordu. Kan- » heyecanla bir şeyler an- latıyor, Han da : —Emri Şahi ! Kelimesile kestirme - bir Sevap veriyordu . Heyecana gelmesi , han- ki uşakların, İranlı misa: n keyiflerini kaçırmış- 4 Nihayet, Molla da söze 1 , Mollanın sözü , — Alman | azırlarının Londrayı ziyareti Londra, 7 (A.A.) — Eyi alan mehafilden is- r edildiğine göre Al- " Başvekili doktor Bru- “ag ile Hariciye nazırı rtius'un — Londrayı inin Mayis ayının Yetinden evvel icra edil- Desi muhtemeldir. İngiliz Hariciye nazırı €Enderson, son defa tük, FYareti — esnasında iMe Ve Almknya'yı ..d*' eden — muhtelif ı“'hıkhndı M. Kur- & görüşmek “arzusunu d.fl lllıllteı-e hükümeti ePun Sdan vakubulan - da- g; *Pebi budür. Bu bap: ) “arata nazaran bu &it hiçbir program , Silmiyecektir. Mülâ- k'.'-'l—ndı muhtelif &h çç Mevzuu bahsedi- * bu TMeseleler meya- İ B l*"'llde Almanya ”a lktısadi. birliği Bi bulunacaktır. İbap » FAnsız-İtalyan u. Müzakeratı B ::’7(A.A)— İn: 4 .h'lı X hllyın deniz N başımaı, önümüzdeki Ph Dda! İngiltere ha- ;ı l“h"u"d' w:ııı- c Douglas Fairbanks ile İngiltere'ye gitmek üzere Bombay'dan hareket etme- den evvel /'gazetecilerle gö- rüşmüştür. Muamileyh bu mülâkat esnasında Hindis- tandaki gayet büyük ve ağaçlık yerlerde Pars avına çıkarak bunlardan 6 tane olduğunu anlatmıştır. Cumhuriyet hareketleri M. Onamun'nun 1 Mayıs tarihinde Cumhuriyet taraf tarlarının yapacakları miting- te irat etmek üzere hazırla- mış olduğu nutuk metni ele geçirilmiştir - M- Onamuno hakkında maddesinden dolayı takibat Icrası muhtemeldir . Fransa'da greVCile" eyaletlerile Pas de Calais'de grev ilân etmiş olan kömür madenleri amelesi yarın ye- niden tamamen işe başlama- gı kararlaştırmışlardır. Bu kararlarını Garddaki grev- öne oturdular, Tayfenın bir kısmı arkaya geçti bir kıs- ! mı da yanlarda mevki aldı- lar.Falakacı'ar da birer muha- fiz gibi önde duruyorlardı. Herkes, Kanberin başına toplandı. Kanber, darbı hey- caneyi anlatıyor, dinliyenle- yenlerin bir kısmı ses çıka- rıyor, bir kısmı da itiraz edi- yorlardı. Fakat, halâ bir şey anlamamışlık. — Kanber Ağa! Dedim. Bu hiçanede ne oluyor. Bu telaş nedir.birisini mi dö- gecekler? Kanber Ağa, bana gözle- rini dikti: — Falâkaya çekileçek- lerinin sayısını Allah bilir, İş, hiçaneye geldi mi, kimse bir sey vermek istemiyor. Siz,bilmezsinizki bu işleri! İranda muhtelif vergi- ler vardır. Bunları topladık- tan sonra, para kalmadı mı bir hiçane çıkarırlar. Hiça: ne demek hiç bir esası ol- mıyan anafor vergi demek- tir. Han ne isterse onu, vermek mecburiyetindeyiz. Vermiyen de falakaya çeki- lir. Bu bir salgındır, vergi salgını... Hayret edilecek - vergi. ( Devamı var ) Bombay'da bir mülâkat Bombay, 8 (A.A) — Si- nema yıldızlarından Ameri- rika'lı Douglas Fairbanks öldürüldüğünü ve bir Kap- | çok defalar küfürler ve lana da bir kaç el kurşun | yumruklar teati edilmiş ise atmak fırsatını ele geçirmiş | de polis sıkı bir surette nezaret etmekle ve her ri € İspanya'da Saint - Sebastien, 7 (A.A) di kırala hakaret Paris, T(A.A) — Şima ilere bildireceklerdir. malardan da iki kişi yara- Tanmıştır. Şikago şehremininin habat nisbi bir sükün içinde cereyan etmektedir. türlü kargaşalık teşebbüsle- otomobiller karakol gezmek- te olup bütün polis kuv- vetlerile polis hafiyeleri se- ferber edilmiştir. sokağında 3-26 No.lu hane- de vefat edip terekesinin tasfiyesine karar verilen ma- dam Teanonun uhdel tasar- rufunda bulunan mezkür s0- kakta kâin altı oda bir bah* çe ve bir kuyuyu havi yet- miş beş metre murabbal ze- min üzerine mebna lira kıymeti muhammenesin- de 3:26 No.lu hane 12 ma- yıs 931 salı günü saat 14 te açık arttırma ile satılacağın- dan talip olanların yüzde atları ilân olunur. nin Cemiyeti Akyam mec lisinin — Mayıs İngiltere'de değilmiş Londra, 7 (A.A) — Haf tekrar resmi işlerle meşgul olmuştur. akşam salâhiyettar bir mem. badan - bildirildiğine tebeddül yoktur . Müşarün- ileyhin sıhhi vaziyetinde bu sabah görülmüş olduğu bil- dirilen salâhın devam et- mekte olduğu söylenilebilir. Kıraliçe bu gün öğleden son- ra otomobille Buckindham- shire'da bir gezinti yapmış- tır. Bu da kıralın sıhhatinin tehlikede olmadığına bir delil addedilmektedir. İtalya'da Jandarmalarla odun- cular arasında Milano 7 (A.A)—Bir kaç Jandarma neferi 3 oduncu- nun ustünü aramak istemiş- lerdir. Bunun üzerine iki taraf arasında tüfek ateşi açılmış tır. Odunculardan ikisi öl- müş, üçüncüsü de ağır su- rette yaralanmıştır. Jandar- intihabı Şikago; 7 ÇA.A,) — İnt> Müntehipler arasında bir ini sürat ve şiddetle tenkit ylemektedir. Şehirde zıhlı Adalar sulh mahkemesin- len: Büyükadada yazıcı teminat akçasile müraca- den aynı tarzda talep edil: mesini temin için mesele- içtimamda tetkik edilmesini istemiştir. Kıralın hastalığı vahim ta sonunda üç doktor kıralı Ziyaret ve muayene etmiş- lerdir. Kıral yatağa girmeğe lüzum — görmemiştir. Bugün Londra, 7 (A.A.) — Bu göre kıralın vaziyetinde yeni bir canına sahip Kendi arttırmış, herkes Padişaha lâ- net edermiş, kimse malına kümetin herkese karşı dost- luğu şefkati yokmuş. kız kardeşlerini, bütün kadınlardan — daha HİKÂYE d Yazan: Suat Deroiş ! Yurdumun İşıkları Cenevre,, 7 (A.LA.) — | Almanya. Cemiyeti Akvam | kâtibi umumiliğine gönder- | adeta sözlerinin birini bile cuk masalını anlatmakta devam etli: Bir gün pıdıııİı mai- yeterkânile gezintiye çıkmış, ve gezintide köy arabasına tesadüf etmiş. Bu arabayı seksen, seksen — beşlik bir ihtiyar 'sürmekte imiş. Se- nelerden beri küçük köyün- den ayrılmış olan bu zavallı adam, ölüm halinde bulu- nan hemşiresini görmek için | şehire gidiyormuş, araba ile çıkmanın yasak olduğu- nu da bilmiyormuş. İhtiyar geçen ibu değilmiş. Hü- fazla — sevdiği bir göz- | karşıdan 'padişah arabasını desine — hizmetkâr — yap- , görünce kendi arabasını bir . | mış. O yemek yerken Suül- kenara çekmiş. Fakat emir- tanlar hizmet eder elini | lerine muhalif olarak kar- yikerken kimisi — sabunu, | #na çıkan bu arabayı gö maye kayırırlar, bu Katiller kapısı önünde lğe.. vardır. nile yaptığı her idamlar, katiller çünhi — çocuksuz mirasına padişah konarmiş. Bazen atla, bazen tahtıra- vanla bazen de araba ile gezmeye çıkarmış, fakat kar- şısına başka bir araba çı- karsa fena halde hiddetle- nirmiş. * çılgınlığı o dereceye var mış ki, bir tellâ! çıkarıp aha- liyi araba ile gezmekten menetmiş. Bütün memleket bu emre itaat etmiş, kim- se araba ile çıkmazmış. Siyah elbiseli cocuğa yaklaşarak onu bü- yük bir dikkatle dinleyor, kimisi havluyu, kimiside ibriği tutarmış... Pad'şalan kadın: lara karşı olan islifade eden saraya mensup kadınlar, her işe kendi hi- ettikleri leketin idare ve işleri, mukte- | dir. kimselere' mensup — kadınların - tercih ettiklerine verilirmiş. günden güne artıyormuş ... Vilâyetlerde | kesilenlerin başları, kement- le boğulanların cesedi ta saraya kadar getirilir, Ağa rakılırmış.. İdam edilenlerin içinde Vezirler, Sadrazamlar | da varmış .. Evet büyü ta- mamile tutmuş, İblis. salta- natı hüküm sürmeğe başla. | Bir gün vezirile karşı karşıya oturan padişah, ona kendi arzularını daima tas- vip ve takdirle karşılayıp, diğerleri gibi itiraz etmedi- ğinin sebebini sormuş. Pa- dişahı gazaba getirip öbür Vezirlerin akibetine uğra- mak istemiyen Vezir: — Ey padişahım, demiş. Sen yer yüzünde bir vekili, âdeta gölgesisin . Senden bir hatâ çıkmaz ki itiraza imkân olsun . Zâhi- ren Makul görülmiyen ha- rakât bile yapsanız, muha: kkak onda gizli bir hikmet “ Bundan sonta İse, pa- padişah yaptığı taşgınlıkla- ra hiç bir itiraz kabul et- mez olmuş. Şeytanın telki- sümme hâşâ, ilhamı Rabba- nidir dermiş. Padişahın' se- | Onün kanını akıtmaya utan- fabatine para yetişsin diye | Miyan namertler kim olursa ren Hünkâr gazaba gelmiş, hemen yanından hiç ayır- madığı cellât başına: “Emir- lerimi dinlemiyen şu mel'. Unun vur başını. “Diye hay- kırmış, Maiyeti atlarından atla- yıp, lahzede ihtiyarın etrafını | sarmışlar. Zavallı betbaht kabahatinin ne olduğunu anlamazmış. Ona: “Ey âsi, demişler. Padişah femri hi- lâfına hareket — edenlerin cezası idam olduğunu - bil- mez misin?,, İhtiyar, hayret ve (dehşet içinde kendini mudafaaya vakit bulmadan cellatlar üstüne atılp onu arabasından aşağı almışlar. Biçare ihtiyar göz yaşları içinde; “Ey padişahım, ka- bahatim, kusurum ne ise | affet beni... affet Sultanım. * Diye yalvarmaya bap Tamış . Fakat gazabından buhran içinde olan Hünkâr: * Vurun başını, vurun * Diye bağırmakta imiş ... İhtiyarı sürükliyerek padişah arabasının yanına getirmiş- | er,. Boynuna kement ata- ' cakları zaman, Şeytan tara- fından zaptedilmiş , büyülü padişah : “Bu defa kan iste rim kesin başını. “Diye fer- yada başlamış. Çamurlar içindeki — zavallı — ihtiyara merhamet eden, onu müda- faa eden kimse olmamış . Tam cellât ihtiyarın boynunu vuracağı zaman, yol üstün- de peyda olan bir delikanlı cellâta yaklaşarak havaya kalkan kolunu yakalamış, bir arslan homurtusuna ben" ziyen gür sesile: “Böyle bir Piri faniye el uzatınaya, zafından adamları suretle mem- | değil, saraya günlerce bı- allahın şeye hüçü olsun, namuslu — insanlara hesap vermek — mecburiye- tindedirler, Diye bağırmış. Cellâtın kolunu tutan demir Pençesi, o kolu öyle bük- müş ki, elindeki bıçak yere düşmüş. Bu umulmaz müdahele- den — şaşıran maiyet erkânı- nin — şaşkınlığından — istifade eden delikanlı, ihtiyarı yer- den kaldırıp kolları arasına almış ve harukulâde bir çe- viklikle arabaya'atlayıp at- ları son sür'atle sürmeğe başlamış. Hiddetinden çıldı- ran padişah Cellatbaşına : “ Ya başı, ya başın!, Diye haykırmış. Ya başı, ya başın sıklaşmış, İölenlerin süvari, Urfada At koşusu yapıldı 3-4- 931 tarihinde Urfa Valisi Etem Beyin ve fırka kumandanı vekili Sabri Paşa Hz. nin Riyasetinde birinci.. İlk bahar at koşusu muva- fakiyetle yapıldı. Koşuya bütün Urfa halkının ve civar aşayirinin en halisüt- tem ve. en bilent arap atları iştirak etti. Bilhassa Seklavi ve Hamdani atları cldden — nazarı — feribidi. koşuda Sakarya boylarından İzmir sahillerine kadar on beş günde giden cefakâr Türk atlarının bu memlekette ilel ebet ölmiyeceği ve her za- man için serveti milliye ve müdafaayi milliyemizin esa- sını teşkil edeceği iftiharla gözüküyordu. Yorginin bostanında Bakırköyde Yorginin bostanında yanaşma Bilâli arkadaşı Apturrahman ko- lundan biçakla “vurmuştur. Idrarını kaçıran çocuk ve büyükler Hususi bir usul ile az va- kıtta tedavi olunur. Keza nefes darlığına müptelâ olanlarda — isti- fade görürler. v. Yermanyan-Kum kapı İncirdibi No. 3 BARTIN batir Take POSTASI ekspres / CİDE ;>>:*9 Porşambe Sirkeciden — hareketle Ereğli, Zonguldak, Bartın Amasra, Kurucaşile — ve Ci- deye azimet ve avdet ede- cektir. Tafsilât için; Sirkeci sa- lonu karşısında Mizanoğlu han No 2 Telefon İst: 354 VELİ ZADE VAPURLARI ı BARTIN POSTASI vapuru İKTİSAT 227 perşemb günü akşamı Sirkeci rıh- tımından hareketle Ereğli Zonguldak, Bartın,Kuru- caşile, Cide, “İnebolu, Ilişe'ye azimet ve avdet edecektir. Yük ve yolcu için Sirkeci Alâ- iye Hanı Veli Zade vapurları B cemi a müracaat. Te, İst. 980 ' SOREŞ AM GSURRT . ça Tre Hünkârın maiyeti, atlarile ara- baya çabucak yetişmişler, Ve oldukça uzun süren bir mücadeleden sonra ihtiyarla delikanlıyı kıskıvrak bağla- mışlar. Hünkâr saraya dön- müş olduğu için mevkufla- rida atların arkasına bağ- layıp saraya getirmişler . Fakat , zavallı ihtiyar atların arkasında koşamadı- ğ için, yarı yolda tıkanıp yüvarlanmış, taşların üstün- de sürüklenmekten patça: lanmış ölmüş... Sarayın iç avlusuna gü- rültü ile giren at sesleri du- yulunca, yüksek pençerelerden dişarı bakmışlar, ve bir atın ar- kasında eli kola bağlı bir yiğit görmüşler. Yüzü bir Şehzade kadar güzel bakışı bir cengâver kadar cür'et- kâr bu *delikanlıyı sarayın bütün kadınları be, Ve kulaktan kulağa mışlar. “Boynu vurulacak- miş. Ona bütün kadınlar acımakta imişler: harem kadınları ğenmiş. fısılda- I Devamı var | A SE o LA LAY Ü d

Bu sayıdan diğer sayfalar: